abstract
stringlengths 1
1.01k
| author
stringclasses 118
values | content
stringlengths 1
55.8k
| date
stringlengths 18
32
| source
stringclasses 50
values | tags
stringlengths 2
284
⌀ | title
stringlengths 6
166
| topic
stringclasses 45
values | url
stringlengths 48
180
|
---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü’nün 2017 yılı faaliyetlerini inceleyen Sayıştay, raporunda BİM ve A101 marketleri ile yapılan anlaşmaların içeriğine yer verdi. Yurttaşın ucuz et yemek için Et ve Süt Kurumu’nun marketlerine gittiğini, ancak et bulamadığını bildiren Sayıştay, “Piyasa şartlarında vatandaşın et tüketmesi zor. Marketlerinizde et bulundurun” uyarısında bulundu.
|
cumhuriyet.com.tr
|
2017 yılı Sayıştay Denetim Raporu’na göre, Et ve Süt Kurumu yurt içi besleyiciden 22 bin 822 büyükbaş, 8 bin 51 küçükbaş olmak üzere toplam 31 bin 873 hayvan aldı; ancak bu alım yurttaşların talebini karşılamadı. Bunun yerine ithal hayvan ve ete yönelme olduğuna dikkat çeken Sayıştay, ithal etin kamuya maliyetinin 3,1 milyar TL olduğunu vurguladı. Raporda, BİM ve A101 ile yapılan “ucuz et” anlaşması sonrasında bu marketlere de 25 bin 37 ton et satışının yapıldığına işaret edildi. Birgün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre Et ve Süt Kurumu’nun piyasaya göre daha düşük fiyatlarda et sattığını hatırlatan Sayıştay, kurumun mağazalarında et bulunamadığını ifade etti. Yurttaşın ucuz et için yöneldiği kurumda daima et satışının yapılması gerektiğine vurgu yapan Sayıştay denetçileri, “Kurum kombina ve mağazalarında yapılan inceleme ve denetleme çalışmalarında, kuşbaşı, kıyma gibi temel et ürünleri ile sucuk gibi şarküteri ürünlerinin satış mağazalarında zaman zaman mevcut olmadığı, kurumun tüketici talebini yeterince karşılayamadığı gözlenmiştir” dendi. Piyasa fiyatları ile kurumun satış fiyatları arasındaki farkın gittikçe arttığını anlatan Sayıştay, “Et ve Süt Kurumu’nun ana statüsünde yer alan ‘tüketicinin korunması’ görevinin yerine getirilmesi konusu dikkate alınarak, kurumun satış mağazalarında satılan temel et ürünleri ile şarküteri ürünlerinin tüketici taleplerini karşılaması konusunda azami gayret gösterilmesi gerekiyor” uyarısında bulundu. Et ve Süt Kurumu’nun idari işlerini de mercek altına alan Sayıştay, bürolarda çalışan personelin kurumun kendi personeli olması gerektiği, ancak bunun yerine dışarıdan işçi istihdam edildiğini vurguladı. Bunun işyeri barışını olumsuz etkileyen bir faktör olabileceğini ve kurumun işleyişine zarar vereceğini ifade eden Sayıştay, “Kurumda uygulanmakta olan, büro işlerinde işçi personel istihdam edilmesi uygulamasına son verilerek, kurumun bürolarda görülen asli ve sürekli hizmetlerinin memur ve sözleşmeli personel tarafından yürütülmesi önerilir” dedi. Erzurum Et Kombinası binasının kuruma yüksek bedele mal olması da Sayıştay’ın tespitleri arasında yer aldı. Buna göre, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ile yapılan anlaşma gereği, yeni et kombinası ve eklentileri işinin en geç 2012 yılında bitirilmesi gerekirken hizmet yeri beş yılda tamamlanabildi. Sayıştay, anlaşma gereği geciken her ay için 100 bin TL ceza ödenmesi gerektiğine dikkat çekti. Sözleşme cezasının Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından talep edildiğini belirleyen Sayıştay, on milyonlarca liralık olası ceza için açılan davanın “titizlikle” takip edilmesini istedi. Birçok kamu kurumu gibi Et ve Süt Kurumu’nun da artan iş yüküne karşın “kiralık binada” hizmet verdiğini belirleyen Sayıştay, kamunun bu yolla zarara uğratıldığını savundu. Denetçiler raporda şu ifadelere yer verdi: “2005 yılında özelleştirme programından çıkartılarak faaliyetlerine devam etmesi kararı verilen, faaliyetleri her geçen gün artan ve oldukça yüksek tutarda kira ödeyen kurumun, daha sağlıklı bir çalışma ortamına kavuşması ve dağınık olan birimlerinin tek çatı altında toplanması bakımından, bir an evvel hizmet binası yapılması için gerekli girişimlerin yapılması önerilir.”
|
6 Ocak 2019 Pazar, 10:16
|
cumhuriyet
| null |
Sayıştay: Piyasa şartlarında vatandaşın et tüketmesi zor
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/1192527/Sayistay__Piyasa_sartlarinda_vatandasin_et_tuketmesi_zor.html
|
Van Cumhuriyet Başsavcılığı, BDP'lilerle PKK'lıların Şemdinli'deki buluşmasıyla ilgili 10 milletvekili hakkında hazırladığı fezlekeyi Adalet Bakanlığı'na gönderdi.
| null |
Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesinden sorumlu Van Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak başkanlığındaki milletvekillerinin 17 Ağustos 2012'de Şemdinli ilçesi Derecik beldesi Bağlar köyü kırsalında teröristlerle buluştuğu yönünde basın yayın organlarında yer alan haberler üzerine başlattığı incelemeyi tamamladı. Başsavcıvekilliğince iki ay süren inceleme sonunda hazırlanan 15 sayfalık fezleke, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulmak üzere Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne gönderildi. Fezlekede, BDP Genel Başkan Yardımcısı Kışanak ile grupta yer alan BDP'li milletvekilleri Adil Kurt, Sebahat Tuncel, Nazmi Gür, Hüsamettin Zenderlioğlu, Halil Aksoy, Ertuğrul Kürkçü, Esat Canan, İdris Baluken ve Bağımsız Van Milletvekili Aysel Tuğluk hakkında, ''PKK ve KCK silahlı terör örgütüne yardım etmek'' suçundan TCK'nın 5237 sayılı kanunun 220'ye 7'nci ve 314'e 2'nci maddeleri ile TMK'nın 3713'e 5'inci maddesi gereğince soruşturma açılmasına izin verilmesi talep edildi. Teröristlerle buluşmanın bilinçli bir şekilde gerçekleştiğine dikkat çekilen fezlekede, bağımsız ve devletsiz alanlar oluşturmak isteyen terör örgütünün bu konuda başarılı olamayınca, 'bilinçli' bir buluşma ile Türkiye ve dünya kamuoyuna mesaj vermeye çalıştığı görüşüne yer verildi. Milletvekilleri ile teröristler arasında gerçekleşen görüşmede, terör örgütünün bölgede fiili bir hakimiyet oluşturmaya çalıştığı kanaatine varılan fezlekede, ''Olay günü grup içerisinde bulunan 10 milletvekilinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, milletvekilliklerinin düşürülmesi ve ilgili maddeler uyarınca 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmaları'' isteniyor.
|
31.10.2012 - 13:34
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
BDP'lilerin fezlekesi Adalet Bakanlığı'nda
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/bdplilerin-fezlekesi-adalet-bakanliginda,OOSBe77T60C-fC64e41gaA
|
50 milyar dolarlık davanın artçıları tüm dünyayı sarsıyor!
| null |
Aşağıda okuyacaklarınız, Rusya’yı 50 milyar dolar tazminata mahkûm eden Yukos davasının dünyayı nasıl birbirine kattığının hikâyesi... , bu devasa meblağı ödemeyi reddediyor; artık icralık. Peki bu para nasıl toplanacak? İşte orası çok karışık... Yukos davası, Rusya’nın en güçlü iki adamının karşı karşıya geldiği 9 yıllık bir hukuk mücadelesiydi. Lahey Tahkim Mahkemesi Temmuz 2014’te, kararını verdi: “Rusya, 2003’te haksız yere el koyduğu, ülkenin en büyük petrol şirketi olan Yukos’un ana hissedarlarına 50 milyar dolar tazminat ödeyecek. ”Moskova, üzerinden 1 hafta geçmeden kararı tanımadığını açıkladı. Rusya’nın ödemeyi reddettiği devasa meblağın nasıl toplanacağı zaten merak konusuyken, icra takipleri şimdiden diplomatik krizleri tetiklemeye başladı. Yukos davası, modern Rusya’nın güç savaşlarında sembolik bir öneme sahip. 2000 yılında Rusya Devlet Başkanı seçilen Vladimir Putin ilk yıllarını, kendisinden önce ülkenin yönetiminde söz sahibi olan, “oligark” adı verilen, enerjiden finansa birçok sektörü elinde tutan, medyayı kontrol eden milyarder işadamlarıyla güç savaşına girerek geçirdi. Ülkenin en zengin adamlarını topladığı Stalin’in eski kır evinde talimatları netti: “Servetlerinizi elinizde tutabilirsiniz. İşlerinizi yönetmeye devam edebilirsiniz. Ama bundan sonra ilgileneceğiniz sadece ticari işleriniz olacak. Siyasetten elinizi çekeceksiniz. Siz işinizi yapacaksınız, ülkeyi yönetmeyi bana bırakacaksınız.” Önceki yıllardaki güç sarhoşluğuyla Putin’in uyarılarını dikkate değer bulmayan birçok oligarkın sonu hapis ve sürgün oldu. Bunlardan biri de Mihail Hodorkovksi idi. Hodorkovksi, Putin öncesi dönemde yapılan özelleştirmeler sırasında elde ettiği Yukos isimli petrol şirketi sayesinde Rusya’nın en zengin, dünyanın ise 16. zengini haline gelmişti. Putin’i açıkça eleştiriyor ve siyasete olan ilgisini de gizlemiyordu. 2003’te canlı yayınlanan bir tartışmada Putin’in yakın çalışma arkadaşlarını rüşvet almakla suçladı. Aynı yıl, tutuklandı. Dolandırıcılık ve vergi kaçırma suçlamalarıyla hapse atıldı. Şirketine, 25 milyar dolarlık vergi cezası çıkartıldı. 2004’te hisselerini ortaklarına devreden Hodorkovksi, 2013 sonunda Putin tarafından affedilene dek hapiste kaldı. Hodorkovksi’nin ortakları 2005’te Rusya devletini, Yukos’u kasıtlı olarak iflasa sürüklediği gerekçesiyle Lahey Tahkim Mahkemesi’nde dava etti. Uluslararası tahkimde, hiçbir ülke mahkemesine bağlı olmayan bir hakem heyeti tarafından görülen yargılama şirketin çoğunluk hissedarlarını haklı bulmuş, fakat Rusya devleti, 50 milyar dolarlık tazminatı ödemeyeceğini açıklamıştı. Böylece akıllardaki en büyük soru işareti, böylesine devasa bir meblağın nasıl tazmin edilebileceğiydi. Davacılar geçtiğimiz hafta, bu yoldaki ilk zaferlerini kazandı. Uluslararası hukuka göre, tazminat ödemeye mahkûm edilen bir devletin söz konusu tutarı ödemekten kaçınması durumunda, çeşitli ülkelerdeki ticari varlıkları icra yoluyla satışa çıkarılabiliyor. Ancak söz konusu sürecin işleyebilmesi için hakem heyetinin verdiği kararın, varlıkların bulunduğu ülke mahkemeleri tarafından tanınması gerekiyor, bu süreç de yıllar sürebiliyor. Bu sebeple davacılar, Rusya’nın ticari varlıklarının bulunduğu çeşitli ülkelere yaptıkları başvurularda, söz konusu varlıkların, mahkemenin tanıma sürecininbitiminden önce elden çıkarılmasının önlenmesi talebinde bulunmuşlardı. Fransa ve Belçika mahkemeleri, geçtiğimiz hafta söz konusu varlıklardan bir kısmını bloke etme kararı aldı. Fransa’da Rusya’nın en büyük ikinci bankası VTB’nin şubelerinde yer alan bazı hesaplar donduruldu. Bunlar arasında devlete ait bazı medya kuruluşlarının hesapları da olduğu belirtiliyor. Davacılara göre el koyulan 40’a yakın banka hesabıve 10’a yakın gayrimenkul bulunuyor. Belçika’da bloke edilen hesaplar arasında ise Brüksel’deki Rus büyükelçiliğinin ve Avrupa Birliği ve NATO yerleşkelerindeki Rus temsilciliklerinin banka hesapları olduğu belirtildi. Fransız makamlarından konuyla ilgili açıklama yapılmazken, Belçika mahkemeleri birkaç gün içerisinde geri adım attı. Belçika’nın Rusya büyükelçisinin Kremlin’e çağrılarak mahkeme kararlarının “uluslararası hukuka açıkça aykırı” olduğu uyarısının yapılması ve Rusya’daki Belçika varlıklarına da benzer yaptırımlar getirilebileceğinin açıklanması üzerine, Belçika’daki blokaj kararları kalktı. Davacıların Amerika ve İngiltere’de de benzer adımların atılması için mahkemeye başvurdukları biliniyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ekonomi danışmanlarından Andrei Belousov, benzer kararların başka ülkelerde de alınmasını beklediklerini kaydetti. Ancak Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, kararlardan etkilenen Rus şirketlerinin, söz konusu ülkelerin Rusya’daki varlıklarının dondurulması için mahkemeye gitmeye hazırlandıklarını belirtirken, Putin tahkim kararını tanımadıklarını ve el koyma kararlarıyla “hukuk içerisinde” mücadele edeceklerini söyledi. Rusya, AİHM’nin Yukos hissedarlarına ödenmesi gerektiğine karar verdiği 1.9 milyar Euro’luk tazminata ilişkin ödeme planını da sunmamıştı. Öte yandan Yukos’un satılan varlıklarından en büyük payı alan devlete ait petrol şirketi Rosneft’e karşı, eski Yukos hissedarları tarafından açılan davalar, nisan ayında sulh ile sonuçlanmıştı. Şirketin eski patronu Mihail Hodorkovksi, 2004’te tüm hisselerini ortaklarına devrettiği için tazminat kararlarının hiçbirinden yararlanamıyor. Ancak Facebook sayfasından kararları yorumluyor: “Bir Rus vatandaşı olarak olanlardan büyük bir mutluluk duyuyorum. Bu ülkemiz için sembolik bir an. Hırsızın, ne kadar güçlü olursa olsun cezadan kaçamayacağını gösteriyor...”
|
28.06.2015 - 10:01
|
haberturk
|
['yukos', 'rusya', 'putin']
|
Rusya için icra vakti!
|
İş-Yaşam
|
https://www.haberturk.com/ekonomi/is-yasam/haber/1096258-rusya-icin-icra-vakti
|
SON DAKİKA HABERİ: Karaköy'de bir binada patlama sonucu yangın çıktı. Yangın, itfaiye ekiplerinin çalışması sonucu söndürüldü.
| null |
haberi! Karaköy Okçu Musa Caddesi'nde bulunan 7 katlı binanın 5. katındaki led imalathanesinde meydana gelen patlama sonucu yangın çıktı.
İhbar üzerine olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri yangına müdahalede bulundu. Yoğun duman nedeniyle üst katlarda mahsur kalanlar itfaiye merdiveniyle kurtarıldı. Dumandan etkilenen 3 kişiye ambulansta müdahale edildi. Yangın, itfaiye ekiplerinin çalışmasıyla söndürüldü. İlk gelen bilgilere göre patlamanın sebebinin doğalgaz kaynaklı olduğu öne sürülmüştü. Patlamaya ilişkin İBB'den yapılan açıklama şöyle: "Bugün akşam saatlerinde Beyoğlu, Bereketzade Mahallesi, Okçu Musa Caddesi 28 numarada bulunan binanın 5. katında meydana gelen patlamanın, doğalgaz kaynaklı olmadığı tespit edilmiştir. Söz konusu patlamanın olduğu işyerinde doğalgaz tesisatı ve kullanımı yoktur. Patlama nedeni araştırılıyor."
|
26.12.2017 - 18:34
|
Anadolu Ajansı, DHA
|
['Gündem', 'son dakika', 'son dakika haberleri', 'haber']
|
Son dakika haberi... İstanbul'da patlama sonucu çıkan yangın söndürüldü
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/son-dakika-haberi-istanbulda-patlama-sonucu-cikan-yangin-sonduruldu,ni6mMINtskC3IWOORAlr8w
|
Ankara, Kızılcahamam'daki AKP Gençlik Kolları İl Başkanları ve MKYK üyeleri İstişare ve Eğitim Kampı’nda “6 yaşındaki çocuk evlenebilir” sözleriyle tepki çeken Nurettin Yıldız, eğitim verdi.
|
cumhuriyet.com.tr
|
Ankara, Kızılcahamam'daki AKP Gençlik Kolları İl Başkanları ve MKYK üyeleri İstişare ve Eğitim Kampı’nda “6 yaşındaki çocuk evlenebilir” ve “3 yaşında kız çocukları amcalarının yanına külotla çıkmamalı” sözleriyle tepki çeken Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nurettin Yıldız, eğitim verdi. Karaman’daki 45 çocuğa cinsel istismar haberinin gündem olduğu bir dönemde AKP’nin çocuklara yönelik tepki çeken bir ismi eğitmen olarak görevlendirmesi dikkat çekti. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun katılımıyla AKP Gençlik Kolları İl Başkanları ve MKYK üyeleri İstişare ve Eğitim Kampı toplantısı dün basına kapalı gerçekleştirilmişti. AKP’li gençlere Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nurettin Yıldız’ın “Ölçülerimiz” konulu eğitim verdiği öğrenildi. AKP Kahramanmaraş Gençlik Kolları Başkanı Kemal Çay, eğitime ilişkin Twitter'da şu mesajı paylaştı: “6 yaşındaki çocuk evlenebilir” sözleriyle tepki çeken Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nurettin Yıldız, son olarak “3 yaşında kız çocukları amcalarının yanına külotla çıkmamalı” demişti.
|
23 Mart 2016 Çarşamba, 17:57
|
cumhuriyet
| null |
Skandal '3 yaşında kız çocukları' açıklamasını yapan vakıf başkanından AKP'lilere eğitim
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/503339/Skandal__3_yasinda_kiz_cocuklari__aciklamasini_yapan_vakif_baskanindan_AKP_lilere_egitim.html
|
İstanbul Anadolu Yakası'ndaki bazı ilçelerde 20 Temmuz'da elektrik kesintisi uygulanacak.
| null |
İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım AŞ'den yapılan açıklamaya göre, kesinti programı şöyle: " 09.30-14.00 saatleri arasında Hamidiye Mahallesi Beşir Balcıoğlu, Kaletaş, Akhisar, Akçakale, Atilla, Aşar, Amber, Bakü, Bakan, Safir, Kutlubey, Kuşburnu, Kilimli, Kısrak, Kervan, İbrişim, Hüküm-Hira, Havadis, Hasan Sezai, Gülseren, Gökçe, Geyikli, Filiz, Fener, Tekbir, Taşoluk, Ocakbaşı, Nutuk, Muharrem, Zübeyde Hanım, Gençlik, Abdulkadir Udeh ve Kanaat sokakları. 09.00-14.00 saatleri arasında Çiğdem Mahallesi Hastane, Çiğdem, Sümbül, Paşabahçe, Kıble Numa, Beyaz Erguvan, Barbaros, Şehitlik, İncirköy, Kelebek Çıkmazı, Çeşmibülbül, İşçi Evleri Çıkmazı ve Derya sokakları. 12.00-14.00 saatleri arasında Şeyhli Mahallesi Atatürk, Parseller, Ada, 09.00-14.00'de Güzelyalı Mahallesi 29 Mayıs, Ayçiçek, Akpınar, Ener, Rauf, Deva, Yavuz Selim, Muhteşem, Norm, Sarp, Preveze, Selahaddin Eyyubi, Parsan Çıkmazı, Kıymetbilen, Narenciye, Mohaç, Mızrak, İdrak ve Kazım Karabekir, 10.00-16.00 saatleri arasında Kurna Mahallesi Cami, Pınarbaşı, Şile, Çamlık, Anadolu, Emirli Manolya, Papatya, Zambak ile Anadolu sokakları. 09.00-14.00 saatleri arasında Hürriyet Mahallesi Çatalca, Bozacı, Çapraz, Günbatımı, Çalışkan, Dinçer, Berrak, Adnan Kahveci, Mülkiye, 09.00-14.00'da Esentepe Mahallesi Kanyon, Aslandağı, Bozdağ, Bulut, Milangaz, Altındağ, Pala, Aytuğ, Seyhan, Çamlıdağ, Kalkan, Nezaket, Kocatepe, Karadağ, Özipek, Şehit Aziz Aktaş, Iğdır, Talim, Devran, Evliya Çelebi, Büyükzap, Güzelce, Porsuk, Goncagül, Zerrin-Hatman, Aytekin, Toros, Yaşar Doğu, Büyükdağ, Küçükdağ, Ahmet Yesevi, Oruçbey ve Gökçe sokakları. 12.30-14.00 saatleri arasında Fatih Mahallesi Yün, Yakacık, Okul, Güvercin ve Goncagül sokakları. 14.00-16.00 saatleri arasında Gülensu Mahallesi Tülin, Sarp ile Gazi, 09.00-13.00'da Esenkent Mahallesi Esin sokakları. 09.00-12.00 saatleri arasında Çamlık Mahallesi Bahar, Çiğdem, Cihan, Bilgen ve Başak, 11.00-13.00 arasında Merkez Mahallesi Nefer, İklim, Hanözü, Üsküdar ile Sütlüce, 09.00-11.00 arasında Merkez Mahallesi Nilay, Nefer ve Üsküdar, 11.00-15.00 arasında Merkez Mahallesi Cebeci, Gözde, Recep Yazıcıoğlu ve Aksöğüt, 09.00-13.00 arasında Koçullu Mahallesi Muratlı, Erdem, Gaye, Koçullu, Günay ile Meriç sokakları. ise 11.00-13.00 saatleri arasında Yukarı Dudullu Mahallesi Kısmet, Altınbaşak, Acısu, Eda, Bağlaraltı ve Kıbrıs, 09.00-15.00 arasında Saray Mahallesi Üntel ve Site Yolu sokakları."
|
18.07.2015 - 10:58
|
Anadolu Ajansı
|
['Türkiye']
|
İstanbul'da elektrik kesintisi
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/istanbulda-elektrik-kesintisi,y1DWvt6O2UGneNzaY0mtoQ
|
Altının gram fiyatı 131,6 liradan alıcı buluyor.
| null |
Dün azalan risk iştahının neden olduğu altın talebi ve yurt içinde açıklanan temmuz ayı enflasyon verisinin beklentileri aşmasının ardından TL üzerindeki baskının artmasıyla yükselişini sürdüren 132,5 lira ile tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Bugün saat 17.55 itibarıyla gram altın 131,6 liradan işlem görüyor. Şu dakikalarda Kapalıçarşı'da 215 lira, Cumhuriyet altını 880 liradan satılırken, altının onsu ise 1.363 dolar seviyelerinde bulunuyor.
|
04.08.2016 - 17:55
|
Anadolu Ajansı
|
['altın fiyatları', 'Altın']
|
Altının gramı 131 liranın üzerinde (Çeyrek altın ne kadar)
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/altinin-grami-131-liranin-uzerindeceyrek-altin-ne-kadar,dlhH7dbfskWjXfeT1plBZA
|
Türk Silahlı Kuvvetlerinin gösteri ekibi SOLOTÜRK, Kayseri'de gösteri uçuşu gerçekleştirdi.
| null |
SOLOTÜRK'ün Erciyes Üniversitesi kampüsü üzerindeki gösteri uçuşunu izleyenler, fotoğraf ve görüntü çekmeye çalıştı. İzleyenler, alçak uçuşlar da gerçekleştiren ekibe alkışlarla ve ıslık çalarak destek verdi. Halkın evlerinin çatısından ve balkonundan da izlediği etkinliği, yaklaşık 10 bin kişi takip etti. Gökyüzünde 15 dakika boyunca yeteneklerini sergileyen SOLOTÜRK ekibi, gösterisini başarıyla tamamladı.
|
08.04.2018 - 05:11
|
Anadolu Ajansı
|
['Türkiye', 'Kayseri', 'TSK']
|
SOLOTÜRK'ten Kayseri'de muhteşem gösteri
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/soloturkten-kayseride-muhtesem-gosteri,wy1iR6e4AkKVBtkg0Fd0pg
|
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ABD Başkanı Donald Trump'ı nükleer anlaşmaya bağlı kalması konusunda uyardı. Ruhani aksi halde ABD yönetiminin ağır sonuçlarla karşı karşıya kalacağı tehdidinde bulundu.
| null |
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani televizyondan canlı yayınlanan konuşmasında, "Beyaz Saray yükümlülüklerini yerine getirmezse İran hükümeti sert yanıt verecek" dedi. Ruhani, "Kim anlaşmaya ihanet edense ağır sonuçlarla karşı karşıya kalacak" ifadesini kullandı. Trump anlaşmanın "hatalarının" giderilmesi için Avrupalı müttefiklerine 12 Mayıs'a kadar süre tanımıştı. Amerikan yönetimi anlaşma yenilenmezse İran'a yönelik ekonomik yaptırımları yeniden uygulamaya koymakla tehdit ediyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Washington'da, Trump'ı anlaşmayı bir kenara atmaması için iknaya çabalayacak.
|
24.04.2018 - 11:51
|
NTV Haber
|
['Dünya', 'Donald Trump', 'İran', 'ABD']
|
İran Cumhurbaşkanı Ruhani'den Trump'a uyarı
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/iran-cumhurbaskani-ruhaniden-trumpa-uyari,f5T-25WImU6KlbM_qvQR_g
|
100 endeksi işlem hacmi rekoru ile yüzde 5,40 yükselirken, şirketlerin toplam piyasa değeri de 1 günde 30 milyar lira arttı
| null |
Borsa İstanbul 100 (BIST 100) endeksi, günü yüzde 5,40 yükselişle 83.693,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, cuma günü kapanışına göre 4.284,61 puan artarken toplam işlem hacmi 7 milyar lirayı aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine işaret etti. Bankacılık sektör endeksi yüzde 9,36 ile günün en fazla kazandıranı olurken, değer kaybeden tek sektör endeksi ise yüzde 4,04 ile madencilik oldu. Borsa İstanbul’da işlem hacmi rekoru kırılırken, şirketlerin toplam piyasa değeri de bir günde 30 milyar lira arttı. Toplam piyasa değeri sıralaması da, endeksin lokomotif görevini gören ve pay piyasası en yüksek işlem hacmine sahip Garanti Bankası’nın, 34,8 milyar lirayla birinciliğe yükselmesi ile değişti. Cuma günü ilk sırada yer alan Koç Holding’in piyasa değeri de bugünkü artışla 34,7 milyar lira oldu. Genel seçimin kesin olmayan sonuçlarına göre AK Parti'nin tek başına iktidarı elde etmesinin ardından döviz kurları ve tahvil faizleri sert düşerken, BIST 100 endeksi, gün içinde büyük banka paylarının yüzde 14'lere varan yükselişleri öncülüğünde son 4 ayın en yükseği olan 84.354,08 puana çıktı. Dolar/TL gün içinde 2,7582'ye kadar geriledikten sonra gelen tepki alımları ile 2,8150 seviyelerinde dengelenirken, 2 yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi de yüzde 9,60'a geriledikten sonra günü yüzde 9,82'den tamamladı. Günün lokomotifi banka pay piyasaları arasında en fazla kazandıranlar; yüzde 14,61 ile Halkbank, yüzde 11,77 ile Vakıfbank ve yüzde 10,14 ile Yapı Kredi olarak sıralandı. BIST 100'e dahil pay piyasaları içinde değer kaybedenler ise; yüzde 14,51 ile Doğan Holding, yüzde 12,00 ile İpek Doğal Enerji, yüzde 10,38 ile Koza Madencilik ve yüzde 2,43 Koza Altın oldu. Piyasaların pozitif seyrine karşın gün boyunca düşüş eğilimini sürdüren Doğan Holding'in yanında şirketin iştiraklerinden olan Hürriyet Gazetecilik, Doğan Gazetecilik ve Doğan Burda Yayıncılık pay piyasalarında da yüzde 6 ile yüzde 11 arasında düşüşler görüldü. Analistler, genel seçim sonrasında siyasi ve ekonomik istikrar fiyatlamalarının TL varlıklarında değerlenme sürecini başlattığını belirterek, teknik olarak pozitif havanın devam edebilmesi için BIST 100 endeksinin 84.000 direncini, dolar/TL'nin ise 2,75 desteğini kırması gerektiğini ifade ediyor. Endeksin 83.400 ve 82.500 seviyelerinin destek konumuna gelebileceğini ifade eden analistler, yarın yurt içinde enflasyon, yurt dışında ise ABD fabrika siparişleri verisinin takip edileceğini kaydediyor.
|
02.11.2015 - 18:04
|
Anadolu Ajansı
|
['Ekonomi']
|
Borsa işlem hacmi rekoru ile yüzde 5,40 yükseldi
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/borsa-islem-hacmi-rekoru-ile-yuzde-5-40-yukseldi,TdJLjHbYWESEKllr5zNqoQ
|
Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı Thomas Bach, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ve Ulusal Olimpiyat Komitesi üyeleri ile görüştü.
| null |
Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Başkanı , lideri ve diğer yetkililerin ve 'na katılma sözü verdiğini açıkladı. Bach Kuzey Kore'deki temaslarının ardından yaptığı açıklamada, Kuzey Kore Spor Bakanı ve Ulusal Olimpiyat Komitesi üyeleriyle yaptığı görüşmelerde yetkililerin ülkenin, uluslararası takvimde yer alan Yaz Olimpiyatları ile Kış Olimpiyatları'na katılma kararını beyan ettiğini belirtti. IOC Başkanı Bach, Kuzey Kore lideri Kim'in de yaptıkları yüzü yüze görüşmede kararı desteklediğini ifade etti. Kim ile 20 dakikalık resmi görüşmelerinin ardından Pyongyang'daki 1 Mayıs Stadyumu'nda birlikte futbol maçı izledikleri 45 dakikalık gayriresmi görüşme gerçekleştirdiğini aktaran Bach, Kim'in görüşmede Kuzey Kore'nin 2018 PyeongChang Kış Olimpiyat Oyunları'na katılmasının ve Kuzey Koreli atletlerin geçit töreninde Güneylilerle yürümelerinin barışçı diyaloğa katkısından duyduğu memnuniyeti dile getirdiğini kaydetti. Bach, Kim'in, 2018 PyeongChang Kış Olimpiyat Oyunları sırasındaki barışçı diplomasiye katkılarından dolayı IOC'ye teşekkür ettiğini belirtti. Perşembe günü ülkeye ulaşan Bach, Kuzey Kore lideri ile hafta başında Çin'e yaptığı ziyaretin ardından görüşen ilk uluslararası yetkili oldu. Kim'in Çin ziyareti, 2011'de babası Kim Jong-il'in ölümünden sonra iktidarı devralmasından bu yana ülkenin lideri olarak yabancı bir ülkeye yaptığı ilk ziyaret olmuştu. Kuzey Kore ile Güney Kore arasında kış olimpiyatları vesilesiyle oluşan barış havası, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'un yeni yıl konuşmasında Güney Kore'nin PyeongChang kentinde yapılacak Kış Olimpiyatları'na heyet gönderilebileceğini ve bu konuda Seul ile görüşmelere açık olduklarını açıklamasıyla başlamıştı. İki ülke olimpiyat komitelerinin, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) gözetiminde vardığı anlaşma kapsamında olimpiyatlara Kuzey Kore'den 22 sporcunun katılması ve iki ülke sporcularının olimpiyat töreninde aynı bayrak altında yürümesi kararlaştırılmış, 9 Şubat'taki açılış törenine Kuzey Kore heyetiyle Kim'in kız kardeşi Kim Yo-jong da katılmıştı. Olimpiyatların ardından Pyonyang yönetiminden diyalog yönünde hızlı hamleler gelmişti. Olimpiyatların hemen ardından bir araya gelen siyasi heyetler, Kim ile Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in arasında 27 Nisan'da bir zirve buluşması gerçekleştirilmesini kararlaştırmıştı. Kim'in, Moon ile buluşmasının ardından ABD Başkanı Donald Trump ile de görüşme gerçekleştirmesi planlanıyor.
|
30.03.2018 - 22:38
|
Anadolu Ajansı
|
['Dünya', 'Spor', 'Kim Jong-Un', 'Kuzey Kore', 'Kış olimpiyatları']
|
Kuzey Kore'den Tokyo ve Pekin Olimpiyatlarına katılma sözü
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/kuzey-koreden-tokyo-ve-pekin-olimpiyatlarina-katilma-sozu,GefNp_cF7kKciJBdV5q8bw
|
Anadolu Grubu’nun gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren şirketi AND Gayrimenkul, İstanbul Kartal’da inşa ettiği konut projesi AND Pastel’de ekinoks kampanyasını hayata geçiriyor. Gece ve gündüzün eşitlendiği sonbahar ekinoksuna özel kampanya kapsamında 23-30 Eylül 2019 tarihleri arasında tüm daire tiplerinde fiyatlar da eşitleniyor.
| null |
AND Gayrimenkul, Temmuz 2018’de yaşamın başladığı ve İstanbul Kartal’ın en büyük ölçekli projelerinden biri olan AND Pastel’de ev sahibi olmak isteyenler için yeni bir fırsat sunuyor. 23 Eylül ekinoksuna özel kampanya ile AND, seçili 30 dairenin fiyatlarını eşitliyor. Kampanyayla, seçili dairelerin manzara, metrekare veya dubleks olması gibi özelliklerine bakılmaksızın tek fiyat uygulanıyor. Her daire tipinden 10 daire için geçerli olacak ekinoks kampanyası kapsamında %40’a varan indirimler ile 1+1 daireler 425.000 TL, 2+1 daireler 650.000 TL, 3+1 daireler ise 850.000 TL’ye sabitleniyor. Peşin alımlarda ve yalnızca 23-30 Eylül 2019 tarihleri arasında sınırlı sayıda dairede geçerli olacak ekinoks kampanyasında 0.99 faiz oranıyla banka kredisinden yararlanmak da mümkün. Kartal’da Adalar ve deniz manzarasına hâkim evleriyle; İstanbul’un ana ulaşım akslarından E-5’in hemen yanında, metroya yürüme mesafesinde yer alan konumu ile dikkat çeken AND Pastel, 1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 daire tipleri ile 7 blok ve 1243 konuttan oluşuyor. İçerisinde okul öncesi eğitim kurumundan, sağlık kurumuna ve alışveriş alanlarına kadar bir mahallenin ihtiyaç duyacağı pek çok fonksiyonu ve sosyal aktivite alanını barındıran AND Pastel’de yaşam Temmuz 2018’de başladı. Kartal bölgesinin en büyük ölçekli projelerinden biri olan AND Pastel, Sign of the City- ‘Türkiye’nin En iyi Konut Projesi’ ve European Property Awards – ‘Avrupa’nın En iyi Peyzaj Mimarisi’ de dâhil olmak üzere 8 farklı ulusal ve uluslararası ödülün sahibi.
