poet
stringlengths 3
47
| title
stringlengths 1
168
| poem
stringlengths 3
159k
|
---|---|---|
Adnan Şahin | Yurdumu Seviyorum |
Güzel yurdumu seviyorum
Her yerde onu söylüyorum
Sende doğup sende büyüdüm
İnan ben kıymetini biliyorum
Karadeniz çok dalgalıdır
Ağrı dağın başı da karlıdır
Yiğitler hep yiğit yarlıdır
Güzel yurdumu seviyorum
Anadolum canım kurban
Tandırlardan cıkar duman
Büyükler der kötüye uyman
Güzel yurdumu seviyorum
|
Turan Yükseloğlu | Yurdumdan Bir Köşe |
Haydi herkes bir şey söylesin
Cennetten bir köşe desin,
Görsün görmesin, bilsin bilmesin,
Haydi herkes birşeyler söylesin.
Yabancı ülkede olsa gider görürüz,
Trabzon Beşköy, vize yok açık önümüz,
Cennet böyle mi? Görsün gözümüz,
Gidip görüp, bir şeyler söylesin.
Yalancı dünyanın bir cennet köşesi,
İnsanın gider gamı kederi, kalır neşesi,
Sihirli bu cennet köşe acep neresi?
Vallahi beni büyüledi, sizi bilmem.
|
Rasim Ekşi | Yurdumun Dağı |
Demirsu Dağı'ndayım
-Hâlâ içim ürperir her söyleyişte-
Karanlıkta sallanan
Uyurken canlanan yurdumun dağında.
Demirsu Dağı'nda her keresinde
Türkü söylerim içimden
Elinden tutarım o büyülü sessizliğin
Tanıklık ederken alabalıklar
Soğuk sularında
İnsanlığımı yıkarım.
Orada bir başka sır taşır doğa
Orada o mavi göğün altında.
|
Atilla Ertuğrul | Yurdumun |
Şelalenip akar ırmak çayları
Bereket doludur şehir köyleri
Ali cenap asil zade beyleri
Dört yana yayılmış şanı yurdumun
Tuna garip kaldı geçmez yarası
Çağlayıp aksada asi arası
Hakkı üstün tutmak dini töresi
Zaferlerle dolu dünü yurdumun
Altayları aştı geldi soyları
Yörük türkmen gıpçak oğuz boyları
Davullu zurnalı şanlı toyları
Azeri peçenek geni yurdumun
Üstünde okunur kutsal ezanlar
Tarihine ışık tuttu ozanlar
Şan alıp can verdi tarih yazanlar
Çağları kuşatmış dini yurdumun
Egede şanlıdır zeybek efesi
Urfa Mardin Muşun çoktur cefası
Güneyin altı ay bitmez sefası
Ankarada atar canı yurdumun
Karadeniz Rize muşhurdur çayı
Uludağ Erciyes milletin payı
Yetmiş altı milyon nüfusta sayı
Medeniyet olsun yönü yurdumun
İstanbulun bulamzsın eşini
Binlerce insanın süsler düşünü
Altın ettik toprak ile taşını
Her zaman açıktır önü yurdumun
Görmek lazım Karsı Erzurum Vanı
Ardahan Sivasın ünlü ozanı
Antalya Serikte yayık ayranı
Işıl ışıl rengi tonu yurdumun
Dağlarında koyun kuzu beslenir
Göklerinde allı turna seslenir
Yaz gelince ovaları süslenir
Gül kokuyor her bir yanı yurdumun
Dört mevsim yaşatır güzel havası
Dillere destandır çukur ovası
Şeyrani'nin bitmez vatan davası
İnşallah hayırdır sonu yurdumun
|
Osman Onuktav | Yurdumun En Güzel Bayramı Bugün. |
Yüksekler de eser ay yıldız bayrak
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Türk için kutsaldır,vatan ve toprak,
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Vatana verilen canlar Türk’ündür
Bayrağa verilen kanlar Türk’ündür
Edirne’den Kars’a ülke bütündür
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Kuran, Turan bizim bir tek yolumuz
Avrupa, Asya da kaldı kolumuz
Ta İzmir den Van’a Anadolu’muz
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Türk’ün savaşları şanlı bir düğün
Tarih yazan atan için Türk öğün
Yarınları düşün sen güçlen bu gün.
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Bu vatan da yatan şehitlerim var
Destanlar yaratan yiğitlerim var
Evliya, Alp Eren Seyitlerim var
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Millet üzerine görev üstlensin
Anadolu’m gelin gibi süslensin
Caddeler, sokaklar bir bir püslensin
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
Cumhuriyet ile alacağız hız
Yaşatmak uğruna ölmek ahtımız
Kurulsun,otağlar içelim kımız.
Yurdumun en güzel bayramı bugün.
|
Sevinç Atan | Yurdumun Kadınları |
Selam olsun hepinize,
Ülkemin can kadınları.
Kara Fatma, Nene hatun,
En kahraman kadınları..
Cephede kağnıyı süren,
Erkeğine omuz veren,
Zulmün defterini düren,
Derde derman kadınları.
Teknede hamuru karan,
Mermiyi döşüne saran.
Esarete karşı duran,
Kutlu ferman kadınları.
Halideler Onbaşı`lar,
Hakim, hekim binbaşılar,
Ülkeme umut aşılar,
Devr-i devran kadınları.
Hem eğitir hem okutur,
Sabırla sevgi dokutur,
Karanlığa nur akıtır,
İlim irfan kadınları.
Duasında 'önce vatan'
Aşına emeği katan,
Yüreği inançla atan,
Gönle sultan kadınları.
Anadır, yiğittir, merttir,
Gülden nazik, taştan serttir.
Baştan sona asalettir,
Ülkemin can kadınları,
En kahraman kadınları...
Sevinç atan...
|
Halil İbrahim Keçebaş | **Yurdumun Öğretmenleri** |
İlim yoluna açılan bir kapıdır öğretmenler
Bütün çocuklar arkasından koşarak girer
Geleceğe giden küçüklerin ümidini besler
Canla başla çalışır bir öğretmen
Yılmadan usanmadan öğretir alfabeyi
Çocuklar anlayarak çözer heceyi
Bütün insanlara gündüzü ve geceyi
Yine aynı öğretmendir öğreten
Bazen Ali ata bakar
Cemil koşarak zil çalar
Ayşe'ler Fatma'lar soru sorar
Can kulağıyla dinler öğretmen
Öğrenir çocuklar okumayı yazmayı
Ve de tek tek sayı saymayı
Bir de üstüne toplamayı çıkarmayı
İlim yuvasının canıdır öğretmen.
Tanıtır dünyayı ve evreni
Hangi diyara gitmişse Kanuni
Türk'ün şanlı tarihini
Gururla öğretir her öğretmen
En çaresiz zamanda dert ortağı
Acıların eridiği volkan dağı
Çocukların ve gençlerin gözü kulağı
Büyük bir sabırla olur öğretmen.
İstiklal Harbi'ne gider gibi
Kurtarır gençlerin bağımsız beynini
Çağın silahının sahibi
Kalem tutar güçlü öğretmen.
Düşüncelerle ufku genişletir
Şiddete, savaşa karşı gelir
Bütün insanlara birer gül verir
Barışın öbür adıdır öğretmen.
İşaret eder Başöğretmen Ulu Önder
O, bir komutan ve bir asker
Aranızdan çıksın Mustafa Kemal'ler
Atanın izinden gider öğretmen
İşte geldi yine 24 Kasım
Alnım açık ve diktir başım
Aydınlık yolunda can yoldaşım
Tüm yurtta gününü kutlar öğretmen.
Öğretmenler gününüz kutlu olsun öğretmenim.
|
Mikdat Bal | Yurdumun sevgisi |
Yurdumun sevgisi kalbimde saklı
Hudutsuz bir sevgi, tarif olunmaz
Bir değil olamaz herkesin aklı
Çoğrafi bilgiyle arif olunmaz
Tarihi bilmeli gurur duymalı
Ecdadın gittiği, yola uymalı
Karşı duranlara tavır koymalı
Sövenlere karşı zarif olunmaz
Ülkeyi kurtardık büyük diyetle
Şanını yüceltik Cumhuriyetle
Benimsemek lazım halis niyetle
Kuru bir taklitle şerif olunmaz
|
Kenan Balcı | Yurdumun |
Güz gelende gazel düşer bağlara
Beyaz karlar örtü olur dağlara
Kışın Kürdevan'ı buzul çağlara
Baharı cennet'e benzer yurdumun
Toroslardan yeller eser İli'ye
Kaçkarda bulutlar döner deliye
Erciyes'ten iner Anadolu'ya
Bolu da havası bozar yurdumun
Karadeniz fındık çay'a girende
Egelim üzümü yere serende
Çukurova buğdayların derende
Ekini harmanda tozar yurdumun
Çalışır tarlada herkes işinde
Bereket var ekmeğinde aşında
Kerem'i kul olur Aslı peşinde
Kenan'ı gurbette gezer yurdumun
|
Soner Çamlıdağ | Yurdumun sıcak bölgesi Akdeniz |
Yurdumun sıcak bölgesi Akdeniz
Sen yürekleri yakansın oy, oy, oy
Bereketlerin simgesi Akdeniz
Tohumu kendin ekensin oy, oy, oy
Bin tohum çıkar bir avuç toprakta
Gözümüz kalmaz ağaçta yaprakta
Seni bilenler yaşamaz ırakta
Gelen nazardan sakınsın oy, oy, oy
Yakımsak tır hep insanın insana
Bil sıcaklığın işliyor kanına
Sevgi ekesi gelir yüreğine
Sen sevenlere mehtapsın oy, oy, oy
Soner yaşıyor gür Antalya’nda
Gitmez bekliyor gemiler limanda
Bin bir hikmet var suyunda havanda
Gideni geri çekensin oy, oy, oy
|
Karacaoğlan | Yurdundan Göç Eylemiş |
Yurdundan göç eylemiş hep güzeller
Gökde turnalar da çığrışıp gider
Altı Arap atlı tuğlu vezirler
Katarda mayalar buz(u) laşıp gider
Yaz olunca her dereler çağlaya
Dostu yoktur deli gönlüm eğleye
Güzeller çekmiş göçünü yaylaya
Hanı yaylam deyü arz(u) laşıp gider
Gine yeşillendi dereler düzler
Güzel medh-eylemek karımız bizler
Al yeşil geymiş de gelinler kızlar
Hanı yaylam deyü arz(u) laşıp gider
|
İsa Yakan | Yurdumuz |
Üç tarafı denizlerle çevrili
Cennet gibi güzel bir yurdumuz var.
Her zaman her yeri bir başka güzel,
Cennet gibi güzel bir yurdumuz var.
Ekilir tarlalar, tüter ocaklar,
Âşık suya toprak rahmet kucaklar.
Ne güzel şu köyler, iller bucaklar…
Cennet gibi güzel bir yurdumuz var.
Denizleri mavi yüzer sandallar…
Kaplamış her yanı asfalttan yollar.
Birlikte el ele, güçlü hep kollar
Cennet gibi güzel bir yurdumuz var.
Tutkunuz ülkeye, sevdalı gözler,
Kalkınıyor ülke sevinçli yüzler,
İstikbal çok parlak müjdeli sözler,
Cennet gibi güzel bir yurdumuz var.
