instruction
stringlengths 51
6.92k
| input
stringlengths 1
707
| output
stringlengths 3
549
|
---|---|---|
source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 32, 58, 60, 62, 64, 66] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [68, 70, 72, 74, 40, 76, 56, 32, 78] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [80, 82, 84, 32, 86, 88, 90] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 32, 110, 112] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 32, 110, 112] source: Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar. target: [114, 116, 118, 120, 122, 32, 124, 126, 128] source: Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız. target: [130, 132, 134, 136, 138, 140, 32, 14, 142, 144, 146, 148, 150] source: Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [152, 4, 154, 156, 158, 160, 4, 32, 14, 162, 154, 164, 166, 168, 170, 172, 20] source: “Siz Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. Tanrınız RAB, öz halkı olmanız için, yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [174, 152, 4, 154, 156, 158, 160, 152, 132, 32, 14, 162, 176, 164, 166, 168, 170, 172, 20] source: Oğullar olduğunuz için Tanrı öz Oğlu'nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruhu'nu yüreklerinize gönderdi. target: [178, 180, 154, 182, 32, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198] source: RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.” target: [4, 24, 200, 202, 204, 206, 32, 208, 204, 210] source: Akılsızlık çocuğun öz yapısındadır, Değnekle terbiye edilirse akılsızlıktan uzaklaşır. target: [212, 208, 32, 214, 216, 218, 220, 222, 224] source: Şimdi sözümü dikkatle dinler, antlaşmama uyarsanız, bütün uluslar içinde öz halkım olursunuz. Çünkü yeryüzünün tümü benimdir. target: [226, 228, 230, 232, 234, 236, 166, 238, 240, 32, 242, 244, 246, 248, 250, 252] | Egerde öz pushti bolghan, zorawanliq qilghuchi, qan tökküchi bolghan, shundaq yamanliqlarning birini öz qérindishigha qilghan, hemde yuqiriqi yaxshiliqning héchqaysisini qilmighan, bir oghli bolsa, — yeni taghlar üstide butqa atalghan taamni yégen, qoshnisining ayalini buzghan, | [254, 96, 102, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 158, 272, 274] |
source: İsa Lazar'ın ölümünden söz ediyordu, ama onlar olağan uykudan söz ettiğini sanmışlardı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 10, 22, 24] source: Üstelik dünyanın öteki uluslarının insan eliyle yapılmış ilahlarından söz edercesine Yeruşalim'in Tanrısı'ndan söz ettiler. target: [26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 10, 42, 44, 46, 10, 48] source: Ama inanlılar topluluğunda dillerle on bin söz söylemektense, başkalarını eğitmek için zihnimden beş söz söylemeyi yeğlerim. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 10, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 10, 74, 76] source: Kulak ver, ey İsrail! Söz dinleyin ki, üzerinize iyilik gelsin, atalarınızın Tanrısı RAB'bin size verdiği söz uyarınca süt ve bal akan ülkede bol bol çoğalasınız. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 10, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 120, 122] source: Lübnan sedir ağacından duvarlarda biten mercanköşkotuna kadar bütün ağaçlardan söz ettiği gibi, hayvanlar, kuşlar, sürüngenler ve balıklardan da söz edebiliyordu. target: [124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 10, 142, 144, 146, 148, 150, 112, 152, 154, 10, 156] source: Eğer bir peygamber RAB'bin adına konuşur, ama konuştuğu söz yerine gelmez ya da gerçekleşmezse, o söz RAB'den değildir. Peygamber saygısızca konuşmuştur. Ondan korkmayın.” target: [158, 160, 162, 102, 164, 166, 14, 168, 10, 170, 172, 174, 154, 176, 178, 10, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192] source: İsa'nın kendilerine Baba'dan söz ettiğini anlamadılar. target: [194, 196, 198, 10, 22, 200] source: İnsanoğlu'na* karşı bir söz söyleyen, bağışlanacak; ama Kutsal Ruh'a karşı bir söz söyleyen, ne bu çağda, ne de gelecek çağda bağışlanacaktır. target: [202, 204, 160, 10, 206, 208, 14, 210, 212, 204, 160, 10, 206, 214, 216, 218, 214, 220, 222, 224, 226] source: Senin için otuz söz yazdım, Bilgi ve öğüt sözleri... target: [228, 68, 230, 10, 232, 234, 112, 236, 238] source: Söz dinlemeyen ulusları öfke ve gazapla cezalandıracağım.” target: [86, 240, 242, 244, 112, 246, 248] source: “O günah işlemedi, ağzından hileli söz çıkmadı.” target: [250, 252, 254, 256, 258, 10, 260] source: RAB verdiği söz uyarınca Sara'ya iyilik etti ve sözünü yerine getirdi. target: [262, 106, 10, 108, 264, 94, 266, 112, 268, 170, 270] source: Bunlar yüzünden Tanrı'nın gazabı söz dinlemeyenlerin üzerine geliyor. target: [272, 274, 276, 278, 10, 280, 282, 284] source: Bütün bunlar, Rab'bin peygamber aracılığıyla bildirdiği şu söz yerine gelsin diye oldu: target: [286, 288, 290, 162, 292, 294, 296, 10, 170, 298, 300, 302] | Perwerdigar Misirning zéminida Musagha söz qilghan waqtida | [262, 304, 306, 308, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 322, 324, 326, 328, 330] |
source: İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38] source: Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 38, 70] source: Ama bir yiyecekten kuşkulanan kişi onu yerse yargılanır; çünkü imanla yemiyor. İmana dayanmayan her şey günahtır. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110] source: İmana dayanan doğruluk ise şöyle diyor: “Yüreğinde, ‘Göğe –yani Mesih'i indirmeye– kim çıkacak?’ ya da, ‘Dipsiz derinliklere –yani Mesih'i ölüler arasından çıkarmaya– kim inecek?’ deme.” target: [72, 112, 114, 116, 118, 120, 38, 122, 38, 124, 126, 128, 130, 124, 132, 134, 12, 136] source: Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır. target: [138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 92, 140, 156, 158, 98, 160, 162, 164, 86, 138, 166, 168, 170] source: İsa, “Bu resim, bu yazı kimin?” diye sordu. target: [48, 172, 38, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 38, 186, 188] source: İşte bu yüzden RAB'bin öfkesi bu ülkeye karşı alevlendi; bu kitapta yazılı bütün lanetleri oraya yağdırdı. target: [190, 192, 194, 196, 198, 192, 200, 202, 192, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler hayretle, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [192, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 192, 200, 180, 192, 246, 248, 250, 252, 186, 254] source: Bu yaptığı RAB'bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu da öldürdü. target: [212, 192, 256, 196, 258, 260, 262, 264, 266] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler, hayret ve dehşet içinde, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [192, 218, 220, 222, 268, 270, 228, 230, 232, 234, 236, 272, 240, 274, 276, 244, 192, 200, 180, 192, 246, 248, 250, 278, 186, 254] source: Bu doğruluk sayıldı ona, Kuşaklar boyu, sonsuza dek sürecek bu. target: [192, 108, 280, 282, 186, 284, 212, 286, 288, 290, 292, 250, 294] source: “Ey insanoğlu, bu günü, bu günün tarihini tam olarak yaz. Çünkü Babil Kralı tam bu gün Yeruşalim'i kuşatmaya başladı. target: [296, 298, 300, 192, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 92, 304, 306, 314, 316, 318, 320, 322, 324] source: Bu yüzden Şilo'ya ne yaptımsa, bana ait olan, güvendiğiniz bu tapınağa da –sizlere, atalarınıza vermiş olduğum bu yere de– aynısını yapacağım. target: [326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 192, 332, 180, 328, 350, 352, 354, 356, 336, 192, 358, 250, 360] | «I Israil jemeti, bu sapalchi qilghandek Men sanga qilalmamdim? — deydu Perwerdigar. — Mana, séghiz layning sapalchining qolida bolghinigha oxshash, siler Méning qolumdisiler, i Israil jemeti. | [362, 364, 366, 192, 368, 370, 328, 372, 374, 38, 376, 378, 38, 380, 382, 384, 386, 388, 390, 392, 340, 394, 396, 296, 364, 398] |
source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 16, 36, 38, 40] source: İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali: target: [42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 60, 94] source: Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der. target: [96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 76, 126] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [128, 130, 132, 134, 136, 138, 90, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 76, 160, 170, 172, 174, 176, 178] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [180, 182, 184, 76, 186, 188, 104, 156, 190, 192, 168, 76, 194, 196, 198, 200, 60, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 76, 214] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [216, 218, 170, 104, 220, 222, 224, 226, 228, 230] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [232, 166, 156, 158, 234, 236, 192, 238, 240, 76, 242, 172, 194, 234, 244] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [246, 248, 164, 250, 252, 54, 254, 256, 258, 260, 262, 264] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 282, 288] source: Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır. target: [290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 292, 310, 312, 314, 316, 318, 26, 320, 290, 322, 324, 326] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 346, 170, 348, 350, 352, 354, 138, 90, 356, 330, 332, 358, 346, 344, 360, 110, 362] | Eysa uninggha mundaq dédi: — «I Filip, siler bilen birge bolghinimgha shunche waqit boldi, méni téxiche tonumidingmu? Méni körgen kishi Atini körgen bolidu. Shundaq turuqluq, sen némishqa yene: «Bizge Atini körsetkeysen» deysen? | [166, 364, 366, 368, 76, 370, 372, 242, 314, 374, 376, 378, 380, 382, 196, 384, 386, 196, 388, 320, 390, 388, 392, 394, 396, 42, 194, 398, 400, 390, 402, 404] |
source: Gökyüzü dürülen bir tomar gibi ortadan kalktı. Her dağ, her ada yerinden sökülüp alındı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [60, 62, 64, 66, 68, 70] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [86, 88, 90, 92, 94, 96, 98] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [100, 102, 104, 34, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 98] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [32, 34, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [154, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 8, 174, 176, 178, 180, 182, 184] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [86, 186, 188, 190, 192, 194] source: Ey krallar, akıllı olun! Ey dünya önderleri, ders alın! target: [196, 198, 200, 202, 196, 204, 206, 208, 210] source: Demir çomakla kıracaksın onları, Çömlek gibi parçalayacaksın.” target: [212, 214, 216, 218, 220, 12, 222] | Perwerdigarning öyining hoylilirida, Séning otturungda turup, i Yérusalém, Qesemlirimni ada qilimen! Hemdusana! | [224, 226, 228, 230, 232, 234, 38, 236, 86, 238, 240] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] | Chatiraqlirim otqa toldi, Etlirimning saq yéri yoqtur. | [264, 266, 268, 270, 272, 274, 276] |
source: Yoaş oğlu Yerubbaal dönüp kendi evinde yaşamını sürdürdü. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18] source: Yeni şarabı yeni tulumlara doldurmak gerek. target: [20, 22, 24, 26, 28, 30] source: İsrail'e büyük iyilikler yapan Yerubbaal'ın –Gidyon'un– ev halkına vefasızlık ettiler. target: [32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50] source: O önderler ki, yeni dikilmiş, yeni ekilmiş ağaç gibi, Gövdeleri yere yeni kök salmışken RAB'bin soluğu onları kurutuverir, Kasırga saman gibi savurur. target: [52, 54, 56, 24, 58, 24, 60, 62, 64, 66, 68, 24, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Bir kimse Mesih'teyse, yeni yaratıktır; eski şeyler geçmiş, her şey yeni olmuştur. target: [90, 92, 94, 24, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 24, 108] source: Ama biz Tanrı'nın vaadi uyarınca doğruluğun barınacağı yeni gökleri, yeni yeryüzünü bekliyoruz. target: [110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 24, 124, 24, 126, 128] source: O gün Yoaş, “Baal kendini savunsun, yıkılan sunak onun sunağıdır” diyerek Gidyon'a Yerubbaal adını verdi. target: [52, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 8, 152, 154] source: Yerubbaal'ın oğlu Avimelek, dayılarının bulunduğu Şekem Kenti'ne giderek onlara ve annesinin boyundan gelen herkese şöyle dedi: target: [40, 6, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182] source: Tanrı Şekem halkını da yaptıkları kötülüklerden ötürü cezalandırdı. Yerubbaal'ın oğlu Yotam'ın lanetine uğradılar. target: [184, 162, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 40, 6, 198, 200, 202] source: RAB de Yerubbaal'ı, Bedan'ı, Yiftah'ı ve ben Samuel'i gönderdi. Güvenlik içinde yaşamanız için sizi saran düşmanlarınızın elinden kurtardı. target: [204, 206, 208, 210, 212, 170, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 232, 234, 236] source: İsyanlarınızı kendinizden uzaklaştırın. Yeni bir yürek, yeni bir ruh edinin. Neden öleceksin, ey İsrail halkı? target: [238, 240, 242, 20, 244, 246, 24, 244, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260] source: Eğer bugün Yerubbaal'la ailesine içten ve dürüst davrandığınıza inanıyorsanız, Avimelek'le sevinin, o da sizinle sevinsin! target: [262, 264, 266, 268, 270, 170, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 188, 284, 286] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa şarap tulumları patlatır, şarap da tulumlar da mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara doldurulur.” target: [288, 92, 24, 22, 98, 26, 290, 292, 294, 296, 298, 294, 188, 300, 188, 302, 20, 294, 24, 26, 304] source: “Çünkü bakın, yeni bir yeryüzü, Yeni bir gök yaratmak üzereyim; Geçmiştekiler anılmayacak, akla bile gelmeyecek. target: [306, 308, 24, 244, 310, 20, 244, 312, 314, 316, 318, 320, 322, 324, 326] | we shuningdek Gidéonning Israilgha qilghan hemme yaxshiliqlirini héch eslimey, Yerubbaal (yeni Gidéon)ning jemetige héchbir méhribanliq körsetmidi. | [32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [104, 202, 204, 206, 208, 210] | Men silerge herbir ishta ishenchim kamil bolghanliqidin shadlinimen. | [212, 214, 216, 218, 220, 222] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [104, 202, 204, 206, 208, 210] | Dalada qilich tüpeylidin, Nénimizni tépishqa jénimizni tewekkul qilmaqtimiz. | [212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 16, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 56, 68, 70, 72, 74, 76] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [78, 80, 82, 66, 84, 86, 88, 52, 90, 92, 64, 66, 94, 96, 98, 100, 20, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 66, 114] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [116, 118, 68, 88, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [132, 62, 52, 54, 134, 136, 92, 138, 140, 66, 142, 70, 94, 134, 144] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [146, 148, 60, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 184, 190] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 68, 212, 214, 216, 218, 34, 16, 220, 194, 196, 222, 210, 208, 224, 226, 228] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [4, 230, 232, 4, 68, 234, 236, 4, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 66, 256] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [164, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 22, 170, 282, 4, 284, 286, 288] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 66, 314, 208, 316, 318, 320, 300, 4, 322, 306, 324, 326, 302, 328, 66] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [330, 332, 10, 334, 336, 338, 340, 16, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 52, 214, 354, 52, 356, 358] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [86, 88, 52, 56, 58, 92, 360, 362, 364, 66, 26, 366, 368, 370, 372, 374, 376, 378, 380, 168, 374, 382, 26, 366, 368, 370, 384, 386, 348, 388] | Qoshnangning pishqan ziraetlikige kirseng, qolung bilen ziraetning béshini üzüp alsang bolidu; emma qoshnangning ziraetlirige orghaq salghuchi bolma. | [390, 326, 392, 394, 396, 398, 400, 402, 404, 406, 380, 408, 390, 410, 412, 414, 416] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Petrus İsa'ya, “Rabbî*, burada bulunmamız ne iyi oldu! Üç çardak kuralım: Biri sana, biri Musa'ya, biri de İlyas'a” dedi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 30, 34, 36, 38] source: Yakmalık sunu için tahıl sunularıyla birlikte sunulan hayvanların sayısı on iki boğa, on iki koç, bir yaşında on iki erkek kuzuydu; günah sunusu için de on iki teke sunuldu. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 58, 60, 64, 66, 68, 58, 60, 70, 72, 74, 76, 44, 34, 58, 60, 78, 80] source: On beşincisi Bilga'ya, On altıncısı İmmer'e, target: [82, 84, 86, 82, 88, 90] source: O gün tarlada bulunan iki kişiden biri alınacak, biri bırakılacak. target: [92, 94, 96, 98, 60, 100, 30, 102, 30, 104] source: İbrahim'in biri köle, biri de özgür kadından iki oğlu olduğu yazılıdır. target: [106, 30, 108, 30, 34, 110, 112, 60, 114, 116, 118] source: On üçüncüsü Huppa'ya, On dördüncüsü Yeşevav'a, target: [82, 120, 122, 82, 124, 126] source: On yedincisi Hezir'e, On sekizincisi Happises'e, target: [82, 128, 130, 82, 132, 134] source: İkisi üzerine kura çekecek. Biri RAB için, biri Azazel için. target: [136, 138, 140, 142, 26, 144, 146, 30, 148, 150] source: Sürgünlüğümüzün on ikinci yılı, ayın on beşinci günü RAB bana şöyle seslendi: target: [152, 58, 154, 156, 158, 58, 160, 162, 144, 164, 166, 168] source: Petrus İsa'ya, “Ya Rab” dedi, “Burada bulunmamız ne iyi oldu! İstersen burada üç çardak kurayım: Biri sana, biri Musa'ya, biri de İlyas'a.” target: [4, 6, 170, 172, 174, 176, 12, 14, 16, 18, 178, 10, 180, 22, 182, 26, 28, 30, 32, 30, 34, 184] source: On iki kapı on iki inciydi; kapıların her biri birer inciden yapılmıştı. Kentin anayolu cam saydamlığında saf altındandı. target: [82, 60, 186, 58, 60, 188, 190, 192, 30, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210] source: İç odada her biri on arşın yüksekliğinde, iğde ağacından iki Keruv yaptı. target: [212, 214, 192, 30, 58, 216, 218, 220, 222, 60, 224, 226] source: Büyük ve yüksek surları ve on iki kapısı vardı. Kapıları on iki melek bekliyordu. Kapıların üzerine İsrailoğulları'nın on iki oymağının adları yazılmıştı. target: [228, 230, 232, 234, 230, 58, 60, 236, 238, 240, 58, 60, 242, 244, 246, 138, 248, 58, 60, 250, 252, 254] source: “‘Dördüncü gün kusursuz on boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız. target: [256, 94, 258, 58, 62, 60, 260, 230, 66, 68, 58, 262, 70, 264, 266] | Shu peytte on ikkiylendin biri bolghan, Ishqariyot dep atalghan Yehudaning könglige Sheytan kirdi. | [268, 270, 30, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Adem'den aldığı kaburga kemiğinden bir kadın yaratarak onu Adem'e getirdi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 12, 30, 32] source: Hem Rab'bin, hem cinlerin kâsesinden içemezsiniz; hem Rab'bin, hem cinlerin sofrasına ortak olamazsınız. target: [34, 36, 38, 40, 36, 42, 44, 46, 48, 34, 50, 38, 40, 50, 42, 52, 46, 54] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa yeni şarap tulumları patlatır; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. target: [56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 60, 74, 76, 6, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92] source: Keten ve arpa mahvolmuştu; çünkü arpa başak vermiş, keten çiçek açmıştı. target: [18, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 102, 38, 96, 108, 110, 112] source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 38, 136, 138, 140, 142, 144, 146] source: Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Yeruşalim'e gitmemesi için Pavlus'a yalvardık. target: [148, 150, 152, 154, 152, 18, 156, 158, 6, 160, 162, 164, 166, 168, 170] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa tulumlar patlar; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara konur, böylece her ikisi de korunmuş olur.” target: [56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 172, 70, 72, 74, 174, 6, 78, 176, 178, 82, 84, 180, 152, 88, 90, 92, 4, 182, 158, 60, 62, 60, 66, 184, 114, 116, 186, 188, 190, 192] source: “Hem sen, hem de yanındaki halk tükeneceksiniz. Bu işi tek başına kaldıramazsın. Sana ağır gelir. target: [194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 126, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 194, 28, 224, 226, 228] source: RAB'be ihanet ettiler, Evlilik dışı çocuk yaptılar; Şimdi yiyip bitirecek Yeni Ay törenleri, Hem onları hem de tarlalarını. target: [230, 232, 234, 236, 126, 230, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 6, 254, 256] source: O da onlara, “İşte böylece Göklerin Egemenliği için eğitilmiş her din bilgini, hazinesinden hem yeni hem eski değerler çıkaran bir mal sahibine benzer” dedi. target: [258, 128, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 60, 152, 64, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 262, 304] source: RAB Tanrı Adem'i topraktan yarattı ve burnuna yaşam soluğunu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu. target: [258, 8, 10, 306, 308, 310, 26, 312, 314, 316, 318, 320, 4, 6, 322, 324, 22, 326, 328] source: Adem, Şit, Enoş, target: [330, 332, 334] source: Nitekim şöyle yazılmıştır: “İlk insan Adem yaşayan can oldu.” Son Adem'se yaşam veren ruh oldu. target: [336, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 324, 22, 326, 226, 350, 352, 354, 356, 358, 312, 360, 362, 328] source: Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi. target: [126, 364, 330, 366, 368, 370] | ehwalini ispatlash üchün bu adem xotunini kahinning yénigha ekelsun hem xotuni üchün zörür ashliq hediyesi, yeni arpa undin ondin bir efahni alghach kelsun; shu hediyening üstige u héch zeytun méyi quymisun yaki héch mestiki qoshup qoymisun; chünki bu kündashliq hediyesi, esletme ashliq hediyesi bolup, ularning qebihlikige bolghan esletmidur. | [372, 374, 182, 212, 322, 376, 378, 380, 382, 152, 384, 182, 386, 388, 390, 392, 96, 394, 396, 22, 398, 400, 402, 18, 404, 406, 128, 408, 410, 412, 414, 416, 408, 418, 420, 422, 126, 212, 424, 390, 426, 388, 428, 430, 432, 434, 278, 436] |