|
24.09.2019 - 00:00
|
ntv.com.tr
|
['Türkiye', 'Emlak', 'İstanbul']
|
AND Pastel’de ekinoks sürprizi: Fiyatlar eşitleniyor
|
Emlak
|
https://www.ntv.com.tr/emlak/and-pastelde-ekinoks-surprizi-fiyatlar-esitleniyor,TlglVgY4C0q5DnfS4jPW1Q
|
Yargıtay 18 yıllık mahkumiyet kararını onadı
| null |
Hakkındaki 18 yıl mahkumiyet kararı Yargıtay'ca onanan İstanbul Milletvekili Engin Alan'ın milletvekilliği, bu kararın TBMM Genel Kurulu'nda okunmasının ardından düşecek. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, "Balyoz Planı" davasındaki 18 yıllık mahkumiyet kararı Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce onanan MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan'ın milletvekilliği sona erecek. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Oramiral Özden Örnek, emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, emekli Albay Dursun Çiçek, eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık, emekli Orgeneral Bilgin Balanlı, emekli Orgeneral Ergin Saygun, emekli Korgeneral Nejat Bek, emekli Koramiral Kadir Sağdıç, Korgeneral Yurdaer Olcan ve Süha Tanyeri ile birlikte Engin Alan'ın da 18 yıllık mahkumiyet kararını onadı. Yargıtay, bu onama kararını, cezayı veren İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderecek. Mahkeme de MHP İstanbul Milletvekili olması nedeniyle Engin Alan hakkında verilen bu kararı TBMM Başkanlığı'na gönderecek. TBMM Başkanlığı da onama kararını TBMM Genel Kurulu'nda okutarak milletvekillerinin bilgisine sunacak. Hakkındaki mahkumiyet kararının Genel Kurul'da okunmasıyla da Alan'ın milletvekilliği düşecek.
|
09.10.2013 - 13:22
|
haberturk
|
['mhp', 'engin alan', 'balyoz davası']
|
Engin Alan'ın vekilliği düşecek mi?
|
Gündem
|
https://www.haberturk.com/gundem/haber/884508-engin-alanin-vekilligi-dusecek-mi
|
Süper Lig'in 23. haftasında 25 Şubat Pazar günü Beşiktaş'a konuk olacak Fenerbahçe, 2015 yılından bu yana derbilerde gösterdiği başarılı performansla dikkati çekiyor.
| null |
Fenerbahçe, Süper Lig'de oynadığı son 9 derbiyi de kaybetmedi. Fenerbahçe, 27 Eylül 2015'ten sonra Galatasaray ve Beşiktaş'la oynadığı 9 derbide 4 galibiyet, 5 beraberlik aldı. Fenerbahçe, ligdeki son derbi yenilgisini Beşiktaş karşısında aldı. Sarı-lacivertliler, 27 Eylül 2015'te Atatürk Olimpiyat Stadı'nda konuk olduğu Beşiktaş'a 3-2 kaybetmişti. Fenerbahçe, bu tarihten sonra ligde derbi yenilgisi yaşamadı. Fenerbahçe, söz konusu 9 derbide kalesini iyi korudu. Fenerbahçe, son 9 derbi maçında sadece 3 gol yedi. Sarı-lacivertliler, 25 Ekim 2015'de Galatasaray, 7 Mayıs 2017'de Beşiktaş'la 1-1 berabere kaldığı maçlarda kalesinde gol gördü. Fenerbahçe, bu sezon Beşiktaş'ı 2-1 yendiği maçta da rakibine bir gol şansı verdi. Buna karşı Fenerbahçe, derbilerde rakip filelere 9 gol gönderdi. Fenerbahçe, ligde hafta sonu karşılaşacağı Beşiktaş'a karşı oynadığı son 5 resmi maçı da kaybetmedi. Rakibine 27 Eylül 2015'te Süper Lig'de Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynadığı maçta 3-2 kaybeden sarı-lacivertliler, daha sonra Beşiktaş'la ligde 4, Ziraat Türkiye Kupası'nda ise 1 kez karşılaştı. Sarı-lacivertliler, bu derbilerde 3 galibiyet, 2 beraberlik elde etti. Fenerbahçe'nin Beşiktaş karşısında oynadığı son 5 maç şöyle: 29 Şubat 2016 (Süper Lig): Fenerbahçe-Beşiktaş 2-0 3 Aralık 2016 (Süper Lig): Fenerbahçe-Beşiktaş 0-0 5 Şubat 2017 (Türkiye Kupası): Beşiktaş-Fenerbahçe 0-1 7 Mayıs 2017 (Süper Lig): Beşiktaş-Fenerbahçe 1-1 23 Eylül 2017 (Süper Lig): Fenerbahçe-Beşiktaş 2-1
|
23.02.2018 - 11:26
|
Anadolu Ajansı
|
['Futbol', 'Spor', 'Beşiktaş', 'Fenerbahçe']
|
Fenerbahçe derbilerde yenilgiyi unuttu
|
Spor
|
https://www.ntv.com.tr/spor/fenerbahce-derbilerde-yenilgiyi-unuttu,Ky6GCUNTh0StSWAjLF6gqg
|
Türkiye Futbol Federasyonu, Brezilya'nın Chapecoense takımını taşıyan uçağın Kolombiya'da düşmesi dolayısıyla başsağlığı mesajı yayımladı.
| null |
Federasyonunun internet sitesinden yayımlanan mesajda, şöyle denildi: "Güney Amerika Kupası final karşılaşması için Kolombiya'ya giden Brezilya ekibi Chapecoense'yi taşıyan uçağın düştüğünü büyük bir üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz. Korkunç kazada hayatını kaybedenler için derin üzüntümüzü belirtir; Brezilya Futbol Federasyonu, aileleri, sevenleri ve spor camiasına başsağlığı dileriz."
|
29.11.2016 - 12:34
|
Anadolu Ajansı
|
['Futbol', 'Spor', 'tff', 'Uçak kazası']
|
Chapecoense için başsağlığı mesajı
|
Spor
|
https://www.ntv.com.tr/spor/chapecoense-icin-bassagligi-mesaji,wARDS25YCka4qPqbU-avTA
|
FIFA kokartlı Türk hakem Cüneyt Çakır, İngiltere'nin Manchester City ile Tottenham takımları arasında oynanacak UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek final rövanş maçını yönetecek.
|
AA
|
İSTANBUL (AA) - FIFA kokartlı Türk hakem Cüneyt Çakır, İngiltere'nin Manchester City ile Tottenham takımları arasında oynanacak UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek final rövanş maçını yönetecek. Türkiye Futbol Federasyonundan yapılan açıklamaya göre, 17 Nisan Çarşamba günü Manchester şehrinde oynanacak ve saat 22.00'de başlayacak karşılaşmada Çakır'ın yardımcılıklarını Bahattin Duran ve Tarık Ongun yapacak. Maçın dördüncü hakemi ise Portekiz Futbol Federasyonundan Artur Soares Dias olacak.
|
15 Nisan 2019 Pazartesi, 11:44
|
cumhuriyet
| null |
UEFA'dan Cüneyt Çakır'a görev
|
Spor
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/1346202/UEFA_dan_Cuneyt_Cakir_a_gorev.html
|
ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, ABD Başkanı Donald Trump'ın kendisine Venezuela'da askeri güç kullanma olasılığını dile getirdiğini söyledi.
| null |
'li Cumhuriyetçi Senatör , ABD Başkanı 'ın kendisine Venezuela'da askeri güç kullanma olasılığını dile getirdiğini kaydetti. Axios haber sitesine konuşan Graham, Trump ile Venezuela konusunda yaptığı görüşmenin içeriğine ilişkin açıklamalarda bulundu. Graham, Trump'ın kendisine Venezuela'da askeri güç kullanma konusunda fikrini sorduğunu, kendisinin ise böyle bir hamlenin sorunlara yol açacağını ifade ettiğini belirtti. Senatör Graham, "Bunun üzerine Trump, 'Şaşkınım sen herkesi işgal etmek isteyen birisin.' diye karşılık verince ben herkesi işgal etmek istemediğimi, sadece ulusal güvenliğimiz tehdit altındayken askeri gücümüzü kullanmak istediğimi söyledim." dedi. Graham ayrıca, Trump'ın Venezuela konusunda "oldukça savaş yanlısı" olduğunu da söyledi. Venezuela'da muhalefet ve iktidar yanlılarının 23 Ocak Çarşamba günü düzenlediği mitingler ülke ve bölge açısından son derece önemli gelişmelere yol açmıştı. Çoğunluğu muhalefetin elindeki Ulusal Meclisin Başkanı Juan Guaido, muhaliflerin mitinginde kendini "geçici devlet başkanı" ilan etmiş ve başta ABD olmak üzere Avustralya, Kanada, Kolombiya, Peru, Ekvador, Paraguay, Brezilya, Şili, Panama, Arjantin, Kosta Rika ve Guatemala gibi ülkeler tarafından tanınmıştı. Meksika, Türkiye, Rusya, Küba, Çin ve Bolivya ise Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro hükümetine desteklerini yinelemiş, Maduro da gelişmeler üzerine ABD ile diplomatik ve politik ilişkileri kestiğini açıklamıştı. Maduro, daha sonra yaptığı başka bir açıklamada, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkinin bittiğini fakat ticari ilişkinin süreceğini kaydetmişti.
|
29.01.2019 - 02:40
|
Anadolu Ajansı
|
['Dünya', 'Dış Politika', 'Donald Trump', 'ABD', 'Venezuela']
|
Trump'tan Graham'a "Venezuela'ya askeri harekat" sorusu
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/trumptan-grahama-venezuelaya-askeri-harekat-sorusu,3Sk9ONyQikK19ZjDRfaf6A
|
AK Parti tüzüğünde değişikliğe gidiliyor
| null |
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti 5. Olağan Büyük Kongresi'nde yaptığı konuşmada, AK Parti tüzüğünde değişikliğe gidileceğini açıkladı. Davutoğlu, 3 dönem kuralında bazı istisnalar getirileceğini de duyurdu. Ak Parti tüzüğünde değişikliğe gidildiğini söyleyen Davutoğlu, "Her şeyden önce kurucu değerlerimizin bütün parti kitlelerine, teşkilatlara, belediyelere ve bütün parti kadrolarına yayılabilmesi için yeni bir kurul oluşturuyoruz, Siyasi Erdem Yönetim Kurulu. AK Parti bir siyasi erdemliler hareketi olarak başladı. Siyasi gücü alırken erdemle birleştirdik, hikmetle, irfanla birleştirdik. Şimdi de bu birleşmeyi kalıcı kılmak ve partimizin kadroları içinden gelen tecrübe birikimini yeni siyaset nesillerine aktarmak için Siyasi Erdem ve Etik Kurulu oluşturuyoruz. İki önemli genel başkan yardımcılığı daha kuruyoruz. Birisi, insan haklarından sorumlu genel başkan yardımcılığı diğeri de şehir, çevre ve kültür işlerinden sorumlu genel başkan yardımcılığı. Daha önce başka birimlerde deruhte edilen bu görevler, bugün başlı başına kendi birimlerini oluşturacak şekilde organize edilecekler. Yine tüzüğümüzle birlikte, bu dönemin, 25'inci dönemin kısa olması sebebiyle 3 dönem kuralına bazı istisnalar getiriyoruz." dedi. Bizzat AK Parti Lideri Ahmet Davutoğlu'nun kongre konuşmasında açıkladığı tüzük değişiklikleri ile partide yapılacak yenilikler şöyle; AK Parti, Davutoğlu'nun deyimiyle, "siyasi gücü erdemle, hikmetle, irfanla" birleştirmeyi kalıcı kılmak üzere, Parti yapısı içinde bir "Siyasi erdem ve Etik Kurulu" oluşturacak. Davutoğlu, ayrıca AK Parti'de iki yeni Genel Başkan Yardımcılığı ihdas edileceğini açıkladı. Bunlar; İnsan Haklarından sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı ile, Çevre, Şehir ve Kültür işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı olacak. Davutoğlu ayrıca, bugünkü kongrede yapılacak tüzük değişikliği ile 3 dönem sınırı getiren kuralın kaldırılacağını da açıkladı. Bunun gerekçesini ise, 7 Haziran seçimleri ile 1 Kasım seçimleri arasındaki sürenin "kısa olması" ile açıkladı. Tüzük değişiliği ile 25. Parlamento, erken seçime gittiği için milletvekilleri mevcut dönemlerini koruyacak. Yani 7 Haziran sonrasında 3 dönemlik olan milletvekilleri de 1 Kasım seçimlerinde listelerde yer alacak.
|
12.09.2015 - 13:35
|
haberturk
|
['ak parti tüzüğü', 'ak parti 5. olağan büyük kongresi', '3 dönem kuralı', 'başbakan ahmet davutoğlu']
|
AK Parti'de 3 dönem kuralı değişiyor
|
Gündem
|
https://www.haberturk.com/gundem/haber/1127646-ak-partide-3-donem-kurali-degisiyor
|
İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı yurdun çeşitli yerlerinde protesto edildi.
|
cumhuriyet.com.tr
|
İnsani Yardım Vakfı (İHH) Tekirdağ Şubesi, İsrail'in kapsamında Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına tepki amacıyla protesto gösterisi yaptı. İHH Tekirdağ Şubesi'nden bir grup, Tuğlalı Park'taki protesto gösterisinde slogan attı. Elazığ'da PTT Meydanı'nda toplanan bir grup yurttaş, Filistin bayrağı taşıdı. Burada açıklama yapan Ramazan Güneş, gemilerden birinde kardeşi Kalemder Elazığ Şube Başkanı Muharrem Güneş'in de bulunduğunu söyledi. Kocaeli'de toplanan yurttaşlar da, İsrail'in ''Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım'' konvoyundaki gemilere düzenlediği saldırıyı protesto etti. İzmit'teki Sabri Yalım Parkında toplanarak Türk ve Filistin bayrakları açan vatandaşlar, İsrail aleyhine çeşitli sloganlar attı. Antalya'da saldırı haberinin öğrenilmesinin ardından sabah saatlerinden itibaren çok sayıda yurttaş, kent merkezindeki Muratpaşa Cami avlusunda toplanmaya başladı. Cami avlusunda bir araya gelenler, sık sık İsrail aleyhine sloganlar attı. Bu arada, avluya getirilen bir televizyondan saldırıyla ilgili son gelişmeler izlendi. Kahramanmaraş Platformu üyeleri, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına tepki göstermek amacıyla Özel İdare İş Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının üyelerinden oluşan kalabalığa, liseli öğrenciler ile bazı siyasi parti mensupları da destek verdi. İsrail aleyhine sık sık slogan atan ve tepkilerini açtıkları dövizlerle dile getiren gruptakilerden bazı kişilerin ağladığı dikkati çekti. Gemide Kahramanmaraş'tan Hatice Karakız, Rübeyyen Kızıl, Erol Tansel, Nuri Yıldız ve Murat Sarıtürk'ün bulunduğu bildirildi. Gaziantep kent merkezindeki Kırkayak Parkı'nda toplanan çok sayıda dernek ve vakıf temsilcileri ile vatandaşlar parka kurulan televizyonlardan gelişmeleri izledi. Gruptakiler, ellerinde Filistin bayraklarıyla İsrail aleyhine çeşitli sloganlar atarak İsrail'i protesto etti. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırıyı sloganlar atarak, kınadı. Çok sayıda kadının da katıldığı gösterisinde, İsrail aleyhine slogan atan grup, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları taşıdı. Mersin'de, Memur-Sen şube binası önünde ellerindeki pankartlarla toplanan bir grup, tekbir getirip sloganlar atarak, İsrail'in saldırısını kınadı. Sendika Şube Başkanı Ertuğrul Yıldız, grup adına yaptığı açıklamada, mazlum Filistin halkına insani yardım götürmekten başka amacı olmayan ve İsrail askerleri tarafından vahşice öldürülenleri rahmetle andıklarını belirtti. Karakoyun İş Merkezi önünde ellerinde Filistin bayrakları ve dövizlerle toplanan yurttaşlar, İsrail aleyhinde sloganlar attı. Tiritoğlu Parkı önünde saldırıyı protesto amacıyla toplanan bir grup, ellerinde Filistin bayraklarıyla Uşak Belediyesine kadar yürüdü. Grup adına basın açıklaması yapan İHH gönüllüsü Avukat Fahrettin Tuğrul, saldırının tüm uluslararası anlaşmaların ihlali anlamına geldiğini söyledi. Hükümet Meydanı'nda bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ve yurttaşlar, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını protesto etti. Gazze'ye yardım götüren gemilerde oldukları açıklanan Bolulu Sabri Türk ve Fethi Sarımsakçı'nın yakınları da protestoya katıldı. Gemide bulunanların yakınları ile bazı yurttaşlar, ellerinde Filistin Bayrağı ve pankartlarla Saadet Partisi Denizli İl Başkanlığı ile Alperen Ocakları Denizli Temsilciliği önünde toplanarak saldırıyı kınadı. Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk anıtı önünde yapılan protestoda, İHH İnsani Yardım Vakfı adına konuşan Avukat Ömer Bütüner, 16 insani yardım gönüllüsü ve İskenderun'da 6 askerin şehit olmasıyla tüm Türkiye'nin yasa boğulduğunu belirtti. Gazze halkına yardım götürmek üzere yola çıkan yardım gemilerinin, İsrail saldırısı sonucu hayatını kaybedenler için Erzurum'da gıyabi cenaze namazı kılındı. Daha sonra Erzurum Sivil Toplum Platformu adına konuşan Orhan Atalay, İHH öncülüğünde başlatılan iyilik hareketine Erzurum'dan ses vermek için toplandıklarını belirterek, şunları kaydetti: Alanya Filistin Dayanışma Platformu üyelerinden oluşan yaklaşık 500 kişilik grup, Hacet Köprüsü üzerinde pankart ve dövizlerle sloganlar atarak saldırıyı protesto etti. Gösteriye, Mavi Marmara yardım gemisinde bulunan 8 Alanyalı gencin yakınları ve aileleri de katıldı. Trafiğe kapatılan yolda ellerindeki Filistin ve Türk bayraklarının yanı sıra pankart ve dövizler taşıyan grup, hükümeti net bir açıklama yapmaya çağırdı. Gemide bulunanlar için dua da okuyan grup, ''Asker Gazze'ye'', ''Katil İsrail'', ''Filistin halkı yalnız değildir'' şeklinde sloganlar attılar. Trabzon'da İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından organize edilen ve birçok sivil toplum kuruluşunun üyeleri ile yurttaşların katıldığı protesto eylemi, Atatürk Alanı'nda gerçekleştirildi. Toplanan grup, İsrail aleyhine sloganlar atarak saldırıyı kınayan dövizler ve Filistin bayrakları taşıdılar, tekbir getirdiler. Yozgat'taki tarihi Çapanoğlu Büyük Cami'de öğle namazı çıkışında toplanan bir grup yurttaş, İsrail aleyhine sloganlar atarak saldırıyı protesto etti. Memur Sen Yozgat İl Temsilcisi Yusuf Türkmen burada yaptığı basın açıklamasında, İsrail'in saldırısını şiddetle lanetlediklerini belirterek, ' dedi. Grup, topluca dua ederek dağıldı. Düzce'de öğle namazı sonrası bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri Cedidye Camisi önünde İsrail'i protesto ederek basın açıklaması yaptı. Grup adına konuşan TÜRK-İŞ Düzce Temsilcisi Ali Gürel, İsrail'in Filistin'e insani yardım götüren gemiye yaptığı baskını ve İskenderun'daki terörist saldırıyı şiddetle kınadıklarını söyledi. İzmir'de, İHH İnsani Yardım Vakfı İzmir Şubesi önderliğindeki sivil kuruluşlar, Konak Meydanı'nda toplandı. İsrail aleyhine pankart ve dövizler açan, sloganlar atan grup üyeleri daha sonra İsrail Bayrağı yaktı. Gruba hitap eden İHH İnsani Yardım Vakfı İzmir Şube Başkanı Rasim Çağlar, 3 yıldır ambargo altında tutulan Gazze'de insanların açlık sınırında yaşadığını, ilaç ve malzeme yetersizliğinden ameliyatların uyutulmadan yapıldığını söyledi. Gümüşhane'de, siyasi partiler ile 44 sivil toplum kuruluşunun düzenlediği gösteride İsrail saldırısı ve İskenderun'daki terörist saldırı protesto edildi. Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde Çark Caddesi'nde toplanan çok sayıda kişi İsrail aleyhine slogan atarak, Gazze'ye yardım götüren gemilere düzenlenen saldırıyı protesto etti. İHH İnsani Yardım Vakfı Sakarya Şubesi öncülüğünde düzenlenen gösterilere katılan ve aralarında çeşitli sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduğu grup, Çark Caddesi'nde toplandı. Adana'da Asri Mezarlık önünde toplanan çeşitli sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, dua okuyup sloganlar atarak yaklaşık 5 kilometre yürüdü. Grubun yürüyüşü sırasında Çevik Kuvvet, Terörle Mücadele ve Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri geniş güvenlik önlemleri aldı. İnsani Yardım Vakfı (İHH) Çorum Şubesi, İsrail'in ''Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım'' kapsamında Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına tepki amacıyla Hürriyet Meydanı'nda protesto gösterisi yaptı. Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklaması yapan bir grup daha sonra Ulucami'ye gitti ve burada gıyabi cenaze namazı kıldı. Musalla taşının üzerine Türk ve Filistin bayrakları yan yana konuldu. Namaz öncesi konuşan imam Nuri Çınar, cihadın iki şekilde yapıldığını, bunlardan ilkinin ileri saflarda savaşarak yerine getirildiğini söyledi. İsrail'in, saldırısında hayatını kaybedenler için Diyarbakır'da gıyabi cenaze namazı kılındı. İsrail bayraklarını yakan bir grup, yürüyüş düzenledi. Cenaze namazından sonra Diyarbakır Gazze Gönüllüleri tarafından Ulucami önünde yapılan basın açıklaması öncesinde Filistin Alimler Birliği Başkanı Muhammed Ebul Hayr ile canlı telefon bağlantısı kuruldu. Hayr, telefonda, Türkiye'den gelerek yapılan saldırılarda hayatlarını kaybedenlere rahmet, yaralılara da acil şifalar dilediklerini söyledi. Çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve üyeleri, Güres Caddesi'nde bir araya geldi. Burada ortak yazılı açıklamayı okuyan Memur-Sen Şube Başkanı Ömer Aslan, saldırıyı kınadıklarını ve lanetlediklerini belirtti. Turgut Özal Bulvarı üzerinde bir araya gelen çok sayıda kişi ellerinde Filistin bayraklarıyla çeşitli sloganlar atarak İsrail'i protesto etti. Grup adına açıklamayı İnsani Yardım Vakfı (İHH) Batman Temsilcisi Zeki İslamoğlu yaptı. İslamoğlu, yaşanan saldırının ardından ölü ve yaralı haberlerinin geldiğini belirterek, mücadelenin süreceğini kaydetti. Grup, duaların ardından sessizce dağıldı. Yeni Cami önünde toplanan 35 sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve üyeleri, İsrail'in saldırısını protesto etti. Filistin bayrakları açan göstericiler ''Kahrolsun İsrail'' şeklinde sloganlar attı. Sivil toplum kuruluşları adına basın açıklaması yapan Adil Akkoyun, ''İşgalci, ırkçı, katil, siyonist İsrail, bir sabah namazı vakti kadın, çocuk ve masum insanlardan oluşan yardım gemisine uluslararası sularda savaş gemileri ve ağır silahlarla tüm dünyayı karşısına alarak alçakça bir saldırıda bulundu'' dedi. Tokat Sivil İnisiyatif Platformu üyelerinden oluşan aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu grup, Cumhuriyet Meydanı'nda toplandı. Bir süre slogan atan grup adına açıklama yapan Memur-Sen Tokat İl Temsilcisi Cemil Çağlar, saldırıyı kınadı. İsrail bayrağının da yakıldığı basın açıklamasının ardından dua okundu. Daha sonra gruptan bazı kadınlar, Cumhuriyet Meydanı'nda oturma eylemi yaptı. İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırması Konya'da binlerce kişinin katıldığı gösteriyle protesto edildi. Gösteride çok sayıda İsrail bayrağı yakıldı. Aydın Bey Camisinde, çeşitli sivil toplum örgütleri tarafından düzenlenen gıyabında cenaze namazını Eğitim-Bir-Sen Aydın Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Recep Gezir kıldırdı. Gezir, namazdan önce yaptığı konuşmada, gemilere yapılan saldırı ve Gazze halkına yapılanları herkesin gördüğünü, yardım için yola çıkan gemilerde hayatını kaybedenlerin olduğunu ifade ederek, dedi. Afyonkarahisar'da Anıtpark önünde düzenlenen eylemde protestocu grup adına bir açıklama İnsanı Yardım Vakfı Gönüllüsü (İHH) Ahmet Ertürk, İsrail askerlerinin dünyanın gözü önünde sadece sivillerin olduğu silahsız insanların üzerine ateş açtığını belirtti. İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yaptığı saldırı, Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde protesto edildi. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan sivil toplum örgütleri üyeleri, İsrail aleyhine slogan attı. Anadolu Gençlik Derneği Tavşanlı Şubesi üyesi Veysel Bayır, grup adına yaptığı konuşmada, Tavşanlı'nın kardeş şehri Gazze'ye yardım götüren gemilere yapılan saldırıyı şiddetle kınadıklarını bildirdi. İsrail saldırısı, Bitlis-Tatvan Hak ve Özgürlükler Platformu ile Tatvan Özgür-Der Şubesi tarafından düzenlenen yürüyüş ve basın açıklamasıyla protesto edildi. Saldırıyı kınamak üzere bir araya gelen grup, Tatvan İbadullah Camisinden, Tatvan Yaşam Alışveriş Merkezine kadar yürüdü. Tatvan Özgür-Der Şube Başkanı Ersin Sönmezler, burada yaptığı basın açıklamasında Filistin'deki Müslümanlar'a yardım götüren gemilere yapılan saldırıyı lanetlediklerini söyledi. Eskişehir'de minibüsüne yazılı afişler yapıştıran gazeteci, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırmasına tepki gösterdi. İsrail'i protesto eden yerel bir gazetenin sahibi gazeteci Ali Akyüz, minibüsüne Türk bayrağı, siyah bayrak ve ''Kahrolsun İsrail'' yazılı afişler yapıştırdı. Muş'ta Belediye Meydanı'nda bir araya gelen grup adına konuşan İHH gönüllüsü Şerafettin Yener, gemilerde yardım malzemesi bulunduğuna işaret ederek, şunları söyledi: Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelen çeşitli sivil toplum örgütleri temsilcileri ve üyeleri, İsrail aleyhine slogan attı. Grup adına konuşan Memur-Sen üyesi Kadir Tekin, Gazze'ye yardım götüren gemide Alaattin Önal ve Osman Çalık isimli iki Erzincanlının da bulunduğunu belirterek, söz konusu kişilerden haber alamadıklarını ifade etti. Bugün insanlığın tarihi boyunca şahit olabileceği en ahlaksız, en insanlık dışı saldırılardan birinin daha yaşandığını bildiren Tekin, şunları kaydetti: Anadolu Gençlik Derneği Çorlu Şube Başkanı Murat Vakitçi, Süleymaniye Camisi önünde düzenlenen protesto eyleminde, İsrail'in cinayetlerinde sınır tanımadığını belirtti. İsrail'in bu kez insani yardım için dünyanın çeşitli yerlerinden harekete geçen insanlara saldırdığını ifade eden Vakitçi, şöyle konuştu: Osmaniye Sivil Toplum Platformu tarafından Gazze'ye insani yardım amacıyla yola çıkan gemide ölenler ve Hatay'ın İskenderun ilçesinde teröristlerin saldırısı sonucu şehit düşen askerler için gıyabi cenaze namazı kılındı.
|
31 Mayıs 2010 Pazartesi, 14:01
|
cumhuriyet
| null |
İsrail tüm yurtta kınandı
|
diger
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/diger/149832/israil_tum_yurtta_kinandi.html
|
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül gazetecilere açıklamalarda bulundu. Gül "Kimin aradığını halkın bilmeye hakkı var.. Dosyaları incelediler, iyi olmuş demelerini beklemiyorum" dedi.
|
cumhuriyet.com.tr
|
FETÖ davalarını değerlendiren Gül, "Yıl sonuna kadar davaların tamamlanacağını düşünüyorum. 171 dava sonuçlandı. 622 sanık ağırlaştırılmış müebbet aldı" dedi. Gül, Muharrem İnce'nin iddialarına ilişkin, "Kimin aradığını halkın bilmeye hakkı var" diye konuştu. FETÖ dosyalarını inceleyen CHP heyetine değinen Gül, "Dosyaları incelediler, iyi olmuş demelerini beklemiyorum" dedi. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül FETÖ davaları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Gül, "Yıl sonuna kadar davaların tamamlanacağını düşünüyorum. 171 dava sonuçlandı. 622 sanık ağırlaştırılmış müebbet aldı" dedi. Gül, 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden FETÖ'cü Adil Öksüz'ün iade talebi ile ilgili Almanya'dan olumlu, olumsuz bir dönüş olmadığını açıkladı. Gül, Muharrem İnce'nin FETÖ elebaşının iadesi ile ilgili iddialarına, "Muharrem İnce'yi kimin aradığını halkın bilmeye hakkı var" dedi. CHP heyetinin iade dosyasını incelemesine değinen Bakan Gül, "İncelediler, iyi olmuş demelerini beklemiyoruz" diye konuştu.
|
7 Haziran 2018 Perşembe, 13:24
|
cumhuriyet
| null |
Hükümetten İnce'ye çağrı
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/991148/Hukumetten_ince_ye_cagri.html
|
Süper Lig ekiplerinden Gençlerbirliği, İskoçya ekibi Rangers'tan Daniel Candeias'ı kadrosuna kattı.
|
AA
|
Beştepe İlhan Cavcav Tesisleri'nde düzenlenen imza töreninde 31 yaşındaki kanat oyuncusu Candeias, 2 yıllık sözleşmeye imza attı. Törende konuşan Gençlerbirliği Kulübü Başkanı Murat Cavcav, Daniel Candeias'ın takıma katılmasının kendilerini mutlu ettiğini belirterek, "Kariyeri ortada, iyi bir oyuncu. İki yıllık bir anlaşma imzaladık. Her iki taraf içinde hayırlı olmasını ümit ediyorum." dedi. Candeias ise ikinci kez Türkiye'de futbol oynayacak olmasından dolayı memnun olduğunu söyledi. Kariyerinde Porto, Benfica gibi önemli takımların formasını da giyen Portekizli futbolcu geçen sezon Rangers ile çıktığı 28 lig maçında 5 gol attı. Candeias, geçen sezon UEFA Avrupa Ligi'nde elemelerde 7, grup aşamasında ise 5 maçta forma giydi. Türkiye'ye de yabancı olmayan Portekizli futbolcu, 2016-2017 sezonunda Süper Lig'de Alanyaspor formasıyla 29 maçta görev yaparken, 4 kez gol sevinci yaşadı.
|
22 Temmuz 2019 Pazartesi, 17:12
|
cumhuriyet
| null |
Gençlerbirliği, Daniel Candeias'ı transfer etti
|
Spor
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/1500104/Genclerbirligi__Daniel_Candeias_i_transfer_etti.html
|
Geçtiğimiz yıl 28 Aralık'ta İtalya'nın Ravenna Limanı açıklarında iki kargo gemisinin çarpışmasında batan Türk gemisinin kaybolan çarkçısı Uşaklı Yiğit Küçükbıyık'ın cenazesi olaydan yaklaşık bir yıl sonra memleketi Uşak’ta defnedildi.
| null |
Geçen yıl 28 Aralık’ta İtalya'nın Ravenna Limanı açıklarında Ömer Çetinkaya Denizcilik armatörlüğünde bulunan "Gökbel" adlı Türk bandıralı gemi ile Belize bandıralı 'Lady Aziza' isimli geminin çarpışmasının sonucunda batan, 11 mürettebat taşıyan Türk gemisinden 5 kişi sağ olarak kurtarılırken 4 kişi hayatını kaybetmişti. Cenazelerden 2’si olay sonrası bulunurken Uşaklı olan geminin çarkçısı Yiğit Küçükbıyık’ın cesedi 5 ay sonra Revenna şehrinin yaklaşık 150 kilometre güneyindeki Ancona şehri yakınlarında bulundu. Yasal süreçlerin tamamlanmasının ardından Yiğit Küçükbıyık’ın cenazesi Uşak’ a getirildi. Küçükbıyık memleketi Uşak’ın Sivaslı ilçesinde gözyaşları arasında toprağa verildi. Cenazeye Uşak protokolünden sadece Sivaslı Belediye başkanı, CHP Uşak milletvekili ve ilçenin emniyet amiri katıldı. Yiğit Küçükbıyık’ın kardeşi Harun Küçükbıyık ve aynı kazada hayatını kaybeden İzmirli Zeynel Üstün’ün kardeşi Ulvi Üstün, kendilerini ölümlerden çok yaşanan süreçte yapılan vefasızlıkların yıktığını dile getirerek, “Yiğit kardeşimizin cenazesi bulunduktan sonra DNA testi için Harun kardeşimiz kendi imkanlarıyla İtalya’ya gidip geldi. Oralarda sahipsiz kaldı. Bu süreçte ne konsolosluk yardım etti, nede gemi firması. Bu süreç içerisinde ben dahil hiçbir aileyi arayıp sormadılar. Halen kayıp olan arkadaşımızın da ailesi burada, onlarla da irtibata geçip görüşmediler. Hem İtalya’da hem de İstanbul’da yasal haklarımızı aramak için davalar açtık. Sonuna kadar da takip edeceğiz” dedi. Uşak’ta memleketinde defnedilen Yiğit Küçükbıyık’ın kardeşi Harun Küçükbıyık ise; “Önceliğimiz abimin cenazesinin Türkiye’ye getirilmesiydi. Çok şükür ki her türlü olumsuzluğa rağmen bugün bu görevimizi yerine getireceğiz. Yaklaşık bir yıldır yaşadıklarımızı bir Allah, bir biz biliyoruz. Cenazemizi defnettikten sonra, bize türlü türlü zorluk çıkaran, yardım etmeyen herkesin hukuk önüne çıkartılıp hesap vermesi için tüm imkanlarımızı kullanacağız” dedi. Gemi kazasında hayatını kaybeden Yiğit Küçükbıyık’ın cenazesi ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından ilçe mezarlığına defnedildi. Yiğit Küçükbıyık evli ve 9 yaşında bir kız çocuğu babasıydı.
