instruction
stringclasses 1
value | input
stringlengths 14
68.2k
| output
stringlengths 8
150
| inst_no
int64 0
0
| system
stringclasses 1
value |
---|---|---|---|---|
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Sağlık Fuarı'nın kapanış programında konuştu. Yıldırım "Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili sınırlı değişikliğimizi yapıp yolumuza devam edeceğiz" açıklaması yaptı. 2017'de OHAL'in kalkacağını belirten Yıldırım, 2019'a kadar seçim olmayacağını ifade etti. Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle: Sağlıkta çok önemli teşvik tedbirleri aldık. Yatırımcılar artık istediğiniz ürünü Türkiye'de yapmak için önünüzde hiçbir mazeret kalmadı. Eğitim ve sağlık alanlarını öncelikli hedef olarak seçtik. Sağlıkta yerli üretim çok önemli. Bununla ilgili her türlü girişim için gerekli tedbirleri aldık, altyapıyı hazırladık. Bahanemiz yok, biz her şeyi yapabiliriz. Türkiye'ye filanca işin ambargosunu mu koysak gibi modası geçmiş bazı laflar duymaya başlıyoruz. Bu milleti kısıtlamalarla terbiye edeceğinizi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Avrupa Birliği bir karar aldı. Türkiye'ye müzakerelerin durdurulmasına karar verdiler. Bu karar bizim için hiç kıymeti harbiyesi yoktur. İstedikleri kadar karar alsınlar. Biz aziz milletimiz ne karar alırsa boynumuz kıldan incedir. Onun dışındakilerin hiç önemi yok. Türkiye'nin dinamik yapısı ve potansiyelini biliyoruz. Ne yazık ki Avrupalı dostlarımız mesele Türkiye olunca objektif düşünce odaklarından uzaklaşıyorlar. AP'nin aldığı karar bunun en güzel örneği. Bu kararın hiç ama hiçbir anlamı yok. Kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar. AP bu kararla kendini küçük düşürmekten başka hiçbir şey yapmamıştır. AB Türkiye'yle mi yoksa terör örgütleriyle mi işbirliği içinde olacak bunun kararını vermeli. Her zaman Avrupa'nın güvenliği Türkiye'den geçiyor diye söyleyeceksiniz FETÖ'cü terör örgütleriyle kol kola gireceksiniz, bunu asla kabul etmeyiz. Mülteci anlaşması sonsuza kadar sürmeyecek. Mültecilerle ilgili anlaşmaya Türkiye sadıktır. Ama Avrupalı dostlarımızın da verdikleri sözün arkasında durmasını bekliyoruz. Türkiye'ye ayar vermeye çalışmak bir vizyonsuzluktur. Bu kararlar liderler zirvesinde dikkate alınmayacaktır. Avrupa'da vizyon sahibi hala liderler olduğunu düşünüyorum. Trump sonrası dalgalanma yaşanıyor. Bunu kalıcı olarak görmek büyük hatadır. Temeli sağlam bir ekonomiye sahip olduğumuzu bütün vatandaşlarımız bilsin. Piyasaların, yatırımcıların ufak da olsa tedirginliklerini gidermek görevimiz. Tedbirleri aldık. İki boyutu var. Bir parasal tedbirler, bunlarla ilgili Merkez Bankası çalışmalarını yapıyoruz. Biz de bu dönemde dövize olan ihtiyaçta bir sıkıntı yaşanmaması için önlemler aldık. Devletin yaptığı sözleşmeleri dolardan Türk parasına çeviriyoruz. 5 milyar dolarlık kaynağın piyasadan çekilmemesi anlamına geliyor. Merkez Bankası'ndan döviz alanların borcu öderken döviz yerine Türk parası ödenmesi kolaylığı getirdik. Bu da 2 milyar dolar. Türkiye içinde yapılacak sözleşmelerin de Türk parası üzerinden yapılması kararı aldık. Bütün bunları toplayınca kısa ve orta vadede 10 milyar dolarlık kaynağı piyasanın emrine vermiş oluyoruz. Dalgalanma bütün dünyada var olan durum ve geçici bir durum." | Yıldırım: Cumhurbaşkanlığı sisteminde sınırlı değişiklik yapılacak | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: – Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan ve 60 bin kişinin istihdam edileceği geçici toplum yararı programına Kırşehir’de alınacak 275 kişi için bir günde bin 300 başvuru yapıldı. Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünden alınan bilgiye göre dün başlayan başvurular da okullarda temizlik görevlisi olmak isteyen ve 275 kişinin alınacağı kadrolara bir günde bin 300 kişi başvuruda bulundu. Geçici istihdam için Kırşehir’de başvuru yapanların yüzde 70’inin kadın olduğu öğrenilirken il merkezinde 170 kişi, Akpınar ilçesinde 11, Akçakent ilçesinde 5, Boztepe ilçesinde 5, Çiçekdağı ilçesinde 15, Kaman ilçesinde 43, Mucur ilçesinde ise 26 kişi eğitim programı kapsamında istihdam edilecek. 03 Ekim 2019 Perşembe İLGİLİ HABERLER | Toplum Yararı Programı iş başvurusuna bir günde bin 300 başvuru | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Aralarında eski İçişleri Bakani Claude Gueant’ın da bulunduğu 6 kişi, Elysee Sarayı’nın bütçesinden usulsüz şekilde anket yaptırarak kamu kaynağını harcamakla suçlanıyor. Söz konusu suçlamalar, ilk kez Elysee Sarayı’nın 2009'da hesaplarını inceleyen Sayıştay raporunda gündeme gelmişti. Sayıştay, ihale açılmadan yaklaşık 1.5 milyon avro tutarındaki işin Sarkozy’ye yakın bir araştırma şirketine verildiğini ortaya çıkarmıştı. Gueant’ın dışında, Sarkozy’nin Cumhurbaşkanlığı döneminde özel kalem müdürü, müşavir ve danışman ekibi arasında yer alan Xavier Musca, Emmanuelle Mignon, Jean-Baptiste de Froment, Jean-Michel Goudard ve Julien Vaulpre gözaltına alındı. Sorgu hakiminin, Elysee Sarayı ile iş yapan 9 araştırma kuruluşunun faaliyetlerini mercek altına aldığı belirtiliyor. Patrick Buisson’un sahibi olduğu Publifact, "en çok şaibeli şirket" olarak gösteriliyor. Sayıştay raporunun ardından çıkan haberlerde, Sarkozy’nin Elysee Sarayı için sipariş ettiği bazı anketlerin geniş versiyonlarının Elysee Sarayı’na gönderildiği, seçilmiş bölümlerinin ise gazete sayfalarında yer aldığı ileri sürülmüş ve Sarkozy’nin kendi gündemine göre sipariş ettiği anketleri, üstelik de sonuçlarını manipüle ederek yayınladığı iddiaları gündeme gelmişti. Fransız Liberation gazetesi ayrıca, Sarkozy’nin danışmanı sağcı gazeteci Patrick Buisson’a ait Publifact’ın en fazla ihaleyi alan araştırma şirketi olduğunu ortaya çıkarmıştı. Sarkozy, 2007′de Patrick Buisson’a ülkenin en önemli nişanı ‘’Légion d’honneur’’ vermişti. Publifact’in sözleşmesinin yalnızca bir sayfa olması ve bu sözleşmede şirkete istediği zaman istediği konuda, Elysee’ye fiyat bildirmeksizin anket yapma ve yaptırma hakkı verilmesi önemli tartışma konusu olmuştu. Öte yandan, gözaltına alınanlar arasında bulunan Gueant, Fransa cumhurbaşkanlığı seçimleri'nde Nicolas Sarkozy'nin kampanya direktörü olmuş, Sarkozy'nin cumhurbaşkanı seçilmesiyle Cumhurbaşkanlığı genel sekreterliğine getirilmiş ve bu görevini İçişleri Bakanı olduğu 2011 yılına kadar sürdürmüştü. | Sarkozy’nin 1 bakanı ve 5 danışmanı gözaltına alındı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'ten, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşüyle ilgili provokatif paylaşımlar geldi. Melih Gökçek, ana muhalefet liderinin barışçıl eylemi için komplo teorileri içeren mesajlar paylaştı. Melih Gökçek, "Bugün sokakta çıkacak her olay FETÖ’nün talimatıdır…Hangi partili olursanız olun bu gerçeği unutmayın" notunu paylaştı. Gökçek, Hürriyet Gazetesi Yazarı Abdülkadir Selvi'nin ikinci darbe tarihiyle ilgili yazısını hatırlatarak şu twitleri attı; Sosyal medya hesabından CHP’li milletvekili Eren Erdem’i de eleştiren Melih Gökçek, Erdem’im paylaştığı ‘bıçak kemiğe dayandı’ şiirinin olduğu videoları da provokasyon olarak değerlendirdi. Melih Gökçek, Twitter hesabından Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün Ankara Güvenpark’tan İstanbul’a doğru başlattığı 'Adalet Yürüyüşü'ne ilişkin CHP Genel Merkezi’nin resmi Twitter hesabından paylaşılan önde Kemal Kılıçdaroğlu, arkada ise flu şekilde üst rütbeli askerlerin bulunduğu fotoğrafın yer aldığı afişin gelen tepkiler üzerine CHP Genel Merkezi tarafından kaldırıldığını belirterek, söz konusu afişi paylaştı. Mesajlarına “Kemal Kılıçdaroğlu'na ve CHP'deki sağduyulu milletvekillerine tarihi ikaz" ifadesiyle başlayan Başkan Gökçek, Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Abdulkadir Selvi’nin 5 Haziran'da yazdığı ve içinde “FETÖ’nün yeni bir darbe girişimi konusunda 15 Haziran tarihine dikkat çekilen” köşe yazısını paylaştı. “Kılıçdaroğlu, CHP resmi sitesinde aşağıdaki fotoğrafla çağrı yaptı. Kılıçdaroğlu'nun arkasında ordu gözüküyordu” mesajını fotoğrafla birlikte paylaşan Gökçek, “Bu fotoğraftakiler elbette Türk askeri değil, FETÖ askerleriydi. Kılıçdaroğlu tepkiyi gördü ve fotoğrafı kaldırttı” dedi. Açıklamalarına, “Şimdi İstanbul'a yapılan bu yürüyüşte, ordunun içinde hasbelkader kalan FETÖ’cülerden en ufak bir hareket olursa, bundan KK sorumludur” ifadeleriyle devam eden Gökçek, şu tweetleri attı: “Böyle bir hadise, Kılıçdaroğlu'nun hareketinin 15 Temmuz sonrası ikinci darbe kalkışması olarak anlaşılmasına neden olur ve Kılıçdaroğlu ile yürüyüşe katılanlar darbe teşebbüsünden yargılanır. Benden hatırlatması. CHP'li sağduyulu milletvekilleri ve partililer, bu konuda FETÖ'nün oynadığı oyunun parçası olmaması için Kılıçdaroğlu’nu uyarmalı diye düşünüyorum.” | Melih Gökçek, 'Adalet Yürüyüşü'nden 'darbe' çıkardı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Pedagoji Derneği’nin yürüttüğü ve dokuz bayramdır süren “ ” kampanyası bu kez de Yeryüzü Doktorları Psikososyal Destek Ekibi ortaklığı ile ya ulaşarak yetim çocukların yüzünü güldürecek. Her yıl dünyanın çeşitli yerlerinde ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına bayram sevinci yaşatmak, anılarında güzel bayram hikâyeleri oluşturmak için yola çıkan Yeryüzü Doktorları Psikososyal Destek Ekibi ve Pedagoji Derneği, bu bayramda da bağışçılar vesilesiyle Afrika yetimhanelerinde kalan çocuklara ulaşıyor. Dünyadaki her çocuk beslenme, barınma gibi en temel hakkı olan oyun hakkına sahip olsa da savaş, kıtlık, açlık gibi imkânsızlıklar nedeniyle yoksul coğrafyalarda binlerce çocuk bu haktan mahrum kalıyor. , “Biz yetişkinlerin yükümlülüğü, imkânsızlıklar içindeki çocuklara “Bu Bayram Çocukların Olsun” projesi ile ulaşarak kalıcı bayram anıları kazandırmak ve oyun imkânları oluşturmak. Çocuklara dokuz bayramdır olduğu gibi bu bayramda da hediye paketi içinde kum saati, mızıka, büyüteç gibi sıra dışı oyuncaklar hediye ediyoruz. Afrika yetimhanelerindeki bir çocuk, yetişkin olduğunda ve anılarında unutamadığı bir bayramı hatırlayıp nerede o eski bayramlar dediğinde biz amacımıza ulaşmış olacağız. Çünkü oyuncak kırılıp gidecek belki ama o güçlü anı nesilden nesile aktarılarak yaşamaya devam edecek. Bu büyük etkiyi küçük bir oyuncakla oluşturabilmek ise harika bir duygu” dedi. İlk kez Yeryüzü Doktorları Psikososyal Destek Ekibinin ortaklığıyla dünyaya açılan proje bu bayramda da çocukluklarını yaşayamamış yüzlerce yetimin yüzünü güldürecek. | “Bu Bayram Çocukların Olsun” | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Kılıçdaroğlu, sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki hesabı üzerinden gönderdiği mesajda “Ülkemizin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinde öncü olduğu için öldürülen Taylan Özgür’ü sevgiyle anıyoruz. 42 yıldır katilleri bulunamadı” dedi. Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet’in şu dizelerini de takipçileriyle paylaştı: “Bu bir türkü: toprak çanaklarda/güneşi içenlerin türküsü. Akın var/güneşe akın! Güneşi zapt edeceğiz, güneşin zaptı yakın!” | Kılıçdaroğlu Taylan Özgür'ü andı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İstanbul Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Galatasaray Lisesi önünden Tünel Meydanı'na kadardüzenlenecek "Çocukların Sesiyiz" yürüyüşü nedeniyle bugün saat 11.30'dan itibaren tedbirler sona erene kadar bazı yolların trafiğe kapatılacağı ve alternatif güzergahlar belirlendiği kaydedildi. Buna göre, Yeni Çarşı Caddesi ile Hamalbaşı Caddesi kesişimi, Kumbaracı Yokuşu ile Asmalı Mescit Caddesi kesişimi, İlk Belediye Caddesi ile İstiklal Caddesi kesişimi, Ensiz Sokak ile İstiklal Caddesi kesişimi ve Tünel girişine trafik verilmeyecek. Sürücüler, alternatif güzergah olarak Tarlabaşı Bulvarı, Galip Dede Caddesi ve Kumbaracı yokuşunu kullanabilecek. | İstanbul'da bazı yollar trafiğe kapatılacak | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Evcil hayvan sahipleri et, kemik ve organ gibi dondurulmuş satın alınan ve sonra çözülen ürünleri tercih ediyor. DHA'nın haberine göre; evcil hayvan sahiplerinin bu tür beslemeyi tercih etmelerinin nedenleri arasında; bu ürünlerin evcil hayvanlar için daha "doğal" olması, işlenmiş yiyeceklerdeki katkı maddelerini içermemesi, cilt ve alerji gibi sağlık sorunlarına karşı direnç kazandıklarının düşünülmesi yer alıyor. Ancak, araştırmacılara göre, evcil hayvan sahiplerinin bu seçimi, evcil hayvanlarda görülen sağlık sorunlarını önlediğine ilişkin herhangi destek sağlamadığı gibi, "çiğ et diyetleri" diş ve bağırsakta yaralanmalara ya da büyüme sorunlarına neden olabiliyor. Habere göre, bu gibi sorunlar evde hazırlanmış çiğ et mamalarının bazı besin değerlerini içermemesinden kaynaklanıyor. Yapılan en yeni araştırma ise başka bir endişeye işaret ediyor: patojenler. Hollanda'daki Utrecht Üniversitesi'nde yapılan yeni araştırmanın ortak yazarı Paul Overgaauw, "Her geçen gün daha çok insanın kedi ve köpeklerini bu tür ürünlerle beslediğini görüyoruz; ancak, bu besinler bakteri ve parazitler içeriyor" uyarısında bulundu. Veteriner Kayıtları dergisinde yazan araştırmacılar, köpek sahiplerinin yarısından çoğunun köpeğini en azından kısmen çiğ et ile beslediği düşünülen Hollanda'da, sekiz markanın 35 çiğ et ürünü örneklerini analiz ettiler. Etler çözüldükten sonra, bilim insanları salmonella, listeria, E coli ve antibiyotik dirençli E coli'nin yanı sıra Sarcocystis ve Toxoplasma gondii olarak bilinen ve özellikle bebeklerde sorunlara neden olabilecek iki tür parazitin varlığını araştırdı. Sonuçlar, test edilen ürünlerin yüzde 23'ünde insanlarda böbrek yetmezliğine neden olabilecek bir E coli türü bulunduğunu, yedi markanın ürünlerinin yüzde 80'inde de antibiyotik dirençli E coli bulunduğunu ortaya koydu. Ayrıca ürünlerin yarısından çoğunda listeria, yüzde 20'sinde salmonella, yüzde 23'ünde sarkisist ve yüzde 6'sında Toxoplasma gondii türleri bulundu. Overgaauw, parazitlerin etler dondurulduğunda etkisiz olabileceğini ancak bu yöntemin bakterilerde işe yaramayacağını söyleyerek, evde hazırlanmış çiğ et diyetlerinin yalnızca evcil hayvan için değil aynı zamanda, çapraz bulaşma veya hayvanların yaydığı “patojenler”e maruz kalma sonucu, insan sahipleri için de tehlike oluşturduğunu belirtti. Yazarlar, farkındalığı artırmanın yanı sıra, çiğ et diyetlerinin risklerinin vurgulanması için etlerin etiketlenmesi gerektiğine de dikkat çektiler. Araştırmaya katılmayan, Kraliçe Anne Hayvan Hastanesi'ndeki acil ve kritik tıbbı bakım ve klinik beslenme profesörü Daniel Chan, yeni araştırmanın evcil hayvanlar için çiğ et diyetleri hakkında giderek artan bir kanıt listesine eklendiğini söyledi ve ekledi: "2000'li yılların başlarından beri çiğ et yeme diyetleriyle ilgili risklerin bulunduğunu biliyoruz; ancak, Avrupa'daki piyasada dondurulmuş çiğ et diyetlerini kontrol eden ilk araştırma bu." Chan, veterinerlerinin çiğ et diyetlerinin taşıdığı riskleri evcil hayvan sahipleriyle görüşmesi gerektiğini vurguladı ve en iyi tedbirlerin ne olduğunun henüz bilinmediğini de sözlerine ekledi. | Araştırma: Evcil hayvanlara verilen çiğ etler patojen içeriyor | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yurt içi olaylara ilişkin bilgi verildi. Buna göre, Nusaybin'de hudut hattında görevli güvenlik güçleri tarafından meşru müdafaa kapsamında yapılan atışlarda terör örgütü PKK/PYD-YPG mensubu iki terörist etkisiz hale getirildi. Hakkari'nin Şemdinli ilçe kırsalında yapılan arazi aramasında ise 250 doçka uçaksavar makineli tüfek fişeği ve muhtelif malzeme ele geçirildi. | Mardin'de iki terörist etkisiz hale getirildi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şike cezalarında indirim öngören Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'u TBMM'ye neden iade ettiğini açıkladı. Cumhurbaşkanı Gül, “Suç ve ceza dengesini yetersiz buldum” diye konuştu. TÜBİTAK Bilim ödülleri töreninin ardından gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Gül, şunları söyledi. ''Herhalde gerekçemi okumuşsunuzdur. Titiz bir şekilde çalıştık. Gerekçeye bakarsanız ondan önce şunu söylemek isterim: Siz 'Şike Yasası' dediniz, bu bir Şike Yasası değil ki! Bu, sporla ilgili bütün konuları ve sporun bütün alanlarını içine alan bahisler de var, şike de var, şiddet de var. Dolayısıyla hepsi var. Böyle bir yasal düzenlenme ihtiyacı oldu Türkiye'de. Çünkü bu alan çok boş göründü. Benim bir daha görüşülmesi için Meclis’e göndermemdeki en önemli gerekçe aslında tabii ki parlamentonun bileceği bir iştir suç ve ceza arasındaki dengeyi kurmak. Suç ve ceza arasındaki dengede ölçüsüzlük ve bir caydırıcılık etkisinin yok olduğunu ben gördüm. Yani bu alanın bütün spor alanlarında bunu sadece şikeye indirirseniz meseleleri iyi takip etmiyorsunuz anlamı çıkar. Bunun içinde şiddet vardır, bahis vardır, mali konular vardır. Yani bahis deyince bütün bunlar vardır. Dolayısıyla burada Türk spor dünyasının en güçlü, en sağlam iyi bir iklime kavuşması açısından ben doğrusu getirilen suç ve ceza dengesini yetersiz buldum ve caydırıcılığı ortaya koymayacağı kanaati oluştu. Onun için Meclis’ten bütün bunları bir kez daha gözden geçirip yeni düzenleme ile göndermelerini beklemek üzere gönderdim kendilerine. Bunun önce böyle bilinmesi gerekir. Bu konunun birazcık çok böyle çalışılmadan, yorumlara bakıyorum siz sorarken de Şike Yasası diye sordunuz. Bu böyle değil ki. Büyük bir düzenleme.'' Cumhurbaşkanı Gül, ''Yeniden görüşülmek üzere dediniz. Mevcut cezaları yüksek buluyor musunuz?'' sorusuna, ''Onlar Meclisin takdir edeceği bir şey tabii ki ama suç ve ceza dengesi bu çok önemli. O takdiri Meclis yapacaktır ama mevcut haliyle bunun yeni suç işleyecek olanlara caydırıcılığının geniş alan içinde etkisizleştiği kanaati oluştu bende'' karşılığını verdi. Cumhurbaşkanı Gül, ''Yasalaşması esnasında herhangi bir görüşmeniz ya da telkininin oldu mu önünüze gelene kadar?'' sorusu üzerine de ''Hayır öyle bir görevim yok ki'' dedi. | Gül'ün veto nedeni: Suç ve ceza dengesi yetersiz | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İstanbul'da mantar zehirlenmesi nedeniyle 2 kişi hayatını kaybetti. Son 10 gün içerisinde İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne mantar zehirlenmesi nedeniyle 20 kişi başvurdu. Hastalardan ikisi yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Zehirlenme nedeniyle tedavi altında olan bir kişiye karaciğer nakli yapıldığı, bir kişinin ise nakil için sırada beklediği öğrenildi. Mantar zehirlenmeleri kalıcı organ hasarı ve ölümle sonuçlanabiliyor. Uzmanlar bilmedikleri mantarları yememeleri konusunda vatandaşı uyarıyor. 2014 yılında 5 binden fazla mantardan kaynaklanan zehirlenme vakası yaşandı. | İstanbul'da zehirli mantar yiyen 2 kişi hayatını kaybetti | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Amerikan Yale Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Aydın Arıcı, 5 yıllık bir çalışmanın ardından, tüp bebekte başarı oranını artıran metabolomix yöntemini dünyanın önde gelen sağlık kuruluşlarıyla birlikte uygulamaya başladıklarını söyledi. Kocaeli'nin Gebze ilçesindeki Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Üreme Sağlığı Bölüm Başkanlığı görevini de yürüten Prof. Dr. Arıcı, düzenlediği basın toplantısında, metabolomix yöntemi konusunda ekibiyle birlikte Amerika'da 5 yıl çalıştığını kaydetti. Metabolomix yönteminde artık en sağlıklı embriyoyu seçerek çoğul gebeliklerin önüne geçebildiklerini ifade eden Arıcı, şunları söyledi: ''Sonuçlar gayet başarılı. Dünya genelinde bin 200 kişi üzerinde testler yapıldı. Şu an 35 yaşından genç kadınlarda, bugüne kadar varolan yöntemlerle görünüşüne bakarak seçilen tek embriyo transferiyle hamile kalma şansı yüzde 25-30 gibidir. Metabolomix yöntemiyle seçilen tek embriyo transferiyle hamilelik şansı yüzde 50'ye, iki embriyo transferinde ise hamilelik şansı yüzde 80'e çıkmaktadır. Embriyolar, kendilerini besleyen bir sıvının içinde yaşamlarını sürdürürler. Nasıl ki yetişkin bir insanın sağlık sorununu belirlemek için idrar, kan ve dışkı testi yapılıyorsa, yeni geliştirilen bu yöntemle artık embriyoların da atıklarını inceleyebiliyoruz. Embriyoların yaşadığı sıvıdan bir damla örnek alarak, bu analizleri yaklaşık yüzlerce atığı analize edebilen 'spektrofometre' dediğimiz çok gelişmiş bir alet ile değişik dalga boyları kullanarak gerçekleştiriyoruz. Bu yöntemle embriyonun profilini çıkartabiliyor ve buna bağlı olarak sağlıklı olup olmadığını belirleyebiliyoruz. En sağlıklı embriyoyu transfer ederek, çoğul gebeliklerin de önüne geçebiliyoruz.'' Sağlık Bakanlığı'nın tüp bebek konusundaki son düzenlemesinin, uygulamaya soktukları yeni tüp bebek testi metabolomixi daha önemli hale getirdiğini vurgulayan Arıcı, ''Yeni yönetmeliğe göre tüp bebek uygulanacak ailelerde kadının yaşı 35'in altındaysa birinci ve ikinci uygulamada anne rahmine tek embriyo transfer ediliyor. Eğer bu iki uygulamada kadın gebe kalamadıysa, sonraki denemelerde iki embriyo transfer edilebiliyor. Yani bu yönetmelik ikinin üzerinde embriyo transferini tamamen yasaklıyor. Tüp bebek uygulamasında 4 ve üstü embriyo olan kişilerde bu testin önemi anlaşılıyor. 4 ve üstü embriyodan bir ya da ikisini seçerken, en sağlıklısını seçmek önemli hale geliyor'' dedi. | Tüp bebekte 'metabolomix' yöntemi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Tüm Dünya'da kitapları, filmleri ve soundtrack albümleri ile fenomen haline gelen Alacakaranlık serisinin üçüncü filmi 'Eclipse/ Tutulma' 30 Haziran Çarşamba günü Amerika ile aynı anda Türkiye'de vizyona girdi. Toplam 218 sinema 376 salonda gösterime giren 'Tutulma' ilk günde hayranlarının yoğun ilgisi sonucu 126.916 izleyici, 1.045.547,5 TL gişe hasılatına ulaşarak 'Tüm Zamanlar Yabancı Film Açılış Günü Hasılat' rekorunu kırdı. Amerika'da 4.416 sinemada 29 Haziran geceyarısı seanslarında 30 milyon dolar üzeri hasılata ulaşan 'Alacakaranlık Efsanesi:Tutulma', serinin bir önceki filmi 'Yeni Ay'ın geceyarısı açılış rakamı olan 26.3 milyon doları geride bırakarak yeni bir rekora daha imza attı. Serinin bir önceki filmi 'Yeni Ay' Türkiye'de Kasım 2009'da vizyona girmiş ve 1.238.000 toplam izleyiciye ulaşmıştı. | Alacakaranlık tutulamadı! | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Uzun süre yabancı stoper arayan Beşiktaş, Caner Erkin’le anlaşma sağlanınca tüm planlarını değiştirdi. Kartal’ın, Tosic’in stoper özelliği nedeniyle Messias defterini kapattığı belirlendi. 23 kişilik Devler Ligi kadrosuna altyapıdan yetişen 4 oyuncu yazmak zorunda olan Beşiktaş bu nedenle Atınç’ı tercih etti. Inter’den Caner Erkin’i 1 yıllığına kiralayarak ezeli rakibi Fenerbahçe’nin sağ beki Gökhan Gönül’den sonra sol bekini de renklerine bağlayan Beşiktaş, tecrübeli futbolcunun gelişiyle stoper transferini de rafa kaldırmış oldu. Atınç Nukan ile bir seneliğine kiralık olarak anlaşan siyah-beyazlılar, Caner Erkin’in gelişiyle Tosic’i tamamen stopere kaydıracak. Sol bek olmasına rağmen hem Sırbistan Milli Takımı’nda hem de Beşiktaş’ta zaman zaman stoper oynayan Tosic bu özelliği nedeniyle hem teknik heyet hem de yönetim tarafından stoper olarak değerlendirildi. Kadrosunda Marcelo, Rhodolfo ve Atınç gibi üç stoper bulunduran siyah-beyazlılar, Tosic’i de 4. stoper olarak kullanacak. Leipzig’den 1 sezonluğuna kiralanan Atınç Nukan dışında yabancı bir stoper transferi daha planlayan ve bu nedenle son olarak Cruzeiro’da oynayan Manoel Messias ile ilgilenen Beşiktaş, bonservis bedelinin pahalı olması nedeniyle bu oyuncudan vazgeçti. Başkan Fikret Orman’ın en fazla 4 milyon euro verdiği Brezilyalı futbolcu için Cruzeiro Yönetimi’nin 6 milyon euroda ısrarcı olunca Messias defteri kapatıldı. Beşiktaş’ın, Messias yerine son dakikada Atınç’ı tercih etmesinin en önemli sebeplerinden biri de UEFA’nın kadro kriterleri oldu. 23 kişilik Şampiyonlar Ligi kadrosuna altyapıdan yetişen ez az 4 oyuncu yazmak zorunda olan siyah-beyazlılar bu kotayı doldurabilmek için Atınç’ı yeniden renklerine bağladı. (Milliyet) | Beşiktaş'ta stoper transferine Caner Erkin engeli | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Köydeki bazı hayvanlara zarar verdiği için çok iyi tanınan 2,5 yaşındaki dişi kurt, köyün köpekleri tarafından iyice hırpalandıktan sonra bir evin kışlık ot yığınının içerisine sığındı. Ölmek üzere olduğunu gören bazı duyarlı köylüler kurdun durumunu Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Murat Doğanay’a haber verdi. Bunun üzerine hemen bu köye giden Doğanay, yaralı kurdu muhafaza altına alarak Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğal Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi’ne getirdi. Kurdun Rehabilitasyon merkezine getirilmesiyle birlikte alarma geçen Merkezin müdürü Prof Dr. Burhan Aba ve ekibi hemen kurdun tedavisine başladı. Bu arada Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü, KAÜ bünyesinde kurulan Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi ve KuzeyDoğa Derneği arasında imzalanan üçlü bir protokol gereği kurdun durumu Kars ve Kuyucuk’u Dünyaya ve Türkiye’ye tanıtan KuzeyDoğa Derneği de haberdar edildi. Burada derhal tedavi altına alınan kurdun haberini alan ve bu sıralarda Kars’ta olan Kuzey Doğa Derneği Başkanı ve Utah Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağrı Şekercioğlu ve Derneğin Bilim Koordinatörü Emrah Çoban da kurtla ilgilenmeye başladı. Daha önce bu üç kurum arasında imzalanan üçlü protokol gereği birlikte çalışan KuzeyDoğa’nın Kars ve çevresinde yaşayan kurtları incelemek için KuzeyDoğa Derneği’nin davetlisi olarak Kars’ta bulunan Dünyaca ünlü kurt uzmanı Zagrep Üniversitesi biyoloji bölümü öğretim üyesi Hırvatistanlı Prof. Dr. Josep Kusak, kurtu Burhan Özba ve ekibinin tedavi için katkıda bulunmaya başladı. | Yaralı kurt için operasyon | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Adana'nın merkez Yüreğir ilçesinde düzenlenen kaçak et operasyonunda, bir tarlada ikisi kesilmiş 4 at bulundu. Alınan bilgiye göre, Yüreğir Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Bahçelievler Mahallesi'nde bir tarlada bazı şüphelilerin at kestiği ihbarı üzerine çalışma başlattı. Tarlayı kontrol eden ekipler, ikisi kesilmiş 4 at olduğunu gördü. Şüpheliler ise bulunamadı. Kurtarılan iki atın, Yüreğir Belediye Zabıtası ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ekiplerinin çalışmasının ardından Büyükşehir Belediyesi Hayvan Barınağına teslim edileceği belirtildi. | Adana'da kaçak et operasyonu | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Yazıda, Türkiye'nin, "şaşırtıcı bir U dönüşüyle" ABD'nin baskılarına boyun eğdiği ve topraklarını Kobani'ye geçmek isteyen Iraklı Kürt peşmergelere açtığı belirtildi. Gazete, Ankara ve Washington arasında Kobani üzerinden haftalardır gerilim yaşandığını ve Türkiye'nin dönüşüyle bu gerilimin yatıştığını öne sürdü. "Türkiye'nin itirazlarına rağmen ABD Kobani'ye silah yardımı yaptı ve Iraklı peşmergelerin Kobani'ye geçişine izin vermezse Kobani'deki savaşçıları silahlandırmaya devam edeceğini söyledi. Bunun üzerine Ankara politikası değişti. Ankara'nın açıklamasından saatler önce ABM ordusu bir açıklama yapmış ve Kobani'de IŞİD'e karşı savaşan Kürt savaşçılara tonlarca silahı hava yoluyla ulaştırdığını belirtmişti. ABD, gündemden düşmeyen Kobani savaşında IŞİD'in bir zafer kazanmasına engel olmak için çırpınıyor ve bu nedenle de NATO müttefiği Türkiye'ye 'duruşunu değiştirmesi yönünde' baskı yapıyordu. Türkiye ise, bu politika değişikliğine kadar, Kobani'deki Kürt savaşçılara, 30 yıldır savaştığı PKK ile ilişkili olması nedeniyle mesafeli bir tavır içindeydi. Bugün Endonezya'da konuşan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Türkiye'nin politikasındaki değişimin, Washington'ın talebinin bir sonucu olduğunu söyledi. İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden İlter Turan ise 'ABD Türkiye'yi sıkıştırmışa benziyor' dedi ve Ankara'nın ilişkilerdeki gerginliğin artmasını engellemek istediği yorumunda bulundu." | Financial Times da afalladı: Ankara'nın U dönüşü | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 'ta, askeri bölgelere üzerinde kamara tertibatının olduğu uzaktan kumandalı el yapımı patlayıcı (EYP) bağlanmış 8 adet maket uçak düştü. Edinilen bilgiye göre, el yapımı planör tipi maket uçaklardan Şırnak Valiliği giriş merdivenlerine 1 adet, Şırnak 23. Piyade Tümen Komutanlığına 2 adet, Kayatepe Üs Bölgesine 1 adet, Aydoğdu Üs Bölgesine 1 adet, Aydoğdu Üs Bölgesinin 1 kilometre güney batısına 1 adet, Kostok Vadisi’ne 1 adet ve Şenoba Tugay Komutanlığına bağlı Hamittepe Üs Bölgesine 1 adet düştü. Maket uçakların uzman ekiplerce yapılan ön incelemede planör tipi gövdesi strafordan yapılmış ve piyasadan temin edilebilen şekilde el yapımı olduğu, model uçakların üzerinde elektrikli fünye tertibatlı plastik patlayıcılar bulunduğu ve bazı patlayıcıların çivi ile güçlendirildiği belirtildi. Model uçakların üzerinde kamara tertibatının olduğu ve her uçağın ayrı ayrı komuta edildiği ve model uçakların düştükten sonra patlamadığı aktarıldı. | Şırnak’ta askeri bölgelere EYP bağlanmış 8 adet maket uçak düştü | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Diyarbakır’da 28 Mart 2006’daki olaylara karıştığı gerekçesiyle tutuklanan ve 10 yıl hapis cezasına çarptırılan 19 yaşındaki Mehmet Nuri Ataman ile ilgili gerekçeli karara, hakim şehri damgasını vurdu. Karara muhalefet eden Hakim Selahaddin Menteş PKK üyesi ile göstericisi ayrımının iyi yapılması gerektiğini savundu. Menteş örgütün ağır cezaları propaganda olarak kullandığına dikkat çekti. Üç yıl önce yapılan sokak gösterilerine katıldığı için gözaltına alınan Ataman örgüt üyesi olmak, toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefetten 10 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırıldı. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen cezanın gerekçeli kararına Menteş hakim şerhi koydu. Menteş kararda, “Somut bir örnekle, A şahsın taş atarak bir polisi hafif şekilde yaraladığını ve eyleminin sabit olduğunu varsayalım. Şahıs bugünkü uygulama ile 12 yıl hapis cezası alacaktır. Aynı şahsın PKK örgütüne katılıp 8 yıl örgüt kamplarında kaldıktan sonra yakalandığını düşünelim. Bu şahsın alacağı ceza sadece örgüt üyeliğinden 5 yıl hapis olacaktır. Ortaya çıkan sonuç, cezanın, ceza adaleti açısından adil olmadığını gösteriyor” dedi.Menteş ayrıca PKK’nın verilen ağır cezalardan yana olduğunu belirtti. “Bölgede örgütün talimatları doğrultusunda gerçekleştirilen eylemlere çok sayıda vatandaşın katılımı sağlanıyor. Kitle psikolojisi etkisiyle vatandaşların özellikle de çocukların suça karışmaları, tutuklanmaları ve ağır cezalar almaları sağlanıyor. Örgütü destekleyenler açısından 'mağduriyet' vurgusu yapılıyor ve cezaevine giren kişilere örgüte üyelik bilinci aşılanıyor” diyen Menteş daha önce de 19 yaşındaki birine verilen 12 yıl 6 ay hapis cezasına, benzer gerekçelerle muhalefet etmişti. | Hakimin şerhi şaşırttı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Türkiye, AB standardında çipli pasaport için 2004'te düğmeye bastı. Yeni pasaportların basımını üstlenen Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü, 2005'te "çipli pasaport kapağı" ihalesi açtı. İhaleyi, Malezyalı IRIS Technology Berhad Firması kazandı ve Darphane, 5 milyon çipli kapak için şirkete 15 milyon 475 bin Euro ödeme yaptı. Ve yeni pasaportlar, 1 Haziran 2010 tarihinden itibaren verilmeye başlandı. Ancak kartondan olan çipli kapakların istenilen nitelikleri tam olarak taşımaması üzerine Emniyet, yeniden bir çalışma başlattı. Akşam gazetesinin haberine göre; yeni kapaklar, "polikarbon"dan yapılacak. Emniyet'in bu çalışması, biyometrik pasaportların koordinasyonunu üstlenen Dışişleri, İçişleri ve Ulaştırma bakanlıklarınca da uygun görülürse değişiklik yapılacak. Polikarbon kapaklı yeni pasaportlar, gelecek haziran ayından itibaren dağıtılacak. 5 milyon adet pasaport defterinin, gelecek haziran ayına kadar bitmesi; Darphane'nin, yeni pasaport basımına başlamadan önce "çipli polikarbon kapak" ihalesi açması bekleniyor. | Pasaportlar yeniden değişiyor | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) koruması altında bulunan "Troya Tarihi Milli Parkı", yapılacak yeni yatırımlarla yeniden canlanacak. Orman ve Su İşleri Bakanlığından yapılan açıklamada, UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi'ne girişinin 20. yılında 2018'in "Troya Yılı" ilan edilmesi dolayısıyla milli parka yapılacak yatırımlara hız verildiği belirtildi. Bu yıl yapılacak yatırımlar ile milli parkın sahip olduğu kaynak değerlerin gün yüzüne çıkarılacağı, böylece Tarihi Milli Parkı'nın hak ettiği değere kavuşacağı ifade edildi. Troya Tarihi Milli Parkı’na bu yıl içerisinde ziyaretçi tanıtım merkezi, giriş kontrol noktası, Yeniköy Plajı günübirlik ve çadırlı kamp alanı, gözlem kulesi (manzara seyir noktası) ve yürüyüş gezinti yolu yapılacağı anlatılan açıklamada, Yeniköy Plajı günübirlik ve çadırlı kamp alanı çevre düzenlemesi çerçevesinde ise bir adedi plaj alanında bir adedi ise seyir alanında olmak üzere iki adet kır lokantası, büfe, bebek bakım odaları, çamaşırhane, mescit, otopark, tema alanları, çocuk oyun alanları, çadır ve karavan yerleri gibi sosyal donatıların bulunacağı rekreasyon alanının da oluşturacağı bildirildi. Seyir noktasında yapılacak kır lokantasının, konumu itibariyle ziyaretçilere eşsiz bir Ege manzarası sunulacağına işaret edilen açıklamada, ziyaretçilerin yörenin ürünlerinden hazırlanacak menüler eşliğinde, dinlenme imkanı bulabilecekleri gün batımı manzarasında fotoğraf çekme şansı elde edecekleri kaydedildi. Açıklamada konuya ilişkin değerlendirmesine yer verilen Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, ziyaretçi tanıtım merkezinin proje çalışmalarının titizlikle devam ettiğine dikkati çekerek "Yapacağımız yatırımlar ile milli parkımız hak ettiği değeri alacak. Yerli ve yabancı turist sayılarında önemli artışlar olacak." değerlendirmesini yaptı. Troya Yılı çalışmaları kapsamında yapılacak yatırımların sadece bunlardan ibaret olmadığını vurgulayan Eroğlu, şunları kaydetti: "Troya Tarihi Milli Parkı sahasında bulunan mevcut yollar iyileştirilecek, yürüyüş ve bisiklet yolları yapılacak. Ayrıca milli park içerisinde rehabilite edilecek yollarla bağlantılı olacak şekilde giriş kontrol noktaları yapılarak milli park sahasına yapılacak girişler düzenli hale getirilecek." | Dünya kültür mirası Troya yeniden canlanıyor | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, çok sayıda kişinin özel sağlık sigortasının yenilenmesi bahanesiyle dolandırıldığı ihbarları üzerine çalışma başlattı. Ekipler, liderliğini eski bankacı A.T.K.'nın yaptığını belirlediği şebekenin 'Türk Asist Sağlık Hizmetleri ve ya Türkiye Asist Sağlık Hizmetleri' adlı hayali bir firma üzerinden dolandırıcılık yaptığını belirledi. Ekipler, şüphelilerin 2016 ve 2017 yılında kullandıkları sanal pos cihazlarından 2 bin 370 farklı karttan 1 milyon lira çektiğini tespit etti. Özel harekat polislerinin de destek verdiği İstanbul ve Afyonkarahisar'daki baskınlarda A.T.K.'nın da aralarında bulunduğu 13 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerin adreslerinde ve araçlarında yapılan aramalarda 12 dizüstü bilgisayar, 3 tablet, 20 cep telefonu, 25 sim kart, 9 harddisk, 13 flash bellek, 49 banka kartı, 42 banka hesap cüzdanı, 11 kaşe, 28 bin 420 lira para ele geçirildi. Gözaltında alınan 13 şüpheli emniyetteki işlemleri tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edildi. 5 şüpheli çıkartıldığı mahkeme tarafından tutuklanırken, 8 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. | 1 milyon liralık sağlık sigortası vurgunu: 13 gözaltı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: nda yükseliş görülüyor. ABD başkanlık seçimine ilişkin anketlerde Hillary Clinton'ın öne geçmesi risk iştahının artmasına ve buna bağlı olarak nın dün yüzde 1,75 gerilemesine neden olurken, dolar/TL'deki yükseliş yurt içinde altın fiyatlarını desteklemeye devam ediyor. Dolar/TL dün 3,1800 ile tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkarken, altının gram fiyatı günü 130,5 liradan tamamlamıştı. Bugüne yükselişle başlayan , yüzde 0,6 artışla 131,1 liradan işlem görürken, Kapalıçarşı'da 215 lira, ise 878 liradan satılıyor. Altının ons fiyatı ise dünkü yüzde 1,75'lik düşüşün ardından gelen tepki alımlarıyla sınırlı da olsa toparladı ve şu dakikalarda yüzde 0,2 artışla 1.284 dolar seviyelerinde dengelendi. Uzmanlar, Clinton'ın seçimi kazanması durumunda Fed'in faizleri yükseltebileceğini, bunun da altının onsunda baskı yaratabileceğini belirtiyor. | Altının gramı 131 liranın üzerine çıktı (Çeyrek altın ne kadar?) | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: NATO Konseyi'nin Türkiye'nin talebi üzerine yaptığı olağanüstü toplantı, yaklaşık bir saat sürdü. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile üye ülkelerin büyükelçilerinin katıldığı toplantıda, Türkiye, uçağın düşürülmesiyle ilgili bilgilendirme yaparak, uçağın Türk hava sahasını ihlal ettiği gösteren radar izleri ve diğer bilgileri üye ülkelerle paylaştı. Stoltenberg, toplantı sonunda düzenlediği basın toplantısında, daha önce Rusya'nın NATO sınırı yakınlarındaki askeri faaliyetlerine yönelik endişesini dile getirdiğini hatırlatarak, "Daha önce defalarca Türkiye ile dayanışma içinde olduğumuzu ve NATO müttefiki Türkiye'nin toprak bütünlüğünü desteklediğimizi deklare ettim. NATO'nun güneydoğu sınırındaki gelişmeleri takip etmeye devam edeceğiz" diye konuştu. Ankara ve Moskova arasında daha fazla temas kurulmasını isteyen NATO Genel Sekreteri, "Sakin olunması ve tansiyonun düşürülmesi çağrısı yapıyorum. Diplomasi ve gerilimin düşürülmesi durumun çözümü için önemli" ifadesini kullandı. Stoltenberg, Türkiye'nin, uçağın Tük hava sahası üzerinde düşürüldüğü yönündeki açıklamasına dair soruya, "Elimizde olan bilgi, diğer müttefiklerle uyumlu ve Türkiye'nin bilgilerinin doğru olduğunu gösteriyor" yanıtını verdi. Gerilimin artması durumunda NATO'nun pozisyonun ne olacağına dair bir soru üzerine Stoltenberg, "Bu ciddi bir durum. Hepimiz gerilimin düşmesine katkı sağlamalıyız. Ankara ve Moskova arasındaki irtibatı memnuniyetle karşılıyorum" değerlendirmesinde bulundu. Stoltenberg, benzer olayların gelecekte yaşanmaması için de mekanizmaların güçlendirilmesine çalışılması gerektiğini söyledi. -"Rusya'nın da hedefinde DAEŞ olmalı" Stoltenberg, ayrıca, "Rusya'nın da hedefinde DAEŞ olmalı. Rusya'nın Suriye'de vurduğu yerlerde DAEŞ bulunmuyor. Ortak düşman DAEŞ'le mücadeleyi güçlendirecek her türlü çabayı memnuniyetle karşılarız" dedi. Stoltenberg, Rusya ile NATO arasında şu ana kadar doğrudan irtibat olmadığını ancak Ankara üzerinden dolaylı bir temasın bulunduğunu kaydetti. Genelkurmay Başkanlığı, Türk hava sahasını ihlal eden savaş uçağına, beş dakika içinde 10 kez ikaz edilmesinin ardından, Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı iki F-16 tarafından müdahalede bulunulduğu açıklamıştı. | Stoltenberg: Türkiye'nin açıklaması bizdeki bilgilerle uyumlu | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Başkanı kafa karıştıran açıklamasını Başbakanı Erna Solberg'ı Beyaz Saray'da ağırladığı basın toplantısında yaptı. Trump, ABD'nin Norveç'e geçen Kasım'da F-52 savaş uçakları teslimatı yapmaya başladığını söyledi. Ancak Trump'ın sattığını iddia ettiği F-52 savaş uçaklarının yalnızca 2014'te piyasaya sürülen "Call Of Duty" oyununda yer aldığı ortaya çıktı. Gerçekte ise böyle bir uçak modeli bulunmuyor. Olayın aslı ise daha sonra ortaya çıktı. Trump'ın sayıları karıştırdığı, ABD'nin Norveç'e 52 adet F-35 savaş uçağı sattığı belirtildi. Bunların ilk üçünün teslimatının da kasımda yapıldığı ifade edildi. | Trump gaflarına yenisini ekledi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Karşılaşmadan sonra düzenlenen basın toplantısında konuşan Aykut Kocaman, Galatasaray'ın puan farkını artırmak, kendilerinin ise düşürmek için sahaya çıktığını belirterek, şöyle konuştu: "Derdimizi azaltacak bir fırsattı. İki takım birbirinin zaaflarına uygun oynamaya çalıştı. İlk yarı maçı koparacak duruma geldik, pozisyonları değerlendiremedik. İkinci yarı da bu ritmimizi sürdürme amacındaydık. Düşündüğümüz gibi olmadı ve ikinci yarı Galatasaray, 10 kişi kalana kadar tamamen ritmi elinde tuttu. Kırmızı karta kadar olan bölüm ikinci yarıda bizim sahamızda geçti. Kırmızı karttan sonra topun kontrolünü aldık ama sonuca gidecek hamleleri yapamadık. Bizim açımızdan bakıldığı zaman 10 kişi kalan rakibimiz karşısında çok sevindiğimiz bir sonuç değil." Aykut Kocaman, derbinin hakemi Cüneyt Çakır'ın herhangi bir takımı öne çıkarma gibi bir niyetinin olmadığını dile getirdi. Bu tip atmosferlerde maç yönetmenin zorluğuna dikkati çeken Kocaman, sözlerine şöyle devam etti: "Hakemlere hak vermemeye çalışmak büyük insafsızlık olur. Zor bir ortam. Bu bütün statlarda geçerli. Ne olursa olsun her karar 'bize verilsin.' duygusu var. Bizim aleyhimize de bugün çok net kararlar verildi. İki taraf aleyhine de teraziyi kaçıran kararlar verdiği bir gerçek. Attığımız gol gri. Verilebilir de verilmeyebilir de. Penaltı pozisyonu da böyle. Çok ortada kararlardı. Cüneyt Çakır'ın kafasında herhangi bir takımı öne çıkarma niyeti yoktu. Oyunu, olağan akışına bırakmaya çalıştı." İlk yarıda Vincent Janssen'in geçerlilik kazanmayan golüyle ilgili gelen soruya Kocaman, "Her sav koyanın haklı olduğunu düşünüyorum. Gri bir pozisyondu. Galatasaray bizi ilk yarıda duran toplardan biraz hırpaladı. Bunu bekliyorduk. Böyle bir ortamda hakemlerin işi hiç kolay değil. Akhisar Belediyespor maçında 5. dakikada Bülent Yıldırım, 'Aman Fenerbahçe lehine hata yapmayım.' görüntüsü verdi, netti. Hakem bugün lehimize de aleyhimize de kararlar verdi. Tartıya vurursak bizim tarafımıza verdiği çok kritik iki aleyhte karar vardı. Hakemin beden dili, 'Kazanan takım kendi gücüyle kazansın.' şeklindeydi." ifadelerini kullandı. Aykut Kocaman, puan ortalamalarını yükselterek farkı kapatmaya çalışacaklarını aktardı. Galatasaray'ın puan ortalamasının düşeceğine inandığını anlatan Kocaman, "Lig tarihinde 3 puanlık sistemde Galatasaray'ın 2.06 puan ortalaması var. Fenerbahçe'nin 2.08. Puan ortalamaları doğal seyrine doğru ilerleyecektir. Bizim için bu maç öncesi 8 karşılaşmada 14 puan kabul edilebilir değildi. 4-5 puan yukarıda olabilirdik. Suni puan farkını bundan dolayı söyledim." dedi. Son ana kadar şampiyonluk yarışının içinde olacaklarını vurgulayan Kocaman, şunları kaydetti: "Kırılma şurada olur; vazgeçtiğiniz zaman. Vazgeçtiğiniz zaman mağlup olursunuz. Mağlup olsaydık bile Fenerbahçe bu yarışın içinde son düdüğe kadar olacaktı. Bu inancımı hiç kaybetmedim. Galibiyet olsaydı biraz daha hızlı koşar hale gelecektik. Puan farkının devrenin sonuna kadar biraz daha ineceğini düşünüyorum. İkinci devreye çok daha güçlü başlayacağız. Sıkıntılar olduğunun farkındayım ama bu takımın kapasitesi konusunda tereddütüm yok." Kocaman, ilk yarıda Galatasaray Teknik Direktörü Igor Tudor'la yaşadığı tartışmanın sorulması üzerine, "Yıllardır kenardayım, ben hiç rakip kulübeye bakmam. İki seferdir rakip kulübelerden bana doğru tazyik geliyor. Ne olduğunu anlamaya çalışıyorum. Bunun cevabını diğer kulübenin vermesi gerekiyor." yanıtını verdi. Yaptığı oyuncu değişiklikleri ve Giuliano'nun performansının sorulması üzerine Kocaman, şu cevabı vererek sözlerini tamamladı: "Ritmi kaybetmiştik, enerji artırmaya ihtiyacımız vardı. Topu önde tutacak oyuncuları almak istedim. Kontrolü elimize almak istedik. O anda rakip 10 kişi olsaydı bu değişiklikleri yapmazdım. Giuliano takıma güç katan oyunculardan biri. Onun varlığı bizim için önemli. Fenerbahçe'nin bugünleri ve yarınları için temel taş olacak oyunculardan biri. Girdiğimiz poziyonların hemen hemen hepsinde Giuliano vardı. Alan ve adam savunmasında en önemli elemanlarımızıdan biriydi." | Aykut Kocaman'dan özeleştiri | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşayan vatandaşlar, terör örgütü PKK'ya karşı tepkilerini dile getirmek için bir araya geldi Başta Elazığ ve olmak üzere bölgedeki illerde saldırılarıyla son zamanlarda güvenlik görevlilerin yanı sıra birçok sivilin de yaşamını yitirmesine neden olan terör örgütü PKK, bugün Türk bayraklı yürüyüşler ve basın açıklamaları ile protesto edildi. Terör örgütü PKK'ya tepkilerini dile getirmek ve terör saldırılarının sona ermesi için cuma namazı sonrası başta Elazığ ve Diyarbakır olmak üzere bölgelerdeki illerde düzenlenen Türk bayraklı yürüyüşler ve basın açıklamalarına çok sayıda vatandaş katıldı. Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki tarihi Ulu Cami'de cuma namazı sonrası bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, terör örgütü PKK'yı protesto etti. Elazığ'da da cuma namazı sonrasında vatandaşlar, 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda bir araya gelerek Türk bayraklarıyla Ahmet Aytar Meydanı'na kadar yürüdü. Mardin, Bingöl, Siirt ve Batman'da da cuma namazı sonrasında, sivil toplum kuruluşları terör örgütlerine karşı ortak basın açıklaması düzenleyerek tepkilerini aktardı. Elazığ'da Cuma namazı sonrası bir araya gelen binlerce vatandaş, "Teröre lanet" yürüyüşü düzenledi. Elazığ'da İl Emniyet Müdürlüğü'ne PKK'lı teröristlerce bomba yüklü araçla düzenlenen ve 3 polisin şehit düştüğü, aralarında sivillerin de bulunduğu 217 kişinin yaralandığı terör saldırısı nedeniyle "Teröre lanet" yürüyüşü düzenlendi. Cuma namazı sonrası düzenlenen yürüyüşe 7'den 70'e binlerce Elazığlı katıldı. 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda toplanan vatandaşlar Türk bayrakları taşıyıp, sloganlar atarak Ahmet Aytar Meydanı'na kadar yürüdü. Yürüyüşe vatandaşların yanı sıra Vali Murat Zorluoğlu, AK Parti milletvekilleri Tahir Öztürk ve Ejder Açıkkapı, Garnizon ve 8. Kolordu Komutanı Korgeneral Yılmaz Uyar, Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ve siyasi parti temsilcileri katıldı. Elazığ'da PKK terör örgütü tarafından menfur bir bombalı saldırı meydana geldiğini belirten Vali Murat Zorluoğlu, "Bu saldırı neticesinde Emniyet Müdürlüğümüzde 3 polis kardeşimiz şehit oldu, 217 vatandaşımızda yaralandı. Bugün şehitlerimizi memleketlerine defnedilmek üzere uğurladık. Yaralı kardeşlerimizin çok şükür durumları iyi. 5 tane farklı hastanemizde kalan yaralı sayımız 80'nin üstündedir. Bunların içinde TIR şoförü olan kardeşimizin durumu kritiktir" dedi. "Vatanı böldürmeyeceğiz" Emniyet Müdürlüğü'ne yapılan saldırıda 3 polisin şehit olduğunu ifade eden AK Parti milletvekili Tahir Öztürk, saldırıların Elazığ'ı yıldırmayacağını söyledi. Elazığ'ın dün devletine sahip çıkan bir millet ve şehir olduğunu gösterdiği belirten milletvekili Ejder Açıkapı, teröristler bomba patlatsa bile vatanı onlara böldürtmeyeceklerini ifade etti. Türkiye zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurgulayan eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ise, "Türkiye aynı anda 3 ayrı örgüte karşı mücadele vermektedir. Bu mücadelenin ortaya çıkardığı bir takım sıkıntılar vardır. Ama biz o örgütleri yendik, yine yeneceğiz" diye konuştu. Türkiye'nin bileğini 15 Temmuz'da bükmek isteyenlerin olduğunu aktaran Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz da, dün Elazığ'ın bileğini bükmek isteyenlerin yok olacağını dile getirdi. Kitle, konuşmaların ardından terör örgütü aleyhine sloganlar atarak, dağıldı. Siirt'te çeşitli sivil toplum kuruluşları öncülüğünde düzenlenen teröre tepki yürüyüşüne katılan vatandaşlar, terör örgütleri PKK, FETÖ, IŞİD ve PYD'ye lanet okudu. Siirt'te faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarınca "teröre tepki" yürüyüşü düzenlendi. Cuma namazı sonrası Sancaklar Çarşı Camii önünde toplanan kalabalık, burada basın açıklaması yaptı. Grup adına açıklamayı okuyan Medeniyet Gençliği Platformu Yöneticisi Zekeriya Butur, Van, Elazığ ve Bitlis'te 17-18 Ağustos tarihlerinde gerçekleşen terör saldırılarını şiddetle kınadıklarını söyledi. Türkiye'nin birlik ve beraberliğine kasteden hain saldırılar karşısında milletin gösterdiği dayanışma ve kararlılığın teröre karşı verilecek en anlamlı cevap olacağını anlatan Butur, FETÖ ve PKK terör örgütlerinin aynı üst aklın piyonu olduklarının ortaya çıktığını vurguladı. 15 Temmuz'da TBMM'yi bombalayan ve milletin evlatlarına karşı silah kullanan üniformalı teröristler ile yıllardır ortak vatanın her yanında ve dün Van, Elazığ ve Bitlis'te güvenlik güçlerine saldıran, masum insanları katleden eli kanlı hainler arasında hiçbir farkın olmadığına dikkat çeken Butur, şunları kaydetti: "FETÖ'cü terör örgütüyle ülkemizi parçalamayı, milletimizi birbirine düşürmeyi amaçlayan ancak başaramayan hainler şebekesi, yüzünü ve gücünü PKK terör örgütüne çevirmiştir. İhanet çeteleri vasıtasıyla Türkiye'yi teslim alabileceklerini düşünen vatan hainleri, güvenlik güçlerimiz ve aziz milletimiz tarafından dün olduğu gibi her zaman hüsrana uğratılacaktır. Bu milletin mayası esaret değil, cesarettir. Hiçbir terör örgütü ve çete, asil milletimizi korkuyla sindiremeyecek, kardeşi kardeşe düşürmeyi asla başaramayacaktır." Milletin terörle mücadelesinin kararlılıkla süreceğini de anlatan Butur, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tüm terör örgütlerine, onların ağababalarına buradan hep birlikte sesleniyoruz, 'Öldürmekten vazgeçin, yolunuz çıkmaz yoldur.' Lanet olsun PKK'ya, FETÖ'ye, DAİŞ'e, PYD'ye, tüm terör örgütlerine. Lanet olsun teröristlere, teröre taşeronluk yapanlara. Lanet olsun teröre terör, teröriste terörist diyemeyen gözü dönmüşlere. Biz buradayız, hep birlikte Türkiye'yiz." Grup, açıklamanın ardından sloganlar eşliğinde Atatürk Anıtı'na kadar yürüdükten sonra sessizce dağıldı. Etkinliğe AK Parti Siirt İl Başkanı Fuat Özgür Çalapkulu ve partililer de destek verdi. AK Parti Erzurum İl Başkanlığı ve 17 STK'nın ortaklaşa düzenlediği basın açıklamasıyla terör kınandı. AK Parti Erzurum İl Başkanlığı ve 17 STK'nın katılımıyla Narmanlı Cami avlusunda yapılan basın açıklamasına Büyükşehir Belediye Başkan Mehmet Sekmen'in yanısıra sivil toplum örgüt temsilcileri katıldı. Açıklamayı yapan AK Parti Erzurum İl Başkanı Fatih Yeşilyurt, teröre sert tepki göstererek, "Van, Elazığ ve Bitlis'te yaşanan terör saldırılarını şiddetle kınıyor, bu menfur saldırılarda hayatını kaybeden güvenlik güçlerimize ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz. 15 Temmuz başarsz darbe teşebbüsüyle beraber FETÖ ve PKK terör örgütlerinin aynı üst aklın piyonu oldukları ortaya çıkmıştır. 15 Temmuz'da Gazi meclisimizi bombalayan, millet evlatları karşı silah kullanan üniformalı teröristler ile yıllardır vatanımızın her yanında masum insanları katleden eli kanlı hainler arasında hiçbir fark yoktur" dedi. Terörün hüsrana uğrayacağını ifade eden Yeşilyurt, "İhanet şebekeleri vasıtasıyla Türkiye'yi teslim alabileceklerini düşünen vatan hainleri, güvenlik güçlerimiz ve aziz milletimiz tarafından, dün olduğu gibi her zaman hüsrana uğratılacaktır" diye konuştu. Açıklamanın ardından terör olaylarında şehit olanlar için Müftü Vekili Celal Büyük tarafından dualar edildi. Bingöl'de faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu Sivil Toplum İnisiyatifi, teröre tepki göstererek, "Tüm terör örgütlerine, onların ağababalarına buradan hep birlikte sesleniyoruz, 'Öldürmekten vazgeçin, yolunuz çıkmaz yoldur.' Türkiye, hiçbir terör örgütü karşısında diz çökmeyecektir" dedi. Bingöl'de faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu Sivil Toplum İnisiyatifi, "Teröre karşı tek ses, tek yürek" sloganıyla Dörtyol Saat Kulesi önünde basın açıklaması yaptı. Belediye Başkanı Yücel Barakazi, AK Parti Bingöl İl Başkanı Yılmaz Seven ve vatandaşların da destek verdiği açıklamada inisiyatif adına metni okuyan Rauf Savaç, Van, Elazığ ve Bitlis'te gerçekleştirilen terör saldırılarını kınadıklarını söyledi. 15 Temmuz'da TBMM'yi bombalayan ve millet evlatlarına karşı silah kullanan üniformalı teröristler ile Van, Elazığ ve Bitlis'te güvenlik güçlerine saldıran, masum insanları katleden eli kanlı hainler arasında hiçbir farkın olmadığını vurgulayan Savaç, "Terör örgütlerinin isimleri ve söylemleri değişse de Türkiye düşmanları olduğu gerçeği hiçbir zaman değişmeyecektir. Her iki terör örgütü de gerçekleştirdiği kanlı saldırılarla ülkemizin varlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, istiklalini ve istikbalini hedef almaktadır" dedi. FETÖ'cü terör örgütüyle Türkiye'yi parçalamayı, milleti birbirine düşürmeyi amaçlayan ancak başaramayan hainler şebekesinin yüzünü ve gücünü PKK terör örgütüne çevirdiğini kaydeden Savaç, şunları söyledi: "İhanet çeteleri vasıtasıyla Türkiye'yi teslim alabileceklerini düşünen vatan hainleri, güvenlik güçlerimiz ve aziz milletimiz tarafından dün olduğu gibi her zaman hüsrana uğratılacaktır. Bu milletin mayası esaret değil, cesarettir. Hiçbir terör örgütü ve çete, asil milletimizi korkuyla sindiremeyecek, kardeşi kardeşe düşürmeyi asla başaramayacaktır. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, muhteşem mısralarında sanki bugünümüzü anlatmıştır. Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez. 780 bin kilometrekare vatan toprağı 79 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının ortak yurdudur. Asla bölünemez, parçalanamaz. Vatanın bütünlüğü hepimizin koruması altındadır. Kırmızı-beyaz renklerden oluşan ay yıldızlı bayrak, hepimizin ortak değeri ve bağımsızlık sembolümüzdür." Tüm terör örgütlerine ve onların ağababalarına seslendiklerini kaydeden Savaç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Buradan hep birlikte sesleniyoruz, 'Öldürmekten vazgeçin, yolunuz çıkmaz yoldur.' Milletimiz müsterih olsun. Türkiye, hiçbir terör örgütü karşısında diz çökmeyecektir. Terör ve teröristle mücadelede millet adına mücadele eden kahraman güvenlik güçlerimizin hep yanında ve arkasındayız. Millet olarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin eşit birer yurttaşları olarak, hükümet olarak terörle mücadelede bir an bile yılmayacağız, kutlu yolumuzdan asla geri dönmeyeceğiz." Açıklamanın ardından terör örgütü PKK aleyhine slogan atan grup, olaysız dağıldı. Ardahan'da AK Parti il teşkilatı ve STK'lar Cuma Namazı çıkışı terör saldırılarını kınadı. Son günlerde Van'da, Elazığ'da ve Bitlis'te gerçekleştirilen hain terör saldırıları Cuma saatinde cami içerisindeki dualarla, Cuma çıkışı ise yapılan basın açıklamasıyla kınandı. Cuma Namazı sonrasında toplanan kalabalık adına basın açıklamasını okuyan Ak Parti Ardahan ilçe başkanı Fahrettin Görmüş son günlerde meydana gelen terör saldırılarına tepki gösterdi. Görmüş, FETÖ ve PKK terör örgütlerinin aynı üst akılın piyonu olduklarını söyleyerek şunları kaydetti; "Ülkemizin birlik ve beraberliğine kasteden bu hain saldırılar karşısında milletimizin gösterdiği dayanışma ve kararlılık teröre karşı vereceğimiz en anlamlı cevap olacaktır. 15 Temmuz başarısız darbe teşebbüsüyle beraber FETÖ ve PKK terör örgütlerinin aynı üst akılın piyonu oldukları ortaya çıkmıştır. 15 Temmuz'da gazi Meclisimizi bombalayan, milletine karşı silah kullanan üniformalı teröristlerle yıllardır ortak vatanımızı her yanında ve Van'da, Elazığ ve Bitlis'te güvenlik güçlerine saldıran, masum insanları katleden eli kanlı hainler arasında hiçbir fark yoktur. Terör örgütlerinin isimleri ve söylemleri değişse de Türkiye düşmanları olduğu gerçeği hiçbir zaman değişmeyecektir. Her iki terör örgütü de gerçekleştirdikleri saldırılarla ülkemizin varlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, istiklalini ve istikbalini hedef almaktadır. Milletimizin her bir ferdinin ölümden korkmadığını, şehitlerin ölmediğini milletimizi tanıyan herkesin bilmesi gerektiğini söyleyen Görmüş, ''Millet olarak teröriste ve terörist eylemlere karşı tefrikaya düşmeden 15 Temmuz ruhunun samimiyeti, duyarlılığı ve vakur duruşuyla yerli ve milli tavrımızı her zaman ve her şartta ortaya koymaya hazırız. Tanklara, uçaklara, bombalara karşı kendilerini siper ederek tarih yazan aziz milletimiz Terör karşısındaki kararlı duruşundan taviz vermeyecek, terörle mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Tüm terör örgütlerine, onların ağa babalarına buradan hep birlikte sesleniyoruz; Türkiye hiçbir terör örgütü karşısında diz çökmeyecektir." Terör saldırılarına tepki gösteren kalabalık daha sonra sessizce dağılırken, basın açıklamasına çok sayıda vatandaşta alkışlarla destek verdi. Mardin'de faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşları, cuma namazı çıkışında terör örgütü PKK'ya tepki gösterdi. Sivil toplum kuruluşları adına açıklama yapan Mahmut Yavuz, PKK'nın halkın düşmanı olduğunu belirterek, "Millet olarak FETÖ'ye ve darbe girişimine direndiğimiz gibi teröre ve vahşi saldırılara da boyun eğmeyecek ve kardeşliğimizi pekiştireceğiz" dedi. Mardin'de faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelerek oluşturduğu Mardin Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, PKK'nın son zamanlarda gerçekleştirdiği kanlı eylemlere tepki göstermek amacıyla kitlesel basın açıklaması yaptı. Merkez Artuklu ilçesi Yenişehir Mahallesi'nde bulunan Fuat Yağcı Camii'nde kılınan cuma namazı sonrası yapılan eyleme halk yoğun ilgi gösterdi. Platform adına basın açıklamasını okuyan Mahmut Yavuz, "Son günlerde artan kaba, kör ve vahşi terör eylemleriyle millet olarak bizi bıktırmak, yıldırmak ve pes ettirmek isteyenlere halkımız olarak buradan cevap veriyoruz. Bu vahşi eylemler karşısında dağılmayacağız, susmayacağız ve korkmayacağız. Bu terör eylemlerini yapan kişilere, örgütlere ve ülkelere sesleniyoruz, sizin maskeniz düşmüş ve suçüstü halinde çıplak olarak yakalandınız" diye konuştu. PKK'nın halkın dostu değil düşmanı olduğunu vurgulayan Yavuz, şunları kaydetti: "Siz bu halktan nefret ediyor ve düşmanlık yapıyorsunuz. Siz düşman ülkelerin ve şer odakların piyonusunuz. Halkımız size asla boyun eğmeyecek ve oyunlarınıza alet olmayacaktır. İnsanlarımız terör ve şiddet yüzünden büyük bedeller ödedi ve maalesef ödemeye devam etmektedir. Irkçılık adına, kabilecilik adına, mezhepçilik adına, hizipçilik adına her gün yeni kurbanlar vermekteyiz. Bizim hesabımıza ölmeyiniz ve öldürmeyiniz. İnsanlarımız evlatlarını, ticaretlerini, meskenlerini ve sağlıklarını kaybetmekte ve büyük acılar yaşamaktadır. Tuzaklanmış yollar, bomba yüklü araçlar ve şeytanın dahi aklına gelmeyen yöntemlerle girişilen patlamalarla kime hizmet edilmektedir? Bu patlama ve bombalar, bu silahlı eylem ve tuzaklar Kürt'ün de, Türk'ün de, Arap'ın da faydasına olmadığına göre bunu yapanlar kimlere hizmet etmektedir" diye konuştu. Herkesin taleplerini hukuk içinde ifade ederek, şiddeti dışlaması gerektiğine dikkat çeken Yavuz, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "11 Temmuz 2016'da PKK'nin eylemleri durdu. 15 Temmuz 2016'da FETÖ darbe teşebbüsünde bulundu. 19 Temmuz 20016'da PKK kanlı ve kaba saldırılarına tekrar başladı ve başta Diyarbakır, Şırnak ve Mardin olmak üzere terör saldırılarına hız verdi. Eylemlere darbe haftasında ara verilmesi ve darbenin püskürtülerek FETÖ'nün akim kılınması anlaşıldıktan sonra tekrar başlaması oldukça düşündürücüdür. Millet olarak FETÖ'ye ve darbe girişimine direndiğimiz gibi teröre ve vahşi saldırılara da boyun eğmeyecek ve kardeşliğimizi pekiştireceğiz. Mardin'deki sivil toplum kuruluşları olarak, adı ve amacı ne olursa olsun, şiddet ve silahın arkasına sığınılarak sivilleri ve masum insanları hedef alan her eylemi şiddetle kınıyoruz." Grup, açıklamanın ardından sessizce dağıldı. Adıyaman siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları ortak bir basın açıklaması yaparak, teröre ortak tepki gösterdi. Adıyaman'da 28 sivil toplum kuruluşu ve siyasi partinin ortak imzasıyla yayınlanan ortak bildiride Van, Elazığ, Bitlis'te ki terör saldırılarına tepki gösterildi. Ortak yayınlanan metinde şu ifadeler yer aldı: "Van, Elazığ ve Bitlis'te, 17-18 Ağustos 2016 tarihlerinde gerçekleşen terör saldırılarını şiddetle kınıyor, bu menfur saldırılarda hayatlarını kaybeden güvenlik güçlerimize ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve aziz milletimize başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Ülkemizin birlik ve beraberliğine kasteden bu hain saldırılar karşısında Milletimizin gösterdiği dayanışma ve kararlılık, teröre karşı vereceğimiz en anlamlı cevap olacaktır. 15 Temmuz başarısız darbe teşebbüsüyle beraber FETÖ ve PKK terör örgütlerinin aynı üst aklın piyonu oldukları ortaya çıkmıştır. 15 Temmuz'da Gazi Meclisimizi bombalayan, millet evlatlarına karşı silah kullanan üniformalı teröristler ile yıllardır ortak vatanımızın her yanında ve dün Van, Elazığ ve Bitlis'te güvenlik güçlerine saldıran, masum insanları katleden eli kanlı hainler arasında hiçbir fark yoktur. Terör örgütlerinin isimleri ve söylemleri değişse de, Türkiye düşmanları olduğu gerçeği hiçbir zaman değişmeyecektir. Her iki terör örgütü de gerçekleştirdiği kanlı saldırılarla ülkemizin varlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü istiklalini ve istikbalini hedef almaktadır. FETÖ'cü terör örgütüyle ülkemizi parçalamayı, Milletimizi birbirine düşürmeyi amaçlayan, ancak başaramayan hainler şebekesi, yüzünü ve gücünü PKK terör örgütüne çevirmiştir. İhanet çeteleri vasıtasıyla Türkiye'yi teslim alabileceklerini düşünen vatan hainleri, güvenlik güçlerimiz ve aziz Milletimiz tarafından, dün olduğu gibi her zaman hüsrana uğratılacaktır. Bu milletin mayası esaret değil, cesarettir. Hiçbir terör örgütü ve çete, asil Milletimizi korkuyla sindiremeyecek, kardeşi kardeşe düşürmeyi asla başaramayacaktır. 780 bin kilometrekare vatan toprağı 79 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının ortak yurdudur. Asla bölünemez, parçalanamaz. Vatanın bütünlüğü hepimizin koruması altındadır. Kırmızı-beyaz renklerden oluşan ay yıldızlı bayrak, hepimizin ortak değeri ve bağımsızlık sembolümüzdür. Bir olduk, birlik olduk, birlikte Millet olduk. Devletimizin ismi olan 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni birlikte kurduk. Milletimizin her bir ferdinin ölümden korkmadığını, şehitlerin ölmediğini Milletimizi tanıyan herkes bilir ve bilmelidir. Millet olarak, teröristlere ve terörist eylemlere karşı, tefrikaya düşmeden, 15 Temmuz ruhunun samimiyeti, duyarlılığı ve vakur duruşuyla yerli ve milli tavrımızı, her zaman ve her şartta ortaya koymaya hazır ve kararlıyız. Tanklara, uçaklara, bombalara karşı kendini siper ederek tarih yazan aziz Milletimiz, terör karşısındaki kararlı duruşundan taviz vermeyecek, terörle mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Tüm terör örgütlerine, onların ağababalarına buradan hep birlikte sesleniyoruz, öldürmekten vazgeçin, yolunuz çıkmaz yoldur. Milletimiz müsterih olsun. Türkiye, hiçbir terör örgütü karşısında diz çökmeyecektir. Terör ve teröristle mücadelede, Millet adına mücadele eden kahraman güvenlik güçlerimizin hep yanında ve arkasındayız. Millet olarak, Türkiye Cumhuriyetinin eşit birer yurttaşları olarak, Hükümet olarak, terörle mücadelede bir an bile yılmayacağız, kutlu yolumuzdan asla geri dönmeyeceğiz. Terör saldırılarından hep birlikte zaferle çıkacağız ve Türkiye'nin müreffeh ve aydınlık geleceğini omuz omuza inşa edeceğiz. Lanet olsun PKK'ya, FETÖ'ye, DAİŞ'e, PYD'ye, tüm terör örgütlerine, lanet olsun teröristlere, teröre taşeronluk yapanlara, lanet olsun teröre terör, teröriste terörist diyemeyen gözü dönmüşlere, biz buradayız, hep birlikte Türkiye'yiz." AK Parti Gaziantep İl Başkanı Eyup Özkeçeci, "781 bin kilometre vatan toprağı 79 milyon Türkiye vatandaşının ortak yurdudur. Asla bölünmez ve parçalanamaz. Kırmızı, beyaz renklerden oluşan bayrak hepimizin ortak değeri ve bağımsızlık sembolüdür." dedi. Özkeçeci, AK Parti İl Teşkilatı üyeleri ve diğer partililerin yanı sıra vatandaşlar ile Gaziantep Ulu Cami'de cuma namazı kıldıktan sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. Elazığ, Van ve Bitlis'te gerçekleştirilen terör saldırılarını kınayan Özkeçeci, ülkenin birlik ve beraberliğine kasteden hain saldırılar karşısında milletin gösterdiği dayanışma ve kararlılığın teröre karşı gösterilecek en anlamlı cevap olduğunu vurguladı. Özkeçeci, "Karanlık odakların taşeronları yurdumuzda bize hain tuzaklar kuruyorlar. İnşallah emellerine ulaşamayacaklar. Hiçbir zaman umdukları gibi olmayacak." diye konuştu. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ ve terör örgütü PKK'nın aynı üst akıl tarafından yönetildiğinin anlaşıldığını belirten Özkeçeci, şunları kaydetti: "15 Temmuz'da Gazi Meclisimizi bombalayan üniformalı teröristlerin yıllardır ortak vatanımızın her yanında, dün de Van, Elazığ ve Bitlis'te terör saldırısında bulunan eli kanlı teröristlerden hiçbir fark yoktur. Terör örgütünün isimleri ve söylemleri değişse de Türkiye düşmanlığı değişmeyecektir. Her iki terör örgütü de vatanın bölünmez bütünlüğünü, istikbalini ve istiklalini hedef almaktadır. 781 bin kilometre vatan toprağı 79 milyon Türkiye vatandaşının ortak yurdudur. Asla bölünmez ve parçalanamaz. Kırmızı, beyaz renklerden oluşan bayrak hepimizin ortak değeri ve bağımsızlık sembolüdür." Hiçbir terör örgütü ve çetenin Türkiye'yi bölemeyeceğini vurgulayan Özkeçeci, terör örgütlerinin bunu başaramayacağını, kardeşi kardeşe düşüremeyeceğini kaydetti. Milletin hiçbir ferdinin ölümden korkmadığına işaret eden Özkeçeci, "Bu ülkenin mayası esaret değil cesarettir, bunu herkes bilmelidir. Millet olarak 15 Temmuz ruhu ve birliğiyle teröre karşı koymaya hazırız. Milletçe terörle mücadelemiz karalılıkla sürecektir. Buradan teröristlere sesleniyoruz, yolunuz çıkmaz yoldur. Türkiye hiçbir terör örgütü karşısında diz çökmeyecektir. Kahraman güvenlik güçlerimizin arkasındayız. Terörle mücadeleden bir an bile dönmeyeceğiz. Türkiye'nin geleceğini el birliğiyle aydınlatacağız. Terör örgütü PKK'ya, FETÖ'ye, DAEŞ'e ve onların taşeronluğunu yapanlara lanet olsun." ifadelerini kullandı. Edirne'de yaşayan Göksel Örücü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her türlü teröre karşı Türkiye'nin büyük mücadele verdiğini söyledi. Ülkenin istiklal ve istikbal savaşı verdiğini belirten Örücü, şunları kaydetti: "Allah'ın izniyle inşallah bunları bitireceğiz. Terör örgütleri bir maşadır. Büyüklerimizin söylediği gibi üst akıl bunları kullanıyor ve her şekilde bizim üzerimize saldırıyorlar. Amaçları farklı gibi görünse de bunların maşasını tutan aynı kişidir. Dini ya da sol kökenli olsa da terör, terördür. Bunları üst akıl yönetiyor. Türk milleti ayağının altı, anlı öpülesi bir millettir. Çok büyük bir milletiz. Bu millet, 15 Temmuz gecesi Çanakkale'de vatanı savunan dedelerimizi gibi büyük bir savaş verdi. Terör örgütleriyle böyle mücadele edeceğiz. İnşallah bunların da üstesinden geleceğiz. Hiçbir zaman umudumuzu yitirmedik." İsmail Arabacıoğlu ise terörü lanetlediğini söyledi. Tüm siyasi partilerin görüş ayırmaksızın terörün bitmesi için birlik beraberlik içerisinde hareket etmesi gerektiğini dile getiren Arabacıoğlu, "Bu millet her zaman olduğu gibi birlik ve beraberlik içerisinde teröre tepki koymalıdır. Rahmetli Atatürkümüz bu devleti bu Cumhuriyet'i kurdu ülkemizin dağılmasını istemiyoruz. Terörü milletçe lanetliyoruz" şeklinde konuştu. Kırklarelili Özkan Göçeri de, terörün her türlüsünü nefret ve şiddetle kınadığını bildirdi. Göçeri, Türk milletinin birlik ve beraberliği sonucu 15 Temmuz gecesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini önlediğini söyledi. Türk milleti olarak bu tür tablolarla karşılaşmak istemediklerini anlatan Göçeri, "Allah bize bu tür olaylar bir daha yaşatmasın. Eğer darbecilerin istedikleri olsaydı Türkiye'nin hali çok kötü olacaktı. İyi ki olmadı. Allah yardımcımız oldu. Bu birlik beraberlikle Türk milletine hiç bir şey olmaz. Bizde iman gücü var. Biz bu güçle tüm dünyaya karşı koyabiliriz" şeklinde konuştu. Esnaf Ufuk Karademir ise terörün bir an önce bitmesini istediklerini vurguladı. Türk milleti olarak her zaman terörün karşısında olduklarını aktaran Karademir, terör olayları duymak ve görmek istemediklerini aktardı. Birlik ve beraberlik içerisinde darbecilere ve tüm dünyaya iyi bir ders verdiklerini aktaran Karademir, terör olaylarının bir umutsuzluk olduğunu sözlerine ekledi. Zafer Pekal da, Türk milletinin birlik ve beraberliğini hiç kimsenin gücü yetmeyeceğini belirtti. Tekirdağlı esnaf Hasan Bedel ise, Türkiye'nin son zamanlarda zor bir süreçten geçtiğini belirtti. Terör olaylarını kınadıklarını ifade eden Bedel, "Ülkenin içinde yaşananlar belli, buna bir de terör olayları ekleniyor. Bunlar tabii bizi vatandaş olarak gerçekten çok derinden üzse de bizim teröre karşı her zaman dik ve makul duruşumuz devam edecektir. Terörün her türlüsünü lanetliyoruz. Her ne kadar üzülsek de Türkiye Cumhuriyeti karşısında terör yenik düşecektir" şeklinde konuştu. Vatandaşlardan Güven Aktürk de, terör eylemlerini lanetleyerek, "Yapanların ve yaptıranların Allah cezasını versin. Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlettir, bunun hesabını herkesten soracaktır. Gün gelecek bunlar hepsi hesabını verecekler, ülkeyi bu hale getirenlere lanet okuyorum" ifadelerini kullandı. | Terör örgütü PKK, Doğu ve Güneydoğu'da protesto edildi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Bakhtadze, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gürcistan'da 2018'de başbakanlık görevine geldiğini hatırlatarak bugün istifa ettiğini bildirdi. Görevi boyunca Gürcistan'ın stratejik kalkınma planının oluşturulmasına katkı sağladığını belirten Bakhtadze, "Kalkınmanın stratejik çerçevesi oluşturuldu, uygulandı ve dolayısıyla görevimden istifa etme kararımı aldım çünkü görevimi yerine getirdiğime inanıyorum" ifadelerini kullandı. Bakhtadze, ülkesinin NATO ve Avrupa Birliği (AB) ile entegrasyon sürecinin devam ettiğini ve komşu ülkeler ile önemli ilerlemeler kaydedildiğini vurguladı. Başbakan Bakhtadze, 20 Haziran 2018'den bu yana başbakanlık görevinde bulunuyordu. Anayasa göre başbakanın istifa etmesi halinde hükümet de düşmüş oluyor. İktidardaki Gürcü Hayali Partisinin 7 gün içinde yeni başbakan adayı ve yeni kabine listesini sunması, parlamentonun da 2 hafta içinde yeni hükümet ve başbakanı onaylaması gerekiyor. Bakhtadze, 2012'den bu yana ülkede istifa eden dördüncü başbakan oldu. | Gürcistan Başbakanı Bakhtadze istifa etti | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Türkiye'den Universal Hospitals Grup ile kurdukları ortak şirket ile Irak'taki ihaleyi kazanan ve Irak'ta Kerbela, Basra, Babil-Hilla, Missan ve Nasiriye kentlerinde toplam 2 bin yataklı 5 hastanenin inşaatına başlayan Acarsan Grup, Irak'ta yeni altyapı projeleri üstlenmeye de hazırlanıyor. 27 yıldır Irak ile çalışan Acarsan Grup, bu ülkeye başta bakliyat, gıda, beyaz eşya, inşaat malzemeleri olmak üzere istenen her türlü ürünün ihracatını da yapıyor. Acarsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Selim Acar, Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşları ve en büyük ihracatçıları arasında yer aldıklarını, un, otomotiv, turizm, motorlu araçlar-petrol ürünleri, taşıt muayene istasyonları, sağlık alanlarında şirketleri bulunduğunu söyledi. 1983'lerden beri nakliyecilik, sınır ticareti, petrol taşımacılığı ve ihracat olarak 27 yıldır Irak ile fiilen çalıştıklarını belirten Acar, Irak'ın en büyük ihracat pazarları olduğunu, bakliyat, gıda, beyaz eşyanın yanı sıra isteğe göre ihracat yaptıklarını ifade etti. Selim Acar, Irak'ta şu anda altyapı yatırımları olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: ''Şu anda güney bölgesinde Sağlık Bakanlığına bağlı hastaneler yapıyoruz. Bir yıl önce inşaatlara başladık. Basra, Kerbela, Missan, Nasiriye ve Babil-Hilla kentlerinde 5 hastanenin yapımı devam ediyor. Her hastane 400 yataklı, toplam 2 bin yataklı. 2011 sonuna doğru inşaatlar bitecek, 2012'nin başında da medikal malzemeler ile anahtar teslimi bitirecek şekilde devlete teslim edeceğiz. Hastanelerin yatırımı yaklaşık 750 milyon dolar.'' Irak'ta yeni ihaleler almayı düşündüklerini bildiren Acar, ''Orada bir sürü altyapı yapılacak. Altyapılardan bize işler gelecek. Şu an konuştuğumuz işler var'' dedi. Türk firmalarının Irak'ın yeniden yapılanmasında rol alması gerektiğini vurgulayan Selim Acar, ''Orada 2-3 senedir terör olayları durdu, yüzde 80-90'ını bitti. Bazı bölgelerde ufak tefek şeyler var, risk var. Ama önemli olan zor şartlarda iş yapmak'' diye konuştu. Geçen yıl dünyadaki ekonomik krizden herkesin nasibini aldığını, ama Türkiye'nin öbür ülkelere göre daha iyi göründüğünü belirten Acar, 2009'un altıncı-yedinci ayından itibaren ekonomide düzelmenin başladığını, şu anda dövizin seviyesinin de normal olduğunu kaydetti. Acar, Acarsan Grup'un 2010 yılında büyümesinin daha iyi olacağını ifade ederken, ''2010 yılında Gaziantep'te makarna yatırımımız olacak. Alman Hastanesi inşaatımız var. Aslında geçen sene yapacaktık, ama krizden dolayı bazı nedenlerden dolayı beklemeye aldık. Kısmet olursa bu yıl sonunda veya gelecek yılın başında yapmaya başlayacağız'' dedi. Selim Acar, grubun istihdamının 2-3 ay içinde 4-5 bin kişiye çıkacağını da bildirdi. | Irak hastaneleri Türk şirketlerine emanet | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 'ın, dan petrolü kendi para birimi ile almaya başlayacağı belirtildi. Yerel basındaki haberlere göre, Hindistan, yaptırımlarına karşı çözüm olarak İran'dan petrolü rupi ile almaya başlayacak. Hindistan'a ait petrol şirketlerinin, kasımdan itibaren İran'dan ithal ettiği petrolün ödemelerini rupi olarak Hindistan'ın United Commercial Bank (UCO) ve IDBI Bankası üzerinden yapacağı kaydedildi. ABD'nin ikinci yaptırım paketinin devreye gireceği 5 Kasım'dan itibaren İran Ulusal Petrol Şirketi, İran Petrol Ticaret Şirketi ve Ulusal Tanker Şirketi'ne uluslararası kısıtlamalar getirilecek ve ekonomisi büyük ölçüde petrole dayalı İran'dan petrol ve ürünlerinin satışına yaptırımlar uygulanacak. Washington yönetimi ayrıca, bu tarihten sonra İran ile ilişki kuran şirketleri yaptırımla tehdit ediyor. | Hindistan, İran'dan petrolünü rupi ile alacak | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: ; iklimi, mevsimleri, çevreyi değiştirdi, değiştirmeye devam ediyor. İnsan eliyle yaratılan bu durum, diğer canlılarla birlikte insanoğlunun da metabolizmasını ve yaşam şeklini etkiliyor. Bilim insanlarına göre, dünya yine de iyi günlerini yaşıyor çünkü gelecekte küresel ısınmanın sonuçları çok daha kötü ve yıkıcı olabilir. Bu konuyla ilgili çok sayıda öngörü var, bunlardan biri de insanların başına ciddi sorunlar açabilecek olan Buna göre Permafrost, yani binlerce yıldır donmuş durumda olan topraklarda saklı olan virüsler ve bakteriler, küresel ısınma ile birlikte açığa çıkabilir, insanlığın sonunu getirebilir. , büyük boyutlardaki bu virüsleri yok edecek bir yöntemin veya ilacın bulunmasının da çok zor olacağını ve zaman alacağını ileri süren bu ‘felaket senaryosu’nu uzmanlara sordu. Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden , bu konudaki uluslararası çalışmalara dikkat çekerek şunları söyledi: “Evet, nin insan sağlığı üzerindeki etkilerini çalışan ve sayıları gittikçe artan halk sağlığı uzmanları ile tıp ve iklim bilimciler, buzulların, özellikle de permafrost topraklarda saklı virüslerin ve bakterilerin, küresel ısınma sonucunda açığa çıkarak insanlığın geleceğini tehdit edeceğini söylüyor. Örneğin, Evrimsel Biyolog Jean-Michel Claverie’nin (Aix-Marseille University, Fransa) konuyla ilgili bir açıklaması var. Bu açıklamayı; ‘Eski , geçmişte a yol açmış olanlar dahil, oksijensiz ve karanlık bir ortam yaratarak hastalık yapıcı (patojen) virüslerin korunup saklanmasına ortam sağlamış olabilir’ şeklinde özetlemek mümkün. Bana göre de, den çok, özellikle Kuzey Yarımküre’deki permafrost toprakların sakladığı virüs ve bakterilerin açığa çıkması, kutup ve kutup çevresi bölgelerde yaşayan insan ve hayvan topluluklarının sağlığı açısından ölümcül salgın hastalıkların görülmesi ve yayılması riskini taşımaktadır.” Yerkürenin özellikle 20. ve 21. Yüzyılda hızlı ısınmasının, daha fazla permafrost toprağın ısınmasına yol açacak güçte olduğunu belirten Fiziki Coğrafya, Jeoloji, Klimatoloji ve Meteoroloji alanından emekli öğretim üyesi Prof. Türkeş’e göre, söz konusu: “Bugünkü iklim ve fiziki coğrafya koşullarında, permafrost katmanlarının yüzeye yakın üst 50 cm’lik bölümü, her yaz mevsiminde erir ve yüzey hava sıcaklığı donma noktası ve altına indikçe yeniden donar. Ancak günümüzdeki insan kaynaklı iklim değişikliğinin en önemli sonucu olan küresel ısınma, daha derindeki ve daha önce erimemiş permafrost katmanlarının da giderek daha fazla oranda erimesine yol açabilecektir. Bunun sonucunda da, yaklaşık 2.6 milyon yıl sürdüğü kabul edilen 4. zamandaki (Kuvaterner) son buzul çağını ve öncesini de dikkate aldığımızda, onbinlerce yıldır bakteri ve virüsler için oldukça kararlı bir canlı saklanma ortamı olan permafrost topraklar hızla eriyebilecektir. Bu yüzden, özellikle permafrost toprakların eriyerek bugüne değin sakladığı eski (yaşlı) bakteri ve virüsleri salma ve salgın hastalıklar yoluyla insan yaşamını tehdit etme potansiyeli olduğu dikkate alınmalıdır.” Küresel ısınma sonucunda olabileceklere kafa yoranların sayısı her geçen gün artıyor. Prof. Türkeş konuyla ilgili yapılmış ve yayımlanmış bilimsel çalışmaların da aynı şekilde arttığını söylüyor ve dikkat çekiyor: “Uluslararası hakemli bilimsel makale çalışmaları incelendiğinde, ‘iklim değişikliği, buzul/permafrost erimesi ve virüsler’ bağlamında yapılan bilimsel çalışma sayısının giderek arttığı görülebiliyor. Örneğin, eski virüs ve bakterilere ilişkin en güncel bulgulardan biri, Fransız ve Rus bilimcilerin 30 bin yıllık (son buzul çağından –Würm- kalma) Sibirya permafrostunda inceledikleri eski ve büyük bir virüs hakkındadır. Bu çalışmada, Matthieu Legendre ve ekibi, Pithovirus sibericum adını verdikleri 30 bin yıllık ‘dev’ bir virüsün varlığını keşfettiler (Legendre ve ark., 2014, Thirty-thousand-year-old distant relative of giant icosahedral DNA viruses with a pandoravirus morphology, https://doi.org/10.1073/pnas.1320670111). Araştırmacılara göre bu virüs, yine dev bir virüs olan pandoravirüs morfolojisindeki ‘icosahedral DNA virüsleri’ ile akrabadır. Pithovirus sibericum şimdiye kadar bulunmuş en büyük ve uzunluğu 1,500 nanometre (metrenin milyarda biri) olan bir virüstür. Bu ölçü, tür. Araştırmacılara göre, söz konusu virüs donmuş durumundan çözüldükten sonra da etkin (enfektif) kalmaktadır ve bu virüsler patojenik DNA virüslerinin olası varlığının güvenilir bir göstergesi olarak kullanılabilir. Ayrıca bu durum, permafrostun küresel ısınma ya da kutup çevresi bölgelerin sanayi amaçlı sömürüsü sonucunda çözülmesinden kaynaklanacak olan, insan ya da hayvan sağlığına yönelik gelecek tehditlerden ayrı tutulamaz.” İklim bilimiyle uğraşan Prof. Türkeş’in görüşleri böyle. “Son zamanlarda otuz bin yıllık permafrostların erimesi ile ortaya çıkan dev (giant) virüsler hakkında yazılar okumaya başladık” diyen ’in görüşü ise; insanlar için tehlikenin şimdilik uzak olduğu ama tamamen yok olmadığı yönünde: “Bu virüslerin tek hücreli amip benzeri canlıları ve belki sürüngenleri infekte edebileceği söylenmekte. Ancak henüz insanlar için bir tehlike yok gibi görünüyor. Evrimsel süreçte mutasyon mekanizması ile virüsün neler yapabileceğini kestirmek kolay olmayabilir.” Sibirya permafrostlarının erimesi ile ortaya çıkan virüslerin laboratuvar ortamında çoğaltıldığı ve genetik olarak incelendiği çalışmalara vurgu yapan Dr. Derin, “İncelenen virüslerin insanları hastalandırma özelliği yok. Ama bu makalelerden birinde, ndan bahsedilmektedir(1)” diyor. Dev virüslerin geçmişte memelilerde nasıl hastalıklar yaptığının veya gelecekte insanlarda ne gibi hastalıklara yol açabileceğinin bilinmediğini söyleyen Derin, “Bu tür enfeksiyon senaryolarına karşı, tıp biliminde bir çalışma yapılıyor mu, herhangi bir önlemden bahsetmek mümkün mü?” sorusuna ise şöyle cevap verdi: “İklim değişikliği ile birlikte antik genetik materyal deposu sayılan permafrostlardan küresel ısınma ve endüstriyel aktiviteler ile çıkabilecek virüslerin potansiyel tehlikelerden bahseden çalışmalar var. Ama görünen tehlike küresel ısınma ile infeksiyon hastalığı etkenlerini taşıyan vektörlerin mutad olmayan coğrafi bölgelerde yaşamaya başlaması ile bir bölgede görülmeyen hastalıklara rastlanabileceği tehlikesi mevcut. Yakın zamanda adında büyük bir proje başlatıldı[2]. Bu proje geçmişte olan salgınların genellikle zoonotik (hayvanlardan bulaşan) virüslerle olduğunu ve önümüzdeki pandemi (büyük salgın) tehlikesine karşı hazırlıklı olmak amacı ile hayvanları infekte eden ve henüz bilinmeyen yüzbinlerce farklı virüsü ve halk sağlığı için potansiyel tehlikeleri kayıt altına almayı amaçlıyor.” Küresel ısınmanın durdurulması konusundaki çalışmaların ümit verici olmadığını belirten Uzm. Dr. Okan Derin, “Özellikle petrol ve maden şirketlerinin okyanus tabanları ile Sibirya permafrostlarında yaptığı çalışmalar, ‘antik tehlikelere’ ve iklim değişikliklerinin yol açabileceği sorunlara gebe gibi görünüyor” diye konuştu. 