id
int64 1
9.2k
| answers
list | title
stringlengths 4
104
| question
stringlengths 2
257
| context
stringlengths 31
11.1k
|
---|---|---|---|---|
101 | [
{
"answer_start": "50",
"text": "Fransa, İngiltere ve Güney İtalya’daki"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Schipperges 13. Yüzyıla ilişkin olarak açıklığa kavuşturmaya çalıştığı soruları yanıtlamak için dikkatini hangi özümseme merkezlerine çevirmiştir? | Schipperges bu soruları yanıtlamak için dikkatini Fransa, İngiltere ve Güney İtalya’daki özümseme merkezlerine çevirmektedir. Daha 10. yüzyılın sonuna doğru Arap doğa bilimleriyle irtibata geçilmiş olan Chartres’da 12. yüzyıl, Aristoteles (Arabus) ve Arap astronomisi ve tıbbıyla tanışmaya şahit oldu. İspanya eyaletlerinin Hıristiyanlarca tekrar ele geçirilmesinden sonra Fransız eğitim kurumlarında Arap etkileri altındaki kültür merkezlerinden gelen Arap kültür birikiminin resepsiyonu gerçekleşmeye başladı. 12. yüzyılın başında güney Fransa’da, Arap bilimleriyle olan ilk temasın meyvesi sonucunda ortaya çıkan yeni bir bilimsel filizlenmenin ilk belgelerini bulmaktayız.
|
102 | [
{
"answer_start": "512",
"text": "12. yüzyılın başında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Güney Fransa’da Arap bilimiyle olan ilk temasın meyvesi sonucunda ortaya çıkan yeni bir bilimsel filizlenmenin ilk belgelerini kaçıncı yüzyılın başlarında bulmaktayız? | Schipperges bu soruları yanıtlamak için dikkatini Fransa, İngiltere ve Güney İtalya’daki özümseme merkezlerine çevirmektedir. Daha 10. yüzyılın sonuna doğru Arap doğa bilimleriyle irtibata geçilmiş olan Chartres’da 12. yüzyıl, Aristoteles (Arabus) ve Arap astronomisi ve tıbbıyla tanışmaya şahit oldu. İspanya eyaletlerinin Hıristiyanlarca tekrar ele geçirilmesinden sonra Fransız eğitim kurumlarında Arap etkileri altındaki kültür merkezlerinden gelen Arap kültür birikiminin resepsiyonu gerçekleşmeye başladı. 12. yüzyılın başında güney Fransa’da, Arap bilimleriyle olan ilk temasın meyvesi sonucunda ortaya çıkan yeni bir bilimsel filizlenmenin ilk belgelerini bulmaktayız.
|
103 | [
{
"answer_start": "255",
"text": "Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri kimdir? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
104 | [
{
"answer_start": "456",
"text": "1215 yılında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Paris’teki okuma yasağı ne zaman başlamıştır? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
105 | [
{
"answer_start": "684",
"text": "1245 yılında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Paris’teki okuma yasağı ne zaman yaygınlaştı? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
106 | [
{
"answer_start": "697",
"text": "Papa IV. Innozenz"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Paris’teki okuma yasağı kim tarafından yaygınlaştırılmıştır? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
107 | [
{
"answer_start": "30",
"text": "Toulouse’da"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 12. Yüzyılın ortalarına doğru görüş alanına çıkan yeni bir çeviri merkezi nerededir? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
108 | [
{
"answer_start": "97",
"text": "Fransız geleneğine"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 12. Yüzyılın ortalarına doğru görüş alanına çıkan yeni bir çeviri merkezi hangi ülke geleneğine dayanmaktadır? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
109 | [
{
"answer_start": "153",
"text": "İspanyol eğitim merkezlerine"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 12. Yüzyılın ortalarına doğru görüş alanına çıkan yeni bir çeviri merkezi hangi ülke eğitim merkezlerine köprü olacaktır? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
110 | [
{
"answer_start": "254",
"text": " Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Toulouse okulunun 12. Yüzyıldaki en önemli çevirmenleri kimlerdir? | 12. yüzyılın ortalarına doğru Toulouse’da yeni bir çeviri merkezi görüş alanına çıktı. Bu merkez Fransız geleneğine dayanmaktadır ve kısa bir süre sonra İspanyol eğitim merkezlerine köprü olacaktır. Toulouse okulunun 12. yüzyıldaki en önemli çevirmenleri Hermannus Dalmata ve Robertus Ketenensis’tir. Onların çevirdiği kitaplar ağırlıklı olarak astronomi, astroloji ve fizik alanına aittir. Toulouse okulu 13. yüzyılın başında başka bir önem daha kazandı: 1215 yılında Aristoteles’in Paris’te [okunma] yasağından sonra bu merkez, etkisi süren Aristoteles geleneğinin devamını garanti eden bir konuma geldi. Felsefe ve doğa bilimleri orada çok özel bir önem kazandılar. Gerçi bu yasak 1245 yılında Papa IV. Innozenz tarafından Toulouse Üniversitesi’nde de yaygınlaştırılmış ve 1263 yılında IV. Urban tarafından yinelenmiştir fakat bu fermanlar pratik bir etkide bulunamadılar.
|
111 | [
{
"answer_start": "31",
"text": "Bathlı Adelard"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Anglo-Sakson akımının temsilcisi kimdir? | Bu akımın en önemli temsilcisi Bathlı Adelard (ki, faaliyeti 1116 ve 1142 yıllarını kapsar)’dır. Fransa, İspanya, İtalya’da bulunan özümseme merkezlerindeki ve Suriye’deki uzun süreli ikametlerinden sonra İngiltere’ye geri döndü. Arapça’dan Latince’ye yaptığı çeviriler yoluyla Bathlı Adelard, önemli astronomik-astrolojik ve matematiksel bazı eserleri Avrupa’da erişilebilir kıldı. Muhtemelen o, Arap-İslam bilimlerinin yüksek seviyesinin kendi kültür çevresininkine karşı üstünlüğünü dile getiren sadece ilk İngiliz değil, belki de ilk Avrupalıdır. Yeni doğa bilim bilgileri İngiltere’de diğer aracı şahsiyetlerden birisi, 1079 yılından 1095 yılına kadar Hereford başpiskoposu olan Robertus de Losinga, bir diğeri de Malvernli Walcher (ö.1135)’dir. Bu Lothringen doğumlu bilgin İtalya’yı ziyaret etmiş ve 1091 yılında İngiltere’ye dönmüştü. O, özümseme sürecini Bathlı Adelard anlayışında devam ettirdi. Bundan başka ayrıca Malvern’de (Hereford civarında) Herefordlu Roger 12. yüzyılın ikinci yarısında arabist araştırmalar merkezi kurdu.
|
112 | [
{
"answer_start": "684",
"text": "Robertus de Losinga"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 1079 yılından 1095 yılına kadar Hereford başpiskoposu kimdir? | Bu akımın en önemli temsilcisi Bathlı Adelard (ki, faaliyeti 1116 ve 1142 yıllarını kapsar)’dır. Fransa, İspanya, İtalya’da bulunan özümseme merkezlerindeki ve Suriye’deki uzun süreli ikametlerinden sonra İngiltere’ye geri döndü. Arapça’dan Latince’ye yaptığı çeviriler yoluyla Bathlı Adelard, önemli astronomik-astrolojik ve matematiksel bazı eserleri Avrupa’da erişilebilir kıldı. Muhtemelen o, Arap-İslam bilimlerinin yüksek seviyesinin kendi kültür çevresininkine karşı üstünlüğünü dile getiren sadece ilk İngiliz değil, belki de ilk Avrupalıdır. Yeni doğa bilim bilgileri İngiltere’de diğer aracı şahsiyetlerden birisi, 1079 yılından 1095 yılına kadar Hereford başpiskoposu olan Robertus de Losinga, bir diğeri de Malvernli Walcher (ö.1135)’dir. Bu Lothringen doğumlu bilgin İtalya’yı ziyaret etmiş ve 1091 yılında İngiltere’ye dönmüştü. O, özümseme sürecini Bathlı Adelard anlayışında devam ettirdi. Bundan başka ayrıca Malvern’de (Hereford civarında) Herefordlu Roger 12. yüzyılın ikinci yarısında arabist araştırmalar merkezi kurdu.
|
113 | [
{
"answer_start": "958",
"text": "Herefordlu Roger"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 12. yüzyılın ikinci yarısında arabist araştırmalar merkezini kim kurdu? | Bu akımın en önemli temsilcisi Bathlı Adelard (ki, faaliyeti 1116 ve 1142 yıllarını kapsar)’dır. Fransa, İspanya, İtalya’da bulunan özümseme merkezlerindeki ve Suriye’deki uzun süreli ikametlerinden sonra İngiltere’ye geri döndü. Arapça’dan Latince’ye yaptığı çeviriler yoluyla Bathlı Adelard, önemli astronomik-astrolojik ve matematiksel bazı eserleri Avrupa’da erişilebilir kıldı. Muhtemelen o, Arap-İslam bilimlerinin yüksek seviyesinin kendi kültür çevresininkine karşı üstünlüğünü dile getiren sadece ilk İngiliz değil, belki de ilk Avrupalıdır. Yeni doğa bilim bilgileri İngiltere’de diğer aracı şahsiyetlerden birisi, 1079 yılından 1095 yılına kadar Hereford başpiskoposu olan Robertus de Losinga, bir diğeri de Malvernli Walcher (ö.1135)’dir. Bu Lothringen doğumlu bilgin İtalya’yı ziyaret etmiş ve 1091 yılında İngiltere’ye dönmüştü. O, özümseme sürecini Bathlı Adelard anlayışında devam ettirdi. Bundan başka ayrıca Malvern’de (Hereford civarında) Herefordlu Roger 12. yüzyılın ikinci yarısında arabist araştırmalar merkezi kurdu.
|
114 | [
{
"answer_start": "39",
"text": "Robertus Ketenensis"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Schipperges’e göre, doğrudan doğruya Bathlı Adelard’ın geleneğini kim izlemiştir? | Arabizm ve İngiltere konusu bağlamında Robertus Ketenensis adı unutulmamalıdır. Gerçi o bir İngiliz değildi fakat Schipperges’e göre, doğrudan doğruya Bathlı Adelard’ın geleneğini izlemiştir. Eğitimini ve donanımını Arap İspanya’ya borçludur. Chartres Okulu’nda faaliette bulunmuştur ve 1147 yılından itibaren Londra’da olduğu saptanabiliyor. Arap cebirini ve kimyasını İngiliz okullarına getiren odur.