source: İftiracılara ülkede hayat kalmasın, Felaket zorbaları amansızca avlasın. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18] source: Ammonlular Uzziya'ya haraç vermeye başladılar. Gitgide güçlenen Uzziya'nın ünü Mısır sınırına dek ulaştı. target: [20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44] source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 48, 62, 64, 50, 66, 68, 70] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [72, 74, 76, 78, 80, 50, 82] source: Tahat Assir'in, Uriel Tahat'ın, Uzziya Uriel'in, Şaul Uzziya'nın oğluydu. target: [84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 34, 98] source: Babası Amatsya gibi, Uzziya da RAB'bin gözünde doğru olanı yaptı. target: [100, 102, 104, 92, 106, 108, 110, 112, 114, 116] source: Buhur yakmak için elinde buhurdan tutan Uzziya kâhinlere öfkelendi. Öfkelenir öfkelenmez de kâhinlerin önünde, RAB'bin Tapınağı'ndaki buhur sunağının yanında duran Uzziya'nın alnında deri hastalığı belirdi. target: [118, 120, 122, 124, 126, 128, 92, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 108, 144, 146, 148, 150, 152, 34, 154, 156, 158, 160] source: Kral Yoaş Zekeriya'nın babası Yehoyada'nın kendisine yaptığı iyiliği unutup oğlunu öldürdü. Zekeriya ölürken, “RAB bu yaptığınızı görüp hesabını sorsun” dedi. target: [46, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198] source: Kral Uzziya'ya karşı durarak, “Ey Uzziya, RAB'be buhur yakmaya hakkın yok!” dediler, “Ancak Harun soyundan kutsanmış kâhinler buhur yakabilir. Tapınaktan çık! Çünkü sen RAB'be ihanet ettin; RAB Tanrı da seni onurlandırmayacak!” target: [46, 22, 200, 202, 204, 206, 208, 146, 210, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 146, 228, 230, 232, 58, 234, 208, 236, 238, 240, 76, 106, 242, 244] source: Yahuda halkı Amatsya'nın yerine on altı yaşındaki oğlu Uzziya'yı kral yaptı. target: [246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 116] source: Gedor, Ahyo, Zekeriya, Miklot. target: [266, 268, 270, 272] source: Yahuda ve Benyamin halkından bazılarıysa Yeruşalim'de kaldı.– Yahuda soyundan gelenler: Peres soyundan Mahalalel oğlu Şefatya oğlu Amarya oğlu Zekeriya oğlu Uzziya oğlu Ataya, target: [246, 62, 274, 276, 278, 280, 282, 246, 222, 284, 286, 222, 288, 260, 290, 260, 292, 260, 182, 260, 92, 260, 294] source: Zekeriya'nın evine girip Elizabet'i selamladı. target: [164, 296, 298, 300, 302] source: İddo'nun Zekeriya, Ginneton'un Meşullam, target: [304, 270, 306, 308] | Xuda bergen alamet körünüshler bilen yorutulghan Zekeriya Uzziyagha telim bergechke, u hayat waqtida Uzziya Xudani izdidi; we u Perwerdigarni izdigen künlerde Xuda uning ishlirini rawan qildi. | [310, 76, 312, 314, 164, 316, 318, 320, 208, 322, 324, 76, 326, 328, 330] |
source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 6, 20, 22, 8, 24, 26, 28] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [30, 32, 34, 36, 38, 8, 40] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [42, 44, 8, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [58, 60, 62, 8, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [58, 82, 8, 64, 84, 86, 88, 72, 90, 92, 94, 96, 98, 100] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [102, 104, 106, 108, 110, 112, 8, 114, 116] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [118, 120, 8, 64, 122, 84, 124, 126, 72, 128, 130, 132] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [134, 136, 138, 140, 142, 8, 144, 146, 148, 150, 152, 154] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [156, 158, 8, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 122, 174, 176, 178, 180, 182, 184] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [186, 188, 20, 190, 192, 194, 20, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 8, 208, 210, 212, 198, 214, 216, 218, 220] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [222, 224, 226, 228, 230, 232, 234, 8, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 174, 248, 250] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 16, 266, 204, 206, 8, 268, 270, 272, 274] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [4, 276, 196, 278, 198, 200, 280, 282, 284, 8, 286, 20, 288, 290, 170, 292, 94, 294, 296] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [298, 300, 302, 304, 306, 60, 308, 60, 310, 312, 8, 314, 316, 318, 20, 320, 322, 324] | Yémeklikni dep Xudaning ejrini nabut qilmanglar. Hemme nerse derweqe halaldur; biraq birsi yégini bilen étiqadida putlashsa, u uninggha yaman hésablinidu. | [326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 12, 40, 42, 44, 46, 48] source: Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 52, 70, 72, 74, 76, 58, 78] source: Hem Rab'bin, hem cinlerin kâsesinden içemezsiniz; hem Rab'bin, hem cinlerin sofrasına ortak olamazsınız. target: [80, 82, 84, 86, 88, 90, 84, 82, 84, 86, 92, 94, 96] source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [98, 100, 102, 104, 106, 108, 68, 110, 112, 84, 114, 84, 116, 118, 120, 122, 84, 124, 84, 126, 118, 128] source: Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda'ya, hem de Yeruşalim'e öfkelendi. target: [130, 132, 100, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156, 84, 158, 84, 160, 84, 162, 164, 166] source: Mesih hem ölülerin hem yaşayanların Rabbi olmak üzere ölüp dirildi. target: [168, 84, 170, 84, 172, 174, 176, 178, 180, 182] source: Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız, hem de kralınız.” target: [184, 186, 188, 190, 84, 192, 194, 196, 84, 162, 198] source: Çünkü biz hem kurtulanlar hem de mahvolanlar arasında Tanrı için Mesih'in güzel kokusuyuz. target: [68, 200, 84, 202, 84, 162, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216] source: Tapınağın hem iç, hem de dış odasının döşemelerini altınla kaplattı. target: [218, 84, 220, 84, 162, 222, 224, 226, 228, 230] source: Çünkü O hem yaralar hem sarar, O incitir, ama elleri sağaltır. target: [68, 232, 84, 234, 84, 236, 232, 238, 240, 242, 244] source: O gelip hem uzakta olan sizlere hem de yakındakilere esenliği müjdeledi. target: [232, 246, 84, 248, 250, 252, 84, 162, 254, 256, 258] source: Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Yeruşalim'e gitmemesi için Pavlus'a yalvardık. target: [152, 260, 262, 84, 264, 84, 162, 266, 164, 268, 210, 270, 272] source: Tanrı'nın güvenilirliği hakkı için diyorum ki, size ilettiğimiz söz hem “evet” hem “hayır” değildir. target: [274, 276, 278, 210, 280, 100, 282, 284, 286, 84, 288, 84, 290, 292] | we siler: «Mana, némidégen awarichilik!» deysiler we Manga qarap dimighinglarni qaqisiler, — deydu samawi qoshunlarning Serdari bolghan Perwerdigar, — siler yarilan’ghan, tokur hem késel mallarni élip kélisiler. Qurbanliq-hediyilerni shu péti élip kélisiler; Men buni qolunglardin qobul qilamdimen? — deydu Perwerdigar. | [294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 322, 324, 326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 318] |
source: İsa Lazar'ın ölümünden söz ediyordu, ama onlar olağan uykudan söz ettiğini sanmışlardı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Üstelik dünyanın öteki uluslarının insan eliyle yapılmış ilahlarından söz edercesine Yeruşalim'in Tanrısı'ndan söz ettiler. target: [18, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58] source: Ama inanlılar topluluğunda dillerle on bin söz söylemektense, başkalarını eğitmek için zihnimden beş söz söylemeyi yeğlerim. target: [4, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92] source: Kulak ver, ey İsrail! Söz dinleyin ki, üzerinize iyilik gelsin, atalarınızın Tanrısı RAB'bin size verdiği söz uyarınca süt ve bal akan ülkede bol bol çoğalasınız. target: [94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 114, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154] source: Lübnan sedir ağacından duvarlarda biten mercanköşkotuna kadar bütün ağaçlardan söz ettiği gibi, hayvanlar, kuşlar, sürüngenler ve balıklardan da söz edebiliyordu. target: [20, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 20, 180, 182, 146, 184, 186, 188, 146, 190, 192, 174, 176, 194] source: Eğer bir peygamber RAB'bin adına konuşur, ama konuştuğu söz yerine gelmez ya da gerçekleşmezse, o söz RAB'den değildir. Peygamber saygısızca konuşmuştur. Ondan korkmayın.” target: [196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 146, 20, 210, 206, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 204, 228, 230, 232, 198, 234, 114, 236, 238, 240, 242] source: İsa'nın kendilerine Baba'dan söz ettiğini anlamadılar. target: [18, 244, 246, 248, 250, 12, 252, 254] source: İnsanoğlu'na* karşı bir söz söyleyen, bağışlanacak; ama Kutsal Ruh'a karşı bir söz söyleyen, ne bu çağda, ne de gelecek çağda bağışlanacaktır. target: [256, 258, 204, 206, 260, 208, 262, 264, 16, 266, 268, 258, 270, 272, 208, 226, 274, 20, 276, 262, 278] source: Senin için otuz söz yazdım, Bilgi ve öğüt sözleri... target: [240, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 296] source: Söz dinlemeyen ulusları öfke ve gazapla cezalandıracağım.” target: [146, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 146, 310, 114, 312, 314] source: “O günah işlemedi, ağzından hileli söz çıkmadı.” target: [316, 318, 320, 176, 322, 244, 324, 326, 328, 330] source: RAB verdiği söz uyarınca Sara'ya iyilik etti ve sözünü yerine getirdi. target: [332, 120, 334, 336, 338, 340, 120, 342, 344, 346] source: Bunlar yüzünden Tanrı'nın gazabı söz dinlemeyenlerin üzerine geliyor. target: [348, 226, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 362] source: Bütün bunlar, Rab'bin peygamber aracılığıyla bildirdiği şu söz yerine gelsin diye oldu: target: [280, 364, 366, 200, 198, 368, 370, 220, 372, 374, 376, 378, 154] | U bolsa derdimge bolghan tesellidur; Chünki söz-wedeng méni janlandurdi. | [20, 208, 380, 382, 384, 348, 386, 388, 390] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 6, 20, 22, 8, 24, 26, 28] source: Tapınak görevlileri Ofel'de yaşıyordu. Önderleri Siha ile Gişpa idi. target: [30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [48, 50, 52, 54, 56, 8, 58] source: Yeni şarabı yeni tulumlara doldurmak gerek. target: [60, 62, 64, 66, 68, 70] source: Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 46] source: Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan'ın babasıydı. target: [100, 102, 104, 106, 108, 110, 20, 112, 46, 110, 114, 116] source: Yine de koşmak için kabarınca Ata ve binicisine güler. target: [118, 120, 122, 124, 126, 128, 20, 130, 132] source: Bakın, büyük ata İbrahim'in ganimetten ondalık verdiği bu adam ne kadar büyüktür! target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156] source: O önderler ki, yeni dikilmiş, yeni ekilmiş ağaç gibi, Gövdeleri yere yeni kök salmışken RAB'bin soluğu onları kurutuverir, Kasırga saman gibi savurur. target: [158, 160, 162, 64, 164, 64, 166, 168, 170, 172, 174, 64, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194] source: Ancak ülke kura ile dağıtılacak. Herkesin payı, ata oymağının adına göre olacak. target: [196, 198, 200, 42, 202, 204, 206, 138, 208, 210, 212, 214] source: Ata kırbaç, eşeğe gem, Akılsızın sırtına da değnek gerek. target: [128, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 70] source: Bir kimse Mesih'teyse, yeni yaratıktır; eski şeyler geçmiş, her şey yeni olmuştur. target: [230, 232, 234, 64, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 64, 248] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [250, 252, 8, 254, 256, 258, 260, 262, 264] source: Saul'un oğulları Yonatan, Yişvi ve Malkişua idi. İki kızından büyüğünün adı Merav, küçüğünün adı Mikal'dı. target: [266, 106, 268, 270, 20, 272, 46, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 280, 286] | Ularni qaldurup qoyushtiki meqsiti Israilni sinash, yeni ularning Perwerdigarning Musaning wasitisi bilen ata-bowilirigha buyrughan emrlirini tutidighan-tutmaydighanliqini bilish üchün idi. | [288, 290, 292, 294, 296, 298, 146, 300, 302, 304, 306, 308, 124, 148, 310, 312, 314] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Zerah soyundan Zerah boyu, Şaul soyundan Şaul boyu. target: [4, 6, 8, 4, 10, 12, 6, 8, 12, 14] source: Esav oğlu Reuel'in oğulları şunlardır: Nahat, Zerah, Şamma, Mizza. Bunlar Edom ülkesinde Reuel'in soyundan gelen beylerdi ve Esav'ın karısı Basemat'ın torunlarıydı. target: [16, 18, 20, 22, 24, 26, 24, 28, 24, 30, 32, 24, 34, 36, 38, 40, 42, 20, 6, 44, 46, 48, 50, 16, 52, 54, 56, 58] source: Yoah Zimma'nın, İddo Yoah'ın, Zerah İddo'nun, Yeateray Zerah'ın oğluydu. target: [60, 18, 62, 64, 18, 66, 68, 18, 28, 70, 18, 72, 58] source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 86, 106, 108, 110] source: Tapınak görevlileri Ofel'de yaşıyordu. Önderleri Siha ile Gişpa idi. target: [112, 114, 116, 118, 120, 122, 112, 124, 126, 128, 130, 132] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152] source: Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi. target: [154, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 164, 178, 180, 182, 90, 184, 186, 188, 74, 190, 58] source: Boylarına göre Yahudaoğulları şunlardı: Şela soyundan Şela boyu, Peres soyundan Peres boyu, Zerah soyundan Zerah boyu. target: [192, 194, 196, 198, 200, 6, 8, 202, 10, 204, 6, 8, 206, 10, 70, 6, 8, 4, 14] source: Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan'ın babasıydı. target: [208, 210, 44, 212, 214, 216, 32, 218, 58, 216, 220, 222, 224] source: Bala ölünce, yerine Bosralı Zerah oğlu Yovav geçti. target: [226, 228, 230, 232, 70, 18, 234, 134, 236, 102, 224] source: Bala ölünce, yerine Bosralı Zerah oğlu Yovav geçti. target: [226, 228, 238, 232, 70, 18, 234, 134, 240, 242, 244] source: Şimonoğulları: Nemuel, Yamin, Yariv, Zerah, Şaul. target: [246, 32, 248, 250, 4, 128, 12, 252, 212, 58] source: Sonra bileğine kırmızı iplik bağlı kardeşi doğdu. Ona da Zerah adı verildi. target: [254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 134, 268, 4, 182, 270] | Réuelning oghulliri Nahat, Zerah, Shammah bilen Mizzah idi. | [20, 212, 26, 28, 30, 128, 272, 58] |
source: İşte bu yüzden RAB'bin öfkesi bu ülkeye karşı alevlendi; bu kitapta yazılı bütün lanetleri oraya yağdırdı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 6, 14, 16, 18, 6, 20, 22, 24, 26, 28, 30] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler hayretle, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 6, 46, 48, 50, 52, 6, 54, 56, 58, 60] source: Bu yaptığı RAB'bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu da öldürdü. target: [32, 62, 10, 64, 66, 32, 8, 68, 70, 72, 74] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler, hayret ve dehşet içinde, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [32, 34, 36, 38, 76, 78, 48, 80, 82, 44, 6, 46, 48, 50, 52, 6, 54, 56, 58, 60] source: Bu doğruluk sayıldı ona, Kuşaklar boyu, sonsuza dek sürecek bu. target: [32, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100] source: “Ey insanoğlu, bu günü, bu günün tarihini tam olarak yaz. Çünkü Babil Kralı tam bu gün Yeruşalim'i kuşatmaya başladı. target: [102, 104, 6, 106, 6, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 112, 6, 124, 126, 128, 130] source: Bu yüzden Şilo'ya ne yaptımsa, bana ait olan, güvendiğiniz bu tapınağa da –sizlere, atalarınıza vermiş olduğum bu yere de– aynısını yapacağım. target: [32, 8, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 6, 146, 72, 148, 150, 152, 154, 6, 156, 158, 160, 162] source: Harun'a, “Bu halk sana ne yaptı ki, onları bu korkunç günaha sürükledin?” dedi. target: [164, 166, 168, 170, 134, 172, 174, 176, 6, 178, 180, 182, 184] source: Şimdi size şunu söyleyeyim: Bu adamlarla uğraşmayın, onları rahat bırakın! Çünkü bu girişim, bu hareket insan işiyse, yok olup gidecektir. target: [186, 188, 190, 192, 32, 194, 196, 176, 198, 200, 118, 6, 202, 6, 204, 206, 208, 210, 212, 214] source: Sizden önce bu ülkede yaşayan insanlar bütün bu iğrençlikleri yaparak ülkeyi kirlettiler. target: [216, 218, 6, 220, 222, 224, 24, 6, 226, 228, 46, 230] source: Bu kitaptaki peygamberlik sözlerini duyan herkesi uyarıyorum! Her kim bu sözlere bir şey katarsa, Tanrı da bu kitapta yazılı belaları ona katacaktır. target: [32, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 6, 248, 250, 252, 254, 256, 72, 6, 20, 22, 258, 260, 262] source: RAB bana, “Bu kapı kapalı kalacak, açılmayacak, buradan kimse girmeyecek!” dedi, “İsrail'in Tanrısı RAB bu kapıdan girdi, bu yüzden kapalı kalacak. target: [68, 264, 166, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 68, 6, 286, 288, 6, 8, 268, 290] source: Şimdi yüreğim sıkılıyor, ne diyeyim? ‘Baba, beni bu saatten kurtar’ mı diyeyim? Ama ben bu amaç için bu saate geldim. target: [186, 292, 294, 134, 296, 298, 300, 6, 302, 304, 306, 296, 308, 310, 6, 312, 314, 6, 316, 318] source: Bu kente de içinde yaşayanlara da böyle davranacağım, diyor RAB. Bu kenti Tofet gibi yapacağım. target: [32, 320, 322, 324, 326, 72, 328, 330, 332, 334, 32, 336, 338, 340, 162] | Chünki özümge kelsem, jénim qurbanliqning «sharab hediye»sidek tökülidighan waqti yétip keldi, méning bu dunyadin kétish waqtimmu yéqinlashti. | [118, 342, 344, 346, 340, 348, 350, 352, 314, 354, 356, 358] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [132, 134, 14, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 98, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [162, 164, 166, 168, 170, 172, 166, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 14, 186, 188, 190, 176, 192, 194, 196, 198] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 14, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 150, 226, 228] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 182, 184, 14, 248, 250, 252, 254] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [256, 258, 174, 260, 176, 178, 262, 264, 266, 14, 268, 166, 270, 272, 146, 274, 70, 276, 278] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [280, 282, 284, 286, 288, 36, 290, 36, 292, 294, 14, 296, 298, 300, 166, 302, 304, 306] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [34, 36, 308, 14, 40, 60, 62, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 312, 314, 322, 324] | Meqsiti uning jénini hangdin yandurup qutquzushtur, Uni hayatliq nuri bilen yorutush üchündur. | [326] |
source: Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 14, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46] source: Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan'ın babasıydı. target: [48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 46, 58, 64, 66, 68] source: Saul'un oğulları Yonatan, Yişvi ve Malkişua idi. İki kızından büyüğünün adı Merav, küçüğünün adı Mikal'dı. target: [70, 54, 72, 74, 60, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 46] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [100, 102, 104, 90, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [120, 88, 122, 124, 126, 128, 130, 118] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [132, 134, 136, 138, 140, 142, 132, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [140, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 102, 174, 176] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [102, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [196, 198, 102, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [218, 220, 132, 134, 222, 224, 226, 228, 230, 232] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 80, 246, 248, 250, 252, 14, 254, 108, 256, 258, 260] | Shallom Saulning oghli; Mibsam Shallomning oghli, Mishma Mibsamning oghli idi. | [262, 70, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 46] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Kurak ve ıssız yeri doyursun, Ot bitirsin diye? target: [18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Tanrı'nın yüceliğini, Ot yiyen öküz putuna değiştirdiler. target: [34, 36, 28, 38, 40, 42, 44] source: Çocuklarının çoğalacağını bileceksin, Soyun ot gibi bitecek. target: [46, 48, 50, 52, 54, 56, 58] source: RAB tarlalarda hayvanlarınız için ot sağlayacak, siz de yiyip doyacaksınız. target: [60, 62, 64, 66, 54, 68, 70, 72, 74, 76] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [78, 80, 14, 82, 84, 86, 88, 90, 92] source: “Seninle birlikte yarattığım Behemot'a bak, Sığır gibi ot yiyor. target: [94, 88, 96, 98, 100, 102, 56, 54, 104] source: Ot kurur, çiçek solar, Ama Tanrımız'ın sözü sonsuza dek durur.” target: [28, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [124, 126, 128, 14, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146] source: Kırdaki geyik bile Yeni doğmuş yavrusunu bırakıyor, Çünkü ot yok. target: [148, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 54, 164] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [124, 166, 14, 130, 168, 170, 172, 138, 174, 176, 178, 180, 182, 184] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [186, 188, 190, 192, 194, 196, 14, 198, 200] source: Çünkü onlar ot gibi hemen solacak, Yeşil bitki gibi kuruyup gidecek. target: [162, 202, 54, 56, 204, 206, 208, 210, 56, 212, 214] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [216, 218, 14, 130, 220, 168, 222, 224, 138, 226, 228, 230] | Padishahning emrining qattiqliqi bilen xumdandiki ot intayin yalqunlap yénip turatti, shunglashqa xumdandin chiqiwatqan yalqun Shadrak, Mishak, Ebednégolarni kötürgen eskerlerni köydürüp tashlidi. | [232, 234, 236, 238, 240, 242, 236, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [132, 134, 14, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 98, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [162, 164, 166, 168, 170, 172, 166, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 14, 186, 188, 190, 176, 192, 194, 196, 198] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 14, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 150, 226, 228] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 182, 184, 14, 248, 250, 252, 254] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [256, 258, 174, 260, 176, 178, 262, 264, 266, 14, 268, 166, 270, 272, 146, 274, 70, 276, 278] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [280, 282, 284, 286, 288, 36, 290, 36, 292, 294, 14, 296, 298, 300, 166, 302, 304, 306] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [34, 36, 308, 14, 40, 60, 62, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 312, 314, 322, 324] | andin shularni Saul bilen oghli Yonatanning söngekliri bilen Binyamin zéminidiki Zélada, atisi kishning qebriside depne qildi. Ular padishah emr qilghandek qildi. Andin Xuda xelqning zémin toghruluq dualirini ijabet qildi. | [326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 302, 352, 354, 356, 358, 170, 8, 360, 362, 364, 366] |