Bazen uzun bazen kısa geceler,
Gizemli şu âlem çok bilmeceler,
Durmaz dilim durmaz yurdu heceler,
Cennet gibi güzel bir yurdumuz var.
|
Halil Çolak | Yurdumuz elden gidiyor yüce Gazi Mustafa Kemal |
Senin adını şanını kullanan nice kahpeler gördüm
Bu şerefsizlerin dedelerini bu yurttan surdun de attın
Milli mücadeleyi verip bizlere eşsiz bir vatan kurdun
Yurdumuz elden gidiyor yüce Gazi Mustafa Kemal
Kahpe milletlerle kahramanca cephelerde savaştın
Milletin kanayan yaralarını durdurup dermanla sardın
Bu millete özgür bağımsız bir cennet vatan bıraktın
Yurdumuz elden gidiyor yüce Gazi Mustafa Kemal
Cephede yendiğin düşmanların yurtta cirit atıyor
Kutsal vatan topraklarımızı da talan ediyorlar
Milli değerlerimiz, varlıklarımız elden gidiyor
Yurdumuz elden gidiyor yüce Gazi Mustafa Kemal
Horasan ereni mertçe söylüyor doğrudan sözü
Yarabbi ne olur söndür bağrımdaki yanan ateşi
Vatanı savunurken de takatsiz da bırakma bizi
Yurdumuz elden gidiyor yüce Gazi Mustafa Kemal
Halil Çolak 5.1.2006 Ankara
|
Halil Çolak | Yurdun her tarafında ana ağlıyor |
Vatanın bağrına bıçak vurulunca
Analar yavruları için yaş dökünce
Ardı sıra yavruları yetim kalınca
Söyleyin vatan nasıl ağlamasın
Yurdun her tarafında ana ağlıyor
Yaş yerine gözlerden kan akıyor
Şehit düşünce yüreğimizi yakıyor
Düşman aciz halimize gülüyor
Söyleyin vatan nasıl ağlamasın
Yurdun her tarafında ana ağlıyor
Kahpe arabasını sokakta yakıyor
Polise meydanlarda taşlar atıyor
Polisin elini bağlamış seyrediyor
Söyleyin vatan nasıl ağlamasın
Yurdun her tarafında ana ağlıyor
Ar geliyor kardeş bana ar geliyor
İçte yapılan ihanetler zor geliyor
Millet olarak korkaklık zül geliyor
Söyleyin vatan nasıl ağlamasın
Yurdun her tarafında ana ağlıyor
Semada bayrak dalgalanmıyor
Mezarda şehidimin kemiği sızlıyor
Uykuya dalmış millet uyanmıyor
Söyleyin vatan nasıl ağlamasın
Yurdun her tarafında ana ağlıyor
Yeter uyku yeter, uyanın artık
Bu vatanı kanımızı dökerek aldık
Gaflet içindeki idareciye kaldık
Söyleyin vatan nasıl ağlamasın
Yurdun her tarafında ana ağlıyor
Halil ÇOLAK O9.12,2009
ANKARA
|
Mehmet Çobanoğlu | Yüreğe Acı Düşmüş Can Yanıyor |
Yine tanklar, toplar çıktı alaydan
Karar alınmış bir kanlı saraydan
Fakat ateş akıyor sağdan, soldan
Yüreğe acı düşmüş can yanıyor
Her yer yangın her yer yine dumandır
Halk ayağa kalktı bu bir isyandır
Özgürlük kavgası onurdur, şandır
Yüreğe acı düşmüş can yanıyor
Biz düşmanlardan korkmayız, yılmayız
Asla kendi hakkımızdan caymayız
Ölürüz de biz hiç teslim olmayız
Yüreğe acı düşmüş can yanıyor
Biz bu haklı kavgada yenilmeyiz
Ağa-patronu insandan saymayız
Namert değiliz kula kul olmayız
Yüreğe acı düşmüş can yanıyor
Bizim doğrudur yönümüzü, gönlümüz
Doğu, batı, kuzey her yer yurdumuz
Çok yakında doğacak bizim günümüz
Yüreğe acı düşmüş can yanıyor
12.10.2016
İstanbul
|
Kadriye Danacı | Yurdun Laleleri |
Yurdumun laleleri;
Renkleri sarı,
İki güneşli mavi yeri.
Kevser ırmakları akar
Doldurula kâseler.
Yurdumda okuna gelen;
İlim, bilim, sanat
Sadırlara yazılır hitabeler
Okuna, yazıla kitabeler
Sarı laleler laleler
Salınırlar güneşlerde
Hep boynu eğik,
Hep yaban ellerde.
Sarı lale! ...acep..
Seni görsem tanırmıyım,
Nadir başın korurmuyum,
Yoldaşın olurmuyum?
Kardeşlerime haber!
Yurdun laleleri her yere ekilmişler.
Arayalar bulalar, yoldaşları olalar
Kendin kitaplarını okuyup, yazalar.
24.04.2012
|
Ferman Karaçam | Yüreğe Akan Sözler |
puslu aynalar gibi vurmuşsun çehrelere
başında göğeriyor acının şahı
çiçek
ziynetlerin göklerde yıldızlara karışmış
bir pirde saklı kalmış
mahsun gülüşün
çiçek
baharlar yeşeriyor gülüşünün şavkıyla
öldürüp diriltiyor eski acıyı
çiçek
öldürmüyor denizler,birikiyor hicranla
usul usul yeniden diriltiyor sevdayı
akıyor derin,içli gözyaşı tenhalarda
bu cihanın oluru olmazları var
çiçek
bir mezar taşı gibi ipremiş solmuş soğuk
bir dergi kalmış eski, uzaklardan ilk soluk
binmiş gitmiş atlara silik izleri belli
kahırlar gölgesinde yaşanamıyor
çiçek
hüzünler ince ince sızlayıp acıtıyor
yürekte kavruluyor ceylanların bakışı
nağmelere tutunmuş türkülerin çığlığı
kana karıştı tozlar çözülemiyor
çiçek
nisan ayı göklerin mavisinden kopuşu
aralık aylarında denizler farkedilir
sis kaplayan yolları bakışın aydınlatır
vurdun damarlarıma yaktın yüreği
çiçek
tutundu nağmelere ince ince ağrılar
kavruldu tüylerinde ceylanların bakışı
dikenlerde kanadı yüreğe akan sözler
kilitlendi tutuşlar açılamıyor
çiçek
|
Rabiye Tanrıverdioğlu | //////Yüreğe damlarsa keder//////////// |
Mevsimlerimin hepsi kış
Yürek olmuş garip bir kuş
Hayat zorlu dik bir yokuş
Yürüyene benden alkış....
Güller soldu açmaz oldu
Güneş gitti nerde kaldı
Keder gelip beni buldu
Hayallere yok ki akış
Huzur sağlık bana gülse
Güzellikler beni bulsa
Allahım yanına alsa
Sevgi yüzde olur nakış
Yıllar geçti keder ilen
Huzur nerde varmı bilen
Göz yaşımı hani silen
Yollar çamur, yollar yokuş.
Sevgi saygı verenlere
Al gülleri derenlere
Dünyada gün görenlere
Güler yüzde hoştur bakış
Gelir ise kötü kader
Herşeyler tersine gider
Yağar damla damla keder
Olur kula mevsimler kış...
Garip kalırsa kimsesiz
Yürek yanar sessiz sessiz
Kalır çölde garip susuz
Uçamazki, yaralı kuş..
Bitince dilde tüm sözler
Hüzne kaplanır tüm yüzler
Gülmez olur gülen gözler
Eğik durur kuldaki baş
|
Ali Özkan Asafoğulları | Yüreğe |
‘’Düşmanı dost yapan tatlı dil idi’’
Demeyin, sakın haa.. sızlar yüreğim
Yiteli çok zaman oldu kilidi
Kapalı bir zindan kızlar yüreğim...
Herşeyim de Oydu benim, hiçim de
Sözde de güzeldi, öz ve biçimde
Sesinin ahengi hala içimde
Açamaz kapını sazlar yüreğim...
Bursa 10 Ekim 2001
|
Cengiz Çetik | Yüreğe Kar Düşmesin-DENEME |
İnsanoğlu üç boyutlu bir bilinmezi oynamayı sever. Erkekler kadınları, kadınlar erkekleri anlamadığını söylemekle kendinden kaçışın kolayını bulmada üstüne yoktur.
Her günümüzün bir bölümünde sıcak ve soğuk dalgalar yüreğimizi yalayıp geçiyor. Denizin kıyıya gelip gitmesi gibi, bir duygudur aslında yaşanan.
Bazen ekonominin verdiği rahatlıkla sıcak dalgalar eser, bazense darlıktan doğan sıkıntıların verdiği soğuklukla kasırgalar eser.
Bazen bir çift gözün sıcak bakışıyla erir, yürekteki soğukluklar, bazense hiddet ve şiddetin verdiği kızgınlıkla yakar geçer çevresini.
Bu hafta başı Finike’ye yıllar sonra kar yağdı. Yüreği sıcak insanların sevinci, karla katlandı. Yıllar sonra ilçe merkezine kar yağmasının bir anısı kaldı. Kaldı da bazı insanların yüreklerine düşen kar erimedi. Düşen ateşler bile buz olup çıkıyor dışarı, içlerindeki karamsarlık ve umutsuzluktan. Gün ve gün eriyip giden maaşlarının, Pazar enflasyonuna bile dayanamaz hale gelmesine. Yıldan yıla ağır ağır ellerindekileri cımbızla çeker gibi alınmasına. Üç kuruşluk emekli maaşının bir kuruşa doğru çekilmesine çaresizce bakan, yüreğine kar düşmüş insanların.
Siz, aldığınız bir maaşın iki günü sonra biten insanların, o yaşlarda yüreklerindeki kırıklığın ağırlığını hissedenlerin, duygularını düşünebiliyor musunuz? Yüreklerine düşen karı eritebilir misiniz? Vereceğiniz kuru öğütlerle kapatabilir misiniz içlerine düşen soğukluğu.
Ya, sokaklara atılan çocukların yüreklerine düşen karı görebilir misiniz? Genç yaşta hayattan umudunu kesmiş ve toplumu kendine düşman gören insanları, onların duygularını hayal edebilir misiniz?
Ya, çocukluklarını yaşayacakken, tecavüz edilen çocukların içlerindeki çöküntüyü hayal edebilir misiniz? Onların yüreğine düşen buzu çözebilir misiniz?
Ya, çalışan insanların aldıklarının gün ve gün eridiğini gördükçe içlerindeki çaresizliklerle baş edebilmenin yollarını düşünmekle ve aramakla içlerine düşen karlı düşünceleri okuyabilir misiniz?
Liseyi bitirirken sınav stresi içinde bunalan geçlerin içlerindeki kazanamama halinde yaşayacakları çöküntüyü görebilir misiniz? Hayata karşı umutsuzluğa düşenlerin içlerine düşen karı eritebilir misiniz?
Örneklerle bol bir ülkede yaşıyoruz. Enflasyon yüz olsa da bir sıfırını sileriz, on deriz moralle uyuturuz. Nasıl olsa silmeyi ve sıfırlarla oynamayı sevenlerle yaşamaya alıştık. Bir de içimize düşen yüzlerce kardaki sıfırları silebilseler. Nerdeeee.
Birileri kendilerine bol sıfır ekledikçe, başkalarının sıfırları da eksildikçe mutlu insanlar türettikçe; böyle gelmiş böyle gider felsefesiyle uyur gideriz, tatlı düşlerle. Birileri kaymak yer, birileri de tabağın dibini kendilerine verildiği için şükrederek yaşam savaşı verir.
İş vermek yerine, dilenciliğe alıştırır gibi belirli dönemde yardım ederek, insanların gurur ve onurunu rencide etmeyi de birilerimiz hak görür. Çağdaş köleliğin mimarlığı da bu olsa gerek.
Laf lafı açar, bu tür yağışlarda bizi aşar. Bazen de açar. Kuzu gibi olalım. Onlar yukarıda biz aşağıda mutlu mutlu yaşayalım. Ses eden olursa kesile sesi… Uyuyanları uyandırmanın cezası ağır ola. Aman ha dikkat. Uyumaya devam; karlı da olsa, güneşli de olsa yüreğiniz kimin umurunda. Sizin olmadıktan sonra değil mi ya.
Bir de âşıkların yüreğine kar yağarsa ki, o hepsinden derin hisseder sızısını. Çünkü kalbin acısı; ne ekonomi dinler ne de çevresindeki insanları. Bir kendini dinler, bir de o karı yağdıranı…
Aman hava durumlarına dikkat ediniz. Güneşli ise iyi, parçalı bulutlu ise dikkatli, yağmurlu ise zararsız, dolu ise kaçınız, karlı ise aldırmayınız, kendinden haberi yoktur onun. İnsanın hava durumları, bazen yanıltır davranışlarını. Yine de siz siz olun dikkatli olun her ihtimale karşı.