|
115 | [
{
"answer_start": "117",
"text": "Morleyli Daniel"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Anglo-Sakson resepsiyon ve özümseme hareketinin 12. yüzyılın ikinci yarısındaki temsilcisi kimdir? | Anglo-Sakson resepsiyon ve özümseme hareketinin önemli bir temsilcisi olarak 12. yüzyılın ikinci yarısında karşımıza Morleyli Daniel çıkmakta. Cremonalı Gerhard’ın öğrenci halkasına dahil olduğu Toledo’daki ikametinden sonra 1177 yılında çok sayıda Arapça kitapla memleketine döndü. Bizzat kendisinin bu eserlerden çeviri yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Arabizm anlamındaki etkisi Liber de naturis inferiorum et superiorum isimli eserinden daha çok kişisel aracılığıyla olmuştu.
|
116 | [
{
"answer_start": "117",
"text": "Morleyli Daniel"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Anglo-Sakson resepsiyon ve özümseme hareketinin önemli bir temsilcisi kimdir? | Anglo-Sakson resepsiyon ve özümseme hareketinin önemli bir temsilcisi olarak 12. yüzyılın ikinci yarısında karşımıza Morleyli Daniel çıkmakta. Cremonalı Gerhard’ın öğrenci halkasına dahil olduğu Toledo’daki ikametinden sonra 1177 yılında çok sayıda Arapça kitapla memleketine döndü. Bizzat kendisinin bu eserlerden çeviri yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Arabizm anlamındaki etkisi Liber de naturis inferiorum et superiorum isimli eserinden daha çok kişisel aracılığıyla olmuştu.
|
117 | [
{
"answer_start": "434",
"text": "1212-1250"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Kayser II. Friedriche dönemi hangi yıllar arasıdır? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
118 | [
{
"answer_start": "487",
"text": "kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle"
}
] | İslamda bilim ve teknik | : Kayser II. Friedriche neden Arap kültürüne yönelmiştir? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
119 | [
{
"answer_start": "856",
"text": "Michael Scotus’dur."
}
] | İslamda bilim ve teknik | II.Friedrich’in bilginler arasındaki en önemli şahsiyet olarak belirttiği kişi kimdir? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
120 | [
{
"answer_start": "879",
"text": "filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Michael Scotus’un mesleği nedir? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
121 | [
{
"answer_start": "983",
"text": "Palermo’ya"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Michael Scotos Toledo ve Bolonga’daki faaliyetlerinden sonra nereye çağrılmıştır? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
122 | [
{
"answer_start": "856",
"text": "Michael Scotus"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Toledo ve Bolonga’daki faaliyetlerinden sonra Palermo’ya kim çağrılmıştır? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
123 | [
{
"answer_start": "965",
"text": "Kayser tarafından"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Toledo ve Bolonga’daki faaliyetlerinden sonra Palermo’ya Michael Scotus kim tarafından çağrılmıştır? | Schipperges, Arap tıbbının Avrupa ortaçağında alınıp benimsenmesi konusundaki genel panoramayı, İtalya güneyindeki özümseme akımları hakkındaki bölümle sonlandırmaktadır. Çok değerli açıklamaları, Arap fethinden sonra 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar doğu ile batı kültürleri arasında doğal bir bağlantı noktası olan Sicilya’daki durum hakkında canlı bir tablo sunmaktadır. Orada özümseme süreci özellikle Kayser II. Friedrich (dönemi: 1212-1250) şahsıyla yeni bir nitelik kazandı. Kayser kişisel eğilimi ve özel temaslar nedeniyle Arap kültürüne yönelmişti. Bunun hangi tarzda ve bu temaslardan doğan ürünlerin ne kadar önemli olduğuna ilişkin soruya başka bir bağlamda değineceğiz. Burada sadece, özümseme sürecine dahil olan ve Schipperges tarafından bildirilen bilginlerin isimleri anılacaktır. II. Friedrich’in bilginler halkasındaki en önemli şahsiyet Michael Scotus’dur. Bu filozof, kimyacı, astrolog ve çevirmen, Toledo ve Bologna’daki faaliyetlerinden sonra Kayser tarafından Palermo’ya çağrıldı. Michael Scotus, Sicilya’daki çeviri periyoduna İspanya’nın bilimsel geleneğinin ruh ve tekniğini beraberinde getirdi, bilhassa yeni Aristoteles [Aristoteles Arabus], meteoroloji ve kimya alanındaki bilgisini. Onun tarafından Palermo’da çevirilen eserler burada dile getirilmeyecektir, ama yine de Schipperges’e dayanarak Michael Scotus adına deforme olan çeviri yazını eğilimine işaret etmek istiyorum. Bu eğilim, bilimler tarihi açısından, kaynaklarla ne kadar berbat bir ilişki içinde bulunulduğunu göstermektedir ve 14. ve 15. yüzyılda fevkalade bilimsel olmayan ve karmakarışık risaleler doğurmuştur. Paris’teki bir el yazmasına göre Michael Scotus Averroes’u [İbn Rüşd] Yunanca’dan çevirmiştir! Çok daha vahim bir örnekte, 16. yüzyıldan kalma bir el yazması, uydurma bir Arapça metin üzerinde yeşil, kırmızı ve siyah renklerde yazılmış Latince şerhler içermektedir. Sözde Arapça olan yazı, ki yazarının Praglı Michael Scotus olduğu anlaşılmaktadır, “secreta naturae” başlığı altında birçok batıl inancı tıbba sokmaktadır. Schipperges’in de işaret ettiği gibi, bilim tarihi açısından önemli olan, tıbba astrolojinin ve büyünün karıştırılması eğilimi ve bu öğretinin Arap otoritelere dayandırılarak tedavüle çıkarılması 16. yüzyılın başlarına kadar takip edilebilir.
|
124 | [
{
"answer_start": "201",
"text": "Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Endülüs coğrafyasının çevirisi kime aittir? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
125 | [
{
"answer_start": "352",
"text": "Gil Peres"
}
] | İslamda bilim ve teknik | : Endülüs coğrafyasının çevirisi kim tarafından yapılmıştır? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
126 | [
{
"answer_start": "13",
"text": "İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arapça coğrafyası nasıl tanınmaya başlamıştır? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
127 | [
{
"answer_start": "763",
"text": "Historia"
}
] | İslamda bilim ve teknik | İber Yarımadası ve tasviri hangi eserde yapılmıştır? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
128 | [
{
"answer_start": "689",
"text": "P. Gautier Dalche"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserdeki İber Yarımadası ve tasvirinin Er-Razi’nin kitabından alındığı araştırmasını yapan Orta Çağ Fransız uzman kimdir? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
129 | [
{
"answer_start": "870",
"text": "İber Yarımadası tasviri ve haritasını"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Orta Çağ Fransız uzman P. Gautier Dalché hangi araştırmayı yapmıştır? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
130 | [
{
"answer_start": "1246",
"text": "Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri nedir? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
131 | [
{
"answer_start": "1233",
"text": "1550"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono hangi yılda yazılmıştır? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
132 | [
{
"answer_start": "1320",
"text": "Gian Battista Ramusio"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono kim tarafından yazılmıştır? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
133 | [
{
"answer_start": "1353",
"text": "Navigationi et viaggi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | İtalyan bilgin Gian Battista Ramusio’nun toparlayıp yayınladığı eserin ismi nedir? | Görünen o ki İber Yarımadası’nda çeviriler yoluyla belirli ölçüde tanınan Arapça coğrafya eserleri bile, İspanya’nın komşularında hiçbir ilgi görmemiştir. Bu gözlemi bir örnekle daha belirgin kılalım. Ebu Bekir Ahmed b. Muhammed b. Musa er-Razi (273-344/887- 955)’nin Endülüs coğrafyası Portekiz Kralı Denis (1279-1325)’in direktifiyle Arapça bilmeyen Gil Peres isimli bir keşiş tarafından Müslüman Maese Mohamed (el-Muallim Muhammed)’in şifahi çevirisine dayanılarak Portekizce’ye çevirilmiştir. Bu çeviriden bir Kastilyanca versiyon ve birçok Kastilce uyarlama ortaya çıkmıştır. Portekizce’ye çevrilmeden önce bu kitabın İspanya’da hayli ünlü olduğu anlaşılıyor. Orta Çağ uzmanı Fransız P. Gautier Dalche tarafından yapılan bir araştırma sonucunda biliyoruz ki Historia veya Chronica Pseudo-Isidoriana isimli eserin muhtemelen 12. yüzyılda yaşamış olan anonim yazarı, İber Yarımadası tasviri ve haritasını er-Razi’nin kitabından almıştır. Gerçi, Gautier Dalche burada Arap kültürünün Latin kültürüne olan etkisinin hassas bir olgusunu görme eğilimindedir, fakat bu durumda etkilemenin sadece İber Yarımadası ile sınırlı kaldığı görünmektedir. Avrupa’ya ulaşan tasvir karakterli Arap coğrafyasının şimdiye dek bilinen en eski eseri 1550 yılında Della descrittione dell’Africa et delle cose notabili che ivi sono adıyla Gian Battista Ramusio tarafından Navigationi et viaggi koleksiyonu içerisinde yayınlanan Afrika tasviridir. Bu tasvir, önceden İtalyan esaretine düşüp Leo Africanus adıyla vaftiz edilen kuzey Afrikalı el-hasan b. Muhammed el-Vezzan tarafından yazılmıştır. Bu kitabın hem haritalarıyla hem de mükemmel tasvirleriyle 16. ve 17. yüzyıl İtalyan bilginlerini derinden etkilediği hususu yukarıda (s. 77) anıldı
|
134 | [
{
"answer_start": "78",
"text": "el-İdrisi’ye ait"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olan eser kime aittir? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
135 | [
{
"answer_start": "236",
"text": "1592"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eser hangi yılda basılmıştır? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
136 | [
{
"answer_start": "249",
"text": "Roma’da"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eser nerede basılmıştır? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
137 | [
{
"answer_start": "301",
"text": "İtalyanca’ya"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eser 1600 yılında hangi dile çevrilmiştir? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
138 | [
{
"answer_start": "268",
"text": "1600"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eserin İtalyanca çevirisi hangi yılda yapılmıştır? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
139 | [
{
"answer_start": "281",
"text": "B. Baldi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eser 1600 yılında kim tarafından İtalyancaya çevrildi? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
140 | [
{
"answer_start": "391",
"text": "Latince’ye"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eser 1619 yılında hangi dile çevrilmiştir? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
141 | [
{
"answer_start": "317",
"text": "1619"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eserin Latince çevirisi hangi yılda yapılmıştır? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
142 | [
{
"answer_start": "342",
"text": "Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita"
}
] | İslamda bilim ve teknik | El-İdrisi’ye ait olan eser 1619 yılında kimler tarafından Latinceye çevrilmiştir? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
143 | [
{
"answer_start": "468",
"text": "Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası)"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 1619’daki Latince çeviride , yazar el- İdrīsī nasıl anılmaktadır? | Yine hayrete düşüren bir diğer husus –haritaların aksine– yukarıda bahsedilen el-İdrisi’ye ait eser metninin geç dönemde ve aşırı kısaltılmış, hatta neredeyse tahrif edilmiş bir redaksiyonla Avrupa’da tanınmış olmasıdır. Bu metin ilkin 1592 yılında Roma’da basıldı ve 1600 yılında B. Baldi tarafından İtalyanca’ya ve 1619 yılında iki Maronit Gabriel Sionita ve Johannes Hesronita tarafından Latince’ye çevirildi. Fakat Latince çeviri, yazar elİdrisi adı anılmaksızın, Geographie Nubiensis (Sudanlının Coğrafyası) diye yayınlandı ve uzunca bir süre bu şekilde alıntılandı. Arap-İslam beşeri coğrafyası geniş ölçüde ve uzun zaman İspanya dışı Avrupa’da bilinmemiş olarak kaldıysa da, bugün biz kuşkusuz, Arap-İslam kültür çevresine ait matematiksel coğrafya ve kartografyanın 11. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupalı ardıllarını çok derinden etkilediğini tespit edebiliyoruz.