source: Musa, “Aman, ya Rab!” dedi, “Ne olur, benim yerime başkasını gönder.” target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 8, 42] source: O zaman RAB'bi adıyla çağırdım, “Aman, ya RAB, kurtar canımı!” dedim. target: [34, 38, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 8, 56, 58, 60, 62, 64, 66] source: “Aman, efendim!” dediler, “Buraya ilk kez yiyecek satın almaya gelmiştik. target: [10, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84] source: Yargıç ancak Tanrı'dır, Birini alçaltır, birini yükseltir. target: [86, 88, 90, 92, 30, 94, 30, 96] source: “Aman, efendim” diye karşılık verdiler, “Biz kulların yalnızca yiyecek satın almaya geldik. target: [98, 100, 102, 104, 106, 8, 10, 68, 108, 110, 112, 114, 80, 116, 118] source: Bağcılar adamın kölelerini yakaladı, birini dövdü, birini öldürdü, ötekini de taşladı. target: [4, 120, 122, 124, 126, 128, 126, 130, 132, 126, 134, 136] source: Musa RAB'be, “Aman, ya Rab!” dedi, “Ben kulun ne geçmişte, ne de benimle konuşmaya başladığından bu yana iyi bir konuşmacı oldum. Çünkü dili ağır, tutuk biriyim.” target: [138, 140, 142, 8, 10, 144, 44, 146, 148, 150, 152, 20, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 86, 44, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 8, 42] source: Yeruşalim'in kuşatılması bitince, kılların üçte birini kentin ortasında yakacaksın. Üçte birini kılıçla kentin çevresine fırlatacak, kalan üçte birini de rüzgara savuracaksın. Ben de yalın kılıç onların peşine düşeceğim. target: [178, 180, 182, 184, 126, 186, 188, 190, 132, 184, 126, 192, 186, 194, 196, 132, 184, 126, 198, 200, 44, 202, 204, 206, 208, 210] source: “Eğer yalancı bir tanık kötü amaçla birini suçlarsa, target: [212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 202, 232, 234] source: Hakaret kalbimi kırdı, dertliyim, Acılarımı paylaşacak birini bekledim, çıkmadı, Avutacak birini aradım, bulamadım. target: [236, 238, 240, 242, 44, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 4, 268, 270] source: Kuşlardan birini toprak bir kapta, akarsuyun üzerinde kesecek. target: [272, 126, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286] source: Yüreği oğlunun acısıyla sızlayan, çocuğun gerçek annesi krala, “Aman efendim, sakın çocuğu öldürmeyin! Ona verin!” dedi. Öbür kadınsa, “Çocuk ne benim, ne de senin olsun, onu ikiye bölsünler!” dedi. target: [92, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 8, 306, 308, 290, 310, 102, 312, 314, 316, 318, 8, 222, 320, 4, 322, 8, 316, 324, 326, 324, 328, 330, 332, 334, 42] source: Uşaklardan birini yanına çağırıp, ‘Ne oluyor?’ diye sordu. target: [92, 336, 126, 338, 340, 342, 344, 346, 348] source: “Kim birini vurup öldürürse, kendisi de kesinlikle öldürülecektir. target: [350, 202, 352, 354, 356, 358, 360, 362, 364] | Özgermes muhebbet we heqiqet özara körüshti; Heqqaniyet we aman-xatirjemlik bir-birini söyüshti; | [366, 368, 170, 370, 372, 374, 376, 170, 378, 380, 382] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Hasadının ardından süreni biçmeyecek, budanmamış asmanın üzümlerini toplamayacaksın. O yıl ülke için dinlenme yılı olacak. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Ellinci yıl sizin için özgürlük yılı olacak. O yıl ekmeyecek, ürünün ardından süreni biçmeyecek, budanmamış asmanın üzümlerini toplamayacaksınız. target: [58, 60, 62, 64, 20, 66, 62, 68, 70, 62, 72, 74, 76, 24, 26, 28, 78, 80, 34, 36, 82, 84, 86] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [88, 90, 92, 94, 96, 98, 16, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [116, 118, 74, 120, 122, 124, 126, 128, 74, 130, 132, 134, 136, 138] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [140, 142, 144, 128, 146, 148, 70, 116, 150, 152, 126, 128, 154, 156, 158, 160, 20, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 128, 174] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [176, 178, 130, 70, 180, 182, 184, 186, 188, 190] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [192, 124, 116, 118, 194, 196, 152, 198, 200, 128, 202, 132, 154, 194, 204] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [206, 208, 122, 210, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [34, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 242, 248] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 130, 270, 272, 274, 276, 98, 16, 278, 252, 254, 280, 268, 266, 282, 284, 286] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [4, 288, 290, 4, 130, 292, 294, 4, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 128, 314] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [224, 316, 318, 320, 322, 324, 326, 328, 330, 44, 332, 334, 336, 22, 228, 338, 4, 340, 342, 344] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [346, 58, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 362, 364, 366, 128, 368, 266, 370, 372, 374, 354, 4, 376, 360, 378, 380, 356, 382, 128] | atliqlar we oqyaliqlarning shawqun-süreni bilen herbir sheherdikiler qéchip kétidu; ular chatqalliqlargha kirip möküwalidu, tashlar üstige chiqiwalidu; barliq sheherler tashlinip ademzatsiz qalidu. | [384, 34, 386, 388, 390, 392, 394, 396, 398, 214, 400, 402, 404, 406, 408, 410, 412, 414, 416, 418, 420] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [104, 202, 204, 206, 208, 210] | Perisiyler Eysaning üstidin erz qilayli dep shabat künide késel saqaytidighan-saqaytmaydighanliqini paylap yüretti. | [212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 232, 234] |
source: İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38] source: Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 38, 70] source: Öğleyin İlyas onlarla alay etmeye başladı: “Bağırın, yüksek sesle bağırın! O tanrıymış. Belki dalgındır, ya da heladadır, belki de yolculuk yapıyor! Yahut uyuyordur da uyandırmak gerekir!” target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 38, 84, 86, 88, 48, 22, 90, 92, 94, 48, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 102, 104, 22, 112, 110, 114, 104, 116, 48, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 38, 130] source: Böylelikle belki soydaşlarımı imrendirip bazılarını kurtarırım. target: [132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150] source: “‘Hayır’ dedi adam. ‘Deliceleri toplarken belki buğdayı da sökersiniz. target: [152, 38, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170] source: Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır. target: [172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 88, 174, 190, 192, 108, 194, 196, 198, 200, 172, 202, 204, 206] source: “Bağın sahibi, ‘Ne yapacağım?’ dedi. ‘Sevgili oğlumu göndereyim. Belki onu sayarlar.’ target: [208, 210, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 16, 124, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 238] source: Belki RAB sıkıntımı görür de, bugün okunan lanetlerin karşılığını iyilikle verir.” target: [240, 94, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 130] source: Ama İsrailliler Hivliler'e, “Sizinle neden antlaşma yapalım?” diye karşılık verdiler, “Belki de yakınımızda yaşıyorsunuz.” target: [268, 270, 272, 274, 276, 38, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 278, 108, 298, 300, 302, 38, 130] source: Bu kötülüğünden tövbe et ve Rab'be yalvar, yüreğindeki bu düşünce belki bağışlanır. target: [304, 250, 306, 308, 310, 312, 314, 316, 318, 250, 320, 322, 324, 326, 328] source: Böylece Yeşu, dağlık bölge, bütün Negev ve Goşen bölgesi, Şefela, Arava ve İsrail dağlarıyla bu dağların etekleri, Seir yönünde yükselen Halak Dağı'ndan Hermon Dağı'nın altındaki Lübnan Vadisi'nde bulunan Baal-Gat'a varıncaya dek bütün toprakları ele geçirdi. Buraların krallarını yakalayıp öldürdü. target: [330, 332, 334, 330, 336, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 354, 348, 356, 354, 358, 346, 360, 362, 364, 366, 342, 368, 364, 370, 372] source: Onisimos'un bir süre senden ayrılması belki de onu temelli geri alman içindi. target: [88, 374, 376, 378, 380, 382, 384, 94, 386, 374, 388, 390, 392, 394, 396, 398] source: Belki o zaman Tanrı fikrini değiştirip bize acır, kızgın öfkesinden döner de yok olmayız.” target: [400, 402, 404, 108, 406, 408, 410, 412, 414, 416, 418] source: Bir kimse doğru insan için güç ölür, ama iyi insan için belki biri ölmeyi göze alabilir. target: [420, 422, 424, 396, 426, 428, 430, 432, 434, 436, 438, 440, 442, 424, 396, 444, 428, 446, 448, 450, 292] | Men silerge éytayki, undaq emes! Belki siler towa qilmisanglar, hemminglarmu oxshash aqiwette halak bolisiler. | [452, 454, 456, 458, 460, 462, 278, 308, 464, 466, 468, 470, 416, 472] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 16, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 56, 68, 70, 72, 74, 76] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [78, 80, 82, 66, 84, 86, 88, 52, 90, 92, 64, 66, 94, 96, 98, 100, 20, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 66, 114] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [116, 118, 68, 88, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [132, 62, 52, 54, 134, 136, 92, 138, 140, 66, 142, 70, 94, 134, 144] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [146, 148, 60, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 184, 190] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 68, 212, 214, 216, 218, 34, 16, 220, 194, 196, 222, 210, 208, 224, 226, 228] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [4, 230, 232, 4, 68, 234, 236, 4, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 66, 256] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [164, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 22, 170, 282, 4, 284, 286, 288] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 66, 314, 208, 316, 318, 320, 300, 4, 322, 306, 324, 326, 302, 328, 66] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [330, 332, 10, 334, 336, 338, 340, 16, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 52, 214, 354, 52, 356, 358] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [86, 88, 52, 56, 58, 92, 360, 362, 364, 66, 26, 366, 368, 370, 372, 374, 376, 378, 380, 168, 374, 382, 26, 366, 368, 370, 384, 386, 348, 388] | Padishah ulargha: Silerge néme layiq körünse, shuni qilimen, — dédi. Shuning bilen xelq yüzdin, mingdin bolup sheherdin chiqiwatqanda, padishah derwazining yénida turdi. | [294, 64, 390, 56, 392, 394, 396, 398, 66, 114, 400, 402, 150, 404, 406, 226, 408, 410, 294, 412, 414, 228] |
source: Süleyman her yıl Hiram'a sarayının yiyecek gereksinimi olarak yirmi bin kor buğday, yirmi kor saf zeytinyağı verirdi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 12, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 4, 6, 38, 40] source: Ammon Kralı'yla savaşarak Ammonlular'ı yendi. Ammonlular o yıl için kendisine yüz talant gümüş, on bin kor buğday, on bin kor arpa verdiler. İkinci ve üçüncü yıllar için de aynı miktarı ödediler. target: [42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 36, 60, 62, 64, 66, 68, 14, 70, 72, 14, 70, 74, 76, 78, 60, 80, 20, 82, 84, 62, 86, 76, 88, 90] source: Ağaç kesen adamlarına yirmi bin kor bulgur, yirmi bin kor arpa, yirmi bin bat şarap, yirmi bin bat zeytinyağı vereceğim.” target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 12, 14, 16, 72, 12, 14, 16, 104, 12, 14, 22, 106, 12, 14, 22, 26, 108, 110, 112, 114] source: Seraflar'dan biri bana doğru uçtu, elinde sunaktan maşayla aldığı bir kor vardı; target: [116, 48, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140] source: Kor için kömür, ateş için odun neyse, Çekişmeyi alevlendirmek için kavgacı da öyledir. target: [142, 144, 146, 148, 150, 144, 152, 154, 156, 158, 160] source: onunla ağzıma dokunarak, “İşte bu kor dudaklarına değdi, suçun silindi, günahın bağışlandı” dedi. target: [42, 162, 164, 166, 112, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 88, 180, 182, 184, 48, 186, 188, 112, 114] source: “Bak, hepsi anızdan farksız, Ateş yakacak onları. Canlarını alevden kurtaramayacaklar. Ne ısınmak için kor, Ne de karşısında oturulacak ateş olacak. target: [92, 190, 192, 194, 196, 150, 54, 198, 190, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 216, 226, 228] source: Ayakları, ocakta kor haline gelmiş parlak tunca benziyordu. Sesi, gürül gürül akan suların sesi gibiydi. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254] source: “İşte, kor halindeki ateşi üfleyen, Amaca uygun silah yapan demirciyi ben yarattım. Yok etsin diye yıkıcıyı da ben yarattım. target: [92, 256, 258, 260, 262, 264, 126, 266, 268, 270, 94, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 94, 286] source: Bat ölçüsüne göre istenen zeytinyağı miktarı, her kordan batın onda biri kadardır. Bir kor on bat ya da bir homere eşittir. target: [26, 108, 288, 290, 48, 292, 294, 296, 298, 126, 22, 300, 302, 304, 306, 290, 220, 126, 308, 310, 312, 306, 22, 126, 314, 316] source: Kendisine gerektiğinde yüz talanta kadar gümüş, yüz kor buğday, yüz bat şarap, yüz bat zeytinyağı ve istediği kadar tuz sağlayın. target: [318, 320, 322, 324, 326, 18, 324, 328, 330, 324, 332, 26, 108, 324, 334, 336, 338, 340, 342] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [344, 346, 348, 350, 162, 352, 312, 318, 354, 356, 358, 360, 282, 362, 62, 364, 366, 368] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [94, 370, 372, 374, 376, 312, 378, 380, 382, 384] | Kor yaki aqsaq-cholaq, chonaq yaki yarisi yiringdap ketken, temretke basqan yaki qotur-chaqa bésip qalghan haywanlar bolsa — bularni Perwerdigargha atap sunsanglar yaki bularni Perwerdigargha atap qurbanliq süpitide qurban’gahta otta köydürsenglar bolmaydu. | [16, 220, 386, 388, 220, 390, 392, 394, 396, 398, 220, 400, 402, 404, 406, 408, 112, 410, 412, 414, 416, 220, 410, 412, 414, 418, 420, 422, 424, 426, 428] |
source: Mikaya gelince kral, “Mikaya, Ramot-Gilat'a karşı savaşa gidelim mi, yoksa vaz mı geçelim?” diye sordu. Mikaya, “Saldır, kazanacaksın! Çünkü RAB onları senin eline teslim edecek” diye yanıtladı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 30, 54] source: Mikaya gelince kral, “Mikaya, Ramot-Gilat'a karşı savaşa gidelim mi, yoksa vaz mı geçeyim?” diye sordu. Mikaya, “Saldırın, kazanacaksınız! Çünkü onlar sizin elinize teslim edilecek” diye yanıtladı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 56, 30, 32, 34, 58, 60, 40, 62, 64, 66, 50, 68, 30, 54] source: O da şöyle yanıt verdi: “O'nun günahkâr olup olmadığını bilmiyorum. Bildiğim bir şey var, kördüm, şimdi görüyorum.” target: [70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: Musa, “Aman, ya Rab!” dedi, “Ne olur, benim yerime başkasını gönder.” target: [104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124] source: O zaman RAB'bi adıyla çağırdım, “Aman, ya RAB, kurtar canımı!” dedim. target: [70, 126, 128, 130, 132, 106, 108, 134, 136, 138, 140] source: Musa, “Bugün kendinizi RAB'be adamış oldunuz” dedi, “Herkes öz oğluna, öz kardeşine düşman kesildiği için bugün RAB sizi kutsadı.” target: [104, 142, 144, 146, 148, 150, 112, 152, 154, 156, 154, 158, 160, 162, 164, 166, 42, 168, 170] source: “Aman, efendim!” dediler, “Buraya ilk kez yiyecek satın almaya gelmiştik. target: [106, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188] source: “Aman, efendim” diye karşılık verdiler, “Biz kulların yalnızca yiyecek satın almaya geldik. target: [106, 190, 30, 192, 194, 196, 198, 200, 182, 184, 186, 202] source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [42, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216, 218] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [220, 222, 224, 226, 228, 154, 230, 232, 234, 236, 238, 130, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 154, 252, 254, 256, 258, 260] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [262, 264, 266, 268, 236, 270, 250, 154, 272] source: Mikaya, “Yaşayan RAB'bin hakkı için, RAB bana ne derse onu söyleyeceğim” diye karşılık verdi. target: [34, 274, 238, 276, 278, 42, 280, 282, 284, 286, 288, 30, 192, 290] source: Mikaya, “Yaşayan RAB'bin hakkı için, Tanrım ne derse onu söyleyeceğim” diye karşılık verdi. target: [34, 274, 238, 276, 278, 292, 282, 284, 286, 288, 30, 192, 290] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [294, 296, 298, 154, 300, 302, 304] | Mikaya: — Men pütkül Israilning taghlarda padichisiz qoylardek tarilip ketkenlikini kördüm. Perwerdigar: «Bularning igisi yoq; bularning herbiri tinch-aman öz öyige qaytsun» dédi, — dédi. | [4, 74, 192, 78, 306, 308, 310, 312, 314, 316, 318, 134, 320, 322, 324, 326, 328, 330, 332, 334, 336] |
source: İmana ve temiz vicdana sarıl. Bazıları temiz vicdanı bir yana iterek iman konusunda battılar. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 8, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28] source: İmana dayanan doğruluk ise şöyle diyor: “Yüreğinde, ‘Göğe –yani Mesih'i indirmeye– kim çıkacak?’ ya da, ‘Dipsiz derinliklere –yani Mesih'i ölüler arasından çıkarmaya– kim inecek?’ deme.” target: [4, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 44, 46, 62, 64, 66, 50, 68, 70] source: İsa, “Bu resim, bu yazı kimin?” diye sordu. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: İşte bu yüzden RAB'bin öfkesi bu ülkeye karşı alevlendi; bu kitapta yazılı bütün lanetleri oraya yağdırdı. target: [88, 78, 90, 92, 94, 78, 96, 98, 100, 78, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler hayretle, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 78, 128, 6, 130, 132, 78, 134, 136, 84, 138] source: Bu yaptığı RAB'bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu da öldürdü. target: [114, 140, 92, 142, 144, 114, 90, 146, 148, 150, 152] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler, hayret ve dehşet içinde, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [114, 116, 118, 120, 154, 156, 6, 158, 160, 126, 78, 128, 6, 130, 132, 78, 134, 136, 84, 138] source: Bu doğruluk sayıldı ona, Kuşaklar boyu, sonsuza dek sürecek bu. target: [114, 32, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176] source: “Ey insanoğlu, bu günü, bu günün tarihini tam olarak yaz. Çünkü Babil Kralı tam bu gün Yeruşalim'i kuşatmaya başladı. target: [178, 180, 78, 182, 78, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 188, 78, 200, 202, 204, 206] source: Bu yüzden Şilo'ya ne yaptımsa, bana ait olan, güvendiğiniz bu tapınağa da –sizlere, atalarınıza vermiş olduğum bu yere de– aynısını yapacağım. target: [114, 90, 208, 210, 212, 214, 216, 218, 220, 78, 222, 150, 224, 226, 228, 230, 78, 232, 234, 236, 238] source: Harun'a, “Bu halk sana ne yaptı ki, onları bu korkunç günaha sürükledin?” dedi. target: [240, 74, 242, 244, 210, 246, 248, 250, 78, 252, 254, 256, 258] source: Şimdi size şunu söyleyeyim: Bu adamlarla uğraşmayın, onları rahat bırakın! Çünkü bu girişim, bu hareket insan işiyse, yok olup gidecektir. target: [260, 262, 264, 266, 114, 268, 270, 250, 272, 274, 194, 78, 276, 78, 278, 280, 282, 284, 286, 288] source: Sizden önce bu ülkede yaşayan insanlar bütün bu iğrençlikleri yaparak ülkeyi kirlettiler. target: [290, 292, 78, 294, 296, 298, 106, 78, 300, 302, 128, 304] source: Bu kitaptaki peygamberlik sözlerini duyan herkesi uyarıyorum! Her kim bu sözlere bir şey katarsa, Tanrı da bu kitapta yazılı belaları ona katacaktır. target: [114, 306, 308, 310, 312, 314, 316, 318, 50, 78, 320, 18, 322, 324, 326, 150, 78, 102, 104, 328, 330, 332] | Mana emdi padishah silerning aldinglarda yürmekte, men bolsam qérip béshim aqardi; mana, méning oghullirimmu aranglarda turidu. Yashliqimdin tartip bu kün’giche silerning aldinglarda méngip keldim. | [260, 262, 334, 336, 18, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 150, 352, 354, 356, 78, 358, 172, 262, 334, 360] |