Finike’ye kar yağınca anısı kalır. Yüreğinize kar yağarsa; çıkmaz sızısı kalır. Dikkat…
CENGİZ ÇETİK.24.02.2008-FİNİKE
|
Seyfeddin Karahocagil | Yüreğe Yaz... |
Al Kuranı duvara yaz taşa yaz
Kim dedi ki boşa konuş boşa yaz
Bak insanlık ona muhtaç bekliyor
Gel de onu yüreğe yaz başa yaz.
|
Muhterem Aslan | Yüreğe Yürek mi Derim |
Ben yüreğe yürek mi derim?
Asi gibi akmadı mı yürek
Yare doğru delicesine
Fırat gibi yıkmadı mı yürek
Alıp götürürcesine
Menderes gibi sarmadı mı yürek
İçine çekercesine
Sakarya gibi durmadı mı yürek
Tarihe girercesine
Ben yüreğe yürek mi derim?
Ağrı gibi bakmadı mı yürek
Düşman kovarcasına
Murat gibi kalkmadı mı yürek
Nereye diye sorarcasına
Uludağ gibi almadı mı yürek
Mutlulukla sararcasına
Nemrut gibi kızmadı mı yürek
Şimşekler çarparcasına
Ben yüreğe yürek mi derim?
Gap gibi doyurmadı mı yürek
Bir evlat büyütürcesine
Konya gibi sararmadı mı yürek
Güneşi öğütürcesine
Rize gibi okşamadı mı yürek
Bulutlara sürünürcesine
İstanbul gibi parlamadı mı yürek
Tâ uzaktan görünürcesine
|
Ali Altay | Yüreği Ağaç Olmuş Fidanlara... |
Nice sözcüklerin nice mısraların tutsağı oldu yolumuz... Ötesine gidemedik! Hayaller içinde çırpındık umutsuzluğa inat inatla... Kendi hıçkırığımız umudun sesi oldu yüreğimize... Yetindik... Nice insanlığın sevgisiyle yoğrulduk nice düşlerin... Bir şiir yazdık bin şair olduk... Tükenmeden dirhem dirhem... Kendimizi aradık çıkmazlarda, karanlıkların hüküm sürdüğü ellerde… Bir sevda olduk denizlerin en kuytu mavisinde bir fidan diktik dağların en acımasız karasında… Yalnızlığımızı savurduk göklere sığmadı! İsyanların ateşine kıvılcım oldu varlığımız yetmedi! Bir nefer misali kanatlandık umut güvercinlerinin kanadı kırık ülkesine… Ve nice sevdalardan döndük uçsuz bucaksız yollardan nice ağlamaklı özgürlüklerden… Vazgeçememezlik hüküm sürmüştü titreyen gözlerimize… Yeniden öfkelenip kuruluyordu düşlerimizdeki dünya… “Ne güzel her şeye rağmen yaşamak” diyordu dudaklarımız… Ve biz denizindeki bir damla ben… Selam olsun yüreğimi şahlandıran umut dolu insanlığa… Selam olsun yüreği ağaç olmuş fidanlara…
|
Şerafettin Muş | Yüreği diliyle zuluma lanet |
Yüreği diliyle zuluma lanet
Muharrem ayları matem ayları
Yüreği diliyle zuluma lanet
Kazanda kaynayan acılarıyla
Yüreği diliyle zuluma lanet
Aşureler yapıp rahmet diledi
Zulumlar pişirip acılar yedi
Acılarını paylaşıp pak eyledi
Yüreği diliyle zuluma lanet
Aşure gününe canlar buyurmuş
Acılarla yüreğini doyurmuş
Dost Şeref’im duymayana duyurmuş
Yüreği diliyle zuluma lanet
Dost Şeref
18/01/2010
bu şiirin konusu
muharrem ayının başlamasıyla birlikte her yıl olduğu gibi bu yılda birinci ayın onaltısına kadar aile dostlarımız ve arkadaş çevremizden kolu komşu aşure dağıttılar sağolsunlar bizleride unutmadılar bişirdiklerini hoş görüyle paylaştılar kendilerine tek tek teşekür ediyorum dostlukları adına paylaşımları adına sevgi adına acılarını paylaşma adına
|
Ercan Demirci | Yüreği Dağlı Dağ Yüreklilere |
Bu neyin resmidir?
Kim çekti bu kanlı fotoğrafı?
Tetiği çeken kim?
Dağları gösterme bana acılı anam
Dağ tetik çekmez, dağ adam öldürmez
Dağ keklik çeker, yağmur-yıldırım çeker
Kekik kokar, çiçek kokar
Barut kokmaz, acı ölüm kokmaz
Dağ dağladı deme yüreğimi
Dağ dağladı deme
Dağları gösterme
İndir kolunu yorulmasın anam
Gözlerin her şeyi anlatıyor
Katmerlenmiş acını
Tırmalanmış ruhunu
Pu-suya düşen umudunu
Yirmi yaşındaki Umut’un
Biricik oğlun olduğunu
Her şeyi anlatıyor gözlerin
Vurma göğsüne ne olur
Yolma saçlarını ak saçlı anam
Ne olur dağlara baktığın gözlerler
Bana bakma ey
Hâlâ “Vatan Sağolsun” diyen
Umut’suz kalan yiğit ana
II-
Kim çekti bu fotoğrafı?
Tetiği çeken kim?
Ah çeken bu gelin-kız kim?
Sakın yirmi yaşındaki Umut’un
Yedi aylık karısı demeyin!
Oy bahtsız gelin
Oy kınalı kuzum oy!
Dağlara baktığın gözlerle
Bana bakma oy!
Atma kendini yerlere
Düşün kanındakini, karnındakini
Umut’tan geriye kalanı
Vatanı
Seni bu ateşlere
Atanı düşün
III-
Kim çekti bu fotoğrafı?
Tetiği çeken kim?
Şu eliyle yüzünü kavrayan
Esmer tenli adam da kim?
Umut’un babası ha!
Gözleri Umut’ta
Umut gözlerinde, göz bebeklerinde
Umut’un yüzü
Babanın gözleri gülüyor
Bir ben görüyorum bu gülüşü
Çevirme babam gözlerini
Bakma dağlara
Hele dağlara baktığın gözlerle
Bana hiç
Dudakların kıpırdıyor Umut’a bakınca
Dağlara bakınca dişlerin gıcırdıyor
Ey duasını öfkesine katık eden
Dağ yüreklim
Yüreği dağlım
Dağ neylesin, ne yapsın
Dağlara bakma
Dağları gösterme bana
Fısıltıyla konuşma, duyamıyorum
Tetiği çeken dağlar mı?
Dağlar da yüksekte, yukarıda mı?
Dağ karar alır mı babam?
Yüksek yerdekiler, zirvedekiler
Dağdakiler mi Umut’un katili?
Sen ne söylersin dağ yüreklim?
Deme babam, yüreği dağlım
Hiç dağ tetik mi çeker?
Bir hain kurşundur Umut’u vuran
Dağlara bakma babam
Hele dağlara baktığın gözlerle
Bana hiç.
|
Derya Avşar | Yüreği dağ adam |
Yüreği dağ adam
Yılların eskitemeyeceği
dünyanın içine sığdıramadığı
dünyayı içine sığdıran
yüksekte değil ayağı yere basan
yüreği dağ adam
sıkı bir civan bir gönül adamı.
Bazen kaya kadar
Sert yüzüyle korku salan
Bazen duruşuyla saygı uyandıran
Bazen en çocuksu yanıyla
Dokunsan incinir
Bir parçadan bin parçaya bölünür
Yüreği dağ adam...
|
Hatice Bediroğlu | Yüreği Dalga Dalga |
Karışıyor birbirine
Mavi sisin içinde
Akdeniz ile gökyüzünün yansıları
Issız şıpırtıların bakirliği
Geziniyor yanaklarında
Sanki!
Eklenmişçesine yıllar birbirine
Yüreği dalga dalga
Alev gönderiyor gül yaprağına
(Şiirlerimin hepsi Noter Tasdiklidir)
www.haticebediroglu.net
|
Hülya Arısan | Yüreğim.... |
Bir karanlık belirtisi, ufkumda...
Hislerime sisler çöküyor.
Korku sardı benliğimi,
üzüntü, sıkıntı, kat kat.
Kalmadı bende takat.
titreyip çırpınarak.
Düşecek avucuma yüreğim,
beni sensiz bırakarak....
İstanbul, 14 Kasım 2002
|
Zeki Tüyen | Yüreğim |
bir akdeniz kentinin
sokakları gibi yüreğim
öylesine devingen
öylesine sıcak
ve taç yaprakları ilkbaharın
yüzümde
eril bir çiçek gibi
açtı açacak
istanbul; 15.03.2009
|
I Can | Yüreği Mavi... |
Yüreği Mavi...
hiç bilmiyorsun, bilmeni de istemiyorum zaten
ağır bedeller ödedim...ellime gelirken...
son gülümseyen yüzüm öğrettiklerinden öte deği! ! ..
kırılmaz cam sanılan; adı mavi.. sevginin eş değeri..
doğru yer sandım değilmiş gözleri mavi
doğru zaman sandım hiç değilmiş yüreği mavi
geçmiş ömrü kimse veremez şimdi
ağır bedeller ödedim, gözleri mavi
ruhu lime lime şimdi, yüreği hala ve hala mavi
yaşamın şimdiki yükselen değeri
al.. al... hep al... tüket, tükettiğin noktada da; sil at
basamakları çık ve bırak....
geç farkına vardım gözleri mavi...
neyseki adı; 'yaş' sorgulamalarıymış.. yüreği mavi
öğrendim ki; sevginin bir diğer adı akçe! ..yedekli akçe! ! ...
ayaklar altına serilen kırılmaz sanılan cam; adı mavi...
silip attığım, yoksaydığım, bir hiç yaptığım! ! ! .. yüreği mavi
sonsuzluktan çık da gel! ...ne olursun gel..gözleri mavi! ...
ağır bedeller ödedim... ellime gelirken
kırılmaz sanılan cam; mavilerin bedelleri
doğduğumda genlerime kazınan
'sen' değil hiç kimse gözleri mavi
ruhu şimdi lime lime...hala ve hala yüreği mavi..
yaşamın şimdiki yükselen değeri
al.. al... hep al... tüket, tükettiğin noktada da; sil at..
basamakları çık ve bırak...
en çok neyi özlüyorum biliyor musun gözleri mavi..
küçücük bir çocukken, senin küçük prensesinken yüreği mavi
her sabah güneşin doğmasını bekler gibi.. Seni! ..
düşlerimdesin! ....
gel! ..bu sabah yine gel! ..hep gel! ....
dizlerine yatır yine beni...
saçlarımı okşa...
ve kulağıma fısılda..
tıpkı küçük prensesin gibi..
seni ne çok özledim! ...
yüreği mavi..
derin mavi...
Kalenin önündeki küçük ada; I Can
11.10. 2009/Pazar, 23.10
|
İsa Tekin | Yüreği Güzel İnsanlar |
Dünya'nın dört bir yanında
Açlığın, sefaletin, depremlerin
ve savaşların son bulması
Umuduyla
Kurban bayramınızı kutlar
Bayramların Dünya'ya, insanlığa
Ortadoğu'ya ve ülkemize
Demokrasi, barış, umut, sevgi
Hoşgörü, kardeşlik getirmesini
Dilerim
Yüreği güzel insanlar
Umutlarınız hiç kırılmasın
Gelecekte savaşsız barış dolu
nice güzel bayramlar diliyorum.
Bir Dünya Düşlüyorum
İçinde silah olmasın
Dört bir yanında
Bin bir çiçek açsın
Bir dünya düşlüyorum
İçinde kavga, savaş olmasın
Barış kutsal olsun
Bir dünya düşlüyorum
Çocuklar yetim kalmasın
Analar ağlamasın
Sevgi tomurcuğu yeşeren ağaçlar olsun
Bir dünya düşlüyorum
Kötülüklere inat
Umutlar sonsuz
İsa Tekin
|
Mehmet Demirkapı | Yüreğim |
sana yazdım bir kere
devamını sakın isteme
görürsen eğer yüreğimi
sor 'o' na beni
ne zaman terk edecekmiş
bu gül bahçesini
İzmir.01.04.2007
|
Şener Şenyürek | Yüreğim |
kanat çırpıyor yüreğim
uçmak için sana
bırakıyorum ben de
seve seve..
balçova - izmir
|
Murat Sedefli | Yüreğim |
Seni kıs''KAN''mıyorum ''YÜREĞİM''in sesine kulak veriyorum; o bana diyor ki ''SEN'' onu sevmiyorsun sadece bir işçi gibi harıl harıl onu sevmeye calışıyosun...
|
Oya Erdemci | Yüreğim.. |
Küçücük yüreğim iki ayrı kutupta,iki ayrı parça.