|
11.11.2015 - 21:36
|
İHA
|
['Türkiye']
|
Cenazesi bir yıl sonra defnedildi
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/cenazesi-bir-yil-sonra-defnedildi,3ytbUwbVS0C2hL5sJs4yUA
|
Balyoz soruşturması iddianamesinde 1 numaralı sanık olarak eski Birinci Ordu Komutanı Çetin Doğan’ın adı geçiyor. Eski Kuvvet Komutanı Özden Örnek ve İbrahim Fırtına da şüpheliler arasında yer alıyor.
| null |
Alınan bilgiye göre, 968 sayfa ve 183 ek klasörden oluşan iddianamede, 196 şüpheli arasında birinci sırada, Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, ikinci sırada Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, üçüncü sırada Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ve dördüncü sırada Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Ergin Saygun yer aldı. ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' davasında tutuklu yargılanan Albay Dursun Çiçek'in de şüpheliler arasında yer aldığı iddianamede, 2 tutuklu şüphelinin ise Albay Cengiz Köylü ile emekli Albay Kubilay Aktaş olduğu belirtildi. İddianamede, tüm şüphelilerin 15 ile 20 yıl arasında hapis cezası öngören ve ''Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs'' suçunu düzenleyen eski TCK'nın 147. ile 61. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istendi. Soruşturma kapsamında, 46 kişi hakkında takipsizlik kararı verildiği, ifadeleri alınamayan bazı şüphelilerin de dosyalarının ayrılarak haklarındaki soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi.
|
07.07.2010 - 16:20
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
'Balyoz'da bir numaralı sanık Çetin Doğan
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/balyozda-bir-numarali-sanik-cetin-dogan,g59oFkan0ky29LEdehe5ag
|
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden sonra Karaburun Belediyesi’nde de toplu ulaşımda yeni bir dönem başladı.
|
İZMİR
|
Kaymakamı, Belediye Başkanı ve 4 muhtarı kadın olan Karaburun’da toplu taşımaya da kadın eli değdi. En zorlu meslekler arasında kabul edilen otobüs şoförlüğünde yetkinliğini kanıtlayan Elvan Başkaya, görevine başladı. Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, Elvan Başkaya ile başlayan kadın şoför uygulamasının bu alanda kendine güvenen tüm kadınlara örnek olacağını belirterek, “Belediye olarak daha fazla kadın şoför istihdamını destekliyoruz. Kadınlarımızın istedikleri ve azmettikleri takdirde yapamayacakları hiçbir iş yok. Elvan Başkaya’yayeni görevinin hayırlı olmasını diliyorum” dedi. “Yıllardır hayalim olan mesleği yapacağım ve Karaburun halkına hizmet edeceğim için çok mutluyum” diyen Elvan Başkaya da, en az erkek meslektaşları kadar işinin hakkını vereceğini vurguladı. Yıllarca öğrenci servisi kullandığını vebu konuda deneyimli olduğunu hatırlatan Başkaya, kendisineduyduğu güven nedeniyle Belediye Başkanı Erdoğan’a teşekkür etti.
|
28 Eylül 2019 Cumartesi, 16:38
|
cumhuriyet
| null |
Karaburun’da toplu taşımaya da kadın
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/cumhuriyet_ege/1600052/Karaburun_da_toplu_tasimaya_da_kadin.html
|
ABD’de 2018’de düzenlenen ara seçimlerde Eski ABD Başkanı Barack Obama dahil Demokrat Partililere 16 defa bomba gönderen Cesar Sayoc, 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
| null |
'de Demokrat Partili siyasetçilere ve muhaliflerine içinde patlayıcı olan paketler gönderen Cesar Altieri Sayoc, 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Florida eyaletinin Aventura bölgesinde yaşayan ve Cumhuriyetçi Partinin resmi üyesi 56 yaşındaki Sayoc'un cezası belli oldu. Bugün New York'ta yapılan karar duruşmasında Sayoc, eski ABD Başkanı Barack Obama, eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Demokratların 2020 başkan aday adayları Senatör Kamala Harris, Cory Booker ve daha birçok isme bomba göndermenin de aralarında bulunduğu 65 suçtan suçlu bulundu. Hakim Jed Rakoff'un nihai kararı açıklamasının ardından Sayoc'un ağlaması dikkati çekti. Karar esnasında, bomba içerikli paketleri gönderirken alkollü olduğunu savunan Sayoc, "Yaptıklarım için çok üzgünüm. Şu an ayık olarak ne kadar hasta bir adam olduğumu görüyorum. Keşke bu olanları geri alabilseydim. Hayatım boyunca hedef aldığım bu insanlardan özür dileyeceğim." ifadelerini kullandı. Öte yandan, Sayoc hakkında verdiği 20 yıl hapis cezasını "hak ettiğinden ne eksik ne fazla" olarak nitelendiren Hakim Rakoff, "Hiçbiri patlamasa da bu paketler sadece özgürlük haklarını kullanan söz konusu isimlere terörizm korkusunu yaşattı." dedi. ABD'de geçen yıl yapılan ara seçimler öncesi, ekim ayında eski ABD Başkanı Obama ve eski Dışişleri Bakanı Clinton da dahil olmak üzere birçok Demokrat Partili ismin adreslerine içinde "boru bombası" adı verilen bir düzenek bulunan olan paketler gönderilmişti. Söz konusu paketlerin adreslerinden birisi de CNN'in New York ofisi olmuş, bina bomba alarmı nedeniyle tahliye edilmişti. Paketleri gönderdiği belirlenen ve Florida'da gözaltına alınan Sayoc'un sosyal medya hesaplarında Trump yanlısı mesajlarının yanı sıra liberallere karşı komplo teorilerinin yer aldığı belirlenmişti.
|
06.08.2019 - 00:24
|
İHA
|
['Dünya', 'Dış Politika', 'Donald Trump', 'Barrack Obama', 'ABD']
|
Demokratlara bomba gönderen Trump destekçisine 20 yıl hapis cezası
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/demokratlara-bomba-gonderen-trump-destekcisine-20-yil-hapis-cezasi,DnW5c_4jfUyff4UH-Mersg
|
Yalova'da çatısına yıldırım isabet eden 3 katlı evdeki yangın, itfaiye ekiplerince kontrol altına alındı.
| null |
'nın Termal ilçesinde bir binada, yıldırım isabet etmesi sonucu yangın çıktı. Yenimahalle köyü Bağlar Yolu Sokağı'nda, şiddetli yağışın etkili olduğu sırada Birsen ve Emine Hilal Kafkaskıray'a ait 3 katlı evin çatısına yıldırım isabet etmesinin ardından yangın çıktı. İhbar üzerine olay yerine 4 araçla Yalova ve Termal Belediyelerine bağlı itfaiye ekipleri yönlendirildi. Öte yandan evde bulunan 4 kişiyi tahliye eden ekipler, alevleri söndürüp soğutma çalışmasına başladı. Olay yerinde incelemelerde bulunan Termal Kaymakamı Vehbi Bakır, binada hasara yol açan yangınla ilgili yetkililerden bilgi aldı.
|
19.06.2019 - 16:17
|
Anadolu Ajansı
|
['Gündem', 'Türkiye', 'Yalova']
|
Yıldırım isabet eden evde yangın çıktı
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/yildirim-isabet-eden-evde-yangin-cikti,LOKYesJFgEyopsvqeC3r0w
|
Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) öğrencilerin Kredi Yurtlar Kurumu'na (KYK) olan kredi borçlarının ödemesinin kolaylaştırılması için verdiği araştırma önergesi, AKP'li ve MHP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
|
cumhuriyet.com.tr
|
CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda öğrencilerin KYK'ye olan kredi borçlarının ödenmesinin kolaylaştırılması için araştırma önergesi verdi. CHP'li Aydın'ın önergesine İYİ Parti de destek verdi ancak önerge AKP'li ve MHP'li milletvekillerinin oyları ile reddedildi.
|
4 Temmuz 2019 Perşembe, 17:16
|
cumhuriyet
| null |
CHP'nin KYK önergesi AKP'li ve MHP'li vekillerin oylarıyla reddedildi
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/1471048/CHP_nin_KYK_onergesi_AKP_li_ve_MHP_li_vekillerin_oylariyla_reddedildi.html
|
Diyabet hastaları kan şekerlerinin ideal seviyede tutulması için şeker ölçüm cihazıyla parmak uçlarını iğneyle delmek zorunda değil. Son yıllarda cilde yerleştirilen sensörler sürekli şeker ölçümü yapılmasını mümkün hale getirdi. Habertürk'ten Ceyda Erenoğlu'nun haberi...
|
HABERTURK.COM
|
Diyabetli hastalarda kan şekerinin ideal seviyede tutulmasında, “takip” hayati önem taşıyor. Habertürk’ten Ceyda Erenoğlu’nun haberine göre, bu durum özellikle insülin kullanan diyabetliler için gerekli görülüyor. Liv Hospital Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serpil Salman, “Birçok hasta günde bir veya birkaç kez parmak ucunu iğneyle delip, şeker ölçüm cihazı ile ölçüm yaparken son yıllarda geliştirilen sistemler sayesinde, cilde yerleştirilen sensörler sürekli şeker ölçümü yapılmasını mümkün hale getirdi. Böylece 24 saat boyunca kan şekerinin nasıl seyrettiğine dair fikrimiz oluyor ” diyor. Bu gelişmenin, beslenme ve diyabet tedavisinin bu ölçümlere göre düzenlenmesi yönünde önemli katkısı olacağı düşünülüyor. Prof. Dr. Serpil Salman, bu sistemin tansiyonu (kan basıncını) günde birkaç defa ölçmek yerine Holter cihazı ile takip etmeye benzetilebileceğini söylüyor. Söz konusu şeker ölçüm sistemlerinin farklı özellikleri bulunuyor. Bu sistemlerden birinde, hastaya takılan sensörlü cihaz sayesinde, 14 gün boyunca parmak ucundan ölçüme gerek duyulmadan kan şekeri takibi yapılabiliyor. Diğer sistemde ise 6 günlük kayıt oluyor ve günde 2-3 defa parmak ucu ölçümü yapılması gerekiyor. Bu sistemin avantajının, hastanın doktoruna veya yakınlarına sistemin uzaktan erişimle takip bilgisi gönderebilmesi olduğuna dikkat çekiliyor. Kan şekerinin çok düşmesi durumunda cihazın alarm vererek hastayı uyarması da önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor ve özellikle yatmakta olan hastalar için tercih edilen bir yöntem haline geliyor. Hasta insülin kullanıyor ve şekerin seyrini daha iyi takip etme ihtiyacı duyuyorsa *Şeker takibinin yapılması gerekli olmasına rağmen hasta parmağının delinmesinden rahatsız oluyorsa *Hasta gebeyse *Hasta şekeri çok düştüğü halde bunu hissedemiyorsa * Egzersiz, beslenme düzeni ile kan şekeri değişimleri arasındaki ilişkinin daha iyi takip edilmesi isteniyorsa *Diyabetlinin yakınları tarafından uzaktan takibe ihtiyaç duyuluyorsa. (çocuklar, evde bakım hastaları vb)
|
12.06.2019 - 14:35
|
haberturk
|
['ceyda erenoğlu', 'sağlık haberleri', 'prof.dr serpil salman', 'diyabet', 'kan şekeri', 'ölçüm cihazı', 'takip', 'şeker ölçüm', 'sensörlü takip cihazı']
|
Cilde yerleştirilen sensörler sürekli şeker ölçümü yapılmasını sağlıyor
|
Sağlık
|
https://www.haberturk.com/cilde-yerlestirilen-sensorler-surekli-seker-olcumu-yapilmasini-sagliyor-2489767
|
ABD’nin en pahalı hava aracı olan 144 milyon dolarlık King Stallion helikopteri, tartışmalara yol açıyor. Helikopterin maliyetinin ilk başta hesaplananın çok üzerinde olduğu ve 2020’den önce kullanılamayacağı belirtiliyor
|
HABERTURK.COM
|
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, donanmaya tahsil edilmek üzere tanesi 138.5 milyon dolara mal olacak CH-53K King Stallion helikopterinin üretimine onay vermişti. Yük taşıma helikopterinin maliyetinin, pahalılığı nedeniyle daha önce ABD’de tartışılan F-35A savaş uçaklarından bile çok daha yüksek olması eleştirilere yol açmıştı. Bloomberg’in haberine göre Pentagon’un son maliyet raporunda helikopterin fiyatının 144 milyon dolara yükseldiği ve teslimat tarihinin 2020’yi bulacağı ortaya çıktı. Lockheed Martin tarafından üretilen helikopter, şu anda Pentagon’un kullandığı ağır yük taşıyan helikopterden üç kat daha ağır yük taşıyabiliyor. Askeri uzmanlar yeni helikopterin özellikle sıcak çatışmalarda çok etkili olacağını söylüyor. Buna karşın yeni helikopterin yüksek maliyeti ABD yönetimi içinde tartışma yarattı. Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Niki Tsongas, King Stallion projesini “para israfı” olarak niteledi. Donanmadan bir yetkili ise, helikopterin uzun vadede askeri harcamaları önemli ölçüde azaltabileceğini savundu.
|
15.05.2017 - 09:55
|
haberturk
|
[]
|
Pentagon’un en pahalı helikopteri tartışma yarattı
|
İş-Yaşam
|
https://www.haberturk.com/ekonomi/is-yasam/haber/1494960-pentagonun-en-pahali-helikopteri-tartisma-yaratti
|
Passolig Genel Müdürü Ceyhun Kazancı, Süper Lig'de yıldız transferler ve artan oyun kalitesiyle birlikte statlardaki seyirci sayısının yükseldiğini söyledi
| null |
Passolig Genel Müdürü Ceyhun Kazancı, Grand Ankara Otel'de düzenlenen toplantıda, gazetecilerle bir araya gelerek, Passolig uygulamasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Ceyhun Kazancı, 2017-2018 futbol sezonunun 17 haftalık periyodunun geride kaldığını hatırlatarak, "Sezon başında lige yükselen yeni takımlar, yıldız transferler ve artan oyun kalitesiyle statlardaki seyirci sayıları yükseldi." dedi. Geçen sezonun ilk yarısıyla kıyaslandığında seyirci sayısında gözle görülür bir artış yaşandığına dikkati çeken Kazancı, "Geçen seneye oranla 'de yüzde 44, TFF 1. Lig'de yüzde 13 oranında artış gözlendi. Seyirci sayısındaki pozitif değişimden de anlaşılacağı üzere Passolig Kart sahibi taraftarların sayısı da 3,4 milyonu geçti." ifadelerini kullandı. Kazancı, taraftar desteğinin, takımların saha içindeki motivasyonunu pozitif anlamda etkilediğini, bununla kulüplerin maç günü gelirlerini de ciddi anlamda yükselttiğini vurgulayarak, "2016-2017 futbol sezonunun ilk 17 haftasında, TFF 1. Lig'de 359 bin 619 seyirci statlara giriş yaparken, bu sezon ilk 17 haftalık süreçte seyirci sayısı 404 bin 836'ya ulaştı. Seyirci sayısındaki yüzde 13 oranındaki bu artışta, tribünlerdeki taraftar desteği ile dikkati çeken MKE Ankaragücü Kulübü'nün de önemli bir etkisi bulunmaktadır." diye konuştu. Ankara takımlarının Passolig Kartlı taraftar sayısı sıralamasıyla ilgili de bilgiler aktaran Kazancı, şöyle devam etti: "Osmanlıspor, 23 bin 829 ile birinci sırada bulunuyor. Ankaragücü, 17 bin 967 ile ikinci, Gençlerbirliği ise 16 bin 4 ile 3. sırada yer alıyor. Ankara kulüplerini destekleyen Passolig Kart sahibi futbolseverlerin ilçe bazında dağılımına bakarsak, Çankaya ilçesinde en çok Gençlerbirliği, Keçiören'de MKE Ankaragücü, Sincan'da ise Osmanlıspor taraftarları önde. Sezonun ilk 17 haftası boyunca Ankara'daki Osmanlı Stadı ve Ankara 19 Mayıs Stadı, 100 bine yakın futbolseveri ağırladı. 2016-2017 futbol sezonunun ilk 17 haftasında, Gençlerbirliği ve Osmanlıspor kulüplerinin ev sahibi oldukları maçlarda 65 bine yakın futbolsever statlarda yer alırken, bu sezon MKE Ankaragücü'nün TFF 1. Lig'e yükselişiyle tribünlerdeki seyirci sayısı da yüzde 53 oranında yükseldi ve 100 bine yaklaştı." MKE Ankaragücü Kulübü'nün TFF 1. Lig'e yükselmesiyle e-bilet sistemine dahil olduğu 5 aylık süreçte Passolig Kartlı taraftar sayısının 17 bin 967'ye ulaştığını anlatan Kazancı, "Ankaragücü, TFF 1. Lig'deki birçok takımı Passolig Kart Ligi'nde geride bıraktı. İç saha maçlarındaki 7 bin 109 seyirci ortalamasıyla TFF 1. Lig ortalamasının (2 bin 646) neredeyse 3 katına çıkan kulüp, Eskişehirspor'dan sonra TFF 1. Lig'in en fazla seyirci ortalamasına sahip kulübü oldu. Sezonun ilk yarısında MKE Ankaragücü'nün ev sahibi olduğu 8 lig maçını 41 farklı logolu Passolig Kart sahibi taraftar seyretti. Gençlerbirliği Passolig Kartlılar ise bu taraftarlar arasındaki en yüksek orana sahipti. Bu da dikkat çeken bir nokta oldu. Türkiye'nin birçok ilinden MKE Ankaragücü logolu Passolig Kart satın alınırken, Ankara dışında en çok kart alınan iller ise sırasıyla İstanbul, İzmir ve Konya oldu." değerlendirmesinde bulundu.
|
16.01.2018 - 13:04
|
haberturk
|
['ceyhun kazancı', 'passolig', 'süper lig']
|
Ceyhun Kazancı: Statlardaki seyirci sayıları yükseldi
|
Spor
|
https://www.haberturk.com/ceyhun-kazanci-statlardaki-seyirci-sayilari-yukseldi-1798806-spor
|
Anadolu Efes, Amerikalı basketbolcu Toney Douglas ile sezon sonuna kadar sözleşme imzaladı.
| null |
Lacivert-beyazlıların resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, 1986 doğumlu Amerikalı Toney Douglas ile sözleşme imzalandığı duyuruldu. Efes, Douglas ile sezon sonuna kadar anlaşma sağladı. Toney Douglas, 2009 NBA Draft’inde Los Angeles Lakers takımı tarafından 1. tur 29. sıradan seçildi. Başarılı basketbolcu NBA’de New York Knick, Houston Rockets, Sacramento Kings, Golden State Warriors, New Orleans, Cleveland Cavaliers ve Memphis Grizzlies formalarını da giydi. Douglas, NBA kariyerinde 385 maça çıkan Toney Douglas, geçtiğimiz sezon Memphis Grizzlies forması ile 24 maçta 16,4 dakika ortalama süre alarak 4,9 sayı, 2,5 ribaund ve 2,3 asist ortalamaları ile mücadele etti.
|
29.12.2017 - 11:21
|
İHA
|
['Basketbol', 'Spor']
|
Toney Douglas Anadolu Efes’te
|
Spor
|
https://www.ntv.com.tr/spor/toney-douglas-anadolu-efeste,5AEuMLrEDk2PywyS7ekuYA
|
Finlandiya'nın en kuzeyindeki Utsjoki şehri, aylar sonra ilk kez güneş ışığına kavuştu.
| null |
Finlandiya'nın kuzeyinde 26 Kasım'dan beri hüküm süren kutup karanlığı sona erdi. En son 26 Kasım saat 12:08'de görünen güneş, dün 11:56 sıralarında yüzünü tekrar gösterdi. Bir saat sonra da battı. Artık gündüzler hızla uzayacak. Güneş bir hafta sonra üç saat, bir ay sonra da yaklaşık 8 saat gökyüzünde kalacak. 'Gece yarısı güneşi' olarak ifade edilen, güneşin 24 saat gökyüzünde kaldığı dönem ise, 15 Mayıs'ta başlayıp Temmuz ayı sonunda sona erecek.
|
18.01.2016 - 13:30
|
NTV Haber
|
[]
|
Kutup gecesi sona erdi: Aylar sonra güneş yüzünü gösterdi
|
Yaşam
|
https://www.ntv.com.tr/yasam/kutup-gecesi-sona-erdi-aylar-sonra-gunes-yuzunu-gosterdi,s789FTxIkkW0ZKuF255ozA
|
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin, "Üçlü Devlet Başkanları Zirvesi" kapsamında başkent Tahran'a gelen Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir araya geldiği bildirildi.
| null |
İran resmi haber ajansı İRNA'nın haberine göre, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev bugün akşam saatlerinde ikincisi gerçekleştirilecek zirve için Tahran'a geldi. Sabah saatlerinde Tahran'a gelen Aliyev, Mehrabad havalimanında İran Ekonomi Bakanı Mesut Kerbasiyan tarafından karşılandı. Aliyev, İran temasları çerçevesinde ilk olarak İran Cumhurbaşkanı Ruhani ile bir araya geldi. Görüşmede iki lider, ikili ilişkiler ve bölgesel güvenlik konularının yanı sıra, iki ülke arasında yapım aşamasında olan kuzey-güney ulaşım koridoru projesinin tamamlanması konusunda görüş alışverişinde bulundu. İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin, İran ve Azerbaycan merkez bankaları aracılığıyla ve milli para kullanılarak yapılması gerektiğini belirten Ruhani, "Ticari ilişkilerin seyri, bankalar arası ilişkilerin seyrine bağlı olduğu için, iki ülke yetkilileri bu ilişkilerin geliştirilmesi için çaba göstermeli." ifadesini kullandı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev de İran, Rusya ve Azerbaycan arasındaki ilişkilerin gelişmesinden duyduğu memnuniyetini dile getirerek, kuzey-güney ulaşım koridoru projesinin, ülkeler arası taşımacılık ve ticari ilişkilerin iyileşmesine fayda sağlayacağını kaydetti. Aliyev'in, zirve öncesi İran lideri Ali Hamaney ile de bir araya gelmesi bekleniyor.
|
01.11.2017 - 16:14
|
Anadolu Ajansı
|
['Dünya', 'Ortadoğu', 'İran']
|
İran'da Üçlü Devlet Başkanları Zirvesi: Putin ve Aliyev Tahran'da
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/iranda-uclu-devlet-baskanlari-zirvesi-putin-ve-aliyev-tahranda,yPbcjL0VgE-Jw6oZFSYOMw
|
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, İran'ın uranyum zenginleştirmek için Natanz'daki nükleer tesisinde uranyum zenginleştirmek için yeni nesil santrifüjler kullanmaya başladığını açıkladı. ABD, Tahran'dan "yeni bir provokasyon" değerlendirmesi yaptı.
| null |
BM'ye bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu son raporunda, İran'ın uranyum zenginleştirmek için yeni nesil santrifüjler kullanmaya başladığını duyurdu. Raporda, İran'ın yüzde 20 oranında uranyum zenginleştirme yönünde önemli bir adım atıldığı iddia edildi. İran ise, Natanz nükleer tesislerinde yüzde 5 oranında uranyum zenginleştirmeye devam ettiğini savunuyor. Atom Energisi Kurumu, İran'ın uluslararası gözlemcilere Perçin'deki askeri tesisini açmadığını da belirtiyor. Tahran, nükleer programıyla ilgili önümüzdeki hafta Kazakistan'da BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ve Almanya'nın oluşturduğu 5 artı 1 ülkeleriyle müzakere masasına oturucak. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun son raporunun görüşmeyi nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Victoria Nuland, Tahran'ın yeni nesil santrifüjler kullanmaya başlamasının yeni bir gerginlik yaratacağını belirterek, "Bu yeni bir provokasyon" dedi. Beyaz Saray sözcüsü Jay Carney de, İran'la nükleer müzakerede diplomatik kapıların açık olduğunu belirterek, şu uyarıda bulundu: "Ancak bu durum kapılar hep açık kalacak anlamına gelmemeli." Carney, İran'ın 26 Şubat'ta yapılacak toplantıya "somut" önerilerle gelmesi gerektiğini söyledi. Kazakistan'da 26 Şubat'ta ABD, Fransa, Rusya, Çin, İngiltere ve Almanya İran'la yeniden müzakere masasına oturacak. Müzakerelerde Tahran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerine son vermesi isteniyor.
|
22.02.2013 - 14:37
| null |
[]
|
'İran'dan yeni provokasyon'
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/irandan-yeni-provokasyon,RoVCxVeJQUOp-hhgM_dXrA
|
Akhisar Belediyespor'da 4-0'lık Rize yenilgisi sonrası teknik direktör Mustafa Reşit Akçay istifa etti.
| null |
Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Akhisar Belediyespor'da teknik direktör Mustafa Reşit Akçay ile yollar ayrıldı. Akhisar Belediyespor Basın Sözcüsü İbrahim Evren Acar, yaptığı açıklamada, 2014-2015 sezonunda anlaştıkları teknik direktör Mustafa Reşit Akçay ile karşılıklı konuşarak yollarını ayırdıklarını bildirdi. Akçay'a hizmetlerinen dolayı teşekkür eden Acar, yeni teknik direktör konusunda hafta içi resmi açıklama yapacaklarını belirtti. Akçay yönetiminde bu sezon çıktığı 15 lig maçında 4 galibiyet, 5 beraberlik ve 6 mağlubiyet alan Ege temsilcisi, 17 puan topladı. Ligde son 9 maçını kazanamayan Akhisar Belediyespor, 11. sırada yer alıyor.
|
29.12.2014 - 01:25
|
Ntvspor
|
['Spor', 'Futbol']
|
Mustafa Reşit Akçay istifa etti
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/mustafa-resit-akcay-istifa-etti,nR_6tb8nV0mCoW-L0ZBZDA
|
Karabük’te bir kişi, bilgisayar başında fazla vakit geçirdiği için tartıştığı oğlunu bıçakladı. 26 yaşındaki genç hayatını kaybetti, baba ise tutuklandı.
| null |
'te bir kişi bilgisayar başında fazla vakit geçirdiği gerekçesiyle tartıştığı oğlunu bıçaklayarak öldürdü. Olay, Fevzi Çakmak Mahallesi'nde meydana geldi. Ali G., bilgisayar başında fazla vakit geçirdiğini düşündüğü 26 yaşındaki oğlu Emirhan G. ile tartışmaya başladı. Büyüyen tartışmada baba Ali G., oğlunu bıçakladı. Kalbine ve vücudunun çeşitli yerlerine aldığı bıçak darbeleriyle ağır yaralanan Emirhan G. komşularından yardım istedi. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve 112 ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan yaralı genç, tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Oğlunu öldüren Ali G. ise, polis ekiplerince olay yerinde yakalanarak gözaltına alındı. Baba G, ilk ifadesinin ardından Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilerek sağlık kontrolünden geçirildi. Beden Eğitimi Ve Spor Yüksekokulu'ndan mezun olan 26 yaşından Emirhan G.'ün, girdiği KPSS’yi kazanamayınca kendini eve kapatarak bilgisayarda fazla vakit geçirmeye başladığı iddia edildi.
|
19.06.2019 - 10:34
|
DHA
|
['Gündem', 'Türkiye', 'Karabük']
|
Bilgisayar başından kalkmayan oğlunu bıçaklayarak öldürdü
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/bilgisayar-basindan-kalkmayan-oglunu-bicaklayarak-oldurdu,Als6U02tI0m6O-GR7Lv30g
|
Beşiktaş taraftar grubu Çarşı, Erciş'teki çadır kente 10 Mevlana evi bağışladı.
| null |
Çarşı grubu üyeleri tarafından giysi, gıda malzemeleri, yatak ve oyuncak taşıyan tır ve 10 adet Mevlana evi, Erciş'teki Türk Kızılayı Yenişehir Çadır Kenti'ne getirildi. Getirilen malzemelerin dağıtımına ve Mevlana evlerinin hazırlanmasına yardım eden Çarşı grubu üyeleri depremzede çocuklara oyuncak dağıttı. Çalışmalar sırasında AA muhabirine açıklama yapan Çarşı üyesi Cem Yakışkan, daha önce “Van Üşüyor” yardım kampanyasını başlattıklarını hatırlatarak, “Beşiktaş-Galatasaray maçında güneş pankartımızı açtık, 65. dakikada hepimiz soyunduk. İnsanlara şunu söyledik, 'biz yardımları kendi ellerimizle götürüceğiz ve mağdur insanlarımıza dağıtmaya çalışacağız.' Ama bunu da fazla gözönünde yapmak istemedik” dedi. Yardımların yerine ulaştığını düşündüklerini belirten Yakışkan, “Yapılan 'cepten değil, candan' bir yardım. İnsanlar giydiklerini, aynı sofrada paylaştıkları gıdaları getirdiler. İbrahim Toraman önderliğindeki tüm futbolcularımıza teşekkür ediyorum. Onlar da maddi yardım yaptı, Türk Kızılayı Beşiktaş Şubesiyle beraber Mevlana evlerinden temin ettiler. Yardım etmeye çalıştık ve ettiğimizi sanıyorum.” diye konuştu. Yakışkan, bölgedeki insanların kendilerine yaklaşımlarının çok güzel olduğunu anlatarak, yardımlar için destek veren Beşiktaş camiasına teşekkür etti.
|
05.12.2011 - 15:57
| null |
[]
|
Çarşı'dan desteğe devam
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/carsidan-destege-devam,ax6RyIar0EKmbl7n4VMZIw
|
Güney Amerika ülkesi Şili'de 40 bin litre dizel yakıtın denize döküldüğü bildirildi.
| null |
Şili Deniz Kuvvetlerinden yapılan yazılı açıklamada, ülkenin güneyinde bulunan Guarello Adası'ndaki Pasifik Çelik Şirketine (CAP) ait terminalden yaklaşık 40 bin litre dizel yakıtın aktarım sırasında denize döküldüğü belirtildi. Şili Deniz Kuvvetleri 3. Bölge Komutanı Ronald Baasch, CAP'ın kendilerini bilgilendirdiğini ve yetkililerin ivedilikle adaya yönlendirildiğini kaydetti. Olaya neyin sebep olduğuna dair bilgi verilmedi, konuyla ilgili soruşturma başlatıldı. Uluslararası çevre örgütü Greenpeace'in Şili Koordinatörlüğü, hadiseyi "çevresel kriz" olarak nitelendirerek, yıkıcı sonuçlara yol açabileceğine dikkati çekti. Greenpeace'in Şili Koordinatörü Matias Asun da Şili hükümetine çevre kirliliğinin önüne geçebilmek için gerekli tüm lojistik ve insani kapasiteyi kullanma çağrısı yaparak, CAP'a da bilgi paylaşma hususunda şeffaflık çağrısında bulundu. Olay bölgesine ulaşımın zor olduğuna dikkati çeken Asun, "Bölgede balina ve yunus balığı gibi birçok deniz canlısı yaşıyor. Bu canlılar doğal ortamlarında ciddi bir etkiye maruz kalabilirler." ifadelerini kullandı.
|
29.07.2019 - 06:58
|
Anadolu Ajansı
|
['Dünya', 'Şili', 'Güney Amerika']
|
Şili'de 40 bin litre akaryakıt denize döküldü
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/silide-40-bin-litre-akaryakit-denize-dokuldu,m66EhyVJ4keiN7WxTgUUcg
|
Kadınlar, cinsel organ kanserleri konusunda erkeklerden daha avantajlı. Çünkü smear testiyle vulva, vajina ve rahim ağzı kanserleri erken evrede anlaşılıyor, hatta hastalığın gelişmesi önlenebiliyor.
| null |
Rahim ağzı kanseri kadınlarda görülen jinekolojik kanserler arasında 3. sırada bulunuyor. Kadın sağlığında hayati öneme sahip olan smear testi rahim ağzında kanser öncesi değişikliklerin erken dönemde tespit edilmesini sağlıyor. Amerikan Kanser Derneği’nin rahim ağzı kanser taraması ile ilgili son görüşlerine değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Selçuk Selçuk, “Amerikan Kanser Derneği’nin son açıklamasına göre, rahim ağzı kanseri taramasına 21 yaşında başlanması, 21 yaş altındaki kadınlarda cinsel ilişki başlama yaşına bakılmaksızın smear testi ile tarama yapılmasına gerek olmadığı belirtilmektedir. 21-29 yaş arasındaki kadınlarda ise smear testinin 3 yılda bir yapılması önerilmektedir. Bu yaş grubunda taramanın sadece smear ile yapılması yeterlidir. Amerikan Kanser Derneği, 30 yaş üstü kadınlarda rahim ağzı kanseri taraması için smear testi ve HPV/DNA testinin beraber yapılmasını öneriyor. Çünkü bu iki testin beraber yaptırılması ile rahim ağzında mevcut anormal bir durumun tespit edime olasılığı sadece smear testine göre daha yüksektir” diyor. 30-65 yaş arası kadınlarda smear ve HPV/DNA testi beraber yapılacaksa testlerin 5 yılda bir, sadece smear testi yapılacaksa 3 yılda bir tekrarlanması gerektiğini belirten Op. Dr. Selçuk, smear testinin yaş durumuna göre uygulanışı ile ilgili şunları söylüyor: “65 yaş üstü kadınların; önceki smear testlerinde herhangi bir anormallik saptanmamışsa ve rahim ağzı hastalık öyküsü yoksa smear testi yaptırmalarına gerek yoktur. Ancak rahim ağzı kanseri öyküsü, AIDS hastalığı, önceki smear sonuçlarında anormallik bulunan veya bağışıklık sistemi baskılanmış olan kişilerde tarama protokolleri ve sıklığı değişmektedir. Belirtilen durumlara sahip olan bireylerin özel durumlarına göre tarama sıklığı, takibi altında bulundukları doktorları tarafından bireyselleştirilerek düzenlenmelidir. Son olarak şunu belirtmekte fayda var; smear testinin 3 yılda bir yaptırılması önerilmekle beraber kadınların jinekolojik muayenelerini yılda bir kez düzenli olarak yaptırmaya devam etmeleri gerekmektedir.”