source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38] source: Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda'ya, hem de Yeruşalim'e öfkelendi. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 18, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 26, 70, 72, 26, 74, 76] source: Mesih hem ölülerin hem yaşayanların Rabbi olmak üzere ölüp dirildi. target: [16, 78, 80, 26, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104] source: Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız, hem de kralınız.” target: [40, 106, 108, 96, 110, 96, 112, 114, 116] source: Musa, “Bugün kendinizi RAB'be adamış oldunuz” dedi, “Herkes öz oğluna, öz kardeşine düşman kesildiği için bugün RAB sizi kutsadı.” target: [118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 16, 124, 138, 140, 142, 96, 144, 146, 148, 88, 126, 150, 152, 154, 156] source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [84, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 62, 182, 184, 168, 186, 188, 190] source: Çünkü biz hem kurtulanlar hem de mahvolanlar arasında Tanrı için Mesih'in güzel kokusuyuz. target: [16, 192, 194, 196, 78, 198, 96, 200, 202, 96, 204, 206, 202, 208] source: Tapınağın hem iç, hem de dış odasının döşemelerini altınla kaplattı. target: [210, 212, 214, 216, 218, 96, 220, 222, 224, 88, 226] source: Çünkü O hem yaralar hem sarar, O incitir, ama elleri sağaltır. target: [16, 18, 228, 230, 118, 232, 234, 18, 236, 238, 92, 240, 242, 244] source: O gelip hem uzakta olan sizlere hem de yakındakilere esenliği müjdeledi. target: [118, 18, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 266] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [92, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284] source: Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Yeruşalim'e gitmemesi için Pavlus'a yalvardık. target: [286, 288, 96, 192, 96, 84, 290, 292, 88, 294, 296, 298, 300, 302, 304] source: Tanrı'nın güvenilirliği hakkı için diyorum ki, size ilettiğimiz söz hem “evet” hem “hayır” değildir. target: [306, 308, 140, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 322, 324, 26, 322, 326, 328] source: “Ahimelek Davut için RAB'be danıştı. Ona hem yiyecek sağladı, hem de Filistli Golyat'ın kılıcını verdi.” target: [122, 330, 92, 332, 334, 336, 190, 26, 68, 338, 88, 340, 342, 344, 346, 122, 156] | Dawut uning bilen birge bolghan ademlerning herbirini hem ularning herbiri öz öyidikilerni u yerge élip chiqti; ular Hébronning sheherliride olturaqlashti. | [348, 92, 88, 350, 352, 354, 356, 96, 358, 360, 140, 362, 18, 364, 366, 368, 370, 372, 374, 376] |
source: Sürgün edilen Yehoyakin'in torunları: Şealtiel, target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi. target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 32, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64] source: Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan'ın babasıydı. target: [66, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 64, 76, 82, 84, 86] source: Saul'un oğulları Yonatan, Yişvi ve Malkişua idi. İki kızından büyüğünün adı Merav, küçüğünün adı Mikal'dı. target: [88, 72, 90, 92, 78, 94, 20, 16, 96, 98, 100, 102, 12, 104, 106, 108, 110, 64] source: “Oysa bir ağaç için umut vardır, Kesilse, yeniden sürgün verir, Eksilmez filizleri. target: [112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 16, 132, 134, 136, 138] source: Babil Kralı Nebukadnessar'ın sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda'daki kendi kentlerine döndü. target: [140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 4, 156, 158, 78, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 12] source: Kiş, Babil Kralı Nebukadnessar'ın Yahuda Kralı Yehoyakin ile birlikte Yeruşalim'den sürgün ettiği kişilerden biriydi. target: [172, 102, 148, 150, 152, 174, 150, 176, 130, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 42, 130, 192, 194, 196, 198] source: Uluslar için sancak kaldıracak, Sürgün İsrailliler'i toplayacak, Dağılmış Yahudalılar'ı Dünyanın dört bucağından bir araya getirecek. target: [200, 202, 204, 44, 178, 206, 208, 210, 186, 200, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 232] source: Babil Kralı Nebukadnessar'ın Babil'e sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda'daki kendi kentlerine döndü. target: [140, 152, 154, 234, 4, 6, 142, 144, 236, 238, 240, 242, 158, 78, 160, 162, 164, 166, 168, 244, 12] source: Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, kendi safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı Babil'e sürgün etti. target: [246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 258, 30, 274, 276, 278, 234, 4, 280] source: Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi. target: [200, 282, 284, 286, 224, 16, 288, 290, 130, 292, 294, 296, 260, 298, 300, 302, 304] source: Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi. target: [200, 282, 284, 286, 224, 16, 288, 294, 16, 130, 292, 296, 260, 298, 300, 302, 304] source: Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, Babil Kralı'nın safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı sürgün etti. target: [306, 250, 308, 254, 258, 260, 310, 148, 150, 312, 314, 266, 316, 78, 258, 318, 194, 186, 320, 322, 324] source: Halkım bilgisizliği yüzünden sürgün edilecek; saygın kişileri kıtlıktan ölecek, kalabalıklar susuzluktan kırılacak. target: [60, 326, 166, 328, 330, 332, 334, 336, 4, 268, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 350] | Tötinchi ayning beshinchi küni — Yehoakinning sürgün bolghanliqining beshinchi yili idi — | [352, 354, 356, 358, 12, 360, 4, 362, 356, 364, 366, 12] |
source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 4, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 46, 48, 50, 74, 38, 76, 78, 80] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 4, 96, 44, 98] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [100, 16, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 118, 120, 142, 144] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [116, 118, 120, 122, 124, 126, 146, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 118, 120, 142, 144] source: Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar. target: [24, 148, 150, 152, 154, 16, 156, 158, 160, 162] source: Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız. target: [164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 12, 44, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 172, 194, 196] source: Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [4, 122, 166, 198, 200, 202, 204, 206, 166, 208, 210, 180, 212, 214, 174, 216, 218, 220, 204, 222, 224, 226, 228, 230] source: Oğullar olduğunuz için Tanrı öz Oğlu'nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruhu'nu yüreklerinize gönderdi. target: [232, 234, 16, 236, 238, 240, 242, 16, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260] source: RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.” target: [118, 262, 60, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 126, 16, 128, 130, 272, 274, 276, 280, 282, 284] source: Akılsızlık çocuğun öz yapısındadır, Değnekle terbiye edilirse akılsızlıktan uzaklaşır. target: [286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308] source: “Siz Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. Tanrınız RAB, öz halkı olmanız için, yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [4, 234, 166, 310, 312, 204, 314, 166, 316, 172, 208, 210, 180, 318, 320, 322, 148, 324, 176, 204, 222, 20, 326] source: Şimdi sözümü dikkatle dinler, antlaşmama uyarsanız, bütün uluslar içinde öz halkım olursunuz. Çünkü yeryüzünün tümü benimdir. target: [328, 234, 330, 136, 332, 334, 336, 338, 340, 180, 342, 344, 346, 176, 204, 348, 350, 282, 4, 352, 208, 354, 282] | Ular déngizning dawalghuwatqan, buzhghunluq dolqunliri, ular öz shermendichilikini qusmaqta; ular ézip ketken yultuzlar bolup, ulargha menggülük qapqarangghuluqning zulmiti hazirlap qoyulghandur. | [356, 358, 360, 362, 364, 356, 16, 366, 368, 356, 370, 372, 374, 376, 378, 380, 382, 384, 386, 388] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: Çağrınızdan doğan tek bir umuda çağrıldığınız gibi, beden bir, Ruh bir, Rab bir, iman bir, vaftiz bir, her şeyden üstün, her şeyle ve her şeyde olan herkesin Tanrısı ve Babası birdir. target: [22, 24, 26, 10, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 36, 40, 36, 42, 36, 44, 36, 46, 48, 50, 46, 52, 54, 46, 56, 58, 60, 62, 54, 64, 66] source: “Sonra İsrail halkına de ki, ‘Günah sunusu olarak bir teke, yakmalık sunu olarak da bir yaşında kusursuz bir buzağı ile bir kuzu alın. target: [68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 10, 84, 4, 6, 82, 86, 10, 16, 88, 10, 90, 92, 10, 94, 96] source: “Bir adam bir çukur açar ya da kazdığı çukurun üzerini örtmezse ve çukura bir boğa ya da bir eşek düşerse, target: [98, 100, 10, 102, 104, 106, 86, 108, 110, 112, 114, 54, 116, 10, 118, 106, 86, 10, 120, 122] | U buningdin bashqa chédirgha qizil boyalghan qochqar térisidin yopuq yasap yapti, andin uning üstidinmu délfin térisidin yasalghan yene bir yopuqni qaplidi. | [124, 8, 126, 128, 130, 132, 10, 134, 136, 138, 74, 140, 142, 10, 144, 146] |
source: İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38] source: Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 38, 70] source: Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 74, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 72, 106, 108, 110] source: İsa, “Bu resim, bu yazı kimin?” diye sordu. target: [48, 112, 38, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 38, 126, 128] source: İşte bu yüzden RAB'bin öfkesi bu ülkeye karşı alevlendi; bu kitapta yazılı bütün lanetleri oraya yağdırdı. target: [130, 132, 134, 136, 138, 132, 140, 142, 132, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler hayretle, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [132, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 132, 140, 120, 132, 186, 188, 190, 192, 126, 194] source: Bu yaptığı RAB'bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu da öldürdü. target: [152, 132, 196, 136, 198, 200, 202, 204, 206] source: Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler, hayret ve dehşet içinde, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. target: [132, 158, 160, 162, 208, 210, 168, 170, 172, 174, 176, 212, 180, 214, 216, 184, 132, 140, 120, 132, 186, 188, 190, 218, 126, 194] source: Bu doğruluk sayıldı ona, Kuşaklar boyu, sonsuza dek sürecek bu. target: [132, 220, 222, 224, 126, 226, 152, 228, 230, 232, 234, 190, 236] source: “Ey insanoğlu, bu günü, bu günün tarihini tam olarak yaz. Çünkü Babil Kralı tam bu gün Yeruşalim'i kuşatmaya başladı. target: [238, 240, 242, 132, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 90, 246, 248, 256, 258, 260, 262, 264, 266] source: Bu yüzden Şilo'ya ne yaptımsa, bana ait olan, güvendiğiniz bu tapınağa da –sizlere, atalarınıza vermiş olduğum bu yere de– aynısını yapacağım. target: [268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 132, 274, 120, 270, 292, 294, 296, 298, 278, 132, 300, 190, 302] source: Harun'a, “Bu halk sana ne yaptı ki, onları bu korkunç günaha sürükledin?” dedi. target: [304, 306, 308, 4, 310, 312, 314, 316, 318, 248, 320, 322, 324, 326, 38, 328] source: Şimdi size şunu söyleyeyim: Bu adamlarla uğraşmayın, onları rahat bırakın! Çünkü bu girişim, bu hareket insan işiyse, yok olup gidecektir. target: [268, 292, 330, 332, 132, 334, 96, 336, 338, 310, 340, 342, 344, 90, 346, 132, 348, 350, 132, 220, 352, 354, 356, 358, 360, 86, 362] source: Sizden önce bu ülkede yaşayan insanlar bütün bu iğrençlikleri yaparak ülkeyi kirlettiler. target: [364, 132, 366, 368, 370, 372, 374, 168, 376, 378, 320, 380, 382, 384, 386, 388, 54, 390] | atanglar we jemetinglarni élip méning qéshimgha kélinglar; men Misir zéminidin eng ésil yerlerni silerge bérey; siler bu zémindin chiqqan nazu-németlerdin yeysiler» — dégin. | [392, 120, 394, 12, 396, 398, 400, 270, 402, 404, 406, 408, 410, 292, 412, 282, 132, 414, 32, 416, 418, 38, 420] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: İç varlığımı sen yarattın, Annemin rahminde beni sen ördün. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: Ya RAB, benimle uğraşanlarla sen uğraş, Benimle savaşanlarla sen savaş! target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 36, 40, 42, 44, 46, 44, 48] source: Sonra, “Sen benden daha doğru bir adamsın” dedi, “Sana kötülük yaptığım halde sen bana iyilikle karşılık verdin. target: [50, 52, 28, 54, 56, 58, 60, 6, 42, 62, 64, 66, 34, 68, 70, 72] source: Sen verince onlar toplar, Sen elini açınca onlar iyiliğe doyar. target: [74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Sonra Korah'a, “Yarın sen ve bütün yandaşların –sen de, onlar da– RAB'bin önünde bulunmak için gelin” dedi, “Harun da gelsin. target: [90, 92, 94, 96, 6, 98, 100, 102, 94, 104, 84, 98, 106, 108, 110, 112] source: O sana ödünç verecek, ama sen ona ödünç vermeyeceksin. O baş, sen kuyruk olacaksın. target: [50, 68, 114, 116, 118, 120, 6, 122, 114, 124, 50, 126, 118, 6, 128, 130] source: İsrailliler Gidyon'a, “Sen, oğlun ve torunun bize önderlik edin” dediler. “Çünkü bizi Midyanlılar'ın elinden sen kurtardın.” target: [132, 134, 136, 28, 6, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 98, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 28, 168] source: Ey adaleti seven güçlü kral, Eşitliği sen sağladın, Yakup soyunda doğru ve adil olanı sen yaptın. target: [170, 172, 174, 176, 146, 178, 180, 182, 6, 184, 186, 188, 98, 190, 192] source: Yoksa sen babamız İbrahim'den üstün müsün? O öldü, peygamberler de öldü. Sen kendini kim sanıyorsun?” target: [194, 6, 196, 198, 200, 50, 202, 204, 206, 208, 6, 210, 212, 214] source: Ama sen sonsuza dek yücesin, ya RAB. target: [66, 104, 30, 32, 216, 218, 220] source: Musa, “Lütfen bizi bırakma” diye üsteledi, “Çünkü çölde konaklayacağımız yerleri sen biliyorsun. Sen bize göz olabilirsin. target: [90, 222, 224, 226, 228, 60, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 230, 148, 244, 246, 248] source: Beni dinle, sana öğüt vereyim. Tanrı seninle olsun. Tanrı'nın önünde halkı sen temsil etmeli, sorunlarını Tanrı'ya sen iletmelisin. target: [250, 8, 252, 254, 256, 34, 68, 258, 260, 262, 98, 264, 266, 268, 100, 36, 270, 272, 28, 6, 146, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292] source: Onlar da kendisine, “Öyleyse sen kimsin? İlyas mısın?” diye sordular. O da, “Değilim” dedi. “Sen beklediğimiz peygamber misin?” sorusuna, “Hayır” yanıtını verdi. target: [84, 294, 28, 296, 146, 212, 298, 300, 302, 28, 304, 306, 28, 308, 34, 50, 310, 28, 312, 314, 28, 316, 6, 318, 302, 28, 304, 320, 322, 50, 324, 28, 326, 28, 168] source: Geçmişte Saul kralımızken, savaşta İsrail'e komuta eden sendin. RAB sana, ‘Halkım İsrail'i sen güdecek, onlara sen önder olacaksın’ diye söz verdi.” target: [328, 330, 160, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 6, 8, 358, 360, 362, 282, 364, 366, 360, 368, 370, 372, 28, 168] | bolmisa, sen yep toyun’ghandin kéyin, ésil öylerni qurup ularda olturaqlashqandin kéyin, | [374, 6, 376, 378, 380, 382, 384, 386, 388, 390, 380] |
source: Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 14, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46] source: Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan'ın babasıydı. target: [48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 46, 58, 64, 66, 68] source: Saul'un oğulları Yonatan, Yişvi ve Malkişua idi. İki kızından büyüğünün adı Merav, küçüğünün adı Mikal'dı. target: [70, 54, 72, 74, 60, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 46] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [100, 102, 104, 90, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [120, 88, 122, 124, 126, 128, 130, 118] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [132, 134, 136, 138, 140, 142, 132, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [140, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 102, 174, 176] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [102, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [196, 198, 102, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [218, 220, 132, 134, 222, 224, 226, 228, 230, 232] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 80, 246, 248, 250, 252, 14, 254, 108, 256, 258, 260] | U ong qolida yette yultuz tutqan bolup, aghzidin ikki bisliq ötkür qilich chiqip turatti. Chirayi xuddi quyashning toluq küchide parlighandek yarqin idi. | [206, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 82, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 46] |
source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: Davut'a, “Sen buraya giremezsin” dediler. Ne var ki, Davut Siyon Kalesi'ni, Davut Kenti'ni ele geçirdi. target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 38, 44, 46, 48] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 60, 86, 88, 90, 92, 94] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [96, 98, 100, 102, 68, 104, 84, 60, 106] source: Yarovam Efrayim'in dağlık bölgesindeki Şekem Kenti'ni onarıp orada yaşamaya başladı. Daha sonra oradan ayrılıp Penuel Kenti'ni onardı. target: [108, 110, 112, 114, 116, 44, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 44, 136] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [138, 140, 142, 60, 144, 146, 148] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [150, 34, 36, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 60, 164, 166] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [150, 34, 36, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 60, 164, 166] source: Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar. target: [168, 170, 172, 174, 176, 60, 178, 180, 182] source: Alnına şu gizemli ad yazılmıştı: BÜYÜK BABİL, DÜNYA FAHİŞELERİNİN VE İĞRENÇLİKLERİNİN ANASI target: [184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206] source: İsa yine, “Tanrı'nın Egemenliği'ni neye benzeteyim?” dedi. target: [208, 210, 212, 214, 216, 218, 220] source: Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız. target: [222, 224, 226, 228, 230, 232, 60, 14, 234, 236, 238, 240, 242] source: Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [244, 4, 246, 248, 250, 252, 4, 60, 14, 254, 246, 256, 258, 260, 262, 264, 20] source: Oğullar olduğunuz için Tanrı öz Oğlu'nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruhu'nu yüreklerinize gönderdi. target: [266, 268, 246, 270, 60, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286] | Laban bolsa qoylirini qirqighili ketkenidi; Rahile öz atisigha tewe «öy butliri»ni oghrilap éliwaldi. | [288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [44, 46, 14, 48, 50, 52, 54, 56, 58] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [18, 60, 62, 14, 22, 64, 66, 68, 30, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 22, 98, 24, 100, 102, 30, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 14, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 36, 162, 164] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [166, 168, 14, 170, 172, 174, 176, 178, 158, 180, 98, 182, 184, 186, 188, 190, 192] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [194, 196, 152, 198, 200, 202, 152, 136, 140, 142, 204, 206, 208, 14, 210, 212, 214, 140, 216, 218, 220, 222] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [224, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 14, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 182, 250, 252] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 206, 208, 14, 272, 274, 276, 278] source: Karılarının başka ilahlara buhur yaktığını bilen erkekler, orada duran kadınlar, Mısır'ın Patros bölgesinde yaşayan bütün halk –ki büyük bir topluluktu– Yeremya'ya şu karşılığı verdi: target: [280, 282, 284, 286, 288, 14, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 202, 304, 306, 308, 256, 36, 310, 312, 314, 316, 318] source: Çünkü Yahya'nın doğru ve kutsal bir adam olduğunu bilen Hirodes ondan korkuyor ve onu koruyordu. Yahya'yı dinlediği zaman büyük bir şaşkınlık içinde kalıyor, yine de onu dinlemekten zevk alıyordu. target: [268, 320, 322, 152, 324, 36, 326, 328, 14, 330, 332, 334, 152, 336, 338, 340, 342, 344, 256, 36, 346, 348, 350, 352, 354, 336, 356, 358, 360] | Eysa ulargha mundaq jawab berdi: — Men bir karametni yaritishim bilen hemminglar hang-tang qélishtinglar. | [362, 364, 36, 366, 368, 370, 372, 374, 82, 376, 378] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [132, 134, 14, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 98, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [162, 164, 166, 168, 170, 172, 166, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 14, 186, 188, 190, 176, 192, 194, 196, 198] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 14, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 150, 226, 228] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 182, 184, 14, 248, 250, 252, 254] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [256, 258, 174, 260, 176, 178, 262, 264, 266, 14, 268, 166, 270, 272, 146, 274, 70, 276, 278] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [280, 282, 284, 286, 288, 36, 290, 36, 292, 294, 14, 296, 298, 300, 166, 302, 304, 306] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [34, 36, 308, 14, 40, 60, 62, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 312, 314, 322, 324] | Shuning bilen Israil Midiyaniylarning aldida tolimu xar haletke chüshüp qaldi; andin Israillar Perwerdigargha nale-peryad kötürdi. | [326, 328, 330, 332, 334, 44, 336, 194, 338, 340] |