Ne yapsam yetmiyor.
Günah deyip tövbe edemiyorum,hata deyip uzak duramıyorum.
Küçücük yüreğim iki ayrı adam için,iki ayrı parça.
Daha fazlasına susadıkça yetmiyor sevgilerin hiç biri
Ve kalemim utandırıyor yalnız beni,tüm perilerimi ardında toplamış,tek parça durarak karşımda.
|
Hakan Yıldız 2 | Yüreğim |
Yüzüme bak tekrar söyle sevmediğini
Ürkütüyor beni artık yalnızlığım
Rıhtımda unutulmuş bir sal gibi yüreğim
Eskimiş, yıpranmış, parçaları çürümüş artık
Gün doğarken ışıklar yüreğimdeki kırıktam geçiyor
İşte o zaman içim ürperiyor şerefsizliğine ağlıyorum
Mechul bir yere çektim salı sensiz tek başıma...
|
Şair Hasret_n | Yüreğim |
ben bilirim yüreğimi
ben bilirim yüregimi yüregim su
yüregim türkü
yüregim el dokuma nakişli bir kilim, sevdiklerime serdigim
yüregim firtina, gemiler batirmiş
yüregim bir hanimeli, bahçe duvarlarina yaslanmiş
yüregim bir orman yagmalanmiş, yakilmiş, yagmurlu
ben bilirim yüregimi
yüregim insan, insanlarla aglamiş, gülmüş
Gelmiş şiirlere siginmiş bir kaçak!
|
Aylin Aksoy | Yüreğim |
Ah benim yüreğim
bozguna uğramış buğday tarlam
güzel bir düş gördün hayra yordun
emeğin üretmediği hiçbir sevgiden aşk doğmaz
bir düş güzel diye gerçek olmaz
ateşi harlamadan,su vermeden çeliğe
sınamadan yüreği acıda
bunun adı aşk olmaz.
|
Sinan Erdoğan | Yüreğim... |
Sayfalar dolusu gam var yüreğimde
Düşler dolusu sevda yıkıntıları
Unutulmaya yüz tutmuş mimozalar solgun
Siyah beyaz umutlar içinde yalnızdır yüreğim
Kaybolmuş, yolunu unutmuş yaslar beni bulur
Kimsesiz acılar, dikenli yollar...
Bahar inat açmaz kapılarını savdalara
Yıkıntılar arasında dolanır durur yüreğim
Med-cezirler kapladı tüm bedenimi
Ne gecesi belli gidişinin
Ne gelişi belli gündüzümün
Güneş yas mı tutuyor neden doğmadı
Bana küskün mü güller, neden ötmüyor bülbül
Yağmura inat kupkuru yüreğimin toprağı
Ne gözyaşım ıslatır ne ağlayan sevdan
Kimseye sitem etmem ki yaptığım kendime
Sana ne çektiğim acı benim.
|
Celal Topo | Yüreğim |
Sana sunuyorum şu yüreğimi
Bir bıçak al eline bakışlarınla olsun
Böl ikiye hiç acımadan
Avuçlarına akanı görünce
İşte o zaman
Vefasızlığına çok ama çok üzüleceksin...
20 / 10 / 2005 Antalya
|
Metin Yaltı | Yüreğim |
İçerde yatıyor bir yiğit rektör
İsyan etmiş işçi işveren sektör
İsyanda birleşmek ne demek öngör
Türkiye adına sorar yüreğim.......
Bu yurt hepimizin böyle biline
Kulak verin beyler halkın sesine
Bakınca anlarsın şöyle bir düne
Türkiye adına yanar yüreğim.
İktidar hep senin olacak değil
Halkın iradesi elinde değil
Sandık açılınca hiç belli değil
Türkiye senide siler yüreğim
Alt kimlik üst kimlik Türkiyelilik
Bu tartışmaların ne son ne de ilk
Tek hedef olursa çağdaş uygarlık
Türkiye seninle coşar yüreğim
27/12/2005
|
Yunus Kayım | Yüreğim Ağlar |
Gün olur
Bir rüzgar hıçkırır tenhada
Bir bulut göç eder gözlerinden kurak topraklara.
Bir bebek ağlar gözbebeğinde
Gözlerindeki iki damla yaşta
ikimiz adına
Yüreğim ağlar
|
Sevinç Kavuk | Yüreğim ATAM Çarpıyor Bu Vatan Bağrında |
o atam
ne utandırmaya, ne de bırakıp gitmeye
tek adım dahi atmamacasına,
yüreği yüreklerle donanmaya hep yaşamda
yüreğim ATAM çarpıyor bu vatan bağrında
o atam
hep bir yoklukta yine bir kurtuluşa hazır
bilinç gücüyle donanılı yücelişe
hep ışık, hep güven sağlığıyla
yüreğim ATAM çarpıyor bu vatan bağrında
o atam
bu inancın eşsiz lideri hep ileri adımlara
onur, bilgi, görev bilinci bu vatan aşkıyla
uygarlığı yaşatan hür ölmektir tek duruşla
yüreğim ATAM çarpıyor bu vatan bağrında
08.02.2006
Çarsamba 21.05
|
Erdal Ay | Yüreğim acıyor anne |
Yüreğim acıyor anne
İçim acıyor içim.
Yüreğimdeki çiçekler
Hepsi soldu anne.
Anlamadım hiçbir şey
Bu günleri görmeyince.
Gördüm işte bak
Canım yanıyor anne.
Hiç bilmemişim yaşamı
Bildim anne.
Tanımamışım evlatlarını
Tanıdım,kusura bakma anne.
Seni suçlayamam bu halinle
Beni doğuransın,anamsın.
Lakin içim acıyor
İçim yanıyor be anne.
02.02.2006
|
Ahmet Zühtü Çelenk | Yüreğim çocuk |
Yüreğim çocuk,
Hiç büyümedi ki,
Yüreğim saf,yüreğim temiz.
Yüreğimde biter güller.
Yüreğimde öter bülbüller.
Yüreğimde yok kötülük,
Yok bir nebze kir
Yüreğimde akar çaylar,dereler
Yüreğimde akar pırıl pırıl nehir.
Ben aşığım aşka.
Benim yüreğim bir başka
Gelsem de yüz yaşına,
Yazarım aşka şiir.
Olsam da tek başına
Gelsem de doksan yaşına,
Kalemim aşka yetişir.
Yüreğimde yok bir nebze,
Kötülük,bir gıdım kir.
|
Özden Parlas Gürbüz | Yüreğim Darağacında |
kışa sonbahar kala,
astın yüreğimi darağacına.
ipini çekmeye kıyamadın,
cesaret de edemedin kucaklamaya.
kışa sonbahar kala,
terkettin yüreğimi darağacında.
|
Melek Tiryaki | Yüreğim Çocuk Benim |
Çıkarsız Bir Kalp'ten Riyasızca Can'dan Sevenlerin
Bir Yanı Hep Çocuktur Çocuk Kalır Çocukça Sever
Çocuklar Gibi Saf Ve Doğal Yüreği Çocuk Kalanları
Rabbim O Kullarını Fazlasıyla Sever Korur Affeder
|
Arin Roni | Yüreğim dans eder karanlıkta |
cesaret sevgilim cesaret ol yüreğime
gözlerin başka bir şehre açılıyor
payıma düşen suskunluğu dinliyorum şimdi
utansın beni böyle divane eden ne varsa
bozulmasın büyüsü
kal yüreğinden kan gitsede
ben razıyım senin yerine yanmaya
korkma olacaksa bir son seninle geleceğim,yalnız olmayacaksın, şimdi gitme, kal
başkayım sevgilim sen varsan bende
son ekmeğim,mataramda suyum,sancılarıma dermansın
son demlerim bunlar,susma konuş
can versin dudakların,ruhum karanlıkta dasn eder,işte şimdi başlıyor korkularım,gitme kal yanımda yüreğinden kan gitsede,ben senin yerine tükeniyorum sen bilmesende
|
Aslı Evrensel | Yüreğim Deniz |
ellerimde ışıklar yanıyor
yüreğimde notalar
biramda deniz kokusu
deniz sen kokuyorsun buram buram
küçük mutluluklar için
büyük gemilerin yakıldığı denizlerdeyiz
ümidim hazır olda bekliyor
ne masal, ne gerçek
sen, olansın
tanrılardan izin almaksızın kullanılabilecek
gücün sınırında
evrende
hep birlikte varolmuş
gözleri aşktan korkansın
yeniden doğsaydım
ah küçük aklım
gel demen için beklerken
bugüne dokunmaktan kaçmasaydım
ellerimde ışıklar yanıyor
yüreğimde notalar
biramda deniz kokusu
deniz sen kokuyorsun buram buram
|
Ercan Akbay | Yüreğim de yaktığın...[GEL] |
Yüreğim de yaktığın,mumlar erimeden gel
Korkuyorum,karanlık gönlüme çökmeden gel
Zaman akıp gidiyor,uzaklar da işin ne
Korkuyorum,karanlık gönlüme çökmeden gel....
7.Haziran.2004 Şişli.
|
Yusuf Ter | Yüreğim Dost Secmeye |
kollarımı tutup
bileklerimden bağladılar
insan az değilmiş; delirmiş
gözlerimi mil ile dağladılar
yüreğim dost seçmeye görsün
yürekler kötülüğe şahlanmış
kötülerden dost mu olur
dost dediğin
iyilikten yorulur mu
dost yüreğimi acıtmaya görsün
dost bildiğime
elimi, gönlümü verdim
sevgisi yüreğimde sır gibi
bana kem bakmasın
sonra boğazına çökerim
düşman olup bakmaya görsün…
Yusuf Ter 25.10.05
Saat 22:52 İsviçre
|
Hüseyin Yük | ..Yüreğim (Dilemin) ... |
Senin özgüveninle sıcaklığın
Renklere olan tutkunu artırıyor
Dokunsam saçlarındaki sıcaklığa
İçimden akan nehirlere benzer
Seni sevmek korkusu
Kim senin üstün huylarına gebe kalmaz ki
Kim seni bir şafakta doğurmazki günün yüzüne
Uzat ellerini uzat yüreğini bir çocuğa
İlk okul çocukluğum gibi seveyim seni
Söz dinlemez haylaz
Arsız sevmelerim sarsın seni bırak
Bana tenefüsler yaşat
Seni sevmekten yorulunca
07.02.2007
|
Arif Doğramacı | Yüreğim çocuk |
Yudum yudum yudum
Bir kara sevdam
Yudum yudum yudum
Necef te bebek
Yudum yudum yudum
Bir deli sevdam
Yudum yudum yudum
Köln de ben bebek
Yudum yudum yudum
Tahlıhsiz sevdam
Yudum yudum yudum
Etiyopyalı bebek
Yudum yudum yudum
Olmaz ki şaka
Yudum yudum yudum
Paris’te bebek
Yudum yudum yudum
Bir garip dünya
Döl olmuş döl olmuş
Yüreğim çocuk
25-10
|
Nermin Akkan | Yüreğim Dört Mevsim |
Asyanın ulvi seremonisi yüreğimi secdeye sevkederken,
Avrupanın iki yüzlü kahpesi dikildi karşıma birden.
Asya huu çekiyordu derinden,beni dergahlarda zikre çağırıyordu.
Bizansın entrikaları çengi edasıyla sefata koşdiye bağırıyordu.
Surların eteğinde bilmem kaç aşığın kalp iniltileri yankılıyordu.
Yücelerden gelen ilahi emirle binlerce yiğit yıkılıyordu.
Peygamber müjdesi bu şehir,Fatihe reverans eylerken gülüyordu.
Bizansın ihtişamı yerle bir olmuş,beli bükülüyordu.