|
144 | [
{
"answer_start": "291",
"text": "Bizanslı Maximos Planudes"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Kaybolduğu varsayılan matematik coğrafyanın Yunanca orijinalini kim tarafından bulundu? | Matematik coğrafya açısından öncelikle şu belirtilmelidir: Önemli bir bölümü kartografik ön bilgilendirmeden ve yaklaşık 8000 yerin koordinat çizelgelerinden oluşan Ptoleme Coğrafyası 15. yüzyıla kadar Latin dili bölgesinde bilinmiyordu. Kaybolduğu varsayılan Yunanca orijinalini ilk olarak Bizanslı Maximos Planudes 13. yüzyıldan 14. yüzyıla geçiş sırasında yeniden bulduğunu bildiriyor. Bu eserin Latince çevirisi Jacopo Angeli (Jacobus Angelus) tarafından 15. yüzyılın başlarında yapıldı.
|
145 | [
{
"answer_start": "416",
"text": "Jacopo Angeli"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Matematik coğrafyanın Latince çevirisi kim tarafından yapıldı? | Matematik coğrafya açısından öncelikle şu belirtilmelidir: Önemli bir bölümü kartografik ön bilgilendirmeden ve yaklaşık 8000 yerin koordinat çizelgelerinden oluşan Ptoleme Coğrafyası 15. yüzyıla kadar Latin dili bölgesinde bilinmiyordu. Kaybolduğu varsayılan Yunanca orijinalini ilk olarak Bizanslı Maximos Planudes 13. yüzyıldan 14. yüzyıla geçiş sırasında yeniden bulduğunu bildiriyor. Bu eserin Latince çevirisi Jacopo Angeli (Jacobus Angelus) tarafından 15. yüzyılın başlarında yapıldı.
|
146 | [
{
"answer_start": "94",
"text": "Tahdid Nihayat el-Emakin li-Taşhih Mesafat el-Mesakin"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Matematiksel coğrafyanın yazıldığı eserin adı nedir? | Matematiksel coğrafyanın Ebu er-Reyhan el- Biruni (ö.440/1048) tarafından yazılan temel eseri Tahdid Nihayat el-Emakin li-Taşhih Mesafat el-Mesakin ne yazık ki Avrupa’ya ulaşmadı. Enlem-boylam derecelerine ve bunların el-Biruni’den önceki zamanlarda nasıl ve hangi tarzda belirlendiğine ilişkin bir tasavvuru Avrupa, daha 10. yüzyılda Arap İspanya’yla temas sayesinde tektük halde ve daha sonra 11. yüzyılda bu kavramların ve hesaplama işleminin önemli bir yer tuttuğu ilk Arapça astronomik eserlerin yoğun bir şekilde çevirilmesiyle elde etmişti.
|
147 | [
{
"answer_start": "24",
"text": " Ebu er-Reyhan el- Biruni"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Matematiksel coğrafyanın yazıldığı Taḥdīd Nihāyāt el-Emākin li-Taṣḥīḥ Mesāfāt el-Mesākin adlı eser kime aittir? | Matematiksel coğrafyanın Ebu er-Reyhan el- Biruni (ö.440/1048) tarafından yazılan temel eseri Tahdid Nihayat el-Emakin li-Taşhih Mesafat el-Mesakin ne yazık ki Avrupa’ya ulaşmadı. Enlem-boylam derecelerine ve bunların el-Biruni’den önceki zamanlarda nasıl ve hangi tarzda belirlendiğine ilişkin bir tasavvuru Avrupa, daha 10. yüzyılda Arap İspanya’yla temas sayesinde tektük halde ve daha sonra 11. yüzyılda bu kavramların ve hesaplama işleminin önemli bir yer tuttuğu ilk Arapça astronomik eserlerin yoğun bir şekilde çevirilmesiyle elde etmişti.
|
148 | [
{
"answer_start": "57",
"text": "Aurillaclı Gerbert"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arapça astronomik eserler 10.yy da kime atfedilmiştir? | Henüz 10. yüzyılda, daha sonra Papa II. Silvester olacak Aurillaclı Gerbert (ö.1003)’e atfedilen usturlabın taşıdığı iç diskte bazı enlem bilgileri görülüyor. Kaydedilen değerlerin ve çizgilerin üçü İslam dünyasında bulunan bölgelerle ilgilidir, 4. enlem derecesi (42°) Roma’yla ilgilidir. Bu değer de (41°40’ olarak) 9. yüzyıldan beri Arap koordinat çizelgelerinde kaydedilmiş olan enlem derecelerine aittir. Oysaki Gerbert’in yazıları, onun matematiksel coğrafya bilgisine sahip olduğuna dair herhangi bir unsur içermemektedir.
|
149 | [
{
"answer_start": "113",
"text": "Hermannus Contractus (Reichenaulu Hermann, 1034-1054)"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Benedikt rahipler grubu mensubu yazar olarak kimi göstermiştir? | Yedi iklim çizelgesini taklit halde alıntılayan bildiğimiz en eski Latince eser, Benedikt rahipler grubu mensubu Hermannus Contractus (Reichenaulu Hermann, 1034-1054)’un yazar olarak gösterildiği De compositione astrolabii isimli eserdir.
|
150 | [
{
"answer_start": "196",
"text": "De compositione astrolabii"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Benedikt rahipler grubu mensubu Hermannus Contractus’un yazar olarak gösterildiği eserin adı nedir? | Yedi iklim çizelgesini taklit halde alıntılayan bildiğimiz en eski Latince eser, Benedikt rahipler grubu mensubu Hermannus Contractus (Reichenaulu Hermann, 1034-1054)’un yazar olarak gösterildiği De compositione astrolabii isimli eserdir.
|
151 | [
{
"answer_start": "292",
"text": "Muhammed b. Musa el-harizmi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 1120-1130 astronomik çizelgeler kime aittir? | Arap-İslam bilimlerinin resepsiyonu sürecinin hayli ilerlediği 12. yüzyılın ilk yarısında belirli kavramlar, definisyonlar, yöntemler ve matematiksel coğrafyanın verileri Arap astronomisinin bazı elkitaplarının tercümesiyle Avrupa’ya ulaşmıştır. 1120 ve 1130 yılları arasında Bathlı Adelard, Muhammed b. Musa el-harizmi (el-Me’mun döneminde faaliyette bulundu, 198-218/813-833)’nin Ebu el-kasım Mesleme b. Ahmed el-Mecriti (ö.398/1007) tarafından yeniden gözden geçirilen astronomik çizelgelerini çevirdi. Latin dünyasına sinüsün fonksiyonu ve kullanılışı sadece bu yolla ulaşmış değildir. Matematiksel coğrafyayla gelecekteki uğraşılarda yardımcı araç olarak çok daha önemlisi, bu çizelgede bildirilen ve herhangi bir yerin enlemini bulmaya yarayan dört kuraldır. Böylelikle ilk olarak el-harizmi’de karşılaşılan şu metot bilinir hale geldi: Bir dolay kutupsal yıldızının bulunduğu en üst ve en alt noktalardan kutup yüksekliğini ve bununla ilişkili olarak bir yerin coğrafi enlemini belirleme. Ayrıca anılmalıdır ki “algorithmus” terimi ve bu terimle ilintili olan türevler, bu matematikçi ve astronom el- harizmi adının bozulmuş şekline bağlı bulunuyor.