source: Her zaman, her yönden, her şeye yeterli ölçüde sahip olarak her iyi işe cömertçe katkıda bulunabilmeniz için, Tanrı her nimeti size bol bol sağlayacak güçtedir. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50] source: Kutsallarla savaşıp onları yenmesine izin verildi. Canavar her oymak, her halk, her dil, her ulus üzerinde yetkili kılındı. target: [52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 30, 76, 30, 78, 30, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96] source: Bundan sonra göğün ortasında uçan başka bir melek gördüm. Yeryüzünde yaşayanlara –her ulusa, her oymağa, her dile, her halka– iletmek üzere sonsuza dek kalıcı olan Müjde'yi getiriyordu. target: [98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 94, 118, 120, 122, 124, 8, 126, 76, 30, 80, 82, 128, 30, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144] source: Bundan sonra Mesih her yönetimi, her hükümranlığı, her gücü ortadan kaldırıp egemenliği Baba Tanrı'ya teslim ettiği zaman son gelmiş olacak. target: [98, 146, 148, 150, 152, 154, 156, 158, 156, 160, 162, 44, 164, 166, 168, 170, 172, 174] source: krallığın bütün illerine yazılı buyruklar gönderdi. Her ile kendi işaretleriyle ve her halka kendi diliyle yazıldı. Her erkeğin kendi evinin egemeni olduğu her dilde vurgulandı. target: [154, 176, 156, 178, 8, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 182, 192, 22, 194, 196, 198, 200, 202, 182, 204, 206, 208, 210, 212, 182, 214, 192, 22, 216, 218, 220, 222] source: Yeni bir ezgi söylüyorlardı: “Tomarı almaya, Mühürlerini açmaya layıksın! Çünkü boğazlandın Ve kanınla her oymaktan, her dilden, Her halktan, her ulustan İnsanları Tanrı'ya satın aldın. target: [224, 226, 112, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 162, 240, 242, 244, 246, 248, 162, 30, 250, 30, 252, 30, 254, 30, 256, 258, 260, 182, 262, 264, 22, 266, 268, 270, 272] source: “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yararlı değildir. “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yapıcı değildir. target: [274, 276, 278, 4, 280, 276, 282, 284, 274, 276, 278, 4, 280, 276, 286, 288, 290] source: Her şey Oğul'a bağımlı kılınınca, Oğul da her şeyi kendisine bağımlı kılan Tanrı'ya bağımlı olacaktır. Öyle ki, Tanrı her şeyde her şey olsun. target: [4, 280, 94, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 20, 22, 6, 306, 308, 310] source: Bundan sonra gördüm ki, her ulustan, her oymaktan, her halktan, her dilden oluşan, kimsenin sayamayacağı kadar büyük bir kalabalık tahtın ve Kuzu'nun önünde duruyordu. Hepsi de birer beyaz kaftan giymişti, ellerinde hurma dalları vardı. target: [312, 314, 316, 318, 320, 30, 126, 30, 76, 30, 322, 324, 44, 326, 84, 328, 330, 112, 332, 334, 336, 162, 338, 340, 342, 64, 344, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360] source: Her zaman sevinin. target: [26, 362] source: Üzerinde yattığı her yatak ve oturduğu her şey kirli sayılacaktır. target: [364, 366, 258, 202, 368, 8, 370, 372, 374, 162, 154, 376, 378, 380, 382, 150, 384, 372, 386] source: Her sabah onu yoklayasın, Her an onu sınayasın? target: [30, 388, 390, 392, 394, 30, 396, 390, 398] source: Her kapı için her aile büyük, küçük ayırmadan kura çekti. target: [400, 402, 404, 406, 408, 410, 210, 182, 412, 414, 416, 418, 8, 420, 422] source: Yoksullar her zaman aranızdadır, ama ben her zaman aranızda olmayacağım.” target: [246, 424, 426, 24, 22, 428, 430, 432, 100, 426, 24, 22, 428, 434, 232, 436] | eksiche, méhir-muhebbet ichide turup heqiqetke bérilip ish körüp, béshimiz bolghan Mesihke baghlinishta her jehettin ösüp yétilidighan bolimiz; | [438, 440, 206, 40, 442, 444, 446, 448, 450, 258, 452, 454, 30, 456, 458, 460, 462] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] | Shunga, i pahishe ayal, Perwerdigarning sözini angla! | [264, 40, 266, 268, 270, 272, 70] |
source: Ah çeken kim? Vah çeken kim? Kimdir çekişip duran? Yakınan kim? Boş yere yaralanan kim? Gözleri kanlı olan kim? target: [4, 6, 8, 10, 6, 8, 12, 14, 16, 18, 8, 20, 22, 24, 8, 26, 28, 30, 8] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [32, 34, 36, 38, 40, 42, 44] source: O'nsuz kim yiyebilir, kim zevk alabilir? target: [46, 48, 50, 48, 52, 54] source: Kim yeryüzünü O'na emanet etti? Kim O'nu bütün dünyanın başına atadı? target: [56, 58, 60, 62, 64, 56, 66, 68, 70, 72, 74] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [76, 78, 42, 80, 82, 84, 86, 88, 90] source: RAB'bin dağına kim çıkabilir, Kutsal yerinde kim durabilir? target: [92, 94, 48, 96, 98, 100, 48, 102] source: “Kim acıyacak sana, ey Yeruşalim? Kim yas tutacak senin için? Hal hatır sormak için Kim yolundan dönüp sana gelecek? target: [104, 106, 108, 110, 112, 56, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 56, 130, 132, 134, 136] source: Kim beni surlu kente götürecek? Kim bana Edom'a kadar yol gösterecek? target: [56, 138, 140, 142, 144, 56, 146, 148, 150, 152, 154] source: Kim beni surlu kente götürecek? Kim bana Edom'a kadar yol gösterecek? target: [56, 138, 140, 142, 144, 56, 146, 148, 150, 152, 154] source: İsa, öğrencileriyle birlikte Filipus Sezariyesi'ne bağlı köylere gitti. Yolda öğrencilerine, “Halk benim kim olduğumu söylüyor?” diye sordu. target: [156, 158, 86, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 48, 178, 180, 182, 184] source: Kim göklere çıkıp indi? Kim yeli avuçlarında topladı? Suları giysisiyle sarıp sarmalayan kim? Kim belirledi dünyanın sınırlarını? Adı nedir, oğlunun adı nedir, biliyorsan söyle! target: [56, 186, 188, 190, 56, 192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 8, 56, 206, 70, 208, 210, 212, 214, 216, 212, 218, 220] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [222, 224, 226, 42, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [222, 246, 42, 228, 248, 250, 252, 236, 254, 256, 258, 260, 262, 264] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [266, 268, 182, 270, 272, 274, 42, 276, 278] | Közlirim zémindiki möminlerdidur, Ular ordamda men bilen bille tursun! Kim mukemmel yolda mangsa, u méning xizmitimde bolidu. | [280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 256, 298, 300, 302, 304, 306] |
source: Sürgün edilen Yehoyakin'in torunları: Şealtiel, target: [4, 6, 8, 10, 12] source: Yarovam Efrayim'in dağlık bölgesindeki Şekem Kenti'ni onarıp orada yaşamaya başladı. Daha sonra oradan ayrılıp Penuel Kenti'ni onardı. target: [14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 24, 44] source: Alnına şu gizemli ad yazılmıştı: BÜYÜK BABİL, DÜNYA FAHİŞELERİNİN VE İĞRENÇLİKLERİNİN ANASI target: [46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68] source: İsa yine, “Tanrı'nın Egemenliği'ni neye benzeteyim?” dedi. target: [70, 72, 74, 76, 78, 80, 82] source: “Oysa bir ağaç için umut vardır, Kesilse, yeniden sürgün verir, Eksilmez filizleri. target: [84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106] source: Babil Kralı Nebukadnessar'ın sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda'daki kendi kentlerine döndü. target: [108, 110, 112, 100, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Kiş, Babil Kralı Nebukadnessar'ın Yahuda Kralı Yehoyakin ile birlikte Yeruşalim'den sürgün ettiği kişilerden biriydi. target: [134, 108, 110, 112, 136, 110, 138, 140, 142, 144, 100, 114, 146, 148] source: Kamış Denizi'ni* ikiye bölene, Sevgisi sonsuzdur; target: [150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Uluslar için sancak kaldıracak, Sürgün İsrailliler'i toplayacak, Dağılmış Yahudalılar'ı Dünyanın dört bucağından bir araya getirecek. target: [162, 90, 164, 166, 4, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 86, 182, 184] source: Babil Kralı Nebukadnessar'ın Babil'e sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda'daki kendi kentlerine döndü. target: [108, 110, 112, 186, 100, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, kendi safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı Babil'e sürgün etti. target: [188, 190, 192, 194, 196, 128, 198, 200, 202, 124, 204, 206, 208, 186, 100, 210] source: Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi. target: [212, 214, 214, 216, 124, 218, 220, 222, 100, 224, 226, 228, 86, 230, 232] source: Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi. target: [212, 214, 214, 216, 124, 218, 220, 222, 100, 224, 226, 228, 86, 230, 232] source: Ardından Penuel Kulesi'ni yıkıp kent halkını kılıçtan geçirdi. target: [234, 42, 236, 238, 240, 242, 244, 246] | yene tamashining sadasi, shad-xuramliq sadasi we toyi boluwatqan yigit-qizning awazi anglinidu, shundaqla Perwerdigarning öyige «teshekkür qurbanliqliri»ni aparghanlarning «Samawi qoshunlarning Serdari bolghan Perwerdigargha teshekkür éytinglar, chünki Perwerdigar méhribandur, uning muhebbiti menggülüktur» deydighan awazliri qaytidin anglinidu; chünki Men sürgün bolghanlarni qayturup zémindiki awatliqni eslige keltürimen, — deydu Perwerdigar. | [248] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 4, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 46, 48, 50, 74, 38, 76, 78, 80] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 4, 96, 44, 98] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [100, 16, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 118, 120, 142, 144] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [116, 118, 120, 122, 124, 126, 146, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 118, 120, 142, 144] source: Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar. target: [24, 148, 150, 152, 154, 16, 156, 158, 160, 162] source: Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız. target: [164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 12, 44, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 172, 194, 196] source: Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [4, 122, 166, 198, 200, 202, 204, 206, 166, 208, 210, 180, 212, 214, 174, 216, 218, 220, 204, 222, 224, 226, 228, 230] source: Oğullar olduğunuz için Tanrı öz Oğlu'nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruhu'nu yüreklerinize gönderdi. target: [232, 234, 16, 236, 238, 240, 242, 16, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260] source: RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.” target: [118, 262, 60, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 126, 16, 128, 130, 272, 274, 276, 280, 282, 284] source: Akılsızlık çocuğun öz yapısındadır, Değnekle terbiye edilirse akılsızlıktan uzaklaşır. target: [286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308] source: “Siz Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. Tanrınız RAB, öz halkı olmanız için, yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [4, 234, 166, 310, 312, 204, 314, 166, 316, 172, 208, 210, 180, 318, 320, 322, 148, 324, 176, 204, 222, 20, 326] source: Şimdi sözümü dikkatle dinler, antlaşmama uyarsanız, bütün uluslar içinde öz halkım olursunuz. Çünkü yeryüzünün tümü benimdir. target: [328, 234, 330, 136, 332, 334, 336, 338, 340, 180, 342, 344, 346, 176, 204, 348, 350, 282, 4, 352, 208, 354, 282] | Dawut qattiq azablandi; chünki barliq xalayiq, herbiri öz oghul-qizliri üchün qayghurup ghezeplinip uni chalma-kések qilip öltüreyli, déyishiwatatti. Emma Dawut özini Xudasi Perwerdigardin küch-quwwetlendürdi. | [356, 358, 360, 4, 180, 362, 364, 16, 366, 226, 368, 370, 74, 372, 36, 374, 376, 116, 356, 46, 378, 380, 382] |
source: Yaşam veren Ruh'tur. Beden bir yarar sağlamaz. Sizlere söylediğim sözler ruhtur, yaşamdır. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 18, 34, 36, 38, 34, 40] source: Bunların tümünü etkin kılan tek ve aynı Ruh'tur. Ruh bunları herkese dilediği gibi, ayrı ayrı dağıtır. target: [42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Öğleyin İlyas onlarla alay etmeye başladı: “Bağırın, yüksek sesle bağırın! O tanrıymış. Belki dalgındır, ya da heladadır, belki de yolculuk yapıyor! Yahut uyuyordur da uyandırmak gerekir!” target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 10, 90, 92, 94, 60, 56, 96, 98, 100, 60, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 108, 110, 56, 118, 116, 120, 110, 122, 60, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 10, 136] source: Böylelikle belki soydaşlarımı imrendirip bazılarını kurtarırım. target: [138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156] source: “‘Hayır’ dedi adam. ‘Deliceleri toplarken belki buğdayı da sökersiniz. target: [158, 10, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176] source: “Bağın sahibi, ‘Ne yapacağım?’ dedi. ‘Sevgili oğlumu göndereyim. Belki onu sayarlar.’ target: [178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 130, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210] source: Suyla ve kanla gelen İsa Mesih'tir. O yalnız suyla değil, suyla ve kanla gelmiştir. Buna tanıklık eden Ruh'tur. Çünkü Ruh gerçektir. target: [60, 18, 212, 38, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 204, 228, 230, 212, 232, 234, 236, 214, 238, 240, 38, 44, 242, 244, 8, 18, 58, 94, 246, 64, 248] source: Belki RAB sıkıntımı görür de, bugün okunan lanetlerin karşılığını iyilikle verir.” target: [250, 100, 252, 254, 256, 258, 44, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 136] source: Ama İsrailliler Hivliler'e, “Sizinle neden antlaşma yapalım?” diye karşılık verdiler, “Belki de yakınımızda yaşıyorsunuz.” target: [276, 278, 280, 282, 284, 10, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 286, 114, 306, 308, 310, 10, 136] source: Bu kötülüğünden tövbe et ve Rab'be yalvar, yüreğindeki bu düşünce belki bağışlanır. target: [312, 44, 314, 316, 318, 320, 322, 18, 324, 44, 326, 328, 330, 332, 334] source: Filistli komutanlar, “Bu İbraniler'in burada ne işi var?” diye sorunca, Akiş şu karşılığı verdi: “Bu, İsrail Kralı Saul'un görevlisi Davut'tur. Bir yıldan uzun süredir yanımda kalıyor. Bana geldiğinden beri kendisinde hiçbir kötülük bulamadım.” target: [336, 338, 10, 44, 340, 44, 342, 344, 112, 346, 10, 136, 348, 336, 350, 10, 44, 352, 354, 356, 358, 360, 98, 60, 44, 342, 362, 364, 362, 366, 368, 26, 114, 370, 98, 60, 270, 218, 372, 374, 44, 376, 378, 200, 380, 382, 136] source: Onisimos'un bir süre senden ayrılması belki de onu temelli geri alman içindi. target: [94, 384, 386, 388, 390, 392, 394, 100, 396, 384, 398, 400, 402, 404, 406, 240] source: Belki o zaman Tanrı fikrini değiştirip bize acır, kızgın öfkesinden döner de yok olmayız.” target: [408, 410, 412, 114, 414, 416, 418, 420, 422, 424, 426] source: Bir kimse doğru insan için güç ölür, ama iyi insan için belki biri ölmeyi göze alabilir. target: [428, 430, 432, 406, 434, 436, 438, 440, 442, 444, 446, 448, 450, 432, 406, 452, 436, 454, 456, 458, 300] | belki tashqirida turup tur; sanga qerzdar kishi özi sanga béridighan kapaletni tashqirigha élip chiqsun. | [236, 460, 462, 464, 466, 468, 470, 64, 466, 472, 474, 476, 478, 480] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 16, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 56, 68, 70, 72, 74, 76] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [78, 80, 82, 66, 84, 86, 88, 52, 90, 92, 64, 66, 94, 96, 98, 100, 20, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 66, 114] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [116, 118, 68, 88, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [132, 62, 52, 54, 134, 136, 92, 138, 140, 66, 142, 70, 94, 134, 144] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [146, 148, 60, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 184, 190] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 68, 212, 214, 216, 218, 34, 16, 220, 194, 196, 222, 210, 208, 224, 226, 228] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [4, 230, 232, 4, 68, 234, 236, 4, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 66, 256] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [164, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 22, 170, 282, 4, 284, 286, 288] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 66, 314, 208, 316, 318, 320, 300, 4, 322, 306, 324, 326, 302, 328, 66] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [330, 332, 10, 334, 336, 338, 340, 16, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 52, 214, 354, 52, 356, 358] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [86, 88, 52, 56, 58, 92, 360, 362, 364, 66, 26, 366, 368, 370, 372, 374, 376, 378, 380, 168, 374, 382, 26, 366, 368, 370, 384, 386, 348, 388] | Shuning bilen u Galiliyediki sinagoglarda telim bérip yüriwerdi. | [390, 392, 88, 394, 396, 398, 400, 402] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [104, 202, 204, 206, 208, 210] | Lékin Eysa menggüge turghachqa, Uning kahinliqi hergiz özgertilmestur. | [114, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 224] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 16, 18, 20, 22] source: Babam'ın evinde kalacak çok yer var. Öyle olmasa size söylerdim. Çünkü size yer hazırlamaya gidiyorum. target: [24, 26, 28, 30, 16, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 38, 16, 44, 46] source: Şiddetli depremler, yer yer kıtlıklar ve salgın hastalıklar, korkunç olaylar ve gökte olağanüstü belirtiler olacak. target: [48, 50, 16, 16, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 54, 64, 66, 68, 22] source: Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer depremler, kıtlıklar olacak. Bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 16, 50, 52, 22, 70, 72, 74, 76] source: Uzunluğu ve genişliği 500 arşınlık bir bölüm kutsal yer için, 50 arşınlık bir yer de çevresindeki alan için ayrılacak. target: [78, 54, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 16, 92, 94, 84, 86, 16, 96, 98, 100, 102, 104] source: Akılsız ellerini kavuşturup kendi kendini yer. target: [106, 108, 110, 112, 114, 116] source: Perdeyi kopçaların altına asıp Levha Sandığı'nı perdenin arkasına koy. Perde Kutsal Yer'le* En Kutsal Yer'i* birbirinden ayıracak. target: [118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 138, 144, 146, 148] source: Gök ve yer bütün öğeleriyle tamamlandı. target: [150, 54, 16, 152, 154, 156] source: Bu yüzden yer sarsılmayacak mı, Üzerinde yaşayan herkes yas tutmayacak mı? Bütün yer Nil gibi yükselecek, Kabarıp yine inecek Mısır'ın ırmağı gibi.” target: [158, 160, 16, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 16, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196] source: Sağ elini uzattın, Yer yuttu onları. target: [198, 200, 202, 204, 206, 208] source: “Aralarında yaşamam için bana kutsal bir yer yapsınlar. target: [210, 212, 102, 214, 90, 86, 16, 216] source: Bir daha evine dönmez, Bulunduğu yer artık onu tanımaz. target: [218, 220, 222, 224, 226, 16, 228, 230, 232] source: Sonra, “Yakınımda bir yer var” dedi, “Orada, kayanın üzerinde dur. target: [234, 236, 86, 16, 238, 240, 242, 244, 246, 248] source: Güvercin konacak bir yer bulamadı, çünkü her yer suyla kaplıydı. Gemiye, Nuh'un yanına döndü. Nuh uzanıp güvercini tuttu ve gemiye, yanına aldı. target: [250, 252, 86, 16, 254, 256, 258, 16, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 54, 280, 268, 282] | Perwerdigar mundaq deydu: — Yuqirida asmanlar mölcherlense, töwende yer ulliri tekshürülüp bilinse, emdi Men Israilning barliq ewladlirining qilghan hemme qilmishliri tüpeylidin ulardin waz kéchip tashlighuchi bolimen, — deydu Perwerdigar. | [284, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 152, 306, 308, 310, 312, 314] |
source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 18, 40, 42] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 18, 40, 42] source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [62, 64, 66, 68, 70, 18, 72, 74, 76, 12, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 16, 18, 92, 94, 96, 98, 100] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [102, 104, 106, 18, 108, 110, 112] source: Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar. target: [114, 116, 118, 120, 122, 18, 124, 126, 128] source: Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız. target: [130, 132, 134, 136, 138, 140, 18, 54, 142, 144, 146, 148, 150] source: Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [152, 44, 154, 156, 158, 160, 44, 18, 54, 162, 154, 164, 166, 168, 170, 172, 60] source: Oğullar olduğunuz için Tanrı öz Oğlu'nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruhu'nu yüreklerinize gönderdi. target: [174, 176, 154, 178, 18, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194] source: RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.” target: [44, 64, 196, 198, 200, 202, 18, 204, 200, 206] source: Akılsızlık çocuğun öz yapısındadır, Değnekle terbiye edilirse akılsızlıktan uzaklaşır. target: [208, 204, 18, 210, 212, 214, 216, 218, 220] source: “Siz Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. Tanrınız RAB, öz halkı olmanız için, yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [222, 152, 44, 154, 156, 158, 160, 152, 132, 18, 54, 162, 224, 164, 166, 168, 170, 172, 60] source: Şimdi sözümü dikkatle dinler, antlaşmama uyarsanız, bütün uluslar içinde öz halkım olursunuz. Çünkü yeryüzünün tümü benimdir. target: [226, 228, 230, 232, 234, 236, 166, 238, 240, 18, 242, 244, 246, 248, 250, 252] | Andin u öz öyini bashquridighan ghojidarigha buyrup: — Bu kishilerning tagharlirini élip kötüreligüdek ashliq qachilap, herbirining pulini taghirining aghzigha sélip qoyghin; | [254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 186, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: Gad oymağından Gilat'taki Ramot, Mahanayim, Heşbon, Yazer ve bunların otlakları. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Bunların dördü de Gat'taki Rafa soyundandı. Davut'la adamları tarafından öldürüldüler. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42] source: Dagon kâhinleri de, Aşdot'taki Dagon Tapınağı'na bütün gelenler de bu yüzden bugün de tapınağın eşiğine basmıyorlar. target: [44, 46, 48, 50, 44, 52, 54, 56, 28, 58, 60, 62, 28, 64, 66, 68] source: Gilat'taki Manaşşe oymağının öbür yarısı: Zekeriya oğlu Yiddo. Benyamin oymağı: Avner oğlu Yaasiel. target: [8, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 80, 90] source: Bu kentler şunlardı: Rubenliler için ovadaki kırsal bölgede Beser, Gadlılar için Gilat'taki Ramot, Manaşşeliler için Başan'daki Golan. target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 100, 8, 10, 112, 100, 114, 116] source: Egemen RAB şöyle diyor: Putları yok edecek, Nof'taki değersiz putlara son vereceğim. Mısır'da artık önder olmayacak, Ülkeye korku salacağım. target: [118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154] source: Sus'taki Yahudiler Adar ayının on dördüncü günü yeniden toplanarak kentte üç yüz kişi daha öldürdüler; ama yağmaya girişmediler. target: [156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190] source: Böylece Anatot'taki tarlayı amcamın oğlu Hanamel'den satın aldım. Tarlaya karşılık kendisine on yedi şekel gümüş tartıp ödedim. target: [192, 194, 196, 198, 80, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 164, 212, 214, 216, 218, 220] source: Ya da, Şiloah'taki kule üzerlerine yıkılınca ölen o on sekiz kişinin, Yeruşalim'de yaşayan öbür insanların hepsinden daha suçlu olduğunu mu sanıyorsunuz? target: [222, 224, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 164, 238, 240, 242, 244, 74, 246, 248, 182, 250, 252, 254, 256] source: RAB'bin Ruhu Yiftah'ın üzerine indi. Yiftah, Gilat ve Manaşşe'den geçti, Gilat'taki Mispa'dan geçerek Ammonlular'a doğru ilerledi. target: [258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 18, 272, 274, 8, 276, 278, 280, 282, 284] source: Kenan'dan sürülmüş olan İsrailli savaşçılar Sarefat'a kadar uzanan toprakları, Sefarat'taki Yeruşalimli sürgünler de Negev'deki kentleri mülk edinecekler. target: [286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 28, 310, 312, 314, 316] source: Ester, “Eğer kral uygun görüyorsa, Sus'taki Yahudiler bugünkü fermanını yarın da uygulasınlar” dedi, “Haman'ın on oğlunun cesetleri de darağacına asılsın.” target: [318, 320, 322, 324, 326, 156, 158, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 164, 342, 344, 28, 346, 348] source: Gad oymağından alınan ve kazayla adam öldürenler için sığınak kent seçilen Gilat'taki Ramot, Mahanayim, Heşbon ve Yazer olmak üzere otlaklarıyla birlikte toplam dört kent verildi. target: [4, 6, 350, 18, 352, 354, 356, 100, 358, 360, 362, 8, 10, 12, 364, 18, 16, 366, 368, 370, 372, 374, 376, 360, 378] source: Bunlar o yıldan başlayarak İsrailliler'i baskı altında ezdiler; Şeria Irmağı'nın ötesinde, Gilat'taki Amorlular ülkesinde yaşayan bütün İsrailliler'i on sekiz yıl baskı altında tuttular. target: [380, 236, 382, 384, 386, 388, 390, 392, 394, 396, 398, 8, 400, 402, 244, 54, 386, 164, 238, 404, 388, 390, 406] | Biraq ikkinchisidiki ehwalmu uningkige oxshash boldi, andin bu ish üchinchiside taki yettinchi qérindashqiche oxshash dawamlashti. | [408, 410, 412, 298, 414, 416, 418, 420] |