Ak Şemseddinin postu daha niceleri var ki bu şehre buyursun,
İstanbul adını verdik melekler arşa duyursun
Davetiyesini çıkardı erenlere,fetva iletildi tüm alperenlere.
Henüz ruhumun ilahi çalkantıları zemin ararken kendine,
Katerina,Olga,Liza raksetmeye başladı beynimde.
Ey! tüm şehitlerin kutsal mekanı İstanbul.
İslama başkent oldun,cennete de vize ol.
Nice kahpe bizans entrikaları yıkamamışken seni,
Milenyumun topsuz tüfeksiz ahlaksız haçlılarına olma kul.
Duası döküldü dudaklarımdan nedense
Boğaz turu biterken geldim kendime.
Yüreğim dört mevsimi yaşadı göz açımlığı bir zamanda.
Kulaklarımda binlerce ses duyuluyordu aynı anda.
|
Ali Uzun | Yüreğim dile geldi |
Dost, yüreğim dile geldi,
Sızlarım dost hep sızlarım.
Göz pınarım sele döndü,
Ağlarım dost hep ağlarım.
İçimde titriyor yürek,
Katı vicdan neye gerek,
Dost insanlığı bilerek,
Yanarım dost vay yanarım.
Sevgi merhamet kalmadı,
İnsanlar selam almadı,
Kirli yüzler kızarmadı,
Kanarım vay dost kanarım.
Nefse sattık insanlığı,
Kay pakta geçtik balığı
Tercih ettik hayvanlığı,
Özlerim insan özlerim.
İnsanlığa Ali Uzun,
Yanardöner dinmez sızın,
Kaldık içinde yobazın,
Dönerim dost dört dönerim.
|
Bilge Su | Yüreğim düştü yere |
Öyle kırdın ki beni
Parçalarım dağıldı
Önce yüreğim düştü yere
Ve
İki damla gözyaşı üstüne..
|
Ahmet Zühtü Çelenk | Yüreğim Erzurum Dolu |
YÜREĞİM ERZURUM
DOLU
Penceremden yağıyor,
Lapa lapa,elif,elif kar.
Yüreğimde çöreklenmiş,
Giden sevdiklerim var.
Erzurum’da kar bambaşka güzel.
Kimse anlayamaz ki,beni benden gayrı,
Erzurum benim için çok çok özel.
Anam,babam,dostlarım,yakınlarım,
Orada her biri, bir mezar.
Yüreğim oraya saplanıp kalmış,
Ahmet uzaklarda da olsa ne yazar.
|
Demet Akkoyun | Yüregim Feryat Ediyor |
Yüregimdeki çıglıkları hissediyorum
Geceleri yannızlıgın hasretleri haykırıyorum
Karanlık gecelerde acı çekiyorum
Aldıgım nefeste yüregim acıyor
Acılardan feryat ediyor
Karanlık gecede yıldızlar bile küsüyor
Yüregim acıyor feryat ediyorum
Geçen her geceye dertler kaderler düşüyor
Yüregim var ya ayrılıklara aglıyor
Terkedip gidenlere bitmeyen acılara aglıyorum
Gökyüzü bu gece benim için aglıyor
Demet çok yannız yannızlıga haykırıyor
Çektigi ayrılık acılarına aglıyor
Gökyüzündeki yıldızlara dalarım
Seni sorar seni ararım sen yine yoktun
Yüregimde hasret özler çıglıkları vardı
Acı hayatta ayrılıklara aglayıp haykırırım
|
Haluk Özdeniz | Yüreğim Gibi, Sevdam Gibi …. |
Ne güzel gülümsüyorsun resimlerinde,
Hala, çok seviyorum bir tanem der gibi.
Çok özlemişim seni, susuz topraklar misali, çok.
Yağmur olup gelsen, yağsan kor olmuş yüreğime.
Rüzgar olsan kokunu getirsen bana, çeksem içime.
Yıldız gibi doğsan gecelerime, dilekler tutsam sana.
Olmaz artık, olmaz deniz gözlüm, olmaz gelinciğim.
Sensizlik siyah gecelerde, yalnız kalan hayallerde ben
Yerine konan sevdalarda unutulamayan sevgimiz.
Sararmış kağıtlarda aşkımız, silinmiş sözcükler.
Masamızda yabancılar ve sadece iki tane kırmızı gül.
Hala unutamadım kırmızı gülleri ne çok sevdiğini.
Ve o gülleri nasıl kıskandığımı, kokunu, gözlerini.
İstemezdim sesini, gülücüklerini kimseler duysun.
Sen hep bana gül, bana seslen, bana bak isterdim.
Ne çok severdim seni, yağmur gibi, deniz gibi….
Yanımdayken bile özlerdim, korkardım uyumaktan.
Korkardım sensiz geçen anlardan ve kapılardan.
Oysa artık her anım sensiz ve o kapılar artık hiç açılmıyor.
Ve sen bana hala resimlerinde sıcacık gülümsüyorsun,
Ve hala gözlerinde sevdan, sözlerin dudaklarında.
Yanaklarında öpücüklerim, gamzelerin ve saçların.
Ya şimdi, dün gibi geçen sensiz bir ömür, bir sevda.
Bir sevdaki, kırmızı güllerin yapraklarında her anı.
Dokunamıyorum artık kırmızı güllere,
Hiç dokunamıyorum, ellerim kanıyor.
Yüreğim gibi, sevdam gibi, özlemim gibi, umudum gibi,
Ellerimde kanıyor …
|
Fikret Turhan | Yüreğim EKİN |
ekinler filizi yeşilken,
rüzgara keyiften eğilirdi...
ekinler sarı sarı başak tutmuşken
emeğin kudretiyle rüzgara isyan ederdi...
yüreğim bedeni gençken,
aşkın keyfine boyun eğerdi...
yüreğim ruhuyla elimdeyken,
emeğin kudretiyle aşka yön verirdi...
Fikret Turhan-Yalova
17.06.2016
|
Veysel Karani Tabak | Yüreğim Hasret |
Sen yanmışsın yüreğim
Sen yalnızsın
Sen iki parçasın
Bir soldasın bir sağda
Şehrin ortasından geçen nehir gibisin
İki kıyı birbirine hasret
Karşı kıyılar köprüye hasret
Nasıl iki göz birbirine hasretse
Hasret var hüzün var yüreğim
Kar su olmak için güneşe hasret
Su yağmur olmak için neme hasret
Buhar yağmur olmak için buluta hasret
Bulut ağlamak için rüzgâra hasret
Sevgi yüreğime
Yüreğim sevgiye hasret
Deli Mavi-VKT
|
Avni Temiz | Yüreğim Gözyaşı Döktüğü Zaman |
Senden başkasını görmez olurum
Hasretin yüreğe çöktüğü zaman
Rüzgârı koklarım, seni solurum
Yüreğim gözyaşı döktüğü zaman
Benim sevgim ikimize de yeter
Yüzü narkozumdur, gözleri eter
Ben ondan da daha beterim, beter
Sevdiğim boynunu büktüğü zaman
Gözümden geçsinde kalbime aksın
Aşkın ateşiyle yaktıkça yaksın
Yeter ki yüzüme gülerek baksın
Eliyle kalbimi söktüğü zaman
Mutluluk uzaktı, kaf dağın ardı
Hasreti çöktükçe özlemi sardı
Ceylan'a benzeyen sekişi vardı
Gelip de önümden geçtiği zaman
Sen ağlarken gülüm, ben asla gülmem
Gözyaşlarım akar, yüreğe, silmem
Sevgide beraber gider mi bilmem
İnsan bu dünyadan göçtüğü zaman
31.01.2013
|
Asimavikemal Aykılıç | Yüreğim kanatlarda... |
Gökyüzü masmavi ve saatler yorgun bir su gibi akıp gidiyor gözlerimde.. Ufka, gökmavisinin kızılla birleştiği o ince sıcak ve yumuşak çizgiye bakıyorum. Bir kuş gelip konuyor saçlarıma, yüreğimi ipekten kanatlarına sarıp sana gönderiyorum...
ASİMAVİKEMAL
2005
|
Burak Kıllıoğlu | Yüreğim İstisna |
Güneş sızdı fabrikaya,
Bahar güneşi.
Güneş vurdu duvarlara
Kimseler fark etmedi.
Ne insanlar dönüp baktı,
Ne makineler sustu.
Telaş aynı telaş,
Haller aynı haller.
Halbuki dışarısı öyle mi?
Güneş aynı güneş mi?
Ya hayat aynı hayat mı?
Tabiat dirilirken ruhlarımız ölgün yine.
Güneş çıkmış, yeşil artmış
Kime ne?
Ne mevsim aynı artık,
Ne de zaman o yaşadığımız değil.
Ya ben eski ben miyim?
Emin ol ki değilim.
Sensiz kalmayı öğrendim
Hiç yoktan.
Sen de eski sen değilsindir,
Eminim.
Şimdi, kim bilir kimlere şiirler yazdırıyor gözlerin.
Güneş aydınlatıyor içeriyi
Ayırt etmeden.
Bir tek yüreğim istisna.
|
Mevlani Ulusoy | Yüreğim Kıpır Kıpır |
Günaydın Tatvan!
Yorgun Cumhuriyet Caddesi
Güzel yurdum Türkiye
Ve tüm Dünya…
İyi sabahlar, göle doğru uçan kuşlar
İyi sabahlar, yaşlı çam ağaçları
Günaydın… Günaydın…
Binlerce günaydın
Hepinize.
Yüreğim kıpır kıpır
Bir bilseniz…
Nasıl seviyorum sizleri
Ölesiye…
Kışlada nöbet tutan asker,
Bağrı yanık köylü
Kurnaz ve uyanık esnaf!
Elleri nasırlı işçi
Çilekeş memur
Okula giden öğrenciler
Fedakar öğretmenler!
Ve umudumuz olan gençler…
Hepinize sevgiler, saygılar
Hepinize selamlar.
Günaydın… Günaydın…
Binlerce günaydın
Hepinize.
Yüreğim kıpır kıpır
Bir bilseniz…
Nasıl seviyorum sizleri
Ölesiye…
|
Osman Aktaş | Yüreğim her zaman üç şubat benim |
üç şubat beş şubat fark eder mi ki
yüreğim her zaman üç şubat benim
sen benim gönlümü işgal etmişsin
yüreğim her zaman üç şubat benim
yanında bir dünya sunulur bana
sevdan bir ilaçtır karışır kana
her şeyim senindir söyle sorana
yüreğim her zaman üç şubat benim
gökte yerde aynalarda sen varsın
huzur-i muhabbet gönlünü sarsın
zülfünün ucuna beni asarsın
yüreğim her zaman üç şubat benim
gece ben gündüz sen sarılmışız bak
umarım ayrılık bizlere ırak
yürek sulak ama bu ülke kurak
yüreğim her zaman üç şubat benim
fizâhî dünyaya tersten bakıyor
gönlü bir çağlayan sana akıyor
kura olsa her şey san çıkıyor
yüreğim her zaman üç şubat benim
3 Şubat 09
Nilüfer
|
Zeynep Aydınlıoğlu | Yüregim kanadı. |
seni yaşadıgım zamanlarda
acımasız sille gibiydi hasretin
o kadar sessizdin ki
bir veda etmeden gittin.
gözlerim boşlugun tutsagı oldu
zifiri karanlık gizledi damlaları
tebbessüm edene kızdım,sana hasretimden.
bir veda etmeden gittin.
bır yudum sevgiydi sende özledigim.
benim için sen, sadece bır sevgiydin,
gözlerımde pırıltı kalbımde heyecandın
sebep neydi bir veda etmeden gittin..