|
152 | [
{
"answer_start": "246",
"text": "1120 ve 1130 yılları arasında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Muḥammed b. Mūsā el-Ḫārizmī ’nin astronomik çizelgeleri hangi yıllarda çizilmiştir? | Arap-İslam bilimlerinin resepsiyonu sürecinin hayli ilerlediği 12. yüzyılın ilk yarısında belirli kavramlar, definisyonlar, yöntemler ve matematiksel coğrafyanın verileri Arap astronomisinin bazı elkitaplarının tercümesiyle Avrupa’ya ulaşmıştır. 1120 ve 1130 yılları arasında Bathlı Adelard, Muhammed b. Musa el-harizmi (el-Me’mun döneminde faaliyette bulundu, 198-218/813-833)’nin Ebu el-kasım Mesleme b. Ahmed el-Mecriti (ö.398/1007) tarafından yeniden gözden geçirilen astronomik çizelgelerini çevirdi. Latin dünyasına sinüsün fonksiyonu ve kullanılışı sadece bu yolla ulaşmış değildir. Matematiksel coğrafyayla gelecekteki uğraşılarda yardımcı araç olarak çok daha önemlisi, bu çizelgede bildirilen ve herhangi bir yerin enlemini bulmaya yarayan dört kuraldır. Böylelikle ilk olarak el-harizmi’de karşılaşılan şu metot bilinir hale geldi: Bir dolay kutupsal yıldızının bulunduğu en üst ve en alt noktalardan kutup yüksekliğini ve bununla ilişkili olarak bir yerin coğrafi enlemini belirleme. Ayrıca anılmalıdır ki “algorithmus” terimi ve bu terimle ilintili olan türevler, bu matematikçi ve astronom el- harizmi adının bozulmuş şekline bağlı bulunuyor.
|
153 | [
{
"answer_start": "292",
"text": "Muhammed b. Musa el-harizmi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 1120 ve 1130 yılları arasında Muḥammed b. Mūsā el-Ḫārizmī ’nin astronomik çizelgeleri kim tarafından yeniden gözden geçirilmişitir? | Arap-İslam bilimlerinin resepsiyonu sürecinin hayli ilerlediği 12. yüzyılın ilk yarısında belirli kavramlar, definisyonlar, yöntemler ve matematiksel coğrafyanın verileri Arap astronomisinin bazı elkitaplarının tercümesiyle Avrupa’ya ulaşmıştır. 1120 ve 1130 yılları arasında Bathlı Adelard, Muhammed b. Musa el-harizmi (el-Me’mun döneminde faaliyette bulundu, 198-218/813-833)’nin Ebu el-kasım Mesleme b. Ahmed el-Mecriti (ö.398/1007) tarafından yeniden gözden geçirilen astronomik çizelgelerini çevirdi. Latin dünyasına sinüsün fonksiyonu ve kullanılışı sadece bu yolla ulaşmış değildir. Matematiksel coğrafyayla gelecekteki uğraşılarda yardımcı araç olarak çok daha önemlisi, bu çizelgede bildirilen ve herhangi bir yerin enlemini bulmaya yarayan dört kuraldır. Böylelikle ilk olarak el-harizmi’de karşılaşılan şu metot bilinir hale geldi: Bir dolay kutupsal yıldızının bulunduğu en üst ve en alt noktalardan kutup yüksekliğini ve bununla ilişkili olarak bir yerin coğrafi enlemini belirleme. Ayrıca anılmalıdır ki “algorithmus” terimi ve bu terimle ilintili olan türevler, bu matematikçi ve astronom el- harizmi adının bozulmuş şekline bağlı bulunuyor.
|
154 | [
{
"answer_start": "1080",
"text": "matematikçi ve astronom el- harizmi adının bozulmuş şekline"
}
] | İslamda bilim ve teknik | “Algorithmus” terimi ve bu terimle ilintili olan türevler,kime bağlı bulunmuştur? | Arap-İslam bilimlerinin resepsiyonu sürecinin hayli ilerlediği 12. yüzyılın ilk yarısında belirli kavramlar, definisyonlar, yöntemler ve matematiksel coğrafyanın verileri Arap astronomisinin bazı elkitaplarının tercümesiyle Avrupa’ya ulaşmıştır. 1120 ve 1130 yılları arasında Bathlı Adelard, Muhammed b. Musa el-harizmi (el-Me’mun döneminde faaliyette bulundu, 198-218/813-833)’nin Ebu el-kasım Mesleme b. Ahmed el-Mecriti (ö.398/1007) tarafından yeniden gözden geçirilen astronomik çizelgelerini çevirdi. Latin dünyasına sinüsün fonksiyonu ve kullanılışı sadece bu yolla ulaşmış değildir. Matematiksel coğrafyayla gelecekteki uğraşılarda yardımcı araç olarak çok daha önemlisi, bu çizelgede bildirilen ve herhangi bir yerin enlemini bulmaya yarayan dört kuraldır. Böylelikle ilk olarak el-harizmi’de karşılaşılan şu metot bilinir hale geldi: Bir dolay kutupsal yıldızının bulunduğu en üst ve en alt noktalardan kutup yüksekliğini ve bununla ilişkili olarak bir yerin coğrafi enlemini belirleme. Ayrıca anılmalıdır ki “algorithmus” terimi ve bu terimle ilintili olan türevler, bu matematikçi ve astronom el- harizmi adının bozulmuş şekline bağlı bulunuyor.
|
155 | [
{
"answer_start": "98",
"text": "Tivolili Plato’nun çevirisi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Muḥammed b. Cābir el-Battānī ’nin astronomi elkitabı çevirisini ilk kez kim tarafından yapılmıştır? | Muhammed b. Cabir el-Battani (ö.317/929)’nin astronomi elkitabı hemen hemen aynı zamanda, ilk kez Tivolili Plato’nun çevirisi olarak, ikinci kez ise çok kısa süre sonra Robertus Ketenensis’in çevirisi halinde Avrupa’ya ulaşmıştır. Matematiksel coğrafya bakış açısından bu kitap, sadece küresel trigonometri için önemli başlangıçları ve enlem derecelerini bulmaya yarayan kuralları içermemekte, ayrıca kapsamlı bir coğrafik koordinatlar çizelgesini de taşımaktadır.
|
156 | [
{
"answer_start": "169",
"text": "Robertus Ketenensis’in çevirisi"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Muḥammed b. Cābir el-Battānī ’nin astronomi elkitabı çevirisini ikinci kez kim tarafından yapılmıştır? | Muhammed b. Cabir el-Battani (ö.317/929)’nin astronomi elkitabı hemen hemen aynı zamanda, ilk kez Tivolili Plato’nun çevirisi olarak, ikinci kez ise çok kısa süre sonra Robertus Ketenensis’in çevirisi halinde Avrupa’ya ulaşmıştır. Matematiksel coğrafya bakış açısından bu kitap, sadece küresel trigonometri için önemli başlangıçları ve enlem derecelerini bulmaya yarayan kuralları içermemekte, ayrıca kapsamlı bir coğrafik koordinatlar çizelgesini de taşımaktadır.
|
157 | [
{
"answer_start": "827",
"text": "Johannes Regiomontanus"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Ferġānī’nin kitabı hakkında dersler veren kişi kimdir? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
158 | [
{
"answer_start": "851",
"text": "1464 yılında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Johannes Regiomontanus hangi yıllarda ve nerede El-Ferġānī’nin kitabı hakkında dersler vermiştir? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
159 | [
{
"answer_start": "851",
"text": "1464 yılında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Johannes Regiomontanus Padua Üniversitesi’nde el-Ferġānī’nin kitabı hakkında dersleri hangi yılda vermiştir? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
160 | [
{
"answer_start": "174",
"text": "1130 yılından itibaren"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı hangi yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
161 | [
{
"answer_start": "346",
"text": "Halife el-Me’mun’un direktifiyle"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskûn bölgelerin bölümlenme bilgisini kim ortaya koymuştur? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
162 | [
{
"answer_start": "459",
"text": "yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Halife el-Meʾmūn’un ortaya koyduğu direktifler nelerdir? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
163 | [
{
"answer_start": "691",
"text": "Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Astronomi el kitabı 13. ve 14. yy da kimleri etkilemiştir? | Ahmed b. Muhammed b. Kesir el-Fergani (218-247/833-861 yılları arasında faaliyette bulunmuştur) tarafından yazılan Arap astronomisinin bize ulaşan en eski elkitabı, yaklaşık 1130 yılından itibaren yapılan birçok çevirisiyle Latin dünyasına ulaşmıştır. Bu çeviriler yoluyla Avrupa’ya, biraz önce bahsedilen iki eserden çok daha açık seçik formda, Halife el-Me’mun’un direktifiyle gerçekleşen bir derecelik meridyen uzunluğu ölçümünün sonucuna göre (562/3 mil) yeryüzü büyüklüğü tasavvurunu ve yedi iklimdeki meskun bölgelerin bölümlenme bilgisi ulaşmıştır. Yine bu kitap, iklimlere göre ülkelerin ve şehirlerin bir listesini koordinatsız bile olsa içermektedir. Bu kitabın 13. ve 14 yüzyılda Robert Grosseteste, Albertus Magnus, Ristoro d’Arezzo ve Dante Alighieri gibi şahsiyetleri çok derinden etkilediği bilinmektedir. Hatta Johannes Regiomontanus, 1464 yılında Padua Üniversitesi’nde el-Fergani’nin kitabı hakkında dersler vermekteydi.
|
164 | [
{
"answer_start": "202",
"text": "1139-1140 yıllarında"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Coğrafik yerlerin derleme türü ilk çizelgeleri hangi yıllarda yapılmıştır? | Avrupa’da bu gelişmeyle uyumlu bir şekilde, Arap astronomisinin adı geçen el kitaplarının ilk çevirilerinden hemen birkaç yıl sonra, coğrafik yerlerin derleme türü ilk çizelgeleri doğdu. Bunlardan biri 1139-1140 yıllarında Raymundo adında bir Marsilyalı tarafından derlenen Liber cursuum planetarum isimli eserdeki çizelgedir. Derleyen, kullandığı eserlerin çevirmenlerinin isimlerini görmezden gelmekte ve kendisini Arap bilimlerinin ilk çevirmeni olarak tanıtmaktadır. Gerçi, bir dizi Arap ve Avrupalı otoritenin ismini anmaktadır, fakat onların eserlerini çok büyük bir ihtimalle çalışmasında kullanmamıştır. Diğer yandan kendisini ez-Zerkali’nin taklitçisi olarak görmekte, hatta 1139 yılında çizelgeleri yanlış olan iki bilginle tartıştığını bildirmektedir. Bizim özel konumuz açısından, bu kitapta bulunan çizelgelerden birisinin sadece Arapça kaynaklardan alınan 60 şehrin koordinatlarını içermesi önemlidir. Burada kaydedilen veriler birçok Arapça eserden alınan koordinat çizelgelerinin, oldukça erken (İspanya üzerinden) Avrupa’ya gitmiş olduğunu göstermektedir. Kompilatör bu koordinatların aynı cinsten yapısını ve boylam derecelerinin kısmen farklılık gösteren sıfır meridyenlerine göre sıralanmasını anlayamamıştır. Geneli itibariyle söylecek olursak en eski Latince kompilasyonun Arap astronomisinden aşırmacı bir tarzda olması üzücüdür.