source: Yine de koşmak için kabarınca Ata ve binicisine güler. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: Bakın, büyük ata İbrahim'in ganimetten ondalık verdiği bu adam ne kadar büyüktür! target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44] source: Ancak ülke kura ile dağıtılacak. Herkesin payı, ata oymağının adına göre olacak. target: [46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 26, 60, 62, 64, 66] source: Ata kırbaç, eşeğe gem, Akılsızın sırtına da değnek gerek. target: [14, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82] source: “Sen mi ata güç verdin, Dalgalanan yeleyi boynuna giydirdin? target: [84, 86, 26, 88, 90, 92, 94, 96, 98] source: RAB Samuel'e, “Onların sözünü dinle ve başlarına bir kral ata” diye buyurdu. Bunun üzerine Samuel İsrailliler'e, “Herkes kendi kentine dönsün” dedi. target: [100, 102, 104, 106, 108, 16, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138] source: Bu giysileri ağabeyin Harun'a ve oğullarına giydir; sonra bana kâhinlik etmeleri için onları meshedip ata ve kutsal kıl. target: [140, 142, 144, 146, 16, 148, 150, 152, 154, 156, 158, 10, 160, 162, 26, 16, 164, 166] source: Ne var ki, “Bizi yönetecek bir kral ata” demeleri Samuel'in hoşuna gitmedi. Samuel RAB'be yakardı. target: [168, 170, 172, 174, 176, 112, 114, 116, 178, 180, 182, 184, 126, 186, 188] source: Geriye kalanlar, ata binmiş Olan'ın ağzından uzanan kılıçla öldürüldü. Bütün kuşlar bunların etiyle doydu. target: [190, 192, 26, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 214] source: Sonra canavarı, dünya krallarını ve onların ordularını, ata binmiş Olan'la O'nun ordusuna karşı savaşmak üzere toplanmış gördüm. target: [216, 218, 220, 222, 16, 224, 226, 26, 194, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242] source: Sen ve seninle birlikte birçok ulustan oluşan tümü ata binmiş büyük bir kalabalık, güçlü bir ordu uzak kuzeyden geleceksiniz. target: [244, 16, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 26, 194, 24, 112, 258, 260, 112, 262, 264, 266, 268] source: Ona, “Bak, sen yaşlandın” dediler, “Oğulların da senin yolunda yürümüyor. Şimdi, öteki uluslarda olduğu gibi, bizi yönetecek bir kral ata.” target: [270, 272, 274, 276, 278, 280, 78, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 176, 112, 114, 300] source: Gece vadideki mersin ağaçlarının arasında kızıl ata binmiş bir adam gördüm. Arkasında kızıl, kula ve beyaz atlar vardı. target: [302, 304, 306, 308, 310, 312, 26, 194, 112, 38, 242, 314, 316, 318, 16, 320, 322, 324] source: çadırı çevreleyen avlunun direkleriyle tabanlarını, kazıklarını, iplerini ve bunların kullanımıyla ilgili bütün eşyaları taşıyacaklar. Herkesi yapacağı belirli işe ata. target: [326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 16, 210, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358] | Axiri bérip, u yenila ata-bowilirining yénigha kétidu; Ular menggüge yoruqluqni körelmeydu. | [360, 362, 364, 366, 368, 370, 372, 374, 376] |
source: “Oysa bir ağaç için umut vardır, Kesilse, yeniden sürgün verir, Eksilmez filizleri. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Babil Kralı Nebukadnessar'ın sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda'daki kendi kentlerine döndü. target: [34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70] source: Kiş, Babil Kralı Nebukadnessar'ın Yahuda Kralı Yehoyakin ile birlikte Yeruşalim'den sürgün ettiği kişilerden biriydi. target: [72, 74, 42, 44, 46, 76, 44, 78, 22, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 22, 96, 98, 100, 102] source: Uluslar için sancak kaldıracak, Sürgün İsrailliler'i toplayacak, Dağılmış Yahudalılar'ı Dünyanın dört bucağından bir araya getirecek. target: [104, 106, 108, 110, 80, 112, 114, 116, 88, 104, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138] source: Babil Kralı Nebukadnessar'ın Babil'e sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda'daki kendi kentlerine döndü. target: [34, 46, 48, 140, 50, 142, 36, 38, 144, 146, 148, 150, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 152, 70] source: Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, kendi safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı Babil'e sürgün etti. target: [154, 156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 166, 182, 184, 186, 188, 140, 50, 190] source: Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi. target: [104, 192, 194, 196, 130, 24, 198, 200, 22, 202, 204, 206, 168, 208, 210, 212, 214] source: Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi. target: [104, 192, 194, 196, 130, 24, 198, 204, 24, 22, 202, 206, 168, 208, 210, 212, 214] source: Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, Babil Kralı'nın safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı sürgün etti. target: [216, 158, 218, 162, 166, 168, 220, 42, 44, 222, 224, 174, 226, 56, 166, 228, 98, 88, 230, 232, 234] source: Halkım bilgisizliği yüzünden sürgün edilecek; saygın kişileri kıtlıktan ölecek, kalabalıklar susuzluktan kırılacak. target: [236, 238, 64, 240, 242, 244, 246, 248, 50, 176, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262] source: Savaş Tanrı'nın isteğiyle olduğu için düşmandan birçok kişiyi öldürdüler. Sürgün dönemine dek Hacerliler'in topraklarında yaşadılar. target: [264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 50, 284, 94, 286, 288, 290, 88, 292] source: RAB şöyle diyor: “Gazzeliler'in cezasını kaldırmayacağım. Çünkü günah üstüne günah işlediler, Edomlular'a teslim etmek için Bütün halkı sürgün ettiler. target: [294, 296, 298, 70, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 314, 192, 316, 318, 320, 4, 94, 322, 324, 326, 328, 330, 98, 88, 232, 234] source: Evet, o gün büyük bir boru çalınacak; Asur'da yitenlerle Mısır'a sürgün edilenler gelip kutsal dağda, Yeruşalim'de RAB'be tapınacaklar. target: [56, 236, 332, 116, 334, 336, 338, 340, 342, 22, 344, 346, 348, 350, 352, 56, 354, 346, 356, 358, 360, 94, 362, 364, 366, 368, 370, 372, 374] source: Komutan Nebuzaradan yoksullardan bazılarını, kentte sağ kalanları, Babil Kralı'nın safına geçen kaçakları ve zanaatçıları sürgün etti. target: [216, 158, 160, 376, 378, 380, 382, 80, 384, 162, 166, 168, 220, 42, 44, 222, 224, 174, 226, 56, 166, 228, 98, 88, 230, 232, 234] | |ה| (Xé) Küshendiliri uninggha xojayin boldi, Düshmenliri ronaq tapmaqta; Chünki uning köpligen asiyliqliri tüpeylidin, Perwerdigar uni jebir-japagha qoydi. Uning baliliri kelmeske ketti, Küshendisige esir bolup sürgün boldi. | [386, 388, 390, 192, 392, 394, 396, 398, 400, 4, 24, 402, 404, 406, 294, 408, 410, 412, 24, 414, 416, 418, 420, 98, 176, 50, 422] |
source: Ayrıca İsrail'den yüz talant gümüş karşılığında, yüz bin yiğit savaşçı tuttu. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 10, 22, 24, 26, 28] source: Tanrı'nın Tapınağı'nın adanması için yüz boğa, iki yüz koç, dört yüz kuzu kurban ettiler. Oymakların sayısına göre, bütün İsrailliler için günah sunusu olarak on iki teke sundular. target: [30, 32, 34, 36, 38, 40, 10, 42, 44, 10, 46, 48, 50, 10, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 58, 68, 70, 72, 74, 76, 44, 78, 80] source: Kral Süleyman dövme altından her biri altı yüz şekel ağırlığında iki yüz büyük kalkan yaptırdı. target: [82, 84, 44, 10, 86, 88, 90, 48, 92, 94, 96, 10, 98, 100, 102, 104] source: Kral Süleyman her biri altı yüz şekel ağırlığında dövme altından iki yüz büyük kalkan yaptırdı. target: [82, 84, 44, 10, 86, 88, 90, 48, 92, 94, 96, 10, 98, 100, 106] source: Süleyman'ın kral kızlarından yedi yüz karısı ve üç yüz cariyesi vardı. Karıları onu yolundan saptırdılar. target: [108, 110, 10, 112, 114, 116, 48, 118, 10, 120, 122, 124, 126, 108, 128, 130, 132] source: Bunun üzerine Davut yanındaki altı yüz kişiyle yola çıktı. Besor Vadisi'ne geldiler. Vadiyi geçemeyecek kadar bitkin düşen iki yüz kişi orada kaldı. Davut dört yüz kişiyle akıncıları kovalamayı sürdürdü. target: [134, 48, 108, 136, 138, 140, 96, 10, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164] source: Adam avluyu ölçtü. Kareydi, uzunluğu yüz arşın, genişliği yüz arşındı. Sunak tapınağın önündeydi. target: [4, 166, 168, 170, 10, 172, 174, 10, 172, 50, 176, 124, 178, 180, 182, 184, 186] source: Davut tepenin doruğunu biraz geçince, Mefiboşet'in hizmetkârı Siva palan vurulmuş ve üzerlerine iki yüz ekmek, yüz salkım kuru üzüm, yüz tane taze meyve ve bir tulum şarap yüklü iki eşekle onu karşıladı. target: [134, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200, 44, 10, 202, 8, 10, 204, 206, 10, 208, 210, 212, 48, 8, 214, 216, 44, 218, 220, 108, 222, 224] source: İshak yüz seksen yıl yaşadı. target: [226, 228, 230, 8, 10, 232, 234, 236] source: Bunun üzerine Avigayil, hiç zaman yitirmeden, iki yüz ekmek, iki tulum şarap, hazırlanmış beş koyun, beş sea kavrulmuş buğday, yüz salkım kuru üzüm ve iki yüz parça incir pestili alıp eşeklere yükledi. target: [238, 240, 44, 10, 202, 44, 214, 242, 244, 246, 248, 244, 250, 252, 8, 10, 204, 206, 44, 10, 254, 212, 256, 258, 220] source: Bundan sonra adam tapınağı ölçtü. Uzunluğu yüz arşındı. Tapınağın açık alanı, yapı ve duvarları yüz arşın uzunluktaydı. target: [260, 262, 264, 266, 168, 108, 170, 10, 268, 270, 272, 274, 174, 10, 268, 276, 278, 280, 282, 284, 174, 10, 268, 270] source: Yoav sayımın sonucunu krala bildirdi: İsrail'de kılıç kuşanabilen sekiz yüz bin, Yahuda'daysa beş yüz bin kişi vardı. target: [286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 10, 308, 310, 244, 10, 312, 122, 314, 316] source: Onlara yüz çevireceğim. Şimdi ateşten kurtulsalar bile, ateş onları yine de yakıp yok edecek. Onlara yüz çevirince, benim RAB olduğumu anlayacaksınız. target: [318, 320, 322, 18, 324, 40, 8, 326, 328, 330, 8, 332, 334, 336, 338, 318, 320, 322, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 354] source: sayımın sonucunu Davut'a bildirdi: İsrail'de kılıç kuşanabilen bir milyon yüz bin, Yahuda'daysa dört yüz yetmiş bin kişi vardı. target: [286, 356, 358, 290, 292, 360, 294, 362, 364, 298, 366, 300, 302, 368, 8, 370, 8, 10, 372, 374, 366, 300, 302, 368, 50, 10, 376, 22, 340, 224] | U yene alte yüz xillan’ghan jeng harwisi, shundaqla Misirdiki barliq jeng harwilirini yighdurup, ularning herbirige leshker bashliqlirini olturghuzup élip mangdi. | [4, 6, 96, 10, 378, 380, 382, 384, 386, 66, 380, 388, 390, 392, 394, 396, 398, 400, 256, 402] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 32, 58, 60, 62, 64, 66] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [68, 70, 72, 74, 40, 76, 56, 32, 78] source: Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım. target: [80, 82, 84, 32, 86, 88, 90] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 32, 110, 112] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 32, 110, 112] source: Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar. target: [114, 116, 118, 120, 122, 32, 124, 126, 128] source: Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız. target: [130, 132, 134, 136, 138, 140, 32, 14, 142, 144, 146, 148, 150] source: Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [152, 4, 154, 156, 158, 160, 4, 32, 14, 162, 154, 164, 166, 168, 170, 172, 20] source: Oğullar olduğunuz için Tanrı öz Oğlu'nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruhu'nu yüreklerinize gönderdi. target: [174, 176, 154, 178, 32, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194] source: RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.” target: [4, 24, 196, 198, 200, 202, 32, 204, 200, 206] source: Akılsızlık çocuğun öz yapısındadır, Değnekle terbiye edilirse akılsızlıktan uzaklaşır. target: [208, 204, 32, 210, 212, 214, 216, 218, 220] source: “Siz Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. Tanrınız RAB, öz halkı olmanız için, yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti. target: [222, 152, 4, 154, 156, 158, 160, 152, 132, 32, 14, 162, 224, 164, 166, 168, 170, 172, 20] source: Şimdi sözümü dikkatle dinler, antlaşmama uyarsanız, bütün uluslar içinde öz halkım olursunuz. Çünkü yeryüzünün tümü benimdir. target: [226, 228, 230, 232, 234, 236, 166, 238, 240, 32, 242, 244, 246, 248, 250, 252] | Ular jeng qoralliri bilen tehtisaragha chüshken, qilichliri öz béshi astigha qoyulghan, xetne qilinmay turup yiqilghan palwanlar arisida yatmaydu; ularning qebihlikliri öz ustixanliri üstide bolidu — gerche ular tiriklerning zéminida baturlarghimu wehshet salghan bolsimu! | [254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 296, 298, 102, 300, 302, 304, 306, 308] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] | — Eger Manga atap tashlardin qurban’gah yasimaqchi bolsang, yonulghan tashlardin yasimighin; chünki tashlargha eswabingni tegküzseng, ular napak bolup qalidu. | [26, 264, 34, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 268, 278, 138, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38] source: Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda'ya, hem de Yeruşalim'e öfkelendi. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 18, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 26, 70, 72, 26, 74, 76] source: Mesih hem ölülerin hem yaşayanların Rabbi olmak üzere ölüp dirildi. target: [16, 78, 80, 26, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104] source: Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız, hem de kralınız.” target: [40, 106, 108, 96, 110, 96, 112, 114, 116] source: Çünkü biz hem kurtulanlar hem de mahvolanlar arasında Tanrı için Mesih'in güzel kokusuyuz. target: [16, 118, 120, 122, 78, 124, 96, 126, 128, 96, 130, 132, 128, 134] source: Tapınağın hem iç, hem de dış odasının döşemelerini altınla kaplattı. target: [136, 138, 140, 142, 144, 96, 146, 148, 150, 88, 152] source: Çünkü O hem yaralar hem sarar, O incitir, ama elleri sağaltır. target: [16, 18, 154, 156, 158, 160, 162, 18, 164, 166, 92, 168, 170, 172] source: O gelip hem uzakta olan sizlere hem de yakındakilere esenliği müjdeledi. target: [158, 18, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194] source: Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Yeruşalim'e gitmemesi için Pavlus'a yalvardık. target: [196, 198, 96, 118, 96, 84, 200, 202, 88, 204, 206, 208, 210, 212, 214] source: Tanrı'nın güvenilirliği hakkı için diyorum ki, size ilettiğimiz söz hem “evet” hem “hayır” değildir. target: [216, 218, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 26, 234, 238, 240] source: “Ahimelek Davut için RAB'be danıştı. Ona hem yiyecek sağladı, hem de Filistli Golyat'ın kılıcını verdi.” target: [242, 244, 92, 246, 248, 250, 252, 26, 68, 254, 88, 256, 258, 260, 262, 242, 264] source: Bundan sonra Levililer hem kendileri, hem de kâhinler adına hazırlık yaptılar. Çünkü Harun soyundan kâhinler akşam geç vakte kadar yakmalık sunu ve yağ sunmakla uğraşıyorlardı. Bu nedenle Levililer hem kendileri, hem de Harun soyundan gelen kâhinler için hazırlık yaptılar. target: [266, 268, 270, 26, 272, 274, 276, 16, 278, 140, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 26, 294, 296, 88, 298, 300, 302, 62, 304, 270, 26, 306, 308, 280, 310, 274, 312, 314, 316] source: “Hem sen, hem de yanındaki halk tükeneceksiniz. Bu işi tek başına kaldıramazsın. Sana ağır gelir. target: [318, 320, 322, 324, 326, 178, 328, 330, 332, 16, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 318, 346, 348, 350, 352] source: Sonra ağaç odun olarak kullanılır. İnsan aldığı odunla hem ısınır, Hem tutuşturup ekmek pişirir, Hem de bir ilah yapıp tapınır. Yaptığı putun önünde yere kapanır. target: [354, 356, 358, 360, 362, 364, 366, 368, 370, 18, 372, 374, 376, 378, 18, 170, 364, 380, 382, 384, 386, 96, 68, 388, 390, 346, 392, 394, 350, 68, 396, 398] | U sanga jéningni yéngilighuchi hem qérighiningda séni ezizlighuchi bolidu; chünki séni söyidighan, sanga yette oghuldin ewzel bolghan kélining uni tughdi, — dédi. | [18, 338, 400, 402, 96, 404, 406, 408, 410, 16, 406, 412, 338, 414, 416, 418, 308, 420, 346, 422, 242, 264] |
source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [4, 6, 8, 10, 12, 10, 14, 10, 16, 10, 18, 20] source: Çağrınızdan doğan tek bir umuda çağrıldığınız gibi, beden bir, Ruh bir, Rab bir, iman bir, vaftiz bir, her şeyden üstün, her şeyle ve her şeyde olan herkesin Tanrısı ve Babası birdir. target: [22, 24, 26, 24, 28, 30, 32, 34, 10, 36, 38, 28] source: “Sonra İsrail halkına de ki, ‘Günah sunusu olarak bir teke, yakmalık sunu olarak da bir yaşında kusursuz bir buzağı ile bir kuzu alın. target: [40, 42, 44, 46, 28, 48, 50, 52, 8, 10, 54, 56, 58, 4, 6, 8, 10, 60, 62, 10, 64, 56, 58, 66, 68, 70, 10, 72, 74, 76] | Men qandaqmu séni tashlap qoyimen, i Efraim? Men qandaqmu séni düshmen’ge tapshurimen, i Israil?! Qandaqmu séni Admah shehiridek qilimen?! Séni qandaqmu Zeboim shehiridek bir terep qilimen?! Qelbim ich-baghrimda qaynap kétiwatidu, Méning barliq rehimdilliqim qozghiliwatidu! | [78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 78, 80, 82, 92, 94, 88, 96, 80, 82, 98, 100, 102, 82, 80, 104, 100, 10, 106, 102, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122] |
source: Böylece Samuel Saul'la birlikte geri döndü ve Saul RAB'be tapındı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Davut'un söylediklerini duyanlar Saul'a ilettiler. Saul onu çağırttı. target: [24, 26, 28, 30, 32, 18, 34, 36] source: Saul bu sözleri duyunca, Tanrı'nın Ruhu güçlü bir biçimde onun üzerine indi. Saul çok öfkelendi. target: [18, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 18, 60, 62] source: Davut Saul'un kendisini gönderdiği her yere gitti ve başarılı oldu. Bu yüzden Saul ona ordusunda üstün bir rütbe verdi. Bu olay bütün halkı, Saul'un görevlilerini bile hoşnut etti. target: [64, 66, 68, 70, 72, 74, 76, 16, 78, 80, 82, 84, 18, 86, 88, 90, 50, 92, 94, 82, 96, 98, 100, 66, 102, 104, 106, 108] source: Bunun üzerine Davut, Saul'un ordugah kurduğu yere gitti ve Saul'la ordusunun başkomutanı Ner oğlu Avner'in nerede yattıklarını gördü. Saul ordugahın ortasında, askerler de çevresinde yatıyorlardı. target: [110, 56, 112, 66, 114, 116, 74, 76, 16, 8, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 18, 134, 136, 138, 140, 142, 144] source: Ertesi gün Tanrı'nın gönderdiği kötü bir ruh Saul'un üzerine güçlü bir biçimde indi. Saul evinde sayıklamaya başladı. Davut her zamanki gibi yine lir çalıyordu. Saul'un elinde bir mızrak vardı. target: [146, 148, 44, 70, 150, 50, 152, 66, 56, 48, 50, 52, 58, 18, 154, 156, 158, 64, 72, 160, 162, 164, 166, 168, 66, 170, 50, 172, 174] source: Bu arada Saul'un öbür kızı Mikal Davut'a gönül vermişti. Bunu duyan Saul sevindi. target: [82, 176, 66, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 18, 194] source: Yere yıkıldım. Bir sesin bana, ‘Saul, Saul! Neden bana zulmediyorsun?’ dediğini işittim. target: [196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 214, 216, 218] source: Saul İsrail'in Tanrısı RAB'be, “Bana doğru yanıtı ver” dedi. Kura Yonatan'la Saul'a düştü, halk aklandı. target: [18, 220, 222, 224, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 30, 240, 242, 244] source: Bunun üzerine koşup Saul'u oradan getirdiler. Saul halkın arasına geldi. Boyu hepsinden bir baş uzundu. target: [110, 56, 246, 248, 250, 252, 18, 254, 256, 258, 260, 262, 50, 264, 266] source: Saul'un öldüğünü görünce, silah taşıyıcısı da kendini kılıcının üzerine attı ve Saul'la birlikte öldü. target: [66, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 56, 282, 16, 8, 10, 284] source: Davut Saul'un istediği gibi ant içti. Sonra Saul evine döndü. Davut'la adamları da sığınağa gittiler. target: [64, 66, 286, 162, 288, 290, 292, 18, 294, 296, 298, 300, 276, 302, 304] source: Halk bir kral isteyince, Tanrı onlar için Benyamin oymağından Kiş oğlu Saul'u yetiştirdi. Saul kırk yıl krallık yaptı. target: [306, 50, 308, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 322, 124, 248, 324, 18, 326, 328, 330, 332] source: Saul'un ordu komutanı Ner oğlu Avner, Saul oğlu İş-Boşet'i yanına alıp Mahanayim'e götürmüştü. target: [66, 334, 336, 122, 124, 338, 18, 124, 340, 342, 344, 346, 348] | Saul derwazida turghan Samuilning qéshigha bérip: Silidin soray, aldin körgüchining öyi nede, dep soridi. | [18, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 362, 364, 366, 368, 370, 234] |