|
Murat Tali | Yüreğim Haziran |
Bahar bitiyor
çiçek gülüşlü çocuklarla terkediyor
Mayıs
beni
şimdi
yüreğim haziran
|
Özlem Özbek | Yüreğim Kanıyor Annem... |
Bazen üzerdim seni, kızdırırdım, bilemezdim ki birgün bunu yaptığım için yüreğimin kanayacağını. Keşke yapmasaydım diye kendime lanet edeceğimi. Keşke seninleyken daha çok seninle olsaydım, keşke daha çok sesini duymak için sürekli seninle konuşsaydım, keşke kömür karası gözlerine daha çok baksaydım, keşke bana gülümsediğinde dudağında beliren kıvrımlarından öpseydim, keşke saçımı okşadığında içime yayılan huzuru, alnımdan öptüğünde bıraktığın sıcaklığı bir kutuya koyup saklayabilseydim. Dallarım kırıldı benim annem gittiğinden beri. Can tükendi yüzüm gülmüyor. Sen gittiğinden beri kimse alnımdan öpmedi, saçımı okşamadı, bana senin gibi gülümsemedi. Sen gittiğinden beri huzur anlamını yitirdi sözlüklerde. Bir boşluk kaldı yüreğimde ne yaptıysam dolduramadım. Sevgi istedim, seninki gibi derin ve karşılıksız bir sevgi aradım herkezde ama bulamadım. Sen gittiğinde herşey yok oldu, hayat yok oldu, güneş yok oldu,sessiz ve soğuk bir karanlık başladı. Merak etme annem üzülme sen annem herşey yavaş yavaş aydınlanacak, sen böyle olsun isterdin, kızının ağlamasına dayanamazdın, sana kavuşuncaya dek yaşamalıyım, senin için yaşamalıyım, çünkü sen hep bizim için yaşamıştın. Ölümden korkmazdın, ölümden çok beni, bizi ardında bırakmaktan korkardın, kimselere emanet edemezdin. Allahıma emanet ettin bizi annem. Hastaneye yatman gerekmişti, yattın ama çıkamadın annem, kurtulamadın. Sen beni bırakıp gitmezdin, dayanılmaz acılar çekiyordun, bende seninle birlikte dayanılmaz acılar çektim, senin acıların sona erdi, şimdi olman gereken yerdesin cennette yada cennet sende. Benim acılarım hep kanıyor yüreğim hep kanıyor annem.
Söyleyecek çok şey var ama kelimeler yetmiyor, yüreğim dayanmıyor anlatmaya... Anneler günü benim için çok zor geçiyor sen gittiğinden beri, ama hayat bu katlanmak gerekiyor ölümün acısına bile... Böyle olmak zorundamıydı anne?
Annem, anneciğim seni seviyorum. Yeryüzündeki herşeyden çok.
Seni çok özledim, kokunu, yüzünü, sesini, ellerini herşeyiniii:(
Belki bir kuş konarsa pencereme, sevgimi yüklerim kanatlarına, birde öpücük kondururum alnına al bunları anneme götür derim getirirmi anne?
Belki düşümde gelirim yanına sarılırım sımsıkı, içime çekerim kokunu doyasıya ki uyandığımda hatırımda kalasın, öperim yanaklarından, güzel gözlerinden ' seni seviyorum ' derim.. 'seni seviyorum' derimmmm.
Belki sen şimdi beni görüyorsun ve bunları yapamasam bile seni ne kadar çok sevdiğimi ve hep düşündüğümü bir saniye bile aklımdan ve gözlerimden gitmediğini biliyorsun. Ağladığıma bakıp üzülme sakın ben sana böyle yazıp içimi döküyorum annem seninle konuşup seller aksada gözümden üzülme annem. Ama sen ağlama olur mu kuşum?
|
Cafer Akyol | Yüreğim Kuş Misali Gözlerine Kondu |
Duyunca sesini
Soludum nefesini
Duygularımda
Olağanüstü bir telaş
Özetledi hasretimi
Farkında olmadan
Birde baktım ki
Yüreğim kuş misali
Gözlerine kondu
Günaydın güzel gözlüm
Günaydın
Her şeyim
İyi ki varsın
|
Ali Ekber Hırlak | Yüreğim Kuş Misali |
Dost aradım iyilikle,
Acaba var mı nerede?
Kuytularda,derinlerde,
Yüreğim kuş misali.
Çek çek dünya yükünü,
Kevgirle götür çıkını,
Ezil ezil çıkarma gıkını,
Yüreğim kuş misali.
Tadım yok bugün,limoniyim,
İçim bomboş,viraneyim,
Aşk sarhoşu,divaneyim,
Yüreğim kuş misali.
Pır pır uçan serçe gibi,
Sonum belki bir sur dibi,
Mintan delik bomboş cebi,
Yüreğim kuş misali.
Ali Ekber
06.06.2007
|
Gürhan Olcaytürkan | Yüreğim Merhaba |
yüreğim merhaba,
gün doğumuyla evde aileye,
yolda esnafa, arkadaşa.
hatta bahçemde ki günebakanlara,
kapımdaki tekire dünyaya selam var
ama sana tek kelam yok..
yüreğim tekrar merhaba,
hem de binlerce defa.
sen değil misin tüm kahrımı çeken,
sen değil misin üzüntümde
için için gözyaşı döken,
sen değil misin sevincimde fırlayacak gibi çarpan, coşan.
yüreğim tekrar merhaba,
sen değil misin yelde savrulan duygularımı toparlayan.
sen değil misin bir garip görse üzülen, göz yaşı döken.
sen değil misin dünyalar kadar sevgiyi içinde saklayan.
sen değil misin insanlığımı kaybettirmeyen.
ya ben, ya ben…
o yüreği taşıya bilecek kadar yürekli miyim?
o yürek ki benim için dünyaları taşıyan.
bu sabah kimseye selam yok,
günaydın yok,
merhaba yok.
bu sabah sana özel,
bu sabah sanadır tüm tebessümüm,
tüm selamım,
son nefesimde benle,
son nefesini verecek yüreğime günaydın…
|
Hacı Veli Soylu | Yüreğim Param Parça |
Yüreğim Param Parça
Yüreğim param parça, umutlar yarınlara,
Bir karınca adımı, neşe saçar varınca.
Gökler matemli bugün, ışık vermez ardına.
Güneşse pırıldıyor, bir karışsa toprağa.
Sevinçle haykırıyor bir kelebek havada.
Bir kuşu gördü bugün, koca, hırçın, atmaca.
Atladı tuttu onu tam arka bacağından.
O sevinçle koşarken kayboldu başka bir can.
Yüreğim param parça, umutlar yarınlara,
Bir karınca adımı, neşe saçar varınca.
|
Işık Aktaş | Yüreğim Seninle |
sesim geliyorsa sana,
gözlerimi dinle.
yüzüm geliyorsa aklına,
kimsesizliğimi izle.
derin bir ooffff'la çekerken hasreti içine,
bil ki;
yüreğim seninle....
01.08.2006-24.30/Salı Çatısız Evler
|
Aslan Özçelik | Yüreğım rayhanıda kaldı |
Yùreğim reyhanli kaldı, bir safakti güneşli bir gündü her sokak başka güzel her cedde ayrı güzellıkte ınsanlar var. Herkes başka bir koşturmaca bır başka telaş
. Yüreğım reyhanlıda kaldı. Nerden bılihrdık birden bombalar patlayaçak nerden bırdım bırazdan ne hayatlar parçalanaçak gözu yaşlı anneler babalar.
Yùreğım reyhanlıda kaldi. Ne yuvaları nede enkazda ölen cesetlerı göreçektım anıdıden toz duman ortalık cehennem ağlayını anne diyeni yavrum kuzum dıyeni ortalık can pazarı ortalık isyan ortalık kurtarın çiğlikları her yerden yarına sonen umutlar
Yüreğım reyhanlıda kaldi.
|
Cebbar Korkmaz | Yüreğim Sana Baş Eğdiği Zaman |
YÜREĞİM SANA BAŞ EĞDİĞİ ZAMAN
Ruhum bedenimden ayrışıp uçtu
Yüreğim sana baş eğdiği zaman
Yiğitliğim kral tahtından düştü
Ellerim saçına değdiği zaman
Sevdanın tılsımı sindi üstüme
Kalbim isyan edip vurur göksüme
Hayalin şerh koydu iki gözüme
Gözlerim gözüne değdiği zaman
Mecnunun gezdiği çölü ben oldum
Diclenin Fıratın seli ben oldum
Aşk tapınağının kulu ben oldum
Özlerim özüne değdiği zaman
Gözlerim hep yollarına bakıyor
Suskundu dillerim şimdi şakıyor
Tüm çiçekler senin saçın kokuyor
Hazların hazıma değdiği zaman
Sensiz karanlıktan korkar geceler
Ahvalime gülüp geçer niceler
Dilimde kahkaha atar heceler
Sözlerin sözüme değdiği zaman
2012 Cebbar korkmaz Bornova İzmir
Bu eser isim dàhil tescillenmiş olup tüm yasal hakları mevcuttur iktibas edilemez
|
Ahmet Yozgat | Yüreğim Pür Neşe |
1/:
Bulutların esiri bedenim,
Gözlerim hasret güneşe.
Yıldızlar benden,
Ay benim...
Onun için severim geceleri,
Ondandır yüreğim pür neşe...
2/:
Yağmurların esiri bedenim,
Gözlerim vurgun sarışın güneşe.
Sokaklar benden,
Bütün kentler benim...
Onun için severim gündüzleri,
Ondandır yüreğim pür neşe...
|
Ozan Efe | Yüreğim Şehirlerle Bir |
gidişine hüznün gelişin sevinç
yüreğim yanıyor şehirlerle bir
yaprağı döküşü acı yüke vinç
yüreğim kanıyor şehirlerle bir
birbirinden uymaz yolu sokağı
sözlerini duymaz ayak bukağı
acısında koymaz çevre sakağı
yüreğim sanıyor şehirlerle bir
altmışa gelince hop otururum
öylesi gençliği sarsar gururum
öksüz ağaç gibi sese dururum
yüreğim tanıyor şehirlerle bir
düşlerine dalsa değer gülüşü
ne bağlanışı gör ne sökülüşü
teklemeye başlar da dökülüşü
yüreğim banıyor şehirlerle bir
neylerim istanbul uysa hesabı
canı içinden can oysa kasabı
ozan efem başka koysa nisabı
yüreğim anıyor şehirlerle bir
040112beşiktaş
|
Perinur Olgun | Yüreğim Senden Bir Köşe |
Sonbahardandı sararan yapraklar
Gözlerimdeki uçan göçmen kuşları görsen
Dudağın değdi sözlerime
Sözlerin yaktı...cehennem
Ellerin tuttu beni,..
Tekrar bahar canlandı
Yüreğimde bir neşe bir neşe
Yüreğim senden bir köşe
|
Yaralı Avcı | Yüreğim Sensizliği Hiç Yaşamıyor Ki |
Moralim bozuk olduğunda gülen gözlerin gelir aklıma Ve ben de gülerim seninle...Ümitlerim biran kaybolur gibi olduğunda çatık kaşların gelir aklıma ve gelirim kendime hemen...Yüreğim sensizliği hiç yaşamıyor ki yüreğim hep yüreğinde misafir..Sensizliği düşünemiyorum zaten adamda ne akıl kalır ne de fikir...Hayatımda yok ki senden daha kuvvetli bir iksir...Oluyorsun dertlerime, yaralarıma, hastalıklarıma panzehir
|
Rezzan Kafalı | Yüreğim Seninle Yağmalanıyor |
Hani akşamlar vardı
Hüzne batmış gece derinliklerinde
Güneş yalandan doğar gibiydi
Yol verip ateşlere
Dokunan her gün
Alev alev sürgün verirdi yüreğim
Hani akşamlar vardı
Beklerdi sığ sularda
Ümitler yıldız yıldız akardı
Çalınmış güneşe
Tutsak ederdi
Kana kana susardı yüreğim
Hani akşamlar vardı ya
Senden önce
Hüzne batmış akşamlar
Kan kan olmuş yüreğimde
Susardı ya
Yıldız yıldız
Hani akşamlar vardı
Ateşle sürgün vururdu
Anlatılmaz
Sessiz
Anlaşılmaz karanlık
Fırtınalı akşamlar yüreğimde
Öyle akşamlardan birinde
Vurdun beni
Damla damla
Dokundun yüreğime
Gülüşüm sessiz kalmadı
Sesim yankısız
Yıldız yıldız aktı ateşe
Gece yarısı güneşi gibi doldun
Yüreğime
Uykularım güneşle aydınlanıyor
Düşlerimde tomurcuklar
Çil çil patlıyor
Ve yüreğim, nasıl söylesem...