1. Legendre, M., et al., In-depth study of Mollivirus sibericum, a new 30,000-y-old giant virus infecting Acanthamoeba. Proc Natl Acad Sci U S A, 2015. 112(38): p. E5327-35. 2. Carroll, D., et al., The Global Virome Project. Science, 2018. 359(6378): p. 872-874. | İnsanlığın sonunu “dev virüsler” mi getirecek? (Felaket senaryosu) | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İlçeye bağlı yukarı Taşlıçay ve Güneysöğüt köylerinde son bir ayda çok sayıda kaz ve tavuğun hastalandığı şikayeti üzerine, tarım il müdürlüğü ekipleri çalışma başlattı. Ekipler i şüphesiyle iki köyü karantinaya aldı. Ekipler, bölgedeki diğer köylerde de tedbir aldı. Köylüler, hayvanlarına Çin'den getirilen kazlardan hastalık bulaştığını iddia ediyor. | Ağrı’da kuş gribi şüphesiyle karantina | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 'da eşini bebeğini emzirdiği sırada darp ettiği önü sürülen sanık, ilk duruşmada 5 yıl hapisle cezalandırıldı. AA'nın haberine göre, Adana 4. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu Ömer B. ve darp ettiği eşi Aysel Kader B. ile sanık avukatı katıldı. Ömer B. savunmasında, olay günü sosyal medyada bir kızla yazıştığı için eşiyle tartıştıklarını iddia etti. Bu kişinin akrabası olduğunu söylemesine rağmen eşinin hakaret içerikli sözler söylediğini ileri süren sanık, şunları kaydetti: "Bağırmaya başlayınca banyoya geçtim. Banyonun kapısını tekmeyle açtı. Daha sonra yatak odasına gidip uyudum. Bir saat sonra gelip küfürlü konuşunca, yastığımı alıp salona geçtim. Sabah kendisine kahvaltı hazırladım. Eşim çocuğumuzu emziriyordu. İş görüşmesine gideceğimi söyleyince o da bana 'kızla mı buluşmaya gideceksin' dedi. Eline meyve bıçağını aldı. Bıçağı bırakmasını söyledim. Bırakmayınca omuzuna ve ayağına kemerle vurdum. Bıçakları saklayıp sakinleşmesi için evden çıktım. Pişmanlık duyup iyi olup olmadığına bakmak için eve geri geldim. Bana tokat attı. Ben de kendisine vurdum. Bebek ağlayınca yatak odasına geçti. Bebeğimiz benim sesimle sakinleştiği için kapıyı açmasını istedim. Kapıyı açtı, bebeği sakinleştirip evden çıkarken eşim polisi aradığını söyledi." Ömer B, eşini çok sevdiğini, kendisinden özür dilediğini belirtti. Aysel Kader B. ise eşinden şikayetçi olmadı. Yeni doğum yaptığı için strese girdiğini anlatan Aysel Kader B., "Kıskançlığım oldu. Bebekten dolayı uykusuz kalıyordum, kendime olan güvenim azalmıştı. Eşim beni aldatır kaygısı yaşadım. Bu nedenle üzerine çok gittim. Kendisini çok tahrik etiğim için bana vurdu. Eşimi seviyorum. Ben de yaptıklarımdan dolayı pişmanım. Tahliye edilmesini istiyorum." diye konuştu. Mahkeme hakimi, sanığa "eziyet etme" suçundan 5 yıl hapis cezası vererek cezada indirim uygulamadı. Seyhan ilçesi Namık Kemal Mahallesi’nde 1,5 yıl önce evlendiği eşi 22 yaşındaki Aysel Kader B.'yi 8 Kasım 2017'de darp edip ağır yaraladığı iddia edilen 33 yaşındaki Ömer B. tutuklanmıştı. | Adana'da eşini darp eden adama 5 yıl hapis cezası | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, TEKEL işçilerinin sorununun çözülmemesi halinde işçi ve memur sendikaları konfederasyonları olarak 3 Şubat 2010'da üretimden gelen güçlerini kullanma kararı aldıklarını bildirdi. Tük-İş'in çağrısıyla işçi ve memur sendikaları konfederasyonlarının Türk-İş Genel Merkezi'nde yaptığı toplantı sona erdi. Toplantıya, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, KESK Genel Başkanı Sami Evren ve Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Arslan katıldı. Kumlu, toplantının ardından yaptığı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, talepleri doğrultusunda 28 Ocak Perşembe günü saat 18.00'de kendilerine randevu verdiğini anımsatarak, Erdoğan'a teşekkür etti. Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'nun, bir yöneticilerinin vefatı nedeniyle toplantıya katılamadığını ifade eden Kumlu, Gündoğdu'nun da toplantıda alınan kararlara katıldığını bildirdi. Tekel işçilerinin sorununun masa başında çözülmesi için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını vurgulayan Kumlu, bu nedenle 28 Ocaktaki görüşmeyi önemsediklerini söyledi. Kumlu, Tekel işçilerinin sorununun çözülmemesi halinde 3 Şubat 2010 Çarşamba günü Tekel işçileriyle dayanışma amacıyla üretimden gelen güçlerini kullanma kararını aldıklarını kaydetti. Öte yandan, Tekgıda-İş Sendikası, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapılacak görüşme dolayısıyla Tekel işçilerinin açlık grevini 29 Ocak Cuma gününe kadar erteledi. Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, 6 işçi ve memur sendikaları konfederasyonunun aldıkları kararı Türk-İş balkonundan, eylemdeki Tekel işçilerine açıkladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, verdiği randevuyu olumlu bulduklarını söyleyen Türkenl, bu görüşme dolayısıyla ara verdikleri açlık grevini, 29 Ocak Cuma gününe kadar ertelediklerini bildirdi. Konfederasyonların 3 Şubat Çarşamba günü üretimden gelen güçlerini kullanma kararı aldıklarını duyuran Türkel, ''İnatla, sabırla mücadelemizi sürdüreceğiz. Cuma gününü de 3 Şubatı da bekleyeceğiz. Hakkımızı almadan gitmeme kararının arkasındayız'' diye konuştu. Konfederasyon yöneticilerine, kendilerine verdikleri destekten ötürü teşekkür eden Türkel, ''Sayın Başbakan'ın bu süreci iyi değerlendirerek, çalışma barışına katkıda bulunacağına inanıyorum'' dedi. Konfederasyonların eylem kararı, işçiler tarafından alkışlarla karşılandı. Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, eylemlerini sürdüren Tekel işçilerinin sorunlarının çözümüne ilişkin 28 Ocak'ta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapacakları görüşmede, kendilerine getirilecek önerinin çok önemli olduğunu söyledi. Kumlu, Türk-İş Genel Merkezi'nde, işçi ve memur sendikaları konfederasyon başkanlarının katıldığı toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kumlu, bir gazetecinin ''3 Şubat'taki bir günlük iş bırakma eyleminin devamının gelip gelmeyeceğine'' ilişkin bir sorusu üzerine, şu an için bir şey söyleyemediklerini, durumu gelişmelere göre değerlendireceklerini ifade etti. Türk-İş olarak hükümete bir çözüm formülüyle gidip gitmeyeceklerine'' yönelik bir soruya da Kumlu, işçilerin 4-C yasasını kabul etmeyerek, özlük haklarıyla kamu kuruluşlarına aktarılmaları konusunda ısrarcı olduklarını belirtti. Kumlu, ''Hükümetin bize ne önereceğini bilemediğimiz için şimdi bu konuda yorum yapmak yanlış olur. Bu, toplu sözleşme masasında yapılan müzakereye benzer. Hükümetin bize getireceği öneri çok önemli. O zaman onu değerlendireceğiz'' dedi. Kumlu, ''hükümetten sorunun çözümünü sürece yayan bir öneri geldiği takdirde düşüncelerinin ne olacağının'' sorulması üzerine de her türlü müzakereye açık olduklarını söyledi. ''Şubat'ta yine de iş bırakacak mısınız?'' sorusuna Kumlu, ''Hayır, öyle bir gelişme olursa tekrar değerlendireceğiz'' yanıtını verdi. Eylemlilik sürecinin devam edeceğini ancak açlık grevinin ise 28 Ocak'a kadar ertelendiğini belirten Kumlu, bir soru üzerine, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmeleri Türk-İş olarak kendilerinin yapacağını, ihtiyaç duyulması halinde diğer konfederasyon başkanlarının da hazır olduğunu bildirdi. İşçilerin genel grev beklentilerinin hatırlatılması üzerine Kumlu, ''(Genel grev) ifadesi yanlış değerlendiriliyor. Genel grevin şartları farklı. Biz 'genel grev' değil 'eylem' diyoruz'' dedi. Kumlu, Memur-Sen'in de iş bırakma eylemi kararını kabul ettiğini sözlerine ekledi. | Ya Erdoğan çözecek ya da genel grev | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Kurbanlık hayvan ithalatı nedeniyle elindeki hayvanları satamadıklarını söyleyen kurbanlık hayvan satıcıları, E-5 Karayolu’nu Göztepe mevkiinde kapattı. Yolu trafiğe açmak isteyen polis ekipleriyle hayvan satıcıları arasında gerginlik yaşanırken, E-5’in iki yönünde de kilometrelerce uzunlukta araç kuyruğu oluştu. Yaklaşık 200 kişilik grup yola ağaç parçaları ve kalaslar koyarak, yolu tamamen kapattı. Çeşitli illerden getirdikleri büyükbaş hayvanların ellerinde kaldığını belirten satıcılar, bir an önce sorunlarının çözülmesini istedi. Hayvan satıcılarından Saffet Kalkancı kendilerine 5 bin 500 liraya malolan bir hayvanın 4 bin liraya satıldığını belirterek "Zararımız çok büyük. Anguslar’ın ithal edilmesi nedeniyle bizim hayvanlarımız para etmiyor. 25 hayvan getirdim ancak 2’sini satabildim. Et Balık Kurumu bizim hayvanlarımızın kilosuna 10 lira veriyor. 13,5 liradan bizim hayvanlarımızı alırsa, zararımızı kurtarabiliriz. Yetkililer bir an önce bizlerin sorunlarını çözsün" diye konuştu. Yusuf Tokdemir ise Ordu’dan 50 büyükbaş hayvan getirdiğini söyledi. Tokdemir, "Hayvanları yaklaşık 8 bin liradan aldım. Nakliye ve yer parasıyla 9 bin 500 liraya maloldu, 7 bin liraya satamıyorum, 150 bin lira zararım var" dedi. Bingöl’den büyükbaş hayvan getiren Ahmet Aksoylu da devletin hayvan ithalatı yaparak üretici ile rakip haline geldiğini belirterek sorunlarının bir an önce çözülmesini istedi. Bazı hayvan satıcıları da Ataşehir belediyesinin kendilerinden 4 bin lira yer parası aldığını ancak hiçbir hizmet vermediğini, tuvalet ihtiyacı için bile yer bulamadıklarını dile getirdiler. Yolun kesilmesinin ardından E-5 Karayolu’nda kilometrelerce uzunlukta araç kuyruğu oluştu. Oay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Yolu trafiğe açmak isteyen polis ekipleriyle hayvan satıcıları arasında zaman zaman gerginlik yaşandı. Yolu 1 saat boyunca trafiğe kapatan satıcılar polis müdürlerinin araya girmesiyle yolu tekrar trafiğe açtılar. Hayvan satıcıları, sorunlarının çözülmemesi halinde bütün çadırları yakarak eylemlerine devam edeceklerini söyledi. Trafiğin açılmasının ardından 1 saat boyunca beklemek zorunda kalan sürücüler de korna çalarak, bu durumu protesto etti. | 'Kahrolsun angus' eylemi E-5’i kilitledi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Bu kapsama dahil edilen alanlarda, yakıt olarak kullanılan etanol üretimi için yeni şeker kamışı ekimi yapılamayacak ve etanol üretim tesisi kurulmayacak. Brezilya hükümeti bu önlemleri, ülkede giderek gelişen biyoyakıt sanayinin, ormanlık alanların azalmasında rol oynaması ya da hava kirliliğini daha da artırması tehlikesi karşısında gündeme getirdi. Brezilya, çevreyle dost bir enerji kaynağı olduğu gerekçesiyle uzun zamandır etanolün savunucusuydu; ancak son yıllarda bu ürünün tehlikeli olabileceği yolunda kaygılar daha çok dile getirilmeye başlandı. Örneğin şeker kamışı üretiminin daha da ilerlemesi halinde, toprağa ihtiyaç duyan çiftçilerin ekim alanı açmak için Amazon'daki ormanları yakmaya yönelebilecekleri yolunda eleştiriler bulunuyordu. Dünyanın en büyük sulak arazilerinden Pantanal'ın kıyısında daha fazla etanol üretim tesisinin oluşturulmasının da bu bölgeyi tehdit altında bırakacağı iddia ediliyordu. Bu tartışmalar giderek daha da hassas bir hal alırken, bakanlar arasındaki gerginlikleri de artırdı. Çevre Bakanı Carlos Minc, bu son planlarla beraber Brezilya'da etanolün yüzde 100 çevreci yöntemlerle üretilmeye başlayacağını, bu sayede hem ülke içinden hem de ülke dışından gelen eleştirilerin bertaraf edileceğini söyledi. Brezilya Cumhurbaşkanı Luiz İnacio Lula da Silva, şimdi bu önerileri onay için Kongre'ye göndermeye hazırlanıyor. Hükümet, şeker kamışı tarlalarının Brezilya topraklarının yüzde 10'undan daha az bir alanı kaplamasından yana. Önerilerin Kongre'den geçmesi halinde 64 milyon hektarlık Brezilya topraklarının sadece yüzde 7,5’unda şeker kamışı üretiliyor olacak. Bölge uzmanları ayrıca gelecek yılki cumhurbaşkanı seçimleri yaklaştıkça, hükümetin çevreci politikalarının da artmaya başladığı yorumunu yapıyor. Cumhurbaşkanı Lula üçüncü bir dönem daha görevde kalamayacak olsa da tercih ettiği aday olan Dilma Rousseff'in seçildiğini görmek istiyor. Bununla beraber cumhurbaşkanının İşçi Partisi'nden kopan eski Çevre Bakanı Marina Silva, kısa süre önce üyesi olduğu Yeşiller Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı olarak yarışa katılabilir. İşte iktidardaki hükümet de bu olası tehdit karşısında son haftalarda çevre politikalarındaki sözlerini daha büyük bir şevkle yerine getirmeye başlamış görünüyor. | Biyoyakıt tartışması | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Vodafone Arena'da gerçekleştirilen ve Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, siyah-beyazlı futbolcular Cenk Tosun, Oğuzhan Özyakup, Ryan Babel, Atiba Hutchinson ile Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Colman Deegan'ın katıldığı toplantıda, yeni anlaşmanın tanıtımı yapıldı. Toplantıda konuşan Fikret Orman, Vodafone'nun Beşiktaş'ın en büyük destekçisi olduğunu vurgulayarak, "4 yıl önce yaptığımız Türk sporunun en büyük sponsorluk anlaşmasının ana amacı gönüllere imzaları atmaktı. Şimdi bu anlaşmanın devamını sağlıyoruz." dedi. Vodafone ile yaptıkları iş birliğinin 150 milyon doları geçtiğini anlatan Fikret Orman, şunları söyledi: "Vodafone ile yaptığımız maddi ve manevi iş birliğimizle daha güçlendik. Güzel işlere imza attık. Vodafone Arena artık tüm Beşiktaşlıların yeri haline geldi. Genel merkez Vodafone Arena'ya taşındı. Sadece maç oynadığımız yer değil, evimiz haline geldi. Anlaşma 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarını içermektedir." Anlaşmaya bir bedel olarak bakmadıklarını anlatan Orman, "Her zaman iş birliği olarak baktık. İki taraf da çok kazançlı çıktı. İyi bir birlikteliğin eseri oldu. Vodafone'nun göğsümüzde olduğu formayla daha başarılı sonuçlara inancımız tamdır. Dolar bazında hiçbir kayba uğramadan anlaşmayı devam ettirme duyarlılığından dolayı Vodafone grubuna da teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı. Vodafone'nun kendilerinden önce İngiltere'nin Manchester United Kulübüne sponsor olduğunu vurgulayan Orman, "Dünya çapında bu büyüklükte bir de Beşiktaş var. Ucuz şeylere tenezzül eden bir kurum değil. İlişkilerimize uzun dönemli bakıyoruz." diye konuştu. Futbolcuların maçlarda giydiği çoraplara reklam alınıp alınmayacağı sorusunu yanıtlayan yanıtlayan Orman, "Tozluklar için sponsorluk görüşmelerine başlamıştık. Ancak Barcelona bunu bizden kaptı, sponsorumuzu da kaptı." şeklinde yanıtladı. Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi Colman Deegan ise Beşiktaş ile sponsorluklarını iki yıl daha uzatmaktan memnuniyet duyduklarını dile getirdi. Grup olarak Türkiye'de 10 yıldır yatırım yaptıklarını aktaran Deegan, şunları kaydetti: "Vodafone olarak bu Türkiye pazarına olan bağlılığımızın göstergesidir. 10 yıldır Türkiye'de faaliyetteyiz ve 20 milyar lira yatırım yaptık. Uzun vadeli yatırımcı olarak bulunuyoruz. İlişkimizin yenilenmesi çok büyük bir iş birliğine işaret ediyor, çok gururluyuz. Türkiye çok iyi, muhteşem pazar. Türkiye iletişim açısından genç bir nüfusa sahip. İyi fırsat olduğunu düşünüyoruz. Beşiktaş gibi çok büyük bir kulüple ilişkilerimizi yenilemenin çok büyük fırsat olacağını düşünüyoruz." Açıklamaların ardından Fikret Orman, üstünde isminin yazılı olduğu ve futbolcuların imzaladığı Beşiktaş formasını Deegan'a hediye etti. Siyah-beyazlı kulüp, Vodafone ile 2014-2015 sezonunda başlayan forma göğüs reklamı (ana sponsorluk) anlaşmasını sözleşmede yer alan uzatma opsiyonu kullanılarak 2017-2018 ve 2018-2019 sezonları için toplam 10 milyon dolar ve KDV tutarı karşılığında 2 sezon daha uzatmış oldu. Beşiktaş'ın Vodafone ile yaptığı forma göğüs sponsorluğunun toplam değeri 5 yıl için 25 milyon dolara ulaştı. | Beşiktaş, Vodafone ile sponsorluğu yeniledi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Orta Çin'deki Qin Ling Dağları'nın doruklarında saklanan, ilginç suratlı çevik bir primat, amansız bir coğrafyayı fethetmiş durumda. Altın maymun birbiriyle akraba beş türden biri. Bir zamanlar yaygın bir nüfusa sahipken, son buzul çağından sonra yayılım alanları iklim değişiminin etkisiyle iyice daraldı. Geriye kalan gruplar, 400 hayvanı aşabilen bölgesel topluluklar halinde yaşıyor, fakat bu sefer de tomrukçuluğun, insan yerleşimlerinin ve etleri, tıbbi faydaları olduğu söylenen kemikleri ve muhteşem kürkleri için peşlerinde olan avcıların baskısı altındalar. Çoğu yüksek rakımlarda izole bir hayata itilmiş durumda; burada, yaklaşık 3 bin metrede, daldan dala atlayıp, buz gibi nehirleri kat ederek, o pek gözde kürkleri sayesinde uzun kış mevsimini geçiriyorlar. Dünyada yaklaşık 20 bin altın maymun kaldı. Bunların 4 bin kadarı, Çinli yetkililerin bu türü korumak için oluşturduğu Zhouzhi Ulusal Doğa Koruma Alanı'nın yer aldığı dağlık yörede yaşıyor. Hem koruma alanının sınırları içinde hem de dışında yaşayan Rhinopithecus roxellana, ağaçlar yaprak döktüğünde düşük proteinli likenler ve ağaç kabuklarıyla idare ederek, hayatta kalmak için ortama mükemmel uyum sağlar. Geniş sosyal ağları, dumanlı pars gibi yırtıcıları uzak tutmaya yarar. Basık burun topluluklarında, anneler kısır dişilerden daha üst konumdadır ve çok sayıda eşi olan erkeklerin statüsü yükselir. Biyolog Qi Xiao-Guang'a göre yüksek statülü bir diğer grup ise, "cesaret ve azim" sergileyen erkekler. Yayılım alanları çakıştığında gruplar arası çatışmalar yaşanabiliyor ve "erkekler kavga ederek ve düşmanlarını kovarak güçlerini gösteriyor." Bu türün de dahil olduğu primatlar ve alan savunması yapan diğer hayvanlar genellikle kendilerini korumak için birbirlerine zarar değil, gözdağı verir. Peki tuhaf yüzlerinin nedeni ne? Kimse emin olmasa da, primatolog Nina Jablonski düz burnun, "açıkta kalan, çıplak ve etli burunların donmasına yol açacak" aşırı soğuklara karşı evrim geçirdiğini öne sürüyor? Yazının devamını National Geographic Türkiye'nin Şubat sayısında okuyabilirsiniz. | Bazıları soğuk sever | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Televizyon programından, sinemaya uyarladığı tiplemesiyle gişe rekorları kıran film serisine devam ediyor. Instagram’dan Recep İvedik 6'nın afişini yayınlayan Gökbakar, yeni projesinin ’un ilk aylarında vizyona gireceğini ifade etti. Gökbakar fotoğraf altına yazdığı notunda ise, “Recep İvedik 6, Afrika... Gülmeye hazır mısınız?” yazarak, yeni filmin 'da geçeceğini de açıklamış oldu. | Şahan Gökbakar'dan Recep İvedik 6 afişi ve vizyon tarihi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Japonya'da yaşayan tasarımcı Shota Ishiwatari kalp atışlarına bağlı çalışan ve özellkle birbirileriyle konuşmadan iletişim kurmak isteyenlerin tercih edebileceği bir “insan kuyruğu” geliştirdi. Ishiwatari önümüzdeki yaz piyasaya çıkaracağı “kuyruk” için şunları söyledi: “Kuyruğu partilere giderken kullanabilirsiniz. Çocuklarla oynarken de son derece keyifli olabilir. Hatta partneriniz de sizin gibi bu kuyruğu takabilir ve konuşmadan iletişim kuarbilirsiniz.” | Kalp atışına göre hızlanan 'insan kuyruğu' | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 66. Cannes Film Festivali'nde perde açıldı. Beyazperdenin önemli isimlerini ve yıldızlarını ağırlayacak festival 26 Mayıs'ta sona erecek. Cannes Film Festivali gün gün özel yayınlarla NTV'den canlı olarak yayınlanacak. Açılış töreni gibi kapanış töreni de yine NTV'den izlenebilecek. Festival dolayısıyla sinema dünyasının ünlü isimleri Kırmızı Halı'da boy göstermek için Cannes'a akın edecek. Bu yılki festivalde Türkiye'den bir film yarışmıyor. Ancak yönetmen Semih Kaplanoğlu, Jane Campion’un başkanlık ettiği Cinefondation jürisinde yer alacak. Amerikalı yönetmen ve yapımcı Steven Spielberg'in başkanlığını yapacağı jüride, Hintli oyuncu Vidya Balan, Japon yapımcı Naomi Kawase, Avustralyalı oyuncu Nicole Kidman, Fransız yönetmen ve oyuncu Daniel Auteuil, İngiliz yönetmen Lynne Ramsay, yönetmen Ang Lee, Rumen yönetmen ve yapımcı Cristian Mungiu, Avusturyalı aktör Christopher Waltz yer alıyor. Avustralyalı yönetmen Baz Luhrmann'ın çektiği ve Leonardo di Caprio'nun başrolde yer aldığı "The Great Gatsby" ile açılan festivalde yarışacak Only God Forgives, Danimarkalı yönetmen Nicolas Winding Refn ve Amerikan sinemasının gerçek yıldızlarından Ryan Gosling’i, Drive’dan sonra bir kez daha bir araya getiriyor. Gosling’in okur okumaz bayıldığı senaryonun Refn’e ait olduğu filmde, Drive’da olduğu gibi yine şiddet dolu bir intikam hikayesi izleyeceğiz. Filmin konusuna gelirsek; Julian (Ryan Gosling), ailesinin uyuşturucu kaçakçılığı işlerini perdelemek için bir Thai boksu kulübü işlettiği Bangkok’da yaşar. Suçlar ve suçlular dünyasında çok saygı gören birisi olsa da içten içe büyük bir boşluktadır ve hiçbir şey hissetmeyen bir adama dönüşmüştür. Julian’ın ağabeyi Billy bir fahişeyi öldürünce, emekli ve ünlü bir polis olan Chang tarafından ortadan kaldırılır. Güçlü bir örgütün lideri olan anneleri Jena (Kristen Scott Thomas) ise oğlu Julian’dan intikam ister. Ryan Gosling ve Kristen Scott Thomas mevzu bahis olunca, bizi şahane bir Refn filminin beklediği aşikar. sinemayı bıraktığını söyleyen usta yönetmen Soderbergh'in Cannes'da yarışan filmi, piyanist, inanılmaz bir şovmen ve sahne ve televizyonun göz alıcı yıldızı Liberace'yi odağına alıyor. Şovmenlikle, ışığıyla ve abartıyla özdeşleşmiş bir isim olan Liberace izleyicilerin onu sevmesine ve 40 yıllık kariyeri boyunca ona sadık bir hayran kitlesi oluşturmasına neden olan dünyaca ünlü bir artistti. Liberace hem sahnede hem sahne dışında aşırı uçlarda bir yaşam sürdü. 1977 yazında, yakışıklı ve genç yabancı Scott Thorson soyunma odasına girdi ve aralarındaki yaş farkına ve farklı dünyalara ait olmalarına rağmen, aralarında beş yıl sürecek bir ilişki başladı. Behind the Candelabra bu ilişkinin kamera arkasını Las Vegas’taki Hilton Hotel’de tanışmalarından acı ayrılıklarına kadar her şeyiyle gözler önüne seriyor. Son yıllarda hiçbir yönetmen (sadece bir filmiyle) Asghar Farhadi kadar heyecanlandırmamıştı sinema severleri. ‘Bir Ayrılık’ filmi ile büyük bir hayran kitlesi yaratan Farhadi, İran sinemasına da yeni bir soluk aldırdı. İran Yeni Dalga’nın şiirsel varoluşçuluğunun dışına çıkarak toplumsal alanın baskısını bir ‘kaza mahali’ olarak ‘aile’nin olmamışlığıyla buluşturdu. ‘Bir Ayrılık’ı bu kadar özel kılan ise ahlaki düzenin ekonomiden ve toplumdan bağımsız olamayacağını hiçbir numaraya başvurmadan güçlü bir sinemayla ortaya koymasıydı. Yeni filmi merakla beklenen Farhadi, herkesi şaşırtan bir karar alarak filmini ülkesinden uzakta, Fransa’da çekti. Filmin sinopsisi ve ilk fragmanı bile heyecanlandırmaya yetti bizleri. ‘Bir Ayrılık’ filmini tersine çeviren Farhadi, Fransız eşiyle sorunlar yaşayan bir adamın eşi ve iki çocuğunu terk ederek İran’a dönmek isteyişini konu alıyor. Filmin kadrosunda ‘The Artist’ filminden hatırladığımız Berenice Bejo, ‘Un Propheté’te muazzam oyunculuğuyla dikkatleri çeken Tahir Rahim, Dariush Mehrjui'nin Leyla filminden bildiğimiz İranlı oyuncu Ali Mosaffa ve ‘Bir Ayrılık’ta yargıç olarak karşımıza çıkan usta oyuncu Babak Karimi var. Cannes Film Festivali’nde yarışacak ‘The Past'i Türkiye’de ise en erken Filmekimi’nde göreceğimizi umuyoruz. Coen Kardeşler'in yine bir dönem dramasına imza attıkları Inside Llewyn Davis, 1960'lı yılların New York'unda geçiyor. 1960'lı yılların başında Greenwich Village, folk müziğin devrimine sahne olur. Film ünlü folk sanatçısı Dave Van Ronk'un hayatından ilhamla yola çıkarak, dönemin müzik piyasasında yaşananları ünlü sanatçılar Bob Dylan, Joan Baez ve Joni Mitchell eşliğinde beyazperdeye taşımakta. Filmin başrollerinde Justin Timberlake, John Goodman ve Carey Mulligan yer alıyor. Roma'da yaşayan Jep Gamberdella, 65 yaşına gelmiş ve sıkça gençliğini özlemekte olan bir yazardır. Gençliğinde yazmış olduğu 'The Human Camera' ile büyük bir başarı yakalamış ve Roma yüksek sosyetesine kabul edilerek ihtişamlı bir hayat sürmeye başlamıştır. Hayatı başarılarla geçen Jep, bu süreçte tanıdığı insanların değişimlerine ve insanlıktan çıkma noktasına geldikleri bir krize tanık olur. Hayallerinde masumiyetini koruyan tek şey ise gençlik aşkıdır. Artık yeniden yazma zamanının geldiğine karar verir. Son olarak 2011 yapımı This Must Be the Place'e imza atan Paolo Sorrentino'nun yazıp yönettiği filmin başrollerini Toni Servillo, Carlo Verdone ve Sabrina Ferilli paylaşıyor. George Clooney'nin başrolünde olduğu ve Oscar'da boy gösteren 'The Descendants'ın ardından Alexander Payne 'Nebraska' ile sinemaseverlerle buluşuyor. Aralarında sorunlar olan alkolik bir babayla oğlunun Montana’dan Nebraska’ya yaptıkları yolculuğu ve Nebraska’da başlarından geçen kötü olayları anlatan siyah-beyaz çekilmiş filmde Bruce Dern, Will Forte ve Stacy Koch başrolleri üstlendi. Sinema tarihinin en nevi şahsına münhasır yönetmenlerini saymak istesek; bu listenin ilk sıralarında yer alacak isimlerden biri Jim Jarmusch olurdu şüphesiz. Amerikan bağımsız sinemasının “şairi” (film isimleri bile bunu gösteriyor) Jarmusch’un etkisi altına giren birinin hayatı boyunca iflah olmayacağı da kesin. İlk filminden bu yana bir kez olsun seyircisini hayal kırıklığına uğratmayan çok yönetmen olmasa gerek. Süreki Tatil’den Cennetten’de Garip’e, Kahve ve Sigara’dan Ölü Adam’a her filminde şiir, dostluk ve sınırsızlık üzerinden özgürlüğün/bağımsızlığın ‘hakiki’ evrenini kuruyor usta yönetmen. Yeni filmi ‘Only Lovers Left Alive’ı ilk duyduğumuzdan bu yana heyecanımız yatışmadı. Çekimlerinin bir bölümü Almanya’da gerçekleşen film, Adam ve Eve isminde iki vampirin yüzyıllar süren sonsuz aşkını konu alıyor. Adam ve Eve’in ölümsüz ve uzun soluklu aşkları Eve'in küçük kız kardeşi Ava tarafından bozulacaktır... Filmin baş karakteri Adam yeraltı müzisyeni olunca merakımız daha da artıyor. Müzik, aşk ve sonsuzluğun Jarmusch sinemasında bürünebileceği anlamları düşününce beklentimizin boşa çıkmayacağı da kesin. Jarmusch sinemasının alamet-i farikası olan oyuncu seçimleri ise bu filmde de geçerli. Tom Hiddleston ve Tilda Swinton'ın yanı sıra Mia Wasikowska, John Hurt ve Anton Yelchin kadroda yer alan isimler. 