|
24.04.2013 - 10:45
| null |
[]
|
'3 yılda bir smear testi yaptırın'
|
Sağlık
|
https://www.ntv.com.tr/saglik/3-yilda-bir-smear-testi-yaptirin,7eZFNcKSJ0Cmigu8shm0uQ
|
Van'ın Muradiye ilçesinde Akdemir ailesine ait eşeğin doğum yaptıktan sonra telef olmasıyla sahipsiz kalan sıpa, koyundan emdiği sütle besleniyor.
| null |
İlçeye bağlı Yukarı Argıt köyünde, Akdemir ailesine ait eşek, doğumdan sonra telef oldu. Annesini kaybeden eşek yavrusu, ailenin koyundan sağdığı sütle beslendi. İlk günler bu şekilde beslenen sıpa, bir süre sonra koyundan süt emmeye başladı. Kuzularla aynı anda, koyundan süt emerek beslenen eşek yavrusunun bu durumu, köyde şaşkınlık yarattı. Akdemir ailesinin kızı Aynur Akdemir, eşek yavrusunun bir koyun tarafından beslenmesi durumuyla ilk kez karşılaştıklarını belirterek, sıpanın sadece aynı koyundan süt emdiğini, diğer koyunlara yaklaşmadığını söyledi. Sıpanın, kuzularla birlikte koyunun arkasından gezdiğini anlatan Akdemir, kuzuların ve eşek yavrusunun daha iyi beslenmesi için bu koyunu sağmadıklarını da ifade etti.
|
05.07.2010 - 12:55
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Sıpaya, koyun 'anne'
|
Yaşam
|
https://www.ntv.com.tr/yasam/sipaya-koyun-anne,UQZ_RclLdE2PXqqK7WDRow
|
YÖK, bir derse 3 ve daha fazla kayıt yaptırılması ya da azami öğrenim süresi sonrasında ilave ders alınması durumunda, öğrencilerden alınan katkı payı/öğrenim ücretine ilave mali yükümlülüğü erteledi.
| null |
YÖK, üniversitelere gönderdiği genelgede 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 46'ncı maddesi ile 6111 sayılı Kanun'un 172'nci maddesinin yeniden düzenlendiğini hatırlattı. YÖK, söz konusu maddenin uygulanmasına ilişkin yükseköğretim kurumları ve öğrenciler tarafından YÖK'e yapılan müracaatlarda yer verilen tereddütlerin giderilmesi ve uygulama birliğinin sağlanması amacıyla genelgenin gönderildiğini belirtti. Genelgede, 2547 sayılı Kanunun 46'ncı maddesinin (ç), (d), (e), ve (f) fıkralarıyla ile ilgili düzenlemede belirtilen hallerde öğrenciler bakımından katkı payı/öğrenim ücretine ilave olarak mali yükümlülük getirildiği anımsatılarak, ilave mali yükümlülük getiren düzenlemelerin geçmişe etki edecek şekilde uygulanamayacağı vurgulandı. Maddenin (ç) fıkrasındaki ''bir derse üç ve daha fazla kayıt yaptırılması'' ile (d) fıkrasındaki ''azami öğrenim süresi sonrasında ilave ders alınması'' durumunun, söz konusu fıkraların yürürlüğe girdiği tarihten sonra dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğine dikkat çekilen genelgede, daha önce alınan ders sayılarının hiçbir şekilde dikkate alınmayacağına vurgulandı. Söz konusu fıkraların yürürlük tarihinin, öğrencilere ''hukuk güvenliği'' ve ''hukuki istikrar'' ilkesi gereğince fırsat tanıyacak şekilde ertelenmesine yönelik kanun çalışmasının başlatıldığı ve en kısa sürede sonuçlandırılacağı belirtilen genelgede, ilgili kanun değişikliğinin gerçekleştirileceği tarihe kadar öğrencilerden alınan katkı payı/öğrenim ücretine ilave mali yükümlülüğün ertelendiği kaydedildi.
|
22.09.2011 - 12:41
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Yeni düzenlemeye kadar harç alınmayacak
|
Eğitim
|
https://www.ntv.com.tr/egitim/yeni-duzenlemeye-kadar-harc-alinmayacak,aFPHs10vUUuCnTYltjyLHQ
|
Çinli teknoloji devi Oppo, orta segment telefonu Oppo A51 piyasaya ilginç bir fiyattan sunmaya hazırlanıyor.
|
cumhuriyet.com.tr
|
Son dönemlerde ortaya koyduğu inovatif ürünlerle ciddi bir pazar payı yakalayan yeni ürününü piyasaya sunmaya hazırlanıyor. Çinli teknoloji devi orta segment telefonunu piyasaya herkesi şaşırtacak bir fiyat ile karşımıza çıkacak. Son dönemlerde ortaya koyduğu inovatif ürünlerle ciddi bir pazar payı yakalayan şirket özellikle Find 7 ve N3 ile inovasyonun sınırlarını zorlayan , henüz piyasaya sunmadığı R7 ve R7 Plus ile de adından oldukça söz ettireceği düşünülüyor. Bu yıl içinde Snapdragon 820 kullanan Find 9’un da piyasaya çıkacağını düşünürsek ’nun global pazardaki başarısı beklentilerin üzerinde olacak. Amiral gemisi modellerinin yanı sıra orta ve alt segment içinde ürünler ortaya koyan , ile bu pazarda öne çıkmayı hedef alıyor. 270 dolarlık fiyat ile sunulacak olan A51’in teknik özellikleri şöyle; ’in düşük fiyatı ve malzeme kalitesi göz önüne alındığında kendi segmentinde önemli işlere imza atabilir. Bu telefonun tam karşısında ise ülkemizde Turkcell T60 adıyla satılan ZTE Blade S6 bulunuyor.
|
18 Temmuz 2015 Cumartesi, 09:27
|
cumhuriyet
| null |
Oppo A51 geliyor!
|
Teknoloji
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/bilim_ve_teknoloji/322397/Oppo_A51_geliyor_.html
|
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığında erken tanı ile tedavi başarısının arttığına vurgu yapan, Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Bayram, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı'nın (KOAH) toplumda sık görülmesine rağmen yeteri kadar bilinmediğine, 10 KOAH hastasından sadece birisinin tanı aldığına dikkat çekti.
| null |
, 21 Kasım Dünya KOAH Günü öncesinde yaptığı değerlendirmede, hastalarının günlük yaşamlarında aktif kalabilmelerinin mümkün olabileceğini vurgulamak için egzersizin ve hareketin önemine değinmek amacıyla "Her Adımda Sağlıklı Nefese" sloganıyla Türkiye genelinde 21 Kasım'da hasta eğitimleri, solunum fonksiyon testi ölçümleri, bilimsel toplantılar ve fiziksel aktiviteye dikkat çekecek çeşitli etkinlikler düzenlediklerini belirtti. Bayram, “KOAH’ın erken tanısın, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltmakta, bu nedenle 40 yaş üstü, sigara içmiş veya içmekte olan, meslek icabı veya çevresel ortam gereği tozlu ortamlarda bulunan kişilerde müzmin seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmalarından en az birinin bulunması halinde, kişinin bir göğüs hastalıkları hekimi tarafından görülüp "nefes ölçüm testi" yaptırması gerektiğini belirtti. KOAH'ın nefes yollarında mikrobik olmayan iltihaplanmaya bağlı oluşan, kronik bronşit ve hava keseciklerinin harabiyetine neden olan ilerleyici bir akciğer hastalığı olduğuna değinen Bayram, şöyle devam etti: "KOAH, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, kamuoyu tarafından yeterince bilinmeyen bir hastalıktır. KOAH'ın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 15-20'dir. Türkiye'de 40 yaş üzerinde her 5 kişiden birinde KOAH vardır. Ancak doktora başvuru ve tanı konulma oranı ise daha düşüktür. Hali hazırda 10 KOAH hastasından sadece biri tanı almış durumdadır. Küresel Hastalık Yükü Çalışması verilerine göre, KOAH yılda 2,9 milyon ölüme neden olmaktadır. Günümüzde tüm dünyada üçüncü ölüm nedeni haline gelen KOAH, tüm ölümlerin de yüzde 5,5'inden sorumludur. Türkiye'de solunum sistemi hastalıkları en sık görülen üçüncü ölüm nedenidir ve bu ölümlerin yüzde 61,5'i KOAH nedeniyle olmaktadır. Toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması, hastalığın erken tanısını ve etkin tedavisini güçleştirmektedir." KOAH gelişimi için en yaygın görülen risk faktörünün sigara dumanı olduğunu belirten Bayram, sigara içenlerin içmeyenlere göre, daha fazla solunumsal şikayete, daha fazla solunum fonksiyon kaybına ve daha yüksek KOAH ölüm oranlarına sahip olduğunu belirtti. Pipo, puro, nargile gibi tütün ürünü kullanımı ve çevresel tütün dumanının da KOAH gelişimine katkıda bulunduğuna işaret eden Bayram, KOAH gelişiminde genetik risk faktörlerinin rolü henüz çok iyi aydınlatılmasa da sağlıkta eşitsizlik, çocukluk döneminde yeterince beslenememe, yoksulluk, özellikle biyomas (odun, tezek benzeri yakıt) dumanına maruziyet, iç ortam hava kirliliği ve tozlu-dumanlı iş yerlerinde çalışmanın en önemli çevresel risk faktörleri olduğunu belirtti. Bayram, fiziksel aktivitede azalma ve hareketsizliğin de bir risk faktörü olarak kabul edildiğinin altını çizerek, KOAH'da en sık görülen yakınmaları nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarma şeklinde sıraladı. Nefes darlığı nedeniyle fizik aktivitede azalma ortaya çıktığını, eforda nefes darlığı çeken kişinin, yol yürümek istemediğini ve günlük işlerini azalttığını anlatan Bayram, giderek artan fiziksel aktivite azalmasının hastanın yaşam kalitesini bozarak hastalığın ilerlemesine neden olduğunu, sakatlık ve ölüme yol açtığını söyledi. Bayram, KOAH tanısının, basit ve ağrısız bir test olan "nefes ölçüm testi"yle konulabildiğine işaret ederek, "KOAH’ın erken tanısı, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacaktır. Bu nedenle, 40 yaş üstü, sigara içmiş ya da içmekte olan ve/veya meslek icabı ya da çevresel ortam gereği tozlu ortamlarda bulunan kişilerde müzmin seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmalarından en az birinin bulunması halinde kişinin bir göğüs hastalıkları hekimi tarafından görülüp 'nefes ölçüm testi'ni yaptırması gerekir" dedi. Türk Toraks Derneği KOAH Çalışma Grubu Başkanı ise, KOAH'ın ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebildiğini ve tedavi edilebildiğini belirterek, KOAH tanısı konulan kişilerin hastalığa neden olan ve hastalığın kötüleşmesine, ilerlemesine yol açan sigara kullanımını bırakmaları; sigara, zararlı toz, gaz dumanından ve hava kirliliğinden uzak durmaları gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Nefes açıcı özellikte 'inhaler' olarak adlandırılan solunum yolu ile uygulanan ilaçlar ile hava yollarındaki daralmanın açılması, mikrobik olmayan iltihaplanmanın azaltılması ile hastaların nefes darlığının azaltılması, hastalığın alevlenme riskinin düşürülmesi sağlanmaktadır. Solunum yetmezliği olan KOAH'lı hastaların evde oksijen tedavisi ve yine gereken hastalarımızda evde solunum cihazı tedavisi gibi tedavilere ihtiyaç olabilmektedir. Solunum yolu enfeksiyonları hastalık belirtilerinin artması ile kendini gösteren, hastalığın kötüleşmesi ve seyrini etkileyen hatta ölümlere neden olan ataklardan, zatürreden korunmak için grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavilerinin düzgün uygulanması gerekir. Bunların yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve gerekirse akciğer rehabilitasyonu uygulanması hastaların günlük yaşamlarının daha kaliteli hale gelmesini sağlar. Yeterli bir fiziksel aktivite için ağır egzersizlere gerek yoktur. Haftanın çoğu günleri yapılan orta yoğunluktaki fiziksel aktivite yeterlidir. Herkesin yapabileceği bir aktivite olan yürüyüş, düzenli fiziksel aktivitenin sağladığı hemen tüm yararları sağlayabilmekte, hastalığın kötü sonuçları üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır." Son yıllarda amfizemi olan hastalarda tüm tıbbi tedavilere rağmen hastalık yakınmalarının fazla olması durumunda ayrıntılı incelemelerden sonra bronkoskopiyle yapılan sarmal tel veya valf yerleştirme tedavilerinin, akciğerlerde ortaya çıkan aşırı derecede hacim artışının azaltılması için uygulanabilen girişimsel işlemler olduğuna değinen Şen, şunları söyledi: "Ancak KOAH'ın tanı ve tedavi uygulamalarında, bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış tedavilerin yer aldığı uluslararası rehberlerde bu tedavilerin uygun olduğu hasta grubu ve yapılmaması gereken hasta grubu için ayrıntılı ölçütler belirlenmiştir. Bu nedenle, bu tedaviler her KOAH'lı hastaya uygulanmamalıdır. Tedavinin gerekliliği değerlendirilmeli, bu tedavilerden yarar görecek hastaların belirlenmesi için ayrıntılı incelemeler yapılmalı ve sadece bu tedaviye uygun durumdakiler için bu tedaviler önerilmelidir. Bu tedavilerdeki en önemli husus hastalığı değil etkilerini geçici bir süre giderebilecek tedaviler olduğudur, yani hastalığın ortadan kalkmasını sağlayan tedavi yöntemi değildir. Bunun dışında son zamanlarda basında farklı şekillerde yer alan, etkili olduğu iddia edilen birtakım girişimsel yöntemlerin KOAH'ta etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Bu nedenle söz konusu yöntemler, hiçbir ulusal veya uluslararası bilimsel kurum veya bu kuruluş tarafından önerilmemektedir."
|
20.11.2018 - 16:47
|
ntv.com.tr
|
['Sigara', 'İstanbul', 'sigara dumanı', 'akciğer', 'KOAH']
|
KOAH hangi belirtilerle ortaya çıkar, nasıl tedavi edilir?
|
Sağlık
|
https://www.ntv.com.tr/saglik/koah-hangi-belirtilerle-ortaya-cikar-nasil-tedavi-edilir,axyVxljgPkq4DsDRSjrvEw
|
SON DAKİKA HABERİ: ABD Merkez Bankası (Fed) politika faizini değiştirmeyerek 1,50-1,75 aralığında sabit tuttuğunu açıkladı.
| null |
haberi! Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) iki günlük mayıs toplantısı sona erdi. FOMC üyeleri, piyasaların beklediği gibi, oy birliğiyle faiz kararında değişikliğe gitmeme kararı aldı ve politika faizini değiştirmeyerek 1,50-1,75 aralığında sabit tuttuğunu duyurdu. Karar metninde, iş gücü piyasasının güçlendiği ifade edilirken, ekonomik faaliyetlerin ılımlı şekilde arttığı belirtildi. İstihdam artışının güçlü olduğuna yer verilen metinde, son aylarda işsizlik oranının da düşük olduğu kaydedildi. Metinde, son 12 aylık bazda enflasyonun yüzde 2'ye yaklaştığına dikkat çekilirken, para politikasının güçlü iş gücü piyasası koşullarını desteklediği vurgulandı. Uzmanlar, ABD'de enflasyon oranının Fed'in hedefi olan yüzde 2'ye yaklaştığına işaret ederek, bankanın haziran ayında faiz arttırma ihtimalinin güçlendiğini belirtti. Fed, en son 21 Mart'ta politika faizini 25 baz puan arttırmıştı. Banka, geçen sene 3 kez olmak üzere, Aralık 2015'ten bu yana toplam 6 kez faiz artışı yaptı.
|
02.05.2018 - 21:03
|
NTV Haber, Anadolu Ajansı
|
['son dakika', 'Ekonomi', 'FED', 'Faiz', 'son dakika haberleri', 'haber']
|
SON DAKİKA: Fed faiz kararını açıkladı
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/son-dakikafed-faizkararini-acikladi,vjI8UV3EwkCwMQRpCAbT7Q
|
Kastamonu'da polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alınan Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) elebaşı Fethullah Gülen'in yeğeni Kemalettin Gülen, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
|
DHA
|
Gülen'in avukat olan ve FETÖ soruşturması kapsamında hakkında gözaltı kararı bulunan Kemalettin Gülen, Kastamonu Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı. 11 Ağustos'ta Araç ilçesi'nde yakalanan Kemalettin Gülen, emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi. Kemalettin Gülen, dün gece saatlerinde çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
|
23 Ağustos 2016 Salı, 17:22
|
cumhuriyet
| null |
Fethullah Gülen'in yeğeni tutuklandı
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/589507/Fethullah_Gulen_in_yegeni_tutuklandi.html
|
Fırat Kalkanı harekatına ilişkin açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Türkiye'nin Suriye'deki amacı açıktır: ülkenin toprak bütünlüğünü korumak" ifadelerini kullandı.
| null |
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye'nin Suriye'deki amacının, ülkenin toprak bütünlüğünü korumayı, etnik ya da mezhepsel çatışmalardan kaçınmayı ve tüm Suriyelileri kapsayan meşru bir siyasi düzene geçişi desteklemek olduğunu belirtti. Kalın, Daily Sabah gazetesi için kaleme aldığı "G20 ve jeopolitik duruş" başlıklı makalesinde, Çin'in Hangcou kentinde düzenlenen 11'inci G20 Zirvesi'nin dünyanın en büyük ekonomilerinin liderlerini küresel ekonomi ve iklim değişimi ile ilgili ağır bir gündem ile bir araya getirdiğine işaret etti. Zirvenin, terörle mücadele, sığınmacı krizi ve Suriye'de devam eden savaş gibi acil jeopolitik meselelerin ele alındığı bir yer işlevini gördüğünü kaydeden Kalın, jeopolitik duruş ve manevraların bu tür toplantıların temel özelliklerinden biri olduğunu, bu zirvenin de istisna olmadığını vurguladı. "Terörün küresel bir tehdit olduğuna, teröre karşı güç ve kararlılıkla savaşılmasına dair evrensel bir mutabakat olduğu halde teröristlerin kim olduğu konusunda anlaşmazlıklar bulunuyor. Uluslararası toplumun Suriye'deki savaşı durdurmada ve DAEŞ terörü tehdidini yok etmede başarısız olması jeopolitik güç gösterisi ile çok yakından alakalıdır. Ve maalesef ki Suriye savaşı, bunun ana sahnesi olmaya devam edecektir."değerlendirmesini yapan Kalın, dünya liderlerinin sahaya yeni giren bir dinamiğe, Fırat Kalkanı Harekatı'na büyük ilgi gösterdiğini kaydetti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) 24 Ağustos'ta başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı'nın Türkiye'nin Suriye sınırını DAEŞ'ten temizlediğini ve Azez-Cerablus kentleri arasında yaşayan binlerce Suriyeliye soluk aldırdığının belirten Kalın, harekatın son 2 yılda çok sayıda yenilgi alan Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) için de önemli bir askeri zafer ve moral kaynağı olduğunu ifade etti. "Fırat Kalkanı Harekatı, Türkiye'nin uluslararası aktörlerin desteği olsun olmasın DAEŞ'i yenmek ve yok etmekteki ciddiyetini ve kararlılığını kanıtlamıştır. Askeri yönünün yanında harekatın diplomatik ve siyasi başarısı da not edilmelidir. Türkiye'nin Rusya ve İran ile daha yakın ilişkiler geliştirme çabaları Suriye'deki son askeri faaliyetlerine olan desteğe zemin hazırlamıştır. Türkiye'nin sınırı boyunca kendini savunma hakkını kullandığı vurgulanmalıdır ayrıca Türkiye, sahada çatışmalara mahal vermemek için askeri operasyonlarını ilgili taraflarla koordineli şekilde yürütmektedir." bilgisini veren Kalın, birçok açıdan önemli olsa da bu zaferin Suriye bulmacasının tek bir parçası olduğuna dikkati çekti. Halep'te gittikçe kötüleşen durumun Suriye'deki tüm taraflar için ciddi bir endişe kaynağı olduğunu, ABD, Rusya ve Türkiye arasındaki görüşmelerin gündeminde Kurban Bayramı'ndan önce çatışmaların durdurulması konusunun yer aldığını anımsatan Kalın, ateşkes anlaşmasının Halep'te ve çevresindeki sivil halka soluk alma imkanı sunacağını belirtti. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, anlaşma ile Halep'e güneyde Şam'dan, kuzeyde Türkiye'den insani yardım girişinin kolaylaşacağını, anlaşmanın belki de Birleşmiş Milletler çatısı altında rejim ve muhalifler arasında siyasi müzakerelerin yeniden başlaması için bir ortam sağlayacağını kaydetti. "Silahların durdurulması için sınırlı bir anlaşmaya varmak başka bir şey, savaşı sonlandırmayı amaçlamak başka bir şey. Suriye savaşı 5'inci yılında herkesi o kadar yıprattı ki, yerel ve geçici ateşkesler büyük zaferler gibi kutlanıyor. Herkes her gün onlarca kişinin öldüğü Suriye'de tek bir insanın hayatını kurtarabilecek tüm anlaşmaları desteklemeli ama nihai hedef savaşı sona erdirmek olmalı. Bu Suriye topraklarından terörü silmenin, sığınmacı krizinin kontrol altına almanın ve Suriye halkının yeniden normal bir hayat yaşamasına yardım etmenin tek yoludur." ifadelerini kullanan Kalın, Avrupa ülkelerinin sığınmacı meselesiyle sadece sığınmacılar Avrupa sınırlarına dayandığında ilgilendiğine işaret etti. Az sayıda istisna dışında, son yüzyılın en ciddi sığınmacı krizine Avrupa'nın yanıtının en hafif deyimiyle utanç verici olduğunu vurgulayan Kalın, Avrupalıların birçoğunun sanki küresel ve birbirine bağımlı bir dünyada yaşanmıyormuş gibi davrandığını, sığınmacı sorunun kendi kendine yok olacağını ya da sadece Batılıların bir sorunu olarak kalacağını düşündüklerini kaydetti. Kalın, makalesinde "Daha da kötüsü, ana Avrupa siyasi akımları, gittikçe Avrupa'nın temiz ve medeni sokaklarını korumak ve yasa dışı göçü engellemek adı altında değer verilen ve desteklenen yabancı düşmanı ve ırkçı fikirlerden daha derinden etkileniyor. Bu ne ahlaki olarak kabul edilebilir ne de siyasi olarak savunulabilir. Eğer Avrupa mülteci krizini gerçekten önemsiyorsa, Suriye'deki savaşı sonlandırmak için daha büyük ve ciddi bir sorumluluk üstlenmeli, orada, Irak'ta ve bölgedeki diğer yerlerde barış ve düzenin kurulmasına yardımcı olmalıdır." ifadelerine yer verdi. "Türkiye'nin Suriye'deki amacı açıktır: ülkenin toprak bütünlüğünü korumak, etnik ya da mezhepsel çatışmalardan kaçınmak ve tüm Suriyelileri kapsayan meşru bir siyasi düzene geçişi desteklemek. PKK propagandasının aksine Türkiye, Suriye'de Kürtlerle savaşmıyor. Sadece kendini ve Suriyelileri PKK'nın Suriye kolu YPG'nin terör eylemlerinden koruyor. Bunu Suriye'nin Kürtlerine karşı bir savaş olarak sunmak düpedüz zalimliktir. Türkiye'nin Suriye, Irak ya da İran Kürtleriyle herhangi bir sorunu yoktur. Türkiye'nin meselesi nereden gelirse gelsin terör örgütleriyledir. DAEŞ'e karşı mücadele Müslümanlara karşı bir savaş olmadığı gibi, terör örgütü PKK ve onun uzantılarına karşı mücadele de Suriye ya da başka bir yerdeki Kürtlere karşı bir savaş değildir. Hac ibadetini ve Kurban Bayramı'nı kutlamaya hazırlandığımız şu günlerde, dünyada zulum gören sayısız halklardan biri olan Suriye halkının rahat bir nefes alması, tüm normal insanlar gibi barış ve sükunete ermesi için dua edelim."
|
10.09.2016 - 16:32
|
Anadolu Ajansı
|
['Türkiye', 'Genel']
|
İbrahim Kalın'dan Fırat Kalkanı açıklaması
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/ibrahim-kalindan-firat-kalkani-aciklamasi,gFkMSNfckUy3oStRmkry_g
|
Akdeniz canlıları olarak bilinen birçok farklı türün İngiltere sularına göç etmesi beraberinde birçok soruna neden oluyor.
| null |
Yeryüzünde deniz sıcaklığının artmasıyla ılık suda yaşayan canlılar, yaşadıkları bölgeleri değiştirmeye başladı. İklim değişikliği deniz canlılarının yaşamını etkiliyor. Özellikle orkinos, vatoz, hamsi ve bazı köpek balığı türleri gibi canlılar kuzeye göç etmeye başladılar. Akdeniz canlıları olarak bilinen birçok farklı türün İngiltere sularında yoğun olarak bulunması ise büyük bir sorun. Hükümet sözcüleri tarafından hazırlanan raporda, iklim değişikliğinin denizlerdeki balık dağılımını ve stokları etkilediğine dikkat çekiliyor. Bu durum yakın gelecekte balık endüstrisini dolayısıyla politikacıları yakından ilgilendireceğine dair uyarılar da raporda dikkat çekici konulardan biri...
|
14.05.2012 - 16:12
| null |
[]
|
Balıkların "iklim göçü"
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/baliklarin-iklim-gocu,zscJxrQtD0q0h79a4tGYfQ
|
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile Katar Merkez Bankası arasında ikili iş birliğinin geliştirilmesi amacıyla bir Mutabakat Zaptı imzaladı.
| null |
(TCMB) ile arasında ikili iş birliğinin geliştirilmesi amacıyla bir Mutabakat Zaptı imzaladı. TCMB'den yapılan açıklamada, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani himayelerinde Doha'da gerçekleştirilen Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Toplantısı marjında TCMB Başkanı Murat Çetinkaya ile Katar Merkez Bankası Başkanı Şeyh Abdullah Bin Suud Al Sani tarafından Mutabakat Zaptı imzalandığı belirtildi. İmzalanan mutabakat zaptı kapsamında ortak eğitim programları, konferans, seminer, çalıştay gibi etkinlikler ile geçici görevlendirme programları düzenlenmesi ve karşılıklı çalışma ziyaretleri gerçekleştirilmesi planlandığı ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, ikili ilişkileri geliştirerek uluslararası alanda etkili olma stratejik hedefi çerçevesinde yabancı merkez bankaları ile Mutabakat Zabıtları imzalamaktadır. Bu anlaşmalarla yeni ve güçlendirilmiş iş birliği süreçlerinin başlatılması, merkez bankaları arasında iletişimin sürekliliği ve düzenliliğinin sağlanması ile merkez bankacılığı alanında bilgi ve tecrübe paylaşımına dayalı iş birliğinin geliştirilmesi hedeflenmektedir." Açıklamada, bugüne kadar toplam 25 yabancı merkez bankası ile mutabakat zaptı imzalandığı bildirildi.
|
16.11.2017 - 10:39
|
Anadolu Ajansı
|
['Merkez Bankası', 'Katar']
|
Merkez Bankası Katar'la anlaşma imzaladı
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/merkez-bankasi-katarla-anlasma-imzaladi,nqb9tIivm0u3ThVgk17EWA
|
Spor Toto Süper Lig'in 19'uncu haftasında Göztepe'ye konuk olacak Galatasaray, hazırlıklarına bugün yaptığı antrenmanla başladı
| null |
Bu arada Sparta Prag'dan kiralık olarak kadroya katılan da idmanda yer aldı. Florya Metin Oktay Tesisleri'nde teknik direktör Fatih Terim yönetiminde gerçekleştirilen antrenmanda dün oynanan Türkiye Kupası maçında tam süre alan oyuncular yenilenme çalışması gerçekleştirdi. Diğer oyuncular ise antrenmana salonda core stabilizasyon çalışmasıyla başladı. İdmanın devam eden bölümünde de sahada altıya altı oyunsal formda dayanıklılık çalışması yapıldı. Çalışma, yenilenme koşusu ve soğuma hareketlerinin ardından tamamlandı. Sarı-kırmızılı ekip, Göztepe karşılaşmasının hazırlıklarını yarın saat 11.00´de gerçekleştireceği antrenmanla devam edecek.
|
23.01.2019 - 18:06
|
haberturk
|
['semih kaya']
|
Semih Kaya ilk antrenmanına çıktı
|
Spor
|
https://www.haberturk.com/semih-kaya-ilk-antrenmanina-cikti-2300650-spor
|
Dünyada her yıl 18 yaş altı 16 milyon genç kadının doğum yaptığı ve 3,2 milyon ergen kadının gebeliğinin güvenli olmayan düşükle sonuçlandığı belirtildi.
| null |
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hilal Özcebe, Dünya Nüfus Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 1987'den bu yana Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu tarafından 11 Temmuz'un Dünya Nüfus Günü olarak kabul edildiğini söyledi. Bu yılki temanın "Ergen gebelik" seçildiğini ifade eden Özcebe, çok genç yaşta yaşanan gebeliklerin hem psikolojik hem de fiziken sakıncalı sonuçlar oluşturabileceğini belirtti. "Anne ve bebek sağlığını daha da iyileştirmek için ergenlik gebeliklerinin önlenmesi gerektiğini" ifade eden Özcebe, bunun için toplumlarda farkındalığı artıracak etkinliklerin yapılması, ergenlik dönemi gebeliklerinin sık görüldüğü bölgelerde bilinçlendirici faaliyetlerin artırılması gerektiğini söyledi. Özcebe, ergenlik dönemi gebelik sayısının oldukça yüksek olduğuna dikkati çekerek, "Dünyada her yıl 18 yaş altı 16 milyon genç doğum yapmakta ve 3,2 milyon ise güvenli olmayan düşük ile sonuçlanmaktadır" dedi. Ergenlik döneminde evlilik ve doğumların en sık gelişmekte olan ülkelerde görüldüğünü dile getiren Özcebe, "Dünyada gelişmekte olan ülkelerde her 100 genç kızdan 19'u 18 yaşından önce, 3 genç kız ise 15 yaşından küçük doğum yapıyor" diye konuştu. Gelişmekte olan ülkelerde gebe kadınların yüzde doksanının evli olduğunu belirten Özcebe, şunları kaydetti: "Bu kadınların büyük çoğunluğu isteği dışında gebe kalmıştır. Bunun sebebi sıklıkla ayrımcılık, hakların ihlali, yetersiz eğitim ve cinsel baskıdır. Ülkemizde de ergenlik döneminde olan evliliklerin önemli bir halk sağlığı sorunu olduğuna ilişkin bulgular bulunmaktadır.
|
10.07.2013 - 12:57
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Yılda 16 milyon kadın erken yaşta anne oluyor
|
Sağlık
|
https://www.ntv.com.tr/saglik/yilda-16-milyon-kadin-erken-yasta-anne-oluyor,vSbKkaxfMkCHDARafNSN6g
|
İnsan Kaynakları Zirvesi 21. kez kapılarını açıyor. İK ve Yönetim konularında en güncel bilgilerin ve trendlerin dünyaca ünlü uzmanlar tarafından aktarılacağı zirvede, Whitney Johnson da yer alacak.
| null |
MCT Danışmanlık'ın her yıl geleneksel olarak düzenlediği İnsan Kaynakları Zirvesi, Finansbank ve Kariyer.net ana sponsorluğunda bu yıl da birbirinden önemli konukları ile 17 - 18 Şubat 2016 tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirilecek. Zirvede, İnsan Kaynakları alanındaki en güncel uygulamalar, sorunlar ve fırsatlar tartışılacak. Bu yıl, "Smart Simplicity / Akılcı Sadelik" konsepti kapsamında tüm profesyonellere yeni bir bakış açısı getirmenin amaçlandığı zirvede özel oturumlar, çalışma grupları, fuar sunumları ve farklı birçok etkinlik de yer alacak. 40 Yaşın Üzerinde Takip Edilmesi Gereken 40 Kadın'ın (Forty Women over 40 to Watch) kurucularından olan Whitney Johnson da zirve konuşmacıları arasında yer alacak. 2015'te Thinkers50 tarafından dünyanın en etkili yönetim düşünürlerinden biri olarak gösterilen Johnson, zirvede özel hayat ve iş hayatında akılcı sadelik için S- Eğrisi olarak adlandırdığı Yaşam Eğrisi'nden bahsedecek. Johnson, Yaşam Eğrisi'nden (S-Eğrisi) yola çıkarak kendimizde basit ve akılcı bir yöntemle nasıl bir yıkım ve farklı bakış ortaya koyulabileceğini anlatacak. Kendi hayatımızda S Eğrisi yaratarak, sürekli yenilenmenin, gelişmenin zenginleşmenin ve kariyerinde tepe noktaya çıkabilmenin mümkün olduğunu söyleyen Johnson, zaman içinde başarı için kendi S Eğrilerimizi nasıl yaratacağımızın ipuçlarını verecek. Johnson aynı zamanda 17 Şubat sabahı kitabını imzalayacak. İnsan Kaynakları Zirvesi'nin Konferans Eş-Başkanlığını "Forty Over 40 2015" listesinde yer alan ve dünyada takip edilmesi gereken 40 kadın arasında gösterilen MCT Danışmanlık Genel Müdürü Didem Gürcüoğlu Tekay ile MCT Yönetim Kurulu Başkanı Alper Utku üstlenecek. Zirvenin konuşmacıları arasında; IE Business School'da Doçentlik yapan Steven D'Souza, Nörobilim alanında doktora derecesine ve başarılı bir tıp kariyerine sahip tek liderlik koçu Tara Swart, Ashridge Business School ve Metanoia İnstitude'da Liderlik ve Örgütsel Gelişim Öğretim Görevlisi olarak görev alan Steve Chapman, Oxford Üniversitesi'nde Liderlik Eğitimi veren Robert Poynton ve dünya genelindeki Oyunlaştırma Guruları puan tablosunda 6 numarada yer alan An Coppens gibi birbirinden önemli isimler yer alacak.