Yüreğim seninle yağmalanıyor
Geceleri sürgün veriyor
Özlüyor...
Gel-gitler dibe vurmuş gibi
Düş gibi akdeniz'de
Vurgun gibi...
Yüreğim...
Seninle yağmalanıyor...
|
Şerafettin Muş | Yüreğim sevgiyle mutlu görünür |
Yüreğim sevgiyle mutlu görünür
Yırtılmış bulutlar bak param parça
Sevgisiz sevdasız mutsuz görünür
Toprak kokusuyla gelenler aşka
Sevgiyle sevdayla mutlu görünür
Gök yüzünden düşen yağmurun karın
Nefesi olmuşum esen rüzgarın
Aşkla yıkadığım kutsal ruhların
Yüreğim sevgiyle mutlu görünür
Aşkın mezarına sevgisiz girmem
Vakitsiz ölürsem Dost Şeref demem
Sevgiyle büyüdüm eksilme bilmem
Yüreğim sevgiyle mutlu görünür
29/03/2011
Dost Şeref
|
Hasan Hüseyin Korkmazgil | Yüreğim Sızladığı Zaman |
Yüreğim sızladığı zaman
Gece yarılarından sonra,şafaktan önce
Bilmediğim bir istasyondan,bilmediğim bir müzik geliyor kulağıma:
Uzak
vahşi
Karanlık...
Gece denizleri gibi bir müzik,
Batık gemilerli gece denizleri gibi bir müzik,
Çağırıyor,çağırıyor beni durmadan
Ve belki de işte o zaman başlıyor sızlamaya yüreğim.
Yüreğim sızladığı zaman
Duvarları banka afişli çok eski bir şehrin Cumhuriyet Caddesi'nde iki tüfek bir kelepçe,
Tüfekler garip garip
Kelepçe garip...
Öyle beter
Öyle çamur
Bir yaprak döne yuvarlana,
Bir akarsu bata çıka...
Koşuyor koşuyor bir kadın kelepçenin ardından
Ve belki de işte o zaman başlıyor sızlamaya yüreğim.
Yüreğim sızladığı zaman
Bir kara tank çıkıyor bir ağıttan,bir filmden,bir savaş romanından çıkıp yürüyor sevgilerin,özlemlerin üzerinden.
Aşkların,umutların,oyuncakların,küçük emeklerin,büyük kaygıların üzerinden geçip gidiyor.
Su gibi ilerliyor yangın
İşliyor kıtlık karanlığı
Ölüler birden bire şarkılaşıp
Virüsler bakteriler
Bütün dilleri birden konuşuyor herşey.
Çırpınıyor yerde bir damla kan
Ve belki de işte o zaman başlıyor sızlamaya yüreğim.
Yüreğim sızladığı zaman
Kör bir çeşme başında kör bir kadın geliyor gözlerimin önüne
Bütün iplikleri bütün iğnelere takıyor da
Ne iplikler bitiyor,ne de iğneler.
Götürülmüş oğluna mı
kaçırılmış kızına mı
Geçen günlerine mi
Unutmuş neye ağladığını
Ağlıyor,aranıyor
Aranıyor,
Bıkmadan
Bilmeden
usanmadan.
Ve belki de işte o zaman başlıyor sızlamaya yüreğim.
Yüreğim sızladığı zaman
Ciğerlerime çekerken kötülüğü,
Ellerimle dokunurken kötülüğe,
Ayaklarıma dolaşırken kötülük,
Şu taşı şurdan alıp şuraya koymamanın pis bunaltısı geçiriyor tırnaklarını gırtlağıma.
Kokuyor işyerleri
Kokuyor günaydınlar.
Ne varsa verilmemiş,
Alınmamış ne varsa;
Edilmemiş söz,
Patlamamış öfke,
Uyutulmuş ne varsa
Ne varsa kokuyor birden bire
Ve kayıyor bir şey parmaklarımdan,
Ve belki de işte o zaman başlıyor sızlamaya yüreğim.
Yani ben dört mevsime bölerek bu yürek sızısını,
Günlere,saatlere bölerek bu yürek sızısını,
Sokağım,kentim,vatanım sanarak bu yürek sızısını,
Bir yaprağı durmadan işliyorum bu ölümsüz ağaca.
Günlere,saatlere bölerek bu yürek sızısını,
|
Sevinç Kavuk | Yüreğim Titriyor… |
Güçsüz ülkelerin tepesine çullanmaya Türkiye sessiz eylemde, diyelim ki hatasıdır. Bu partilerle ne beklenirdi zaten…
Parti zihniyetini kirleten yıllarla, grup işgaline uğrayan meclis de nasiplendi. T.C kuruluşuyla cumhuriyet ruhunu siyaset ahlakıyla taşımaya ‘CHP’ geçirildi hayata. Cumhuriyet ruhunun özü, sağduyulu bilgiyle bilinç dolu ve hissiyatı sağlıklı hür umudu koruyor, o ezici yıllara rağmen. Muhalefet ödevinde yine öyle kusursuz direnişi ile millet aşkına onur taşıyan
: çatışmadır yanlışı
: gerekirse darbe ihtarı ve kararlığına duruşudur
Bunda sözüm yok! Buldum hep başarıyı, yürekten teşekkürlerimle. Yönetim varlığını da istiyorum! Diyorum demesine ya, yüreğim titriyor…
Eziciliğin son haliyle, iktidar olan AKP de başaramadı Türkiye’yi sarsmaya. Ama öyle hız aldı, öyle bir açık noktaya varıldı ki bu amaçta, öyleyse AKP’den öbürlerine başkanlık adaylığında direnirim demesi kolay. Bütün partiyi şirketleştirip, CHP de toplanarak CHP ruhunu da çiğneyelim biraz diye bir cürete saygı duyarım elbette, ama istemiyor olduğumu hissettirmeye gönüllü olacağım süresizce ve yine…
Sayın Baykal’a istifa et diyorken, size hoş geldiniz diye yazarken daha yüreğim karardı. O kadar yıllar parti edepsizlikleriyle CHP yönetime güç toplayamadı, hep savunmada kaldı, Türkiye yıkılmadı, yıkılmayacak! Yeryüzüne insanlığı barındıran bir milleti ulus varlığıyla koruyan ender güzellik Türkiye ve Türk milleti yaşatarak yaşayacak.
CHP’ye başkan adaylığı ile: İş heyecanına saygı duyuyorum sayın Umut Oran beyin, buz gibi hissetti soğukluğunu hür milli ruhum, program olmalı diyorken bile. Elimde değil, sonradan pişman oldum diyenler olmak hoş değil… İngiltere’de işçi partisi liderliği bir örnektir bu hislerime, şiddetle yargılıyorum daha hâlâ…
Vatan yüreği hisleriyle duyabildiğim ve benimseyebileceğim bir çalışma hevesi diye:
Doğanın ırzına geçen ekonomi kırbacını Anadolu toprağı yüreğinde barınan servetinde şaklayan bir iş adamı istemiyorum! Doğayı koruyanlar, bilim adamlarının raporlarıyla değerlendirmeye yürekli bir bilinç istiyorum ve hür milli ruhlu… Vatan aşkımızı ilkesi ve ülküsüne saygıyı koruyan, ülkem çıkarını evren sağlığına örnek bir mücadele programı istiyorum!
Ülke çıkarı, yöreyi yaşatan varlığında bu yeni yaşama adapte edilecek, yörenin uygar, mutlu, huzurlu ve öz güven sağlıklı şahit bilinciyle kazandırılacak bir tebessümü, Türkiye’yi aydınlatacak inancına yürekli bir lider diliyorum CHP’ye. Çok seviyorum seni CHP. Şayet incitilirsen, o liderlere ve yardımcılarına mutlak değerleri katlanarak iade edilecek, vatanımı incitme cüretlerini yargılayan yüreğim gibi ve hatta millet ordudur, ordu millet egemenliğimle. Hiçbir lider veya vekilin eylemiyle CHP’yi incittiremem, hiçbir terör eylemiyle vatanımı ezdirmem, ezilir liderler, vekiller, terör…
Nisan 2008
|
Şadi Ünal | Yüreğim Üşüdü |
Gene bugün çok üşüdüm,
Atmaya kıyamadım sobaya kömürü;
O kömürde Soma'da ölenlerin
Yüreği vardı, alın teri...
Yetim kalan çocukların
Ciğeri yanan anaların, bacıların
Tazecik gelinlerin gözyaşı...
''Niçin zenginler toplu ölmez'' diyordu
Kuzum kuzum diyen çığlıklar...
Üstüne bir de tekme yemek, gaz yemek
Tomalar da su yemek vardı.
Toma yakışmıyor du Soma'ya
Elim varmıyor du kömür atmaya sobaya...
Bugün çok üşüdüm,
Elim ayağım üşüdü
Yüreğim üşüdü, yüreğim...
13 Mayıs 2015
|
Ali Şahin 7 | Yüreğim Sökülür Bayram Gününde |
Ne anam ne babam kaldı dünyada
Hep boynum bükülür Bayram gününde
Bir yarim var idi sormaz rüyada
Yüreğim sökülür Bayram gününde
Hasreti başımdan saçları yolar
Ayrılığın göze yaşları dolar
Gürbet elde yüzüm gül gibi solar
Yaprağım dökülür Bayram gününde
Kaderin bana mı bütün kinleri
Demezler yerini yok mu dinleri
Saydım onsuz günü geçti binleri
Hayalim yıkılır Bayram gününde
Eser hasret yeli çürütür özüm
Gönül ister onu geçmezki sözüm
Şafaklara kadar yumulmaz gözüm
Aklıma takılr Bayram gününde
Süzülür geçmişim gözlerden akar
Köyümdeki güller burnumda kokar
Özlem yılan olmuş yüreğim sokar
Ciğerim yakılır Bayram gününde
Dertlerim gönlümde tahtını kurmuş
Mutlu günlerimden hesabın sormuş
Kaderde yüzüme tokatın vurmuş
Hançeri çakılır Bayram gününde
Dağlar geçit vermez girer araya
Sevda denizinden yüzerim karaya
Vurgun yedim kurtlar düşer yaraya
Bu nasıl çekilir Bayram gününde
Gönül kuşum konar kurumuş dala
Dokunur dilleri bansada bala
Getirir aklıma gurbette sıla
Ağıtlar yakılır Bayram gününde
Ne varsa yazarım dertlere dair
Yolum olsada bir karanlık ahir
Ben zaten koymuşum adını kafir
Çileden çıkılır Bayram gününde
Yine kalem şaştı doğru yolunu
Birazda yereyim nemrut kulunu
Hep kızları çaldı koydu dulunu
Canımda sıkılır Bayram gününde
Başına giydiğin askerin kepi
Yetim hakkı yeme bozarsın tipi
Desemde dinlezez doldurur küpü
Vicdana bakılır Bayram gününde
Şahin im uykuyu etmişler haram
Kabuk tutmaz hadem açılır yaram
Varsa buna merhem getirin saram
Toz tuzlar ekilir Bayram gününde
Almanya
Ali Şahin (Elbistanlı)
|
Hasan Yarıcı | Yüreğim Üşüyor |
Derin duygular içinde yatağıma uzanmışım
Lambalar artık aydınlatmıyor anne
Zaten içimde hüznün eseri var
Yüreğim içim üşüyor anne
Her dem sizi arıyorum inanın
Hayalini kuruyorum güzel yılların
Nasıl olacak bilmiyorum yarınlarım
Geleceğim yönü karanlıka anne
Bahtıma yazılan yazı yüce Allah’tan
Onun için kaçıyorum hep isyandan
Allah etmesin imandan
Nasihatlerin hep kulağıma gelir anne
Yüreğim yanıyor ezilenleri görünce
Hakkını bildiremiyorum zalimlere
Dua etmekten başka yok çare
Duaların aklıma gelir anne
Hani her dem dua ederdin ya
Hani bizim için ağlardın ya
Hani sarılıp öperdin ya
Şimdi yatağım yorganım öpüyor anne
Sana şiirlerimi okurdum hatırlarsan
Dayanamaz ağlardın o zaman
Bende üzülürdüm ağladığın an
Yine ağlayıp duruyor musun anne
Hani katıklı ekmek yapardın
Bende ona bayılırdım
Benim için sofrayı kurar açardın
Şimdi onlar yalan mı oldu anne
Hatırlarım eve geç gelmiştim bir ara
Sende boğulmuştun gözyaşlarına
İnan bende girdim o an sıkıntıya
Hiç üzülmeni ister miyim anne
Hep mutlu olmamızı isterdin
Hep Mevla’dan bunu diledin
Bizim için ömrünü tükettin
Nasıl hakkını öderim anne
Oğlun hasan ne yazsa kısa kalır
Anne senin emeğin bende çok vardır
Ellerini ayaklarını öpsem azdır
Bana hakkını helal et anne
|
Yusuf Tuna | Yüreğim volkandır sevgi püskürür |
Sevda ateşiyle yanıyor içim,
Yüreğim volkandır sevgi püskürür.