17 yaşındaki genç bir kızın, dört mevsimde yaşadıklarını arka plandaki dört farklı şarkı eşiliğinde anlatan Jeune & Jolie, genç bir kızın tutku ve cinselliği keşfetme ve hayatını bu şehvet üzerine kurmaya başlama öyküsünü perdeye yansıtıyor. Son filmi Dans la maison ile Golden Shell ve San Sebastian Festivali Jüri Özel Ödülü'nü kazanan François Ozon'un bir yıl sonra çektiği filmi Altın Palmiye'nin öne çıkan filmleri arasında. Japon siyasetçi Ninagawa'nın torunu şaşırtıcı bir şekilde öldürülmüştür ve bu konuyla ilgili ellerinde şüphelinin adı vardır. Suçlunun geçmişi de sabıkalı bir katil olduğu bilinmektedir. 3 ay sonra Ninagawa en büyük 3 gazeteye ilan verir. Bu katili öldüren her kim olursa çok büyük bir ödülle mükafatlandırılacaktır. Bunun üzerine korkuya kapılan Kunihide polise teslim olur. Fakat Ningawa tarafından teklif edilen mükafat o kadar büyüktür ki , suçlunun transferi kesinlikle kolay olmayacaktır. Uzak doğulu usta yönetmen Takashi Miike'nin rahatsız edici sinemasının bu hikayede nasıl kendini göstereceği merak konusu. 1920'lerde, Ewa Cybulski ve kardeşi Magda doğdukları ülke Polonya'yı terk ederek New York'un yolunu tutarlar. Ellis Ada'sına geldiklerinde Magda verem hastalığına yakalanır ve karantinaya alınır. Ewa yalnız ve kaybolmuş bir şekilde Bruno'nun ağına düşer, Bruno kadın ticareti yapmaktadır ve başarılı olmayı da kafasına koymuştur. Kız kardeşini kurtarmak için Ewa bütün fedakarlıklara hazırdır ve fahişelik yapmaya başlar. Bruno'nun kuzeni Orlando'nun gelişiyle birlikte, Ewa kendine güvenini geri kazanır fakat Bruno'nun kıskançlığı onları ölümcül bir deliliğe sürükler. Two Lovers, We Own the Night gibi filmleriyle bilinen James Gray'in yönettiği filmde Jeremy Renner, Marion Cotillard ve Joaquin Phoenix başrollerde. Borgam, Alex Van Warmerdam La Venus a la Fourrure, Roman Polanski La Vie D’Adele, Abdellatif Kechiche Soshite Chichi Ni Naru, Kore-eda Hirokazu Tian Zhu Ding, Jia Zhangke Grisgris, Mahamat-Saleh Haroun Heli, Amat Escalante Jimmy P., Arnaud Desplechin Michael Kohlhaas, Arnaud Despallieres Un Chateau en Italie, Valeria Bruni-Tedeschi The Bling Ring, Sofia Coppola Anonymous, Mohammad Rasoulof The Bastards, Claire Denis Bends, Flora Lau Death March, Adolfo Alix Jr. Fruitvale, Ryan Coogler Grand Central, Rebecca Zlotowski La Jaula de Oro, Diego Quemada-Diez L’image manquante, Rithy Panh L’inconnu du lac, Alain Guiraudie Miele, Valeria Golino Norte, hangganan ng kasaysayan, Lav Diaz Omar, Hany Abu-Assad Sarah prefere la course, Chloe Robichaud | Altın Palmiye için büyük heyecan | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası öncesi Almanya'da düzenlenen Beko Süpercup Turnuvasının final maçında Litvanya, Hırvatistan'ı 93-82 mağlup ederek şampiyon oldu. Maçı başından itibaren önde götüren Hırvatistan'da, Fenerbahçe'ye transfer olan Ukic'in sakatlanması takımı olumsuz etkiledi. Maçın son periyodunda hücumlarda etkisiz kalan Hırvatistan'ın çabaları sonuç vermeyince Litvanya mücadeleden galip ayrılan taraf oldu. Öte yandan, Ukic'in sakatlığı konusunda açıklama yapılmazken, basketçinin sol ayağı üzerine basmakta zorlandığı görüldü. Jako Arena Murat Biricik (Türkiye) xx, Oliver Krause (Almanya) xx, Christoph Madinger (Almanya) xx Ukic xxx 11, Kus xx 3, Popovic xx 10, Bogdanovic x 3, Thomas x 4, Tomic xx 11, Loncar xxx, 18, Banic xx 10, Zoric x 6, Andric xx 6 Seibutis xx 4, Kalnietis xxx 10, Maciulis xx 5, Pocius xx 6, Lukauskis x, Delininkaitis xxx 14, Jasaitis xx 7, Kleiza xxx 14, Klimavicius xx 6, Jankunas xxx 10, Gecevicius xx 6, Andriuskevicius xx 11 24-17 45-43 (Hırvatistan lehine) 69-66 | Beko Supercup Litvanya'nın | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Şırnak'ın Silopi ilçesinde 7 terörist güvenlik güçlerine teslim oldu. Edinilen bilgiye göre, terör örgütü PKK'nın Irak'ın kuzeyindeki kamplarından kaçan 7 terör örgütü üyesi, Şırnak'ın Silopi ilçesinde güvenlik güçlerine teslim oldu. Örgüt üyelerinin İlçe Jandarma Komutanlığı'nda ifadelerinin alınmaya başlandığı bildirildi. Bu arada, bir süre önce terör örgütünden kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan 3 örgüt üyesiyle ilgili dosya, Silopi Cumhuriyet Başsavcılığından Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Burada özel yetkili savcılar tarafından yapılan incelemenin ardından teslim olan 3 örgüt üyesi, TCK'nın ''Etkin pişmanlık'' hükümlerinden yararlandırılarak serbest bırakıldı. | 7 PKK'lı teslim oldu | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: ABD’nin orta eyaletlerinden Wisconsin’de yaşayan çıplak motosiklet sürücüsü, bir ilkokulun önünde çok sayıda öğretmen ve öğrencinin karşısına uygunsuz bir şekilde çıkınca tartışma konusu oldu. Sadece kasket, bir pelerin ve tanga giyen ve yerel halkın ‘Tanga ve Pelerinli Scooter Adamı’ adını taktığı motosiklet sürücüsü, geçtiğimiz hafta John F. Kennedy ilkokulunun önünden geçerken görüntülendi. 56 yaşındaki çıplak sürücü, öğrencileri servise bindirmeye çalışan öğretmenlere gülümseyerek ortadan kayboldu. Öğretmenler ise polise şikayette bulundu. New York Daily News sitesinin haberine göre, Madison Polis Departmanı’na başvuran üç öğretmen, okulun bitiş saatinde uygunsuz davranışlar sergilediğini belirttikleri çıplak sürücüden şikayetçi oldu. 56 yaşında olduğu dışında kimliği hakkında bilgi sahibi olunmayan sürücü ise olayın ardından okuldan özür diledi. Tangalı motosikletçi, ‘alışverişten dönerken okulun önünden geçtiğini, rahatsızlık vermek gibi bir amacı olmadığını’ söyledi. Polis, yerel yasaları gözden geçirerek yaptığı değerlendirmenin ardından, ‘tangalı sürücünün hiçbir yasayı ihlal etmediğini’ belirtti. | Tangalı motosikletçiye ceza yok | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 'nın merkez Yüreğir ilçesinde 17 yaşındaki genci iş yerinin önünde tabancayla öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın duruşması görüldü. Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanık Emrah B, maktul Muhammet Reşit Yıldırım’ın babası Ali Yıldırım ile taraf avukatları hazır bulundu. Sanığın tecavüze uğradığı ileri sürülen kızı F.B. de Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla duruş maya katıldı.Mahkeme başkanı, sanığın devlet korumasına alınan 15 yaşındaki kızı F.B'nin maktulden hamile kaldığı iddiayla ilgili DNA raporunun geldiğini, ceninden alınan örnekler ile öldürülen gençten alınan dokular arasında uyum bulunmadığının belirlendiğini hatırlattı. Sanık Emrah B. savunmasında, öldürdüğü gencin ailesi ile bir husumetinin olmadığını söyledi. Ayrıldığı eşinin kendisini telefonla arayarak “Kızımıza tecavüz eden Muhammet Reşit Yıldırım. Kızımızı kandırmış bir eve götürüp sahip olmuş” dediğini ileri süren Emrah B, "Kızıma 10 defa sordum. Bana her defasında Muhammet Reşit’in ismini verdi. Ben neden suçsuz bir insana bunu yapayım?” dedi. Yıldırım'ı bilerek öldürdüğünü itiraf eden sanık, "Ona ‘sen delikanlı mısın, evlilik vaadiyle kızımı kandırıp sahip olmuşsun. Yaptığın işi temizle’ dedim. Annesini ve babasını istemeye göndermesini istedim. Kendisi de geleceklerini söyledi. Bebeğin babası olmasa dahi bu çocuğun kızıma tecavüz ettiğini biliyorum.” iddiasında bulundu. Mahkeme başkanının, “Nereden biliyorsun?” diye sorması üzerine Emrah B, “Yapmamış insan ‘bir şey yapmadım' demez mi?” diye cevap verdi. F.B. ise kürtajla alınan bebeğin babasının, Yıldırım'ın olmadığını belirtti.Babasının yengesinin yeğeni M.Ç. tarafından hamile bırakıldığını ileri süren F.B, "Öldürülen Muhammet ile cinsel ilişkiye de girmedim" dedi. Mahkeme başkanının, “Daha önce bunları neden söylemedin?” diye sorması üzerine F.B, “Babamdan korktuğumdan dolayı söylemedim. M.Ç’ye bir şey olur, 'babam bir şey yapar' diye korktum. O yüzden Muhammet Reşit’in ismini vermek zorunda kaldım. Onunla 3 ay arkadaşlığımız oldu. Özür dilerim, pişmanım" ifadesini kullandı. Tekrar söz verilen sanık da "Bir insanın kızı ve eşi bunu yaparsa ben ne yapayım? Yaptığımdan pişmanım, özür dilerim." dedi. Mahkeme heyeti, duruşmayı karar için erteledi. Maktulün babası Ali Yıldırım, adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, oğlunun suçsuz yere öldürüldüğünün ortaya çıktığını belirtti. Yıldırım’ın avukatı Halis Yetkiner, müvekkilinin çocuğunun öldürülmesine neden oldukları iddiasıyla F.B. ile annesi hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti. Adana'nın merkez Yüreğir ilçesi Yavuzlar Mahallesi'nde 14 Ağustos 2017'de silahlı kavga ihbarı üzerine olay yerine giden polis ekipleri, Muhammet Reşit Yıldırım'ın iş yerinin önündeki hafif ticari araçta tabancayla vurulduğunu belirlemişti. İş arkadaşlarınca aynı araçla hastaneye kaldırılan Yıldırım, müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı. Olayın ardından tutuklanan Emrah B, kızı F.B'nin maktulün tecavüzü sonucu hamile kaldığını öne sürmüştü. Emniyet Genel Müdürlüğü Adana Kriminal Polis Laboratuvarı'ndaki testler sonucu mahkemeye gönderilen DNA raporunda, sanığın kızı F.B'nin taşıdığı cenin ve maktulden alınan doku örnekleri arasında uyum bulunmadığı kaydedilmişti. | Adana'da tecavüz iddiasıyla öldürülen genç suçsuzmuş | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Mart ayında evlenen ile , ailenin yeni üyesi için baktıkları yüzlerce isim arasından seçim yaptı. Akşam Life'da yer alan habere göre; çift Can adını belirledi. Kasım ayında doğacak çocukları için hazırlıklara devam eden çift, Çubuklu Vadi Evleri’ndeki bir odayı Aslıhan Doğan Turan’ın zevkine göre döşemeye başladı. | Arda Turan ile Aslıhan Doğan'ın çocuklarının ismi belli oldu | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 'de bilim insanları, fareler üzerinde yaptıkları deneylerde genom kurgulama yoluyla deri hücrelerinden kök hücre üretti. ABD'nin San Francisco kentindeki özel Gladstone Enstitüsünden araştırmacılar, "CRISPR" adlı verilen genom kurgulama teknolojisiyle genom zincirindeki tek bir geni aktif hale getirerek sıradan deri hücrelerini "uyarılmış çoklu doğurgan" kök hücrelere (iPSC) dönüştürmeyi başardı. AA'nın haberine göre; araştırmaya başlarken "Genom zincirindeki belirli bir geni aktive ederek hücrenin yeniden programlanması mümkün mü" sorusundan hareket ettiklerini ifade eden Gladstone Enstitüsü araştırmacısı Dr. Sheng Ding, bu sayede kök hücre üretmenin yeni bir yöntemini keşfettiklerini belirtti. Gladstone Enstitüsünden Dr. Shinya Yamanaka 2006 yılında bilim tarihinde ilk kez sıradan deri hücrelerinden iPSC üretmeyi başarmıştı. Yamanaka bunu sıradan hücrelere 4 tip protein ilave ederek yapmıştı. "Transkripsiyon faktörleri" adı verilen bu proteinler, hücrede hangi genlerin ifade bulacağını belirliyordu. Böylece bu proteinler deri hücreleriyle ilgili genlerin ifadesini bastırıp kök hücrelerle ilişkili genlerin ifade bulmasını sağlıyordu. Yamanaka'nın öncü çalışmasının ardından Ding ve diğer araştırmacılar, transkripsiyon faktörleri dışında birtakım kimyasallar ekleyerek sıradan hücreleri kök hücrelere dönüştürmenin farklı bir yolunu geliştirmişti. Yeni yöntem araştırmacılara herhangi bir ilave olmadan, doğrudan hücrenin gen kurgusunu değiştirerek iPSC üretme olanağı sunuyor. iPSC tipi hücreler vücuttaki her türden hücreye dönüştürülebiliyor. Bu yüzden kalp krizi, parkinson hastalığı ve körlük gibi onarılması mümkün olmayan doku hasarlarının tedavisi için büyük önem taşıyor. Ayrıca laboratuvar ortamında üretilen kök hücreler hastalık araştırmalarında ve yeni ilaç testlerinde model işlevi görüyor. Araştırmanın bulguları "Cell Stem Cell" dergisinde yayımlandı. | 'Sıradan' deri hücresinden 'doğurgan' kök hücre | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Yahyalı ilçesinde, bir arkadaşına ait otomobili alan 16 yaşındaki Osman Öksün, Çiğilli Mahallesi'ne gezmeye gitti. Otomobil, Sekidağı mevkiinde ön sol lastiğinin patlaması sonucu kontrolden çıkarak, devrildi. Kazada, sürücü Osman Öksün ile araçtaki arkadaşları Ahmet Yücel, Vahdet Yaman, Haluk Sarıbal, Gökhan Yücel ve Gani Akay yaralandı. Yahyalı Devlet Hastanesine kaldırılan yaralılardan durumu ağır olan Vahdet Yaman sevk edildiği Kayseri Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde hayatını kaybetti. | 16 yaşındaki sürücü kaza yaptı: 1 ölü, 5 yaralı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: ABD'de, çok sayıda sivil toplum örgütü, hükümetin istihbarat kurumları tarafından Amerikalı Müslüman kanaat önderlerinin izlenmesine ilişkin kapsamlı izahatta bulunması için ABD Başkanı Barack Obama'ya mektup gönderdi. ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ve Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) aralarında siyasetçi, avukat ve sivil aktivistlerin de bulunduğu Müslüman kanaat önderlerini istihbarat faaliyetleri çerçevesinde izlemesinin ortaya çıkması, ülkedeki sivil toplum örgütlerini harekete geçirdi. Amerikan Sivil Haklar Birliği öncülüğünde bir araya gelen eğitim, din, hukuk, sivil haklar alanında faaliyet gösteren 45 sivil toplum örgütü, Başkan Obama'ya mektup yazarak, istihbarat kurumlarının Müslüman kanaat önderlerine yönelik izleme faaliyetleriyle ilgili kamuoyuna açıklama yapması çağrısında bulundu. Mektupta, istihbarat kurumlarının, Latin Amerikan, Afro-Amerikan ve Müslüman Amerikan toplumun da aralarında bulunduğu çok geniş topluluğu belirli bir dayanağı olmadan izlediği kaydedildi. Bu kurumların istihbarat toplamak için camileri ve Müslüman toplumu hedef aldığı, bunun da yasalara bağlı yaşayan Müslümanları kendi toplumlarına karşı muhbir yaptığı belirtilen mektupta, "Bu eylemler Amerikalı Müslümanların yanında, yasaların, Amerika'nın farklı kitlelerini eşit, ayrımcılığa uğratmadan koruması ve onlara hizmet etmesini uman tüm toplulukların da yaralamasına neden oluyor" ifadesi kullanıldı. "The Intercept" adlı elektronik dergi, NSA'nın eski sistem analisti Edward Snowden'ın sızdırdığı yeni belgelerle, Amerikan istihbarat kurumlarının, ülkenin ulusal güvenliğine tehlike arz etmeyen en az 202 Müslüman Amerikalıyı da izlediği iddiasını gündeme getirmişti. Haberde, ABD'deki Müslümanların haklarını savunan en büyük sivil toplum kuruluşu Amerikan İslam İlişkileri Konseyi'nin (CAIR) başkanı Nihad Awad, George W. Bush döneminde İç Güvenlik Bakanlığı'nda çalışan Cumhuriyetçi Parti üyesi Faisal Gill, Rutgers Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler profesörü İran asıllı Amerikalı Hooshang Amirahmadi, terörizmle ilgili davaları üstlenmesiyle bilinen avukat Asım Gafur ve Müslümanlar ile Filistinlilerin haklarını savunan California State Üniversitesi eski siyaset bilimi profesörü Agha Said, takip edilen kamuoyunca bilinen isimler olarak gösterilmişti. | Müslümanların dinlenmesi Obama'ya soruldu | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Uluslararası Para Fonu (IMF) Dünya Ekonomik Görünüm raporunu açıkladı. Raporun Türkiye'ye dair kısmında IMF'nin 2014 için büyüme öngörüsünü yüzde 3,5'ten yüzde 2,3'e indirdiği görüldü. 2015 için büyüme beklentisi ise yüzde 3,1 oldu. Türkiye'de enflasyonun bu yıl ortalama yüzde 7,8 olmasını bekleyen IMF, 2015 yılında ise ortalama yüzde 6,5 enflasyon bekliyor. IMF cari açık/GSYH oranını bu yıl sonunda yüzde 6,3, 2015 sonunda ise yüzde 6 olarak öngördü. | IMF büyüme tahminini düşürdü | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin, devlet televizyonunda düzenlenen açık oturumda sarf ettiği, "Nükleer anlaşmayı bozmak için füzelere slogan yazıp yer altındaki gizli yapıları gösteriyorlar." sözüne tepki gösterdi. İran Yargı Erki'ne ait Mizan Haber Ajansının haberine göre, Bakıri, Cumhurbaşkanı Ruhani'nin açık oturumdaki sözlerine tepki göstererek, "Bir yetkilinin, halkın gücünün göstergesi olan füzeleri, nükleer anlaşma gibi küçük bir konuyla ilişkilendirmesi kabul edilemez." diye konuştu. Nükleer anlaşmada, füze konusuna hiç atıfta bulunulmadığını vurgulayan Bakıri, anlaşma sırasında, tarafların defalarca ülkelerin savunma haklarına vurgu yapıldığı hatırlatmasında bulundu. Öte yandan, İran Devrim Muhafızları'na bağlı Gönüllüler Ordusu komutanı Golamhüseyin Gaybperver de Ruhani'nin sözlerine tepki göstererek, "Ülkemizin hedeflerinden olan sloganların füze üzerine yazılmasının neresi kötü anlayamıyorum." ifadesini kullanmıştı. İran Cumhurbaşkanı Ruhani, cumhurbaşkanı adayları arasında hafta sonu devlet televizyonunda düzenlenen bir açık oturumda, muhaliflerinin nükleer anlaşmayı bozmak istediğini ileri sürmüş ve "füze üzerinde slogan yazmayı" buna örnek olarak aktarmıştı. İran'da silahlı kuvvetler, dini lider Ali Hamaney'e bağlı olarak görev yapıyor. | İran ordusundan Ruhani'ye tepki | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Kolombiya’da, sağanak yağışların neden olduğu toprak kaymasında 17 kişi hayatını kaybetti. Kolombiya’nın güneybatısındaki Cauca yönetim bölgesine bağlı Rosas kasabasında şiddetli yağışların ardından toprak kayması meydana geldi. Ulusal Afet ve Risk Yönetimi Birliğinden (UNGRD) yapılan yazılı açıklamada, arama kurtarma çalışmalarının devam ettiği ve 5 kişinin yaralandığı bölgede şu ana kadar 17 kişinin cesedine ulaşıldığı kaydedildi. Bölgeyi ziyaret eden Devlet Başkanı Ivan Duque, kriz masasındaki çalışmaları inceledi, hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi. | Kolombiya'da toprak kayması: 17 ölü | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Stoltenberg, Yeni Zelanda ziyaretinde gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD'nin NATO ittifakında kalmayı sürdüreceğine inandığını, örgüt olarak böyle bir ihtimal görmedikleri için buna yönelik hazırlık yapmadıklarını kaydetti. ABD'nin NATO'da kalmasını iki tarafın da desteklediğini vurgulayan Stoltenberg, Amerika'nın Avrupa'daki askeri varlığını artırarak bunu fiilen gösterdiğini ifade etti. Genel Sekreter Stoltenberg, ABD Başkanı Donald Trump'ın NATO üyesi diğer ülkelerin birliğe daha fazla katkı yapma çağrısının ise karşılık bulacağını dile getirdi. New York Times gazetesi ABD Başkanı Donald Trump'ın 2018'de üst düzey danışmanları ile birçok defa NATO'dan çekilmeyi tartıştığını yazmıştı. | NATO ABD'nin örgütten ayrılmayacağından emin | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti'nin adayı Clinton'ı geride bırakarak Beyaz Saray'ın yeni ev sahibi olan Trump henüz Başkanlık koltuğuna oturmadı ama mesaiye hızlı bir başlangıç yaptı. İç ve dış politika ile ilgi pek çok adım atan Trump, önümüzdeki günlerde teknoloji devlerinin üst düzey yöneticileri ile New York'ta bir araya gelecek. Görüşmeye Google'un CEO'su Larry Page, Apple'ın CEO'su Tim Cook, Tesla'nın CEO'su Elon Musk, Amazon'un CEO'su Jeff Bezos'un yanı sıra, Microsoft, IBM, Intel, Oracle ve daha pek çok teknoloji şirketinden yöneticilerin katılması bekleniyor. Görüşmede firmaların Trump'ın başkanlık zaferini kutlamaları ve yanında olduklarını göstermeleri bekleniyor. Yöneticiler ayrıca, imalat sektörüne vergi indirimi sağlanması konusunu gündeme getirecek. 4 yıl boyunca teknoloji sektöründe atılabilecek adımlar için değerlendirmelerde bulunulacak. | Trump, teknoloji devleri ile buluşuyor | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Geçtiğimiz Pazar günü babasının pazarcılık yaptığı alanda bisiklete binen 8 yaşındaki Sümeyye Yarış, bir anda yere yağıldı. Bayılmasını astım hastalığına yoran aile, Sümeyye’yi İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırdı. Hastanenin film isteği yerine getirildi ve sağ omuzunun altındaki kanama nedeniyle, hemşire tarafından dikiş atılan Sümeyye taburcu edildi. Sümeyye gece yarısı yeniden rahatsızlanınca baba Mehmet Yarış, kızını bir başka doktora götürdü. Çekilen filmde mermi girişi saptandı... Minik Sümeyye’nin hayati tehlikesinin olmadığı, kaburgasısında kırık meydana geldiği ve merminin halen meme altında durduğu belirtildi. Yarış ailesi, İnegöl Devlet Hastanesi’ndeki doktorlardan şikayetçi olurken, 8 yaşındaki Sümeyye 23 Ekim’de Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ameliyat olacak. Sümeyye'ye isabet eden kurşun hakkındaki soruşturma ise polis tarafından sürdürülüyor. | Doktorlar kurşunu ıskaladı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Osmanlı Devleti’nin başkenti İstanbul’da doğmuş, ya da İstanbul’da yetişmiş Rum ressamların eserlerinin yer aldığı sergi, Topkapı Sarayı Has Ahırlar Salonu’nda açıldı. ‘İstanbullu Rum Ressamlar Topkapı Sarayı’nda’ sergisinin açılışı, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Fener Rum Patriği Bartholomeos tarafından yapıldı. Sergide, Topkapı Sarayı, Rum Ortodoks Patrikhanesi, Heybeliada Ruhban Okulu koleksiyonları ve İstanbul’daki Rum kiliselerinden seçilmiş yaklaşık 100 tablo ve ikona yer alıyor. Araştırmacı-Yazar Mayda Saris’in ‘İstanbullu Rum Ressamlar’ isimli kitabından yola çıkılarak açılan sergi, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü ve Yunanistan İstanbul Başkonsolosluğu işbirliğiyle gerçekleştirildi. Sergilenen eserler arasında, padişah ve Osmanlı ileri gelenlerinin portreleri, Heybeliada Ruhban Okulu koleksiyonundaki patrik portreleri, kiliselerden seçilen ikonalar, İstanbul manzaraları ve natürmort tablolar var. Bakan Günay, serginin açılışında yaptığı konuşmada Türkiye’de demokrasiyi ve laikliği bütün kurallarıyla ve içtenlikle uygulamaya çalıştıklarını belirterek, “O yüzden Anadolu toprağında hangi kültürler yaşamışsa, hangi değerler üretilmişse hepsini korumayı, saklamayı, geleceğe taşımayı kendimiz için bir insanlık borcu sayıyoruz” dedi. Fener Rum Patriği Bartholomeos da “Biz de Rum Cemaati ve Rum Patrikhanesi olarak bu ülkenin ve toplumun bir parçasıyız ve böyle hissediyoruz. Buranın yabancısı değiliz, muhacir, göçmen değiliz, doğma büyüme buralıyız. Bizim kültürümüz, Ermeni ve Süryani vatandaşlarımızın kültürü, bu ülkenin ve medeniyetin bir parçasıdır” dedi. Daha sonra, Günay ve Bartholomeos serginin açılışını yaptı. Bartholomeos, sergiyi gezdikleri sırada, dayısı tarafından yapılan dedesinin yağlı boya portresini Bakan Günay’a gösterdi. | İstanbullu Rum ressamların 100 eseri Topkapı Sarayı'nda | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: CHP'li Tanrıkulu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde şöyle dedi: "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın, il genelindeki vatandaşlarımıza belediye bütçesinden 'fakirlik yardımı' adı altında seçim parası dağıttığı iddiası doğru mudur? İddia doğru ise, 300 TL tutarındaki para yardımı karşılığında her vatandaşımızdan yerel seçimlerde AKP adayı Kadir Topbaş için oy verme sözü istendiği iddiası doğru mudur? 'Seçim rüşveti' olarak adlandırılan ödemelerin İBB'ye bağlı Edirnekapı'daki Sosyal Hizmetler Müdürlüğü bütçesinden yapıldığı iddiası doğru mudur? Seçim öncesi para dağıtılan vatandaşlarımıza, 'seçimden sonra da para dağıtılacak' denildiği iddiası doğru mudur?" | Kadir Topbaş hakkındaki iddialar Meclis'te | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Ceyhan Spor Salonu Emin Moğolkoç, Vadat Borultay, Zeynep Funda Teoman Ceyhan Belediyesi: Asena 5, Foley 11, İlkay 6, Campbell 21, Ervin 14, Smith 1, Gülnur 2, Tuğba, Yasemin, Betül Birsen 10, Nevriye 14, Avajon 4, Taylor 21, Hoffman 5, Melike 3, yasemin 4, Esmeral 4, Devran, Brown 7 10-20 20-36 36-53 | Fenerbahçe yarı finalde | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden 'da, Hazreti Musa'nın yaşadığı yer olarak rivayet edilen ve bir süre önce 5 bin yıllık oyuncak at arabası bulunan Soğmatar Antik Kenti, sahip olduğu tarihi yapılarla ziyaretçileri tarih yolculuğuna çıkarıyor. AA'nın haberine göre kente 80 kilometre mesafedeki Eyyübiye ilçesine bağlı Yağmurlu Mahallesi'nde yer alan antik kent, firavundan kaçan Hazreti Musa'nın yaşadığı yer olarak kabul ediliyor. Köy içerisindeki kuyulardan birinin Musa Peygamber'in mucizevi asası tarafından açıldığına inanılırken, halk arasında Şuayip Peygamber'in de bu bölgede Hazreti Musa ile buluştuğu anlatılıyor. Köyün ortasında yer alan Kalkolitik Döneme kadar tarihlenen höyük, Soğmatar'ın milattan önceki dönemlerde kurulduğunu ve tepedeki duvar ile burç kalıntıları, höyüğün uzun yıllar kale olarak kullanıldığını ortaya koyuyor. Çok sayıdaki kaya mezarı ile kesme taşlardan yapıların göze çarptığ,ı oldukça geniş bir alana yayılan antik kentin surlarının yer yer izleri görülüyor. Soğmatar Antik Kenti'ndeki birçok mağara, dehliz ile tarihi yapılar da ziyaretçileri tarih içinde yolculuğa çıkarıyor. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izniyle mayıs ayında Şanlıurfa Müze Müdürlüğü'nün başkanlığında, Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yusuf Albayrak'ın bilimsel danışmanlığında kazı çalışmalarına başlanan bölgenin turizme kazandırılması amaçlanıyor. Bir süre önce söz konusu bölgede tespit edilen kaya mezarda yapılan araştırmalarda bulunan 5 bin yıllık oyuncak at arabasıyla buna ait tekerlekler ve çıngıraklar ile adından söz ettiren Soğmatar'da, stilize insan yüzünün yer aldığı kaya mezar yapısı tespit edildi. Yrd. Doç. Dr. Yusuf Albayrak, yaptığı açıklamada, bir süredir Soğmatar'da arkeologlar ve öğrencilerle temizlik ile kazı çalışmaları yaptıklarını hatırlattı. Burada Tunç Çağı'na ait çok sayıda mezar tespit ettiklerini vurgulayan Albayrak, şöyle devam etti: "O dönem insanlar mezarın içine girip ölülerini ziyaret ediyor ve hediyeler bırakıyorlar, daha sonra kapağını kapatıp çıkıyorlar, Romalılar buraya geldiklerinde hazır mezarları bulmuşlar ve kendi mimarilerine göre düzenleyip kullanmışlar. Hatta Romalıların katliamından kaçan Hıristiyanların buraya gelip yeraltında bir şehir inşa ettiklerini düşünüyoruz. Çünkü Soğmatar'da 8 tünel tespit ettik. Bu tünellerin muhtemelen yeraltı şehrine ulaşımı sağladığını düşünüyoruz. Bunu da inşallah gelecek dönemde ortaya koyacağız. Nekropol alanında 5 bin yıl geriye geldik ama bizim için höyük çok önemli. Orada yaptığımız araştırmalarda önemli bulgular elde ettik. Yapacağımız kazı çalışmalarının bizi günümüzden yaklaşık 10 bin yıl geriye götürebileceğine inanıyoruz." Önceden burada tespit edilen kaya mezarların sadece Roma Dönemi'nde kullanıldığının sanıldığını, ancak yaptıkları çalışmalarda buranın Roma Dönemi'nden önce de kullanıldığını belirlediklerini anlatan Albayrak, "Kazı çalışmaları neticesinde, benzerleri Suriye'deki antik yerleşim yerlerinde tespit edilen kayaya oyulmuş Erken Tunç Çağı'na tarihlendirilen mezarlara bırakılan buluntuların, Soğmatar'daki mezarlar içerisinden de çıkması bu kaya mezarların Erken Tunç Çağı'nda da kullanılmış olduğunu göstermektedir." dedi. Yusuf Albayrak, 52 mezarın kazısının tamamlandığını ve buralarda önemli bulgular elde ettiklerini ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu: "Mezarların içinden ele geçen önemli buluntular arasında Sümer uygarlığının savaş arabası modelini veren pişmiş topraktan yapılmış oyuncak araba, çocukların oynadığı oyuncak olarak bilinen pişmiş topraktan kuş betimli çıngırak, yine çocuk oyuncaklarından biri olan arabayı çeken pişmiş topraktan at figürünü, tekerlekleriyle birlikte bulduk. Ayrıca bu sezonun en önemli bulgusu ise duvarında gözü, kaşları, burnu ve ağzıyla insan yüzünün stilize edildiği kaya mezar yapısı oldu." Bundan sonra çalışmaların pek çok önemli soruya cevap vereceğini düşündüklerini aktaran Albayrak, şunları söyledi: "Ele geçen çanak çömlek buluntularından yola çıkarak Erken Tunç Çağı'na ait olduğu düşünülen ve yayla kültürüne ait olduğu izlenimini veren bu mezar yapısının, bölgede daha önce benzerinin olmaması Soğmatar'ın bölge tarihi açısından büyük önem taşıdığını göstermektedir. Bir grup mezar içerisinde ortaya çıkarılan taştan yapılmış yükseltiler olan sunaklar ise ölü gömülmeden önce sunum ve ayinlerin yapıldığı yönünde değerlendirilmektedir. Nitekim insan iskeletiyle birlikte belirli bölgelerden çıkan hayvan kemik parçaları da bunu destekler niteliktedir. Bölge arkeolojisi ve tarihi açısından oldukça önemli verilerin ortaya çıkarıldığı Soğmatar'da yürütülecek olan kazılar sayesinde pek çok önemli soruya cevap verileceği düşünülmektedir." Mahallenin 48 yıllık muhtarı İmam Aslan (83),Soğmatar'ın tarihi anlamda önemli bir yere sahip olduğunu ve Hazreti Musa'dan dolayı kutsal kabul edildiğini ifade etti. Kur'an-ı Kerim'de adı geçen "Ad Kavmi"nin de burada yaşadığına rivayet edildiğini dile getiren Aslan, şöyle konuştu: "Burada 105 kuyu var, en büyük kuyu Hazreti Musa'nın kuyusu. Bölgedeki insanlar birkaç yıl önceye kadar buradan su alıyordu, mağaralarda resimler var. Kutsal tepe dediğimiz yerde de kalıntılar var. Bölgenin ismi aslında kralın Sumatra isimli karısından geliyor. Burada çok sayıda heykel vardı, hayvan ve insan resimleri vardı ama insanlar tahrip ediyordu. Muhtar olduktan sonra müzeye gidip bunu bildirdik ve oraya naklettik. Bu yıl başlayan kazıların turizme katkı sağlamasını bekliyoruz. Ziyaretçiler Hazreti Musa'nın kuyusu, mağara ve tapınağa ilgi gösteriyor. Biz de kendi imkanlarımızla ziyaretçilere yardımcı olmaya çalışıyoruz, çocuklarımız onlara rehberlik ediyor. Soğmatar aslında Harran'dan bile çok daha kıymetli bir yer ama tanıtılmadığı için geri planda kalıyor." | Şanlıurfa'nın tarihi köyü Soğmatar | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: AK Parti’nin 5. Olağan Büyük Kongresi’nde Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) aday listesi belli oldu. 50 kişilik MKYK listesinde Bülent Arınç, Ali Babacan, Hüseyin Çelik, Mehmekt Şimşek, Taner Yıldız ve Sadullah Ergin gibi isimler yer almadı. Listeye giremeyen isimler şöyle; Abdülkadir Aksu Ahmet Demircan Ali Babacan Beşir Atalay Betül Birer Bülent Arınç Cevdet Yılmaz Ekrem Erdem Emine Çift Fazilet Dağcı Çığlık Haluk İpek Hasibe Özlem Çepni Hüseyin Çelik Hüseyin Tanrıverdi Lale Ersoy, Mazhar Bağlı Mehmet Akın Mehmet Şimşek Mustafa Akış Necla Hattapoğlu Nureddin Nebati Ömer Bolat Osman Can Reha Denemeç Sadullah Ergin Salih Kapusuz Sema Kırcı Şuay Alpay Taner Yıldız Tülay Kaynarca Yasin Aktay Zelkif Kazdal Zeynep Karahan Uslu. | AK Parti MKYK listesine giremeyen isimler | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Atiker Konyaspor Başkanı Ahmet Şan, yeşil-beyazlı kulübün İttifak Holding ile yaptığı sponsorluk anlaşmasının imza töreninde basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Olaylı Turkcell Süper Kupa maçı sonrası Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman’ın, maçta yaşanan olaylar konusunda bir ceza beklemedikleri ve verilmesi halinde dünyayı ayağa kaldıracakları yönündeki açıklaması hatırlatılarak Konyaspor’a ceza verilmesi durumunda nasıl bir tavır takınacakları sorulan Başkan Şan yaşanan olayları değerlendirdi. Kupa maçında yaşanan olayları hiçbir zaman tasvip etmediklerini ve bundan sonra da tasvip etmeyeceklerini dile getiren Başkan Şan, ‘’Sayın Fikret Orman ile camiadan olan bir hukukumuz, dostluğumuz var. Gerek maç öncesinde gerekse maç sonrasında yaşananlar hiçbir zaman bizim camiamızı etkilememesi gerekir. Dostluklar bakidir ve dostlukların devam etmesi gerekir. Çünkü aynı ülkede yaşıyoruz., aynı ligde müsabakalara çıkıyoruz. Yarın biz İstanbul’a gideceğiz, Beşiktaş Konya’ya gelecek. Bizim sadece ve sadece dostlukları öne çıkarmamız lazım. Zaten cezayı hak eden kişilere ceza verilmesi noktasında kulübümüz işlemleri başlatmıştır. Hem Konya’nın hem de olaylara başka kim karıştıysa bu suç işleyenlerle ilgili gerekli yasal işlemler başlatılmıştır. Şuanda olay zaten yargıdadır’’ dedi. Bugün Bakanların ve valilerin katılımı ile canlı yayında bir toplantı yapıldığını belirten Başkan Şan, ‘’Bugün saat 10.00’dan itibaren İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, Gençlik Sqor Bakanımız Osman Aşkın Bak ve tüm il valileri ile birlikte canlı yayında gerekenler konuşuldu. Güvenlik kurulları bundan sonra alacağı tedbirleri karar altına aldılar. Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Kararlı bir şekilde biz Atiker Konyaspor Kulübü olarak kendi taraftarlarımızla ilgili yaptırımlara hemen başlıyoruz’’ dedi. Kulübe gelecek ceza makul bir şekilde olursa itiraz etmeyi de düşünmediklerini dile getiren Başkan Şan; şunları söyledi: ‘’Hiçbir taviz vermeden sonuç ne olursa olsun Türkiye Futbol Federasyonu Profosyonel Disiplin Kurulu verdiği kararlara şeklen eğer bir itiraz gerekçesi varsa o şekilde itiraz ettik. Eğer makul bir şekilde ceza gelirse itiraz etmeyi de düşünmüyoruz. Ancak yılların bu sıkıntısının, şiddetin, kötü tezahüratın cezasının da Konyaspor’a kesilmemesi gerekiyor. Tamam burada gereken tedbirler alınmamıştır belki ama emniyetin de bir zaafı var. Fakat buna sığınmadan orada bir maç izlenilmeye gidilmesi gerekiyordu.’’ Bu tür olayların tekerrür etmemesi temennisinde bulunan ve sağduyu çağrısı yapan Başkan Şan, ‘’Ben her şeyden önce sağduyu çağrısı yapıyorum ve başta sayın Fikret Orman olmak üzere Beşiktaş camiası ile bundan sonra da dostluğumuz devam edeceğini beyan ediyorum. Bundan sonra da bu tür eylemlerde toplum olarak üstüne gitmek yerine tam tersine bunu önleyici tedbirler alarak bir daha böyle şeylere fırsat verilmemesi gerekli.’’ diye konuştu. | Konyaspor Başkanı Ahmet Şan'dan Beşiktaş açıklaması | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İddialar, Fransız basının önde gelen gazetesi, L'Equipe'ten geldi. Habere göre 'nın hedefindeki ilk isim 'de düzenli forma şansı bulamayan Fransız stoper Kurt Zouma. 22 yaşındaki stoper için Chelsea ile görüşen Marsilya'nın bir diğer seçeneği ise 'den . Haberde, Kjaer'in menajerinin geçtiğimiz günlerde Marsilya tesislerine gittiği yazıldı. Lequipe'e göre Fenerbahçe, Danimarkalı stoperi için 10-15 milyon Euro arasında bonservis bedeli talep edecek. Simon Kjaer, 2015-16 sezonu başında Lille’den 7 buçuk milyon Euro karşılığında Fenerbahçe'ye transfer olmuştu. | Kjaer'in menajeri Marsilya tesislerinde (Transfer haberleri) | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İtalyan Rainews24'ün haberinde, bir dönemin ünlü terörle mücadele savcılarından Antonio Marini'nin 78 yaşında öldüğü bildirildi. Marini'nin, uzun süredir hasta olduğu belirtildi. AA'nın haberine göre terörle mücadele savcısı olarak görev yaptığı dönemde Marini, 1978'de eski İtalya Başbakanı Aldo Moro'nun kaçırılıp öldürülmesine ilişkin soruşturmadan 1981'de Papa 2. Ioannes Paulus'un (John Paul) Vatikan'da Mehmet Ali Ağca tarafından vurulmasına kadar pek çok önemli davada görev almıştı. Marini, 2000'de La Repubblica gazetesine verdiği demeçte, Papa suikastinde Ağca'nın kendisini kimin bu iş için görevlendirdiğini bilmediğini, bu olayın tek kişi tarafından yapılamayacağını ve büyük bir komplo olduğunu ifade etmişti. Söz konusu röportajda Marini, bu olaydaki tek yenilginin gerçeğin ortaya çıkmaması olduğunu belirtmişti. Savcı Marini, Papa suikastinin arkasındaki dinamikleri ortaya çıkarmak için Türkiye de dahil pek çok yerde soruşturma yürütmüştü. 13 Mayıs 1981'de Papa 2. Ioannes Paulus, Vatikan'ın ünlü Aziz Petrus meydanında halkı üstü açık arabasından selamlarken Mehmet Ali Ağca tarafından vurulmuş ve ağır yaralanmıştı. | Papa suikastini araştıran İtalyan başsavcı hayatını kaybetti | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Yozgat'ta av tüfeği ile oynayan bir çocuk, ağabeyinin ölümüne, babasının yaralanmasına neden oldu. Alınan bilgiye göre, merkeze bağlı Sarıbekir Çiftliği köyünde yaşayan 6 yaşındaki R.Ü, evin duvarında asılı babası Nafiz Ü'ye ait av tüfeğini alarak oynamaya başladı. R.Ü'nün yere düşürdüğü tüfeği tekrar almaya çalıştığı sırada ateş alan tüfekten çıkan saçmalar babası Nafiz Ü. ve ağabeyi Hacı Mustafa Ü'ye (13) isabet etti. Kalbine ve koluna saçma isabet eden Hacı Mustafa Ü. olay yerinde hayatını kaybetti. Yaralanan Nafiz Ü, Yozgat Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Hacı Mustafa Ü'nün cenazesi otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. | 6 yaşında kazara ağabey katili oldu | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Türk asıllı futbolcu Mesut Özil’in Alman Milli Takımı’ndan ırkçı ve ayrımcı saldırılar nedeniyle ayrılmasından sonra ülkede ırkçılık konusunda yaşanan tartışmalara ilişkin Bild gazetesine değerlendirmede bulundu. Göçmen kökenlilerin tehdit altında oldukları hissine kapılmalarına izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan Maas, hep birlikte kararlılıkla çoğulculuğa ve hoşgörülülüğe sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Almanya Dışişleri Bakanı Maas, "Irkçılığın yeniden öne çıktığı izlenimi oluştuğunda bu Almanya’nın imajına zarar verir" dedi. Ülkesindeki mevcut tartışmaların, göçmenlerin nasıl bir düşmanlığa maruz kaldığının bir göstergesi olduğunu kaydeden Maas, Almanya'da yabancı ve Yahudi düşmanı saldırıların da yüksek düzeyde olduğunu ifade ederek, "Bu ülkemiz için utanç verici" değerlendirmesinde bulundu. Maas’ın geçen hafta Mesut Özil hakkında "İngiltere'de yaşayan ve çalışan bir mültimilyonerin Almanya’nın entegrasyon politikası hakkında bilgi verebileceği inancında değilim" şeklindeki ifadeleri tepki almış, eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Maas'ın bu açıklamasını ''basit ve katlanılamaz'' olarak değerlendirilmişti. Türk asıllı Alman futbolcular Mesut Özil ve İlkay Gündoğan'ın yanı sıra İngiltere Premier Lig'de oynayan milli futbolcu Cenk Tosun, mayıs ayında bir etkinlik çerçevesinde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Londra'da buluşarak fotoğraf çektirmiş ve formalarını hediye etmişti. Bu fotoğrafın ardından Almanya'da Mesut Özil ve İlkay Gündoğan'a yönelik linç kampanyasına varan ırkçı saldırılar ile eleştiriler yapılmış ve Mesut Özil geçen hafta Almanya Milli Takımı'nı bıraktığını duyurmuştu. | Maas: Irkçılık tartışması Almanya'ya zarar veriyor | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Suudi Arabistan Kralı Selman mart ayında Moskova'yı ziyaret edecek. Rus haber ajansı RIA, Suudi Arabistan Kralı Selman'ın mart ayı ortalarında Rusya'nın başkenti Moskova'ya bir ziyaret gerçekleştireceğini duyurdu. RIA'nın Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuri Uşakov'a dayandırdığı habere göre, Kral Selman Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le görüşecek. Rusya ve Suudi Arabistan, Suriye'deki iç savaşta farklı saflarda yer alıyor. Rusya, Suriye'deki Esad rejimine destek verirken, Suudi Arabistan Beşşar Esad'ı devirmek için Suriyeli muhaliflere destek veriyor. | Suudi Arabistan-Rusya arasındaki krize üst düzey buluşma | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Birinci Meclis önünde gerçekleştirilen olaylı "Cumhuriyet yürüyüşü"yle barikatların kimin talimatıyla kaldırıldığı tartışma konusu oldu. Talimatı kendisinin vermediğini belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Cumhurbaşkanının böyle bir talimat vereceğine inanmıyorum çünkü bugüne kadar ülkeyi çift başlı bir yönetimle getirmedik” dedi. Konuyla ilgili olarak Milliyet gazetesinden Fikret Bila'ya konuşan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin de talimatı kendisinin vermediğini söyledi. Bakan Şahin, "Cumhurbaşkanı’ndan da Başbakan’dan da böyle bir talimat benim bilgim içinde gelmedi. Barikatlar oradaki kargaşa sırasında açıldı" diye konuştu. Polis ekiplerinin orantısız güç kullanmadığını savunan Şahin, "Polis sert davranmadı, savunma yaptı. Mecbur kalmasa neden gaz sıksın? Provokasyon ihbarı alınmıştı ancak gerçekleşmedi" ifadesini kullandı. | Şahin: Barikatlar kargaşayla açıldı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: ABD'nin Colorado eyaletine bağlı Longmont kasabasında kan dorduran bir cinayet işlendi. Seri ilan sitesi "Craigslist" üzerinden bebek elbiseleri satan bir kadının evine giden 26 yaşındaki hamile anne saldırıya uğradı. Dün yerel saatle 14.45'te gerçekleşen saldırıda, 34 yaşındaki saldırgan kadın bıçakla hamile annenin karnını keserek, bebeğini almaya çalıştı. Saldırgan, anne karnından bebeği aldıktan sonra kaçmaya çalıştı. Karnı yarılarak bebeği çalınan anne ise, 911'den istenen yardım sonrası hastaneye kaldırıldı. Talihsiz kadın hastanede yaşam mücadelesi verirken, bebeğin hayatını kaybettiği belirtildi. ABD polisi, saldırganı da kadının ameliyat edildiği hastanede gözaltına aldı. Saldırgan birinci dereceden cinayete teşebbüsten yargılanacak. Saldırganın bebeği hastaneye götürerek, düşük yaptığını iddia ettiği ifade edildi. ABD polisi saldırın nedeni hakkında ise henüz bir açıklama yapmadı. | ABD'de hamile kadının karnındaki bebek çalındı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Active Academy tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Finans Zirvesinin açılışında konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türk bankacılık sektörünün son 7 yılda büyük mesafeler kaydettiğine işaret ederek, 2002 yılı sonunda yüzde 44 olan toplam aktiflerin krediye dönüşme oranının eylül sonu itibariyle yüzde 81'e ulaştığını anlattı. Küresel krize karşı alınan tedbirlere değinen Babacan, ''Adeta nakış işler gibi ilgili kurumlarımız tam koordinasyon içerisinde bu tedbirleri zamanında aldı ve zamanında alınan bu tedbirler bugün bizim finansal sektörümüzü bu şekilde güçlü kılıyor'' dedi. Türkiye'nin, bugün bahsi geçen stres testlerini daha önce yaptığını, Türkiye'nin 5-10 misli büyüklüğe sahip ülkelerin bu kavramları yeni yeni anmaya başladığını söyleyen Babacan, bunun her ülkede bulunan popülizm tehlikesinden kaynaklandığını belirtti. Babacan, risklere karşı diğer ülkeleri daha önce uyardıklarını, bakanlar seviyesinde gerçekleştirilen G20 zirvesinin devlet ve hükümet başkanları seviyesinde yapılması gerektiğini 2006 ve 2007 toplantılarında ifade ettiklerini ancak, bugünkü krize neden olan ülkelerin, buna gerek olmadığını, önemli kararların G7 toplantılarında alındığını söylediklerini ifade ederek, şu anda ise yılda birden fazla G20 zirvesi toplandığını, en üst seviyede siyasi sahiplenme olmadan ciddi sorunlarla baş etmenin mümkün olmadığını kaydetti. Dünyanın her yerinden toparlanma işaretlerinin gelmeye başladığını ancak, Avrupa'da toparlanmanın çok geriden geleceğini, Avrupa'nın önümüzdeki yıl ortalama büyümesinin belki sıfır belki sıfırın biraz üzerinde gerçekleşeceğini belirten Babacan, ''Özellikle Avrupa bizi yakından ilgilendiriyor. Çünkü önemli ihracat pazarımızdır. Avrupa'daki toparlanma ne kadar erken başlarsa, ne kadar güçlü olursa, ihracatımızı da o kadar etkileyecektir. Dolayısıyla Türkiye ekonomisinin de bundan sonraki büyüme hızı tamamen olmasa da bir ölçüde Avrupa'daki toparlanma hızıyla bağlantılı olacaktır'' şeklinde konuştu. Babacan, konuşmasını şöyle tamamladı: ''Önümüzdeki sene artık krizin yaralarının tamir edilmeye başlandığı, Türkiye'de istihdam rakamlarının artmaya başladığı, işsizlik oranında küçük de olsa iyileşmelerin yaşanacağı bir yıl olarak bekliyoruz 2010 yılını. Türkiye çok önemli testlerden geçti. 2008 yılında bu kadar büyük bir krize rağmen Türkiye ekonomisi ihracata ve iç tüketime bağlı bir miktar daralmaya rağmen krizi en az hasarla atlatan ülkelerden birisi oldu. Bundan sonraki dönemde de ihtiyatlı bir şekilde ama Türkiye'nin geleceğine güvenerek hareket edeceğiz. Bir yandan dışarıdan gelebilecek risklere karşı hazır olacağız ama öte yandan da Türkiye için doğrusu neyse hep beraber uygulayacağız.'' Öte yandan Dünya Bankası Türkiye direktörü Ulrich Zachau ise, ”Türkiye için büyüme uzun bir dönem alçakgönüllü olacak. Bu nedenle makro ekonomi istikrarının sürdürülmesi hayati önem taşıyor. Orta vadeli program inandırıcı. Türkiye'nin önceliği önümüzdeki dönem bu plana uymak olmalıdır. 2011'de mali kurula geçilmesi de önemli bir çıpa olur” diye konuştu. | Babacan: 2010’da yaralar tamir edilecek | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İşadamı , telefonda “Kafana sıkacağım” diye tehdit edildiğini söyleyerek savcılığa başvurdu. Ahmet A. için 4 yıl hapis istendi. Ebru Gündeş’in işadamı eşi Reza Zarrab, avukatı kanalıyla suç duyurusunda bulundu. Zarrab, 12 Ağustos’ta Gündeş’in cep telefonunu arayan bir kişinin kendisine küfür edip tehditte bulunduğunu ileri sürdü. Zarrab, olay günü Ortaköy’de yemek yerken, telefonla arayan zanlının, “Neredesin, adresin neresi?” dediğini’, “Sen kimsin?” diye yanıt verdiğinde kendisine küfür etmeye başladığını belirtti. Zarrab, ısrarla nerede olduğunun sorulması üzerine “Ortaköy’deyim gel” dediğini, arayan kişinin “Ben Ağrılı Ahmet, herkes tanır. Oturduğun yeri biliyorum. Gelip kafana sıkacağım, seni mezara gömeceğim” diye tehdit ettiğini öne sürdü. Zarrab, can güvenliği olmadığı gerekçesiyle ev ve işyeri çevresinde yakın koruma istedi. İnceleme sonucunda telefonun Gaziantep’te askerlik yapan Ahmet A. tarafından kullanıldığı belirlendi. İfadesi alınan Ahmet A., numarayı bir asker arkadaşının internetten Ebru Kundeş isimli bir kızın olduğunu söyleyerek verdiğini, bunun üzerine aradığında da küfürleştiklerini ifade etti. Ahmet A., “Ben telefonun internette takılan Ebru isminde sıradan bir bayana ait olduğunu sanıyordum. Tehdit etmedim” dedi. Savcılık, Ahmet A. hakkında ‘tehdit’ ve ‘hakaret’ten 4 yıla kadar hapis istedi. Yaklaşık iki buçuk saat sahnede kalan Ebru Gündeş ve Serdar Ortaç, kendilerini dinelemeye gelen yaklaşık beş bin kişiye keyifli bir akşam yaşattı. | Telefon sapığıyla başı dertte! | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Ormanların en azılı düşmanlarından biri çam kese böcekleri.. .Çam ağaçlarının dallarına koza örüyor, zamanla gövdeyi tamamen kurutuyor... Böceklerle yıllardır ilaçla mücadele ediliyordu. Yeni yöntem böceklere karşı böcekle mücadele. Terminatör adı verilen bu böceklerin larvaları laboratuar ortamında üretiliyor. Sonra larvalar ormanlık alanda 20 santim derinliğe gömülüyor. Büyüyüp toprağın altından kabuklu bir halde çıkan böcekler tam bir zararlı düşmanına dönüşüyor. Bir böcek iki ayda 400'den fazla çam kese böceğini yiyerek yok ediyor. Yusuf Ziya Sekban, Bursa Orman Zararlılarıyla Mücadele Şube Başkanı şunları söylüyor:"Çam kese böcekleri çekilince ortamdan onlar da çekiliyor tamamın yaşantısı onunla bağlantılı.Terminatör böcekler bursa'da üç yıldır orman zararlılarıyla mücadelede kullanılıyor. Böceklerin çam kese böceklerinden başka hiçbir canlıya zararı yok. Ama ormana yararı çok." | Bursa ormanları "terminatör"e emanet | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Rahip Andrew Brunson hakkında hazırladığı iddianame tamamlandı. Brunson için terör örgütü FETÖ üyeliği ve yöneticiliğinden ömür boyu hapis cezası istendi. Mahkeme iddianameyi kabul ederse yargılama başlayacak. Rahip Andrew Brunson 2016 yılında FETÖ'ye üye olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı. Amerika Birleşik Devletler'i Başkanı Donald Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşerek rahibin serbest bırakılmasını talep etmişti. | Trump'ın serbest bırakılmasını istediği rahip için müebbet istemi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkan Yardımcısı Nazif Karabulut, kurbanlık fiyatlarına ilişkin "2 yaşını doldurmuş besi danasının kilosu 20 lira, damızlık vasfını yitirmiş kültür ırkı olmayan düvenin kilosu 18 lira, damızlık vasfını yitirmiş inek fiyatı ise 16 liradır" dedi Karabulut, Konya Kırmızı Et Üreticileri Birliği binasında, kurban fiyatlarıyla ilgili düzenlediği basın toplantısında, hem üretici hem de tüketiciyi koruyacak bir fiyat belirlediklerini söyledi. Karkas ette verginin sıfırlanmasının hayvancılıkla uğraşan çiftçiyi zor durumda bıraktığını dile getiren Karabulut, üreticinin ve çiftçinin el emeğinin sekteye uğratıldığını savundu. Karabulut, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı değişikliğinin ardından ette yüzde 40 olan gümrük vergisinin sıfırlandığını belirterek, şöyle devam etti: "Bizler bu alınan kararın neye hizmet ettiğini anlamış değiliz. Ülke olarak hep dışa bağımlı mı kalacağız? Ülke insanı ihtiyacını kendi imkanlarıyla karşılayamayacak mı? Bugün ithalat cazip olabilir ancak ileride üretim azalırsa çok daha pahalı fiyatlarla ithalat yaparız." Ülke insanına ucuz et yedirmek için ithalat yerine yerli üretimin desteklenmesi gerektiğini ifade eden Karabulut, "İşte o zaman tüketici daha ucuza et yer. Üreticiye 2011 yılından beri besi sığır desteği veriliyordu. Ancak bu yıl bu destek kaldırıldı. Bunun bir an önce yeni Bakanımız tarafından düzeltilerek yeniden verilmesini istiyoruz" diye konuştu. Kurbanlık fiyatlarına ilişkin de açıklama yapan Karabulut, "2 yaşını doldurmuş besi danasının kilosu 20 lira, damızlık vasfını yitirmiş kültür ırkı olmayan düvenin kilosu 18 lira, damızlık vasfını yitirmiş inek fiyatı ise 16 liradır" ifadelerini kullandı. Karabulut, kurbanda düve kesiminin yasaklanmasını desteklediklerini ancak bunun zamanlama olarak Kurban Bayramı'na 30 gün kala yapılmasını yanlış bulduklarını aktardı. | Et üreticilerinden kurban fiyatı açıklaması | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: - Hırvatistan maçı ne zaman, saat kaçta başlayacak? Euro 2016 Elemeleri H Grubu'nda Azerbaycan ile Hırvatistan karşı karşıya geliyor. Karşılaşma 7/24 ekranlarından naklen yayınlanacak... Mücadeleyi izleyebilmek için 7/24 uydu frekans şifreleri... Seyirciler, Türkiye'nin SHOW TV'den yayınlanacak olan Letonya ve Hollanda maçlarında şifresiz naklen bir şekilde izleme keyfine varırken, diğer yayınlanacak maçları izlemek için yapmaları gereken tek şey uydu alıcılarına bu şifreyi girmek... Türkiye'de ikamet eden ve TURKSAT'a çevrili uydu (çanak) anteni kullanan SHOW TV, HABERTÜRK TV, BLOOMBERG HT ve 7/24 TV izleyicileri için (Biss Key) uydu frekans şifrelerimiz Uydu alıcınızın Biss şifre çözebilme özelliğine sahip olması gerekmektedir. Çoğu uydu alıcılarında bu özellik bulunmakta fakat aktif durumda değildir. Eğer uydu alıcınızın şifre çözme özelliği açık durumda değilse, uydu alıcınızı aldığınız yetkili servisten destek isteyiniz. Uydu alıcınızın menüsünde ‘CAS’, ‘Key Girişi’, ‘CAS System’, ‘CAS Keys’ veya benzer bir isimle yer alan KEY girişi menüsüne gelin. Açılacak menüde yer alan şifreleme tiplerinden (Şifre Tipi, Cas Type veya benzer bir isimdeki seçenek) Biss olanını seçin. Açılacak menüde yer alan talimatları uygulayarak aşağıdaki değerleri girin. BISS şifremiz: (Bazı modellerde bu sorulmamaktadır) Şifreyi kaydedip (Kaydet, Tamam, Save veya OK) menüden çıkın. Şifreyi kaydettiğiniz halde yine izleyemiyor ve hâlâ ‘kanal şifreli’ gibi bir uyarı ile karşılaşıyorsanız uydu alıcınızı kapatıp açın. Eğer alıcınız hala şifreyi çözemiyorsa lütfen cihazınızı satın aldığınız yetkili servisten destek isteyin. Futbolseverler, Türkiye A Milli Takımı'mızın ve diğer ülkelerin Avrupa Şampiyonası eleme maçları yayınlarını SHOW TV, HABERTURK TV, BLOOMBERG HT, 7/24 ve SHOW MAX üzerinden takip edebilecekler. | Azerbaycan Hırvatistan maçı ne zaman? | 7/24 uydu frekans şifreleri | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Bolu'da şüpheli paket fünyeyle patlatıldı. Borozanlar Mahallesi Hattat Emin Barın Caddesi'nde, kaldırım üzerinde şüpheli bir poşet gören vatandaşlar, polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen ekipler caddeyi ulaşıma kapattı, çevrede güvenlik önlemi aldı. Bomba imha uzmanı, şüpheli poşetin yakınında bulunan bir marketin camından olayı izleyen vatandaşları uyarmak için uzaktan kumandalı bir oyuncak tankı, üzerine "Cam önünü boşaltın, polis" yazarak marketin önüne gönderdi. Yazıyı gören vatandaşlar camın önünden uzaklaştı. Bomba imha uzmanı tarafından fünyeyle patlatılan paketten çöp çıktı. Kapatılan yol yaklaşık yarım saat sonra tekrar ulaşıma açıldı. | Bolu'da şüpheli paket fünyeyle patlatıldı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Türk Hava Yolları, yurt genelindeki olumsuz hava koşulları nedeniyle iç ve dış hatlarda bugün yapılacak 54 karşılıklı seferini iptal etti. "Meteorolojik raporlar ışığında, beklenen olumsuz hava durumunun Türk Hava Yolları uçuşlarını aksatma olasılığına karşın gerekli tedbirler alınmaktadır. Yolcularımız seyahatlerinden önce uçuşlarıyla ilgili son durum www.thy.com adresine veya 444 0 849 