|
165 | [
{
"answer_start": "223",
"text": "Raymundo"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Coğrafik yerlerin derleme türü ilk çizelgeleri kim tarafından oluşturulmuştur? | Avrupa’da bu gelişmeyle uyumlu bir şekilde, Arap astronomisinin adı geçen el kitaplarının ilk çevirilerinden hemen birkaç yıl sonra, coğrafik yerlerin derleme türü ilk çizelgeleri doğdu. Bunlardan biri 1139-1140 yıllarında Raymundo adında bir Marsilyalı tarafından derlenen Liber cursuum planetarum isimli eserdeki çizelgedir. Derleyen, kullandığı eserlerin çevirmenlerinin isimlerini görmezden gelmekte ve kendisini Arap bilimlerinin ilk çevirmeni olarak tanıtmaktadır. Gerçi, bir dizi Arap ve Avrupalı otoritenin ismini anmaktadır, fakat onların eserlerini çok büyük bir ihtimalle çalışmasında kullanmamıştır. Diğer yandan kendisini ez-Zerkali’nin taklitçisi olarak görmekte, hatta 1139 yılında çizelgeleri yanlış olan iki bilginle tartıştığını bildirmektedir. Bizim özel konumuz açısından, bu kitapta bulunan çizelgelerden birisinin sadece Arapça kaynaklardan alınan 60 şehrin koordinatlarını içermesi önemlidir. Burada kaydedilen veriler birçok Arapça eserden alınan koordinat çizelgelerinin, oldukça erken (İspanya üzerinden) Avrupa’ya gitmiş olduğunu göstermektedir. Kompilatör bu koordinatların aynı cinsten yapısını ve boylam derecelerinin kısmen farklılık gösteren sıfır meridyenlerine göre sıralanmasını anlayamamıştır. Geneli itibariyle söylecek olursak en eski Latince kompilasyonun Arap astronomisinden aşırmacı bir tarzda olması üzücüdür.
|
166 | [
{
"answer_start": "274",
"text": "Liber cursuum planetarum"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Coğrafik yerlerin derleme türü ilk çizelgeleri hangi eserdir? | Avrupa’da bu gelişmeyle uyumlu bir şekilde, Arap astronomisinin adı geçen el kitaplarının ilk çevirilerinden hemen birkaç yıl sonra, coğrafik yerlerin derleme türü ilk çizelgeleri doğdu. Bunlardan biri 1139-1140 yıllarında Raymundo adında bir Marsilyalı tarafından derlenen Liber cursuum planetarum isimli eserdeki çizelgedir. Derleyen, kullandığı eserlerin çevirmenlerinin isimlerini görmezden gelmekte ve kendisini Arap bilimlerinin ilk çevirmeni olarak tanıtmaktadır. Gerçi, bir dizi Arap ve Avrupalı otoritenin ismini anmaktadır, fakat onların eserlerini çok büyük bir ihtimalle çalışmasında kullanmamıştır. Diğer yandan kendisini ez-Zerkali’nin taklitçisi olarak görmekte, hatta 1139 yılında çizelgeleri yanlış olan iki bilginle tartıştığını bildirmektedir. Bizim özel konumuz açısından, bu kitapta bulunan çizelgelerden birisinin sadece Arapça kaynaklardan alınan 60 şehrin koordinatlarını içermesi önemlidir. Burada kaydedilen veriler birçok Arapça eserden alınan koordinat çizelgelerinin, oldukça erken (İspanya üzerinden) Avrupa’ya gitmiş olduğunu göstermektedir. Kompilatör bu koordinatların aynı cinsten yapısını ve boylam derecelerinin kısmen farklılık gösteren sıfır meridyenlerine göre sıralanmasını anlayamamıştır. Geneli itibariyle söylecek olursak en eski Latince kompilasyonun Arap astronomisinden aşırmacı bir tarzda olması üzücüdür.
|
167 | [
{
"answer_start": "100",
"text": "12 yüzyılın sonuna doğru"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Latin dünyasında bazı Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme ne zaman yapılmıştır? | Latin dünyasında bazı Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme 12 yüzyılın sonuna doğru yapılmış görünüyor. Bu çabayı, Arapça eserlerin meşhur çevirmeni Cremonalı Gerhard (ö.1187)’a atfedilen Theorica planetarum isimli eserde görmekteyiz. Yazar bu eserde Fransa İtalya İspanya ve bazı Avrupa şehirlerinin istisnasız Arapça kaynaklara dayanan koordinatlarını veriyor. Ne var ki karmaşık yollarla ulaşılan bu koordinatların gerçekle hiç bir ilgisi yoktur. Buna göre Paris Roma’nın yaklaşık 4° doğusunda (gerçekte 9°50’ batı), Toulouse’ün ise 16' güneyinde (gerçekte 5°15' kuzey) bulunmaktadır.
|
168 | [
{
"answer_start": "190",
"text": "Cremonalı Gerhard"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme kime atfedilmiştir? | Latin dünyasında bazı Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme 12 yüzyılın sonuna doğru yapılmış görünüyor. Bu çabayı, Arapça eserlerin meşhur çevirmeni Cremonalı Gerhard (ö.1187)’a atfedilen Theorica planetarum isimli eserde görmekteyiz. Yazar bu eserde Fransa İtalya İspanya ve bazı Avrupa şehirlerinin istisnasız Arapça kaynaklara dayanan koordinatlarını veriyor. Ne var ki karmaşık yollarla ulaşılan bu koordinatların gerçekle hiç bir ilgisi yoktur. Buna göre Paris Roma’nın yaklaşık 4° doğusunda (gerçekte 9°50’ batı), Toulouse’ün ise 16' güneyinde (gerçekte 5°15' kuzey) bulunmaktadır.
|
169 | [
{
"answer_start": "229",
"text": "Theorica planetarum"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski denemenin atfedildiği eserin adı nedir? | Latin dünyasında bazı Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme 12 yüzyılın sonuna doğru yapılmış görünüyor. Bu çabayı, Arapça eserlerin meşhur çevirmeni Cremonalı Gerhard (ö.1187)’a atfedilen Theorica planetarum isimli eserde görmekteyiz. Yazar bu eserde Fransa İtalya İspanya ve bazı Avrupa şehirlerinin istisnasız Arapça kaynaklara dayanan koordinatlarını veriyor. Ne var ki karmaşık yollarla ulaşılan bu koordinatların gerçekle hiç bir ilgisi yoktur. Buna göre Paris Roma’nın yaklaşık 4° doğusunda (gerçekte 9°50’ batı), Toulouse’ün ise 16' güneyinde (gerçekte 5°15' kuzey) bulunmaktadır.
|
170 | [
{
"answer_start": "507",
"text": "Roma’nın yaklaşık 4° doğusunda"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Theorica planetarum isimli eserde Paris’in koordinatları nedir? | Latin dünyasında bazı Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme 12 yüzyılın sonuna doğru yapılmış görünüyor. Bu çabayı, Arapça eserlerin meşhur çevirmeni Cremonalı Gerhard (ö.1187)’a atfedilen Theorica planetarum isimli eserde görmekteyiz. Yazar bu eserde Fransa İtalya İspanya ve bazı Avrupa şehirlerinin istisnasız Arapça kaynaklara dayanan koordinatlarını veriyor. Ne var ki karmaşık yollarla ulaşılan bu koordinatların gerçekle hiç bir ilgisi yoktur. Buna göre Paris Roma’nın yaklaşık 4° doğusunda (gerçekte 9°50’ batı), Toulouse’ün ise 16' güneyinde (gerçekte 5°15' kuzey) bulunmaktadır.
|
171 | [
{
"answer_start": "190",
"text": "Cremonalı Gerhard"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Liber de naturis inferiorum et superiorum isimli eser kime aittir? | Latin dünyasında bazı Avrupa şehirlerinin koordinat çizelgesini genişletmeye yönelik en eski deneme 12 yüzyılın sonuna doğru yapılmış görünüyor. Bu çabayı, Arapça eserlerin meşhur çevirmeni Cremonalı Gerhard (ö.1187)’a atfedilen Theorica planetarum isimli eserde görmekteyiz. Yazar bu eserde Fransa İtalya İspanya ve bazı Avrupa şehirlerinin istisnasız Arapça kaynaklara dayanan koordinatlarını veriyor. Ne var ki karmaşık yollarla ulaşılan bu koordinatların gerçekle hiç bir ilgisi yoktur. Buna göre Paris Roma’nın yaklaşık 4° doğusunda (gerçekte 9°50’ batı), Toulouse’ün ise 16' güneyinde (gerçekte 5°15' kuzey) bulunmaktadır.
|
172 | [
{
"answer_start": "338",
"text": "Ristoro d’Arezzo"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Bir yerin enlem derecesini astronomik olarak belirleyebilecek durumda hisseden ilk İtalyan kimdir? | Arap yer çizelgelerinin çevirileri veya uyarlamaları ve bunun üzerine inşa edilen kompilasyonlar veya koordinatları bulma yöntemlerini tanıtmaları 13. yüzyılda o kadar yayılmıştı ki bundan böyle adım adım İspanya dışı Avrupa’da da, enlem ve boylam derecelerini tespite yönelik gayretler kendisini göstermeye başladı. Bildiğimiz kadarıyla Ristoro d’Arezzo (ö.1282 sonrası), kendisini bu gelişim mecrasında, bir yerin enlem derecesini astronomik olarak belirleyebilecek durumda hisseden ilk İtalyandır. Doğduğu şehir Arezzo’nun enlemini 42°15' olarak, yani sadece 1°13' lık bir yanlışlıkla tespit etmişti.