|
16.02.2016 - 16:04
|
ntv.com.tr
|
['Ekonomi']
|
Whitney Johnson, İK Zirvesi için İstanbul'a geliyor
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/whitney-johnson-ik-zirvesi-icin-istanbula-geliyor,JTVO-J9B80Ope8591CQEQA
|
Kastamonu'nun Azdavay ilçesinde, özel bir şirket tarafından işletilen taş kömürü ocağında meydana gelen göçükte bir işçi göçük altında kalarak hayatını kaybetti.
| null |
Kastamonu'nun Azdavay ilçesi Azdavay Kaymakamı Meral Uçar, Bahçelievler Mahallesi'nde DEKA Madenciliğe bağlı Kartalkaya firması tarafından işletilen taş kömürü ocağını kontrol etmek amacıyla işçiler Hüsnü Cinkavuk, Bahtiyar Yılmaz, Hayrettin Akman ve Sedat Demirbaş'ın içeri girdiğini söyledi. Kontrol sırasında 16.00 sularında henüz belirlenemeyen nedenle göçük meydana geldiğini, içeride bulunan işçilerden Bahtiyar Yılmaz, Hayrettin Akman ve Sedat Demirbaş'ın dışarı çıkmayı başardığını belirten Kaymakam Uçar, işçi Hüsnü Cinkavuk'un göçük altında kaldığını ifade etti. Kastamonu sivil savunma, jandarma ve itfaiye personelinden oluşan 17 kişilik ekibin yaptığı çalışma sonucu, Cinkavuk'un cesedi göçük altından çıkarıldı. İşçinin cesedi, otopsi yapılmak üzere Azdavay Sağlık Merkezine götürüldü. Öte yandan, göçüğün meydana geldiği maden ocağı etrafında jandarma ekipleri geniş güvenlik önlemi aldı.
|
29.01.2010 - 19:27
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Taş kömürü ocağında göçük
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/tas-komuru-ocaginda-gocuk,pLYnbBTdOUutCdtHYOsZqA
|
'Amelie', 'Ucuz Roman', 'Kill Bill' gibi modern klasiklerin yapım şirketi olan Miramax kapandı.
| null |
Dün sinema tutkunları için bir kayıp daha gerçekleşti. Disney bağımsız filmler şirketi Miramax'ı kapatma kararı aldı. Slashfilm'in haberine göre şirketin 80 çalışanı işsiz kalacakken, şirket bünyesinde yapılan 6 yeni filmin kaderi de belirsiz. 30 yılı aşkın sürede şirket, 'Amelie', 'Life is Beautiful/ Hayat Güzeldir', 'Pulp Fiction/Ucuz Roman', 'Kill Bill', 'No Country of Old Men/ İhtiyarlara Yer Yok' gibi kısa sürede klasikleşen filmlere imza attı. 1979'da medya dünyasının önemli isimleri Bob ve Harvey Weinstein kardeşler tarafından kurulan şirket 1993'te Disney tarafından satın alındı. New York'ta kurulan şiketin adı, Weinstein kardeşlerin ebeveynleri Miriam ve Max'ın ismini alıyordu. Harvey Weinstein, The Wrap'e yaptığı açıklamada şöyle konuştu: Şu an kendimi çok nostaljik hissediyorum. Biliyorum ki Bob ve benim yaptığım filmler, Disney gözetiminde yapılan muhteşem filmler gibi uzun süre yaşayacak. Miramax bünyesinde çalışan çok parlak insan var ve biliyorum ki bundan sonra da endüstride büyük işler başaracaklar." Miramax ismini tekrar kendi üzerlerine almak isteyen kardeşler, şimdiye kadar bir cevap alabilmiş değiller. Söylentilere göre Disney başkanı ve CEO'su Non Iger, Miramax'ı 1.5 milyar dolara satmaya hazırlanıyor.
|
29.01.2010 - 21:13
| null |
[]
|
Miramax kapılarını kapadı
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/miramax-kapilarini-kapadi,fTD0eeQWfUOO9KPX7o7M0w
|
24 Haziran seçimi için geri sayım başlarken, Türkiye’nin uyanacağı 25 Haziran sabahının ayrıntıları da netleşiyor. Siyasi partilerin vaatleri, yeni dönemde OHAL’in kalkacağına, askerlik sisteminin hem bedelli hem bedelsiz tümden değişeceğine, ülke bütçesinden vatandaşın cebine giren payın artacağına işaret ediyor. Gazete Habertürk'ten Saliha Çolak'ın haberi...
| null |
Siyasi partilerin seçim beyannamelerinde ve kampanya döneminde ortaya çıkan vaatleri, 25 Haziran’da kim seçilirse seçilsin bazı adımların atılmasını gündeme getirecek. Ortak vaatlerin başında olağanüstü hal ( ) uygulamasının kaldırılması geliyor. Bedelli askerliğin kalıcı hale getirilmesi veya kısaltılması, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin güçlendirilmesi ya da parlamenter sisteme dönüş için Anayasa değişikliği yapılması, partilerin vaatleri arasında. Vaat başlıkları içinde emekliler, çiftçiler, ev kadınları, işsizler de yer alıyor. Siyasi partilerin, önemli konularla ilgili dikkat çeken vaatleri şöyle: Muhalefet 19 Temmuz’da 2 yıla ulaşacak olağanüstü halin (OHAL) kaldırılması konusunda ağız birliği yaparken, son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “24 Haziran’dan sonra OHAL’e neşter vurabiliriz” diyerek seçimi kazanması durumunda bu konuyu ele alacaklarını belirtti. , OHAL’i savunan tek parti olarak kaldı. Temmuz ayında OHAL’le ilgili önemli değişiklikler gündeme gelebilecek. Anayasa değişikliği de tüm partilerin vaatleri arasında yer aldı. cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin daha da güçlenmesi için Anayasa’yı değiştirecek çoğunluğa ulaşma hedefi belirlerken, , ve Saadet Partisi parlamenter sisteme yeniden dönmek için Anayasa değişikliği vaadinde bulundu. Millet İttifakı’nı oluşturan söz konusu 3 parti, seçim öncesinde ortak çalışma grubu oluşturarak, parlamenter sisteme geri dönüş takvimi belirlemek için çalışma başlattı. Seçim ittifaklarının yasal hale gelmesiyle ittifakla seçime giren partiler açısından seçim barajını etkisiz hale getiren yeni sistemde, partilerin baraja ilişkin vaatleri de yeni sistemdeki konumlanmalarına göre farklılık gösteriyor. MHP ve AK Parti, yüzde 10’luk ülke barajının devamından yana. CHP, barajı kaldırmayı ve yüzde 1 oy alan partinin bile Meclis’e vekil taşımasını sağlamak üzere Türkiye milletvekilliği vaat etti. İYİ Parti, barajı yüzde 5’e indirme sözü verdi. Seçim beyannamelerinde yer almayan bedelli askerlik, seçim meydanlarında ve sahada adayların çalışmaları sırasında en çok tartışma yaratan konu oldu. MHP’nin gündeminde olmayan bu konu, AK Parti’nin önde gelen isimleri tarafından seçimin ilanından bu yana gündemde tutuldu. “Şimdilik yok” açıklamalarına rağmen, seçim sonrası kalıcı bedelli askerlik veya askerliğin kısaltılmasına yönelik düzenleme yapılabileceği belirtiliyor. CHP’nin adayı Muharrem İnce, bedelliyi şartlı olarak destekleyeceğini açıkladı. İnce, “Bedelli askerlik konusuna sıcak bakmıyorum. Ama toplumun da bir gerçeği. Bir defaya mahsus olmak üzere bedelli askerliği bir şartla çıkarırız. Toplanan parayı üçe böleceğiz. Üçte birini er olarak askere gidenlere vereceğiz, üçte birini şehit ve gazi yakınlarına, üçte birini savunma sanayiine. Ancak bu şartla kabul edebilirim” dedi. CHP’nin askerliğe ilişkin, “süresini kısaltma” vaadi bulunuyor. 1 Kasım seçimlerine siyasi partilerin asgari ücretin artırılması vaadi damgasını vururken, AK Parti asgari ücrette yüzde 30 oranında artış yaptı. Bu seçimde ise siyasi partiler emekliler ve memurlara odaklandı. Tüm partilerin seçim beyannamelerinde emeklilere bayram ikramiyesine yer verildi. AK Parti Ramazan ve Kurban bayramlarında biner TL ikramiyeyi hayata geçirirken, muhalefet partileri çıtayı daha da yükseltti. İYİ Parti bayramlarda 1500’er TL, CHP de 1’er maaş tutarında ikramiye vaat etti. AK Parti ayrıca 65 yaş aylığını 266 TL’den 500 TL’ye çıkarma vaadinde bulundu. CHP ve MHP emeklilikte yaşa takılanların mağduriyetinin giderileceğini belirtirken, İYİ Parti ve CHP 2000’den sonra emekli olanların aylıklarının iyileştirilmesi için adil bir intibak yasası vaadinde bulundu. Tüm partiler, öğretmen, polis ve hemşireler başta olmak üzere bazı meslek grupları için 3600 ek gösterge vaadinde bulundu. AK Parti, yasa veya kanun hükmünde kararnameyle düzenleme gerektiren 3600 ek gösterge vaadiyle, memur emeklilerinin önemli bir kısmının emekli aylıklarında 500-600 TL artış anlamına gelen ek göstergeyi hayata geçireceğini açıkladı. Siyasi partilerin tamamının vaadi olan 3600 ek gösterge konusunda seçimden sonra yasal düzenleme yapılacak. : Başta AK Parti olmak üzere siyasi partilerin tamamı, İşsizlik Sigortası Fonu’nun daha fazla sosyal koruma sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmesini vaat etti. Bu kapsamda işsizlik maaşının artırılması, ortak vaatler arasında bulunuyor. İşsiz gençlerin Genel Sağlık Sigortası (GSS) prim borçları da siyasi partilerin ilgi odağında yer aldı. AK Parti çiftçilerin kullandığı mazotun yarısı tutarında devlet desteği verildiğini belirtirken, MHP çiftçilerin kullandığı mazottaki vergilerin kaldırılacağını, Saadet Partisi akaryakıttan alınan vergilerin azaltılacağını, İYİ Parti çiftçilere mazotun yüzde 50 indirimli verileceğini, CHP ise çiftçilerin kullandığı mazotun fiyatının 3 liraya indirileceğini vaat etti. Vatandaşların artan tüketici kredisi ve kredi kartı borçları da siyasi partilerin ilgi alanında. CHP, çiftçilerin tarımsal kredilerinin faizlerinin sıfırlanacağını, 26 Mayıs 2018 tarihi itibarıyla bankalarda ve varlık yönetim şirketlerinde takibe düşmüş, kredi kartı ve tüketici kredisi borçlarının satın alınarak borç faizleri ile vergi, resim, harç, dosya parası, kapak ücreti gibi tüm mali yükümlülüklerin silineceğini belirtti. İYİ Parti de kredi kartı ve tüketici kredisi borçlarının silinmesi konusunda 30 Nisan 2018 tarihini esas aldı. MHP, vatandaşların kredi ve kredi kartı borçları ile yüksek faiz sarmalının neden olduğu yoksulluk tuzağından kurtarılmasının sağlanacağını belirtti. Seçimlere sayılı günler kala meydanlarda adeta bir demokrasi şöleni yaşanıyor. Bunun en güzel örneklerinden biri ise Bakırköy Özgürlük Meydanı. Caddenin bir tarafında HÜDA PAR, AK Parti ve MHP’nin seçim çadırları, diğer tarafta ise CHP, Saadet Partisi ve İYİ Parti’nin çalışmalarını sürdürdüğü çadırlar yer alıyor.
|
17.06.2018 - 05:10
|
haberturk
|
['24 haziran seçimleri', 'ohal kalkacak mı', 'ohal', 'son dakika', 'haberler', 'ak parti', 'chp', 'mhp', 'iyi parti', 'hdp']
|
25 Haziran sabahında Türkiye'de neler değişecek
|
Gündem
|
https://www.haberturk.com/25-haziran-sabahinin-ayrintilari-netlesiyor-2018698
|
ABD'de bir etkinlikte dağıtıldığı iddia edilen turuncu kol bantlarını takan 3 kişi hayatını kaybetti, 4 kişi ise hastaneye kaldırıldı. Polis, 7 kişinin de taktığı bilekliklerin aynı olduğunu ve katıldıkları bir etkinlikte kimyasal madde almış olabileceklerini açıkladı.
| null |
Pensilvanya eyaletindeki Pittsburgh kentindeki bir etkinlikte dağıtıldığı düşünülen turuncu bileklikleri takan 7 kişi, bilincini kaybetmiş şekilde bulundu. Pittsburgh polisi, aldığı ihbar üzerine Southside Works Şehir Apartmanları'na gitti ve bir kişiyi apartman girişinde, diğerini asansörde ve diğer 5 kişiyi de bir dairede bilinci kapalı olarak buldu. Bulunan 7 kişiden 3’ünün hayatını kaybettiği, 4’ünün ise hastaneye kaldırıldığı, ancak durumlarının ağır olduğu açıklandı. Polisten yapılan açıklamada, 7 kişinin de turuncu kol bandı taktığı ve yakın zamanda turuncu kol bandı dağıtılan etkinliklerin araştırıldığı belirtildi. Polisin, kişilerin bulunduğu dairede ve çevresinde yapılan incelemelerde, uyuşturucu madde izine rastlanmadığı, ancak gittikleri bir etkinlikte kimyasal madde almış olabilecekleri düşünülüyor. Yapılan incelemeler sonucunda, şehirde dün gece yapılan 2 etkinlikte, ziyaretçilerin turuncu kol bandı taktığı tespit edildi. Polis, incelemelerini sürdürüyor.
|
22.09.2019 - 17:46
|
DHA
|
['Dünya', 'ABD', 'polis ']
|
ABD'de 'kimyasal madde' paniği: 3 ölü
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/abdde-kimyasal-madde-panigi-3-olu,1wNLm9kLp069FHjr_q3fMg
|
SON DAKİKA HABERİ: Suudi Veliaht Prens Selman, yaptığı açıklamada, "Kaşıkçı cinayeti çok acı verici ve haksız, adalet yerini bulacak. Birileri Türkiye ile aramızı bozamaya çalışıyor" dedi.
| null |
haberi! , başkent Riyad'daki "Geleceğe Yatırım Girişimi (FII) Konferansı"nda cinayetiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Kaşıkçı cinayeti çok acı verici ve haksız olduğunu söyleyen Prens Selman, "Adalet yerini bulacak." dedi. Kaşıkçı olayını çözmek için Türkiye ile iş birliği yaptıklarını belirten Selman, "Suudi Arabistan ve Türkiye arasında çatlak oluşturmak isteyenler var. Kral Selman, ben ve Erdoğan olduğu sürece bunu başaramayacaklar" dedi. Veliaht Prens Bin Selman, "Her iki ülkenin hükümeti, suçluların cezalandırılması için iş birliklerini ispatlayacaklar" dedi. Son dakika gelişmesinin ayrıntıları birazdan 'de...
|
24.10.2018 - 18:03
| null |
['Gündem', 'Dünya', 'son dakika', 'son dakika haberleri', 'Suudi Arabistan', 'haber', 'Cemal Kaşıkçı']
|
SON DAKİKA: Suudi Veliaht Prens Selman: Kaşıkçı cinayeti çok acı verici ve haksız
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/son-dakikasuudi-veliaht-prens-selman-kasikci-cinayeti-cok-aci-verici-ve-haksiz,b-KK0yAkiE6faMxFEKsq5w
|
Trabzon'da tabancayla rastgele ateş açıp kazayla bir kadını başından vurarak öldürdüğü iddiasıyla yargılanan emekli polis memuru, 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı.
| null |
Leyla Öztürk’ün öldürülmesiyle ilgili Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu yargılanan emekli polis memuru Aziz Çağlayan katıldı. Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, olayda ölen Leyla Öztürk'ün 17 Ağustos 2008'de Akçaabat ilçesi Demirkapı köyünde, yakınlarıyla fındık topladığını belirtti. Bu sırada otomobiliyle yol kenarında duran Aziz Çağlayan'ın tabancayla muhtemelen hedef gözetip gelişigüzel ateş açarak Leyla Öztürk'ü başından vurarak, ölümüne yol açtığını anlatan Cumhuriyet Savcısı, sanığın cezalandırılmasını istedi. Son sözü sorulan Çağlayan, ''Benim olayla ilgim yoktur, beraatımı istiyorum'' dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti de Aziz Çağlayan'a önce ''taksirle ölüme neden olduğu'' gerekçesiyle 4 yıl hapis verdi. Sanığın, olayda başkasının ölebileceğini öngörmesi gerektiğine işaret eden heyet, bu nedenle sanığın cezasında artırım yaparak, verilen cezayı 5 yıl 4 aya çıkardı. Çağlayan'ın iyi hali ve verilen cezanın geleceği üzerindeki etkisini de dikkate alarak verilen cezada indirim yapan heyet, Çağlayan'a 4 yıl 5 ay 10 gün hapis verdi. Ayrıca Çağlayan'a ''Kişilerde korku, kaygı, panik yaratabilecek tarzda ateş etmek'' suçundan da 10 ay hapis verilmesini kararlaştıran heyet, söz konusu hapis cezasının 2 yıldan az olduğuna işaret ederek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verip, sanığın 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına hükmetti.
|
12.01.2010 - 15:56
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Rastgele ateş açmaya 4 yıl hapis
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/rastgele-ates-acmaya-4-yil-hapis,wiW9n_isY0ubdWIRRTuDvQ
|
- Muğla'nın Marmaris ilçesinde düzenlenen Dünya Ralli Şampiyonası'nın (WRC) 11. ayağı Türkiye Rallisi'nde Hyundai Shell Mobis WRT sürücüleri Andreas Mikkelsen ve Thierry Neuville, iki kilometrelik özel seyirci etabında aynı dereceyi yaptı.
|
AA
|
Muğla'nın Marmaris ilçesinde düzenlenen Dünya Ralli Şampiyonası'nın (WRC) 11. ayağı Türkiye Rallisi'nde Hyundai Shell Mobis WRT sürücüleri Andreas Mikkelsen ve Thierry Neuville, iki kilometrelik özel seyirci etabında aynı dereceyi yaparak en hızlı isim oldu. Etaptaki ilk sürüşü Skoda Motorsport sürücüsü Jan Kopecky yaparken, Hyundai sürücüleri Mikkelsen ve Neuville 2 dakika 02,6 saniye ile en iyi dereceyi yaptılar. Arka arkaya ikinci kez sahilde yapılan heyecanlı etapta M-Sport Ford sürücüsü Pontus Tidemand üçüncü en hızlı zamanın sahibi olurken, büyük bir taraftar desteğine sahip olan altı kez dünya şampiyonu Sebastien Ogier ise etabı dördüncü tamamladı. Bu sürücüleri Shakedown etabının lideri olan Toyota sürücüsü Kris Meeke takip etti. Citroen'den Esapekka Lappi altıncı, ve şampiyona lideri Ott Tanak ise yedinci oldu.
|
13 Eylül 2019 Cuma, 12:32
|
cumhuriyet
| null |
Mikkelsen ve Neuville, seyirci özel etabının en hızlısı
|
Spor
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/spor/1578040/Mikkelsen_ve_Neuville__seyirci_ozel_etabinin_en_hizlisi.html
|
Bangladeş'te 1971'deki bağımsızlık savaşı sırasındaki bazı olaylardan sorumlu tutulan Cemaat-i İslami Partisi lideri Motiur Rahman Nizami hakkındaki idam kararı onandı
| null |
Bangladeş'te Yüksek Mahkeme, 1971'deki bağımsızlık savaşı sırasındaki bazı olaylardan sorumlu tutulan Cemaat-i İslami Partisi lideri Motiur Rahman Nizami hakkındaki idam kararını onadı. Dört yargıçtan oluşan mahkeme heyetine başkanlık eden Surendra Kumar Sinha, 2014'te mevcut hükümetçe kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkeme tarafından ölüm cezasına çarptırılan Nizami'nin kararın yeniden gözden geçirilmesi için yaptığı başvurunun reddedildiğini açıkladı. Nizami'nin avukatları ise kararı eleştirdi. Yüksek Mahkeme'nin açıklamasının ardından Cemaat-i İslami Partisi, yarın ülke genelinde grev çağrısında bulundu. İç hukuk yolları tükenen Nizami'nin yasalara göre, af için devlet başkanına başvurma hakkı bulunuyor. Bağımsızlık savaşı sırasında Pakistan ordusuna destek verdiği ileri sürülen El-Bedr güçlerinin komutanlığını yaptığı belirtilen Nizami, Pakistan ordusuyla işbirliği yapmak ve sivillere yönelik eylemlerin aralarında bulunduğu 16 suçlamayla yargılanarak idama mahkum edilmişti. - Lider kadroyu hedef alan yargılamalar ve idamlar Başbakan Şeyh Hasina tarafından bağımsızlık savaşı sırasında işlendiği iddia edilen suçların cezalandırılması için 2009'da kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi, şimdiye kadar 19 kişi hakkında karar aldı. Bunların büyük bir kısmı, ülkenin İslami değerleri savunan en büyük partisi Cemaat-i İslami liderlerinden oluşuyor. Mahkeme tarafından suçlu bulunan ve idam cezasına mahkum edilen ilk kişi, Cemaat-i İslami Partisi'nden Abdülkelam Azad olmuştu. Ülkeden ayrıldığı için gıyabında yargılanan Azad, Ocak 2013'te idam cezasına çarptırılmıştı. Partinin Genel Sekreter Yardımcısı Abdülkadir Molla, Şubat 2013'te ömür boyu hapse mahkum edilmiş, 17 Eylül'de cezası Temyiz Mahkemesi tarafından idama çevrilmişti. Molla, 12 Aralık 2013'te cezası infaz edilen ilk Cemaat-i İslami lideri olmuştu. Mahkemenin 90 yıl hapse mahkum ettiği Cemaat-i İslami'nin 92 yaşındaki lideri Gulam Azzam da 23 Ekim'de hapishanede ölmüştü. Hasina hükümetinin kurduğu mahkeme, 30 Ocak 2014'te Azzam'ın ardından partinin liderliğini üstlenen Nizami'yi, 2 Kasım 2014'te de partinin Merkezi Yürütme Kurulu üyesi Mir Kasım Ali'yi bağımsızlık savaşı sırasındaki bazı olaylardan idam cezasına mahkum etmişti. Cezası, Yüksek Mahkeme tarafından 3 Kasım 2014'te onanan partinin Genel Sekreter Yardımcısı Muhammed Kamaruzzaman, 11 Nisan 2015'te idam edilmişti. Mahkeme, 18 Şubat 2015'te Cemaat-i İslami Partisi liderlerinden Abdus Sobhan'ı dokuz suçlamanın altısından suçlu bularak idama mahkum ederken, 16 Temmuz'da da bağımsızlık savaşı sırasında Pakistan ordusu tarafından kurulan Rızakar milis kuvvetlerine üye olduğu kaydedilen Furkan Malik'e ölüm cezası vermişti. Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreteri Ali İhsan Mücahid'e 1971'deki bağımsızlık savaşı sırasında insanlığa karşı suç işlediği gerekçesiyle verilen idam cezası, 16 Haziran'da Yüksek Mahkeme tarafından onanmıştı. Bazı muhalefet partileri ve uluslararası gözlemciler, Hasina hükümeti tarafından kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesinin adil yargılama standartlarına uymadığını ve siyasi kararlar aldığına dikkati çekiyor. Cemaat-i İslami Partisi de lider kadrosuna yönelik mahkeme kararlarının siyasi olduğuna işaret ederek, halkı Hasina hükümetinin "devlet terörüne" karşı çıkmaya çağırıyor. Parti yetkilileri, hükümetin muhalifleri bastırmak için kitlesel cinayetler, keyfi tutuklamalar, yargısız infaz ve işkence gibi suçlar işlediğini belirtiyor. Cemaat-i İslami yetkilileri, bağımsızlık savaşının ardından 1973'te çıkarılan Savaş Suçları Kanunu'na göre ancak silahlı savunma ya da yardımcı gruplara üye kişilerin savaş suçları ya da insanlığa karşı suç işlemekten yargılanabileceğini, buna karşın üyelerinden hiçbirinin silahlı gruplara üye olmadığını, dolayısıyla bu suçlamalarla yargılanamayacağını vurguluyor. Hindistan'dan 1947 yılında ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Pakistan'ın doğusu ile batısı arasında 1971'de başlayan iç savaş, bağımsız Bangladeş devletinin kurulmasıyla son bulmuştu. Pakistan, ülkenin doğusundaki halkın bir bölümünün bağımsızlık talep etmesi üzerine bölgeye çok sayıda asker göndermişti. İç savaş sırasında Doğu Pakistan'dan yaklaşık 10 milyon sivilin evlerini terk ederek Hindistan'a göç etmesi üzerine Hindistan hükümeti, Aralık 1971'de bugünkü Bangladeş olarak bilinen Doğu Pakistan'ı işgal etmişti. Pakistan askerlerinin Dakka'da Hindistan güvenlik güçlerine teslim olmasının ardından 16 Aralık 1971'de Doğu Pakistan yeni adıyla Bangladeş olarak bağımsızlığını ilan etmişti. Yaklaşık 9 ay süren bağımsızlık savaşı sırasında 3 milyondan fazla kişi yaşamını yitirmiş, milyonlarcası yaralanmıştı.
|
06.01.2016 - 12:54
|
haberturk
|
['bangladeş']
|
Bangladeş'te Cemaat-i İslami lideri hakkındaki idam kararı onandı
|
Dünya
|
https://www.haberturk.com/dunya/haber/1177109-bangladeste-cemaat-i-islami-lideri-hakkindaki-idam-karari-onandi
|
Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinin bağımsız belediye başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu, CHP'ye katılma kararı aldı.
| null |
Hacıbektaş'ta iki dönemdir bağımsız girdiği seçimleri kazanarak belediye başkanı olan Ali Rıza Selmanpakoğlu, belediye konferans salonunda yapılan halk meclisi toplantısında, CHP'ye katılma kararını katılımcılarla paylaştı. Selmanpakoğlu'nun, ''CHP'ye geçmeme ne dersiniz?'' yönündeki sorusuna, halk meclisi toplantısında söz alan herkes olumlu görüş belirtti. Selmanpakoğlu da bunun üzerine CHP'ye katılma kararı aldığını duyurdu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 8 Mayıs'ta Nevşehir'de yapacağı mitingde, Selmanpakoğlu'na partiye katılma belgesi vereceği öğrenildi.
|
03.05.2011 - 17:09
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Hacıbektaş Belediye Başkanı CHP'ye katılıyor
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/hacibektas-belediye-baskani-chpye-katiliyor,7ck8_KYnjE-AUGvnhQJUZg
|
1980'lerden itibaren bilinçli politikalarla küçük çiftçilik çökertildi. Ancak uygulanan tarım modeli küresel iklim değişikliğinin tetikleyicisi haline dönüştü, başta tohumlar olmak üzere gıda arz ve güvenliği bir avuç çokuluslu şirketin tekeline teslim edildi. Bu gidişat giderek dünya ve sürdürülebilirlik için tehdite dönüşünce BM 2014 yılını Uluslararası Aile Çiftliği yılı ilan etti.
|
Özlem Yüzak
|
Doğanın tahribatı, adil olmayan bir gıda sistemi ve sağlıksız beslenmeye bağlı hastalıklar...Aslında üçü de bir bütünün parçaları. Daha doğrusu neoliberal küresel politikaların...Her ne kadar küresel düzeyde açlığa karşı mücadelede önemli gelişmeler kaydedilmiş olsa da yalın gerçek hala karşımızda: Dünyada 805 milyon kişi hala yeterli gıdaya ulaşamıyor. Gelinen nokta ise 1980'lerden başlayarak uygulanan politikalarla halkların toplumların değil, dev şirketlerin çıkarlarının gözetilmesinin bir sonucu. Küçük çiftçinin bilinçli politikalarla çökertilmesi... Bir avuç şirketin insan gıda zinciri üzerinde tekel kurmasını sağlayarak büyük miktarlarda kâr elde etmelerine yol açmaları...Ve neo-liberal politikaların sonuçlarından zarar görenler yine yoksullar oldu. Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)'nun önerisi çerçevesinde 2014 yılının, BM 66. Genel Kurulu tarafından Uluslararası Aile Çiftliği Yılı (AÇY) ilan edilmesi bu açıdan önemli. 16 Ekim'de kutlanan Dünya Gıda Günü'nün 2014 ana teması da ''Aile Çiftçiliği: Dünyayı besle, yeryüzünü önemse'' oldu. Aslında hayli geç kalmış bir başlangıç. Aile çiftçiliğinin bilinçli olarak kaybettirilen itibarının geri kazandırılması. Dünya genelindeki 570 milyon çiftliğin 500 milyonu aileler tarafından işletiliyor. Aile çiftçileri sektörel olarak, dünyanın en büyük işveren grubunu oluşturuyor ve gıdanın yüzde 80'ini değer olarak üretiyor. Buna rağmen çoğu aile çiftçisi, özellikle geçimini aile çiftçiliğinden sağlayanların yüzde 70'i, dünyanın gıda güvenliğinden yoksun nüfusunun yoğun olduğu kırsal bölgelerde yaşıyor." Dizginsiz neoliberalizm karşısında en zayıf halkalardan biri küçük çiftçi. 1980`lerin başlarında oluşturulan küresel tarım politikaları tüm dünyada özellikle de gelişmekte olan ülkelerde küçük çiftçiliği bitirmek üzere kurgulanmıştı. Dünya Bankası (DB) yayımladığı raporlarında yoksulluk ve açlığın sona erdirilmesi için endüstriyel tarımı işaret etmişti. Böylece bir yanda küçük çiftçiliğin ölüm fermanı hazırlanırken bir yandan da uygulanan tarım modeli küresel iklim değişikliğinin önemli tetikleyicisi haline dönüştü. Çiftcilik mesleğini zorunlu olarak bırakanların toprakları, şirketler veya daha büyük değişik yapıların elinde toplandı, çok uluslu ve yerli tarım-gıda şirketleri, Latin Amerika ülkeleri'nde yaptıkları gibi toprakları satın alarak ve çiftçilerle sözleşmeli üretim yaparak, tarımda egemenliklerini kurdular. Tarımın bir kültür, bir yaşama biçimi olduğu; hem üreticiler, hem de tüketiciler için şirketlere bırakılamayacak kadar yaşamsal öneme sahip olduğu göz ardı edildi. İstatistikler tarım pratiklerinin 1990 ile 2005 arasında küresel gaz emisyonuna da yüzde 17 katkıda bulunduğunu gösteriyor. Tarımda makinalaşmanın artması toprak erozyonunu hızlandırdı, kullanılan fosil yakıtlar atmosferde sera gazları konsantrasyonunu artırdı. Bilinçsizce ve yaygın olarak kullanılan kimyasallar çevre kirliliğine yol açtı, insan sağlığını tehdit eder hale geldi. Çok uluslu şirketlerin tohumları, insan beslenmesinde önemli bir yer tutan yerel çeşitlerin kaybolmasına neden oldu. Temel tarım ürünleri ticareti küresel ölçekte büyük tarım şirketlerinin eline geçti, açlığa ya da tokluğa birkaç çokuluslu şirket karar verir hale geldi. Gelinen noktadan faydalanmak isteyen spekülatörler sektöre el atmış, fiyatlar borsalarda kar odaklı belirlenmeye başladı. Gelişmiş ülkelerin büyük çiftçilerine ve ihracata sağladığı devasa destekler, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin üretimlerini baltaladı ve küçük çiftçilerin tarımdan kopma sürecini hızlandırdı. 2000`li yıllar, uygulanan tarım ve gıda politikalarının artık sürdürülebilir olmadığını gösterdi. 2007-2008 yıllarındaki gıda krizi pek çok ülkede kanlı ayaklanmalar yaşanmasına sebep oldu. Yaşanan bu krizler mevcut tarım politikalarının tekrar gözden geçirilmesini sağladı. Dünya Bankası 1980`lerdeki görüşünde bir U dönüşü yaptı 2009 yılında yayımladığı "Kalkınma için Tarım" raporunda küçük çiftçilerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. FAO da dünyanın böyle krizlerin bir daha yaşamaması için küçük çiftçilerin desteklenmesi gerektiğini belirtti. Uygulanan yanlış tarım politikalarının etkisiyle son 10 yıllık dönemde çiftçimiz yaklaşık 30 milyon dekar araziyi (Belçika`nın toplam yüzölçümüne eşdeğer) artık tarımsal üretimde kullanmaz oldu. Buğday ekim alanları yaklaşık 12 milyon dekar daraldı, anavatanı Anadolu olan buğday her yıl milyonlarca ton ithal edilir hale geldi. Kırsal alanı terk eden küçük çiftçi ile birlikte hayvan varlığımız hızla azaldı. Çiftçimiz dünyanın en pahalı mazotunu kullanırken, verilen tarım destekleri gelişmiş ülkelerle kıyaslanamayacak kadar küçük. DSİ torba yasa marifeti ile hazırlanan yönetmeliklerle bundan böyle yapacağı tesislerin maliyetini çiftçiye yükleyeceğini açıkladı. Bunun yanı sıra toprakların kiralanması – yarıcılık sisteminde tarımsal desteklerin bizzat toprağı işleyen çiftçiye değil de toprağın mülk sahibine ödenmesi, ürün pazarlamada yaşanan zorluklar ve 639 sayılı KHK ile yeniden yapılanan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı`nın görevleri arasından kooperatifçiliğin teşvik edilmesinin kaldırılması gibi nedenlerden dolayı, küçük çiftçilik bitme noktasına geldi. Üretim yetersizliği ithalat ile kapatılmaya çalışılmış, ancak bu seçenek sektörde bir rahatlama sağlamadığı gibi gıda fiyatlarındaki artışı da durduramadı. 2014 yılında gıda fiyatlarının, ortalama enflasyonun üzerinde, %15 olarak gerçekleşmesi uygulanan tarım ve gıda politikalarının yanlışlığını bir kez daha ortaya koyuyor. La Via Campesina (Çiftçi Yolu) dünyadaki küçük çiftçilerin küresel örgütü. Örgüt, görevini şöyle tanımlıyor: “Biz, toprağın kadınları ve erkekleriyiz; tüm dünya için gıda üretenleriz. Bizim, köylü olmaya, aile tarımı yapmaya ve insanlarımızı beslemeye, devam etme sorumluluğumuzun yanında omuzlarımızda taşıma hakkımız vardır. Biz, yaşam kaynağı olan tohumları koruyoruz. Gıda üretmek, bizim için bir aşk eylemidir. İnsanlığın varlığı bize muhtaçtır, bu yüzden yok olmayı reddediyoruz”. Çiftçi Yolu, 20 yıl önce kuruldu. Şu an, 300 milyon üyeye ulaşmış, dünyanın en büyük küresel örgütü durumunda. Türkiye’nin küçük ve orta ölçekli çiftçilerinin üyesi olduğu “Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu” da 10 yıl önce (2004’de) bu küresel çiftçi örgütüne üye oldu. Çiftçi Yolu, her dört yılda bir uluslararası kongre düzenler. Dünyadaki tarımsal gelişmeleri üye örgütleriyle birlikte bu kongrelerde masaya yatırır. Tartışır, değerlendirir. Ortak değerlendirmelerini dünya kamuoyuyla paylaşır.Bu yıl ki anmanın teması: “Yerel Köylülük Tohumları Direnişte” başlıklıdır.Türkiye’de ise, yerel tohumları geliştirmek için kamu tarafından bir çaba olmadığı gibi yerel tohumla üretim yapana da destek verilmiyor. Hükümet, sadece şirketlerin sertifikalı tohumlarına destek veriyor. Üstelik çiftçilerin yerel tohum üretip, satmaları, 5553 sayılı kanuna göre yasaklanmıştır da.Birleşmiş Milletler de, 2014 yılını küçük çiftçi yılı olarak ilan etmiştir. Küçük çiftçilerinin varlığını sürdürebilmesi kendi tohumunu kullanabilmesine bağlıdır. Şu anda tohum paket ve çuvalda tohum şirketlerinin eline geçmiş durumdadır. Zaten ürettiği ürününden tohumunu ayırıp, onunla üretime devam edebilen çiftçidir. Satın aldığı tohumla üretim yapan tarla bekçisidir.