numaralı çağrı merkezimizden öğrenmelerini rica ederiz." Sabiha Gökçen ve Atatürk Havalimanı'ndan Ankara, Konya, Kayseri, Adana, Denizli, Elazığ, Malatya, Erzincan, Mardin, Gazipaşa, İzmir, Elazığ ile Nevşehir'e, Atatürk Havalimanı'ndan Brüksel, Tiflis, Budapeşte, Selanik, Priştine, Üsküp, Aşkabat'a yapılacak karşılıklı 54 seferin iptal olduğu belirtildi. Ayrıca Tel Aviv'den İstanbul'a 2 sefer ile Paris, Viyana çıkışlı İstanbul seferlerinin de yapılamayacağı duyuruldu. Bu arada Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü'ne (DHMİ) bağlı Atatürk Havalimanı "kar timi", kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle pistlerin buzlanmaması için gece boyunca çalışma yaptı. Öte yandan havalimanındaki uçaklara da alkol ve glikoz karışımı sıvıyla yapılan "Anti-Icing" işlemi uygulandı. Uçaklar kanatlar ve gövde üzerindeki gizli buzlanmaya karşı, "Anti-Icing" işlemiyle buz çözücü özel sıvılarla yıkandı. | THY karşılıklı 54 seferini iptal etti | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Gaziantep'ten fidye karşılığı kaçırılan Suudi Arabistan uyruklu iş adamı Fahad Mohammed Arwaehel, Şanlıurfa Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından düzenlenen operasyonla kurtarıldı. Valilikten yapılan açıklamaya göre, Suudi Arabistan Krallığı Ankara Büyükelçiliğince Dışişleri Bakanlığına gönderilen "çok acil" kodlu yazıda ticaret yapmak üzere Gaziantep'te bulunan Arwaehel'in kaçırıldığı ve ailesinden 3 milyon 300 bin riyal (Yaklaşık 4 milyon lira) fidye istendiği, aksi halde Suriye'ye götürerek öldürüleceği belirtildi. İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin istihbarat çalışmaları sonucunda kaçırılan şahsın Hilvan ilçesine bağlı Uzuncuk Mahallesi'ndeki bir yerde alıkonulduğu tespit edildi. Belirlenen adrese operasyon yapan ekipler, Arwaehel'i kurtardı. Olayla ilgili biri kadın 4 kişi gözaltına alındı. | Suudi işadamını kaçırıp 4 milyon lira fidye istediler | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Yunanistan Maliye Bakanı Yorgo Papakostandinu, "ülkedeki bürokrasinin yabancı yatırımlar için büyük bir engel teşkil ettiğini" söyledi. Papakostandinu, Atina'da yayımlanan Ethnos gazetesine verdiği demeçte, çok sayıda ülkenin Yunanistan'da yatırım yapmak istediğini, ancak büyük zorluklarla karşılaştıklarını belirterek, "Bu konuda, güven krizinin ötesinde, bürokrasi ve izin alma konusunda yaşanan çapraşık muameleler en büyük engel olmaya devam ediyor. Güvenin yeniden kazanılması ve bütçenin de iyileştirilerek uygun bir atmosfer oluşturulması, önümüzdeki iki yıl için yatırımlara ve kalkınmaya olumlu etkisi olacaktır" dedi. Yunanistan'ın ekonomik durumunun iyileştirilmesine yönelik önlemlerin başarıyla uygulanmasının önemine değinen Papakostandinu, "2010 ve 2011 yılları iyi gitmezse, 2013 yılında iyi şeylerin olmayacağını" söyledi. Papakostandinu, şu görüşleri dile getirdi: "Yunanistan'ın pazarlara rahatlıkla girebilmesi, sadece hedeflerin tutturulması ve ekonomimize getireceğimiz düzenin görülmesiyle sağlanabilir. Önümüzde daha yol var, ancak inanıyorum ki 2011 yılında koşullar buna izin verecektir." | Yunan bakan bürokrasiden şikayetçi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: ABD’de 2012’de yaşanan katliamların ardından silah kontrolü yasalarının revize edilmesi için başlayan büyük kamu hareketleri, Başkan Barack Obama’nın beklenmedik açıklamasıyla darbe alabilir. Temmuz ve Aralık 2012’de sırasıyla bir sinema ve anaokulu basan silahlı saldırganların toplam 38 kişiyi öldürmesinin ardından, Obama ABD halkının tepkisine kulak vererek gerekli adımların atılacağını belirtmişti. Obama, The New Republic dergisine verdiği röportajında ise silah kontrolü hakkında verdiği sözlerle çelişen ifadeler kullandı. Obama, kendisine hiç silah kullanıp kullanmadığı sorulduğunda, ‘Geçmişte çok sık hedef vurmaya çalışan bir nişancı olduğunu ve Beyaz Saray davetlileriyle de atış talimi yaptığını’ söyledi. Obama, ABD Başkanları’nın özel dinlenme tesisi olan Camp David’den bahsederek, ‘Camp David’de havaya atılan hedefleri vurmaya çalışırdık... Ben, ABD’nin geçmişine uzanan avcılık geleneklerine büyük bir saygı duyuyorum... Ve bana kalırsa bunu göz ardı edenler büyük bir hata yapıyor” dedi. ABD, en son olarak Aralık 2012’de Connecticut eyaletinde yaşanan anaokulu katliamı ile büyük bir şok yaşamıştı. 20’si çocuk olmak üzere 26 kişinin öldürüldüğü saldırının ardından, ABD halkı silah kontrolü yasalarının güçlendirilmesi için ayağa kalkmıştı. ABD’liler, Cumartesi günü başkent Washington D.C’de düzenledikleri ve on binlerin katıldığı gösteride, silahlanma ile mücadele konusunda adım atılmasını istedi. Obama, yeni silah kontrolü yasalarını çizmesi için yardımcısı Joe Biden’ı görevlendirdi. Biden’ın yeni planı, silah almak isteyen herkesin geçmişinin en ince detayına kadar incelenmesini ve bulundurulacak şarjör limitini 10’la sınırlandırmayı öngörüyor. Obama, verdiği röportajda, silahlanma konusunda ABD’li aydınların ve akademisyenlerin silahlanma alışkanlığı konusundaki görüşlerini reddederken, ‘kırsal alanlarla şehirlerdeki silahlanma anlayışının çok farklı olduğunu’ belirtti. Obama, “Eğer babanız size 10 yaşında bir av tüfeği hediye eder ve siz bu silahla amcalarınızla tüm bir gün geçirirseniz, silahlar bir aile geleneği haline gelir. Böylece bu geleneği korumak istersiniz” dedi. ABD Başkanı, silahlanma kültürünü savunsa da, 11 ve 14 yaşlarındaki kızları Sasha ve Malia’nın, Camp David’deki nişancılık partilerinden zevk almadığını söyledi. Obama, Amerikan futbolcularının aldıkları darbeler nedeniyle beyin hasarı sorunu yaşadıkları konusunda da açıklamada bulundu: “Büyük bir Amerikan futbolu hayranıyım. Ancak eğer bir oğlum olsaydı, Amerikan futbolu oynayıp oynanaması konusunda uzun uzun düşünürdüm” dedi. | ‘Sürekli atış talimi yapıyorum’ | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: 1905 Galatasaraylı Yönetici ve İş Adamları Derneği (GSYİAD) tarafından düzenlenen "Sarı Kırmızı Kareler" fotoğraf yarışması sonuçlandı. Galatasaray Kulübüne bağlı faaliyet gösteren spor branşlarında çekilen fotoğrafların değerlendirildiği ve ilk 3 sırayı alan karalerin yanı sıra, mansiyon ödülüne layık görülen 9 fotoğrafın yeni yıl takviminde kullanılacağı yarışmanın ödül töreni, Türk Telekom Arena'da gerçekleştirildi. Törende, Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, yönetim kurulu üyesi İsmail Sarıkaya ve 1905 GSYİAD Başkanı Metin Öztürk ile yarışmanın sponsorluğunu üstlenen Doğa Sigorta'nın genel müdürü Nihat Kırmızı da hazır bulundu. Dereceye giren foto muhabirlerine plaket ile para ödüllerini, Dursun Özbek, İsmail Sarıkaya, Metin Öztürk ve Nihat Kırmızı takdim etti. Öte yandan, törende kısa bir konuşma yapan Galatasaray Kulübü Başkanı Özbek, dereceye giren foto muhabirlerini tebrik ederken, Doğa Sigorta Genel Müdürü Nihat Kırmızı'ya yönelik olarak esprili bir şekilde, "Bu sponsorluk yetmez. Galatasaray'ın içinde yer almak istiyorsanız, daha fazla faaliyete katkı vermeniz gerekiyor." ifadelerini kullandı. Özbek ayrıca, yeni dönem bütçesinin hazırlığı içinde olduklarına da dikkati çekerek, 1905 GSYİAD'ın her zamanki gibi katkılarını artırarak sürdürmesini beklediklerini vurguladı. Organizasyonun sonunda, dereceye giren foto muhabirleriyle birlikte toplu görüntü verilip, fotoğraf çektirildi. | "Sarı Kırmızı Kareler" fotoğraf yarışması sonuçlandı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Bursa'nın Yıldırım ilçesinde, boşandığı eşini bıçakladıktan sonra kaçan şüpheli gözaltına alındı. Bursa Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, dün boşandığı eşi Özlem Meşeli'yi (38) bıçakla yaraladıktan sonra kaçan Hasan G'yi yakalamak için çalışma başlattı. Hasan G, ekiplerin çalışması sonucu gözaltına alındı. Mimar Sinan Mahallesi Girne Caddesi'nde boşanan çift Özlem Meşeli (38) ile Hasan G. arasında dün tartışma çıkmıştı. Zanlı koca, Meşeli'yi bıçakladıktan sonra kadının çantasını alıp kaçmıştı. Hastaneye kaldırılan Meşeli, müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. | Bir gün önce boşandığı eşini bıçaklayan zanlı yakalandı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Microsoft, Intel'in Atom işlemcisini piyasaya sürmesiyle birlikte hareketlenen netbook pazarında kullanılabilecek Windows 7'nin netbooklarda kullanılacak sürümü ile ilgili donanım sınırlamasını açıkladı. İki firmanın birlikte aldıkları karara göre Atom ZXX işlemcisini kullanan 10.2 inç büyüklükteki ekrana kadar olan bilgisayarlar, netbook kategorisi dahilinde değerlendirilecek, daha büyük ekranlı bilgisayarlar ise üreticilere satılacak başka bir lisans ile dağıtılabilecek. Firmaların ortak kararına göre, bir bilgisayarın netbook lisanslı işletim sistemi kullanabilmesi için, 1GB RAM, 15W enerji tüketimli maksimum 2GHz hızda işlemci (Intel Atom, VIA Nano vb.), 250GB sabit disk veya 64GB SSD sürücüden daha gelişmiş özelliklere sahip olmaması gerekiyor. Bu özellikleri sağlamayan mini dizüstü bilgisayarların, netbooklar için özel olarak optimize edilmiş Windows 7 sürümü yerine, Windows 7 Home Edition veya daha üstü bir işletim sistemi ile birlikte satılması gerekecek. Microsoft'un netbooklar için geliştirdiği Windows 7 sürümünün piyasaya Windows 7 Starter Edition adıyla çıkması bekleniyor. Bu işletim sistemi, hem diğer Windows 7 lisanslarından daha ucuza satılacak, hem de sistem kaynakları yönetimi bakımından diğer işletim sistemlerinden daha yüksek başarıma sahip olacak. Kullanıcılar bu sayede, netbooklarından hak ettikleri performansı alabilecekler. | Intel ve Microsoft 'netbook' tanımını yaptı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: KKTC'ye içme suyu taşıyacak proje için Başbakan Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve KKTC Başbakanı İrsen Küçük Mersin'deki katıldı. Erdoğan'ın konuşmasında söz pankart krizine geldi. Bu krizin provokasyon olduğunu belirten Erdoğan, "Geçmişte yaşananları bilmeyenler olabilir ama biz biliyoruz. Kardeşliğimizi bozmaya çalışanlara fırsat vermeyeceğiz" dedi. İrsen Küçük de, 'aramızı açmaya çalışıyorlar, fırsat vermeyelim" şeklinde konuştu. Anamur'dan KKTC'ye su götürecek proje için düğmeye basıldı. Kuzey Kıbrıs'ın 50 yıllık su ihtiyacını karşılayacak projenin ilk ayağı, Mersin Anamur'a yapılacak olan Alaköprü Barajı'ydı ve barajın temelini Başbakan Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve KKTC Başbakanı İrsen Küçük attı. Başbakan Erdoğan'ın burada yaptığı konuçmada söz pankart krizine geldi. Yeryüzünde Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir vatandaşının yalnız olmadığını vurgulayan Erdoğan, ''Yeryüzünde bizim hiçbir soydaşımız, akrabamız, kardeşimiz asla ve asla yalnız değildir. En yakınımızdan başlayarak dalga dalga, adım adım kardeşlerimize, komşularımıza, hatta tüm insanlığa ulaşıyor, kimin neye ihtiyacı varsa imkanlar ölçüsünde gidermeye çalışıyoruz'' dedi. KKTC'nin ayrı bir yeri bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, ''KKTC, soydaşımız, akrabamız, kardeşimiz olmanın yanında hiç tartışmasız bizim göz bebeğimizdir, yüreğimizin, kalbimizin bir parçasıdır. KKTC, bütün engelleme ve ambargolara rağmen, dimdik ayakta durmayı, tüm dünyaya varlığını hissettirmeyi başardı. Biz de Türkiye olarak her hal ve şart altında KKTC'nin şanlı mücadelesini destekledik, şehitler verdik, gazilerimiz oldu, desteklemeye devam ediyoruz, sırt sırta bu mücadele devam edecek. Her hal ve şart altında biz KKTC'nin yanında olduk, olmaya devam ediyoruz... Bugün attığımız temelle, inşa edeceğimiz bu muhteşem eserle, aslında tüm dünyaya en güzel mesajı veriyoruz. Bu büyük projeyle Kıbrıs Türkü'nün yalnız olmadığını ve asla yalnız bırakılmayacağını bir kez daha güçlü şekilde tüm dünyaya ilan ediyoruz..." Erdoğan, bir ülkeyi, bir topluluğu, bir aileyi zaafa uğratmanın en etkili yolunun ''fitne çıkarmak ve nifak tohumları ekmek'' olduğunu belirterek, ''Türkiye on yıllar boyunca bunun acısını çekti. Fitne, fesat, nifak oluşturmak isteyen çevreler, içerden ve dışardan Türkiye'nin zayıflatılacağını sandı. Milletimiz bu oyunlara hiçbir zaman prim vermedi, tezgahlara gelmedi, tuzağa düşmedi'' dedi. Şimdi bu oyun Türkiye ile KKTC arasına nifak sokmak için devreye alınıyor. KKTC'nin elini zayıflatmak, KKTC'yi ulusal ve uluslararası alanda zayıf düşürmek için fitne girişimlerinde bulunuluyor. KKTC'deki kardeşlerimizle ilişkilerimizi bozmak isteyenlere asla fırsat vermeyeceğiz. Türkiye'ye karşı tahrik edici sloganlar kullananların, gösteriler yapanların, medyayı yönlendirmek isteyenlerin kimler olduğunu, neyi amaçladıklarını da biliyoruz. Hiç kimse endişe etmesin, biz Kıbrıs'taki kardeşlerimizle aramızdaki kardeşlik hukukunu asla kimseye çiğnetmeyiz. Kimsenin çiğnemesine de izin vermeyiz. Adada yaşayan birileri unutmuş olabilir ama biz Kıbrıs'ta verilen mücadelenin anlamını, önemini, değerini unutmadık. Şehitlerimizi, gazilerimizi asla unutmadık. Kıbrıs Türkü'nün yaşadığı dramı da asla unutmadık. Türkiye olarak bütün çabamız, bütün gayretimiz, özellikle Kıbrıs Türkü'nün güçlü bir devlet, güçlü bir ekonomi olarak onuruyla varlığını devam ettirmesidir'' şeklinde konuştu. KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, yıllardır hayalini kurdukları bir projenin gerçeğe dönüştüğünü belirterek, ''KKTC halkı kadirşinastır, yapılanları unutmaz. KKTC halkı anavatanına bağlıdır, onu seviyor, kardeş biliyor, kimse boşuna uğraşmasın'' dedi. Eroğlu, bu günün tarihçiler tarafından önemli bir gün olarak kayıtlara geçirileceğini bildirdi. Eroğlu, siyasi yaşamı boyunca anavatandan KKTC'ye su getirilmesi hayalini kurduğunu, bugün ise bunun gerçekleştiğini görmekten mutluluk duyduğunu belirterek, ''Bugün ayrıca benim doğum günüm. Doğum günüme böylesi bir olayın denk gelmesi, yıllardır hayalini kurduğum projenin hayata geçirilmesi, bana ayrı bir heyecan veriyor'' dedi. Bu projenin daha önce de pek çok kez gündeme getirildiğini, herkesin bir şeyler yapmaya çalıştığını ancak Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda son derece kararlı davrandığını ifade eden Eroğlu, ''İşte bu yüzden bugün burada bulunmamızın mimarı Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dır'' şeklinde konuştu. Eroğlu, anavatan Türkiye ile aralarında bir köprü daha kurulduğunu belirterek, ''4 yıl sonra Türkiye'den yavru vatana su akacak, suya hasret topraklarımız yeniden ümitlenecek. KKTC halkı kadirşinastır, yapılanları unutmaz; KKTC halkı, anavatanına bağlıdır, onu seviyor, kardeş biliyor, kimse boşuna uğraşmasın. Sayın Başbakanın söylediği gibi et ve tırnak gibiyiz'' diye konuştu. Eroğlu, Türkiye'deki ekonomik istikrarın yanı sıra uluslararası platformlarda Başbakan Erdoğan'ın tutumu sonucu elde edilen itibarın da gururunu yaşadıklarını belirterek, ''Bunda doğru politikaların yeri vardır. KKTC ise ekonomik olarak zor bir dönemden geçiyor, muhakkak biz de tedbir almalıyız. Şunu da göz ardı etmemeliyiz ki KKTC'nin durumu, başka devletin durumuna benzemez. Güneydeki Rum komşuların başlıca hedefi bizim ekonomimizi çökertmek, gelişmesini engellemektir'' dedi. Eroğlu, Barış Suyu Projesi'nin önemine de dikkati çekerek, şöyle devam etti: ''Bana göre Barış Suyu Projesi, Kıbrıs konusu açısından büyük önem taşıyor. Bu proje benim masadaki elimi ciddi anlamda güçlendirecektir. Bir anlaşma olması halinde anavatan Türkiye'den gelecek bu suyun, Güney Kıbrıs'a verilmesi de mümkün olacaktır. Peki bugün için durum ne derseniz? Bizler samimi olarak masada çaba gösteriyoruz, ortaya koyduğumuz pratik çalışma programı var. En kısa sürede sonuca gitmek istiyoruz. Adadaki gerçekler hazmedilirse bunun zor olmadığı kanaatindeyiz. Nedir bu gerçekler? Kıbrıs'ta iki halk, iki dil, iki din, iki bölge var. Yeni bir devlet kurulurken siyasi eşitlik temel olmalıdır. Anavatan Türkiye'nin desteğinin devamı bizim için vazgeçilmezdir. Biz hiç kimseden ekonomisini, güvenliğini tehlikeye atacak bir anlaşma istemediğimize göre kimse de bizden böyle talepte bulunma hakkına sahip değildir.'' Kıbrıs Türk halkının tek güvencesinin Türkiye olduğunu vurgulayan Eroğlu, bu sevgiyi bozmaya çalışanların başarılı olamayacaklarını söyledi. Eroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın KKTC'ye geldiğinde bir konuşmasında, ''Size söz veriyorum, deniz altından suyu, denizin altından elektriği de getireceğim'' dediğini anımsatarak, ''Şimdi bu sözün gerçekleştiğini görmekteyim. Çok mutluyum. Bu projenin hayata geçirilmesi için uğraş veren başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bütün hükümet üyelerine, bize bugüne kadar karılıksız destek veren anavatandaki kardeşlerimize yürekten teşekkür ediyorum'' dedi. KKTC Başbakanı İrsen Küçük ise bugüne kadar çok sayıda açılış törenine katıldığını ancak böylesi bir heyecan ve onuru yaşadığını anımsamadığını ifade ederek, Kıbrıs'a bereket taşıma hazırlığı yaptıklarını kaydetti. Türkiye'nin her türlü maddi ve manevi katkılarıyla KKTC'nin küçümsenemeyecek bir konuma kavuştuğunu vurgulayan Küçük, ''Ne mutlu bize ki nesillerimizi daha mutlu geleceğe ulaştıracak her türlü girişimizi destekleyen bir anavatanımız var. Ne mutlu bize ki bugün bölgesinde her alanda örnek alınan, dış politikada saygın ve yön tayin eden büyük Türkiye'nin yavru vatanıyız. Ne mutlu bize ki Türkiyemizin Başbakanı Tayyip Erdoğan hep yanımızda. 80 milyonu aşan Türkiye Cumhuriyeti hep bizimle'' dedi. KKTC ile Türkiye'nin birlikteliğini kıskananların, kirli emellerini gerçekleştirmeye çalışanların olabileceğini ifade eden Küçük, ''Telkinlerle bir takım güçleri kullanabilirler, hatta bu yolla huzursuzluk yaratabilirler ama bunlar asla başarılı olamamışlardır. Biz kardeşiz, biz bütünüz, ayrılmaz, et ve tırnağız. Nereden gelirse gelsin, hangi boyutta olursa olsun, anayı yavrudan ayıramazlar, bu da böyle bilinmeli'' şeklinde konuştu. | Pankart krizi suya gömüldü | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: NASA'nın 5 Eylül 1977'de fırlattığı Voyager 1 ve ve 20 Ağustos 1977'de fırlattığı Voyager 2 uzay gemilerinin iki aşamalı görevi halen devam ediyor. Fırlatılış tarihleri ve isimleri birbiriyle çelişen bu iki uzay aracının ilk görevleri Neptün, Satürn ve Jüpiter'in araştırılması 1989'da tamamlandı ancak, uzay gezginleri büyük boşlukta hareket ediyor. İkiz uzay gemileri, evrendeki yolculukları sırasında uzaylılar tarafından bulunmaları durumunda onlara Dünya'dan samimi bir mesaj iletmeyi umuduyla, içinde mesajlar, fotoğraflar ve insan kültürüne ait bilgiler taşıyan, 30 santimetrelik bakırdan yapılmış ve oksitlenmemesi için altınla kaplanmış birer plak taşıyor. Yıldızlararası yolculuklarının şu anki safhasında, Güneş sisteminin sınırlarına yaklaşan iki uzay aracından Voyager 1, yaklaşık 40 bin yıl sonra Camelopardalis takım yıldızı içindeki AC+79 3888 isimli yıldıza yaklaşmış olacak. Voyager 2 ise 296 bin yıl sonra bilinen en parlak yıldız olan Sirius'un yaklaşık 40 milyar kilometre yakınından geçecek. Voyager 1 ve 2'de bulunan altın plakların çalınması şematik resimlerle gösteriliyor. Plakta Dünya'nın evrendeki yeri, insan yaşamı, Dünya'daki medeniyete dair bilim, sanat, resim ve ses kayıtları bulunuyor. 55 dilde selamlama mesajı bulunan plakta, Türkçe olarak da "Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız. Sabah şerifleriniz hayr'olsun" mesajı bulunuyor. (Dinlemek için ) | Voyager uzaylılara ne mesaj götürüyor? | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Nobel Kimya Ödülü sahibi Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın, Nobel madalyasını ve sertifikasını Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a teslim ettiği öğrenildi. İsveç'in başkenti Stockholm'deki Nobel ödül töreninin ardından Türkiye'ye gelen Sancar, sabah saatlerinde Genelkurmay Başkanlığını ziyaret etti. Edinilen bilgiye göre, Aziz Sancar burada düzenlenen bir törenle Nobel madalyasını ve sertifikasını Orgeneral Akar'a teslim etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine eşi Gwen Sancar ve kızı Rose ile birlikte Türkiye'ye gelen Prof. Dr. Sancar, Erdoğan ile görüşmesinin ardından Anıtkabir'i de ziyaret etti. Prof. Dr. Sancar, eşi Gwen ve kızı Rose ile Atatürk mozolesine karanfil bıraktı. Sancar, ailesiyle birlikte saygı duruşunda bulunduğu sırada ise dua etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Nobel Kimya Ödülü sahibi Türk bilim adamı Prof. Dr. AzizSancar'ı sabah saatlerinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etmiş, kabulde Prof. Dr. Sancar'ın eşi Gwen Sancar da yer almıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Nobel Kimya Ödülü sahibi Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar onuruna akşam yemeği verdi. | Aziz Sancar, Anıtkabir'de Ata'nın huzuruna çıktı | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Spor Toto Süper Lig takımlarından Gaziantepspor, İsveç U21 milli takım oyuncusu Ferhad Ayaz'ı renklerine bağladı. Kulüpten yapılan açıklamaya göre, İsveç'in Degerfors takımından bonservisi alınan 1994 doğumlu oyuncuyla 3.5 yıllık anlaşma sağlandı. Sağ ve sol kanatlarda görev yapabilen, İsveç U19 ile U21 milli takımlarında forma giyen oyuncunun, İsveç'te "en iyi çıkış yapan genç" ve "en değerli oyuncu" ödüllerine layık görüldüğü belirtildi. | Gaziantepspor'da yeni transfer | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Gaziantep'te, sürücüyle kavga eden polisin açtığı ateş, yoldan geçen bir vatandaşın ölümüne neden oldu. İddiaya göre, Şahinbey İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru A.G, 23 Nisan Mahallesi Şahinbey Emniyet Amirliği arkasındaki Şahinbey Uzay Çatılı Pazar yerinde 'yasak olmasına karşın U dönüşü yapan' otomobil sürücüsü V.K.D'ye müdahale etti. Bu sırada yaşanan kavgada polis memurunun 'uyarı ateşi' açtığı ve kurşunun yoldan geçmekte olan 41 yaşındaki seyyar satıcı İbrahim Özkaymak'ın göğsüne isabet ettiği bildirildi. Ağır yaralanan Özkaymak, kaldırıldığı Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde kurtarılamadı. Özkaymak'ın ölümüne neden olduğu iddia edilen polis memuru A.G tutuklandı. Olaya karışan V.K.D ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. | Polisin uyarı ateşi can aldı! | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Ali İsmail Korkmaz, Eskişehir'de geçen 2 Haziran Pazar gecesi Gezi Parkı eylemine destek için AK Parti il binasına yürüyen yaklaşık 4 bin kişinin bulunduğu kalabalık arasında yer aldı. Polisin boyalı basınçlı su ve biber gazlı müdahalesinin ardından ara sokaklara kaçan Ali İsmail Korkmaz, iddialara göre burada sivil giysili 5-6 kişinin saldırısına uğradı. Korkmaz'ı arkadaşları yaralı halde bulup Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsü içerisindeki Mavi Hastane'ye götürdü. Korkmaz buradan yakındaki Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. İddialara göre Ali İsmail Korkmaz'ın burada tomografisi çekildi ve 'Bir şeyin yok' denilerek müşahede altına alınmayıp evine gönderildi. Pazartesi günü sabaha karşı hastaneden eve gidip uyuyan Ali İsmail Korkmaz'ı arkadaşları uyandığında konuşmada güçlük çektiğini görünce, durumu ailesine haber verdi. Korkmaz'ın Hatay'da avukat olan ağabeyi Gürkan Korkmaz, Eskişehir Barosu'nu arayarak yardım istedi. Baronun girişimleriyle Ali İsmail Korkmaz aynı gün Eskişehir Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Burada yapılan tetkiklerde Korkmaz'ın beyin kanaması geçirdiği belirlendi. Korkmaz ambulansla sevk edildiği Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Hastanesi'nde salı günü ameliyata aldı. Babası Şahap Korkmaz, annesi Emel Korkmaz ile birlikte Eskişehir'e gelen avukat ağabey Gürkan Korkmaz, kardeşinin biber gazından kaçmak için girdiği ara sokakta polis ya da bir grup vatandaşın saldırısına uğrayarak beyin kanaması geçirdiği söyledi. Gürkan Korkmaz, "Kardeşim eylem esnasında atılan bir biber gazından kaçmak için girdiği bir ara sokakta bir grup tarafından darp ediliyor. Başına, omzuna, vücudunun çeşitli yerlerine darp alıyor. Bunun sonucunda omuzunda kırık, beyninde kanama oluşuyor. Beyin ameliyatına alınıyor. Hayati tehlikesi devam ediyor" dedi. Kardeşinin olay gecesi bir-kaç arkadaşı ile beraber olduklarını, protesto eylemine katıldıklarını ifade eden avukat Gürkan Korkmaz şöyle konuştu: Kardeşim bir-kaç arkadaşıyla berabermiş. Biber gazı atılınca dağılmışlar. Kendi bir ara sokağa girmiş. Yani ondan sonra kendisini bulan arkadaşının anlattığı kadarıyla sivil giyimli bir grup tarafından, tabi bunların polis mi Vatandaş mı olduğundan emin değiliz. Ama ondan sonra bazı arkadaşları 'Polisler darp etti' demiş. Yani orada darptan dolayı, ya da geçirdiği travmadan dolayı çok sağlıklı ifadelerde bulunmamış. Hatta hastaneye ilk gittiğinde 'Düştüm' demiş. Artık korkudan mı Travmadan mı kaynaklı Yani faillerin kim olduğu konusunda gerek savcılığın, gerek başta baro olmak üzere Eskişehir barosu avukatlarının çok ciddi çalışmaları var. En kısa zamanda faillerin bulunmasını temenni ediyoruz. Ama şu anda net bir bilgi yok elimizde maalesef. Pazar gecesi önce hastaneye Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsü içerisindeki Mavi Hastane'ye götürülmüş. Orada tomografi bölümü olmadığı için kafa travması ve omuz kırığı teşhisi ile Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne yönlendirilmiş. Orada omzunda kırık değil doku zedelenmesi olduğu, kafasında da bir şey olmadığı teşhisi ile evine gönderiliyor, yani müşahede altına alınmıyor. Kendisi de yorgun olduğu için eve gidip uyumuş. Uyandığında arkadaşları fark etmiş. Dili dönmüyormuş, konuşmalarında sıkıntı varmış. Bunu bana iletmeleri sonucunda ben Eskişehir Barosu'ndan avukat arkadaşlarımla irtibat kurdum. Avukat arkadaşlar vasıtasıyla hastaneye sevkini sağladık. Pazartesi akşamı Eskişehir Devlet Hastanesi beyin kanaması teşhisi konulduktan sonra ESOGÜ Hastanesi'ne sevk edildi. Burada beyin kanaması teşhisi konulduktan sonra ertesi gün yani Salı günü ameliyata alındı. O gün o saatten beri uyutuluyor. Doktorların beyanına göre durum ciddiyetini koruyor. Yani temennimiz öncelikle sağlığına kavuşması, faillerinin bulunması. Yunus Emre Devlet Hastanesi'nin yapmış olduğu, daha doğrusu yapmamış ihmalden dolayı hukuki süreç başlatacağız. Failleri için de gerekli çalışmalar yapılıyor. Bekliyoruz, dua ediyoruz. Kardeşim, daha önce herhangi bir olaya karışmadı, herhangi örgüt, parti ile ilişkisi yoktu. Keşke böyle olmasaydı. Orantısız güç kullanılmış, polisler yapmışsa. Değilse bilinçsiz bir müdahalede bulunulmuş. Bu olayı esefle kınıyoruz.