source: Tanrı'nın güvenilirliği hakkı için diyorum ki, size ilettiğimiz söz hem “evet” hem “hayır” değildir. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 22, 26, 28] source: İnsanoğlu'na* karşı bir söz söyleyen, bağışlanacak; ama Kutsal Ruh'a karşı bir söz söyleyen, ne bu çağda, ne de gelecek çağda bağışlanacaktır. target: [30, 32, 34, 20, 36, 38, 40, 42, 44, 32, 34, 20, 36, 46, 48, 50, 46, 52, 54, 56, 58] source: İsa Lazar'ın ölümünden söz ediyordu, ama onlar olağan uykudan söz ettiğini sanmışlardı. target: [60, 62, 64, 20, 66, 40, 68, 70, 72, 20, 74, 76] source: Hem Rab'bin, hem cinlerin kâsesinden içemezsiniz; hem Rab'bin, hem cinlerin sofrasına ortak olamazsınız. target: [78, 80, 22, 82, 84, 86, 22, 80, 22, 82, 88, 90, 92] source: Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda'ya, hem de Yeruşalim'e öfkelendi. target: [94, 96, 14, 98, 100, 102, 48, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 52, 124, 126] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa yeni şarap tulumları patlatır; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. target: [128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 132, 144, 146, 148, 22, 144, 150, 22, 52, 152, 154] source: Üstelik dünyanın öteki uluslarının insan eliyle yapılmış ilahlarından söz edercesine Yeruşalim'in Tanrısı'ndan söz ettiler. target: [156, 158, 160, 162, 164, 166, 168, 170, 20, 172, 174, 176, 20, 178] source: O da onlara, “İşte böylece Göklerin Egemenliği için eğitilmiş her din bilgini, hazinesinden hem yeni hem eski değerler çıkaran bir mal sahibine benzer” dedi. target: [180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 10, 194, 196, 198, 200, 202, 22, 132, 22, 136, 204, 206, 34, 208, 210, 212, 214] source: Eğer bir peygamber RAB'bin adına konuşur, ama konuştuğu söz yerine gelmez ya da gerçekleşmezse, o söz RAB'den değildir. Peygamber saygısızca konuşmuştur. Ondan korkmayın.” target: [216, 34, 218, 220, 222, 224, 40, 226, 20, 228, 230, 232, 182, 234, 236, 20, 238, 28, 240, 242, 244, 246, 248] source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [250, 14, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 22, 266, 22, 268, 270, 272, 274, 22, 276, 22, 278, 270, 280] source: İsa onlara şu benzetmeyi de anlattı: “Hiç kimse yeni giysiden bir parça yırtıp eski giysiyi yamamaz. Yoksa hem yeni giysi yırtılır, hem de o giysiden koparılan yama eskisine uymaz. target: [60, 282, 284, 286, 52, 288, 290, 130, 132, 292, 34, 294, 296, 136, 298, 300, 142, 22, 132, 302, 304, 22, 52, 236, 292, 306, 308, 310, 312] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa tulumlar patlar; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara konur, böylece her ikisi de korunmuş olur.” target: [128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 152, 314, 22, 144, 150, 22, 52, 152, 154, 316, 144, 132, 138, 318, 188, 196, 320, 52, 322, 324] source: RAB'be ihanet ettiler, Evlilik dışı çocuk yaptılar; Şimdi yiyip bitirecek Yeni Ay törenleri, Hem onları hem de tarlalarını. target: [326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 316, 346, 348, 78, 350, 22, 52, 352] source: Ama inanlılar topluluğunda dillerle on bin söz söylemektense, başkalarını eğitmek için zihnimden beş söz söylemeyi yeğlerim. target: [354, 356, 358, 360, 362, 364, 20, 366, 368, 370, 10, 372, 374, 20, 376, 378] | Keynidin, bir muqeddes perishtining söz qilghanliqini anglidim, shuning bilen yene bir muqeddes perishte söz qilghan perishtidin: — Ghayibane alamette körün’gen bu weqeler, yeni «weyran qilghuchi» asiyliq, kündilik qurbanliqning emeldin qaldurulushi, hemde muqeddes ibadetxanidiki «muqeddes jay»ning hem Xudaning xelqining ayagh asti qilinishi qanchilik waqit dawamlishidu? — dep sorighanliqini anglidim. | [380, 382, 34, 384, 386, 388, 390, 382, 34, 392, 120, 394, 396, 398, 400, 402, 404, 406, 382, 408, 410, 412, 414, 416, 418, 420, 422, 424, 46, 426, 428, 430, 432, 434] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Yeni şarabı yeni tulumlara doldurmak gerek. target: [4, 6, 8, 6, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 34, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66] source: İsyanlarınızı kendinizden uzaklaştırın. Yeni bir yürek, yeni bir ruh edinin. Neden öleceksin, ey İsrail halkı? target: [68, 70, 72, 74, 76, 78, 6, 80, 82, 6, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96] source: Bir kimse Mesih'teyse, yeni yaratıktır; eski şeyler geçmiş, her şey yeni olmuştur. target: [4, 98, 100, 102, 104, 106, 6, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 6, 124] source: Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan'ın babasıydı. target: [126, 128, 130, 132, 134, 136, 82, 138, 66, 136, 140, 142, 144] source: “Çünkü bakın, yeni bir yeryüzü, Yeni bir gök yaratmak üzereyim; Geçmiştekiler anılmayacak, akla bile gelmeyecek. target: [146, 148, 150, 6, 152, 82, 6, 154, 156, 158, 114, 160, 162, 164, 166, 168] source: Size yeni bir yürek verecek, içinize yeni bir ruh koyacağım. İçinizdeki taştan yüreği çıkaracak, size etten bir yürek vereceğim. target: [150, 170, 6, 80, 172, 174, 6, 108, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 108, 192, 194, 196] source: O önderler ki, yeni dikilmiş, yeni ekilmiş ağaç gibi, Gövdeleri yere yeni kök salmışken RAB'bin soluğu onları kurutuverir, Kasırga saman gibi savurur. target: [44, 198, 44, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 106, 214, 216, 44, 218, 220, 222, 224, 226, 186, 228] source: Saul'un oğulları Yonatan, Yişvi ve Malkişua idi. İki kızından büyüğünün adı Merav, küçüğünün adı Mikal'dı. target: [230, 132, 232, 234, 82, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 210, 250, 252, 254, 256, 66] source: Ama biz Tanrı'nın vaadi uyarınca doğruluğun barınacağı yeni gökleri, yeni yeryüzünü bekliyoruz. target: [258, 260, 262, 240, 264, 266, 6, 268, 270, 272, 274, 106, 276, 278, 280] source: Yeni Ay Günü kusursuz bir boğa, altı kuzu ve bir koç sunacak. target: [282, 284, 286, 106, 288, 290, 292, 108, 294, 296, 298, 300, 108, 302, 304, 202, 306, 294, 308] source: Bundan sonra yeni bir gökle yeni bir yeryüzü gördüm. Çünkü önceki gökle yeryüzü ortadan kalkmıştı. Deniz de yoktu artık. target: [310, 6, 312, 82, 6, 154, 314, 146, 316, 312, 82, 318, 320, 322, 324, 326, 328] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa şarap tulumları patlatır, şarap da tulumlar da mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara doldurulur.” target: [330, 6, 332, 112, 10, 334, 336, 338, 340, 342, 344, 272, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 362, 364, 366, 46, 6, 8, 6, 10, 368, 370] source: “Yeni Ay'dan Yeni Ay'a, Şabat Günü'nden* Şabat Günü'ne bütün insanlar önüme gelip bana tapınacaklar” diyor RAB. target: [358, 372, 374, 6, 376, 6, 378, 380, 382, 380, 384, 70, 386, 388, 390, 392, 394, 396, 398, 210, 400, 402] | Emma Perwerdigar Sulayman’gha bir düshmen, yeni Édomluq Hadadni qozghidi, u kishi Édomning padishahining neslidin idi. | [404, 406, 408, 108, 410, 412, 414, 416, 418, 106, 58, 420, 422, 424, 66] |
source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 22, 26, 28, 30, 32, 22, 34, 22, 36, 28, 38] source: Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda'ya, hem de Yeruşalim'e öfkelendi. target: [40, 42, 6, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 22, 68, 22, 70, 22, 72, 74, 76] source: Mesih hem ölülerin hem yaşayanların Rabbi olmak üzere ölüp dirildi. target: [78, 22, 80, 22, 82, 84, 86, 88, 90, 92] source: Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız, hem de kralınız.” target: [94, 96, 98, 100, 22, 102, 104, 106, 22, 72, 108] source: Çünkü biz hem kurtulanlar hem de mahvolanlar arasında Tanrı için Mesih'in güzel kokusuyuz. target: [16, 110, 22, 112, 22, 72, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126] source: Tapınağın hem iç, hem de dış odasının döşemelerini altınla kaplattı. target: [128, 22, 130, 22, 72, 132, 134, 136, 138, 140] source: Çünkü O hem yaralar hem sarar, O incitir, ama elleri sağaltır. target: [16, 142, 22, 144, 22, 146, 142, 148, 150, 152, 154] source: O gelip hem uzakta olan sizlere hem de yakındakilere esenliği müjdeledi. target: [142, 156, 22, 158, 160, 162, 22, 72, 164, 166, 168] source: Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Yeruşalim'e gitmemesi için Pavlus'a yalvardık. target: [62, 170, 172, 22, 174, 22, 72, 176, 74, 178, 120, 180, 182] source: Tanrı'nın güvenilirliği hakkı için diyorum ki, size ilettiğimiz söz hem “evet” hem “hayır” değildir. target: [184, 186, 188, 120, 190, 6, 192, 194, 196, 22, 198, 22, 200, 202] source: “Ahimelek Davut için RAB'be danıştı. Ona hem yiyecek sağladı, hem de Filistli Golyat'ın kılıcını verdi.” target: [204, 206, 120, 208, 210, 212, 22, 214, 216, 22, 72, 218, 220, 222, 224] source: Bundan sonra Levililer hem kendileri, hem de kâhinler adına hazırlık yaptılar. Çünkü Harun soyundan kâhinler akşam geç vakte kadar yakmalık sunu ve yağ sunmakla uğraşıyorlardı. Bu nedenle Levililer hem kendileri, hem de Harun soyundan gelen kâhinler için hazırlık yaptılar. target: [226, 228, 230, 22, 232, 22, 72, 234, 236, 238, 240, 16, 242, 244, 234, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 62, 266, 230, 22, 232, 22, 72, 242, 244, 268, 234, 120, 238, 240] source: “Hem sen, hem de yanındaki halk tükeneceksiniz. Bu işi tek başına kaldıramazsın. Sana ağır gelir. target: [270, 272, 22, 72, 274, 276, 278, 62, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292] source: Sonra ağaç odun olarak kullanılır. İnsan aldığı odunla hem ısınır, Hem tutuşturup ekmek pişirir, Hem de bir ilah yapıp tapınır. Yaptığı putun önünde yere kapanır. target: [294, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 22, 310, 312, 314, 316, 318, 312, 72, 320, 322, 324, 326, 328, 330, 332, 334, 336] | shundaqla haywanlar ichide tuyaqliri pütünley achimaq (tuyaqliri pütünley yériq) hem köshigüchi haywanlarning herxilini yésenglar bolidu. | [338, 258, 340, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 354] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [132, 134, 14, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 98, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [162, 164, 166, 168, 170, 172, 166, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 14, 186, 188, 190, 176, 192, 194, 196, 198] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 14, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 150, 226, 228] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 182, 184, 14, 248, 250, 252, 254] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [256, 258, 174, 260, 176, 178, 262, 264, 266, 14, 268, 166, 270, 272, 146, 274, 70, 276, 278] source: RAB kötülük yapanlara karşıdır, Onların anısını yeryüzünden siler. target: [246, 280, 282, 284, 34, 286, 288, 290] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [292, 294, 296, 298, 300, 36, 302, 36, 304, 306, 14, 308, 310, 312, 166, 314, 316, 318] | Lékin Édomiylar qérindishinglar bolghach, ulargha nepret bilen qarimanglar. Misirliqlarghimu nepret bilen qarimanglar, chünki siler ularning zéminida musapir bolup turghanidinglar. | [320, 322, 324, 326, 328, 150, 322, 244, 330, 332, 334, 336, 338] |
source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 6, 8, 32, 34] source: ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’ target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 6, 8, 32, 34] source: Musa, “Bugün kendinizi RAB'be adamış oldunuz” dedi, “Herkes öz oğluna, öz kardeşine düşman kesildiği için bugün RAB sizi kutsadı.” target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 42, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 44, 74, 76, 78, 80] source: Kral sarsıldı. Giriş kapısının üstündeki odaya çıkıp ağladı. Giderken, “Ah oğlum Avşalom! Ah oğlum, oğlum Avşalom!” diye inliyordu, “Keşke senin yerine ben ölseydim, oğlum! Ah oğlum Avşalom!” target: [82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 24, 100, 102, 104, 106, 102, 108, 104, 106, 110, 112, 16, 114, 116, 118, 102, 120, 26, 108, 26, 122, 80] source: Eyvanın yan duvarlarındaki kafesli pencerelerin iki yanı hurma ağacı oymalarıyla kaplıydı. Tapınağın yan odalarıyla asma tavanları böyleydi. target: [124, 24, 126, 128, 130, 132, 126, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 126, 152, 154, 156, 158, 142] source: RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail'i seçti. target: [56, 160, 162, 164, 166, 168, 60, 170, 52, 172] source: Ah, ne güzelsin, aşkım, ah, ne güzel! Peçenin ardındaki gözlerin güvercinler gibi. Siyah saçların Gilat Dağı'nın yamaçlarından inen Keçi sürüsü sanki. target: [174, 10, 176, 178, 180, 10, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208] source: Çok acı çekiyorum. Ah, ya RAB! Ne zamana dek sürecek bu? target: [26, 210, 212, 214, 216, 102, 218, 220, 158, 222] source: Ah, içim, içim! Acıdan kıvranıyorum. Ah, yüreğim, yüreğim çarpıyor. Sessiz duramıyorum! Çünkü boru sesini, savaş naralarını işittim! target: [40, 224, 226, 228, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 56, 112, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262] source: Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB'bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler. target: [158, 264, 266, 268, 270, 272, 246, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288, 290, 292, 294, 56, 296, 298, 300, 302, 304, 306, 36, 282, 284, 286, 308, 274, 310, 312, 314] source: “İnsanoğlu, peygamberlik et ve de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “‘Ah o gün diye haykır. target: [102, 316, 318, 274, 320, 40, 322, 324, 326, 328, 40, 330, 332, 334, 336, 6, 338, 40, 340, 40, 342] source: Bu yan odalar üç kattı, her katta otuz oda vardı. Tapınağın duvarları boyunca yan odalara destek görevi yapan çıkıntılar vardı. Öyle ki, destekler tapınak duvarlarına girmesin. target: [146, 148, 150, 344, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 140, 362, 148, 364, 366, 144, 368, 370, 372, 374, 376, 148, 364, 378, 368, 380] source: Yan odaların dış duvarının kalınlığı beş arşındı. Tapınağın yan odaları ile kâhin odaları arasındaki açık alanın genişliği tapınak çevresi boyunca yirmi arşındı. target: [146, 364, 378, 382, 384, 386, 388, 142, 144, 146, 148, 150, 72, 390, 392, 394, 396, 398, 400, 402, 388, 362, 128, 396, 404, 144, 406, 130, 140, 142] source: Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu. target: [408, 128, 410, 412, 84, 414, 416, 56, 418, 280, 420] | U Perwerdigargha: — «Ah, Perwerdigar, öz yurtumdiki chaghda Séning shundaq qilidighanliqingni démigenmidim? Shunga men eslide Tarshishqa qachmaqchi bolghanmen; chünki men bilimenki, Sen méhir-shepqetlik, rehimdil, asan ghezeplenmeydighan, chongqur méhribanliqqa tolghan, kishilerning béshigha külpet chüshürüshtin yan’ghuchi Xudadursen. | [24, 422, 424, 226, 218, 60, 426, 428, 16, 158, 430, 432, 434, 112, 436, 438, 440, 442, 56, 112, 444, 10, 446, 448, 450, 452, 454, 456, 458, 460, 462, 464, 466, 468, 470] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [132, 134, 14, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 98, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [162, 164, 166, 168, 170, 172, 166, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 14, 186, 188, 190, 176, 192, 194, 196, 198] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 14, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 150, 226, 228] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 182, 184, 14, 248, 250, 252, 254] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [256, 258, 174, 260, 176, 178, 262, 264, 266, 14, 268, 166, 270, 272, 146, 274, 70, 276, 278] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [280, 282, 284, 286, 288, 36, 290, 36, 292, 294, 14, 296, 298, 300, 166, 302, 304, 306] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [34, 36, 308, 14, 40, 60, 62, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 312, 314, 322, 324] | Ular yene Lawiylarning neslidin bolghan Kohatning qalghan jemetlirigimu sheherlerni berdi. Chek tashlash bilen ulargha békitilgen sheherler munular: — ulargha Efraim qebilisining zéminidin | [326, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 98, 340, 342, 344, 346, 348] |
source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa yeni şarap tulumları patlatır; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 8, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42] source: Öyle ki, göklerdeki Babanız'ın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem iyilerin üzerine doğdurur; yağmurunu hem doğruların hem eğrilerin üzerine yağdırır. target: [44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76, 78] source: Babil surlarına karşı sancak kaldırın! Muhafızları pekiştirin, Nöbetçileri yerleştirin, Pusu kurun! Çünkü RAB Babil halkı için söylediklerini Hem tasarladı hem de yerine getirdi. target: [80, 82, 84, 86, 88, 90, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 56, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 58, 128, 130, 132, 134, 136, 138] source: Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa tulumlar patlar; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara konur, böylece her ikisi de korunmuş olur.” target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 140, 18, 20, 22, 142, 26, 28, 144, 146, 32, 34, 148, 150, 38, 40, 42, 152, 154, 156, 8, 10, 8, 14, 158, 44, 46, 160, 162, 164, 166] source: RAB'be ihanet ettiler, Evlilik dışı çocuk yaptılar; Şimdi yiyip bitirecek Yeni Ay törenleri, Hem onları hem de tarlalarını. target: [168, 170, 172, 174, 56, 168, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 26, 192, 194] source: Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda'ya, hem de Yeruşalim'e öfkelendi. target: [196, 198, 200, 202, 204, 206, 208, 210, 58, 130, 212, 214, 216, 218, 220, 222, 66, 224, 226, 66, 228, 230] source: O da onlara, “İşte böylece Göklerin Egemenliği için eğitilmiş her din bilgini, hazinesinden hem yeni hem eski değerler çıkaran bir mal sahibine benzer” dedi. target: [232, 58, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 8, 150, 12, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 236, 278] source: İsa onlara şu benzetmeyi de anlattı: “Hiç kimse yeni giysiden bir parça yırtıp eski giysiyi yamamaz. Yoksa hem yeni giysi yırtılır, hem de o giysiden koparılan yama eskisine uymaz. target: [58, 280, 282, 284, 286, 236, 6, 8, 288, 290, 134, 12, 292, 294, 296, 18, 20, 8, 298, 300, 302, 304, 306, 308, 310, 12, 292, 312, 314] source: Mesih hem ölülerin hem yaşayanların Rabbi olmak üzere ölüp dirildi. target: [56, 316, 318, 66, 320, 322, 324, 26, 326, 328, 330, 150, 332, 334, 336, 338] source: Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız, hem de kralınız.” target: [196, 340, 342, 150, 344, 150, 346, 348, 350] source: Çünkü biz hem kurtulanlar hem de mahvolanlar arasında Tanrı için Mesih'in güzel kokusuyuz. target: [56, 352, 354, 356, 316, 358, 150, 360, 362, 150, 364, 366, 362, 368] source: Tapınağın hem iç, hem de dış odasının döşemelerini altınla kaplattı. target: [370, 372, 374, 376, 378, 150, 380, 382, 384, 26, 386] source: Çünkü O hem yaralar hem sarar, O incitir, ama elleri sağaltır. target: [56, 58, 388, 390, 232, 392, 394, 58, 396, 398, 328, 400, 402, 404] source: O gelip hem uzakta olan sizlere hem de yakındakilere esenliği müjdeledi. target: [232, 58, 406, 408, 410, 412, 414, 416, 418, 420, 422, 424, 426] | Men ularni ularning jénini izdigüchiler, yeni Babil padishahi Néboqadnesarning qoligha hem xizmetkarlirining qoligha tapshurimen. Biraq kéyin, Misir qedimki zamanlardek qaytidin ahalilik bolidu — deydu Perwerdigar. | [428, 188, 430, 432, 434, 374, 436, 438, 440, 442, 150, 444, 442, 446, 398, 448, 450, 452, 454, 456, 458, 460, 236, 462, 464] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: Aşkın ne güzel, kızkardeşim, yavuklum, Şaraptan çok daha tatlı; Esansının kokusu her türlü baharattan güzel! target: [132, 36, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 154, 156, 158] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [160, 162, 14, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 98, 178, 180, 182, 184, 186, 188] source: Yedi güzel inek yedi yıl demektir. Yedi güzel başak da yedi yıldır. Aynı anlama geliyor. target: [190, 192, 194, 196, 198, 200, 190, 192, 202, 178, 196, 204, 206, 208, 210] source: Sen kim oluyorsun, ey ulu dağ? Zerubbabil'in önünde bir düzlük olacaksın! O tapınağın son taşını çıkarırken, halk da, ‘Ne güzel, ne güzel!’ diye bağıracak.” target: [212, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 226, 70, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 134, 36, 248, 82, 250] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [252, 254, 256, 258, 260, 262, 256, 264, 266, 268, 270, 152, 272, 14, 274, 276, 278, 266, 280, 282, 284, 286] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [288, 290, 292, 294, 296, 298, 300, 14, 302, 304, 306, 308, 310, 312, 178, 314, 316] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [318, 320, 322, 324, 326, 328, 330, 332, 334, 152, 272, 14, 336, 338, 340, 342] | U Uning güzel bézekini heywe bilen tiklidi; biraq ular uning ichide yirginchlik mebudlarni hemde lenetlik nersilirini yasidi; shunga Men uni ular üchün paskinchiliqqa aylandurimen. | [344, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 362, 364, 366, 70, 368, 370] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [36, 38, 40, 42, 44, 46, 48] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [90, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [104, 106, 108, 20, 110, 112, 48] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [114, 116, 118, 52, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 48] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [50, 52, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [104, 202, 204, 206, 208, 210] |