|
173 | [
{
"answer_start": "515",
"text": "Arezzo’nun enlemini"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Ristoro d’Arezzo 1°13' lık bir yanlışlıkla nerenin enlemini bulmuştur? | Arap yer çizelgelerinin çevirileri veya uyarlamaları ve bunun üzerine inşa edilen kompilasyonlar veya koordinatları bulma yöntemlerini tanıtmaları 13. yüzyılda o kadar yayılmıştı ki bundan böyle adım adım İspanya dışı Avrupa’da da, enlem ve boylam derecelerini tespite yönelik gayretler kendisini göstermeye başladı. Bildiğimiz kadarıyla Ristoro d’Arezzo (ö.1282 sonrası), kendisini bu gelişim mecrasında, bir yerin enlem derecesini astronomik olarak belirleyebilecek durumda hisseden ilk İtalyandır. Doğduğu şehir Arezzo’nun enlemini 42°15' olarak, yani sadece 1°13' lık bir yanlışlıkla tespit etmişti.
|
174 | [
{
"answer_start": "151",
"text": "(1214-1292)’da"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Roger Bacon hangi yıllar arasında yaşamıştır? | Avrupa’nın o dönemde Arap-İslam matematiksel coğrafyası açısından ulaşmış olduğu en yüksek özümseme basamağı kendisini bir Fransisken olan Roger Bacon (1214-1292)’da göstermektedir. Onda, kendi kültür çevresinin bilinen tek erken dönem, enlem-boylam derecelerini göz önünde bulundurarak bir harita çizimi denemesini bulmaktayız. Bu arada onun, Latin dünyasında enlem-boylam derecesi bilgisinin hala bulunmadığına ve bunun da Papalığın, Kayserliğin ve Krallığın destekleri olmaksızın başarılamayacağına dair şikayetini duymak bizim için aydınlatıcıdır. Okuyucuya gerekli boylam ve enlem derecelerini kendisi bulmuş gibi göstermeyip kaynak olarak astronominin kanun’unu (tabi ki ez-Zerkali’nin kitabının Latince çevirisi) ve Boylam ve Enlem Dereceleri Çizelgelerini (muhtemelen Toledo çizelgeleri ve bundan yapılan taklitler) anmaktadır. Eli altındaki kaynakların koordinatlarının hiçbir şekilde bir dünya haritası veya sadece bir parça-harita çizmek için bile yeterli olamayacağı bir tarafa, bu koordinatlar farklı sıfır meridyenlerine göre kaydedilmiş oldukları için birbirlerinden hayli büyük farklılıklar göstermekteydi.
|
175 | [
{
"answer_start": "139",
"text": "Roger Bacon"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arap-İslam matematiksel coğrafyası açısından ulaşmış olduğu en yüksek özümseme basamağı kendisini bir Fransisken olarak gören kişi kimdir? | Avrupa’nın o dönemde Arap-İslam matematiksel coğrafyası açısından ulaşmış olduğu en yüksek özümseme basamağı kendisini bir Fransisken olan Roger Bacon (1214-1292)’da göstermektedir. Onda, kendi kültür çevresinin bilinen tek erken dönem, enlem-boylam derecelerini göz önünde bulundurarak bir harita çizimi denemesini bulmaktayız. Bu arada onun, Latin dünyasında enlem-boylam derecesi bilgisinin hala bulunmadığına ve bunun da Papalığın, Kayserliğin ve Krallığın destekleri olmaksızın başarılamayacağına dair şikayetini duymak bizim için aydınlatıcıdır. Okuyucuya gerekli boylam ve enlem derecelerini kendisi bulmuş gibi göstermeyip kaynak olarak astronominin kanun’unu (tabi ki ez-Zerkali’nin kitabının Latince çevirisi) ve Boylam ve Enlem Dereceleri Çizelgelerini (muhtemelen Toledo çizelgeleri ve bundan yapılan taklitler) anmaktadır. Eli altındaki kaynakların koordinatlarının hiçbir şekilde bir dünya haritası veya sadece bir parça-harita çizmek için bile yeterli olamayacağı bir tarafa, bu koordinatlar farklı sıfır meridyenlerine göre kaydedilmiş oldukları için birbirlerinden hayli büyük farklılıklar göstermekteydi.
|
176 | [
{
"answer_start": "291",
"text": "harita çizimi denemesini"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Roger Bacon hangi denemeyi yapmışıtır? | Avrupa’nın o dönemde Arap-İslam matematiksel coğrafyası açısından ulaşmış olduğu en yüksek özümseme basamağı kendisini bir Fransisken olan Roger Bacon (1214-1292)’da göstermektedir. Onda, kendi kültür çevresinin bilinen tek erken dönem, enlem-boylam derecelerini göz önünde bulundurarak bir harita çizimi denemesini bulmaktayız. Bu arada onun, Latin dünyasında enlem-boylam derecesi bilgisinin hala bulunmadığına ve bunun da Papalığın, Kayserliğin ve Krallığın destekleri olmaksızın başarılamayacağına dair şikayetini duymak bizim için aydınlatıcıdır. Okuyucuya gerekli boylam ve enlem derecelerini kendisi bulmuş gibi göstermeyip kaynak olarak astronominin kanun’unu (tabi ki ez-Zerkali’nin kitabının Latince çevirisi) ve Boylam ve Enlem Dereceleri Çizelgelerini (muhtemelen Toledo çizelgeleri ve bundan yapılan taklitler) anmaktadır. Eli altındaki kaynakların koordinatlarının hiçbir şekilde bir dünya haritası veya sadece bir parça-harita çizmek için bile yeterli olamayacağı bir tarafa, bu koordinatlar farklı sıfır meridyenlerine göre kaydedilmiş oldukları için birbirlerinden hayli büyük farklılıklar göstermekteydi.
|
177 | [
{
"answer_start": "645",
"text": "astronominin kanun’unu"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Roger Bacon okuyucuya gerekli boylam ve enlem derecelerini kendisi bulmuş gibi göstermeyip kaynak olarak neleri göstermiştir? | Avrupa’nın o dönemde Arap-İslam matematiksel coğrafyası açısından ulaşmış olduğu en yüksek özümseme basamağı kendisini bir Fransisken olan Roger Bacon (1214-1292)’da göstermektedir. Onda, kendi kültür çevresinin bilinen tek erken dönem, enlem-boylam derecelerini göz önünde bulundurarak bir harita çizimi denemesini bulmaktayız. Bu arada onun, Latin dünyasında enlem-boylam derecesi bilgisinin hala bulunmadığına ve bunun da Papalığın, Kayserliğin ve Krallığın destekleri olmaksızın başarılamayacağına dair şikayetini duymak bizim için aydınlatıcıdır. Okuyucuya gerekli boylam ve enlem derecelerini kendisi bulmuş gibi göstermeyip kaynak olarak astronominin kanun’unu (tabi ki ez-Zerkali’nin kitabının Latince çevirisi) ve Boylam ve Enlem Dereceleri Çizelgelerini (muhtemelen Toledo çizelgeleri ve bundan yapılan taklitler) anmaktadır. Eli altındaki kaynakların koordinatlarının hiçbir şekilde bir dünya haritası veya sadece bir parça-harita çizmek için bile yeterli olamayacağı bir tarafa, bu koordinatlar farklı sıfır meridyenlerine göre kaydedilmiş oldukları için birbirlerinden hayli büyük farklılıklar göstermekteydi.
|
178 | [
{
"answer_start": "132",
"text": "verum occidens"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Roger Bacon’un verum occidens - «gerçek batı» olarak isimlendirdiği meridyen neresidir? | Toledo’nun 11° batısında bulunan sıfır meridyeni dışında Roger Bacon, yeri bu şehirden 28°30' batıya kaydırılmış değeri, kendisinin verum occidens - gerçek batı olarak isimlendirdiği meridyeni de bilmektedir. Bu değeri, alternatifi olan ve Endülüslü diğer astronomların yaymaya çalıştıkları 29° ye tercih etmektedir. Bunu temellendirmesi kesinlikle gösrtermektedir ki Bacon, sıfır meridyeninin (yerinin) Kanarya Adaları’nın 17°30' batısına kaydırılmasının Arap astronom ve coğrafyacıların 5./11. yüzyılın başlarında Toledo ile Bağdat arasındaki boylam derecelerini radikal bir tashihe tabi tutmalarının sonucu olduğunu bilmemektedir. Bu tashih sonucunda Akdeniz hemen hemen gerçek boylamına kavuşmuştu
|
179 | [
{
"answer_start": "1709",
"text": "Opus maius"
}
] | İslamda bilim ve teknik | İki kubbeli dünya tasavvuruna ait şema hangi eserde yer alır? | Gerekli boylam ve enlem derecelerinin eksikliğine rağmen Roger Bacon, bir iddiaya göre bir harita çizmiş ve bir kopyasını dönemin papasına hediye etmişti. Bazı araştırmacılar, (bize ulaşmayan) bu haritada globular projeksiyon olarak yeryuvarlağının kuzey yarımküresiyle sınırlı bir tasviri düşünme eğilimindedirler. Bu durumda tabi ki şu soru sorulur: Bizzat kendisinin de yakındığı gibi, Latin dünyasında enlem ve boylam dereceleri bulunmamakta idiyse, Bacon ne çizebilirdi? Bildiği sınırlı sayıdaki değerleri birbirini tutmayan koordinatlar, kıyı çizgileri olmaksızın Latin dünyası dışındaki dünyayı da kartografik olarak tasvir edebilmek için yeterli miydi? Yoksa onun daha ziyade Arap-İslam kültür çevresi kaynaklı bir model harita, belki de büyük bir ihtimalle, globular projeksiyon içeren el-Me’mun coğrafyacılarının dünya haritası mı eline geçmişti? Bu soruyu cevaplandırmaya çalışırken onun çağdaşı olan Albertus Magnus’un, sadece birkaç yeri şematik olarak kabaca basitleştiren ve gerçekliğe aykırı bir formda tasvir eden ilkel haritasını da gözden ırak tutmamalıyız. Burada ayrıca, yeryüzünün dairesel tasvirinin Roger Bacon’ın yeryüzünün şekline ilişkin tasavvuruyla apaçık çelişki içinde olacağını da dikkate almalıyız. İbn Rüşd’ün güney yarımkürenin yaşanabilirliğine ilişkin öğretisinin yanlış anlaşılması sonucunda o, bir yandan kutuplarda yeryuvarlağının ortasında bulunduğundan çok daha büyük su kütleleri bulunduğuna ve yeryuvarlağının ortasında bulunan suların ise doğuda Hindistan ile batıda İspanya arasında uzanmakta olduğuna inanırken, diğer yandan da birinin kuzey dönüm dairesinde diğerinin ise ekvatorda bulunduğu Syene isimli iki yerin varlığı tasavvuruna dayanmaktaydı. Böylece o, Opus maius isimli eserinde çizdiği şu iki kubbeli dünya tasavvuruna varmıştı:
|
180 | [
{
"answer_start": "1232",
"text": "İbn Rüşd’ün"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Güney yarımkürenin yaşanabilirliğine ilişkin öğreti kime aittir? | Gerekli boylam ve enlem derecelerinin eksikliğine rağmen Roger Bacon, bir iddiaya göre bir harita çizmiş ve bir kopyasını dönemin papasına hediye etmişti. Bazı araştırmacılar, (bize ulaşmayan) bu haritada globular projeksiyon olarak yeryuvarlağının kuzey yarımküresiyle sınırlı bir tasviri düşünme eğilimindedirler. Bu durumda tabi ki şu soru sorulur: Bizzat kendisinin de yakındığı gibi, Latin dünyasında enlem ve boylam dereceleri bulunmamakta idiyse, Bacon ne çizebilirdi? Bildiği sınırlı sayıdaki değerleri birbirini tutmayan koordinatlar, kıyı çizgileri olmaksızın Latin dünyası dışındaki dünyayı da kartografik olarak tasvir edebilmek için yeterli miydi? Yoksa onun daha ziyade Arap-İslam kültür çevresi kaynaklı bir model harita, belki de büyük bir ihtimalle, globular projeksiyon içeren el-Me’mun coğrafyacılarının dünya haritası mı eline geçmişti? Bu soruyu cevaplandırmaya çalışırken onun çağdaşı olan Albertus Magnus’un, sadece birkaç yeri şematik olarak kabaca basitleştiren ve gerçekliğe aykırı bir formda tasvir eden ilkel haritasını da gözden ırak tutmamalıyız. Burada ayrıca, yeryüzünün dairesel tasvirinin Roger Bacon’ın yeryüzünün şekline ilişkin tasavvuruyla apaçık çelişki içinde olacağını da dikkate almalıyız. İbn Rüşd’ün güney yarımkürenin yaşanabilirliğine ilişkin öğretisinin yanlış anlaşılması sonucunda o, bir yandan kutuplarda yeryuvarlağının ortasında bulunduğundan çok daha büyük su kütleleri bulunduğuna ve yeryuvarlağının ortasında bulunan suların ise doğuda Hindistan ile batıda İspanya arasında uzanmakta olduğuna inanırken, diğer yandan da birinin kuzey dönüm dairesinde diğerinin ise ekvatorda bulunduğu Syene isimli iki yerin varlığı tasavvuruna dayanmaktaydı. Böylece o, Opus maius isimli eserinde çizdiği şu iki kubbeli dünya tasavvuruna varmıştı:
|
181 | [
{
"answer_start": "148",
"text": "Albertus Magnus"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Kutuplarda yeryuvarlağının ortasında bulunduğundan çok daha büyük su kütleleri bulunduğuna ve yeryuvarlağının ortasında bulunan suların ise doğuda Hindistan ile batıda İspanya arasında uzanmakta olduğuna inancı kime aittir? | Matematiksel coğrafyanın basit yöntemleri ve Arvupa’nın el-Fergani’nin astronomi elkitabının defalarca çevirisi yoluyla öğrendiği sayısal değerleri Albertus Magnus (yaklaşık 1200-1280)’da açıkça görülmektedir. De caelo et mundo isimli eserinde onun, Halife el-Me’mun tarafından yaptırılan yeryüzü ölçümlerini bildiği görülmektedir. Albertus bu ölçümlerde elde edilen bir meridyen derecesinin uzunluğunun 56 2/3 mil olduğunu ve ayrıca Arap ve Latin milleri arasındaki farkı bilmektedir. Yine onda, yedi iklimin el- Me’mun coğrafyasından tanıdığımız kuzey ve güney sınırlarının derece bilgilerine rastlamaktayız. Albertus Magnus’un burada sadece tam derece rakamlarını almış ve dakikaları bırakmış olduğu açıkça görülmektedir.
|
182 | [
{
"answer_start": "250",
"text": "Halife el-Me’mun tarafından "
}
] | İslamda bilim ve teknik | Yeryüzü ölçümlerini kim tarafından yapılmıştır? | Matematiksel coğrafyanın basit yöntemleri ve Arvupa’nın el-Fergani’nin astronomi elkitabının defalarca çevirisi yoluyla öğrendiği sayısal değerleri Albertus Magnus (yaklaşık 1200-1280)’da açıkça görülmektedir. De caelo et mundo isimli eserinde onun, Halife el-Me’mun tarafından yaptırılan yeryüzü ölçümlerini bildiği görülmektedir. Albertus bu ölçümlerde elde edilen bir meridyen derecesinin uzunluğunun 56 2/3 mil olduğunu ve ayrıca Arap ve Latin milleri arasındaki farkı bilmektedir. Yine onda, yedi iklimin el- Me’mun coğrafyasından tanıdığımız kuzey ve güney sınırlarının derece bilgilerine rastlamaktayız. Albertus Magnus’un burada sadece tam derece rakamlarını almış ve dakikaları bırakmış olduğu açıkça görülmektedir.
|
183 | [
{
"answer_start": "210",
"text": "De caelo et mundo"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Albertus Magnus’un Halife el-Meʾmūn tarafından yaptırılan yeryüzü ölçümlerini bildiği hangi eserde görülmektedir? | Matematiksel coğrafyanın basit yöntemleri ve Arvupa’nın el-Fergani’nin astronomi elkitabının defalarca çevirisi yoluyla öğrendiği sayısal değerleri Albertus Magnus (yaklaşık 1200-1280)’da açıkça görülmektedir. De caelo et mundo isimli eserinde onun, Halife el-Me’mun tarafından yaptırılan yeryüzü ölçümlerini bildiği görülmektedir. Albertus bu ölçümlerde elde edilen bir meridyen derecesinin uzunluğunun 56 2/3 mil olduğunu ve ayrıca Arap ve Latin milleri arasındaki farkı bilmektedir. Yine onda, yedi iklimin el- Me’mun coğrafyasından tanıdığımız kuzey ve güney sınırlarının derece bilgilerine rastlamaktayız. Albertus Magnus’un burada sadece tam derece rakamlarını almış ve dakikaları bırakmış olduğu açıkça görülmektedir.
|
184 | [
{
"answer_start": "92",
"text": "Speculum astronomiae"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Albertus’a nispet edilen kitap nedir? | Yine aydınlatıcı bir başka nokta Albertus’a (veya aynı zamanda Roger Bacon’a) nispet edilen Speculum astronomiae isimli kitapta İskenderiye’nin coğrafik boylamının Ptoleme Coğrafyası’ndaki (60°30') olarak görünen değerine kıyasla (51°20') olarak kısaltılmasıdır, ayrıca bu kısaltma Ptoleme’nin Kanon ’una dayandırılmaktadır. Bu tashihin ilk olarak el-Me’mun coğrafyacıları tarafından yapıldığı kesinlikle ispat edilebilir.
|
185 | [
{
"answer_start": "148",
"text": "Toledo’dan"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Speculum astronomiæ isimli kitapda sıfır meridyeni nereden geçer? | Ağırlıklı olarak Arapça astrolojik ve astronomik kaynakların kompilasyonundan ibaret olan bu kitaptaki açıklamalardan rahatlıkla anlaşılır ki yazar Toledo’dan geçen daireyi sıfır meridyeni ve Arin’i merkez meridyenin başlangıcı olarak tanımıştır. Başka bir yerde yazar, çok sayıda astronomik çizelge tanıdığını ve bu çizelgelerde Marsilya, Londra, Toulouse veya Paris’in sıfır meridyenin yeri olarak kabul edildiğini bildirmekte ve ayrıca, bu son iki şehrin 40°47' lık boylama ve 49°10' lık bir enleme sahip olduğunu belirtmektedir. Avrupa’da 13. yüzyılın ikinci yarısında bile önemli şehirlerin boylamlarına ve birbirleri arasındaki boylam farklarına ilişkin berrak bir tasavvurun olmadığı izlenimi sadece bu yanlış değerlerden öğrenmiyoruz.
|
186 | [
{
"answer_start": "192",
"text": "Arin’i merkez meridyenin başlangıcı olarak tanımıştır."
}
] | İslamda bilim ve teknik | Speculum astronomiæ isimli kitapda merkez meridyenin başlangıcı neresidir? | Ağırlıklı olarak Arapça astrolojik ve astronomik kaynakların kompilasyonundan ibaret olan bu kitaptaki açıklamalardan rahatlıkla anlaşılır ki yazar Toledo’dan geçen daireyi sıfır meridyeni ve Arin’i merkez meridyenin başlangıcı olarak tanımıştır. Başka bir yerde yazar, çok sayıda astronomik çizelge tanıdığını ve bu çizelgelerde Marsilya, Londra, Toulouse veya Paris’in sıfır meridyenin yeri olarak kabul edildiğini bildirmekte ve ayrıca, bu son iki şehrin 40°47' lık boylama ve 49°10' lık bir enleme sahip olduğunu belirtmektedir. Avrupa’da 13. yüzyılın ikinci yarısında bile önemli şehirlerin boylamlarına ve birbirleri arasındaki boylam farklarına ilişkin berrak bir tasavvurun olmadığı izlenimi sadece bu yanlış değerlerden öğrenmiyoruz.
|
187 | [
{
"answer_start": "330",
"text": "Marsilya, Londra, Toulouse veya Paris’in"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Speculum astronomiæ isimli kitapda sıfır meridyenin yeri olarak kabul edildiği yerler neresidir? | Ağırlıklı olarak Arapça astrolojik ve astronomik kaynakların kompilasyonundan ibaret olan bu kitaptaki açıklamalardan rahatlıkla anlaşılır ki yazar Toledo’dan geçen daireyi sıfır meridyeni ve Arin’i merkez meridyenin başlangıcı olarak tanımıştır. Başka bir yerde yazar, çok sayıda astronomik çizelge tanıdığını ve bu çizelgelerde Marsilya, Londra, Toulouse veya Paris’in sıfır meridyenin yeri olarak kabul edildiğini bildirmekte ve ayrıca, bu son iki şehrin 40°47' lık boylama ve 49°10' lık bir enleme sahip olduğunu belirtmektedir. Avrupa’da 13. yüzyılın ikinci yarısında bile önemli şehirlerin boylamlarına ve birbirleri arasındaki boylam farklarına ilişkin berrak bir tasavvurun olmadığı izlenimi sadece bu yanlış değerlerden öğrenmiyoruz.