Avukat Gürkan Korkmaz, 'kardeşinin kalp rahatsızlığı nedeniyle kan sulandırıcı kullandığını da' belirtti. Baba, inşaat işçisi Şahap Korkmaz da, "Vücudu şu anda mosmor, sanki üzerinden araba geçmiş. Biz de kimin yaptığını bilmiyoruz. Doktorlar şu anda tekrar beyin kanaması olmasın diye uyutuyorlar. Ne zaman uyanacağı belli değil. Vuranlar tespit edildiği zaman gerekli işlemleri yapacağız. Sonuçta bir can, bir insan, yazık. Ona saldıranın da babası, oğlu vardır. Onun da düşünmesi lazım. Ben oğlumu sürekli telefonla arıyordum, ağabeyi de saat başı arıyordu. Olaylardan uzak durmasını, katılmamasını söylüyorduk. O da katılmadığını, uzaktan izlediğini söylüyordu. Yapılanlar bir insana gerçekten yapılmayacak şeyler" diye konuştu. Oğlunun olay sırasında giydiği kırmızı renk montu giyen evli 4 çocuk annesi Emel Korkmaz, "Oğlumun üzerinde bu kırmızı mont, yeşil tişört varmış. Üzerinde de yırtıklar var. Ülkesini seven, barışı seven bir çocuk. O kadar tembih etmemize rağmen gitmiş. Ama zaten ara sokaktan geçerken olmuş" dedi. Eskişehir Barosu tarafından görevlendirilen gönüllü avukat Selin Dağlar da gazetecilere yaptığı açıklamada Ali İsmail Korkmaz, "Yaralandıktan sonra Anadolu Üniversitesi içerisinde yer alan hastaneye başvuruyor. Omzunda kırık olması ve başına darbe alması nedeniyle Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne sevk ediliyor. Burada tetkikleri yapıldıktan sonra bırakılıyor. Hiçbir şekilde alçıya alınmadan saatlerce sargılı bir şekilde dolaşmış. Akşam eve gittikten sonra uyuyor. Uyandıktan sonra konuşmasında güçlük çekince kuzeniyle birlikte yeniden Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne gidiyorlar. Burada kendilerinin adli vaka olduğunu söyleyen yetkililer önce Çarşı Polis Merkezi'ne gitmeleri gerektiğini söylüyor. Çarşı Polis Merkezi'de bizim alanımızda değil diye Odunpazarı İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne gönderiyor. Tam bu aşamada bana ulaştılar. İfadesinin ardından Devlet Hastanesi'ne gittik. Tomografisi çekildikten sonra beyin kanaması geçirdiği tespit edildi. Daha sonra buraya geldik. Şu anda ameliyat geçirdi, hayati tehlikesi devam ediyor. Biz Eskişehir Barosu İnsan Hakları Komisyonu olarak olayın takipçisi olacağız." Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin CHP'li Başkanı Yılmaz Büyükerşen de ESOGÜ Hastanesi'ne giderek üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın sağlık durumu ile ilgili olarak doktorlardan bilgi aldı. Hastane önünde Korkmaz ailesine geçmiş olsun dileklerine bulanan Yılmaz Büyükerşen basın mensuplarının soruları üzerine, "Şu anda uyutuluyor. Doktorlar beyin kanaması olduğunu söylediler. Verilen bilgiye göre de ifadesini almak için çok gezdirmişler. Belki vaktinde müdahale edilebilseydi böyle müessif hadise olmazdı. Allah'tan ümit kesilmez. İnşallah kurtulur, bir cana daha mal olmaz. Böyle şiddete, gaza dayalı müdahalelerin taraftarı değiliz. Doğru değil. Şiddet şiddeti doğuruyor. İnşallah bundan sonra bu şiddet olayları cereyan etmez. Ben gençleri uyardım. Provokatörler girer, ajanlar girer, kendinize dikkat edin çocuklar dedim. Böyle kitle olaylarında ne amaçla insanların aranıza karıştığına dikkat etmek gerekiyor" dedi. Yılmaz Büyükerşen, Eskibağlar Mahallesi Üniversite Caddesi'nde eylemcilerin birkaç gündür yolu trafiğe kapatmasıyla ilgili soruya da "Yetkililerin onlarla görüşüp, makul bir şekilde, şiddete başvurmadan ikna etmeleri mümkün. Gençlerin niyetleri kötü değil. Özgürlük istiyorlar, demokrasi istiyorlar. Seslerini bugüne kadar duymayanlara duyurmaya çalışıyorlar. İnşallah bu günler geçer gerçek demokrasiye, özgürlüğe kavuşuruz. Bütün temennimiz o. Gençler bana söz verdi. Hiçbir taşkınlık yapmıyorlar. O yüzden onlara da teşekkür ediyorum" diye konuştu. | Biber gazından kaçarken darp edildi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Oücevher firması Gilan konkordato ilan etti. Markanın üst düzey yöneticisi Osman Geylan konkordato ilanın detaylarını açıkladı. Geylan, 3 Eylül Pazartesi günü konkordato için başvurduklarını, 5 Eylül Çarşamba günü konkordato ilan ettiklerini belirtti ve "İşimize odaklanabilmek için bunu yaptık, amacımız mevcut vadeleri uzatmak. Borçlu olduğumuz bankaların markamıza bakış açısı olumlu, böyle dönemler beraber hareket edilmesi gereken dönemler, Türkiye hedeflerine markalarıyla ulaşabilir" dedi. Geylan, şu anda, mevcut varlıklarının bankalara olan borçlarına rahat rahat yetecek düzeyde olduğunu da vurguladı. Şirketin beşi katılım bankası olmak üzere toplamda 12 bankaya borcu bulunuyor. Geylan bankalardan en az 1 yılı ödemesiz uzun vadeli bir plan beklediklerinin de altını çizdi ve finansal krizi çözebilmek için 3 tanesi İstanbul’da, 1 tanesi Ankara’da bulunan mağazaların daha verimli hale getirilmesini amaçladıklarını ve ihracatta daha agresif bir plan üzerine çalıştıklarını sözlerine ekledi. Geylan finansal kriz yaşamalarına sebep olan nedenleri de şöyle sıraladı; "Son 2-3 senedir turizmde yaşanan gerileme ve nitelikli turist sayısındaki azalış, müşterilerinin daha ucuz ve günlük kullanılacak mücevherlere yönelmesi, yüksek faizle beraber uzun vadeli yatırımların yapılmasının imkansız hale gelmesi ve girdilerin tamamına yakının ithal olması (altın ve pırlanta) ve kurdaki dalgalanmalardan etkilenmeleri" Geylan ayrıca geçen senenin aynı dönemine göre satışlarında yüzde 5’lik artış olduğunu, artış olmasına rağmen işletme maliyetlerindeki giderlerin, özellikle AVM kiralarındaki artışın giderlerini yönetememelerine sebep olduğunu belirtti. Devletin Türkiye’yi dünyada temsil eden markaları uzun vadeli kredilerle desteklemesi gerektiğini de vurgulayan Geylan, "Gilan Mücevher, Anadolu ve İstanbul Kültürünü dünyaya anlatan ilk ve tek lüks markası, 50’ye yakın çalışanıyla, tasarımlarıyla ön plana çıkan şirket dünyaca ünlü isimlerin ürünlerini kullanmasıyla tanınıyor. Türkiye'nin alanında markalaşmış şirketlerinden biridir. Marka New york'ta adından oldukça söz ettirmektedir" dedi. HOTİÇ markasıyla 1938 yılından beri faaliyet gösteren ve Türkiye genelinde 150 mağazası bulunan dev ayakkabı perakendecisi de geçen hafta konkordato ilan etmişti. Hotiç tarafından yapılan açıklamada, "piyasalarda yaşanan nakit akışı sıkışıklığı, TL'de yaşanan aşırı değer kaybının piyasa faizlerini öngörülebilir düzeyin çok üzerine çıkarması sebebiyle şirketimiz, kısa vadeli ödemelerde sıkıntı yaşamaya başlamıştır. Bu süreç, ticari faaliyetlerimizi de etkiler hale gelmiştir." ifadeleri kullanılmıştı Keskinoğlu Tavukçuluk da ticari faaliyetlerinin kesintiye uğramaması için konkordato başvurusu yapan firmalar arasında. Haziran ayında kısa vadeli borçlar için konkordato talebinde bulunduğunu belirten beyaz et ve yumurta üreticisi Keskinoğlu, "2017’yi 1,1 milyar TL ciro ile kapatan ve İstanbul Sanayi Odası’nın raporunda 136’ıncı sırada olan şirketimiz; ticari faaliyetlerini aralıksız devam ettirebilmek için, geçici süreliğine konkordato başvurusunda bulunmuş ve bugüne kadar benimsediği şeffaflık ilkesi gereği bu durumu kamuoyuyla paylaşma kararı almıştır." açıklamasını yapmıştı Konkordato, "borçların yeniden yapılandırılması suretiyle iflasa tabi borçluların mali durumunun düzeltilerek iflastan kurtulmasını, diğer borçluların ise mali durumunun düzeltilmesini amaçlayan, alacaklıların da belirli bir tenzilatla veya vadede alacağına kavuşmasını sağlayan ve mahkemenin tasdikiyle taraflar açısından bağlayıcı hale gelen bir anlaşma" olarak tanımlanıyor. İflas talebinde bulunabilecek her alacaklı, gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebilecek. Konkordato talebi üzerine mahkeme, istenilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde geçici mühlet kararı verecek ve borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alacak. Geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğuracak. Mahkemece geçici mühlet kararı ticaret sicili gazetesinde ve Basın İlan Kurumunun resmi ilan portalında ilan edilecek, derhal tapu müdürlüğüne, ticaret sicili müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankaları Birliğine, mahalli ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet borsalarına, Sermaye Piyasası Kuruluna ve diğer ilgili yerlere bildirilecek. Mahkeme, kesin mühlet hakkındaki kararını, geçici mühlet içinde verecek. Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verilecek. (Bloomberg HT) | Mücevher firması Gilan konkordato ilan etti | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: İstanbul'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in doğduğu Çavuşoğlu Mahallesi'ndeki Ermeni kilisenin restorasyonu için Çarmuzu Kaynarca Mahallesi Tepebaşı Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği Kültür Baknalığı'na başvurdu. Kilisenin 18. yüzyılda yapıldığı tahmin ediliyor. Zaman içinde kilisenin ahşap kubbesi çömüş ve içindeki kitabeler okunmayacak hale gelmiş. Daha fazla zarar görmemesi için binanın kapısı ve pencereleri taşlarla örülmüş. Doğduğu mahalleyi 2002'de ziyaret eden Hrant Dink, kiliseyi de ziyaret ederek, restore edilmesi gerektiğini söylemişti. Çarmuzu Kaynarca Mahallesi Tepebaşı Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Latif Yıldırım, 2009'un başından beri kilisenin restore edilmesi yönünde karar aldıklarını, konuyu sivil toplum örgütleri ve kentte yaşayan gayrimüslimlerle de paylaştıklarını belirterek, herkesin ibadet özgürlüğüne sahip olması gerektiğini söyledi. Dinler arası hoşgörü ve diyalog olması gerektiği fikrinden yola çıktıklarını ifade eden Yıldırım, Avrupa'da çok sayıda cami bulunduğuna işaret ederek karşılıklı hoşgörünün önemine işaret etti. Çavuşoğlu Mahallesi'nde bulunan Ermeni kilisesinin yaklaşık 280 yıllık olduğuna dikkati çeken Yıldırım, Osmanlı döneminde yapılan kilisenin aynı zamanda o dönemdeki hoşgörü ve inanç özgürlüğünün de göstergesi olduğunu söyledi. Çarmuzu'da yıkılmakta olan bir caminin yeniden yapılması için kurulan bir dernek olduğunu aktaran Yıldırım, şunları kaydetti; ''Çavuşoğlu'nda yıkılmakta olan ve aynı zamanda da tarihi bir eser özelliği taşıyan Ermeni kilisesi var. Kilise Osmanlı döneminde inşa edilmiş. Bu da ne kadar hoşgörülü ve inanç özgürlüğünün olduğu bir kültürden geldiğimizi gösteriyor. O zaman insanlar bir arada yaşıyor, ibadetlerini özgürce yapıyorlardı. Bu, bugün de oluyor ve olmalı da. Kültür Turizm İl Müdürlüğü aracılığıyla Bakanlığa müracaatımızı yaptık. Şu aşamada önümüzde bir engel görünmüyor. Sivas Koruma Kurulu'nun da gözetiminde önce kilisenin kapısı açılacak ve restore bedeli çıkarılacak, ardından çalışmalar başlayacak. Restorasyon Malatya Belediyesinin desteği ile yapılacak.'' | Dink’in hayalini cami derneği gerçekleştiriyor | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Osmanlısporlu Musa Çağıran, Fenerbahçe maçında Skrtel'in kafa vuruşunda gol kararı veren Halil Umut Meler'e tepki gösterdi. "Maça çok iyi başladık. İyi savunduk" diyen Musa, "İlk yarıda pozisyon vermedik. İkinci yarıya da iyi başladık. Bir korner atışında Skrtel'in vuruşu gol değil diye düşünüyorum. Ben Halil hocayı çok iyi tanıyorum, 'ben görmedim yardımcı hakem verdi' dedi. İlk pozisyonda yan hakeme baktım gol demiş gibi durmuyordu. 30 metreden nasıl görüp gol verdi anlamıyorum. Biz burada can çekişiyoruz, bir kararla bütün emeklerimiz boşa gidiyor. İçeride Trabzonspor'la oynayacağız. O maçı kazanmaktan başka bir şey düşünmüyoruz" şeklinde konuştu. | Skrtel'in golüne Osmanlıspor'dan tepki | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: haberi! Almanya Başbakanı Angela Merkel adına açıklama yapan sözcü, "Başbakan Merkel, Mesut Özil'e büyük değer veriyor. O büyük bir oyuncu ve ulusal takım için çok şey yaptı" dedi. Alman hükümet sözcü yardımcısı Ulrike Demmer, Başbakan Angela Merkel'in Mesut Özil'in kararına saygı duyduğunu da belirtti. Mesut Özil tartışması nedeniyle Almanya'nın göçmen politikasıyla ilgili de bir açıklama yapan Alman hükümet sözcü yardımcısı Demmer, "Almanya göçmen kökeni olanları her zaman bağrına basmaya devam edecektir" dedi. Alman hükümet sözcü yardımcısı Ulrike Demmer, Almanya'daki Türk kökenlilerin büyük bir kısmının uyumu başarıyla gerçekleştirdiğini de ifade etti. Almanya Adalet Bakanı Katharine Barley de, Mesut Özil'in açıklamalarını bir alarm sinyali olarak niteledi. Mesut Özil'in büyük bir Alman futbolcu olduğunu belirten Barley, ''Mesut gibi büyük bir Alman futbolcunun ülkesinde ırkçılık nedeniyle istenmediğini ve Almanya Futbol Federasyonu (DFB) tarafından temsil edilmediğini hissetmesi bir alarm sinyalidir'' ifadelerini kullandı. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Mass ise, Mesut Özil'i eleştiren bir açıklama yaptı. Mass, "İngiltere'de yaşayan ve çalışan bir multimilyonerin ayrılışının Almanya'nın entegrasyon yeteneğinin göstergesi olduğuna inanmıyorum" dedi. Son dakika gelişmesinin ayrıntıları birazdan 'de... | SON DAKİKA: Almanya Başbakanı Merkel'den Mesut Özil açıklaması | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: AK Parti İzmir İl Başkanlığı tarafından hazırlanan ve üzerinde sadece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının olduğu afiş, kentin en işlek cadde ve sokaklarına konuldu. Afişte büyük puntolarla yazılan ‘Aliağa-Menderes Raylı Sistem Açılışı’ ifadesi CHP'den tepki gördü. Yapılan açıklamada, hattın İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından projelendirildiği anımsatıldı ve törene CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da katılacağı vurgulandı. Açıklamada ayrıca İzmir Valisi başkanlığında yapılan güvenlik toplantısında yol güzergahlarında süsleme yapılmaması yönünde prensip kararı alındığı, afişlerle bu karara aykırı davranıldığı belirtti. Asılan afişlerden bazılarının ise yırtıldığı görüldü. | İzmir'de afiş krizi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Bir silah üreticisi firma, Şanlıurfa’da düzenlenen Gıda ve Tarım Fuarı’nda ürettiği silahlarını tanıttı. Firmanın bireysel müşteri temsilcisi, tarım fuarına katılmaktan son derece mutlu olduklarını belirterek, şirket olarak piyasaya sürdükleri yeni model tabancalara yoğun bir ilgi olduğunu söyledi. Müşteri temsilcisi yaptığı açıklamada, “Şanlıurfa’da bulunan Gıda ve Tarım Fuarı'nda standımızı açtık. Tüm vatandaşlarımızın yerli üretim olan silah çeşitlerini gelip görmelerini bekliyoruz” ifadelerini kulandı. | Tarım fuarı böyle olur! Domates, biber, tabanca... | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1 kişinin hayatını kaybettiği olayla ilgili NTV'ye açıklamalarda bulundu. Gece Bülteni'ne telefonla bağlanan Çelik, sosyal medyada yer alan bazı haberlerle ilgili uyarıda bulunarak, "Gezi Parkı olayının bir Kürt vesiyonu hazırlanmaya çalışılıyor" diye konuştu. Çözüm sürecinin başından bu yana bazı gruplarca sabote edilmeye çalışıldığını dile getiren Çelik, şunları kaydetti: "Yaklaşık 6 aydır teröre dayalı çatışmalar nedeniyle ölümler meydana gelmiyor, kan akmıyor, şehit cenazeleri gelmiyor. Anladığım kadarıyla bu birilerini rahatsız ediyor. Gezi olaylarından sonra, şimdi Lice'deki bu hadise üzerine birileri tekrar devreye girdi. Şimdi sosyal medyada bir yalan makinesi çalıştırılıyor, abartılar çalıştırılıyor. Bunun üzerinden adeta Gezi Parkı olayının bir Kürt vesiyonu hazırlanmaya çalışıyor. Bu olay nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşımıza allahtan rahmet diliyorum, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Orada akrabaları yaralılar arasında olan bir Liceli aradı beni, önceden de tanıdığım biri. Anlattığına göre, PKK'lı olduğu söylenen bir grup, köylüleri karakol inşaatını protesto etmek için zorluyor. Önce protesto ile başlayan bu eylem, şantiye çadırlarının yakılmasına ve molotof kokteyli atılmasına dönüşüyor. Bunun sonucunda da karakolda görevli askerler havaya ateş açıyor ve çıkan arbedede bir vatandaşımız hayatını kaybediyor. 9 kadar da yaralı var. Bu olay hepimizi çok üzdü. Ama bu olayın meydana gelmesinden sonra, pusuda bekleyen art niyetliler, olayı Gezi Parkı'nın Kürt versiyonuna dönüştürmeye çalışıyor. Diyarbakır'da bu yıl 15 karakolun yenilenmesine karar verilmiştir. Bunlar yeni yapılan karakollar değil, bunların önemli bir kısmı bina olarak miyadını doldurmuştur. Yenilenmesine karar verilen bu karakollardan 6'sında inşaat başlamıştır. Kayacık Karakolu da bunlardan bir tanesidir. Öte yandan Diyarbakır'da bulunan 9 karakol da tamamen kapatılmıştır. Karakol yeniden yapılmaz diye bir şey yok. Güvenlik açısından, kaçakçılık ve terörle mücadele açısından ihtiyaç olursa yeniden karakol yapılır, yapılmalıdır da. Ama burada böyle bir durum söz konusu değildir. Çözüm sürecinin başlamasından bu yana bazı kontrolsüz gruplar olduğunu düşündüğümüz kimseler, süreci sabote etmeye çalışıyor. Şimdiye kadar 17 olay meydana geldi. Bunlar gasp ve kaçırma olaylarıdır. Şantiye basma ve şantiye araçlarını yakma olayları da meydana gelmiştir. Eğer bunlar PKK ve PKK'nın kontrolündeyse, bunları izah etmek mümkün değildir. Türkiye'de bir çatışmasızlık ortamı var ve bunun devam etmesi gerekiyor. PKK'nın silahlı unsurları ülkeyi terk ediyor. Bu süreçte bunlar yapılıyorsa, bu akla ziyandır. Ama bunlar PKK içerisindeki kontrol edilemeyen farklı gruplarsa, bunlara PKK'nın BDP ve KCK'lı teşkilatların sahip çıkmaması gerekiyor. Ben bu olaydan sonra sürecin zehirlenmesi yönündeki gayretlerin artacağı varsayımından hareketle şunu ifade etmek isterim; herkes sağduyulu olmalıdır. Evet üzücü bir olay meydana gelmiştir ama bunun büyümemesi ve farklı noktalara çekilmemesi için, daha fazla vatandaşımızın canının yanmaması, ülkemizin daha fazla zarar görmemesi için herkesin aklıselimle hareket etmesi gerektiğini düşünüyorum. Biraz önce BDP'nin, teşkilatlarına sokağa çıkma çağrısında bulunduğu şeklinde bir bilgi geldi. Ben bu bilginin doğru olmamasını temenni ederim. Umarım Sayın Demirtaş ve Kışanak da teşkilatlarına çağrıda bulunarak çözüm sürecini zehirlememeleri konusunda uyarı yaparlar. Savaş baronlarına, ideolojik ve siyasi menfaatlerini gerçekleştirme çabasında olanlara bu fırsatı vermemeliyiz diye düşünüyorum." | Hüseyin Çelik'ten 'Lice' açıklaması | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Çin'in Hong Kong Özel İdare Bölgesi'nde, zanlıların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısına karşı devam eden gösterilerde bugün alınan genel grev kararı nedeniyle Hong Kong havalimanında 200'den fazla uçuş iptal edildi, bölgedeki metro seferlerinde aksamalar yaşandı. "South China Morning Post"un haberinde, protestoların sürdüğü Hong Kong'da bugün genel grev kararı alan göstericilerin, sabah saatlerinden itibaren 15 metro durağını işgal ederek metro seferlerinde aksamalar yaşanmasına neden olduğu kaydedildi. Haberde, Hong Kong Havalimanı çalışanlarının da greve dahil olması nedeniyle en az 209 uçuşun iptal edildiği, havalimanına ulaşımı sağlayan otobüs ve metro hatlarının yollarının kapatıldığı aktarıldı. Öte yandan, genel grev kararı sonrası basına açıklamada bulunan Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam, Hong Kong'un güvenliği ve refahına yönelik düşüncelerle yapıldığını vurguladığı gösteriler nedeniyle şehrin "çok tehlikeli bir durumun eşiğinde" olduğunu söyledi. Lam, istifa etmeyi düşünmediğini belirterek, "Şu noktada benim ya da çalışma arkadaşlarımdan birisinin istifa etmesinin durumu düzelteceğini düşünmüyorum." diye konuştu. İşçilerin, öğrencilerin ve diğerlerinin haklarına saygı gösterilmesi gerektiğine işaret eden Lam, 7 milyon kişinin yaşadığı bölgenin kaos ortamına dönüşmemesi gerektiğini sözlerine ekledi. Öte yandan, bölgedeki bazı kamu binalarının önüne barikatlar yerleştirildi. Hong Kong'da hüküm giyen veya hakkında suçlama bulunan kişilerin Çin'e, Makao Özel İdare Bölgesi'ne ve Tayvan'a iadesini kolaylaştıran yasa tasarısı 3 Nisan'da parlamentoya sunulmuştu. Tasarı politik suçları kapsam dışında tutuyor, ancak 7,4 milyon nüfuslu Hong Kong'da halkın büyük bölümü, insanların Çin'in yargı sistemi altında keyfi gözaltılara, adil olmayan yargı süreçlerine ve hatta işkenceye maruz kalacağı kaygısı taşıyor. Muhalifler yasanın çıkması halinde, bunun Çin'in Hong Kong'daki siyasi muhalifleri hedef almasıyla sonuçlanacağından endişe ediyor. Baş Yönetici Lam, 15 Haziran'da düzenlediği basın toplantısında, tasarının toplumda çok büyük fikir ayrılıklarına yol açtığını, bu nedenle askıya alındığını açıklamıştı. Protestolara yol açan yasal düzenleme süreciyle ilgili özür dileyen Lam, tasarının bu yasama döneminde gündeme gelmeyeceğini belirtmişti. Gösterilerine devam eden protestocuların liderleri ise yasa tasarısı resmi olarak iptal edilene kadar eylemlerini sürdüreceklerini ifade etmişti. | Hong Kong'da grev nedeniyle 200'den fazla uçuş iptal edildi | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Eskişehir'in 71 Evler Mahallesi Kırlangıç Sokak'ta oturan anne Gülten Ege evine gelen Vali Yardımcısı İsmail Soykan ile askeri yetkililerden öğrendi. Gülten Ege'nin kaldığı Nergiz Apartmanı'nın balkonuna askerler tarafından Türk Bayrağı asıldı. Bir 112 ambulansı da evin önünde hazır bekletildi. Evli ve 2 kız çocuğu babası şehit Serdar Ege'nin babasının yıllar önce vefat ettiği öğrenildi. | Eskişehir'e şehit ateşi düştü | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Yıllarca artan yoksulluk karşısında gıda harcamalarından kesip ekmek tüketimini artıran vatandaş için artık ekmek de lüks haline gelmeye başladı. Son bir yılda döviz kurundaki artış ve ithalata bağımlılığın etkisiyle girdi fiyatları artan gıda ve tarım ürünleri içinde ekmeğin hammaddeleri olan maya ve un da nasibini aldı. Buna göre, mayanın fiyatı 2017 Temmuz’undan 2018’in Temmuz’una kadar geçen bir yıllık dönemde yüzde 25, aynı dönemde unun fiyatı da yüzde 30 artınca, ekmeğe bir haftada iki zam birden geldi. 3 gün önce yalnızca İstanbul’da 25 kuruş zam yapılan ekmek, 1.25 TL’den 1.50 TL’ye çıkmıştı. Dün itibarıyla da Türkiye genelinde fiyatının yüzde 15 artacağı duyurulan ekmeğin 250 gramı İstanbul’da 1.75 TL’ye, Türkiye genelinde ise 1.50 TL’ye çıkacak. Son zamdan önce günde bir ekmek tüketenlerin yıllık ekmek harcaması 456.25 TL iken, son zamla birlikte bu harcama 547 TL’ye çıkacak. Günde en az iki ekmek tüketen ailelerin yıllık ekmek harcaması ise 912.5 TL’den 1.095 TL’ye yükselerek, 182.5 TL artmış olacak. Bu artış yalnızca İstanbul için düşünüldüğünde her gün 1.75 TL’den alınan iki ekmeğin yıllık faturası, ailelere 1277.5 TL’ye mâl olacak. Buna göre, asgari ücretle geçinen bir ailenin 1.75 TL’den günde iki ekmek aldığı düşünülürse, yıllık maaşının yüzde 5.91’ini ekmeğe yatırdığı söyleyenebilir. Diğer yandan Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, son 10 yılda ekmeğin kilogram fiyatının yüzde 180 arttığı görülüyor. Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, son yapılan yüzde 15’lik zamla birlikte ekmek fiyatlarının kilogram başına 5.75 TL’yi geçmeyeceğini belirtse de geçen yıl temmuz ayında kilogram fiyatı 4.1136 TL olan ekmeğin fiyatı, bu yılın aynı ayında 5.7500 TL’ye yükselerek yalnızca bir yılda yüzde 41 artmış oldu. Ekmek fiyatları enflasyona etkisi nedeniyle ekonomistler tarafından yakından izleniyor. Yapılan hesaplamaya göre, ekmekteki son yüzde 15’lik zam, manşet enflasyona yaklaşık 0.3 puan artıracak. Maliyetlerdeki artış yalnızca ekmeği değil, simidi de vurdu. Önceki gün patlak veren, susamın kilo fiyatının bir yılda yüzde 76.4 artarak 12 TL’ye çıkmasına neden olan sebepleri, İstanbul Tüccarlar Kulübü Derneği Başkanı İlker Önel şöyle sıraladı: Önel’e göre susam fiyatlarındaki tırmanışta etkili olan en önemli faktör dolar/TL kurundaki dalgalanmalar. Yılbaşından bu yana Türk Lirası’nın dolar karşısında yüzde 25 ila 27 değer kaybetmesinin ardından, fiyatlara en büyük etki kur tarafında gerçekleşti. Aralıkta kilogramı 9 liradan satılan simitlik susam, bugünlerde 11.50-12 lira seviyesinde satılıyor. Önel, enflasyon sebebiyle artan enerji fiyatları, finansman giderleri, vergi ve benzeri maliyetlerin imalatçının giderlerini yüzde 15 civarında artırdığını söylüyor | Ekmek aslanın ağzında | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: haberi! CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin ardından parti genel merkezi önünde toplanan kalabalığa hitap etti. Türkiye'nin demokrasiye inananlarla, bütün dünyanın da Türkiye ile gurur duyduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "İnanın, bütün samimiyetimle söylüyorum, demokrasiye inanan bütün dünya, Türkiye ile ve son seçimler dolayısıyla yine Türkiye ile gurur duyuyorlar. Demokrasiye inanan insanlar, demokrasiden yana tavır alanlar, demokrasiyi sonuna kadar savunanlar sizlerle, herkes ama herkes, gurur duyuyor" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, her zaman "Ben bu milletim ferasetine güveniyorum" dediğini anımsatarak, şöyle devam etti: "Evet, halkımıza güveniyoruz, halkımızın iradesine güveniyoruz. Kapalı kapılar ardında demokrasiye darbe yapıldı. 'Bu darbeyi de İstanbullular giderecek, İstanbullular darbeyi sonlandıracak.' diye güveniyordum, Allah'ın izniyle 800 bin oy farkıyla biz bunu çözdük. Her şey neyle başladı biliyor musunuz? Her şey Adalet Yürüyüşü'yle başladı. Adalet istedik, huzur istedik. 'Hak, hukuk ve adalet.' dedik. Bütün dünyaya sesimizi duyurduk, herkese sesimizi duyurduk. Mısır'daki sağır sultana bile sesimizi duyurduk. Hakkı, hukuku ve adaleti istedik. Getirmek istemediler, engellemek istediler. Bütün engelleri hep birlikte aştık. En son İstanbul seçimlerini de aştık. Bizler hep birlikte, emin olun bir demokrasi destanı yazdık. Her türlü baskıya rağmen, kullandıkları devletin bütün imkanlarına, bütün bürokratlarına rağmen, bu ülkenin insanları baskıdan yana değil, demokrasiden yana tercihini koydu ve demokrasiyi şahlandırdı." Daha önce "Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırdığımız zaman bir anlam kazanacaktır" ifadesini kullandığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyeti şimdi demokrasiyle taçlandırıyoruz ve bunu büyüteceğiz, güçlendireceğiz. Demokrasi kararlılığımızı bütün dünyaya bildireceğiz ve bildirdik de" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, bu başarının kazanılmasında görev alan CHP'nin bütün örgütleri başta olmak üzere partiye üye olsun olmasın herkese teşekkürlerini iletti. Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: "Anadolu'da bütün gözleri, bütün yürekleri, bütün düşünceleri İstanbul seçimlerinde olan ve Ekrem İmamoğlu'nu destekleyen, yakınlarına telefon eden, akrabalarına telefon eden bütün 81 ildeki yurttaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Meydan meydan gezen Millet İttifakı'nın en önemli aktörü olan İYİ Parti'nin Sayın Genel Başkanına, milletvekillerine yürekten teşekkür ediyorum. Millet İttifakı'nda yer almamakla beraber bize destek veren AK Parti'li kardeşlerime, ülkücü kardeşlerime, MHP'li, HDP'li, Saadet'li kardeşlerime yürekten teşekkür ediyorum." Kılıçdaroğlu, "Millet İttifakı'nda yer almamakla birlikte kendilerine destek veren AK Parti'lilere, ülkücülere, MHP'lilere, HDP'lilere, Saadet Parti'lilere" teşekkürlerini bildirdi. Kılıçdaroğlu, tarihin en önemli süreçlerinden birini yaşadıklarını, farklı siyasal görüşlerde olmakla beraber demokrasi konusunda bir araya geldiklerini belirterek, "Yazdıkları destanın şu anda bütün dünyada yankılandığını, bundan daha güzel bir şey olamayacağını" vurguladı. Kalabalığın "Mazbatayı ver, İmamoğlu'na mazbatayı ver" şeklindeki sloganları üzerine Kılıçdaroğlu, "Artık hiçbir güç mazbatayı vermemezlik edemez. Artık bu saatten sonra kapalı kapılar ardından hiç kimse millet iradesine darbe yapamaz. Artık saraylarda oturup, egemen olarak herkesi etkileyeceğini düşünenler halkın iradesine saygı duymak zorundadırlar" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, hiç kimseye "yuh" çekmeyeceklerini, çünkü adalet, hak ve hukuktan yana olduklarını, hakkı, hukuku ve adaleti her yerde ve ortamda savunacaklarını söyledi. "Bu saatten sonra Türkiye süratle gerçek gündemine dönmelidir" diyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, geniş tanımlı işsizlerin 8 buçuk milyona yaklaştığını, bir milyonun üzerinde üniversite mezunu gencin iş aradığını belirtti. İşçi, emekli, sanayici ve serbest meslek çalışanlarında hemen hemen toplumun her kesiminde büyük bir huzursuzluk olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "Şimdi, hukukun üstünlüğünü birlikte yükselteceğiz. Demokrasi çıtasını birlikte yücelteceğiz. Birlikte mücadele edeceğiz. Bizim gücümüz demokrasilerdeki en büyük güçtür. Mücadelemizi kadınlarla birlikte yapacağız, mücadelemizi erkeklerle birlikte yapacağız, mücadelemizi çocuklarımızla birlikte yapacağız, mücadelemizi engellilerle birlikte yapacağız. 82 milyon, demokrasi sınavını verdik. Şimdi demokrasiyi yüceltme zamanı. Birlikte yücelteceğiz. Birlikte Türkiye'ye sahip çıkacağız. Birlikte insanlarımıza sahip çıkacağız. Birlikte sorunlarımıza sahip çıkacağız. Birlikte Türkiye'yi büyüteceğiz." Kemal Kılıçdaroğlu, kalabalığın "Her şey çok güzel olacak" sloganları atması üzerine, bu sloganın İstanbul'da bir çocuk tarafından bulunduğunu ve güzel bir slogan olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, "Onun talebinin ve beklentilerinin karşılanması, aslında hepimizi yürekten sevindirdi. Düşünün, filinta gibi gencecik bir çocuğumuz 'Ekrem amca her şey çok güzel olacak' diyor. Onun beklentileri karşılandı, her şey çok güzel oldu'' diye konuştu. Hiç kimsenin üzülmesini istemeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, "Ekrem Bey'in rakipleri kazanamamış olabilirler. Ama hiç kimse unutmasın, kazanan demokrasidir, kazanan Türkiye'dir, kazanan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir, kazanan Mustafa Kemal'in ve onun arkadaşlarıdır demokrasiyi getirmek isteyenler" dedi. Kılıçdaroğlu, "Ankara'da tarih yazdıklarını ve Mansur Yavaş'ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildiğini" anımsatarak, "Yavaş'ın, Ankara'yı Cumhuriyet'in Ankara'sı, kuruluşun ve kurtuluşun Ankara'sı yapacağını" vurguladı. "Göreceksiniz, Ekrem İmamoğlu da üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış olan İstanbul'u dünyanın en önemli markası yapacaktır" değerlendirmesinde bulunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Ekrem Başkan önümüzdeki günlerde mazbatasını alacak, hakkı ikinci kez teslim edilecek. Tabii, her belediye başkanına da nasip olmaz. İkişer ay arayla ya da bir ay arayla iki kez arka arkaya İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilmek de her kula nasip olmaz. Engel çıkarmak istediler, engeller aşıldı. Bundan sonra artık önünde hiçbir engel yok. Hiçbirimizin önünde hiçbir engel yok. Artık biz, birer demokrasi mücadelesi veren bu ülkenin saygın insanlarıyız. Herkesi kucaklayacağız, bizi eleştirenleri de. Hiç kimseye kin beslemeyeceğiz, öfke beslemeyeceğiz. Herkesi kucaklayacağız, kucaklayıcı bir dil kullanacağız, herkese saygı göstereceğiz, her düşünceye saygı göstereceğiz. Düşünün, CHP bundan sonra artık 82 milyonun partisidir, 82 milyonu kucaklayacaktır, 82 milyonun sorunlarına odaklanacaktır. CHP artık hiç kimseyi kimliğinden ötürü, inancından ötürü, yaşam tarzından ötürü ötekileştirmeyecektir. Herkesin kimliği kendi şerefi olacaktır. Herkesin inancına saygı duyulacaktır. Bizler bir arada huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bizler bir arada hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye'de yaşamak istiyoruz. Bizler bir arada kadın-erkek eşitliği için mücadele edeceğiz, bunun için yaşıyoruz. Bizler bu toplumda hiç kimsenin aşsız, işsiz olmadığı, her evde tencerenin kaynadığı güzel bir Türkiye istiyoruz. Bizler belediye başkanlarımızın, yurttaşlar arasında hiçbir ayrım yapmadığı bir güzel belediye başkanlığı istiyoruz. Bizler Ankara'da, İstanbul'da, Antalya'da, Mersin'de, Aydın'da, İzmir'de Türkiye genelinde huzurlu, barış içinde bir Türkiye'yi inşa etmek istiyoruz." Kılıçdaroğlu, yollarının uzun fakat güzel olduğuna, kararlı olduklarına vurgu yaparak, adalet yürüyüşünde Maltepe'de, "Geldik bir duvara dayandık, şimdi o duvarı yıkacağız." dediğini anımsattı. Kemal Kılıçdaroğlu, "O duvar parça parça yıkılıyor. Demokrasinin önündeki bütün engelleri kaldıracağız, birlikte kaldıracağız, huzur içinde kaldıracağız, barış içinde kaldıracağız, herkesi kucaklayarak kaldıracağız. Ve herkese şunu söyleyeceğiz, herkesin düşüncesi saygındır ve her düşünceye saygı göstermek de bizim temel görevimizdir. Demokrasi içinde yürüyeceğiz, demokrasi için yürüyeceğiz" dedi. Adalet yürüyüşünde güvenliği sağlayan güvenlik güçlerine teşekkür eden Kılıçdaroğlu, "Son seçimlerde, ondan önceki seçimlerde bizim güvenliğimizi yine polis arkadaşlarımız sağladılar. Onların 3600 ek göstergesini bütün seçim meydanlarında dillendirdim, bundan sonra da dillendireceğim. Bütün güvenlik güçlerine yürekten teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar" diye konuştu. Yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı sonuçlarını parti genel merkezindeki makamında takip eden Kılıçdaroğlu, resmi olmayan ilk sonuçlara ilişkin Twitter'dan da değerlendirmede bulunarak "Her şey çok güzel olacak demiştik ve her şey çok güzel oldu" ifadesini kullanmıştı. | Kılıçdaroğlu: Hep birlikte demokrasi destanı yazdık | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
| Haber metni: Genel Başkanı , Cumhurbaşkanı 'a cevaplaması için çeşitli sorular yöneltti. Kılıçdaroğlu, 'dan yaptığı paylaşımda, 'nin politikasına ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 5 soruyu yanıtlamasını istedi. İşte, Kılıçdaroğlu'nun o soruları... | Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Twitter üzerinden 5 soru | 0 | Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın. |
Subsets and Splits