|
31 Ekim 2014 Cuma, 13:34
|
cumhuriyet
| null |
Dünyayı besle, yeryüzünü önemse
|
surdurulebilir_yasam
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/surdurulebilir_yasam/136139/Dunyayi_besle__yeryuzunu_onemse.html
|
Konya'da kontrolden çıkarak TIR'a arkadan çarpan otomobildeki 19 ve 20 yaşındaki iki kişi hayatını kaybetti.
| null |
Konya'nın Ereğli ilçesinde otomobilin TIR'ın dorsesine çarpması sonucu meydana gelen kazada 2 kişi öldü, 1 kişi yaralandı. Kaza, Ereğli-Aksaray karayolunun 67'nci kilometresi Zengen Mahallesi mevkiinde meydana geldi. İddiaya göde Doğukan Gökalp (19) idaresindeki otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önünde seyreden Serkan Bakıcı idaresindeki TIR'ın dorsesine çarptı. Kaza sonrası olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri yapılan müdahale sonrası otomobil sürücübü Doğukan Gökalp'in ve araçta yolcu olarak bulunan Leyla Çınar'ın hayatını kaybettiğini tespit etti. Aynı araçtaki Yaşar Ali Aydoğan (20) ise yaralı olarak Ereğli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
|
01.12.2018 - 10:16
|
DHA
|
['Gündem', 'Konya', 'Genel']
|
Otomobil TIR'a arkadan çarptı: 2 ölü
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/otomobil-tira-arkadan-carpti-2-olu,J_92YJ9dWkqvV3zFfus2ag
|
Adana'da evinin balkonunda otururken yoldan geçen bir araçtan üzerine ateş açılan kişi ağır yaralandı.
| null |
Adana'da merkez Seyhan ilçesi Gülbahçe Mahallesi'ndeki evinin balkonunda oturan Ferhat Ç.'ye yoldan geçen ve plakası öğrenilemeyen hafif ticari araçtan av tüfeğiyle ateş açıldı. Açılan ateşte Ferhat Ç. vücuduna isabet eden saçmalar nedeniyle ağır yaralandı. Özel bir hastaneye götürülen Ferhat Ç., burada yapılan ilk müdahalenin ardından Adana Şehir Hastanesi'ne sevk edildi. Polis, olayı gerçekleştiren şüphelileri bulmak için geniş çaplı araştırma başlattı.
|
03.10.2019 - 09:48
|
Anadolu Ajansı
|
['Türkiye', 'Polis Adliye', 'Adana']
|
Balkonda otururken silahlı saldırıya uğradı
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/balkonda-otururken-silahli-saldiriya-ugradi,VBEz_YSWpkCvZHLnvxZ38w
|
Fenerbahçe'den Türkiye Futbol Federasyonu başkanlığı için aday olan Yıldırım Demirören'e destek açıklaması geldi.
| null |
Fenerbahçe Kulübü, resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, Türkiye Futbol Federasyonu başkanlığı için aday olan Yıldırım Demirören'i desteklediğini açıkladı. Fenerbahçe'nin resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, "27 Şubat’ta yapılacak Türkiye Futbol Federasyonu Olağanüstü Genel Kurul öncesinde yaşanan gelişmeleri ve açıklanan adayları, futbol ailesinin bireylerinden biri olarak Kulübümüz de yakından takip etmektedir. Yapılacak seçimin Türk Futbolunun bugünü ve geleceği açısından en hayırlı biçimde sonuçlanması, mevcut sürecin yeni gelecek yönetim tarafından adil bir şekilde yürütülebilmesi, hukuk ve spor hukukunun kurallarına uygun biçimde mevcut sorunların çözülmesi, en büyük beklentimiz ve talebimizdir. Bu noktada; Kulübümüz, Sayın Yıldırım Demirören’in adaylığını desteklemektedir. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak, yapılacak seçimin, Türk Futbolu açısından hayırlı uğurlu olmasını temenni ederiz" denildi.
|
21.02.2012 - 14:45
| null |
[]
|
Fenerbahçe'den Demirören'e destek
|
Spor
|
https://www.ntv.com.tr/spor/fenerbahceden-demirorene-destek,NTw9H92XRU6kQIkIC_zR0w
|
Ekonomi Bakanı Zeybekci, "2018 yılı ihracatımızda her ay rekor kırarak yıl sonunda 170 milyar doları oldukça geçeceğimizi görüyoruz ve 2018 yılı ilk çeyrek büyümesi bizim beklentimiz doğrultusunda yüzde 7'nin biraz daha üzerinde olacak." dedi.
| null |
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "2018 yılı ihracatımızda her ay rekor kırarak yıl sonunda 170 milyar doları oldukça geçeceğimizi görüyoruz ve 2018 yılı ilk çeyrek büyümesi bizim beklentimiz doğrultusunda yüzde 7'nin biraz daha üzerinde olacak." dedi. Zeybekci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşen Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, DEİK'in Türk özel sektörünün dünyaya açılan penceresi, Türk ekonomisinin kulağı ve gözü, ekonomi akıncılarının çatısı olduğunu söyledi. Zeybekci, kuruluşundan 29 sene sonra, DEİK'in yeni bir yapıya kavuşturulduğunu belirterek, çağın gereklerine daha uygun bir şekilde yola devam edilmesini temin ettiklerini aktardı. "DEİK'in bugüne gelmesinin tek sebebi Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızdır." diyen Zeybekci, şunları kaydetti: "Artık çok daha dinamiğiz; çok daha vizyoneriz. Yabancıların 'soft power' yani 'yumuşak güç' diye tabir ettiği şekilde, 'ekonomi elçilerimiz' olan DEİK ailesi dünya genelinde çok değerli bir görevi yerine getiriyor. DEİK yeni anlayış ve yapısıyla, bin 100'e varan üyesi, 42'den 96'ya çıkan kurucusu, 114'ten 144'e çıkan iş konseyi ile daha güçlüdür. Bugün, en büyük 100 Türk şirketinin 63'ü, en büyük 45 uluslararası müteahhitlik şirketimizin 28'i DEİK üyesidir. DEİK, yeni anlayışıyla, 21'inci yüzyılda 6 kıtada birden Türkiye'nin en önemli yumuşak güç unsurlarından birisi olmaya devam etmektedir." Zeybekci, 15 yıldır ortaya konulan doğru makro ekonomik adımların Türk iş dünyasına etkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin G20'nin en hızlı büyüyen ülkesi olduğunu anımsatan Zeybekci, ihracatın son 15 yılda yaklaşık 5 kat arttığını, milli gelirin 3,5 katına çıktığını, 2017 yılında yatırımların parasal tutar olarak yüzde 82 artış gösterdiğini dile getirdi. Bakan Zeybekci, Türkiye'nin Kültür Coğrafyasında ekonomik ve siyasi merkez haline geldiğine işaret ederek, şu bilgileri verdi: "Avrupa’nın en dinamik ekonomisi ve toplumuyuz. Proje Bazlı Yatırım Teşvik Sistemi ile Türk iş dünyasının önünde yeni ve büyük fırsat kapıları ardına kadar açıldı. Bugün 2018 yılı ihracatımızda her ay rekor kırarak yıl sonunda 170 milyar doları oldukça geçeceğimizi görüyoruz ve 2018 yılı ilk çeyrek büyümesi bizim beklentimiz doğrultusunda yüzde 7'nin biraz daha üzerinde olacak. Şimdi kıtalararası atılım yapmanın zamanıdır. Türk iş dünyasının yıldızının daha da belirgin şekilde parlama zamanıdır. DEİK, 24 Haziran'la beraber gelecek bu 'Yükseliş Devri'nde 6 kıtada ve 3 okyanusta Türk ekonomi ve ticaret bayrağını dalgalandırmaya devam edecektir. Bu yüzden diyoruz ki, DEİK ekonomi dünyasının akıncılarıdır." Türk ekonomi dünyasının bir aile olduğunu belirten Zeybekci, yurt dışında ve yurt içinde bir takım halinde çalışıldığını altını çizdi ve bakanlık olarak yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Nihat Zeybekci, "İş dünyamızla toplantılarımızda, yatırım planlarını konuşuyoruz, öyle ki 'Proje Bazlı Teşvik Sistemi'nde olduğu gibi yatırımcılarımızın yatırım vizyonlarını hep beraber çiziyoruz. Sayın Cumhurbaşkanım, toplantı öncesi sizi beklerken dışarıda 4 tane uluslararası yatırımcının 'Proje Bazlı Teşvik Sistemi' ile ilgili talepleri oldu." diye konuştu. Ortak hayal ve tek gayelerini "Ay Yıldızın en yüksekte olması" şeklinde açıklayan Zeybekci konuşmasını "İnancımız o yönde ki ülkemiz ve coğrafyamızda oyunlar oynayanların, tuzaklar kuranların tuzakları bizim çalışma, çaba ve gayretimizle bozulacaktır. Bizler de bu imanla, bu azimle çalışıyoruz." diyerek tamamladı.
|
21.04.2018 - 15:50
|
Anadolu Ajansı
|
['Gündem', 'Türkiye', 'Ekonomi']
|
"2018 ihracatımızda her ay rekor kırarak 170 milyar doları geçeceğiz"
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/2018-ihracatimizda-her-ay-rekor-kirarak-170-milyar-dolari-gececegiz,mUyQyPC_KEeWzdtl_OAGNA
|
Trabzonspor’un iki futbolcusu Stephane Mbia ve Luis Cavanda, Adanaspor maçında oynamamak için sakat raporu aldı.
|
habertürk
|
Trabzonspor’un iki yıldız futbolcusu Stephane Mbia ve Luis Cavanda’nın işgüzarlığı yönetimi şaşkına çevirdi. Türkiye Kupası’nda deplasmanda Adanaspor’la karşılaşacak olan Fırtına’da bu iki oyuncunun kupada oynamamak için sakat raporu aldığı ortaya çıktı. Ancak ne Kamerunlu ön liberonun ne de Belçikalı sağ bekin herhangi bir sakatlık probleminin olmadığı öğrenildi. Kaynak:Habertürk
|
12 Ocak 2016 Salı, 12:43
|
cumhuriyet
| null |
Maça çıkmamak 'sakat raporu' aldılar
|
Spor
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/462460/Maca_cikmamak__sakat_raporu__aldilar.html
|
Brent türü ham petrolün varil fiyatı, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) üretimde kesintiye gitmeyeceği beklentileri ve Irak odaklı gelişmelerin etkisiyle 82 doların altına inerek, 81,21 dolarla 4 yılın en düşük seviyesini gördü.
|
AA
|
Brent türü ham petrolün varil fiyatı, dün güne 83,14 dolar seviyelerinden başlamasının ardından OPEC'in üretimde kesintiye gitmeyeceği beklentileriyle düşüşe geçerek günü 82 dolar sınırından tamamladı. Bugün ise Irak'ın en büyük petrol rafinerisinin bulunduğu Beyci ilçesinin terör örgütü IŞİD'in elinden kurtarıldığı ve İngiliz petrol şirketi Cairn Energy'nin Senegal kıyılarında yaklaşık 150 milyon varillik petrol bulduğu haberleriyle gerilemesi ivme kazanan Brent petrolün varil fiyatı, 4 yılın en düşük seviyesini gördü. Güne 81,97 dolardan başlayan Brent petrolün varil fiyatı, en yüksek 82,18 dolara kadar çıksa da etkisini artıran satışlarla 81,21 dolarla 20 Ekim 2010'dan bu yana gördüğü en düşük seviyeye indi. Brent petrolün varil fiyatı, şu dakikalarda ise 82 doların üzerinde dengelenmeye çalışıyor. Analistler, 27 Kasım'da Viyana'da gerçekleştirilecek OPEC toplantısı öncesinde Kuveyt Petrol Bakanı Dr. Ali el-Amir'in OPEC üyelerinin fiyatları desteklemek amacıyla üretimi kısmasını beklemediğini bildirmesinin fiyatlarda düşüşe neden olduğunu belirterek, Irak odaklı gelişmelerin ise arzda artış beklentilerini güçlendirdiğini ve fiyatlarda satış baskısını artırdığını ifade ediyor. Brent petrolün varil fiyatının 81 dolar desteğinin kırılması durumunda 77,5 - 75,0 dolar seviyelerinin gündeme gelebileceğini dile getiren analistler, 85,0 doların ise direnç olarak izleneceğini kaydediyor. Batı Teksas türü ham petrolün (WTI) varil fiyatı ise dünkü yüzde 1,7'lik sert gerilemesinin ardından, bugün dar bir aralıkta seyrediyor. Dün, 78,51 dolardan güne başlamasının ardından 77,14 dolara kadar gerileyen WTI'nın varil fiyatı, bugün ise 76,45 - 77,40 dolar bandında hareket ediyor. Analistler, WTI'nın varil fiyatı için 77 dolar desteğinin aşağı yönlü kırılması halinde 75,9 - 75,1 doların destek olarak izleneceğini belirterek, olası yükselişler de ise 80 doların direnç konumunda bulunduğunu dile getiriyor. Noor Capital Market Uluslararası Piyasalar Uzmanı Ahmet Uluhan, petrol fiyatlarındaki düşüşün daha çok küresel yavaşlamaya paralel başladığına işaret ederek, bu dönemde IŞİD etkisiyle oluşan jeopolitik gerilimlerin de bulunduğunu anımsattı. Daha sonra, piyasaların IŞİD'in Irak'ın güneyine inmeyerek daha çok diğer kesimlerde kalmasıyla biraz rahatladığını anımsatan Uluhan, şunları söyledi: "Fiyatların WTI'da 77 dolar, Brentte 80 dolar seviyelerinde kadar gelmesinde, piyasanın spekülatif baskılanmasının söz konusu olabileceğini düşünüyorum. Bunun ucunda bir miktar da Rusya krizine yönelik özellikle Batı'nın yaptırımları artırma eğilimi var diye düşünüyorum. OPEC ülkelerinden fiyatlara müdahale anlamında istenilen bir adım atılmadı. Bunun yanında Suudi Arabistan, ABD'ye fiyatlara düşük tutabileceğini söyledi. Bunun altında başka amaçlar da var; ABD'nin kaya gazına yönelmesi ve Suudi Arabistan'ın bu noktada kendi pazar payını belli bir seviyede tutmak amacı gibi... Ancak, temelde arka planda baktığınızda masanın üzerinde enerjiyle ilgili taktiksel argümanların duruyor. Son aşamada Rusya ile Çin arasında bir anlaşma da oldu ve Bundan Batı'nın da son derece rahatsız olduğunu düşünüyorum. Haliyle petrol fiyatları üzerinde spekülasyonel yaptırımlar var kanaatindeyim. Fiyatlardaki baskılanmanın bir süre daha devam edeceğini düşünmekle birlikte, arka planda Rusya'ya yaptırımlara yönelik Batı'nın izlediği taktiksel bir yol olduğunu düşünüyorum." Uluhan, WTI'da da küresel yavaşlamaya dair ekonomi çevrelerinde sürekli bir vurgulama bulunduğunu aktararak, stok artışı ve yavaşlamanın etkisiyle talepte düşüşün söz konusu olduğunu dile getirdi. Avrupa Bölgesi'nde resesyon korkusunun yanında, Çin'deki yavaşlamaya ilişkin endişelere dikkati çeken Uluhan, "Burada baktığınız zaman WTI'daki baskılanma da bir süre daha devam edecektir" dedi. Uluhan, Kuveyt'ten 77 dolar sevieyelerinin maliyetler açısından uygun görülebilecek seviyeler olduğuna yönelik açıklamaların geldiğine de dikkati çekerek, "Maliyetleri çok göz önüne alırsak, bu rakamlar WTI'da önemli bir destek noktası olarak karşımıza çıkabilir. Küresel toparlanmaya dair kısa vadede piyasaların beklentisini karşılayabilecek bir veri olacağını düşünmediğimden, WTI'daki fiyatlamaların da bir süre daha aşağı yönlü devam edeceği kanaatindeyim. Burada 80 dolar önemli bir kademeydi, dün itibarıyla burası bir kez daha test edildi. Ancak fiyatlardaki baskılamalar, önümüzdeki süreçte muhtemelen 77 dolar seviyesinin altında, belki 75-70 dolarlara doğru sarkmalarla devam edebilir" değerlendirmesinde bulundu.
|
11 Kasım 2014 Salı, 13:16
|
cumhuriyet
| null |
Petrol, dört yılın en düşük seviyesini gördü
|
Ekonomi
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekonomi/139453/Petrol__dort_yilin_en_dusuk_seviyesini_gordu.html
|
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye büyürse asgari ücretin artabileceğini söyledi.
| null |
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 2003 yılında Türkiye'de asgari ücretin karşılığının 129-130 dolar olduğunu belirterek, "Şimdi 430 doların üzerinde. Türkiye kalkınırsa asgari ücret artar, Türkiye büyürse asgari ücret artar. Kişi başına düşen milli gelir artarsa asgari ücret de artar" dedi. Bakan Zeybekci, Denizli programı kapsamında bir tekstil firmasında çalışan işçilerle fabrikada bir araya geldi. Zeybekci, burada yaptığı konuşmada, işçilere partisinin projelerini anlattı. Denizli'nin Türkiye siyasetinin lider şehirleri arasına girdiğini ifade eden Zeybekci, bunu Denizlilerle birlikte başardıklarını dile getirdi. Koalisyon hükümetlerinin ülke ekonomisini iyi yönetemediğini, koalisyon dönemlerinde başbakan ve başbakan yardımcılarının IMF memurlarının önünde "el pençe divan" durduğunu söyleyen Zeybekci, "O memur, olumsuz rapor verirse, IMF'den o kredi dilimi gelmediği zaman Türkiye yerle bir olurdu. Yarın Türkiye'de bankaların ne olacağı belli değildi. Çünkü 26 tane banka bu ülkede batırıldı, 60 milyar dolar yük bizim üzerimize geldi. Bunları biz ödedik, AK Parti hükumetleri ödedi, milletin parası ve hazinesiyle ödendi. Konut edindirme, zorunlu tasarruf vardı, ikisinin toplamı 22 katrilyondu, bunların tamamı ödendi. Devlet millete borçluydu, dünyaya borçluydu. Bu devlet bu ülke o bütün o borç taksitlerini iki yıl önce borcunu sıfırladı, 'haydi güle güle artık görüşmeyelim' dedi" ifadelerini kullandı. Bakan Zeybekci, Türkiye'de asla ve asla bir daha koalisyon olmayacağını vurgulayarak, "Türkiye'ye bir daha IMF gelemeyecek. Türkiye bir daha Dünya Bankasının kapısında olmayacak. Türkiye 7 Haziran seçimlerinde göreceksiniz, AK Parti hükümetleri yoluna devam edecek. AK Parti hizmet hükümetleri yoluna devam edecek" diye konuştu. İşçilere asgari ücrete ilişkin bilgi veren Bakan Zeybekci, asgari ücretin hükümet tarafından belirlenmediğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "Asgari ücret artığı zaman bundan en çok sevinen çalışanlar ve ekonomi bakanı olarak ben olurum. Vergi gelirleri ve sigorta gelirleri artar. Bütçe açığı azalır ama bu ülkede asgari ücret onların dediği gibi artmaz. 2003'de bu ülkede asgari ücretin karşılığı 129-130 dolardı, şimdi 430 doların üzerinde. Türkiye kalkınırsa asgari ücret artar, Türkiye büyürse asgari ücret artar. Kişi başına düşen milli gelir artarsa asgari ücret artar."
|
28.05.2015 - 16:29
|
Anadolu Ajansı
|
['Ekonomi']
|
Ekonomi Bakanı Zeybekci'den asgari ücret açıklaması
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/ekonomi-bakani-zeybekciden-asgari-ucret-aciklamasi,Ml856GRrBkySbFFEX7uMyg
|
Konya'da tiyatro oyunlarının sahnelendiği kahvehane, müdavimlerini tarihe yolculuğa çıkarıyor.
| null |
Sanat ve sohbetin buluştuğu, Osmanlı kahvehane kültürünü yeniden canlandırmanın amaçlandığı işletmede, haftanın iki günü "çat kapı" sergilenen oyunları şaşkınlık ve keyifle izleyen misafirler, zaman zaman genç tiyatroculara eşlik ediyor. Dönemin kültürünü yansıtabilmek amacıyla padişah fermanları, tuğralar ve çeşitli tarihi motiflerle süslenen kahvehanede, ayrıca kuru kahve, esans ve gazoz satıcıları bulunuyor. Bu geleneğin sürdürülmesinde görev alan oyunculardan, Selçuk Üniversitesi (SÜ) Dilek Sabancı Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü öğrencisi Fatih Dinçer, oyunlarda Türk tarihi ve kültürüne dair konuları ön plana çıkarttıklarını söyledi. Haftanın iki günü sergiledikleri oyunların beğenilerek izlendiğini belirten Dinçer, "Genellikle tarihi oyunlar oynuyoruz. Çanakkale, Sarıkamış, Fatih Sultan Mehmet, Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazıl Kısakürek gibi tarihimizde önemli yer edinmiş konu veya kişilerden kesitler sunuyoruz" dedi. Oyunların belli bir günü veya saatinin olmadığını, gösteriyi tamamen doğaçlama sunduklarını anlatan Dinçer, şöyle devam etti: "Bir anda içeriye girince kahvehanedekiler şaşırıyor. Bizi dikkatle takip etmeye başlıyorlar. Biz de buranın dokusuna uygun oyunlar oynamayı tercih ediyoruz. Osmanlı dönemindeki kahvehane kültürünü yaşatmaya çalışıyoruz. Burada müzik çalınmadığı için insanlar arasındaki iletişim de kopmuyor. Biz de milli ve manevi duyguları hatırlatacak geleneksel oyunları sergileyerek buna katkı sağlıyoruz. İnsanların tarihten, geçmişteki olaylardan haberi olsun istiyoruz." Kahvehanenin işletme müdürü Ali Rıza Ayyıldız ise mekanın mimari yapısı ve sanatsal faaliyetlere ev sahipliği yapması sayesinde diğer işletmelerden farklı olduğunu aktardı. Yaklaşık 4 yıldır bu tür kültürel etkinlikler yapmaya çalıştıklarını dile getiren Ayyıldız, "Gün içerisinde arayıp 'bugün tiyatro gösteriniz var mı' diye soran müşterilerimiz oluyor. Haftanın herhangi bir günü oyunları sergiliyoruz. Bunun sebebi de müşterilerimizin, yapılan bu etkinliği ticari bir faaliyet olarak algılamasını istemememizdendir" diye konuştu.
|
13.11.2017 - 09:51
| null |
['Sanat', 'Tiyatro', 'Konya']
|
Kahvehanede tiyatro
|
Sanat
|
https://www.ntv.com.tr/sanat/kahvehanede-tiyatro,un1014IN8E-mBv5thArEzg
|
Hoşgeldin birleşik mi yazılır? Hoş geldin ayrı mı yazılır? Sözcüğün doğru yazılışı vatandaşlar tarafından araştırılıyor. TDK sitesinde sözlükten arama yaparak doğru yazım şeklini bulduk. İşte "hoşgeldin" TDK yazım kurallarına göre doğru yazım şekli...
| null |
Hoşgeldin kelimesi birleşik mi, ayrı mı yazılır? Vatandaşların aklına bu soru takıldı. Türk Dil Kurumu'na göre ise iki kelimede anlamını yitirip başka bir ismin yerine kullanılırsa sözcük bitişik yazılır. Birleşme esnasında kelimelerden hiçbiri anlam değişikliğine uğramamışsa bu sözcükler ayrı yazılır. İşte hoşgeldin kelimesinin yazım şekli. TDK sitesinde sözlükten arama yaptığımızda hoşgeldin kelimesi sözlükte bulunmamaktadır. TDK'da kelimenin doğru yazımı şeklinde ayrı yazılır.
|
27.05.2019 - 16:20
|
haberturk
|
['hoş geldin', 'hoş geldin tdk', 'hoş geldik tdk birleşik mi yazılır', 'hoşgeldin birleşik mi yazılır', 'hoşgeldinm nasıl yazılır']
|
Hoşgeldin TDK: Hoşgeldin birleşik mi yazılır? Hoş geldin ayrı mı yazılır?
|
Gündem
|
https://www.haberturk.com/hosgeldin-tdk-hosgeldin-birlesik-mi-yazilir-hos-geldin-ayri-mi-yazilir-hts-2477161
|
Sanatçı Arif Sağ’dan, Alevi Çalıştayı’nda bir teklif geldi: Madımak’ı yıkalım yerine gül dikelim sonra da barış abidesi. Sağ'ın, olumlu bakıldığını söylediği teklifine Sivas Belediye Başkanı Ürgüp aynı sıcaklıkta yaklaşmadı.
| null |
Alevi Çalıştayı’nda sanatçı Arif Sağ’dan Sivas katliamının yaşandığı Madımak Oteli’yle ilgili bir teklif geldi. Altındaki kebapçının kapatılmasından sonra otelde ne yapılacağı kesinlik kazanmazken, Sağ, 37 kişinin öldüğü otelin yıkılması önerisini gündeme getirdi. Bakan da dahil toplantıya katılanların olumlu baktıkları önerinin, Başbakan'a sunulacak çözüm listesine alınacağı ifade edildi. Arif Sağ, 'yıkım sonrası gül bahçesi ve nihayetinde barış abidesi' olarak özetlenebilecek önerisini NTV’de anlatırken, ortak bir çözüm yolu vurgusu yapan Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, anıt önerisini 'Kin ve nefret abidesi oluşturmamak lazım" şeklinde değerlendirdi.
"Şu ana kadar öneriyle ilgili Alevi topluluğundan ve arkadaşlarımızdan olumsuz bir yanıt gelmedi. Teklifi açıkladığımda, 40 kişilik ekip; bakan da dahil olmak üzere, gayet mutlu oldular. Değişik bir teklif olarak algılandı. Benim mantığıma göre de doğru. Madımak Oteli konusunu kangren haline getirmemek, konuyla ilgili çözüm bulmak gerekir diye düşünüyorum. Orayı unutmamak ve akıllarda tutmak gerekli. Tekrarlanmaması için unutturmamak lazım. Bir barış abidesi olmalı. 'Geçmişte burada bir katliam yaşanmış, bunu unutmayacağız; tekrarlanmaması için diri tutacağız' mantığını yerleştirmek gerekir. Ayrıca, katliamı tüm Sivas halkına yüklemek doğru ve insani değildir... Almanya’daki Solingen anıtının bir benzeri olmalı. Otel yıkılmalı yani ortadan kalkmalı. O yere bir gül bahçesi dikmek lazım. O şekilde anımsanmalı. Benim aklıma gelen çözüm bu ve kabul de gördü. Daha ileride de, barışı sağladıktan ve insanlar alıştıktan sonra, güllerin arasına abide de dikilebilir, isimler yazılabilir. Ama şunu unutmamak gerekir. Bunu yaparken yeniden bir gerilim yaşamamak, hem mağdurları hem de oradaki insanları üzmemek gerekli.” Arif Sağ’ın ardından NTV Ana Haber’e katılan Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, teklife olumlu yaklaşmadı. "Arif Bey’in açıklamalarında, katıldığım ve katılmadığım unsurlar var" diyen Ürgüp şöyle konuştu: "Şunu belirtmeliyim ki, Arif bey bizzat olayı yaşayan biridir. Geçtiğimiz seçim sürecinde ve sonraki açıklamalarında, genel başkanımızın ruhunu ve Sivaslıları rahatlatmıştır. Kendisine teşekkür ederiz. Hiçbir insan Sivas’ta yaşananları onaylamaz. O yıllarda Sivas’ta ve Başbağlar’da bazı şeyler ortaya kondu. Türk milleti oyuna getirilmek istendi. Anıt önerisine sıcak bakmıyorum. Solingen deyince başka şeyler çağrıştırıyor. Ben bazı birliklerin içinde de bulunuyorum. İki gün önce Cem Vakfı’ndaydım. Evet bir çözüm bulunmalı fakat Sivas’ta barış sağlanmış durumda. Kötü hadiseleri ortadan kaldıracak ortak nokta bulunmalı. Kin ve nefret abidesi oluşturmamak lazım. Solingen örneği verilince kafamız karışıyor. Başbağlar’da da aynı hadiseler oldu... Ben belediye başkanı olarak şu anki durumu, geçmişi ve geleceği düşünerek ortak bir yol bulunması taraftarıyım. Teklife evet ya da hayır demek doğru değil ama ileriki günlerde insanları sıkıntıya sokacak yeni bir başlangıç yapmamak gerekir.” Ürgüp, 'bahsettiğiniz sıkıntı ne olabilir?' sorusuna, "Her şehrin kendi dinamiği vardır. Sivas’ta Alevi ve Sunni toplumlar birarada yaşıyor. Türkiye’ye örnek olacak bir birliktelik var. Bir televizyon programında bunu kararlaştırmak mümkün değildir. Üstünde düşünmek, istişare etmek ve Sivas halkının onayını almak gerekir” ifadelerini kullandı.