|
188 | [
{
"answer_start": "164",
"text": "Dante Alighieri"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arap-İslam kültür dünyasının matematiksel coğrafya alanında ulaştığı kazanımların Avrupa tarafından adım adım alındığının ve benimsendiğinin daha belirgin izlerine kim tarafından anlaşılmıştır? | Arap-İslam kültür dünyasının matematiksel coğrafya alanında ulaştığı kazanımların Avrupa tarafından adım adım alındığının ve benimsendiğinin daha belirgin izlerine Dante Alighieri (1265-1321)’de rastlanmaktadır. Onun astronomisi gibi kosmografisi de el-Fergani’nin elkitabına bağlıdır. Dante bu kitaptan sadece iki Latince çevirisinden değil, aynı zamanda Fransızca çeviriye göre hazırlanan İtalyanca versiyonundan yararlanmıştır. el-Fergani’nin yedi iklim tasviri Dante’de en ince ayrıntısına kadar ortaya çıkmaktadır. İlahi Komedya’daki Arap matematiksel coğrafyasından alınmış bazı boylam ve enlem dereceleri, onun bu bağlamda da Arap kaynaklara bağlı olduğunun ve muhtemelen elinin altında bir Arap haritası bulunduğunun işaretleridir.
|
189 | [
{
"answer_start": "250",
"text": "el-Fergani’nin "
}
] | İslamda bilim ve teknik | Dante Alighieri kosmografisi de kimin el kitabından yararlanmıştır? | Arap-İslam kültür dünyasının matematiksel coğrafya alanında ulaştığı kazanımların Avrupa tarafından adım adım alındığının ve benimsendiğinin daha belirgin izlerine Dante Alighieri (1265-1321)’de rastlanmaktadır. Onun astronomisi gibi kosmografisi de el-Fergani’nin elkitabına bağlıdır. Dante bu kitaptan sadece iki Latince çevirisinden değil, aynı zamanda Fransızca çeviriye göre hazırlanan İtalyanca versiyonundan yararlanmıştır. el-Fergani’nin yedi iklim tasviri Dante’de en ince ayrıntısına kadar ortaya çıkmaktadır. İlahi Komedya’daki Arap matematiksel coğrafyasından alınmış bazı boylam ve enlem dereceleri, onun bu bağlamda da Arap kaynaklara bağlı olduğunun ve muhtemelen elinin altında bir Arap haritası bulunduğunun işaretleridir.
|
190 | [
{
"answer_start": "520",
"text": "İlahi Komedya’daki"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Dante’nin Arap kaynaklara bağlı olduğunun ve muhtemelen elinin altında bir Arap haritası bulunduğunun işaretleri hangi eserdeki bilgilerden anlaşılır? | Arap-İslam kültür dünyasının matematiksel coğrafya alanında ulaştığı kazanımların Avrupa tarafından adım adım alındığının ve benimsendiğinin daha belirgin izlerine Dante Alighieri (1265-1321)’de rastlanmaktadır. Onun astronomisi gibi kosmografisi de el-Fergani’nin elkitabına bağlıdır. Dante bu kitaptan sadece iki Latince çevirisinden değil, aynı zamanda Fransızca çeviriye göre hazırlanan İtalyanca versiyonundan yararlanmıştır. el-Fergani’nin yedi iklim tasviri Dante’de en ince ayrıntısına kadar ortaya çıkmaktadır. İlahi Komedya’daki Arap matematiksel coğrafyasından alınmış bazı boylam ve enlem dereceleri, onun bu bağlamda da Arap kaynaklara bağlı olduğunun ve muhtemelen elinin altında bir Arap haritası bulunduğunun işaretleridir.
|
191 | [
{
"answer_start": "180",
"text": "(1265-1321)’de"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Dante Alighieri hangi yıllarda yaşamıştır? | Arap-İslam kültür dünyasının matematiksel coğrafya alanında ulaştığı kazanımların Avrupa tarafından adım adım alındığının ve benimsendiğinin daha belirgin izlerine Dante Alighieri (1265-1321)’de rastlanmaktadır. Onun astronomisi gibi kosmografisi de el-Fergani’nin elkitabına bağlıdır. Dante bu kitaptan sadece iki Latince çevirisinden değil, aynı zamanda Fransızca çeviriye göre hazırlanan İtalyanca versiyonundan yararlanmıştır. el-Fergani’nin yedi iklim tasviri Dante’de en ince ayrıntısına kadar ortaya çıkmaktadır. İlahi Komedya’daki Arap matematiksel coğrafyasından alınmış bazı boylam ve enlem dereceleri, onun bu bağlamda da Arap kaynaklara bağlı olduğunun ve muhtemelen elinin altında bir Arap haritası bulunduğunun işaretleridir.
|
192 | [
{
"answer_start": "900",
"text": "İspanya’da"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri nerede hız kazanmıştır? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
193 | [
{
"answer_start": "953",
"text": "Alfons Çizelgeleri"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Geliştirilen versiyonların yayınlandığı isim nedir? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
194 | [
{
"answer_start": "1077",
"text": "Bizanslı bilginler tarafından"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler kim tarafından çevrilmiştir? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
195 | [
{
"answer_start": "1107",
"text": "Yunanca’ya"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler hangi dile çevrilmiştir? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
196 | [
{
"answer_start": "1829",
"text": "Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren ortaya çıkan karmaşanın nedeni nedir? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
197 | [
{
"answer_start": "1947",
"text": "Regiomontanus ve Nürnberg"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Almanya’da Ptoleme koordinatları üzerine kurulu olan ekoller nelerdir? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
198 | [
{
"answer_start": "2081",
"text": "Ptoleme koordinatları"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Regiomontanus ve Nürnberg ekolleri ne üzerine kuruludur? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
199 | [
{
"answer_start": "1077",
"text": "Bizanslı bilginler"
}
] | İslamda bilim ve teknik | 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeleri Yunanca’ya kim çeviriyordu? | Bize kadar ulaşan Avrupalı koordinat çizelgeleri, 14. yüzyılın başından itibaren bu konuya ilginin arttığı ve ilgi duyanlar çevresinin zamanla genişlediği izlenimi uyandırmaktadır. Mathematische Geographie und Kartographie im Islam und ihr Fortleben im Abendland [İslam’da matematiksel coğrafya ve kartografya; bunların Avrupa’da devamı] isimli çalışmam esnasında yüz kadar çizelgeyi incelemem sonrasında onların doğuş ve karakterlerine dair elde ettiğim tasavvur burada tekrar edilecektir. Bahsedilen çizelgelerin bir kısmı Arapça orijinallerin çevirileridir, bir kısmı da Toledo çizelgelerinin taklididir ve bir kısmı da bu taklitlerin geliştirilmişidir, eğer ortaya çıkış tarihleri yaklaşık 1250 yılından önceye rastlıyorsa. 13. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Arap ve Arap-İspanyol öncüler tarafından başarılmış olan çizelgelerin gelişimleri Avrupa’da, bulunan yerler bakımından herşeyden önce İspanya’da hız kazanmıştır. Geliştirilen versiyonlar Alfons Çizelgeleri adıyla yayınlanmıştır. 14. yüzyılın başından itibaren İslam dünyasının doğusunda yapılan bazı çizelgeler Bizanslı bilginler tarafından Yunanca’ya çevriliyordu. Bu çizelgeler 15. yüzyılın başından itibaren Avrupa’ya ulaşmaya başlamış görünüyorlar. Avrupa’da 15. yüzyılda derleme türü çalışmalar, bir yandan mevcut kaynakların koordinatlarıyla birlikte yer adlarının seçilmesinden ibaret iken, diğer yandan da Avrupa’daki yerlerin, hangi prensibe dayanarak elde edildikleri sorusu bir yana, koordinatlarının eklenmesinden ibaretti. Görüldüğü kadarıyla bazı derlemeciler, mevcut haritaları kaynak olarak ilaveten kullanmayı ihmal etmemişlerdir. Değişik tarihlerden gelen ve farklı sıfır meridyenlerine göre elde edilmiş değişik kaliteli koordinatların oradan buradan öylesine toplanması yeterince karışıklığa yol açarken, 15. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Ptoleme Coğrafyası’nın çevirilmesiyle yeni bir karmaşa ortaya çıktı. Bu durumda İtalya’dan başka bilhassa Almanya’da, Regiomontanus ve Nürnberg ekolünün diğer mensupları gibi bir bilginler grubu, yarım yüzyıl veya biraz daha uzun bir süre sistemlerini Ptoleme koordinatları üzerine kuruyorlardı.
|
200 | [
{
"answer_start": "61",
"text": "(1406)"
}
] | İslamda bilim ve teknik | Ptoleme Coğrafya’sının Yunanca’dan Latince’ye çevirisi hangi yılda yapılmıştır? | Ptoleme Coğrafya’sının Yunanca’dan Latince’ye çevirilmesiyle (1406) ve özellikle ilk baskısından (1477) sonra Avrupa’da onun zengin malzemesine sahip olunmakla beraber, yeni zorluklarla da yüz yüze gelindi. Zira daha önce Arapça çizelgelerden koordinatlar alınmıştı ki, bunlar kısmen Ptoleme’nin tashih edilmiş verileriydi. Bunlardan bazıları Akdeniz’in doğu-batı ekseninin tashih edilmiş 53° olan boylamı, diğer taraftan Atlantik’te 17°30' batıya kaydırılmış sıfır meridyeni ve Ptoleme’den farklı yeryüzü çevresi uzunluğu ve buna bağlı olarak Arap coğrafyacılarda geçerli olan meridyen derecesi uzunluğunun 56 2/3 mil olmasıdır (Ptoleme tarafından alınan Poseidonios’un beşyüz Stadion’u [Eski Yunan’da 179-213 m. arasında bir uzunluk ölçüsü] karşısında). Bütün bunlar işi daha da zorlaştırıcı ve karmaşık hale getiriyordu.
|
Subsets and Splits