source: RAB Tanrı Adem'i topraktan yarattı ve burnuna yaşam soluğunu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40] source: Adem, Şit, Enoş, target: [42, 44, 46] source: Nitekim şöyle yazılmıştır: “İlk insan Adem yaşayan can oldu.” Son Adem'se yaşam veren ruh oldu. target: [48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 34, 36, 38, 62, 64, 66, 68, 70, 72, 18, 74, 76, 40] source: Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi. target: [78, 80, 42, 82, 84, 86] source: RAB Tanrı Adem'e, “Neredesin?” diye seslendi. target: [88, 6, 8, 90, 10, 92, 94, 96, 98, 100, 102] source: Oysa ölüm Adem'den Musa'ya dek, gelecek Kişi'nin örneği olan Adem'in suçuna benzer bir günah işlememiş olanlar üzerinde de egemendi. target: [104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 130, 138, 140, 142, 144, 106, 146, 148, 150, 128, 152, 100, 82, 154, 156, 36, 158, 160] source: RAB Tanrı Adem'e derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanrı onun kaburga kemiklerinden birini alıp yerini etle kapadı. target: [28, 30, 6, 8, 162, 36, 164, 166, 168, 170, 172, 174, 170, 176, 170, 22, 178, 36, 180, 182, 4, 22, 184, 186, 30, 188, 190] source: Adem toplam 930 yıl yaşadıktan sonra öldü. target: [60, 192, 194, 196, 198, 200, 202, 204, 206, 208] source: RAB Tanrı Adem'le karısı için deriden giysiler yaptı, onları giydirdi. target: [6, 8, 108, 30, 22, 210, 212, 214, 216, 62, 218, 190] source: RAB Tanrı yerdeki hayvanların, gökteki kuşların tümünü topraktan yaratmıştı. Onlara ne ad vereceğini görmek için hepsini Adem'e getirdi. Adem her birine ne ad verdiyse, o canlı o adla anıldı. target: [6, 8, 220, 222, 224, 226, 30, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 170, 252, 238, 254, 256, 32, 258, 260, 240, 242, 244, 262, 264, 22, 266, 268, 270, 174] source: Adem karısına Havva adını verdi. Çünkü o bütün insanların annesiydi. target: [22, 272, 224, 38, 274, 276, 278, 280, 32, 282, 284, 242, 244, 190] source: Adem de karısı da çıplaktılar, henüz utanç nedir bilmiyorlardı. target: [108, 30, 272, 286, 288, 290, 140, 292, 294] source: Sonra, “Adem'in yalnız kalması iyi değil” dedi, “Ona uygun bir yardımcı yaratacağım.” target: [4, 6, 8, 296, 298, 300, 100, 238, 302, 304, 306, 308, 310, 282, 312, 154, 36, 314, 316, 318, 320, 100, 102] source: Herkes nasıl Adem'de ölüyorsa, herkes Mesih'te yaşama kavuşacak. target: [322, 324, 326, 22, 328, 330, 332, 334, 336, 338, 324, 326, 22, 328, 340, 342, 344] | Chünki Yeshua Ayida turuwatqan hemme adem yoqitilmighuche qolidiki uzutup turghan neyzisini yighmighanidi. | [78, 346, 348, 350, 230, 32, 352, 354, 356, 358, 360, 362] |
source: Bağcılar adamın kölelerini yakaladı, birini dövdü, birini öldürdü, ötekini de taşladı. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 12, 16, 18, 20, 22] source: Yeruşalim'in kuşatılması bitince, kılların üçte birini kentin ortasında yakacaksın. Üçte birini kılıçla kentin çevresine fırlatacak, kalan üçte birini de rüzgara savuracaksın. Ben de yalın kılıç onların peşine düşeceğim. target: [24, 26, 28, 30, 32, 12, 34, 36, 38, 40, 12, 42, 34, 44, 46, 48, 32, 12, 20, 50, 52, 54, 20, 56, 58, 60, 62, 64] source: Hakaret kalbimi kırdı, dertliyim, Acılarımı paylaşacak birini bekledim, çıkmadı, Avutacak birini aradım, bulamadım. target: [66, 68, 70, 72, 74, 76, 12, 78, 80, 82, 12, 84, 86] source: Kenaz'ın oğulları: Otniel, Seraya. Otniel'in oğulları: Hatat ve Meonotay. Meonotay Ofra'nın babasıydı. Seraya Ge-Haraşim'in kurucusu Yoav'ın babasıydı. Bunlar el işlerinde becerikli kişilerdi. target: [88, 90, 92, 94, 96, 90, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 108, 118, 120, 122, 124, 126] source: Uşaklardan birini yanına çağırıp, ‘Ne oluyor?’ diye sordu. target: [128, 12, 130, 132, 134, 136, 138, 140] source: “Kim birini vurup öldürürse, kendisi de kesinlikle öldürülecektir. target: [142, 12, 144, 146, 148, 20, 150, 152] source: Kuzunun birini sabah, öbürünü akşamüstü sunun. target: [154, 12, 156, 158, 160, 162] source: Kuzunun birini sabah, öbürünü akşamüstü sunun. target: [154, 12, 156, 158, 160, 162] source: “‘Kim bu iğrençliklerden birini yaparsa halkın arasından atılacaktır. target: [164, 166, 168, 12, 170, 172, 174, 176] source: “Eğer yalancı bir tanık kötü amaçla birini suçlarsa, target: [178, 180, 182, 184, 186, 188, 12, 190] source: Altın buzağılardan birini Beytel, ötekini Dan Kenti'ne yerleştirdi. target: [192, 194, 12, 196, 18, 198, 200, 202] source: Yıldızların sayısını belirler, Her birini adıyla çağırır. target: [204, 206, 208, 210, 12, 212, 214] source: İsrailliler çöldeyken, Şabat Günü odun toplayan birini buldular. target: [216, 218, 220, 222, 224, 226, 12, 228] source: Kuşlardan birini toprak bir kapta, akarsuyun üzerinde kesecek. target: [230, 12, 232, 182, 234, 236, 238, 240] | Emdi shundaq qilisilerki, chiqqan hosuldin beshtin birini Pirewn’ge bérip, qalghan töt qismini özünglargha élip qélinglar; u uruqluq hemde özünglargha, jümlidin öyüngdikilerge we kichik baliliringlargha ozuq bolsun, — dédi. | [242, 244, 246, 12, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 100, 264, 266, 268] |
source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 34, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 34, 64, 66, 68, 70] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [40, 88, 90, 92, 58, 94, 40, 96, 98, 100, 102, 104, 106, 108, 110, 112] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [58, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 28, 126, 128] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [28, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 34, 142, 144] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [146, 14, 28, 148, 30, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [164, 166, 40, 88, 168, 170, 172, 174, 176, 178] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [180, 28, 182, 26, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 86] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [20, 80, 196, 198, 200, 202, 204, 22, 24, 26, 40, 88, 58, 206, 208, 210, 212, 28, 14, 214, 216, 218] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [220, 222, 224, 226, 228, 230, 138, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 186, 246, 208, 248] | RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. | [250, 252, 14, 232, 254, 256, 258, 260, 262] |
source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36] source: Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini. target: [4, 6, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [62, 64, 66, 68, 70, 72] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [74, 76, 78, 80, 82, 84, 86] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [88, 90, 92, 94, 96, 98, 36] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [100, 102, 104, 6, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 36] source: Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama. target: [138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 94, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [88, 202, 204, 206, 208, 210] source: Ey krallar, akıllı olun! Ey dünya önderleri, ders alın! target: [146, 212, 214, 216, 146, 218, 220, 222, 224] | Chünki héchqandaq yaxshi derex yaman méwe bermeydu, héchqandaq yaman derexmu yaxshi méwe bermeydu. | [226, 228, 230, 232, 230, 228, 234, 236, 238, 240] |
source: O gece RAB Natan'a şöyle seslendi: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Krala, “Peygamber Natan geldi” dediler. Natan kralın huzuruna çıkıp yüzüstü yere kapandı. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62] source: O gece Tanrı Natan'a şöyle seslendi: target: [64, 66, 6, 68, 14, 16, 18, 70] source: Baş vali: Natan oğlu Azarya. Kralın özel danışmanı: Natan oğlu Kâhin Zavut. target: [72, 74, 76, 78, 80, 72, 82, 84, 74, 86, 88, 90, 92, 44, 94, 96] source: RAB Natan'ı Davut'a gönderdi. Natan Davut'un yanına gelince ona, “Bir kentte biri zengin, öbürü yoksul iki adam vardı” dedi, target: [98, 100, 102, 104, 106, 42, 102, 104, 18, 108, 20, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 82, 124, 128, 96] source: Şelemya, Natan, Adaya, target: [130, 132, 134] source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [64, 136, 44, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 152, 120, 154, 156, 158, 160, 144, 162, 164, 166] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 84, 184] source: Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut'a aktardı. target: [30, 186, 188, 190, 92, 188, 192, 194, 196, 198, 200, 40] source: Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut'a aktardı. target: [30, 186, 188, 190, 92, 188, 192, 194, 196, 198, 200, 40] source: Natan'ın kardeşi Yoel, Hacer oğlu Mivhar, target: [72, 202, 204, 206, 74, 208] source: Bat-Şeva daha kralla konuşurken Peygamber Natan geldi. target: [210, 42, 212, 158, 214, 216, 218, 30, 220, 222, 224] source: Natan, “Tasarladığın her şeyi yap, çünkü Tanrı seninledir” diye karşılık verdi. target: [30, 226, 228, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 214, 242, 28, 244] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [246, 248, 250, 252, 254, 256, 180, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272] | Natan padishahqa jawap bérip: Könglüngde néme oylighining bolsa, shuni qilghin; chünki Perwerdigar séning bilen billidur — dédi. | [30, 58, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 234, 236, 98, 288, 214, 290, 28, 244] |
source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [18, 20, 14, 22, 24, 26, 28, 30, 32] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [34, 36, 38, 14, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [34, 58, 14, 40, 60, 62, 64, 48, 66, 68, 70, 72, 74, 76] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [78, 80, 82, 84, 86, 88, 14, 90, 92] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [94, 96, 14, 40, 98, 60, 100, 102, 48, 104, 106, 108] source: Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler. target: [110, 112, 114, 116, 118, 14, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh'u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi. target: [132, 134, 14, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 98, 150, 152, 154, 156, 158, 160] source: Yeşu yaşadıkça ve Yeşu'dan sonra yaşayan ve RAB'bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB'be kulluk etti. target: [162, 164, 166, 168, 170, 172, 166, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 14, 186, 188, 190, 176, 192, 194, 196, 198] source: Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin. target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 212, 14, 214, 216, 218, 220, 222, 224, 150, 226, 228] source: Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı'dır; O'dur davranışları tartan. target: [230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 182, 184, 14, 248, 250, 252, 254] source: Kral Artahşasta'nın RAB'bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra'ya verdiği mektubun bir örneği şudur: target: [256, 258, 174, 260, 176, 178, 262, 264, 266, 14, 268, 166, 270, 272, 146, 274, 70, 276, 278] source: İssakaroğulları'ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler'in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi. target: [280, 282, 284, 286, 288, 36, 290, 36, 292, 294, 14, 296, 298, 300, 166, 302, 304, 306] source: Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker. target: [34, 36, 308, 14, 40, 60, 62, 310, 312, 314, 316, 318, 320, 312, 314, 322, 324] | Élisha: Men xizmitide turuwatqan Perwerdigarning hayati bilen qesem qilimenki, eger Yehudaning padishahi Yehoshafatning hörmitini qilmighan bolsam, séni közge ilmighan yaki sanga qarimighan bolattim. | [326, 60, 62, 328, 330, 332, 334, 336, 172, 174, 338, 340, 44, 342, 344, 346, 348, 350, 352, 36, 354, 36, 356, 358] |
source: Eller gevşeyecek, dizler titreyecek. target: [4, 6, 8, 10] source: RAB Tanrı Adem'i topraktan yarattı ve burnuna yaşam soluğunu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu. target: [12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40] source: Adem, Şit, Enoş, target: [42, 44, 46] source: Nitekim şöyle yazılmıştır: “İlk insan Adem yaşayan can oldu.” Son Adem'se yaşam veren ruh oldu. target: [48, 50, 52, 54, 56, 34, 36, 58, 60, 62, 64, 26, 66, 68, 40] source: Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi. target: [70, 72, 42, 74, 76, 78, 80, 82, 34, 84, 86, 88, 90, 92] source: RAB Tanrı Adem'e, “Neredesin?” diye seslendi. target: [12, 14, 94, 96, 98, 100] source: Oysa ölüm Adem'den Musa'ya dek, gelecek Kişi'nin örneği olan Adem'in suçuna benzer bir günah işlememiş olanlar üzerinde de egemendi. target: [102, 104, 106, 108, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130, 132, 134, 136, 138] source: RAB Tanrı Adem'e derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanrı onun kaburga kemiklerinden birini alıp yerini etle kapadı. target: [12, 14, 140, 142, 126, 144, 146, 34, 148, 12, 14, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164] source: Gururlu gözler, Yalancı dil, Suçsuz kanı döken eller, target: [166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180] source: “Eller Rab'bin tahtına doğru kaldırıldı” dedi, “RAB kuşaklar boyunca Amalekliler'e karşı savaşacak!” target: [182, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200, 202, 204] source: Tembel eller insanı yoksullaştırır, Çalışkan el zengin eder. target: [206, 208, 210, 212, 214, 216, 218, 220] source: Adem toplam 930 yıl yaşadıktan sonra öldü. target: [34, 222, 224, 226, 228, 74, 230] source: Yakup babasına yaklaştı. Babası ona dokunarak, “Ses Yakup'un sesi, ama eller Esav'ın elleri” dedi. target: [232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 208, 252, 254, 256] source: Buna göre, erkeklerin öfkelenip çekişmeden, her yerde pak eller yükselterek dua etmelerini isterim. target: [258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 208, 274, 276, 278, 280] | Ularni dekke-dükkige chüshür, i Perwerdigar; Eller özlirini biz peqet adem baliliri xalas, dep bilsun! Sélah! | [282, 284, 286, 288, 290, 292, 56, 294, 296, 298, 300] |
source: İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38] source: Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der. target: [40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62, 64, 66, 68, 38, 70] source: Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90, 74, 92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 72, 106, 108, 110] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] source: yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu; target: [112, 114, 116, 22, 118, 22, 120, 22, 122, 22, 124, 126] | — Siler körüwatqan bu barliq nersilerge nisbeten, shu künler kéliduki, hetta bir tal tashmu tash üstide qaldurulmay, hemmisi gumran qilinidu, — dédi. | [38, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 22, 148, 150, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 38, 164] |
source: Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28, 30, 32, 34, 16, 36, 38, 40] source: Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O'dur. target: [42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60] source: İsa öğrencilerine, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Zengin kişi Göklerin Egemenliği'ne zor girecek. target: [62, 64, 66, 68, 70, 72, 74, 76, 78, 80, 82, 84, 86, 88, 90] source: Çünkü seni konuşması anlaşılmaz, dili zor bir halka değil, İsrail halkına gönderiyorum. target: [92, 94, 96, 98, 100, 102, 104, 58, 106, 108, 110, 112, 114, 116] source: İlyas, “Zor bir şey istedin” dedi, “Eğer yanından alındığımı görürsen olur, yoksa olmaz.” target: [118, 120, 122, 124, 126, 68, 128, 130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 150, 66, 152] source: Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman'ın adamlarıyla birlikte Ofir'e gönderdi. target: [154, 156, 158, 160, 162, 164, 54, 166, 168, 170, 172, 174, 176, 178, 180] source: Bu konuda söyleyecek çok sözümüz var, ama kulaklarınız uyuştuğu için anlatmak zor. target: [120, 182, 12, 184, 186, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200, 202, 70, 204, 206, 208] source: “Bugün size ilettiğim bu buyruk ne tutamayacağınız kadar zor, ne de ulaşamayacağınız kadar uzaktır. target: [92, 68, 210, 142, 212, 120, 214, 94, 216, 218, 182, 220, 100, 128, 222, 224] source: Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? target: [226, 228, 230, 232, 234, 62, 236, 66, 230, 216, 238, 240, 242, 244] source: Bunun üzerine komutanla görevliler gidip elçileri getirdiler. Halkın kendilerini taşlamasından korktukları için zor kullanmadılar. target: [246, 248, 250, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 130, 264, 266, 268, 270, 272, 274, 276, 278, 280, 282, 284, 286, 288] source: Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.” target: [290, 292, 294, 66, 296, 192, 298, 226, 300, 302, 236, 66, 304, 136, 306, 308, 58, 310, 312, 314, 68, 138, 316, 66, 152] source: Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın. target: [318, 320, 216, 298, 322, 324, 326, 328, 330, 332] source: Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? target: [266, 62, 226, 228, 334, 336, 302, 338, 340, 66, 342, 238, 304, 334, 344] | Sen uning özini menggülük beriketler qilding; Didaringning shadliqi bilen uni zor xursen qilding; | [94, 42, 346, 348, 350, 352, 354, 356, 358, 360, 362, 364, 352] |
source: O gece RAB Natan'a şöyle seslendi: target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 16, 18, 20, 22] source: Krala, “Peygamber Natan geldi” dediler. Natan kralın huzuruna çıkıp yüzüstü yere kapandı. target: [24, 26, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 62] source: O gece Tanrı Natan'a şöyle seslendi: target: [64, 66, 6, 68, 14, 16, 18, 70] source: Baş vali: Natan oğlu Azarya. Kralın özel danışmanı: Natan oğlu Kâhin Zavut. target: [72, 74, 76, 78, 80, 72, 82, 84, 74, 86, 88, 90, 92, 44, 94, 96] source: RAB Natan'ı Davut'a gönderdi. Natan Davut'un yanına gelince ona, “Bir kentte biri zengin, öbürü yoksul iki adam vardı” dedi, target: [98, 100, 102, 104, 106, 42, 102, 104, 18, 108, 20, 110, 112, 114, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 82, 124, 128, 96] source: Bu sözler üzerine birçokları O'na iman etti. target: [130, 132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 108, 146, 62] source: Şelemya, Natan, Adaya, target: [148, 150, 152] source: Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut'a aktardı. target: [30, 132, 154, 156, 92, 154, 158, 160, 162, 164, 166, 40] source: Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut'a aktardı. target: [30, 132, 154, 156, 92, 154, 158, 160, 162, 164, 166, 40] source: Bunlar sizin için boş sözler değildir, sizin yaşamınızdır. Şeria Irmağı'ndan geçerek mülk edineceğiniz ülkede ömrünüz bu sözler sayesinde uzun olacaktır.” target: [168, 132, 170, 172, 174, 176, 170, 178, 180, 182, 184, 186, 42, 188, 190, 192, 194, 196, 198, 200, 42, 202, 132, 170, 204, 206, 208, 210, 28, 212] source: İsrail ve Yahuda için RAB'bin bildirdiği sözler şunlardır: target: [12, 214, 216, 92, 218, 216, 220, 222, 224, 28] source: Bu yüzden RAB diyor ki, “Eğer dönersen seni yine hizmetime alırım; İşe yaramaz sözler değil, Değerli sözler söylersen, Benim sözcüm olursun. Bu halk sana dönecek, Ama sen onlara dönmemelisin. target: [226, 98, 20, 228, 28, 230, 232, 234, 236, 238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 252, 254, 256, 230, 258, 156, 260, 262, 134, 264, 230, 82, 266, 268, 132, 270, 230, 272, 274, 276, 4, 230, 278, 280, 282, 284, 286] source: Natan'ın kardeşi Yoel, Hacer oğlu Mivhar, target: [72, 288, 290, 292, 74, 294] source: Bat-Şeva daha kralla konuşurken Peygamber Natan geldi. target: [296, 42, 298, 300, 260, 302, 304, 30, 306, 308, 310] | Natan bu barliq sözler we barliq wehiyni héchnéme qaldurmay, Dawutqa éytip berdi. | [30, 132, 154, 156, 92, 154, 158, 160, 162, 164, 166, 40] |
source: İmana ve temiz vicdana sarıl. Bazıları temiz vicdanı bir yana iterek iman konusunda battılar. target: [4, 6, 8, 10, 12, 14, 8, 16, 18, 20, 22, 24, 26, 28] source: İmana dayanan doğruluk ise şöyle diyor: “Yüreğinde, ‘Göğe –yani Mesih'i indirmeye– kim çıkacak?’ ya da, ‘Dipsiz derinliklere –yani Mesih'i ölüler arasından çıkarmaya– kim inecek?’ deme.” target: [4, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 44, 46, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 60, 44, 46, 62, 64, 66, 50, 68, 70] source: Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan. target: [72, 74, 76, 78, 80, 82] source: Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana. target: [84, 86, 88, 90, 92, 94, 96] source: RAB'be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela target: [98, 100, 102, 104, 106, 108, 110] source: Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin. target: [112, 114, 54, 116, 118, 120, 122, 124, 126, 128, 130] source: Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. Sela target: [132, 134, 136, 138, 140, 142, 144, 146, 148, 110] source: Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar! target: [150, 116, 152, 154, 156, 158, 160, 162, 164, 166] source: Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O'na sığınanlara! target: [168, 170, 172, 174, 176, 178, 180, 182, 184, 186, 18, 188, 190, 192, 194, 196, 198] source: Kurtuluş RAB'dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Sela target: [200, 202, 204, 206, 208, 210, 110] source: RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. target: [98, 212, 214, 216, 218, 220] source: Ey krallar, akıllı olun! Ey dünya önderleri, ders alın! target: [222, 224, 226, 228, 222, 230, 232, 234, 236] | Mana, birsi bürküttek qanat yéyip perwaz qilip, Bozrah üstige shungghup chüshidu. Shu küni Édomdiki palwanlarning yüriki tolghaqqa chüshken ayalning yürikidek bolidu. | [238, 240, 242, 244, 246, 248, 250, 164, 252, 254, 256, 258, 260, 262, 264, 266, 268, 270, 272, 242, 274] |
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.