|
24.12.2009 - 01:55
| null |
[]
|
Madımak’ın yerine anıt önerisi
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/madimakin-yerine-anit-onerisi,MWGRu1DSXkSCMHxKf7C_fg
|
Dünya kamuoyu, salı günü ABD Başkanı Donald Trump’a Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın katledilmesine yönelik hazırlanan istihbarat raporunun sunulmasını bekliyor. Zira Suudi Arabistan’ın derin müttefiki ABD’nin bu raporu, Suudi yetkililerin sadece kendi iç meseleleri olarak lanse etmeye çalıştığı, bizatihi devlet eliyle işlenmiş cinayetin akıbetini belirleyecek
| null |
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğünü başta inkar edip sonra itiraf etmek zorunda kalan Riyad, bugüne kadar Türk yetkililerin Kaşıkçı cinayetine dair yerli ve uluslararası basına sızdırdığı bilgiler doğrultusunda köşeye sıkıştı. Sızan her bilgi ile Riyad panikledi ve devlet söylemi defalarca değişti. Elbette bu kadar çok sızıntı bilgi kirliliğine de neden oldu. Türk yetkililerden aldığım bilgiye, göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın elinde Kaşıkçı’nın sesinin yer aldığı iki ayrı ses kaydı bulunuyor. Bu kayıtlar içerisinde, Kaşıkçı’ya ait olan kısım toplam 11 dakika. Amerikalı kaynaklarımla yaptığım görüşmelerde ise geçtiğimiz haftalarda Türkiye’ye gelen CIA Direktörü Gina Haspel’in toplam 11 dakikalık ses kaydını dinlediğini ve kayıtları Washington’a ilettiğini teyid ettim. 2 Ekim günü saat 13.14’te konsolosluğun A ünitesinin kapısından içeri giren Kaşıkçı, kendisini öldürmeye gelen 15 kişilik infaz timinden 4 kişi tarafından karşılanıyor. İçeri girer girmez ekipten biri kolundan tutuyor, Kaşıkçı ise "Kolumu bırakın, ne yaptığınızı sanıyorsunuz?" diye tepki veriyor. Vize vb hizmetlerin görüldüğü A ünitesindeki 7 dakikalık ses kaydının tamamının bu 4 kişi ve Kaşıkçı arasında geçen tartışma olduğu belirtiliyor. Akabinde bu 4 kişi Kaşıkçı’yı içerideki kapıdan idari birimlerin olduğu B ünitesine getiriyor. Bu bölümde sözlü atışma, kavga, arbede ve darb seslerinin yer aldığı 4 dakikalık bir ses kaydı olduğunu belirten Türk yetkili Kaşıkçı dışında 7 farklı Suudi erkeğin sesinin olduğunu ifade etti. Yapılan teknik analizler sonunda bu 7 sesin dağılımı şöyle: Dördü, A ünitesinde karşılayan ekip. Beşinci ses veliaht prensin yakın koruması olan ve bu infaz ekibinin koordinatörü olduğu iddia edilen Maher Abdelaziz Mutreb. Altıncı ses soruşturma dosyasının birinci derecedeki şüphelisi Suudi başkonsolos Muhammed el Uteybi’ye ait. Yedinci sesin ise kime ait olduğu henüz tespit edilememiş. Mutreb’in Kaşıkçı içeri girer girmez ‘Hain, hesap vereceksin’ dediği ifade ediliyor. Şunu belirteyim, tarafıma aktarılan bilgiye göre, B ünitesinde Kaşıkçı’nın maruz kaldığı darbın işkenceden aşağı kalmayacak kadar şiddetli. Yetkililer, bir üst katta, makam odası, kripto odası ve sağır odanın olduğu C ünitesinde Suudi bir telefon hattıyla 19 kez Suudi Arabistan’ın arandığı, bu görüşmelerin dördünün prens Selman’ın özel danışmanı, Suudi trol ordusunu yöneten ve muhalif isimleri tespit eden Saud al Kahtani’le gerçekleştiğini belirtiyor. Telefon teknik takibinden sonra bu sesin B ünitesindeki ‘Hain’diyen kişinin sesiyle eşleştiği, ve bu seslerin ikisinin Mutreb’in havaalanında pasaport kontrolü sırasında kayda düşen sesle örtüştüğü belirtiliyor. İlk telefon görüşmesi ise Kaşıkçı’nn içeri girmesinden 13 dakika sonra gerçekleşiyor. Türk yetkililerin elinde bir üst kattaki C ünitesinden herhangi bir ses kaydı bulunmadığı kaydediliyor. Ancak merdivene yakın noktalarda yapılan konuşmalar kayda girmiş. Kaynakların belirttiğine göre 11 dakikalık arbede ve kavga seslerinin ardından 1 saat 50 dakika süren bir sessizlik hakim. Bu zaman diliminde Suudi ekibin jammerları çalıştırdıkları iddia ediliyor. Yaklaşık iki saat süren sessizliği bozan ilk ses merdivenlerden hızlıca inen 3 Suudi yetkiliye ait. Yetkililerin biri A ünitesinin kilitlenmesini isterken bilişim uzmanı olduğu düşünülen bir diğeri ise kamera kayıtlarını sıfırlıyor ve datayı alıyor. Savcılık ve polis ekiplerinin konsoloslukta yaptığı arama sonrasında bina içerisinde 19 kameranın olduğu, bu kameraların Kaşıkçı daha gelmeden işlevsiz hale getirildiği belirtiliyor. Geçtiğimiz haftalarda infaz timinden 57 yaşındaki Mustafa el Mudeyni isimli mühendisin Kaşıkçı’nın öldürülmesi sonrasında dublörlük yaparak kıyafetlerini giyindiğini, bir taksiye atlayarak akabinde Sultanahmet’e gittiğini yazmıştık. Yetkililerin ifade ettiğine göre, iki saate yakın sessizliği bozan ikinci şey dublörün hazırlanması. Mudeyni ‘Yirmi dakika önce öldürdüğümüz adamın kıyafetlerinin üzerimde olması ürpertici’ diyor ve sonra Kaşıkçı’nın ayakkabılarının ayağını sıktığını belirtiyor. Yapılan hazırlıklar sonrasında ayakkabıyı kimsenin fark etmeyeceği için kendi spor ayakkabıları ile gidebileceğine ve Kaşıkçı’ya benzediğine dair onay alıyor ve ekibin talimatına uyuyor: İlk önce dört sokak yürü, sonra taksiye bin, Sultanahmet’e git, kıyafetlerden kurtul ve konsolosluk rezidansında bizimle buluş. Şehir kamera kayıtları Mdeyni’nin talimata aynen uyduğunu ortaya koyuyor. Ekibin kalanı ellerinde valizlerle B ünitesinden açılan çıkış kapısından ayrılarak içeriye parketmiş olan Mercedes Vito’ya binerek konsolosluk rezidansına gidiyor. Başkonsolos ise ekibin çıkışından 46 dakika sonra kendi makam aracıyla rezidansa geçip tam üç gün çıkmıyor. Hemen akabinde ise zaten Türkiye’den Riyad’a kaçar gibi gidiyor. Türk yetkililerin elindeki ses kaydında Kaşıkçı’nın öldürülme anına ait veri olmadığı bildiriliyor. Bunun sebebi ses kaynaklarının giriş katındaki A ve B ünitelerinde olması, üst katın sesini alamaması. Ancak güvenlik ve savcılık yetkilileri gerek eldeki kayıtlardan gerekse konsolosluğun C ünitesinde yaptıkları aramalardan Kaşıkçı’nın önce sorgulandığı, sonra uyutulduğu, akabinde ise bedeninin parçalandığı kanaatine varmış durumda. Bu konudaki dayanaklarını ise şöyle sıralıyorlar: Öncelikle üst kattaki 3 odanın duvarları Kaşıkçı olayının hemen sonrasında boyanmış. Ayrıca mermer olan zemin ve süpürgelikler iki farklı kimyasal ile temizlenmiş ancak arama ekipleri bu kimyasalların kalıntılarını buldukları gibi bazı dokulara da rastlamış, özellikle süpürgeliklerde. Bir diğer husus ise elektrik prizleri gibi noktalarda bulunan parmak izleri infaz ekibi üyelerininki ile eşleşiyor. Yetkililer adli tıp uzmanı olduğu bilinen Salah Muhammed el Tubeiki’inin iki farklı prizde parmak izi çıktığını ifade ediyor. Bu noktada Suud pasaportlarının çipli olması, infaz ekibinin Türkiye’ye giriş yaparken gerçek, diplomatik pasaportları ile giriş yapmış olmaları ve havaalanındaki parmak izleri iz sürerken olay yeri inceleme ekiplerinin elini rahatlatmış gözüküyor. Suudi resmi yetkililerinin ortaya attığı iddia bir yerel yani Türk vatandaşı işbirlikçi ile birlikte çalıştıkları, Kaşıkçı’nın cesedini bu isime teslim ettiklerini söylemiş sonra bir başka Suudlu üst düzey yetkili tarafından yalanlanmıştı. Kaşıkçı dosyasının aydınlanması adına bizzat taraf olan ve soruşturma sürecini yakinen takip eden Cumhurbaşkanı Erdoğan olayla ilgili her konuşmasında, "Yerel işbirlikçiniz kim, adını verin" şeklinde konuştu. Geçtiğimiz hafta Suudi savcılığının yaptığı basın açıklamasında tekrar bu yerel işbirlikçi iddiası gündeme geldiği gibi, savcılık sözcüsü tarafından ‘yerel işbirlikçiler’ ifade kullanıldı, bu şahısların robot resimlerinin çizildiği ve Türk makamlarına iletileceği söylendi. Sayın Cumhurbaşkanı'nın üzerine basa basa gündeme getirdiği bu konu önümüzdeki günlerde farklı bir boyut kazanacak gibi duruyor. Zira Suudi ve BAE medyalarında çıkan köşe yazılarında yerel işbirlikçileri arasında Türk güvenlik birimlerinden isimlerin olduğuna yönelik iddialar dolaşıyor. Ankara’daki yetkililer ile görüştükten sonra onların da bu minvalde istihbarat aldıklarını öğrendim. Suudi Arabistan’ın kullandığı yerli işbirlikçinin ismine, resmine sahip olmaması ilginç olmakla beraber savcılık sözcüsünün konuşması, süreci uluslararası soruşturma boyutuna taşımaya çalışan Ankara hakkında mide bulandırıcı planlar yaptığı fikrini güçlendiriyor. Yani Suudi Savcı olayı aydınlatma yerine mide bulandırma çabasına girebilir. Ankara bu hamleye karşı hazırlıklarını yapıyor.
|
19.11.2018 - 09:19
|
haberturk
|
[]
|
İnkar ve itiraf: Kaşıkçı cinayeti!
| null |
https://www.haberturk.com/yazarlar/cetiner-cetin/2225860-inkar-ve-itiraf-kasikci-cinayeti
|
Reuters Haber Ajansı, Merkez Bankası Başkanlığı görevi 19 Nisan'da dolacak olan Erdem Başçı'nın OECD nezdinde büyükelçi olarak atanacağını duyurdu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başçı, "Merkez Bankası'na güvenmeye devam edin" dedi.
| null |
Merkez Bankası Başkanlığı'nı 19 Nisan'da bırakacak olan Erdem Başçı'nın yeni görevi belli oldu. Reuters Haber Ajansı'nın haberine göre Erdem Başçı, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) nezdinde büyükelçi olarak atanacak. Erdem Başçı, Merkez Bankası'nın 84. Hesap Dönemi Olağan Genel Kurul Toplantısı'nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Merkez Bankası Başkanlığı'na yapılacak atamaya ilişkin soru üzerine Başçı, "Resmi açıklamalar yapılmadan, henüz herhangi bir konuşma yapmak benim için erken. O yüzden görev değişikliği elbette olabilir. Eğer olacak olursa, onunla ilgili biz basın duyurusu yapıp, devir teslim merasimi yaparız. Devir teslim sırasında daha uzunca açıklamalar yaparız. Hazırlıklı olmakta fayda var" diye konuştu. Genel Kurul'a son kez başkanlık ettiğinin hatırlatılarak görüşlerinin sorulması üzerine Başçı, "Tek bir söyleyeceğim şey var. Merkez Bankası'na güvenmeye devam edin" dedi. Erdem Başçı, OECD nezdinde büyükelçi olarak atanacağına ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine de "Onlarla ilgili resmi açıklamaları bekleyin" ifadesini kullandı.
|
11.04.2016 - 16:51
|
ntv.com.tr, ntvpara.com, Anadolu Ajansı
|
['Ekonomi']
|
Erdem Başçı'ya yeni görev
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/erdem-basciya-yeni-gorev,MfhYj2EnHUGwx7uDUsUkXQ
|
Sınıra 500 metre uzaklıktaki ormanlık alanı etkileyen yangının, Suriye ordusu ile muhalifler arasındaki çatışmalardan kaynaklı çıkmış olabileceği tahmin ediliyor.
| null |
Suriye'de Türkiye sınırına yakın bir bölgede orman yangını çıktı. Alevler öğle saatlerinden bu yana kontrol altına alınamazken, Türkiye de olası bir müdahale için yangın söndürme uçaklarını hazır bekletiyor. Türkiye sınırına yaklaşık 500 metre uzaklıktaki ormanlık alandaki yangının, Suriye ordusu ve muhalifler arasındaki çatışmalar sonucu çıkmış olabileceği tahmin ediliyor. Alevlerin Türkiye tarafına sıçrama ihtimaline karşı 2 yangın söndürme uçağı, Antakya ve Yayladağı orman işletme müdürlüklerine ait çok sayıda ekip sınır hattında hazır bekletiliyor.
|
10.04.2012 - 01:47
|
NTV Haber
|
[]
|
Türkiye - Suriye sınırında yangın
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/turkiye-suriye-sinirinda-yangin,Q_4hTOO_8EqRIIofr0SEHg
|
Cumhurbaşkanı Gül'ün 70 yıllık tornacı ustası babası Ahmet Hamdi Gül, küçük oğlu ile birlikte ortak olduğu fabrikaya her gün giderek çalışmaları izliyor. Gül, kendisine “Bir oğlun cumhurbaşkanı, bir oğlun da fabrika sahibi. Neden hala çalışıyorsun?” diyenlere şöyle yanıt veriyor: "Cumhurbaşkanı babası olmam, çalışmayıp, oturmamamı gerektirmiyor.”
| null |
Atatürk'ün emriyle Kayseri'de Cumhuriyet'in ilk yıllarında kurulan ve Türkiye'nin ilk milli uçaklarını imal eden Hava İkmal Bakım Merkezi'nde yıllarca tornacı ustası olarak çalıştıktan sonra emekli olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün babası Ahmet Hamdi Gül zamanını oğlu Macit Gül ile ortak olduğu Asteksan fabrikasında değerlendirdiğini söyledi. Fabrikaya her gün gittiğini dile getiren 88 yaşındaki Gül, "1941 yılından bu yana çalışırım. Bilgi, deneyimlerinin hepsini gençlere aktarıyorum. Onlar, özellikle yeni makinaları bizden daha iyi kullanıyor. Zira, büyük bölümü digital ve teknolojinin en son ürünü. Bizim çalıştığımız dönemde torna makinaları manueldi. Yetenek, beceri ve dikkat isterdi. Fabrikaya her gün uğruyor, makinaların olduğu imalat bölümünde bir tur atıp, giriş katındaki odamda oturup, misafirlerle, iş için gelenlerle konuşuyorum. Daha sonra da oğlum Macit ile birlikte fabrika paydos ettiğinde evimize gidiyoruz." Cumhurbaşkanı babası olduğunu hatırlatarak, çalışması yerine evde oturmasını isteyenlere, "Çalışmak, ibadettir" sözünü hatırlatan Ahmet Hamdi Gül, şöyle devam etti: "Bazıları, 'Ahmet Hamdi amca bir oğlun cumhurbaşkanı, bir oğlun da fabrika sahibi. Neden hala çalışıyorsun?' diye soruyor. Onlara, paraya pula ihtiyacım olmadığını, emekli maaşımın da olduğunu hatırlatarak, evde oturunca sıkıldığımı, çalışmaya alıştığımı söylüyorum. Cumhurbaşkanı babası olmam, çalışmayıp, oturmamamı gerektirmiyor. Bazen yürüme güçlüğü çektiğim için bastonumla fabrikada bir tur atıp, çalışanlarla konuşuyorum. İş, makinalarla ilgili soru soran olursa cevap veriyorum. Artık tezgah başına geçmiyorum ama gençlere işle ilgili yol gösteriyorum. Sonra da odamda oturup, gazete okuyor televizyon seyrediyorum. Gelen misafir veya müşterilerle görüşmeler yapıyorum." Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar Birliği (KESOB) tarafından 2003 yılında 'Yılın Ahisi' seçilen Ahmet Hamdi Gül, "Allah ömür verdikçe, iş hayatından kopmam. Evde oturmak bana göre değil" diye ekledi.
|
10.05.2014 - 12:48
| null |
[]
|
Gül’ün babası: Çalışmak ibadettir
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/gulun-babasi-calismak-ibadettir,znsNfKjPYkifI00PQhLbGA
|
Ermenistan ile Azerbaycan arasında dün başlayan ateşkes ihlallere rağmen sürüyor. Ateşkes anlaşması kararının Moskova'da alındığı belirtildi.
| null |
Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Ermeni güçlerin dünden bu yana 115 kez ateşkesi ihlal ettiğini duyurdu. Ermeni yetkililerse ihlallere rağmen genel olarak ateşkesin devam ettiğini açıkladı. Dağlık Karabağ'da dün alınan ateşkes kararının Rusya'nın başkenti Moskova'da bir araya gelen Ermenistan Genelkurmay Başkanı ile Azerbaycan Genelkurmay Başkanı'nın görüşmesi sonrası alındığı iddia edildi. Ermenistan Savunma Bakanı Seyran Ohanyan bugün yaptığı açıklamada, "İki ülkenin genelkurmay başkanları 5 Nisan'da Moskova'da bir araya gelerek, ateşkes kararı aldılar" dedi. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı AGİT Minsk Grubu eş başkanları da Ermenistan-Azerbaycan cephe hattında son günlerde yaşanan gerginliğin ardından Azerbaycan'ı ziyaret etti. AGİT Minsk Grubu eş bakanları Rus İgor Popov, Fransız Pierre Andrieu, Amerikalı James B. Warlick ve AGİT özel temsilcisi Polonyalı Andrzej Kasprzyk Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kabul edildi. Cumhurbaşkanı Aliyev ve eş başkanlar, Ermenistan-Azerbaycan cephe hattında son günlerde artan gerilim konusunu ele aldı. Cephe hattında ateşkesin sağlanmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirten eş başkanlar, Dağlık Karabağ sorunun çözümü için yürütülen görüşmelerin daha da sıklaştırılması ve sorunun hızlıca çözüme kavuşması gerektiğini vurguladı. Geçtiğimiz hafta sonu Dağlık Karabağ'da Azeri-Ermeni cephe hattında patlak veren çatışmalarda 18 Azeri ve 29 Ermeni askeri öldü.
|
06.04.2016 - 15:05
|
ntv.com.tr
|
['Dünya', 'Asya-Pasifik']
|
Dağlık Karabağ'da ihlallere rağmen ateşkes sürüyor
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/daglik-karabagda-ihlallere-ragmen-ateskes-suruyor,PufrNHybOE6b1KSewBcBSg
|
Çeşitli firmaların geliştirdikleri yazılımlar, dizüstü bilgisayarını korumak isteyenlere alternatif çözümler sunuyor.
| null |
Son yıllarda hırsızların en çok tercih ettiği, "yükte hafif pahada ağır eşya" arasına giren dizüstü bilgisayarların çalınmasının önlenmesi amacıyla geliştirilen yeni program, sahibinin bilgisayara yazılı ve sesli mesaj yüklemesine olanak sağlayacak. Böylece bilgisayar açıldığında, ekranda "Bu bilgisayar çalınmıştır" mesajı belirecek ve istenirse "Ben çalındım" diye ses çıkaracak. Çalıntı dizüstü bilgisayarların izini sürmek üzere hazırlanan programın ardından, "Front door Software" adlı şirket tarafından geliştirilen bu yeni programın, dizüstü bilgisayar hırsızlarının işini zorlaştıracağını ifade eden uzmanların verdiği bilgiye göre, sistem şöyle çalışıyor: Bilgisayarın sahibi bir internet sayfasına girerek önce kayıt yaptıracak. Bu kayıt sayesinde bilgisayar açıldığı anda ekranda "kayıp ya da çalıntı" ibaresi çıkacak. Bilgisayarın sahibi isterse sesli mesaj alternatifini de kullanabilecek ve bilgisayarın gönderilecek komutla, açıldığı an çevreye "Bu bilgisayar çalınmıştır" mesajı yayması sağlanabilecek. Mesajın 30 saniyede bir tekrarlanması da mümkün olacak ve hırsız bilgisayarı açıp kapatsa da buna engel olamayacak. Programın fiyatının 29,95 dolar olduğu belirtildi. İngiltere'de hırsızlık vakaları giderek artarken, sadece 2006 yılı boyunca başkent Londra'da çalınan dizüstü bilgisayar sayısının 15 bin olduğu bildirildi.
|
02.03.2009 - 13:18
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Dizüstü bilgisayarlar çalınırken yardım istiyor
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/dizustu-bilgisayarlar-calinirken-yardim-istiyor,DsBosoRWD0ma7E2VAD-yNA
|
TFF 1. Lig'in 2. haftasında Adanaspor, sahasında Eskişehirspor'u 3-2 yendi
| null |
: 5 Ocak Fatih Terim : Alper Çetin, Ömer Tevfik Özkoç, Ata Yıldırım : Karacic, Veli Kızılkaya, Renan Diniz, Özkan Taştemur, Serdar Bingöl, Okan Kurt (Dk. 64 Serhat Tunç),Bagayoko (Dk. 61 Eren Keleş),Hakan Barış, Ahmet Dereli, Eze, Arabidze (Dk. 79 Roni) : Ekrem Kılıçarslan, Sezgin Coşkun, Mehmet Feyzi Yıldırım (Dk. 90 Berkay Tolga Dabanlı),Cemali Sertel, Mevlüt Çelik, Milinkovic (Dk. 77 Ferhat Kiraz),Furgan Polat (Dk. 61 Sissoko),Sekidika, Mehmet Özcan, Emre Güral, Issah : Dk. 15 ve Dk. 89 (Penaltıdan) Eze, Dk. 66 Eren Keleş (Adanaspor),Dk. 28 Sekidika, Dk. 56 Ahmet Dereli (Kendi kalesine) (Eskişehirspor) : Dk. 30 Milinkovic, Dk. 54 Furgan Polat, Dk. 89 Emre Güral, Dk. 90+2 Berkay Tolga Dabanlı (Eskişehirspor),Dk. 68 Serhat Tunç, Dk. 87 Roni, Dk. 90 Serdar Bingöl (Adanaspor)
|
26.08.2019 - 00:27
|
haberturk
|
['adanaspor', 'eskişehirspor']
|
Adanaspor: 3 - Eskişehirspor: 2
|
Spor
|
https://www.haberturk.com/adanaspor-3-eskisehirspor-2-2516271-spor
|
Elazığ'ın Kovancılar ilçesinde bir kişi, tartıştığı kızını av tüfeğiyle ateş ederek öldürdü.
| null |
Çaybaşı Mahallesi oturan Abdurahman A, eşinden ayrılarak baba evine dönen kızı 18 yaşındaki Gülhan Alkan ile tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine baba Abdurahman A'nın, kızını av tüfeğiyle ateş ederek öldürdüğü öne sürüldü. Olaydan sonra silahıyla kaçan zanlının yakalanması için polis ekipleri operasyon başlattı. Gülhan Alkan'ın cesedi savcının incelemesinin ardından Kovancılar Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Yaklaşık bir yıl önce bir inşaat işçisiyle kaçarak evlendikten sonra Şanlıurfa'ya yerleşen Alkan'ın evliliğindeki sorunlar nedeniyle dört ay önce baba evine döndüğü öğrenildi.
|
14.02.2011 - 03:28
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Kızını av tüfeğiyle öldürdü
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/kizini-av-tufegiyle-oldurdu,Z1rtX1AcBECxupLuDkoI0Q
|
Isparta'nın Eğirdir ilçesinde 25 gün önce gölde kaybolan üç gençten biri olan Ümit Gökdere'nin ardından Bilal Duran'ın da cesedi bulundu.
| null |
Eğirdir Gölü'nde 25 gün önce kaybolan gençlerin arama çalışmalarına bugün de devam edildi. Arama çalışmalarına katılan İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ve Arama Kurtarma ekibi üyeleri ile Eğirdir İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Karaburun açıklarında bir erkek cesedi buldu. Eğirdir Kaymakamı Halil Serdar Cevheroğlu, cesedin kaybolan gençlerden Bilal Duran'a ait olduğunun belirlendiğini bildirdi. Duran'ın cesedi, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna gönderildi. Isparta'nın Atabey ilçesi İslamköy beldesindeki Süleyman Demirel Demokrasi Müzesi'nde çalışan Ümit Gökdere, Bilal Duran ve Sever Özkan, 12 Mart’ta hafta sonu tatili için Eğirdir'e gelmiş, kıyıda bir süre gölü seyreden gençler daha sonra kıyıya çekilmiş deniz bisikletini suya indirerek, göle açılmıştı. Gençlerden haber alınamaması üzerine jandarmaya haber verilmiş ve arama çalışması başlatılmıştı. Gençlerden Ümit Gökdere'nin cesedi, 3 Nisan'da bulunmuştu. Sever Özkan'ın bulunması için ise arama çalışmaları devam ediyor.
|
06.04.2010 - 11:59
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Gölde kaybolan gençlerden biri daha bulundu
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/golde-kaybolan-genclerden-biri-daha-bulundu,JlcCwl4JR06a3OUeVYySoQ
|
Beşiktaş Futbol Takımı, Süper Lig'de 2019-2020 Cemil Usta Sezonu'nun hazırlıklarına devam etti.
|
cumhuriyet.com.tr
|
Siyah-beyazlılar, Avusturya'nın Salzburg kentine bağlı Saalfelden kasabasındaki sabah çalışmasıyla hazırlıklarını sürdürdü. Teknik direktör Abdullah Avcı yönetimindeki antrenman koşu ve ısınma hareketleriyle başladı. Pas çalışması ile süren idmanda 3 gruba ayrılan futbolcular ayak tenisi oynadı. Siyah-beyazlı takımın sabah antrenmanında, adale sakatlığı nedeniyle MR'ları çekilecek Adem Ljajic ve Dorukhan Toköz yer almadı. Oğuzhan Özyakup, Muhayer Oktay ve Umut Nayır'ın dinlendirildiği idmana, ateşi bulunan Alpay Çelebi de katılmadı. Sakatlıkları süren Enzo Roco ve Atiba Hutchinson da antrenmana katılmayan diğer isimler oldu. Beşiktaş'ın yeni transferlerinden Douglas Pereira Dos Santos da takımdan ayrı koşu yaptı. Brezilyalı futbolcu, 45 dakikalık çalışmanın ardından salona geçti. Siyah-beyazlı takımın kampında bulunan kulüp başkanı Fikret Orman, sabah antrenmanı sırasında teknik direktör Abdullah Avcı ile yaklaşık 10 dakika saha içinde görüştü. Antrenmanı, Beşiktaş Futbol Direktörü Ali Naibi ile yönetim kurulu üyesi Ahmet Kavalcı da takip etti. Öte yandan idman sonrası bir grup taraftar yardımcı antrenör Orhan Ak'a çiçek verdi. Siyah-beyazlı takım, Avusturya kampındaki üçüncü hazırlık maçında yarın İtalya 1. Ligi (Serie A) takımlarından Udinese ile karşı karşıya gelecek. Groedig Goldberg Stadı'nda oynanacak mücadele TSİ 19.00'da başlayacak.
|
1 Ağustos 2019 Perşembe, 13:31
|
cumhuriyet
| null |
Beşiktaş'ta kamp çalışmaları sürüyor
|
Spor
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/1514891/Besiktas_ta_kamp_calismalari_suruyor.html
|
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rıza Sarraf açıklamaları, New York'taki Sarraf davasında delil oldu.
|
cumhuriyet.com.tr
|
ABD'de tutuklu yargılanan Sarraf'ın avukatları, Erdoğan'ın geçen hafta New York’tan dönüşte yaptığı "Sarraf ABD'de FETÖ’nün yedirip içirdiği isimlere teslim ediliyor" açıklamasını 'kanıt' olarak mahkemeye sundu. Daha önce de dava hakimi Richard Berman’ın İstanbul’da FETÖ ile ilişkili bir hukuk bürosunun düzenlediği uluslararası toplantıya katıldığı gerekçesiyle ‘tarafsızlığını yitirdiği’ ve davadan çekilmesi gerektiğini öne süren Sarraf’ın avukatları, Erdoğan’ın açıklamasının da bunun kanıtı olduğunu belirterek, açıklamaya ilişkin gazete küpürlerini mahkemeye sundular. Avukatlar mahkemeye sundukları son dilekçede, “Daha önceki başvurularda olduğu gibi hakimin davadan çekilmesini, eğer çekilmezse de iddianamenin tamamen reddedilip davanın düşmesini talep ediyoruz” ifadesini kullandılar. Dilekçede, mahkeme hakimi Berman'ın, daha önce verilmiş delekçelerde yer alan, YKK hukuk firmasının davetlisi olarak Türkiye’yi ziyaret ettiği bilgisi yinelendi. Hakim Berman'ın, 2014 yılında gerçekleşen “hukukun üstünlüğü” konulu sempozyumda bir de konuşma yaptığının hatırlatıldığı dilekçede, YKK hukuk firmasının ortaklarının 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Gülen'e destek verdikleri gerekçesiyle ‘Terörist' sıfatıyla yakalandıkları ifade edildi.
|
28 Eylül 2016 Çarşamba, 18:15
|
cumhuriyet
| null |
Rıza Sarraf'ın avukatı Erdoğan'ın sözlerini mahkemeye delil olarak sundu
|
Türkiye
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/607497/Riza_Sarraf_in_avukati_Erdogan_in_sozlerini_mahkemeye_delil_olarak_sundu.html
|
Spor Toto Süper Lig'de 25 Şubat Pazar günü oynanacak Beşiktaş-Fenerbahçe derbisini hakem Cüneyt Çakır yönetecek.
|
cumhuriyet.com.tr
|
Spor Toto Süper Lig'de 25 Şubat Pazar günü oynanacak Beşiktaş-Fenerbahçe derbisini hakem Cüneyt Çakır yönetecek.
|
22 Şubat 2018 Perşembe, 11:35
|
cumhuriyet
| null |
Beşiktaş-Fenerbahçe derbisini yönetecek hakem belli oldu
|
Spor
|
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/931588/Besiktas-Fenerbahce_derbisini_yonetecek_hakem_belli_oldu.html
|
Diyarbakır 6. Kitap Fuarı altı gün boyunca 109 bin 161 kitapsevere ulaşarak kendi rekorunu kırdı.
| null |
TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından, Türkiye Yayıncılar Birliği ile işbirliği yanı sıra Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakır Ticaret Borsası, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, Karacadağ Kalkınma Ajansı ve Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün desteği ile düzenlenen Diyarbakır 6. Kitap Fuarı, 30 Eylül Pazar akşamı saat 19.00’da ziyaretçi rekoruyla sona erdi. Diyarbakır Kitap Fuarı, altı gün boyunca 109 bin 161 kitapsevere ulaştı. Ziyaretçilerin 16 bin 893’ü fuarı okullarıyla birlikte ziyaret eden öğrencilerdi. Yetişkin kitapseverlerin fuara ilgisi özellikle hafta sonunda yoğunlaştı. Dört yıl aradan sonra yazının kadim coğrafyasında yeniden düzenlenen Diyarbakır Kitap Fuarı, 142 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla gerçekleşti. Fuar boyunca düzenlenen 65 kültür etkinliğinde ve imza günlerinde yazarlar okurlarıyla buluşma fırsatı yakaladı
|
01.10.2018 - 12:14
|
ntv.com.tr
|
['Sanat', 'Diyarbakır', 'Kitap']
|
Diyarbakır 6. Kitap Fuarı ziyaretçi rekoruyla sona erdi
|
Sanat
|
https://www.ntv.com.tr/sanat/diyarbakir-6-kitap-fuari-ziyaretci-rekoruyla-sona-erdi,CwZpZMfN5UW8P7Ebe1yVMQ
|
Galatasaray, transferdeki hedeflerini belirledi. Sarı - kırmızılılar, kadroya katmak istediği Alex Song ve Edin Dzeko’nun menajerleriyle temasa geçti.
| null |
Yeni sezon öncesi kadro yapılanma çalışmalarını sürdüren Galatasaray, Alex Song ve Edin Dzeko transferlerini tamamlamayı hedefliyor. Sarı-kırmızılı yönetim, iki oyuncuyu kadroya katarak ön libero ve forvet eksiğini kapatmanın hesaplarını yapıyor. Bonservisi Barcelona'da bulunan Alex Song, son iki sezonu West Ham United kulübünde kiralık olarak geçirdi. 28 yaşındaki oyuncunun menajeriyle temasa geçen Galatasaraylı yetkililer, ilk etapta olumlu yanıt aldı. Kamerunlu oyuncunun Galatasaray'a gelmeye sıcak baktığı ancak yapılacak yeni görüşmede detayların masaya yatırılacağı belirtildi. Geçtiğimiz sezon West Ham'da 12 lig, 3 kupa maçına çıkan Alex Song, Barcelona'nın önümüzdeki sezon kadro planlamasında yer almıyor. Burak Yılmaz'ın gidişinden sonra gol yollarında sıkıntı yaşayan sarı kırmızılılar, Roma'nın golcüsü Edin Dzeko'yu gündemine aldı. Deneyimli golcüyü 1 yıllığına kiralamayı düşünen Galatasaray Yönetimi, henüz anlaşma zemini bulamadı. Dzeko'nun menajeriyle yapılan görüşmede oyuncunun henüz kariyeriyle ilgili kararını vermediği öğrenilirken, yönetimin golcü futbolcu için beklemeye geçtiği belirtildi. Geçtiğimiz sezon Roma formasıyla 38 maça çıkan Dzeko, 10 gol atmıştı. Yıldız golcünün Avrupa'da bir çok takımın transfer listesinde olduğu ifade ediliyor.
|
06.06.2016 - 11:40
|
Ntvspor
|
['Futbol', 'Spor']
|
Galatasaray gündeminde iki isim!
|
Spor
|
https://www.ntv.com.tr/spor/galatasaray-gundeminde-iki-isim,C9sBCifR_k6VOAqFxaTfnQ
|
Başbakan Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal'ın "Anayasa değişikliği paketinde sadece tartışmalı 3 maddeyi referanduma götürelim" önerisine şartlı yeşil ışık yaktı. Erdoğan "Yasal zemini varsa, biz varız" dedi.
| null |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD yolunda uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın anayasa paketine ilişkin önerisiyle ilgili olarak şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı paketteki üç maddeyi referanduma götürmeyi kabul ederse, diğer maddelere destek vereceklerini söyledi. Bu, Cumhurbaşkanı'nı siyasi zemine çekme, taraf haline getirme girişimidir. Bu işin yasal adresi Meclis Başkanlığı'dır. Anayasa değişikliği paketinin yasalaşma sürecinin koordinatörlüğü ondadır. Baykal çağrısını ona yönlendirirse, Meclis Başkanı da grup başkanvekilleriyle toplanıp bir değerlendirme yapar. Biz de yasalara uygunsa, her türlü kolaylaştırıcılığa varız. Elbette paketteki bazı maddeler 330-367 oy aralığında geçerse, Cumhurbaşkanı'nın farklı takdir yetkileri de olabilir." Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yalnız ona nasıl güveneceğiz. Sonuçta gizli oylama. 330-367 aralığını nasıl bulacağız. Ben arkadaşlarıma, yetkili kurullarıma danışıp karar vereceğim. Ama kişisel olarak karşı değilim.” Erdoğan, yola çıkmadan önce basın toplantısında ise daha sert mesajlar vermiş, şark kurnazlığı ile eleştirdiği Baykal'ın, Cumhurbakanını siyasallaştırma gayreti içinde olduğunu belirtmişti.
|
12.04.2010 - 10:28
| null |
[]
|
Erdoğan'dan Baykal'a: Biz varız
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/erdogandan-baykala-biz-variz,Bdvo5nO36UK-rdlCsjIIxQ
|
Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'daki Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi'nde bulunan, geçmişe tanıklık etmiş binlerce el yazması, harita, gazete ve nadide eser 'tarih hastanesi' gibi faaliyet gösteren restorasyon bölümünde yeniden hayata döndürülüyor.
| null |
Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'daki dört asırlık tarihe sahip Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi'nde bulunan, geçmişe tanıklık etmiş binlerce el yazması, harita, gazete ve nadide eser, kütüphane bünyesinde kurulan restorasyon bölümünde onarılıyor. Bosna'daki son savaştan hasar almadan kurtulan ancak zamanın yıprattığı eserler, 480 yıllık kütüphanenin adeta bir "tarih hastanesi" gibi faaliyet gösteren restorasyon bölümünde yeniden hayata döndürülüyor. Su baskınları, yangın, kitap kurdu, mantar ve nemin etkilediği, aralarında yaklaşık bin yıllık eserlerin de bulunduğu bu değerli yazmalar burada sabırla restore ediliyor. Kütüphane bünyesinde bulunan İmam Gazali'nin 1105 yılında kaleme aldığı "İhya-u Ulumi'd Din" isimli eserin el yazmasının bir kopyasının da tamir edildiği restorasyon bölümünde, Balkanlar dışında Mekke, Medine, İstanbul ve Şam'dan da el yazmaları dikkatle onarılıyor. Dünyanın farklı coğrafyalarında kaleme alınmış değerli eserlerin özenle onarıldığı restorasyon bölümünde, Bosna Hersekli dört uzman dışında Kongo ve İtalya'dan da uzmanlar görev alıyor. Eserlerin restorasyonu sürecinde öncelikle belgelerin tahrip edilmiş bölümleri tespit ediliyor. Kağıt mantarlanmış, hasara uğramış veya mürekkebi akmışsa gerekli aşamalardan geçiriliyor. Bu süreçte ihtiyaç olursa kimyasal madde ile temizleme işlemi yapılıyor. Kağıtta oluşan sorunun türüne göre mantarların kazınması, ütüleme veya boşlukların kapatılması işlemleri uygulanıyor. Eserin kapağında bir tahribat varsa, o da uygun süreçlerden geçirilerek tamir ediliyor. Belgeler, bu aşamalardan sonra dijital ortama da aktarılıyor. Restorasyon Bölümü Sorumlusu Mevludin Kost, söz konusu kitap ve belgelerin asırlardır korunarak bugüne geldiğini anlatarak kitapların restorasyon işlemini gerçekleştirirken çok dikkatli davrandıklarını ve bu işin sorumluluk gerektirdiğini belirtti. El yazması eserler dışında eski mahkeme kayıtları ve gazetelerin de restorasyondan geçtiğine işaret eden Kost, "Biz restorasyon yaparken eski ya da daha yeni arasında ayrım yapmıyoruz. Hepsine aynı değeri ve özeni gösteriyoruz. Bu işin en önemli etik noktalarından biri de her tarihi belgeye aynı yaklaşmaktır." diye konuştu. Kost, her şeye rağmen ellerinde bulunan kitapların genelde iyi durumda olduklarını kaydederek tarih boyunca Bosna Hersek'te kitapları düzgün bir şekilde koruma ve saklama kültürü olduğunu sözlerine ekledi.