İçim lav misali dönüyor koçum,
Yüreğim volkandır sevgi püskürür.
Bedenim dağ gibi göğe sivrilir,
Aşkın külleri etrafa savrulur.
Gönlüm aşk ateşiyle kavrulur,
Yüreğim volkandır sevgi püskürür.
Aşkımı volkan sönünce bitirir,
Özüme aşkı sevdamız getirir.
Sevdamı benim yel alır götürür,
Yüreğim volkandır sevgi püskürür.
Yanardağdan sevgi lav olup aşar,
Gönülde sevdam sevgi ile yaşar.
Sevdanın ateşi yürekten taşar,
Yüreğim volkandır sevgi püskürür.
Yusuf gönlüm yansa da su aramaz,
Özüme kimse yaklaşıp varamaz.
Sevgimin önünde kimse duramaz,
Yüreğim volkandır sevgi püskürür.
|
Turgut Çakır | Yüreğim Yanar Hasretinden |
Veda etmeden gitme
Dön güzelim
İncitme beni
Yüreğim yanıyor
Veda etmeden gitme
Martılar gibi ağlatma beni
Gözlerimde gözyaşı
Dökülür denize
Veda etmeden gitme
Yeşil gözlerim kahveye dönüşür
Üzgünüm
İçim kan ağlıyor
Gözlerimde gözyaşı
Dökülür denize
Veda etmeden gitme
Ne ay ne yıldızlar teselli bana
Hüzün sardı bedenimi
Yağmur yağıyor ince ince
Gözlerini görmeyince
Veda etmeden gitme
Ayrılık hüzün verir bana
İçimde acı
Gözlerimde sancı
Veda etmeden gitme
Yüreğim yanar gidersen
Gözlerini görmeyince
Yüreğim yanar hasretinden
Ne olur gitme
Eğer gidersen
Yüreğim yanar hasretinden
|
Mustafa İdrisoğlu | Yüregim Yangın Yeri |
Yangın yeri yüreğim.
Cehennem yalnızlığında,
sana d/üşüyorum.
ölü bir kentin ardından,
Duygusuz duygular büyütüyorum.
Bedenini aşıp, ruhuna dokunmak istiyorum.
Senin d/okunmaya cesaret edemediğin,
ruhuna dokunmak istiyorum.
Ruhunda taşıdığın, sevda duygusuna..
|
Hakan Özen | Yüreğim yangınlarda |
Ateşten çıkardım zehirli sözleri
Nasıl anlatsam bilmem ki
Dillerim yola düşer
Göz pınarlarım iki yanıma
Uzun bir yürüyüştü sevdamız
Soluksuz adımlarla yürüdük
Kavganın en hareketli anında
Örümcek kafalarıyla sorguladılar şuursuzca
Kanı gördük okul çağlarında
Bilime ışık tutanlar sallandılar darağacında
Yıllar sığdıramadı onları kitaplara
Kimse avutmasın yalanlarıyla, yüreğim yangınlarda
|
Çağrı Kayalıdere | Yüreğimde |
Yüreğimde bir ağrı sebebini bilmediğim yüreğimin ta içinde
Bir yük var bi türlü kaldıramadığım ağırlığını sırtımda hissettiğim
Bir sevgi var bi türlü gözle göremediğim elle tutamadığım
Ve bir türlü yaşıyamadığım
Bir cesaret var hala anlıyamadığım bir türlü sana gösteremediğim
Bir his var içimde beslediğim ve sadece sana ait olan sahibi tek olan
Sana vereyim dediğim bi kalp var elimde cam kutuda ve hala
Senin için atan senin için yaşayan...
|
Ozan Efe | Yüreğim Yaşarcadır |
Yüreğim Yaşarcadır
denizin dalgasıyla
kıyıya coşarcadır
bakışın algısıyla
koyuya taşarcadır
gün gecede özlenir
özlem elde sözlenir
günler aylar gözlenir
geçen an koşarcadır
özlem içinde cana
kıyıya deniz ana
yüreğim yalnız sana
yanarken pişercedir
ozan efe ne deyim
özlem biter yerdeyim
hafta sonu sendeyim
yüreğim yaşarcadır
12:23 23.08.2009denizli
|
Ali Aksoy | YÜREĞİMDE ANLATILMAZ DUYGULAR |
Yüreğimde anlatılmaz duygular,
Dudağımda hasret kokan şarkılar,
Bilir misin içimde ne hisler var,
Sevdim deyip veda etme bir tanem…
Akşam olur yıldızlar bir, bir kayar,
Gitme gönlüm günleri nasıl sayar,
Ben sevmişim sen yoksun neye yarar,
Sevdim deyip veda etme bir tanem…
Penceren boş yol gözleyen kalmamış,
Masum yüzler hayallere dalmamış,
Deli gönlüm ne yapayım bağlanmış,
Sevdim deyip veda etme bir tanem…
|
Ömer Çetinkaya | Yüreğimde ay tutuldu -2 |
Yüreğimde ay tutuldu güzelim,
Gözlerime yine yaş doldu,
Ne doyasıya güle biliyor,
Nede teselli bulabiliyorum.
Zılgıt zılgıt bir üzüntü,
Ben kederin tam ortasındayım,
Sen yoksun da.
Yüreğimde aytutuldu güzelim,
Yüreğimde bahar coşkusu yok
Ne yarınlarımın hayâli,
Nede bugünümün huzuru var,
Gözlerimi yumunca ne güller seyrediyor.
Ne beyaz gelinlik kokusu alıyorum,
Sen yoksun da.
İmam hergün sabah hatırlatıyor,
Esselatü hayrün minennevm.
(Namaz uykudan hayırlıdır) teklifini
Ama hala ben yarı baygın yaşıyorum
Şafak sökmedi yüreğimde.
Bir türlü kendime gelemedim,
Sen yoksun da...
20.07.1989
|
Cengiz Şahin 3 | İstanbul |
Nasıl anlatayım seni, bilmem ki
Ne gözle eylesem nazar, İstanbul
Vuslatına ersem inan ölmem ki
Ömrüm bir o kadar uzar, İstanbul
İnan, sabreylemek zor firakına
Ancak firak olan varır farkına
Mest olurum name name şarkına
Yakar beni bu intizar, İstanbul
Seni tanımayan ne bilsin vefa
Tanıyanlar sende bulurlar sefa
Kem gözle bakanlar eder hep cefa
Kadir bilmezlerden bizar İstanbul
Sulh içinde yaşatırsın her dini
Kucaklarsın insanlığın merdini
Vakarından gizlesen de derdini
Cehl elinden hep ahuzar İstanbul
Ehlinin elinde olursun sanat
Garibe, yetime gerersin kanat
Ehil olmayanlar ettikçe inat
Susuz çöle döner tozar İstanbul
Anayurdun kalbi seninle atar
Senle doğup çağlar, seninle batar
O âli ecdadım bağrında yatar
Eyyüb Sultan'lara mezar İstanbul
Var mı ki, dünyada sen gibi diyar
Senden murad alan olur bahtiyar
Yıllar geçer sen genç, bense ihtiyar
Ömür biter azar azar, İstanbul
Cemalin değişir, değişmez özün
Nasibi farklıdır bakan her gözün
Ecdattan yadigâr mübarek yüzün
Mahremiyetine izar, İstanbul
Kimileri, dünya gözüyle bakar
Gül olur kiminin gönlüne akar
Kimine de asrı ı saadet kokar
Yüreğimde bir Gülizar İstanbul
Tasviri ne mümkün o endamının
Sarhoşuyum hala hüznün, gamının
Muharrir i olan yüce namının
Kıyamete kadar yazar, İstanbul
(Erzincan 2010)
|
Leyla Gül Varoglu | Yüreğimde Bir Çocuk Ağlıyor- |
Sahte gülüşlere hüzün yağıyor
Yüreğimde bir çocuk ağlıyor
Yüreğimde cam kırıkları
Ayaklarına mı batıyor
Yaşamın kendisine dargın
Gecenin sessizliğinde durgun
Günün karmaşasında yorgunken
Meçhule bakarken sonsuz kederle
Beni terketmeyen çocuk
Ağlamasan sussan
Sevgi denizinde vurğun yedim
Yüreğim küskün,yüreğim suskun,
Bütün sitemleri de içime gömdüm
Darılma bana
Güneş doğduramam şafaklarına
Geçmişi sorgulama çocuk
Yaşanmamış yılları yaşatamam sana
Oynamak istiyorsun hayatla
Oynayamam senle bezginim bezgin
Kırma içimde ki dalları
Yitik günler başı boş geceler yaşarken
Masallar isteme benden
Masal kahramanları hep yalan
İstersen ellerinde tut umudu
İndir hüzün perdelerini
Sil gözlerini
Türküler söyleyeyim sana
En güzel düşlere dalıp gülümse
Uyu yüreğimde.
Sahte gülüşlere hüzün yağıyor
Yüreğimde bir çocuk ağlıyor..
|
İsmail Türkmen | Yüreğimde Bir Sevinç Var |
bir sevinç var yüreğimde,
gözleri gül güzelliğinde hüzünlü,
koşar oynar sevinçle düşlerimde,
bir sevinç var yüreğimde,
kordon boyunda adımlarken el ele,
gözlerinde tatlı bir gülümseme,
bir sevinç var geceden bende
sevgi olup yağarken gökyüzünden yağmur,
seviç coşar yüreğimde,
güneşe dönen
güne bakan çiçekleri gülümsemesinde,
bir sevinç var titrek bedenimde
umut olup beslenirken dizelerle şiir mısraları,
mısraların güzelliğine düşmüş
sevda dolu bir sevinç var yüreğimde,
uzanır ellerim karşıyakadan,
konak meydanında,
sahile sıralanmış güzeller
arasından gelen yüreğime bir sevinç var,
bakınca deryaya gülümserken
gül güzelliğinde hüzünleri,
düşlerim hasret ateşineteşine dönüşmemiş
sevda alevinde bir sevinç var
sevgimdedeki bulutları dağıtan
bir sevinç var duygularımda,
|
Emin Bayraktar | Yüreğimde Bir Telaş |
ayın şarap kokan yanağı yanağımda
kim ne diyecek şimdi bana
içtim seni bu gece
yalnızlığım boynumda dizi boncuk
kim ne anlar bir yalnızdan
en militan sesimle kapındayım
kimsenin olmadığı en ücra yerde muhbirim
sensizliğin kalır mı sana
ojeli tırnaklarının rengiydi yaşamım
gün batımı mıydı gözlerindeki heyecan
oysa ben
gün batımında çarmıha gerildim
sen yüreğimde bir telaştın hep
telaşsız hiç sevmedim seni
hiç sevmedim...
|
Cengiz Çetik | Yüreğimde Can Bulan |
Hep bu türküler, şarkılar beni hapsetti
Bir küçük boşluğun içinde bırakarak
Bu sonbahar mahvetti beni, hüznün içinde
Bir küçük, keder içinde bırakarak
Bu yaşadığım çevre,beni benden aldı
Bir sevda uğruna, beni yargılayarak
Bu hayat, sardı sarmaladı beynimi
Küçük dünyamın, kocaman benliğini
Bu, hayatımın enkazından fışkıran tohumdu
Yüreğimde can bulan, yaşayan herşeyimle...
Cengiz ÇETİK
|