|
09.03.2017 - 16:01
| null |
['Sanat']
|
Tarih hastanesi gibi
|
Sanat
|
https://www.ntv.com.tr/sanat/tarih-hastanesi-gibi,GveTDYA4vU24yYxz2U8nlA
|
Ukrayna, rus ürünlerine uygulanan ambargonun 2018'e kadar enuzatılmasına karar verdi.
| null |
Ukrayna'da Bakanlar Kurulu'nun Rus ürünlerine ambargonun 2018'e kadar uzatılması kararı yürürlüğe girdi. Rusya’nın Ukrayna ürünlerinin topraklarından transit geçişini engelleyen kararına karşılık Ukrayna Bakanlar Kurulu’nun aldığı karar, resmi internet sayfasında yayınlandı. Yürürlüğe giren karara göre, Rus mallarının Ukrayna'ya girişine yönelik yasaklama 1 Ocak 2018'e kadar sürecek. Kararın açıklamasında, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yaptırımlarını uzatmasına cevap olarak ambargonun uzatıldığı belirtildi. Ukrayna Ekonomik Kalkınma ve Ticaret Bakanlığı, Rusya’nın 1 Temmuz itibarıyla Ukrayna mallarının topraklarından transit geçişine ilave kısıtlamalar getirdiğini duyurmuş, bu kısıtlamaların Ukrayna’nın Kazakistan ve Kırgızistan’a ürün göndermesini olumsuz etkilediğini belirtmişti. Bunun üzerine geçen hafta Ukrayna hükümeti, Rusya’ya yılbaşında başlayan ve 5 Ağustos 2016’ya kadar sürecek ambargonun 2018’e kadar uzatacağını duyurmuştu.
|
11.07.2016 - 20:42
|
Anadolu Ajansı
|
['Gündem', 'Dünya', 'Genel']
|
Ukrayna, Rus mallarına ambargoyu uzattı
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/ukrayna-rus-mallarina-ambargoyu-uzatti,Np3JqzYTukqmVe4vLN5Rkg
|
Fethiye ilçesinde yamaç paraşütüyle yaklaşık 200 metreden düşen Alman paraşütçünün hayatını, takıldığı ağaç kurtardı.
| null |
Tatil için ailesiyle ilçeye gelen 59 yaşındaki Günter Kupka, yamaç paraşütüyle uçuş yapmak için iki oğluyla Ölüdeniz Mahallesi'ndeki bin 900 metrelik Babadağ'a çıktı. Uçuş hazırlıklarını tamamlayan Kupka ve oğulları, bin 800 metrelik pistten kalkış yaptı. Kalkıştan kısa süre sonra paraşütü kapanan Kupka, yaklaşık 200 metreden düşerek, 15 metrelik sedir ağacına asılı kaldı. Alman paraşütçünün düştüğünü fark eden pilotlar, Babadağ'da konuşlu bulunan Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi'nden (UMKE) yardım istedi. Kupka'ya ulaşan ekipler, paraşütçüyü takılı kaldığı ağaçtan bir saatlik çalışmayla kurtardı. Olay yerindeki ilk müdahalesinde sağ ayak ve el bileğinden yaralandığı belirlenen Kupka için Dalaman Hava Meydan Komutanlığından helikopter talep edildi. Helikopter, UMKE'nin verdiği koordinatlar doğrultusunda söz konusu yere ulaştı. Kupka, halatla inen askeri personel tarafından sedyeye konularak helikoptere taşındı. Askeri helikopter, Fethiye Devlet Hastanesi bahçesindeki piste indi. Tedavi altına alınan Kupka'nın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. UMKE'nin çalışmasına Muğla Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri de destek verdi. UMKE sorumlusu Ergün Kocagöz, gazetecilere yaptığı açıklamada, Alman paraşütçünün düşme sırasında takıldığı ağacın ölümcül yaralanmasının önüne geçtiğini bildirdi. Öte yandan paraşütçünün pistten kalkış anı, bir vatandaş tarafından kamerayla kaydedildi.
|
23.05.2015 - 10:21
|
Anadolu Ajansı
|
['Yaşam']
|
Alman paraşütçünün hayatını, takıldığı ağaç kurtardı
|
Yaşam
|
https://www.ntv.com.tr/yasam/alman-parasutcunun-hayatini-takildigi-agac-kurtardi,wTgUCyKkQky27SvNzP8zIg
|
Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, Odatv davasında tahliye edilen gazeteci Ahmet Şık'ın Silivri Cezaevi önünde yaptığı açıklamaya ilişkin soruşturmada yetkisizlik kararı verdi. Dosya Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.
| null |
Odatv davasında yargılanan gazeteci Ahmet Şık hakkında cezaevi çıkışında söylediği sözlerden dolayı Beşiktaş'taki İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nce yürütülen soruşturma, suç ve suçun işlendiği yer itibarıyla ''yetkisizlik'' kararı verilerek, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş, Şık'ın yargılandığı dava kapsamında, tahliyesinin ardından Silivri Cezaevi'nin çıkışında sarf ettiği sözler nedeniyle yürüttüğü soruşturmada ''yetkisizlik'' kararı verdi. Şık'ın sözlerinin Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesiyle görevlendirilen savcılığın baktığı suçlar kapsamına girmediğine karar veren özel yetkili savcılık, ''kamu görevlilerine görevlerinden dolayı tehdit ve hakaret'' suçlarından soruşturma yürütülmesi için dosyayı, suç ve suçun işlendiği yer nedeniyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'nın da bunun üzerine ''kamu görevlilerine görevlerinden dolayı tehdit ve hakaret'' suçlarından, Şık hakkında soruşturma yürüttüğü kaydedildi. Şık, Odatv davası kapsamında tutuklu bulunduğu Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nden tahliye olduğu sırada yaptığı açıklamada, ''Bu komployu kuran, yürüten polisler, savcılar ve hakimler bu cezaevine girecek. Onlar buraya girdiğinde adalet gelecek'' şeklinde açıklama yapmıştı.
|
02.04.2012 - 16:06
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Ahmet Şık'ın sözlerine 'yetkisizlik' kararı
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/ahmet-sikin-sozlerine-yetkisizlik-karari,Zf8uoDhX-0qTvAyVKE4_lA
|
Ürdün mahkemesi, meclisteki tartışma sırasında havaya ateş açan milletvekilinin 7 bin dolar kefaletle serbest bırakılmasına karar verdi.
| null |
Ürdün'de mecliste çıkan bir tartışma sırasında havaya ateş açan milletvekili Talal eş-Şerif, 7 bin dolar kefaletle serbest bırakıldı. Ürdün Ceza Mahkemesi, geçen eylül ayında bir meclis oturumu sırasında havaya ateş açan Şerif'in 7 bin dolar kefaletle serbest bırakılmasına karar verdi. Şerif bir başka vekil ile tartışması sırasında havaya ateş açmış, "Ruhsatsız silah taşıma, öldürmeye teşebbüs ve güvenlik güçlerine mukavemet" ile suçlanarak gözaltına alınmıştı. Milletvekilliği 1 yıl askıya alınan Şerif'in, süre tamamlanmadan meclise dönmesi ise gelecek hafta yapılacak oylama ile belirlenecek.
|
21.11.2013 - 21:54
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Mecliste ateş açan vekil kefaletle serbest
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/mecliste-ates-acan-vekil-kefaletle-serbest,IL9EMLCwM0ikaXlhfF6EVw
|
Tunç Soyer CHP'nin İzmir adayı oldu. Gündemde uzun süredir tartışılan "CHP'nin İzmir Belediye Başkan Adayı kim olacak?" sorusunun cevabı gece saatlerinde belli oldu. 31 Mart yerel seçimlerinde CHP'den İzmir için Tunç Soyer yarışacak. İşte, Tunç Soyer'in hayatına dair detaylar...
| null |
Tunç Soyer kimdir? sorusu CHP'nin İzmir Belediye Başkan Adayı olduğunun açıklanmasının ardından araştırılıyor. Tunç Soyer şu anda Serefihisar Belediye Başkanlığı görevini yerine getiriyor. CHP'nin İzmir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer'in hayatına dair detaylar haberimizde. 1959 yılında Ankara’da doğdu. Çocukluğundan itibaren İzmir’de yaşadı. Bornova Anadolu Lisesi’ni ardından Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni iyi dereceyle bitirdi. Biri İsviçre Webster Kolej’de “Uluslararası İlişkiler” diğeri Dokuz Eylül Üniversitesi’nde “Avrupa Birliği” alanlarında olmak iki yüksek lisans yaptı. Üniversite yıllarında Ankara Sanat Tiyatrosu’nda oyuncu ve yönetmen asistanı, Türk Haberler Ajansı’nda da muhabir olarak çalıştı. Aynı yıllarda İngela Bendt ve James Downing’in mülteci kamplarında Filistin’li kadınların dramını anlatan “Geri Döneceğiz” isimli kitabını Türkçe ‘ye çevirdi. Eğitimini tamamladıktan sonra turizm sektöründe çalışmaya başladı. Beş yıl boyunca turizm sektöründe görev aldı ve sektörün önde gelen tesislerinde genel müdürlük yaptı. 1991 yılında ile şirketiyle Seferihisar’da bir tatil köyü kurarak dokuz yıl boyunca yönetti. Bornova Anadolu Lisesi Eğitim Vakfı’nda yedi yıl boyunca yönetim kurulu üyeliği, ardından üç yıl boyunca Başkanlık görevi yürüttü. 2003 yılında Avrupa Birliği’nden İzmir’e temin edilebilecek mali kaynaklar konusunda hazırladığı raporunu dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina’ya sundu ve teklifini kabul ederek Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı olarak çalışmaya başladı. 2004-2006 yılları arasında İzmir Ticaret Odası’nda Dış İlişkiler Müdürlüğü ve Genel Sekreter Yardımcılığı yaptı. 2006 yılında Dışişleri Bakanlığı tarafından EXPO 2015 İzmir Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Genel Sekreterliği görevi verildi. 2009 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’nden Seferihisar Belediye Başkanı seçildi. Belediye başkanlığının ilk yılında uluslararası yerel kalkınma modeli Cittaslow (Sakin Şehir) hareketini Türkiye’ye taşıdı ve ülkeye yayılmasını sağladı. 2013 yılında merkezi İtalya’da bulunan Cittaslow Birliğinin Genel Başkan Yardımcılığı’na getirildi. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nden ikinci kez Seferihisar Belediye Başkanı seçildi. Mayıs 2014’te Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi. Evli ve iki kız çocuk babası olan Tunç Soyer çok iyi derecede İngilizce ve Fransızca biliyor.
|
28.01.2019 - 01:54
|
haberturk
|
['tunç soyer', 'tunç soyer kimdir', 'chp tunç soyer', 'chp izmir büyükşehir belediye başkan adayı']
|
Tunç Soyer kimdir? CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer'in hayatı
|
Gündem
|
https://www.haberturk.com/tunc-soyer-kimdir-chp-izmir-buyuksehir-belediye-baskan-adayi-tunc-soyer-in-hayati-2304025
|
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na yüklenerek, “CHP’yi neden kapatsınlar, CHP zaten kapalı. Hiç hayatiyet belirtisi yok. 11 tane vilayette seçimler için aday bile bulamadılar."dedi.
| null |
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bursa Merinos AKKM’de AK Parti Bursa İl Başkanlığı tarafından düzenlenen "mahalle başkanları" toplantısına katıldı. Siyasi partilerin gündemini oluşturan partilerin kapatılması olayını değerlendiren Arınç, “Türkiye’de 1968 yılından bu yana o kadar siyasi parti kapandı ki, 49 tane parti hakkında kapatma davası açılmış, 26 tanesi kapatılmış. Sadece savcının dava açmasına bağlı mahkemeler böyle bir karar vermek için bekliyorlar. Partilerimiz kapatıldı ama biz sabrettik çalıştık, Allah bizlere bugünleri gösterdi. Ama 346 milletvekiliyle AK Parti’nin iktidardayken kapatılmak istenmesi tarihe kara bir lekedir. Hamdolsun ki, Allah sadece 1 üyenin farkıyla bizi kapattırmadı. Bu isteklerine rağmen biz yolumuza devam ettik. Biz kendimiz için istemiyoruz” dedi. Muhalefet partilerinin kapatılacağına yönelik atılan tweet ile ilgili Arınç, “Geçenlerde bir yalan, iftira çıktı. İşi yalan dolan olan birisi ‘CHP ve MHP’yi kapatacaklar’ diye bir tweet attı. Allah için MHP’de sayın Bahçeli buna inanmadı, ciddiye bile almadı. Ama Anamuhalefet Partisi lideri öyle değil. Korktu, gözleri faltaşı gibi açıldı, ‘Biliyordum zaten bizi kapatacaklarını’ dedi. Kimsenin aklına bile getirmediği CHP’nin kapatılacağı konusunu sanki bir mağduriyet ve kahramanlık edasıyla Kılıçdaroğlu sahiplendi. Halbuki millet şunu söylüyor, ‘Yahu CHP’yi niye kapatsınlar kardeşim. CHP zaten kapalı, yani kapalı bir parti’. Hiç hayatiyet belirtisi yok. 11 tane vilayette seçimler için aday bile bulamadılar. Bir CHP’ye bak, bir de AK Parti Bursa teşkilatına bak. 236 tane milletvekili aday adayı var. Seni kapatmakla kimse sana iyilik yapmayı aklından geçirmiyor. Çünkü sen kapatılacak bir parti değilsin” diye konuştu. CHP’nin İşbankası ile ilgili iddialara da değinen Arınç, “Sen hep ‘Beni Atatürk kurdu, devleti kuran partiyim’ diyorsun. Peki sen niye bunu ciddi bulup da birisi kitap yazacakmış da, İşbankası’ndan CHP’ye gelen para hakkında iddia edecekmiş. Bunlar kişisel taleplerdir, anayasa mahkemesiyle ne ilgisi var. Herkes buna güldü, geçti. Ama AK Parti madem öyle, işte böyle dedi. Anayasa maddesini değiştirelim. Bundan sonra partileri kimse kapatmasın. Sende rahatla ey CHP. Bu korkuyla gidişin hoş değil. Bak seçim için aday bile bulamaz hale geldin. Yarın seni baraj korkusu saracak. Gel ben seni kurtarayım. Gel artık partiler kapatılmasın. Akşam yatarken rahat yat, sabah kalkarken rahat kalk. Git mesaine başla. Akşama kadar makamında 4 tane çay iç. Akşam dön, ben de genel başkanlık yapıyorum de, yoluna devam et” ifadelerini kullandı.
|
14.03.2015 - 18:12
|
İHA
|
['Siyaset', 'Türkiye']
|
Arınç’tan CHP yorumu: "CHP zaten kapalı"
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/arinctan-chp-yorumu-chp-zaten-kapali,OS8CvAVf8E-6rYVb_Uo8GQ
|
Türkiye, enerji alanındaki ihtiyacını karşılamak adına Kuzey Irak'a odaklanıyor.
| null |
Türkiye'nin enerji ihtiyacı için büyük önem taşıyan Kuzey Irak'taki petrol ve doğalgaz sahalarından nasıl yararlanacağına dair planlar belli olmaya başladı. Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi (KRG) Doğal Kaynaklar Bakanı Ashti Hawrami, Türkiye'nin Kuzey Irak'taki petrol ve doğalgaz sahalarından yararlanacağı anlaşmanın birkaç ay önce tamamlandığını belirtti. Hawrani'nin verdiği bilgiye göre, adı açıklanmayan bir Türk şirketi altı sahada petrol arama ve çıkarma yetkisine sahip olacak. Detaylı haritası The Oil and Gas Year dergisinde yayımlanan altı sahada yapılacak petrol üretiminin yanı sıra, Türkiye 2016'da doğalgaz alımını da başlayacak. Rusya'ya ödediği faturanın çok altında bir fiyatla doğalgaz satın alma şansına kavuşacak olan Türkiye, enerji tedarikinde önemli bir tasarruf yapma şansı yakalayacak. Business Insider'ın haberine göre, Londra'da katıldığı bir konferansta açıklamalarda bulunan Hawrami, 'Türkiye'ye sınır bölgesindeki Fişkabur kentinden iletilecek olan petrolün, Eylül ayında sevkiyatına başlanacağını' belirtti. Habere göre, Türkiye'ye günlük 300 bin varil petrol transferi yapılacak. Hattın günlük maksimum kapasitesi ise 1 milyon varil olacak. Hawrami, Fişkabur'da kullanılacak olan tesislerin KRG'ye mi ait olacağını yoksa Bağdat hükümeti tarafından mı işletileceğine dair bilgi vermedi. KRG, günümüzde kamyonlarla Türkiye'ye 30 bin varil petrol sevkiyatı yapıyor. Hawrami, şu an günlük 300 bin varil olan petrol üretimlerini 2013 sonunda 400 bin varile çıkarmak istediklerini belirtti. Türkiye, doğalgaz ihtiyacının yüzde 90'ından fazlasını ithal ediyor. Enerji Bakanı Taner Yıldız, Ocak ayında Cezayir'in Sonatrach şirketiyle sıvılaştırılmış doğal gaz ticareti için 10 yıllık anlaşma yaptı.
|
20.06.2013 - 11:08
| null |
[]
|
K.Irak'tan ucuz doğalgaz 2016'da geliyor
|
Ekonomi
|
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/k-iraktan-ucuz-dogalgaz-2016da-geliyor,hk2aUrMmOUGrokBa1E1yOA
|
Cumhurbaşkanı Erdoğan, referandum sornası yaptığı açıklamada "Tarihimizin en önemli yönetim reformu" ifadelerini kullandı
|
HABERTURK.COM
|
Cumhurbaşkanı , sonrası Tarabya'daki Huber Köşkü'nde açıklama yaptı. Basın toplantısı sonrası kendisini bekleyen halk hitap eden Erdoğan, "İlk iş Bahçeli ve Yıldırım'la idam konusunu görüşeceğim dedi. Öte yandan seçim sonuçlarına yapılan itirazlar hakkında konuşan Erdoğan, "Boşuna uğraşmayın, atı alan Üsküdar'ı geçti" ifadelerini kullandı. İşte Erdoğan'ın açıklamaları; "Bizleri televizyonları ve radyoları başında dinleyen değerli vatandaşlarım. Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Bugün yapılan anayasa değişikliği halkoylaması sonuçlarının ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Milletimiz bir kez daha çok müstesna, farklı bir olgunluk içerisinde sandık başına gitmiş, hür iradesiyle TBMM tarafından kabul edilen anayasa değişikliği konusundaki görüşünü ifade etmiştir. Resmi olmayan sonuçlar, yaklaşık 25 milyon 'evet' oyuyla anayasa değişikliğinin kabul edildiğini göstermektedir. Oyunun rengi ne olursa olsun sandık başına giden milletimizin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum" "16 Nisan halkoylaması, milletimizin geleceğine sahip çıktığının önemli göstergesidir. Bugün Türkiye 200 yıllık kadim bir tartışma konusu olan yönetim sistemi konusunda tarihi bir karar verilmiştir. Bu karar sıradan bir olay değildir. Çok ciddi bir yönetim sistemi üzerindeki değişim, dönüşüm kararının verildiği gündür bugün. Her zaman olduğu gibi bu halkoylamasında da mevcudu savunmak kolay, değişimi savunmak zor olmuştur. Hamdolsun bu zoru başardık ve tarihimizin en önemli yönetim reformunu hayata geçiriyoruz. Anayasa değişikliği sadece 18 maddeden oluşmasına rağmen içeriği itibariyle köklü bir değişim arz etmektedir." "Bu mesele uzun zamandır konuşuluyordur. Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum günden beri medyanın bana sorduğu sorulardan biri olmuştur. Böyle zor bir süreç sonunda Türkiye, 25 milyon 'Evet' oyu ile kararını vermiştir. Halkoylaması boyunca 'Evet' için çalışan, yoğun bir çaba gösteren Sayın Binali Yıldırım'a, Sayın Devlet Bahçeli'ye ve Sayın Mustafa Destici'ye, STK'lar ve bütün kurumlara teşekkür ediyorum. Verilen bütün oylar önemlidir. Ama özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki oyların ayrıca önemi olduğunu belirtmek isterim. Partilerin halkoylamasındaki pozisyonlarını ele aldığımızda oylarda artış olduğunu görüyoruz. Bu sonucun ülkemzide yeni bir dönemin başladığını müjdecisi olacaktır" "Gerek halkoylaması sürecinde, gerekse sandık başında 'Evet' diyen herkese, şahsıma gösterdikleri güven için şükranlarımı sunuyorum. Bu iradenin 'Evet' yönünde çıkmış olması bizim için ayrıca değerlidir. Bugün oyumu kullanırken de ifade ettiğim gibi, bu değişiklik herhangi bir değişiklik değildir. Bu farklıdır ve çok çok anlamlıdır. Türkiye tarihinde ilk defa tamamen TBMM ve milletin iradesiyle böylesine önemli bir değişime milletimiz karar vermiştir. Geçmişte anayasalarımız ve yönetim sisteminin belirlenmesi, darbe veya kurtuluş dönemlerinde olmuştur. İlk defa sivil siyaset eliyle yönetim sistemimizi değiştiriyoruz. Bu değişim elbette anayasa değişikliği ile gerçekleşiyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte yürütme, yasama ve yargı birbirinden tamamen ayrılmıştır." "Yurt dışındaki vatandaşların ne çileler çektiğini birlikte yaşadık. Ama asla demokrasiden taviz vermeden bu mücadeleyi verdiler. Nihai neticeler açıklandığında verdikleri mücadelenin ne kadar bereketli olduğunu da gördük. Halkoylaması bitmiş ve o süreçte yaşanan tartışmalar geride kalmıştır. Önümüzde yeni bir dönem vardır. Anayasa değişikliğinin tüm maddeleri hemen yürürlüğe girmiyor. Önümüzde yapılması gereken çok iş var. 3 Kasım 2019'da bu ülkenin yönetimine talip olacak herkesin güçlü bir hazırlıkla milletin karşısına çıkması gerekiyor. Sadece slogan veya belirli değerlerin istismarıyla sorumluluk almak mümkün değildir." "Bugüne kadar 7 halkoylaması geçirdik. Bu 8.'ydi. Hepsini masaya yatırıp ne getirmiş, ne götürmüş diye baktığımızda bu referandumun çok anlamlı olduğunu göreceksiniz. Bu Türkiye'nin geleceğine istikbaline hem inşa hem ihya adımı olarak büyük önem arz etmektedir. Yarından itibaren gereksiz tartışmalarla yormak yerine herkesin bu hedefe odaklanmasında yarar görüyorum. Özellikle müttefik olarak kabul ettiğimiz devletlerin ülkemizle ilişkilerini hassasiyetlerimize uygun şekilde geliştirme yönünde çaba göstermelerini bekliyoruz. Diğer ülkeler milletimizin kararına saygı duymalıdır" "Başta YSK olmak üzere, bunun yanında tüm sandıklarda görev alan vatandaşlarıma, memur olur, siyasi partilerin temsilcileri olur, çok çok teşekkür ediyorum. Sandığa giderek geleceğine sahip çıkan tüm vatandaşlarıma kalbi şükranlarımı bildiriyorum. İlginiz ve iştirakiniz nedeniyle sizlere çok çok teşekkür ediyorum. Kalın sağlıcakla." "Gerçekten bir olduk, iri olduk, diri olduk, kardeş olduk, hep birlikte Türkiye olduk. Ve adeta 7 düvel saldırdı. Batı'nın nasıl saldırdığını gördünüz. Bütün bunlara karşı milletim dik durdu. Parçalanmadık, yurt içi, yurt dışı işte sandıkları siz patlattınız. Sizlerle beraber yapacağımız çok iş var. Bilesiniz ki bu bizim bu yola çıkışımızın ilk anı değil. Biz zaten yoldaydık. Şimdi vites değiştirerek daha hızlı bir şekilde gideceğiz. Bunlar hep bize patinaj yaptırdılar. Türkiye muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacak. 1 saat içinde toplandınız. Bu ne muhabbettir, bu ne büyük bir aşktır." "Bu millete hizmetkar olmaktan daha büyük bir mutluluk olabilir mi? Biz efendi olmaya değil, bu millete hizmetkar olmaya geldik. Bugüne kadar projesi olmayanlar karşımızda konuştu. Ama biz projelerimizle, uygulamalarımızla konuştuk. Bundan sonra da projelerimizle yol almaya devam edeceğiz. Şimdi bugünkü netice ile dikkat edin, dünya yüzde 50'lerle, yüzde 35'lerle seçim yapıyor. Biz bugün yüzde 86 ile seçim gerçekleştirdik. Böyle bir katılım var mı ya? Bunun yüzde 51 buçuğunu 'Evet' aldı." "Bazı televizyonlarda aç tavuk kendini buğday ambarında sanarmış ya, bu neticeyi küçümsemeye gayret edenler var. Boşuna uğraşmayın. Atı alan Üsküdar'ı geçti. Bundan sonra birlikte yapacağımız çok iş var değil mi? Beraber yapacağımız çok iş var. Biliyorsunzu bu işin 2 safhası oldu. Birincisi parlamento. Anayasa komisyonunda pet şişeler nasıl fırlatıldı. Engellemek istediler, başaramadılar. Genel Kurul'da ne oldu? Hamdolsun 339'la parlamentodan geçti. AK Parti ve MHP'nin milletvekillerinin dayanışmasıyla. Tabii ben buradan öncelikle Sayın Yıldırım ve Sayın Bahçeli'ye özellikle teşekkür ediyorum. Dik durdular. Gruplarına sahip çıktılar. Ne dedik? Şimdi sıra millette dedik. Milletimiz de burada el ele verdi." "Milletime sopa gösterenler cevabını sandıkta aldı. İşimiz çok, yapacağımız çok şey var bu ülkede. Hemen bu konuyu, Sayın Başbakan'la, Sayın Bahçeli'yle de görüşeceğim. 'Meydanlarda hep bununla karşılaştım' diyeceğim. Zaten Sayın Bahçeli 'ben desteklerim' dedi, Sayın Yıldırım aynı şekilde... Fakat Kılıçdaroğlu da destekleyeceğini söylemişti. Eğer gerçekten destekler de önüme gelirse, ben bunu onaylarım. Ha desteklemedi... O zaman yapacağımız şey ne? Bir halk oylaması da onun için yaparız."
|
16.04.2017 - 20:49
|
haberturk
|
['2017 referandum', 'recep tayyip erdoğan']
|
2017 Referandum sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan açıklama
|
Gündem
|
https://www.haberturk.com/gundem/haber/1463736-2017-referandum-sonrasi-cumhurbaskani-erdogandan-aciklama
|
Samsun’da bir genç, 3 günde 3. kez intihar girişiminde bulundu.
| null |
Kastamonu Araç nüfusuna kayıtlı olan Can H. (20), 23 Haziran Perşembe günü özel bir hastanenin çatısına çıkarak intihar girişiminde bulundu. Güvenlik güçlerinin yoğun çabasıyla çatıdan indirilen genç, olaydan yaklaşık 2 saat sonra bu kez tedavi için götürüldüğü Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin çatısına çıkarak intihara teşebbüs etti. Hastane personelinin çabalarıyla intihardan vazgeçirilen Can H., Ruh Sağlığı Hastanesi’ne sevk edildi. Bugün saat 10.30 sıralarında İlkadım Kaymakamlığı yanında bulunan özel bir hastanenin çatısına çıkma girişiminde bulunan genç, güvenlik görevlileri tarafından engellendi. Buradan ayrılan genç, hastanenin yanındaki İlkadım Kaymakamlığı’nın çatısına çıktı. 6 katlı binanın demirliklerinden kendini sarkıtarak intihar girişiminde bulundu. Polis ekiplerinin çabasıyla ikna edilerek intihardan vazgeçirilen Can H., binadan indirildi. Genç, intihar etmek istediği hastanede tedavi altına alındı.
|
25.06.2016 - 13:17
|
İHA
|
['Türkiye', 'Samsun']
|
3 günde 3. kez intihar girişiminde bulundu
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/3-gunde-3-kez-intihar-girisiminde-bulundu,X7JMgZxdf0aqu1X6BExwkg
|
Aydın'da kozalak toplarken uçurumdan düşerek hayatını kaybeden kadının eşi de yaklaşık 6 saat sonra geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.
| null |
Aydın'ın Konaklı Mahallesi’nde yaşayan Nazlı Cerit kozalak toplarken uçurumdan aşağıya düştü.İhbar üzerine olay yerine sağlık, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan kadın, Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Cerit, burada yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Eşinin vefat haberine üzülen Şükrü Cerit de (71) yaklaşık 6 saat sonra evinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Cerit çiftinin cenazeleri, mahalle mezarlığında kılınan namazın ardından toprağa verildi.
|
03.02.2018 - 16:39
|
Anadolu Ajansı
|
['Türkiye', 'Aydın', 'cenaze ']
|
Eşinin acısına 6 saat dayanabildi
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/esinin-acisina-6-saat-dayanabildi,YDUIQ-3bM0mUkZlsu1typg
|
Ordu'da sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenen 75 yaşındaki Ali Ocak, hayatını kaybetti.
| null |
Ordu'nun Altınordu ilçesi Yıldızlı Mahallesi'ndeki evinde, soba bulunan odada uyuyan Ali Ocak (75), sabah eşi tarafından hareketsiz yatarken bulundu. İhbar üzerine eve gelen sağlık ekiplerince yapılan incelemede, Ali Ocak'ın sobadan sızan gazdan zehirlendiği tespit edildi. Ali Ocak'ın cesedi, Ordu Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
|
21.12.2017 - 13:34
|
Anadolu Ajansı
|
['Türkiye', 'Ordu']
|
Sobadan sızan gaz can aldı
|
Türkiye
|
https://www.ntv.com.tr/turkiye/sobadan-sizan-gaz-can-aldi,hMenZ-Wf4U-utJy_2h4L4g
|
Uluslararası Af Örgütü Kuzey Irak'la ilgili yayınladığı raporda, güvenlik güçlerinin keyfi tutuklamalar ve işkence yaptığına dikkat çekti.
| null |
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), Kuzey Irak'taki bölgesel yönetimin, "keyfi tutuklamalar ve işkence yapmakla suçlanan güvenlik güçlerini kontrol altına alması gerektiğini" bildirdi. Merkezi Londra'da bulunan örgütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika yetkilisi Malcolm Smart, yayımladığı raporda, Irak'ın kuzeyinin, ülkenin geri kalanını sarsmaya devam eden şiddet olaylarından kurtulduğunu, bölgesel yönetimin insan hakları konusunda önemli gelişmeler kaydettiğini belirtti. Raporda, "Ancak, keyfi tutuklamalar ve işkence, gazetecilere saldırılar ve ifade özgürlüğü, kadınlara karşı şiddet gibi gerçek sorunlar hala var. Yönetim, bunlara derhal karşı koymalı" denildi. Irak'ın kuzeyinde geçen yıl yapılan incelemelere dayandırılan raporda, bölgede Kürt güvenlik güçleri tarafından çok sayıda kişinin keyfi şekilde tutuklandığı, bazılarına işkence yapıldığı ve bazılarının kaybolduğu belirtiliyor. Raporda, haklarında dava açılmadan yıllarca tutuklu kalan yüzlerce kişinin artık serbest bırakıldığı, ancak yetkililerin güvenlik güçlerine hala hakim olamadığı kaydediliyor. Smart, raporunda "İnsan hakları alanındaki son ilerlemelerin etkili olması isteniyorsa, bölgesel yönetimin, güvenlik güçlerini kontrol etmek için somut önlemler alması ve güvenlik gücü mensuplarının yasalar karşısında sorumlu olması gerekiyor. Yetkililer, basın özgürlüğünü sağlamak için de daha fazlasını yapmalı" ifadesini kullandı. Raporunda, bölgede kadınlara yönelik şiddet olaylarının ve namus cinayetlerinin sürdüğüne de değinen Smart, "Bu tür suçlar işleyen kişilerin adaletten kaçamayacağının açıkça görülmesi gerekiyor" ifadesine yer verdi.
|
14.04.2009 - 12:06
|
Anadolu Ajansı
|
[]
|
Keyfi tutuklama ve işkence var
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/keyfi-tutuklama-ve-iskence-var,rTO1T42yFUylTKo2EypbNw
|
Avrupa Birliği (AB), İngiltere Başbakanı Theresa May'in 7 Haziran’da istifa etme kararının, AB'nin Brexit'e ilişkin pozisyonunda değişikliğe yol açmayacağını bildirdi.
| null |
AB Komisyonu Sözcüsü Mina Andreeva, günlük basın brifinginde yaptığı açıklamada, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker'in, May'in istifa açıklamasını "memnuniyetle" izlemediğini ifade etti. Juncker'in May ile çalışmaktan mutlu olduğunu ve kendisini takdir ettiğini belirten Andreeva, "(Juncker) Yeni başbakana da aynı ölçüde saygı gösterecek ve çalışma ilişkisi geliştirecektir" diye konuştu. Andreeva, May'in istifasının AB'nin Brexit'e yaklaşımını değiştirmediğine işaret ederek, "Ayrılık anlaşmasına ilişkin pozisyonumuzda bir değişiklik bulunmuyor" dedi.
|
24.05.2019 - 14:19
|
Anadolu Ajansı
|
['Dünya', 'Avrupa', 'İngiltere', 'Avrupa Birliği']
|
Theresa May'in istifasına AB'den ilk tepki
|
Dünya
|
https://www.ntv.com.tr/dunya/theresa-mayin-istifasina-abden-ilk-tepki,C6u0wfrC1k6LbjPtiSIjeQ
|
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.